11 Eylül 2013 Çarşamba

KÖPRÜLÜ KANYON’DA RAFTİNG KEYFİ


Halil ÖNCÜ  Yazıyor – Köprülü Kanyon Milli Parkı
Hafta sonunu Türkiye'nin en önemli Rafting merkezleri arasında gösterilen Köprülü Kanyon'da geçirdim. Antalya'dan yaklaşık 90 km. uzaklıkta olan Köprülü Kanyon'a Serik ile Manavgat arasında bulunan yol ayrımından kuzeye, Toros Dağları istikametine yol alarak ulaşıyorsunuz. Serik-Manavgat yolundan döndüğünüzde ise yaklaşık 38 km. gittikten sonra Köprülü Kanyona ulaşabilirisiniz. Halen yolun bazı bölümlerinde yol çalışmaları olduğundan dikkatli gitmekte fayda olduğuna inanıyorum. Bu arada yol boyunca muhteşem doğal görüntü sizlerin sık sık aracınızı durdurmanıza ve fotoğraf çekmenize sebep olabilecek.Köprülü Kanyona yaklaşırken çok sayıda Rafting meraklısının burada bu işi yapan acenteler tarafından Raftingin yapılacağı alana götürüldüklerini görüyoruz. Her bir acente yol boyunca müşteri kapma adına adeta yarış peşinde. Bu güzel bir görüntü oluşturmazken, bu kadar çok ilginin de sıkıcı olduğunu unutmamalı acentelerin.


Köprülü kanyonun adını verdiği ve bölgenin başlangıç noktasında bulunan ve bol bol fotoğraflanan tarihi köprü bulunuyor. Kanyon adını Köprüçay Irmağı üzerindeki Roma Çağı’nda inşa edilen bugünkü adıyla Oluk Köprü’sünden alıyor. Oluk Köprü’nün güneybatısında, Irmağa kuzeybatıdan kavuşan Gökçesu’nun içinden akarak gelen ve olağanüstü güzellikteki kanyon üzerinde yer alan Büğrüm Köprü de Roma Çağı eseri olarak göze çarpıyor.


Aracımızı tarihi köprüye ulaşmak için başlangıç noktasına park ediyoruz. O kadar kalabalık var ki, herkes bir teknenin ucundan tutmuş nehre doğru ilerliyor ve o güzel heyecanı yaşamak için sabırsızlıkla koşturuyor. Burada bölgede doğup büyümüş ve şimdilerde Rafting yapmak isteyenlere yardım eden ve onları yönlendiren Mustafa Tavukçu ile karşılaşıyoruz. Bize yardımcı olmak istiyor ve bölgeyi anlatmaya başlıyor. Yakın ilgisine buradan çok teşekkür ediyorum.


Aracımızı park ettiğimiz noktadan yaklaşık 5 dakikalık hafif bir tırmanma yolu ile kendimizi tarihi köprü ve muhteşem kanyon görüntüsü içinde alıyoruz. Köprünün sağ ve solundan baktıkça bakıyor, elimizden fotoğraf makinemizi düşüremiyoruz. Bol bol fotoğraf çekiyoruz. Köprüyü geçtikten sonra tekrar Kanyona ilerleyerek merdivenli yoldan suyun çıktığı bölgeye iniyoruz. İnerken dikkat diyorum çünkü burada bazı yerlerde demir korkulukların kırılıp düştüğüne tanık oluyorum. Büyük bir tehlike olduğunu görüyor ve yetkilileri buradan uyarmak istiyorum. Burası aynı zamanda Rafting yapanların da başlangıç noktası. Önce suyun kaynadığı bölümde su molası veriyor ardından da muhteşem güzelliği fotoğraflamaya başlıyorum.


Kanyon Milli Parkı’nın yayıldığı geniş alan içinde, çok sayıda köy boyutunda dağ yerleşmesi yer alıyor. Aldığım bilgilere göre buraya gelen yerli yabancı turistler, ziyaretçiler, olağanüstü bir doğa içinde spor ve dinlenmenin yanında kırsal yaşamı tanıma fırsatı da buluyorlar. Aşağıya Kanyonun başlangıç noktasına indiğimde, gözüme bölge köylerinde yaşadığına inandığım şalvarlı köylü abla ve teyzelerime rastlıyorum. Belli ki önceden suya girmiş ve serinlemişler, belki de rafting yapmışlar. Uzakta kıyıda oturmuşlar ve kurumayı bekliyorlar. Onlarda bu güzellik içinde hem sohbet ediyorlar hem de rafting yapanları izliyorlar, sohbet ediyorlar. Bende bu güzel kareyi kaçırmamak adına deklanşörüme basıyorum ve işte bu görüntü ortaya çıkıyor.

Yaz aylarında günde 7 bin kişiye yakın kişinin burada Rafting yaptığını ve bu sayının zaman zaman 10 binlere çıktığını öğreniyorum. Tabi bu sayıların artmasının çevrenin doğal güzelliği iyi bir sayfiye yeri olmasının da rolü büyük. Büyük bir heyecan içinde Rafting heyecanını da yaşadıktan sonra bölgeden ayrılıyor ve doğal güzellikler içerisinde tekrar Antalya’ya dönüyoruz.Köprülü Kanyon hakkında: Köprülü Kanyonun başlangıcı Isparta’nın güney doğusunda bulunan Kasımlar beldesidir. Nehrin asıl kaynağını Isparta’nın ilçesi olan Aksudan gelen ırmak ve yine Isparta’ya bağlı Karacahisar köyünden çıkan su oluşturmaktadır. Kanyon Kasımlardan Antalya’nın Değirmenözü köyüne kadar yaklaşık 25 km boyunca dar vadilerden oluşmaktadır. Bu kısımda özellikle suyun yükseldiği zamanlarda yürüyerek geçiş zordur. Ama yaz aylarında yürüyerek geçiş yapılabilir. Değirmenözü köyünden sonra nehir tamamen açık alanda akar. Daha sonra nehir tekrar dar vadilere girer. Bu ikinci kısım Köprülü Kanyon Antik Köprüsüne kadar devam eder. Yine bu bölümde dik vadiler zor geçişler ve doğal güzellikler vardır.


Bölgede görünecek diğer yerler:  Bölgeye yakın Selge antik şehri mutlaka görülmelidir. Renkli, hareketli ve çeşitli peyzaj örneklerinin bir arada bulunduğu Köprü Irmağı da diğer görülmesi gereken yerlerdendir.Mevcut Hizmetler: Özel şahıslara ait yeme-içme ihtiyacını karşılayacak tesisler ziyaretçilere hizmet veriyor.Konaklama: Konaklama imkânı, ziyaretçilerin basit kamp yapmalarıyla sınırlıdır. Ancak Beşkonak ve Karabük köyünde bulunan bungalovlarda kalınabilir. Fakat yatak sayısı yetersizliği dolayısıyla Manavgat, Side ve Belek gibi çevredeki turizm merkezlerinde kalmak mümkündür. Bölgede yine nehir boyunca Çadır da kiralayabilirsiniz. Çadır kirası ise 2 kişilik çadırlar da 40-60 TL. olarak değişebiliyor. Ne kadar?  Eğer günübirlik gidecekseniz Antalya’dan transfer, öğle yemeği ve rafting dahil 50 TL.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder