15 Mayıs 2018 Salı

Double Tree by Hilton, Kemer’de açıldı

Hilton’un (NYSE: HLT) 14 pazarda lider otel markalarından biri olan DoubleTree by Hilton, Antalya Kemer’de ultra her şey dahil konseptli resortunun açılışını duyurdu. 324 misafir odasına sahip bu resort, Türkiye’de uzun süredir faaliyette bulunan 14 diğer DoubleTree by Hilton ailesine katıldı.

Sıcak havası ve büyüleyici doğal güzellikleriyle bilinen Kemer, Toroslar’ın arkasında ve Milli Park’ın çam ormanları içerisinde yer alıyor. DoubleTree by Hilton resortun misafirleri, yürüme mesafesinde yer alan Kemer ilçe merkezi ile birlikte Kemer çevresini keşfedebilecek ve otele beş kilometre uzaklıkta bulunan Faselis ve Olimpos’un antik kalıntılarını görebilecek. Double Tree by Hilton misafirlerine özel karşılama hizmeti Misafirlerini karşılama esnasında dünyanın her yerinde ikram ettiği muhteşem cookie’leriyle ikonlaşan Double Tree by Hilton, tesis içerisindeki her odaya DoubleTree by Hilton’ın ikramları arasında yer alan gurme çayları, kahve servisi ve Crabtree & Evelyn’in ferahlatıcı güzellik ürünlerini sunuyor.

DoubleTree by Hilton’un Küresel Başkanı Shaqn McAteer, “Mükemmel plajları, yıl boyunca güneşli havası ve yakınındaki birçok cezbedici keşif yerleri ile bilinen Antalya’ya ilk tesisimizi açmaktan memnuniyet duyuyoruz” dedi. “Türkiye, 2018’in ilk ayında ülkeyi ziyaret eden 1.5 milyon kişi ile önemli bir turist merkezi olmaya devam ediyor , bizler de DoubleTree by Hilton Antalya – Kemer’de misafirlerini ağırlamayı dört gözle bekliyoruz”  

•YEME-İÇME
Misafirler her şey dâhil resort konseptinde geniş yelpazede yemek seçeneğine sahip. Birçok farklı yiyecek büfeleri tesis geneline yayılmış olup Alman, Türk, Meksika, Uzak Doğu ve Amerikan mutfakları dâhil olmak üzere her zevke uyan lezzetli tatlar ile “mobil yemek” hizmeti sunuyor. Bununla birlikte misafirlerin, tüm gün yararlanabilecekleri yemek restoranı, dört à la carte restoran, pastane, kafe ve dondurma tezgâhı bulunuyor. Resort, bünyesinde ayrıca beach club, disko ve irish bar, şarap barı ve bira barı olmak üzere birçok bar bulunduruyor.  

•SOSYAL AKTİVİTELER
Otel içerisinde 34’ü dubleks aile odası, 16 aile suiti ve bir kral dairesi olmak üzere toplamda 324 misafir odası bulunuyor. Misafir odalarının tümünde dağ veya deniz manzaralı balkon, klima, ücretsiz Wi-Fi, minibar ve 49 inç LED TV yer alıyor. 

Misafirler resort içerisinde birçok sosyal imkândan faydalanabiliyor. Özel plajda yorgunluklarını atabiliyor, sinemada film seyredebiliyor, spa merkezinde masaj yaptırabiliyor veya fitness merkezinde ve tenis kortunda spor yapabiliyor. Kapalı deniz suyu havuzu ve Jakuzi dâhil olmak üzere dört yüzme havuzu bulunuyor. Çocuklar otel havuzlarının su kaydıraklarının tadını çıkarabiliyor, otelin Teddy & Bunny çocuk klübünde eğlenebiliyor 

•TOPLANTI VE ORGANİZASYONLAR
DoubleTree by Hilton Antalya - Kemer, düğün ve iş toplantıları için ideal toplantı ve organizasyon alanlarına da sahip. Resort içerisinde 500 misafire kadar ağırlayabilecek 600 metre kare alana sahip organizasyon alanı bulunuyor. Bu alan balo salonu ve altı toplantı salonunu barındırıyor. 

DoubleTree by Hilton Antalya - Kemer Genel Müdürü Tamer Önaldı, “Ailelerden iş için seyahat edenlere kadar herkes için yepyeni bir hizmet sunan bu heyecan verici resort oteli açmış olmanın mutluluğu içindeyiz” dedi. “Her şey dahil konseptinin bir parçası olarak geniş yelpazede yiyecek ve aktivite seçeneklerinin tadını çıkaracak olan misafirlerimiz için eşi benzeri olmayan tecrübeler yaşatmak için can atıyoruz, tüm hizmetlerimiz ise DoubleTree by Hilton’un sıcak misafirperverliği ile tamamlanıyor.” 

DoubleTree by Hilton Antalya – Kemer Hilton’un 14 seçkin otel markası için tasarlanmış ödüllü misafir sadakat programı olanHilton Honors’un bir parçası. Doğrudan Hilton aracılığıyla rezervasyon yapan üyeler, üyelerin rezervasyon yapmak için neredeyse tüm Puan ve para kombinasyonlarından seçim yapmalarını sağlayan esnek bir ödeme sistemi sunuyor. Misafirler başka hiçbir yerde bulamayacağı özel üye indirimi, ücretsiz standart Wi-Fi kullanımı ve Hilton Honors mobil uygulaması dâhil olmak üzere Hilton’un geniş fırsatlarından anında yararlanmaya başlayabilir. 


 DoubleTree by Hilton Antalya - Kemer  +90-242-8147000 numaralı telefondan ulaşabilirsiniz. 


Yeni bir tur operatörü Türkiye'ye geliyor

Bulgaristan kökenli dev otel zinciri Albena Otelleri’nin sahibi olduğu Flamingo Tours, COOP TRR'nin katkılarıyla Türkiye'de operasyona başlamaya hazırlanıyor. COOP TRR CEO'su Cumhur Sefer ve Flamingo Tours Almanya Müdürü Marin Vasilev, geçtiğimiz günlerde Antalya'yı ziyaret ederek turist göndermek için gerekli görüşmeleri yaptı. Türkiye'den bir incoming acentesi ile iş yapmak üzere prensipte anlaşan Flamingo Tours, Kasım ayından itibaren Antalya'ya grup yollayacak.
COOP TRR CEO'su Cumhur Sefer, başta Almanya olmak üzere Avrupa'daki Türk turizmine olan yüksek ilgiyi sıcak tutmak için çalıştıklarının altını çiziyor. 

Faaliyet göstermeye başladıklarından bu yana pek çok tur operatörünün ilgisini çekmeyi başardıklarını söyleyen Sefer, büyüklerin yanı sıra orta ve küçük ölçekli tur operatörleriyle sürekli temas halinde olduklarını ifade ediyor.  Bunların COOP TRR üyelerinden kendi turizm ürünlerini de satmayı istediğini anlatan Sefer, "Türkiye ile çalışmak isteyen çok yeni tur operatörleri var. Bizlere gelip Türkiye ile aralarında köprü olmamızı istiyorlar. Flamingo Tours da bunlardan bir tanesiydi. Türkiye turizmi konusunda COOP TRR'den danışmanlık isteyen Flamingo Tours, Bulgaristan kökenli bir operatör ve hitap ettiği turist profilinde Almanlar'ın yanı sıra Ruslar da mevcut. Almanya'dan operasyonlarını öncelikli olarak Bulgaristan'a yapıyorlar. Bulgaristan'ın yanı sıra ikinci bir ülke arayışları vardı, bizim de desteğimizle Türkiye'de karar kıldılar" diyor. 

Almanya'daki Türk kökenli operatörler desteklenmeli
Flamingo Tours'un ilk operasyonlarını gerçekleştirmesi için Antalya'daki bir incoming acentesi ile işbirliği yapmasına aracılık ettiklerini anlatan Cumhur Sefer, bu türden çalışmalarının devam edeceğinin de haberini veriyor. Küçük ama daha esnek, yani daha hızlı aksiyonlar yapabilen tur operatörlerinin Türk turizmine katkılarının en yakın yaşanan krizde kendisini gösterdiğini söyleyen Sefer, "Avrupa'daki Türk kökenli tur operatörlerinin sayısı ne yazık ki geçmişte yaşanan olumsuz süreçte gitgide azaldı. Büyükler yok olurken küçükler zor da olsa ayakta kalmayı başardı. Başardılar çünkü esnek yapıları sayesinde hızlı aksiyonlar yapabildiler. İşte COOP TRR olarak bizim amacımız da bunları desteklemek ve yılmadan devam etmeleri için ürünlerini pazarlamak. Almanya'daki Türk kökenli operatörlerin sayısı çoğalırsa kriz bile olsa ülkemize yapılan tatil satışları sürecektir" yorumunu yapıyor.

Türkiye’ye COOP TRR sayesinde girdi
Cumhur Sefer'le birlikte Antalya'ya gelerek görüşmeler yapan Flamingo Tours Almanya Müdürü Marin Vasilev de, Türk turizminin geleceğinin parlak olduğunu söylüyor. Marin Vasilev, COOP TRR aracılığıyla tanıdıkları Türk otellerinin kalitesinin de üst düzey olduğunu görmekten memnuniyet duyduklarını ifade ediyor. Flamingo Tours'un Bulgaristan dışında gireceği ilk destinasyonun Türkiye olacağını açıklayan Vasilev, COOP TRR'nin bu operasyon için ilk kapıyı açtığını kaydediyor. Vasilev, şöyle konuşuyor: "COOP TRR, sadece Türkiye'yi iyi bilen bir kuruluş değil, aynı zamanda Avrupa pazarını çok iyi biliyorlar, nabzını tutabiliyorlar. İşte bu yüzden Türkiye ile çalışmalarımız için öncelikle onlardan danışmanlık aldık, kendilerine güvenimiz tam. COOP TRR'nin birikimlerinden daha çok faydalanacağız."

Antalya ile başlayacak Türkiye’ye yayılacak
Antalya'daki hedeflerinin öncelikle başarılı bir başlangıç yapmak olduğunu vurgulayan Vasilev, sahibi oldukları Bulgaristan'daki Albena Otel zincirinin aile ve spor turizminde öne çıktığını aktarıyor. Vasilev, bu alanda Türk otellerinin durumunun da çok iyi olmasının önemli bir avantaj olduğunun altını çizerek, bundan sonra bu konsept için Bulgaristan'a çok sık gelen turist profilini Antalya'ya da yönlendireceklerini bildiriyor.

Bulgaristan, Türk turizminden çok şey öğrenecek
Flamingo Tours Almanya Müdürü Marin Vasilev, Bulgaristan'da turizm sezonunun dört ayla sınırlı kalmasına karşın Antalya'nın neredeyse tüm yıla yayılan uzun sezonunun kendileri için en büyük avantaj olduğunu da vurguluyor. Vasilev, Antalya'ya ilk turist gruplarını Kasım ayından itibaren göndermeye başlayacaklarını kaydederek, bunun için hali hazırda Bulgaristan için çalıştıkları Sunexpress havayolu şirketi ile anlaştıklarını bildiriyor. Vasilev, "Amacımız Antalya ile başlayacak operasyonlarımızın Türkiye'nin diğer bölgelerine de yaymak. Bulgaristan, Türk turizminden çok şey öğrenecek " diyor.  

COOP TRR Türkiye Temsilcisi Mümtaz Özaslangöz de, Flamingo Tours'un Antalya'da görüştüğü üç incoming acentesinden birisiyle prensipte anlaştığını açıklıyor. Resmi olarak sözleşmelerin imzalanmasıyla bu yeni işbirliğinin duyurusunu yapacakları bilgisini veren Özaslangöz, COOP TRR'nin Antalya'ya turist getirecek yeni şirketlerle görüşmelerinin sürdüğünü söylüyor. 

FLAMINGO TOURS
Flamingo Tours’un sahibi Bulgaristan kökenli dev otel zinciri Albena Otelleri. Albena, Romanya-Türkiye sınırı arasındaki bölgenin adı aynı zamanda. Çatısı altında 45 otel olan Albena Otelleri, ülkenin Karadeniz kıyısı boyunca her türden turistik tesisleriyle hizmet veriyor. Tatil, spor, SPA, Wellness, Kayak Merkezi, eğlence, su parkı alanlarında öne çıkan tesislerin ülke dışındaki marka bilinirliği de yüksek. Albena, bu yıl otellerinin kapasitesini genişletmek için 23 milyon Lev (11,8 milyon Euro) yatırım yapacağını açıkladı. 

10 Mayıs 2018 Perşembe

Sabiha Gökçen’de Yolcu Sayısı, 4 Ayda 10.6 Milyona Ulaştı

İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı, 2018 yılının ilk 4 ayında yolcu sayısını % 17 artırarak,10.6 milyon yolcuya ev sahipliği yaptı. Türkiye’nin en fazla yolcu trafiğine sahip ikinci havalimanı olan İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı, 2018 yılının ilk 4 ayında yolcu sayısını yüzde 17 artırarak,10.6 milyon yolcuya ev sahipliği yaptı


 2017 yılında 31.3 milyon yolcuya ev sahipliği yapan ve bir önceki yıla göre % 6 yolcu artışı elde eden İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı, 2018 yılında da aynı başarısını devam ettiriyor. Bu yılın Ocak-Nisan döneminde toplam 10 milyon 665 bin 336 yolcuya ev sahipliği yapan İstanbul Sabiha Gökçen’de ilk 4 aylık yolcu artışı geçen yıla göre % 17 olarak gerçekleşti. Geçen yıl ilk 4 aydaki toplam yolcu sayısı ise 9 milyon 147 bin 971 olarak gerçekleşmişti. Yılın ilk 4 ayında 3.4 milyon dış hat yolcusu uçuş yaparken, dış hat yolcu artışı % 16 oldu. Aynı dönemde iç hat yolcu sayısı ise 7.2 milyon olarak gerçekleşirken, iç hat yolcu sayısındaki artış % 17 rakamına ulaştı. Öte yandan sadece Nisan ayında havalimanından toplam 2 milyon 872 bin 534 yolcu geçiş yaparken bu rakam geçen yılın Nisan ayına oranla yüzde 12 oranında artış gösterdi. Nisan ayında dış hat yüzde 12, iç hat yolcu sayılarında ise geçen yılın aynı ayına oranla yüzde 11 oranında artış elde edildi. Geçen yıl Nisan ayında uçan yolcu sayısı 2 milyon 570 bin 830 olarak gerçekleşmişti.  







Rotana Avrupa yakasına adım attı

Centro WestSide ve WestSide Arjaan by Rotana’yı hayata geçirerek İstanbul’un Avrupa yakasına giriş yaptı.Rotana, Centro WestSide & WestSide Arjaan by Rotana otellerinin açılışı ile İstanbul’un Avrupa yakasına adım atıyor. Basın Ekspres yolunda bulunan, şık tarzıyla dikkat çeken otellerin 305 lüks oda, süit ve rezidansı bulunuyor.  Rotana, Türkiye’deki bu yatırımı ile toplam oda sayısını 578’e çıkardı. 

Ortadoğu, Afrika ve Türkiye’de bulunan otelleriyle birlikte bölgenin önde gelen otel gruplarından biri olan Rotana, Türkiye’nin en yenilikçi gayrimenkul şirketlerinden biri olan Mar Yapı ortaklığı ile Centro WestSide ve WestSide Arjaan by Rotana’yı hayata geçirerek İstanbul’un Avrupa yakasına giriş yaptı.İstanbul’un son yıllarda yükselen bölgesi haline gelen Güneşli’nin Basın Ekspres yolu üzerinde konumlanmış olan stil sahibi oteller, Atatürk Havalimanı, modern iş sahaları, kongre ve alışveriş merkezleri gibi şehrin önemli noktalarına yakınlığı ile de ön plana çıkıyor. Mar Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Münir Özkök, “Bildiğiniz gibi Basın Ekspres, yapılan yatırımların her geçen gün artmasıyla yatırımcıların ve proje geliştiricilerinin dikkatini çekmeyi başarmış bir bölge. Mar Yapı olarak, hayata geçirdiğimiz projelerle Basın Ekspres Yolu’nu bir marka haline getirdiğimize inanıyorum. Divan, Yoo ve Wanda gibi ulusal ve uluslararası lider markalarla yaptığımız işbirlikleri ile hayata geçirdiğimiz projelerimiz kısa zamanda yabancı yatırımcıların dikkatini çekmeyi başardı” 
dedi.

Özkök sözlerine şöyle devam etti, “Ortadoğu’nun en güçlü otel zinciri Rotana, dünyada ilk kez bir otel projesinde sadece işletmeci olarak değil aynı zamanda yatırımcı olarak da yer aldı. Böylece Avrupa’ya ilk adımlarını bizlerle atmış oldular. Bizim ülkemize olan güvenimiz yabancı yatırımcıları da teşvik ediyor. Rotana bu yatırım ve iş ortaklığıyla Türkiye’ye olan inancını göstermiş oldu. Mar Yapı olarak 2016 yılında temellerini attığımız G Rotana projemizi tamamlayarak otelimizin açılışını yapmanın haklı gururunu yaşıyoruz.”

Suyabatmaz Demirel Mimarlık tarafından tasarlanan Centro WestSide ve WestSide Arjaan’ın üçgen şeklinde, gökyüzünü işaret eden formdaki mimari tasarımı oldukça çarpıcı bir görünüme sahip. Bu tasarımı ödülle taçlandıran bina, 2013 yılında Fransa’nın Cannes şehrinde düzenlenen MIPIM Gayrimenkul Fuarı’nda ‘Future Project Awards’ ödülünü kazandı.

Rotana Yönetim Kurulu Başkanı Nasser Al Nowais ise şunları söyledi: ‘’İstanbul’daki 2 yeni otelimizin açılması ile birlikte, Türkiye’deki otel sayımızı ikiye katlamaktan ve küresel oda sayımızı 16.466’ya çıkarmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Dinamik ve şık Centro markamız uygun fiyatlı bir yaşam tarzı oteli sunarken, WestSide Arjaan by Rotana ise zarif ve tam donanımlı rezidansları sayesinde misafirlerine ev konforu imkânı sunuyor. Bu iki farklı konseptte otelin bir araya gelmesiyle hem iş hem de tatil amaçlı seyahat edenlerin ihtiyaçlarını karşılıyoruz ve İstanbul’da yüksek kaliteli konaklama taleplerine hizmet ediyoruz. Mar Yapı’ya bizlere güvendikleri için ve otel yönetimindeki deneyimlerimize duydukları inançtan ötürü çok teşekkür ederiz. Misafirlerimize kusursuz hizmet verebilmek için sabırsızlanıyoruz”. 

Erişilebilir fiyata şehrin merkezinde lüks ve konfor sunan tarz sahibi 4 yıldızlı Centro Westside 152 oda ve süiti ile günümüz seyahat edenlerinin ihtiyaçlarına uygun olarak tasarlandı. Uzun dönem konaklama imkânı veren WestSide Arjaan by Rotana ise 153 adet 1 ve 2 yatak odalı rezidans odaları sayesinde rahat yaşam alanları sunmak vaadiyle hayata geçirildi.

Centro Westside ve Westside Arjaan by Rotana, yeme-içme alanlarında 3 seçkin restoran sunuyor. Misafirlerin şehrin Akdeniz havasının tadını doyasıya çıkarabilmeleri için her restoranın açık alanı bulunuyor. Tüm gün servis veren c.taste yerel ve uluslararası mutfakların en seçkin lezzetlerini sunarken; atıştırmalık konsepti ile c.deli ve bar konsepti ile  c.mondo günün her saatinde her ağız tadına uygun yeme içme seçeneklerini barındırıyor. Otellerin ayrıca 24 saat kesintisiz oda servisi de bulunuyor.  

Otellerde konaklayan misafirler, modern bir spor alanı ile birlikte şehir manzaralı kapalı yüzme havuzuna sahip Bodyline Fitness & Wellness Club’dan faydalanabiliyorlar. Ayrıca Jakuzi, sauna, buhar odası ve 3 masaj odası bulunan Centro WestSide ve WestSide Arjaan by Rotana misafirlerine rahatlama olanakları sunuyor. 

İş seyahatindeki misafirlerin ihtiyaçlarını gözeterek her biri son teknoloji ses ve görüntü ekipmanları ile tasarlanmış 5 toplantı odası ve balo salonu;  toplantı, workshop, seminer ve konferans gibi pek çok etkinliğe ev sahipliği yapmak üzere hazır bulunuyor.

Turizm sektöründe sunduklarıyla, dünyada en çok tercih edilen destinasyon haline gelen Türkiye, 2018 yılının ilk iki ayında 3 milyon yabancı ziyaretçiyi ağırladı. Yıl sonuna kadar 40 milyonluk turist girişi ile rekor bir sayıya ulaşmayı hedefleyen Türkiye’nin turizm gelirinin 30 milyar dolara ulaşması bekleniyor.  










Viyana'da Yeni Oteller İnşa ediliyor

Viyana merkez tren istasyonunda, şehir merkezinde ve Viyana'nın kentsel gelişim alanlarında yeni oteller inşa ediliyor. Mevcut binalarda renovasyon, büyüme veya yeni stil çalışmaları yapılıyor. Son yıllarda Viyana'nın merkez tren istasyonunun çevresinde çok sayıda konaklama tesisi hizmet vermeye başladı, yeni açılacakların da duyurusu yapıldı. Wiedner Gürtel'deki 170 odalı butik otel Mooons, 2019'un ortasında açılacak. Otel, akıllı ve uygun fiyatlı seçenekleri ile lüks konaklama, restoran, bahçe ve çatı terası ile fitness stüdyosunu tesisinde barındırarak puan toplamak istiyor. Belvedere Viyana'daki 303 odalı Andaz Vienna Am Belvedere açılışını 2019 baharında planlıyor. Lüks otel, İtalyan yıldız mimar Renzo Piano tarafından tasarlandı ve Avusturyalı emlak şirketi Signa Holding tarafından Hyatt Grubu ile birlikte inşa ediliyor. Otelin 60 metre yüksekliğindeki 16. katında kurulacak skybar, Viyana manzarasını ziyaretçilerine sunacak.

Diğer kentsel gelişim alanlarında da ilginç otel projeleri var. Viyana'nın kuzeydoğusundaki sahil kasabası Aspern'de, HoHo Vienna'daki HoHo Hotel 2018'in sonunda açılacak. Yemyeşil bir çevreye sahip olan bu bina, dünyada 24 kat yüksekliğinde inşa edilen tek ahşap bina olma özelliğini taşıyor. 84 metre yükseklikte restoran, dükkan, iş yeri, daire ve hatta bir otel işletilecek. U2 metro hattı, Seestadt sahil kasabasını 25 dakikadan daha kısa bir sürede şehir merkezine bağlayacak. Bunun dışında, 2. Viyana‘da bulunan eski Kuzey Tren İstasyonu’nun alanında da yeni bir yerleşim bölgesi inşa ediliyor. Uygun fiyatlı tasarım oteli roomz, 270 oda, restoran, bar ve fitness alanı ile Viyana’daki ikinci şubesini, oradaki Austria Campus adlı ofis kompleksine taşıyarak, açılışını 2018 yılının ortasında planlıyor. Hamburg merkezli Novum Grubu Viyana'ya gelerek 2018 yazında 20. Viyana’da 159 odalı niu Franz'ı açacak. 

Lenikus Grubu, Viyana'nın merkezindeki çiftçi pazarında (Bauernmarkt) iki otel açmayı planlıyor. Bauernmarkt 1'de, beş katlı 75 oda ve suit ile beş yıldızlı büyük bir otel, 2019'un başında anıt olarak listelenen barok bir binada inşa edilecek. Bauernmarkt 21'de ise yaklaşık 100 oda ve toplantı odası bulunan bir başka otel 2020 yılının ortalarına doğru inşa edilecek. Viyana'nın alışveriş caddesi Mariahilfer Straße'deki Hotel Kummer, butik bir otele dönüştürülüyor. Otel, 2020 yılında 90 odalı, organik fırını ve alışveriş dükkanları ile Hotel Motto adında yeniden hizmete açılacak. Yıldız mimar Jean Nouvel tarafından tasarlanan 2. Viyana’daki lüks Viyana oteli Sofitel Vienna Stephansdom, iç tasarımını yeniledi.


 Tuna Kanalı üzerinde bulunan otelin 182 odasının tamamı ve lobisinin çehresi, ünlü Viyana mimar Gregor Eichinger'ın konseptine göre yeniden değiştirildi. Monarşi başlangıcı zamanına ait orijinal desenlere gore değiştirilen karolar, Wiener Werkstätte arşivlerinden alınan tarihi motifler ve Viyana Biedermeier esintileri tüm otelde yeniden hayat buldu. Bunların dışında, 4. Viyana‘da bulunan Das Triest, 2018 sonbaharına kadar bitişiğindeki binayı kendisine dahil ederek 50 oda, bir restoran, bar ve teras kattaki konferans alanı ile hizmetlerini büyütecek.

8 Mayıs 2018 Salı

Yalova, 15 milyar dolarlık termal turizm sektöründe yükselişe geçti

2017’de Yalova’ya bir milyon turist çeken termal turizmi, şehre ilk uluslararası otelini de kazandırdı. 18’inci tesisiyle Hilton Garden Inn Yalova’da açıldı.Hilton’un ödüllü zincir markası Hilton Garden Inn, termal turizminde Türkiye’nin gözde illeri arasında yer alan Yalova’da açıldı. Otel, Yalova’nın ilk uluslararası oteli olma özelliğinin yanı sıra Hilton Garden Inn’in Türkiye’deki 18. oteli olacak.

Dört gözle beklenen tesis, iş ya da tatil amaçlı seyahat edenler için Türkiye’nin hızla gelişmekte olan turizm bölgelerinden biri olan Yalova’nın kalbinde dünya çapında tanınmış konaklama hizmeti sunacak. Toplamda 120 misafir odasına sahip Hilton Garden Inn Yalova, şehir merkezine yalnızca 1.5 kilometre uzaklıkta olup, Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı’na ise araçla bir saatlik mesafede yer alıyor. Turistler tarafından uzun yıllardır sevilen saklı hazine Yalova, yaygın olarak bilinen termal kaynak suları ve muhteşem manzaralarından kayak, avcılık, balıkçılık ve yürüyüş aktivitelerine kadar birçok farklı aktivite imkanı sunuyor. Şehir, Türkiye’nin en çok ziyaret edilen tatil yerlerinden biri olmanın yanı sıra 15 milyar dolarlık büyüklüğe sahip Türkiye termal turizminin gelişmesinde de kilit rol oynayacak.

Hilton Garden Inn Yalova,  Yalova-Bursa karayolunun yanında İstanbul’u İzmit ile bağlayan Osmangazi Köprüsü’ne yakın bir konumda bulunuyor. Kültür keşfi isteyen turistler İznik ve Sapanca göllerinin çevresinde bulunan tarihi yerleri keşfederek, Osmanlı’nın ilk matbaası  İbrahim Müteferrika Kağıt Müzesi’ni ziyaret edebilecek. Genel Müdür Hikmet Işıldak, “Hilton Garden Inn’in uluslararası konaklama alanındaki tecrübesini Yalova gibi gelişmekte olan bir şehirde konaklayan misafirlerimize yaşatmanın memnuniyeti içerisindeyiz” dedi. “Denizin kıyısında bulunmasına rağmen etrafı doğal ormanlar ve yeşillik alanlarla çevrili olan Yalova, seyahat edenlere sakin bir kaçamak sunuyor ve bizler de ferah ve tam teçhizatlı misafir odalarımızda dinlenmek veya açık yüzme havuzumuzda serinlemek isteyen misafirlerimize herkesçe bilinen misafirperverlik yaklaşımımızla şehirde geçirecekleri zamanı zenginleştirmekten memnuniyet duyacağız”.

Hilton Garden Inn Yalova’daki 350 metrekareden fazla banket alanına sahip görkemli kapalı ve açık mekan etkinlik alanları eşsiz bir düğün organizasyonu veya özel gün kutlamaları için deniz kıyısında ideal bir alan niteliği taşıyor. İş seyahati için gelen misafirler ise otelin ferah toplantı salonlarından faydalanabiliyor. Rahat bir konaklamanın tadını çıkaran misafirler tek kişilik suitlerin yanı sıra standart oda, aile odası ve delüks odalar olmak üzere birçok oda türünden dilediklerini seçebiliyor. Odaların tümünde misafirlerin akıllı telefonlarını kullanarak odalarını kilitleme imkanı sunan Dijital Anahtar özelliği bulunuyor.En düşük fiyatlar, dijital check-in, Dijital Anahtar, ücretsiz Wi-Fi ve ücretsiz konaklama sağlayan Hilton Honors puanları kazanma gibi fırsatlardan yararlanmak için misafirler doğrudan Hilton Honors®’a katılabiliyor ve Hilton Honors üzerinden rezervasyon yapabiliyor.











7 Mayıs 2018 Pazartesi

THY Uçuş ağına yeni bir rota daha ekledi

Türk Hava Yolları Krasnodar’ı 303. nokta olarak uçuş ağına ekledi
Dünyanın en fazla ülkesine uçan Türk Hava Yolları 303. nokta olarak Krasnodar’ı uçuş ağına ekledi.
 Rusya’da hâlihazırda Moskova, St. Petersburg, Soçi, Rostov, Kazan, Ekaterinburg, Voronej, Samara ve Ufa şehirlerine sefer düzenleyen bayrak taşıyıcının ülkedeki 10. uçuş noktası Krasnodar oldu.

Bugün başlayan Krasnodar seferleri haftanın 5 günü karşılıklı olarak gerçekleştirilecek.Hat açılışı için düzenlenen törende konuşan Türk Hava Yolları Pazarlama ve Satıştan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Olmuştur , ‘‘ Dünyanın en çok ülkesine uçan Türk Hava Yolları; filosuna yeni uçaklar katarak ve uçuş ağını genişletmeye devam ederek büyüme planlarına yönelik çalışmalarını sürdürüyor. Krasnodar’a başlattığımız seferlerle birlikte Türk Hava Yolları kalitesini ve hizmet anlayışını bu güzel şehre de sunmuş bulunuyoruz. Rusya’da uçtuğumuz 10. nokta olmasından dolayı mutluluk duyduğumuz Krasnodar şehrine, haftada karşılıklı olarak 5 sefer düzenleyeceğiz. ‘‘ dedi

İstanbul’dan Krasnodar’a tüm vergiler dâhil gidiş-dönüş 280 USD’den başlayan açılışa özel fiyatlarla seyahat edilebilir.
Uçuş No.
Günler
Kalkış
Varış
TK 485
Pazartesi, Salı, Çarşamba, Cuma, Cumartesi
IST
01:10
KRR
03:05
TK 486
Pazartesi, Salı, Çarşamba, Cuma, Cumartesi
KRR
04:30
IST
06:35

Radisson Blu Hotel & Spa İstanbul Tuzla, En İyi Toplam Gelir Performans Ödülünü Kazandı!

İstanbul Anadolu yakasının en büyük açık ve kapalı kullanım alanlarına sahip Spa otellerinden biri olan Radisson Blu Hotel & Spa İstanbul Tuzla, Radisson Hotel Group tarafından Dubai’de gerçekleşen ödül töreninde Ortadoğu, Türkiye ve Afrika’dan 98 otelin katılımıyla gerçekleşen törende ‘’En İyi Toplam Gelir Performansı’’ ödülüne layık görüldü. 

Radisson Blu Hotel & Spa Istanbul Tuzla, İstanbul Anadolu yakasının gelişen bölgesi Tuzla'da Sabiha Gökçen Havalimanı'na yakın konumda bulunmaktadır. İstanbul şehir merkezinin karmaşasından uzak, sakin ve huzurlu bir otel deneyimi sunan otel; aileler, grup konaklamaları, romantik hafta sonları için idealdir. Birbirinden şık 254 odası, 3300 metrekarelik alana konumlanmış toplantı salonları, 4000 metrekarelik lüks Elysia Spa merkezi, damağınıza uygun değişik tatlar sunan restoran ve barları ile gerek iş gerek tatil amaçlı seyahat eden misafirler için hizmet vermektedir.

Ortadoğu, Türkiye ve Afrika’daki tüm otellerin katılımıyla 18 Nisan 2018 tarihinde Dubai’ de gerçekleşen törende Radisson Blu Hotel & Spa Istanbul Tuzla Genel Müdürü Erdem Bilgin, Tim Cordon (Bölge Kıdemli Başkan Yardımcısı – Ortadoğu, Türkiye ve Afrika) ve Chema Basterrechea (Başkan Yardımcısı ve Operasyon Direktörü – The Rezidor Hotel Group) tarafından ödülünü teslim aldı. Bir yıl içerisinde tüm kategorilerde olağanüstü bir performans göstererek, yüksek oranlarda bütçelerinin üzerine çıkarak göstermiş olduğu ‘’En İyi Toplam Gelir Performansı’’ ile diğer otelleri bir adım geride bırakarak ödülünü kazandı. 





International MICE & Wedding Forum Başlıyor

International MICE & Wedding Forum (IMWF) 28 Mayıs- 1 Haziran tarihleri arasında Antalya gerçekleşecek. Hindistan, Rusya, Amerika, İtalya, İngiltere, Avusturya, Hollanda, Lübnan, Nijerya ve Japonya’nın da aralarında olduğu 70 ülke Antalya’da IMWF’de buluşacak

Bu yıl 3.üncüsü düzenlenecek olan International MICE & Wedding Forum (IMWF) 28 Mayıs- 1 Haziran tarihleri arasında Antalya Belek, Titanic Deluxe Golf Belek otelde gerçekleşecek. Türkiye’nin turizm ve ekonomi alanında pazardaki payını arttırıp, geliştirmesi için büyük bir fırsat ve önem taşıyan forum, tüm Dünya ülkelerini ilk kez aynı çatı altında buluşturacak. Dünya turizm hareketinin en önemli alanlarından olan MICE (toplantı, teşvik gezisi, kongre/konferans ve etkinlik) ve Düğün organizasyonu aktörleri turizm başkenti Antalya’da  70 ülke ve 450’nin üzerinde acente ve bu acentelerle görüşmeye gelen, 150’nin üzerinde, otel, havayolu şirketi ve sektör tedarikçisi ve yöneticisiyle bir araya gelecek.  Düğün sektöründe 150 milyar dolarlık bütçeye ulaşan Hindistan başta olmak üzere Amerika, Rusya, İngiltere, İtalya, Fransa, İsviçre, Avusturya, Hollanda, Lübnan, Nijerya ve Japonya gibi dünya ülkelerinin katılacağı forum, gerçekleştireceği turizm hareketiyle Dünya’da bir ilki gerçekleştirecek. Tüm Dünya’nın gözü forum boyunca Antalya’ da olacak. Forum boyunca gerçekleşecek paneller, tanıtımlar ve birebir görüşmelerle Türkiye’nin düğün ve MICE destinasyonu olarak tercih edilmesi ve pazardaki payının arttırılması sağlanacak. 

Türk Hava Yolları ve Titanic Otelleri sponsorluğunda gerçekleşecek olan IMWF, Antalya’nın tanıtımında da büyük rol sahibi. Ayrıca foruma katılacak olan Dünya ülkeleri Aspendos Antik Tiyatrosu’nda özel bir gecede de yaşayacak. Antalya’nın tarihi ve kültürel dokusunu bu özel gecede deneyimleyerek yaşayacaklar. 

International MICE & Wedding Forum (IMWF) Yönetici Ortağı Necip Fuat Ersoy ise forum öncesi yaptığı açıklamada; ‘ Bu yıl 3.üncsünü gerçekleştireceğimiz IMWF için geriye sayım başladı. Dünya’ da ilk kez bu kadar geniş kapsamlı bir turizm buluşması yaşanacak. Dünya turizmine yön veren turizm aktörleri ve çok önemli şirketlerin üst düzey yöneticileri Antalya’ 

da 4 gün boyunca unutulmaz bir deneyim yaşayacak. Yoğun şekilde gerçekleşecek toplantı ve birebir görüşmelerden çok umutluyuz. Tüm Dünya’ da IMWF olarak yaptığımız bu büyük organizasyon çok konuşuluyor, takip ediliyor. Türkiye ve Antalya destinasyonu olarak daha çok tercih edilip Dünya’nın her yerinden ülkemize düğün, toplantı ve kongreler için ülkelerin gelmesini hedefliyoruz. IMWF‘nin en önemli özelliği ilk ve tek olarak 70 ülkeyi bir araya getirerek tanıtımını yaptığımız destinasyonu direk yaşatmasıdır. Bu bizim içinde Türkiye içinde turizm açısından büyük bir başarıdır.’ dedi. 
28 Mayıs - 1 Haziran tarihleri arasında Antalya’da gerçekleşecek International MICE & Wedding Forum (IMWF) turizmin kalbini Antalya’ da attıracak. 

6 Mayıs 2018 Pazar

Türk Hava Yolları A.O. Olağan Genel Kurulu toplandı

Türk Hava Yolları A.O. Olağan Genel Kurul toplantısı hissedarların katılımıyla THY Genel Yönetim Binası’nda gerçekleştirildi. 2017 yılı Yönetim Kurulu Faaliyet Raporu ve Denetim Kurulu raporlarının görüşülmesinin ardından yapılan oylama ile 2017 yılı hesap ve faaliyetlerinden dolayı Yönetim Kurulu ibra edildi



Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı M. İlker Aycı başkanlığında gerçekleşen Genel Kurul toplantısında, Genel Müdür - Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkan Vekili Bilal Ekşi, Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Üyesi İsmail Cenk Dilberoğlu, Yönetim Kurulu Üyeleri Arzu Akalın, Prof. Dr. Mecit Eş, Orhan Birdal, Muzaffer Akpınar ve Ogün Şanlıer hazır bulundu. Olağan Genel Kurul toplantısı, yapılan dilek ve temenni konuşmalarıyla tamamlandı.


5 Mayıs 2018 Cumartesi

Türkiye’nin 15. Yavaş Kenti Mudurnu’ya yeni imar planları

Bolu-Mudurnu’nun 5 Mart 2018’de yavaş kent özelliğini kazanması sayesinde, Türkiye’den bu ünvanla birlikte anılan kent sayısı 15’e yükselirken, Mudurnu ilçesinde yeni imar planları da hazırlandı


İlçe, deneyimli imar planlama ekibi İmpo İmar’ın hazırladığı yeni planlarla sağlıklı gelişimini sürdürecek. İller Bankası tarafından onaylanan planlar, kentin ‘Sürdürülebilir ve sakin bir yaşam ile kolay bir ulaşım ağına sahip olma’ kimliğini de korumasını sağlayacak. Bolu-Mudurnu’nun 5 Mart 2018’de yavaş kent (Cittaslow) özelliğini kazanması sayesinde, Türkiye’den bu ünvanla birlikte anılan kent sayısı 15’e yükselirken, Mudurnu ilçesinde yeni imar planları da hazırlandı. İlçe, deneyimli imar planlama ekibi İmpo İmar’ın hazırladığı yeni planlarla sağlıklı gelişimini sürdürecek. İller Bankası tarafından onaylanan planlar, kentin ‘Sürdürülebilir ve sakin bir yaşam ile kolay bir ulaşım ağına sahip olma’ kimliğini de korumasını sağlayacak. Konuyla ilgili bilgi veren İmpo İmar Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Oflaz, ekip olarak bir başka yavaş kent olan Kırklareli-Vize için de imar planlaması çalışması yaptıklarını, İller Bankası’ndan ihale ile alınan bu planlama çalışmasının halen sürdüğünü söyledi. Hüseyin Oflaz, günümüzün modern cennetleri olarak  tabir edilen yavaş kentler konusunda hayati önem taşıyan imar planlarına iki kentte birden imza atmanın yine İmpo İmar’ın gurur kaynakları arasında yer aldığını söyledi. Kırklareli’nin Vize ilçesi 2 Haziran 2012 tarihinde yavaş kent ilan edilmişti.


“İş, Yavaş Kent İlan Edilmekle Bitmiyor”
Bir kentin yavaş kent (Cittaslow) ilan edilmesi için 70 ayrı kriteri taşıması gerektiğini, ancak ondan sonra başvurusunu yapabildiğini hatırlatan Hüseyin Oflaz, “Bu kriterleri dünyada 209 kent sağlayabildi. Bu kentlerden 15’inin Türkiye’de bulunması sevindirici bir gelişme. Ancak iş, yavaş kent ilan edilmekle bitmiyor. Bu özelliğin korunması, sürdürülebilmesi, gelişimin ve hayata ilişkin yapılanmanın bu vasıflara göre gerçekleştirilebilmesi de önemli. İşte bu noktada imar planları ortaya çıkıyor.  Çevre, alt yapı, kentsel yaşam, hatta turizm politikaları gibi imar planlamalarını da ilgilendiren bir çok yaklaşımın yeni baştan kurgulanması gerekiyor. Ekibimiz her iş ve projede olduğu gibi Vize ve Mudurnu’da planlamaları yaparken,  kentlerin dokusuna hassas yaklaşımlar göstererek işlerini gerçekleştiriyor” yorumunu yaptı. Büyük şehirlerin karmaşa ve gürültüsünden bunalanlar, kaplıcaların şifasından yararlanmak, inanç turizmine hizmet veren birimlerini ziyaret etmek, tarihi evlerin sedirlerinde çayını yudumlamak isteyenler için, mutlaka görülmesi gereken bir yer olarak tanımlanan Mudurnu, Mudurnu Kültürel Miras Alan Yönetimi ve belediyesinin yoğun çalışmaları neticesinde 5 Mart tarihinde yavaş kent unvanını almıştı.

Yavaş Kent Nedir?
Yavaş kent Hareketi 1999 yılında İtalya'nın Toskana bölgesindeki Greve in Chianti'nin eski belediye başkanı Paolo Saturnini'nin inisiyatifiyle yaşam kalitesini yükseltmek amacıyla kentlerin kendilerini değerlendirmelerini ve farklı bir kalkınma modeli ortaya koymaları fikrinden çıkmıştır.Tüm dünyaya yayılan yavaş kentlerin bu özelliğini kazanabilmesi için yetmiş ayrı kriteri sağlaması gerekiyor. Bu kriterler; çevre, altyapı, kentsel yaşam, turizm politikaları gibi farklı alanlarda yoğunlaşıyor. Bunların yanında; sanat, sosyal uyum, misafirperverlik gibi politikalar da esas alınıyor. Yavaş şehir unvanı almak isteyen kent, başvurusunda bu hususlara uygunluğunu belgeliyor. 

Türkiye’de ve dünyada yavaş şehir unvanını almış şehirler, belirlenen kriterlerde ortaklık sağlıyor. Bu kriterler çeşitlilik gösteriyor. Ancak şehrin kendine has dokusunun korunması, yerel lokantaların desteklenmesi önem arz ediyor. Trafiğin ve gürültü kirliliğinin azaltılması, nüfusun belli bir sayının altında olması gerekiyor. Yerel el sanatlarının korunması ve hava kirliliğinin azaltılması da kriterler arasında bulunuyor. Yavaş kentler kendilerine has özellikleri ile turistler için de alternatif bir rota oluşturuyor. Bu şehirlerdeki yaşam sürdürülebilir olmasıyla öne çıkıyor. Hava, trafik, gürültü kirliliğinden uzak bu kentlerde, alternatif enerji, ulaşım kaynakları kullanılıyor. Ayrıca bu şehirlerde çevre bilinci ve duyarlılığının da arttığı gözlemleniyor.Türkiye’nin ilk yavaş şehir unvanını alan kent Seferihisar olurken, Eğirdir, Gerze, Akyaka, Gökçeada, Halfeti, Perşembe, Şavşat, Taraklı, Vize, Yalvaç, Yenipazar, Uzundere,Göynük  ve Mudurnu’da listede yer alan diğer kentler oldu…

Eyüpsultan’da dev restorasyon projeleri başlıyor!

Eyüpsultan’da başlayacak olan 98 hektarlık alanda yürütülen restorasyon projelerinin tanıtımı yapılacak. Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş’un katılımıyla Ensari Konağı'nda gerçekleşecek olan proje start alacak .560 yıllık tarihiyle İstanbul’un en eski yerleşim birimlerinden biri olan Eyüpsultan’da başlayacak olan restorasyon projelerinin tanıtımı Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş’un katılımıyla gerçekleşecek.


Eyüpsultan Belediyesi tarafından hayata geçirilecek ESTAM projesi kapsamında 98 hektarlık alanda yürütülen 67 farklı projenin tanıtımı yapılacak.Proje, Eyüpsultan Tarihi Merkez içerisinde bulunan eşsiz eserlerin restorasyonundan, yolların yayalaştırılmasına, yeni otoparklardan, gezi rotalamalarına, metro ve raylı sistem hatlarına kadar çok kapsamlı bir ihya ve gelişim programını içeriyor. Projenin tüm unsurları tamamlandığında Meydan’ın Haliç’le bağlantısı yeniden kurulacak, karmaşa ve kaos son bulacak, şehrimizin sosyal ve kültürel gelişimi kesintisiz devam edecek.Tarihi mirası ihya etmek amacıyla başlatılan proje için 500 milyon TL bütçe ayrıldı. 



7 Mayıs Pazartesi 2018 tarihinde Ensari Konağı'nda saat 10:00'da gerçekleştirilecek basın toplantısında Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş da bulunacak.Projenin tüm unsurları tamamlandığında Meydanın Haliç’le bağlantısı yeniden kurulacak, karmaşa ve kaos son bulacak, şehrimizin sosyal ve kültürel gelişimi kesintisiz devam edecek.


Söz konusu projelerden bazıları:
-Mezar Taşı Konservasyon ve Sergileme Alanı
-Eyüp Sultan Müzesi | Anı Evi
-Haliç Deniz ulaşımı ve Eyüp Sultan İskelesi Geliştirme Projesi
-Sekbanbaşı Ramazan Ağa Sıbyan Mektebi
-Haliç Silueti Aydınlatma Projesi
-Eyüp Oyuncakları Çocuk Parkı ve Kukla Tiyatrosu
-Tarihi Çeşmeler Projesi
-Çömlekçiler Hamamı Projesi ve Restorasyonu
-Arpacı Hayrettin Camii Projesi ve Restorasyonu
-Piyerloti | İdris-i Bitlisi Tepesi Otopark Projesi
-Zeynep Hatun Camii Projesi ve Restorasyon

4 Mayıs 2018 Cuma

TÜROFED Başkanı Osman Ayık, Turizm cari açığın %40’ımı kapatma potansiyeline sahiptir

Alanya’da düzenlenen “Geleceğimiz Turizm” konulu panelde konuşan Türkiye Otelciler Federasyonu Başkanı Osman Ayık, “Turizm sektöründen elde edilen her 100 dolarlık dövizin yaklaşık 96’sı ülkede kalır. Cari açığın yüzde 40’ını kapatma potansiyeline sahip bu sektör aynı zamanda 2 milyon vatandaşa istihdam alanı oluşturuyor” dedi

AKBANK organizasyonuyla, Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) ve Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) işbirliğinde Haydarpaşa Otel’de yapılan “Geleceğimiz Turizm” konulu panelde ekonomi, çevre ve dijitalleşme konuları işlendi. Moderatörlüğünü, Televizyoncu, Gazeteci ve Yazar Fatih Türkmenoğlu’nun yaptığı, Akbank Genel Müdür Yardımcısı Bülent Oğuz, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Sektörler ve Girişimcilik Daire Başkanı Ozan Acar, TÜROFED Başkanı Osman Ayık, Gulet Turistik ve Magic Life Kurucusu Cem Kınay ve Atılım Üniversitesi Turizm ve Otel İşletmeciliği Bölüm Başkanı Prof.Dr. İbrahim Birkan’ın konuşmacı olarak yer aldığı programda açılış konuşmasını ALTİD Başkanı ve TÜROFED Yönetim Kurulu Üyesi Burhan Sili yaptı.

‘SEKTÖR DAHA PLANLI BÜYÜYECEK’
Düzenlenen panelin sektörün geleceğine ışık tutacağını söyleyen ALTİD Başkanı Sili, “Türkiye’ye çok ciddi ekonomik katkı sağlayan bu sektörün her anlamda daha iyi noktalarda olacağına, daha planlı ve ülke kalkınmasına büyük faydalar sağlayarak büyümeye devam edeceğine inanıyorum” diyerek “Ülke ekonomisinin kalbi, yerinde ihracat yapan  turizm sektörüdür” şeklinde konuştu.

‘2014’DEKİ 40 MİLYON TURİST RAKAMINI YAKALARIZ’
2014’ün ülke turizmindeki en iyi yıl olduğunun altını çizerek konuşmasına başlayan TÜROFED Başkanı Ayık, “Gelir, geceleme ve kişi sayısı olarak 2014 ülke turizmindeki en iyi yıldı. 2018 ise bizi umutlandırıyor. Bu sektör 80-100 milyar dolarlık kamu ve özel yatırımlarla oluşan bir hacme sahip. 2014’de Türkiye yaklaşık 35-36 milyar dolar turizmden gelir elde etti. Çok basit bir hesapla baktığımızda her 2 buçuk yılda bir toplam yatırımımızı geri döndürebiliyoruz. Son iki yıldır kayıplar yaşamıştık fakat gelirler yeniden 30 milyar dolar bandına dönmeye başladı. Parlak bir yıl olan 2014’deki 40 milyon turist rakamını bu yıl yeniden yakalayacağımıza inanıyorum.

‘GSMH PAYIMIZ YÜZDE 10’LARA ÇIKABİLİYOR’
Turizm sektöründeki doğrudan ve dolaylı yoldan istihdam rakamları 2 milyon civarında. Gayrisafi Milli Hasıla (GSMH) içinde yarattığımız pay 6 buçuklardayken iyi olduğumuz yıllarda bu rakam 10’lara kadar çıkabiliyor. En iddialı olduğumuz alanlardan biri olan ihracat kalemine baktığımızda ise katma değeri en yüksek olan sektörlerden biriyiz. Ülkemize kazandırdığımız her 100 dolarlık dövizin yaklaşık 96’sı ülkede kalır. Çünkü turizm sektörü emek yoğun bir sektördür. Türkiye cari açığının yüzde 40’ını kapatabilecek potansiyele sahip” dedi.

‘DİJİTALLEŞMEDE GERİ KALDIK’
Gulet Turistik ve Magic Life Kurucusu Kınay da, yeni jenerasyon için dijital çağın son derece önem taşıdığını vurgulayarak “Sosyal medya turistik tesis pazarlamasında önemli bir paya sahip. Fakat turistik tesislerimiz dijitalleşme konusunda çok yavaş hareket ediyor. Tesislerimizin yüzde 20’si sosyal medyayı verimli olarak kullanabiliyor” dedi.

AKDENİZ’DE SU SEVİYESİ YÜKSELİYOR’
Atılım Üniversitesi Turizm ve Otel İşletmeciliği Bölüm Başkanı Prof.Dr. Birkan da sürdürülebilirliğin çok önemli olduğunu, bu anlamda küresel ısınmanın görmezden gelinemeyeceğini ve Akdeniz’de su seviyesinin giderek yükseldiğini söyledi. Ayrıca Birkan, dünyada ve ülkemizde turizmin öneminin her yıl arttığını dile getirdi.

AKBANK TURİZMDE HEDEF BÜYÜTTÜ
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Sektörler ve Girişimcilik Daire Başkanı Acar ise Türkiye’nin ihracat alanında dünya pastasından aldığı payı artırabilmek için canla başla mücadele ettiklerini söyledi. Son olarak Akbank Genel Müdür Yardımcısı Oğuz, turizm sektörünün her zaman yanında olduklarını ve ilerleyen dönemde bu güne değin yapmış oldukları gibi sektörle çalışma yoğunluğunu artırmayı hedeflediklerini dile getirdi.

3 Mayıs 2018 Perşembe

İSG, Sabiha Gökçen’de 10’uncu yılını kutluyor

İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı Yatırım Yapım ve İşletme A.Ş. (İSG), havalimanı terminal işletmesini devralmasının 10’uncu yıl dönümünü kutluyor

Yıl dönümü kutlamasında biraraya gelen İSG çalışanları, 10’uncu yıl pastasını kestiler. İSG CEO’su Ersel Göral yaptığı konuşmada “Bugün 10’uncu yılımızı kutluyoruz. 10 yıl önce bu havalimanı yılda yaklaşık 4 milyon yolcuya hizmet veriyordu. Bugün geldiğimiz noktada bu sene 34 milyonun üzerinde yolcuya hizmet vereceğiz. Bu da son 10 yılda havalimanını 9 kat geliştirdiğimizin işaretidir. Bu artış önümüzdeki yıllarda da artarak devam edecektir” dedi. Türkiye’nin en büyük 2 havalimanından biri olan İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’nın terminal işletmesini gerçekleştiren İSG, 10’uncu yılını geride bırakıyor. 1 Mayıs 2008’de terminal ve diğer yan operasyonların işletmesini havalimanı meydan otoritesi HEAŞ’dan devralan İSG,  o tarihten bu yana terminal işletmesinin yanı sıra otopark, kargo hizmetleri, genel havacılık terminali ve otel hizmetlerini de yürütüyor. İSG’nin terminal işletmesini devraldığı 2008 yılında 4.3 milyon yolcuya hizmet veren Sabiha Gökçen Havalimanı, geçen yılın sonunda 31.3 milyon yolcu sayısına ulaştı. 2009-2016 yılları arasında arka arkaya 7 yıl Avrupa’nın yolcu sayısı artışında en hızlı büyüyen havalimanı olan İstanbul Sabiha Gökçen, geride kalan 10 yıl boyunca sayısız ödül ve başarı elde etti. Sabiha Gökçen Havalimanı son olarak, geçen yıl elde ettiği yüzde 82.3 zamanında kalkış oranı ile dünyada 8’inci sırada yer alarak, ilk 10’a giren tek Türk havalimanı oldu.

Öte yandan İSG’nin terminal işletmesini devralmasının 10’uncu yıl dönümü nedeniyle şirket çalışanlarının katıldığı bir kokteyl düzenlendi. İSG Genel Müdürlük Asma Kat’ta düzenlenen kokteyle İSG CEO’su Ersel Göral, İSG Yönetim Kurulu Üyesi Dato Che Azmi Bin Murad, İSG yöneticileri ve çalışanları katıldı. Kokteylde bir konuşma yapan İSG CEO’su Ersel Göral, “Bugün 10’uncu yılımızı kutluyoruz. 10 yıl önce bu havalimanı yılda yaklaşık 4 milyon yolcuya hizmet veriyordu. Bugün geldiğimiz noktada bu sene 34 milyonun üzerinde yolcuya hizmet vereceğiz. Bu da son 10 yılda havalimanını 9 kat geliştirdiğimizin işaretidir. Bu artış önümüzdeki yıllarda da artarak devam edecektir. Bu büyümenin hayata geçirilmesinde en büyük hak sahibi çalışma arkadaşlarımızdır. Şahsım ve kurumum adına tüm çalışma arkadaşlarımıza teşekkür ediyoruz” dedi.

ISG Yönetim Kurulu Üyesi Dato Che Azmi Bin Murad, zamanın çok hızlı geçtiğini ifade ederek, ISG’nin 10 yıl önce çıkılan bu yolculukta birçok başarılar yakaladığını, bundan sonraki dönemde de  yeni rekorlara imza atacağına olan inancını dile getirerek, bu başarıda emeği çeken herkese çok teşekkür etti.Kokteylin ardından tüm çalışanların katılımı ile 10’uncu yıl pastası kesildi. Bu arada terminal binası içine İSG’nin 10’uncu yıl logosu ve reklamları da asıldı. 

2 Mayıs 2018 Çarşamba

Yaşar Topluluğu Sürdürülebilirlikte de Öncü

Yaşar Sürdürülebilirlik Günü 2018’de dünyanın dünü, bugünü ve geleceği konuşuldu
Feyhan Yaşar; Sürdürülebilirlik ile güçlenen inovasyon, tüm dünyada rekabetçilikte en önemli unsur haline geldi. Sürdürülebilirlik hem bireysel hem de kurumsal olarak önemle ve öncelikle ele alınmalı

2007 yılında BM Küresel İlkeler Sözleşmesi(Global Compact)’nin gönüllü imzacılarından olan ve o tarihten bu yana sürdürülebilirlik yolculuğunu ve hedeflerini her yıl yayınladığı sürdürülebilirlik raporları ile toplumla paylaşan Yaşar Topluluğu, İzmir’de sürdürülebilirliğin öncüsü olarak “Yaşar Sürdürülebilirlik Günü” düzenledi. İki konuşmacı ve iki panelin yapıldığı Yaşar Sürdürülebilirlik Günü’nün sonunda Yaşar Sürdürülebilirlik Yarışması 2017’nin ödül töreni de gerçekleşti. Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Feyhan Yaşar, sürdürülebilirlik konusunun önemine vurgu yaptığı ‘’Yaşar Sürdürülebilirlik Günü’’ konuşmasında “Sürdürülebilirlik ile güçlenen inovasyon, tüm dünyada rekabetçilikte en önemli unsur haline geldi. Sürdürülebilirlik hem bireysel hem de kurumsal olarak önemle ve öncelikle ele alınmalı. Bu yıl ilk kez düzenlenen Yaşar Sürdürülebilirlik Günü ile Yaşar Topluluğu sürdürülebilirlik anlayışını yaygınlaştırmak amacındayız. Yaşar Sürdürülebilirlik Yarışması 2017 ödüllerini de takdim edeceğiz. Tüm ekipleri kutluyorum. Her geçen yıl projelerin artmasını diliyorum” diye konuştu.

Yaşar Sürdürülebilirlik Günü’nde konuşmacılardan SuCSR Araştırma ve Sürdürülebilirlik Danışmanı Ali Gizer konuşmasında, sürdürülebilir kalkınma hedefleri, hedeflere ulaşmak için dünya ve Türkiye’deki uygulamaları anlattı. Etkinliğin ikinci konuşmacısı olan, Nielsen Türkiye Gıda Sanayii Lideri Elçin Deryal ise genel tüketim alışkanlıkları, sürdürülebilir tüketim alışkanlıkları, bireysel sürdürülebilirliğin tüketim alışkanlıklarına yansımasına ilişkin bir sunum yaptı.Yaşar Sürdürülebilirlik Günü sonunda, 2017 yılında gerçekleşen Yaşar Sürdürülebilirlik Yarışması’nın ödülleri açıklandı.

2005 yılından bu yana düzenlenen, 2016 yılıyla birlikte kapsamı genişletilip sürdürülebilirliğin alt başlıkları olan ekonomik, sosyal ve çevresel boyutlarında değerlendirme yapılan ve ‘’Yaşar Sürdürülebilirlik Yarışması’’’na Yaşar Topluluğ’nun on şirketinden 33 proje başvurdu. Takım çalışmasının önemini vurgulamak amacıyla bireysel başvuruların kabul edilmediği, ekip halinde başvurulması şartı aranan yarışmaya Yaşar Topluluğu’nun 235 çalışanı ekip halinde başvuruda bulundu. 

Çevresel, ekonomik ve sosyal kategorileri altında üçer ödülün verildiği yarışmada projeler ve ödül alan şirketler şöyle sıralandı:

Çevresel Sürdürülebilirlik Kategorisi
1. Su Bazlı Yol Çizgi Boyası Projesi – Dyo Boya Fabrikaları
2. Arıtma Tesisi Katyonik Polielektrolit Tüketimi Optimizasyonu Projesi - Pınar Süt
3. Az Ambalaj Az Atık Projesi – Pınar Et

Ekonomik Sürdürülebilirlik Kategorisi
1. Renklendirme Makinelerine Uzaktan Erişim ile Veri Transferi ve Performans Takip Projesi  – Dyo Boya Fabrikaları  |  Yaşar Bilgi İşlem(YABİM)
2. Kido Maliyet İyileştirme Projesi - Pınar Süt
3. Hindi But Optimizasyonu Projesi – Pınar Et

Sosyal Sürdürülebilirlik Kategorisi
1. Yarınlar için Değer  – Dyo Boya Fabrikaları 
2. Eğlenerek Hareket Edelim, Sağlıklı Beslenelim - Pınar Enstitüsü  |  Pınar Süt
3. Sürdürülebilir Dolap Takip Projesi – Yaşar Birleşik Pazarlama(YBP) | Yaşar Bilgi İşlem(YABİM)


Etkinlik kapsamında düzenlenen iki panelde ise “Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim” ve “Sürdürülebilir Girişimcilik” konuşuldu. 

Dünya kaynaklarının azalmasına dikkat çekilen, özellikle su ve iklim değişikliğinin dünyanın gelecekteki en büyük sorunu olduğunun altının çizildiği Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim başlıklı panelin oturum başkanlığını TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi metin Akman yaparken, Yaşar Holding Kurumsal ilişkiler Koordinatörü Dilek Emil, Türkiye’nin ilk yeşil iş ve yaşam dergisi EKO IQ’nun Genel Yayın Yönetmeni Barış Doğru ve Temel İhtiyaç Derneği(TİDER)’nin kurucu başkanı Serhan Süzer konuşmacı olarak katıldı. 

Oturum başkanlığını Yaşar Holding Yönetim Kurulu Üyesi Yılmaz Gökoğlu’nun yaptığı, girişimciliğin sürdürülebilirliği, sanayi kuruluşlarının, kurumların, sivil toplum kuruluşlarının ve üniversitelerin girişimcilik konusunda yaptığı çalışma ve desteklerin anlatıldığı “Sürdürülebilir Girişimcilik” başlıklı panele Ernst&Young CSE İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Hizmetleri Lideri Zeynep Okuyan, Yaşar Üniversitesi Bilgi ve Teknoloji Transfer Ofisi Müdürü Dr.Emrah Tomur ve SuCSR Araştırma ve Sürdürülebilirlik Danışmanı Ali Gizer konuşmacı olarak katıldı.