Çocuğa cinsel istismar evrensel bir sorun
Antalya Rotary Kulübü ile Karadeniz İlleri Kadın Platformu (KİKAP) ve IOWA Üniversitesi işbirliğinde düzenlenen “ Çocuk İstismarı Nedir? Nasıl Farkına Varılır? Çocuk Sığınma Evi Neden Gereklidir” konulu panelde, çocuğa cinsel istismarın evrensel bir sorun olduğuna dikkat çekildi, ancak Türkiye’nin son 10 yılda çocuk istismarı ve ihmalini önleyici yasalar konusunda Avrupa’da bazı ülkelerden daha ileride olduğu belirtildi.
18 yaş altı her bireyin çocuk olduğu vurgulanan panelde, çocuğa yönelik cinsel istismar ve ihmali önleme konusunda toplumun tüm kesimlerine büyük görevler düştüğü, din adamlarının da bu görev paylaşımına kayıtsız kalmalarının düşünülemeyeceği, vaaz ve söylemlerinde konuyu halka götürmeleri gerektiği vurgulandı.
Antalya Rotary Kulübü Dönem Başkanı Özlem Çölkesen, Adonis Hotel’de düzenlenen panelin açılışında yaptığı konuşmada, sosyal medyada sıkça paylaşılan çocuk gelin vurgusuna değindi, “Bizim çocuk gelin dediğimiz şeye dünya pedofili diyor.”vurgusu yaptı. Çocuk istismarına ülkemizde bakış açısında bir problem olduğuna işaret eden Özlem Çölkesen, KİKAP gibi dernek ve platformların artması gerektiğini belirtti, Rotary’nin 107 yıldır “Kendinden önce başkasına hizmet” anlayışıyla böyle farklı projelere destek verdiğini kaydetti.
Çocuk Sığınma Merkezleri açılmalı
Karadeniz İlleri Kadın Platformu (KİKAP) Trabzon Başkanı Nilgün Turan da, çocuğa yönelik cinsel ve ticari istismarla mücadele konusunda 2005 yılından bu yana devletin çözüm beklediği bir platform olarak önemli bir görev üstlendiklerini ifade etti. Turan kadın sığınma evleri yanında çocuk sığınma merkezlerine de ihtiyaç duyulduğunu, bu evlerde cinsel istismara uğramış çocukların rehabilitasyonu ve yeniden yaşama şansına kavuşmalarını amaçladıklarını söyledi.
Çocuk istismarı veri tabanı olmalı
Çocuğa cinsel istismar ve ihmalin bir evrensel sorun olduğuna dikkati çeken IOWA Üniversitesi Çocuk Koruma Merkezi direktörü Prof. Dr Resmiye Oral, Türkiye’de çocuk istismarı ve ihmal konusunda Avrupa’daki bazı ülkelerden de ileride yasalar olmasına karşın bu yasaların bir kez daha gözden geçirilmesi gerektiği üzerinde durdu. Çocuk istismarı ve ihmal kategorilerinin yasalarda ayrıntılı biçimde yer almasını isteyen Prof. Dr Resmiye Oral, bir veri tabanı oluşturulmasını ve sosyal hizmet ağının da geliştirilmesinin zorunlu olduğunu kaydetti.
Din adamları da görev almalı
Çocuk gelinlerin ve cinsel istismara uğramış çocuk intiharlarının önüne geçilmesi için toplumun tüm kesimlerine büyük görevler düştüğüne dikkati çeken Prof. Dr Resmiye Oral, Türkiye gibi erkek egemen toplumda, din adamlarının da vaaz ve söylemlerinde çocuğa yönelik cinsel istismar konusunda halkı eğitici ve yönlendirici konuşmalar yapması gerektiğini söyledi. Oral, “Hiçbir din adamımızın bu benim görevim değil diyerek bu görevden kaçınacağını düşünemiyorum.”dedi.
Aydın Adli Tıp Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr Selim Özkök de, Türkiye’de çocuğa cinsel ve ticari istismarın tarihçesi konusunda bilgi verdi, dünyada 1950-60’larda başlayan farkındalığın Türkiye’de ancak 1993-1994 yıllarında gündeme geldiğini söyledi. Cinsel istismara uğramış çocuk sayısının çok azının adalete yansıdığına dikkati çeken Prof. Dr Selim Özkök, bu çocukları koruyacak yasaların yeterli olduğunu ancak sonuçların zaman aldığını kaydetti
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder