TURİZMİN SESİ |Turizm ve Turizmcinin Sesiyiz | Turizm Haberleri | Gastronomi Haberleri | Etkinlik Haberleri | turizminsesi@gmail.com
12 Mayıs 2021 Çarşamba
Vitalica Wellness'ta Tuz Terapisi Uygulaması
Çin’deki Türkler: Doğudaki Tanıtım Elçilerimiz
Gezgin Girişimci, Akademisyen Evrim Kanbur, Asya’nın en büyük “Merhaba Komşu- HeyNeyb” platformunu yönetiyor. “Çin’deki Türkler” programına konuk olan girişimci- akademisyen Evrim Kanbur, Şanghay’da 90 kişiyle kurduğu “HeyNeyb” adlı platformunu 8 bin 500 kişiye çıkararak Asya bölgesinin en geniş komşuluk grubu haline getirdi.
Çin’de kahve pazarının çok hareketlendiğine dikkat çeken Kanbur “Türk girişimcilerimiz bu fırsatı değerlendirmek için ellerini çabuk tutsunlar” diyor.
Kerem Köfteoğlu’nun sunduğu “Çin’deki Türkler: Doğudaki Tanıtım Elçilerimiz” programına katılan Jiao Tong Üniversitesine bağlı Weiyu Uluslararası İşletme Okulu akademisyeni; gezgin girişimci Evrim Kanbur, sekiz yıl önce, hakkında hiçbir bilgisi olmadan Çin’in Şanghay kentine gitti. Bir yabancı olarak burada bazı sorunlarla karşılaşınca, kendisi gibi yabancıları “Expat Neighbors” adlı komşuluk platformu çatısı altında toplamaya karar verdi.
Kanbur sonraki gelişmeleri şöyle özetliyor: “Şanghay’da gözüme kestirdiğim insanlarla görüşerek onları bu platform çatısı altında toplanmaya davet ettim. Kısa süre içinde aynı bölgeden 90 kişiyi ikna edince parkta piknik düzenlemeye karar verdik. Pikniğe herkes birini getirince sayımız 455 kişiye çıktı. Sonrasında platformu Şanghay’ın 11 bölgesini kapsayacak şekilde genişlettik. Artık bana şaka yollu ‘Şanghay’ın muhtarı’ diye takılıyorlar. Platformun ismini hem daha sıcak hem de kolay telaffuz edilsin diye ‘merhaba komşu’ anlamında ‘HeyNeyb’ olarak kısalttık. Günümüzde ‘HeyNeyb’ platformunun aktif üyeleri 48 ülkeden 4 bin 500 kişiye ulaştı. Buna Türkiye’yi de dahil ederek platformu daha da genişletmeyi planlıyorum.”
“KAHVE ALANINDA FIRSATLAR VAR”
While Travelling (seyahat ederken) adlı blogunda Türkçe-İngilizce seyahat yazıları yazan, çevrimiçi İngilizce dersleri verip danışmanlık da yapan girişimci akademisyen Kanbur, Türk girişimcilere şu önerilerde bulunuyor: “Çin’de yaşam standartlarının iyileşmesi kahve kültürünün büyümesine yol açtı. Kahve tüketimi küresel ölçekte ortalama yüzde 2 büyürken, Çin’de yüzde 15 gibi şaşırtıcı seviyede büyüyor. Sosyal yaşamı yeniden şekillendiren kahve mağazalarının sayısı giderek artıyor. Araştırmalar Çin’de kahve pazarının 2025’te 1 trilyon RMB’ye ulaşacağını söylüyor. Türk girişimcilerimize bunları dikkate alarak, Çin’deki kahve pazarında ortaya çıkan fırsatlardan yararlanmak için ellerini çabuk tutmalarını öneriyorum.”
Kendisine son zamanlarda Çin’de yatırım ve ticaret konularında yoğun sorular gelmeye başladığını belirten Kanbur açıklamalarını şöyle noktalıyor: “Son zamanlarda Çin’in özellikle teknoloji alanında ciddi ilerlemeler kaydettiğini, bu alanın çok haraketli olduğunu anlatıyorum. Yapay zekâ, dijital ödemeler gibi konularda çalışmalar yapan Türk teknoloji firmalarını Çin’de görmek istiyorum. Bazıları Çin pazarının zor olduğunu söylüyor. Zor ve rekabetçi olabilir. Ancak yargılayıcı olmayı bırakıp, ülkenin kültürünü merak edip araştırınca işin rengi değişiyor. Bunu yapanlar Çin’i ve insanlarını daha iyi anlıyor. Çin-Türk Ticaret Odası’nın kurulacağını duydum, bunu heyecanla bekliyorum. Bundan sonra bana yatırımla ilgili gelen talepleri ticaret odasına yönlendireceğim.”
Emirates, İnsani Yardım Hava Köprüsünü Hizmete Soktu
İşte Danimarka’da Yatırım Fırsatları
35 Yıllık Turizmciden Yaşam Boyu Tavsiyeler
Mehmet Tunç Müstecaplıoğlu, 25 yılı Antalya’da olmak üzere 35 yıldır turizm sektöründe acente yöneticiliğinden otel yöneticiliğine kadar sektörün her dalında çalışan bir profesyonel. Yıllar içinde hem Türkiye hem de yurtdışında turizm.
Alanında yaşadıklarını imbikten süzerek bunları “Bir Otel Profesyonelinden Yaşam Boyu Tavsiyeler” adıyla bir kitapta topladı. Müstecaplıoğlu, halen Mısır kökenli Orascom Holding'in Umman'ın iki farklı şehrindeki yatırımlarını yönetiyor. Ekin Grubu yayınlarından çıkan 178 sayfalık kitabında Müstecaplıoğlu, otelcilik, otel yönetimi, konukseverlik, misafir memnuniyeti, insan kaynakları, öfke yönetimi, yurtdışında çalışmak gibi geniş konularda gözlem ve deneyimlerinden yola çıkarak önerilerde bulunuyor.
Az-Öz ve Yol Gösterici
Müstecaplıoğlu, yılların deneyimlerinden süzdüğü önerilerini sade, kısa ve öz cümleler; hatta bölümlerle anlatıyor. Kitabın “Konforsuz Ofis İyidir” başlıklı şu yazısı az-öz saptamasına iyi bir örnek oluşturuyor: “Yoksa bütün müdürler, bir an önce klimalı ofislerine dönmek isterler. Oysa yöneticiler sıkça sahada olmalılar. Ofis teorisyenlerine oranla, oteli gezerek oluşabilecek sorunlara anında müdahale edebilen yetkili yöneticileri tercih etmişimdir. Gelen elektronik postaları için illa da ofise dönmek gerekli değildir. Akıllı telefonlar artık her türlü iletişime imkân tanıyor. Çok özelleri dışında, toplantılar için de ofise kapanmak şart değil. Bir toplantıyı lobide, bir diğerini restoranda barda, sahilde yapmak herkese daha iyi gelir. Hem size hem de buluştuğunuz kişilere.. Aynı zamanda otelin çeşitli mekanlarını gözleme fırsatını da yakalamış olursunuz.”Bu arada Müstecaplıoğlu, kitap satışından elde edilecek paranın aslan payının POYD’a (Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği) ait olacağını söylüyor.
Turizmde dijital ürün tek başına yetmiyor pazarlama stratejisi de gerekir
HotelForex CEO’su Melih Baş, geçmiş otel misafirlerinin otelin altın madeni olduğuna dikkat çekerek, “Turizm sektöründe dijitalleşmeyle birlikte dijital ürün tek başına yetmiyor dijital pazarlama stratejisi de gerekir” dedi.
HotelForex CEO’su Melih Baş, turizm sektörünü en çok zorlayan konulardan birinin belirsizlik olduğunu ve belirsizliğin hem öngörüyü hem de planlamayı zorlaştırdığını vurgulayarak “Pandemiden dolayı ülkelerin verdikleri kararlara bağlı bir turizm dönemine geçildi. İngiltere’nin Türkiye’yi kırmızı listeye alması ve Rusya’nın kapılarını kapatması turizmi bir hayli zor duruma düşürdü. Türkiye’de bayram döneminde tam kapanma uygulaması da iç turizmin yavaşlamasına neden oldu. Bu şartlar otelcileri çok daha zor duruma düşürdü.” dedi.
Turizmde pandemiyle birlikte 2019 tarihindeki sayılara geri dönülmesinin biraz daha zaman alacağını da sözlerine ekleyen Baş, “Burada en önemli faktörlerden bir tanesi Türkiye’de aşılanmanın hızlanması. Öte yandan Türkiye’de aşılama süreçleri hızlanırken, komşu ülkelerde de aynı hızın yaşanması büyük önem taşıyor.” dedi.
Turizm sektöründe farklı iş modellerine de ihtiyaç olduğunu belirten Baş; “Turizm sektörünün dijitalleşmesiyle birlikte dijital bir ürün tek başına yeterli değil ve dijital bir pazarlama stratejisi de olması gerekiyor.2020'de oteller dijital pazarlama harcamalarını yarı yarıya düşürdü. Birçok otel işletmecisi, uzun vadeli sonuçları dikkate almadan, 2021'de benzer bütçe kararları almaya devam ediyor. Öte yandan otelcilerin geçmiş otel misafirlerinin önemini de unutmaması gerekir. Geçmiş otel misafirleri otelin altın madenidir. Turizm sektöründe bakış açısının değişmesi gerekmektedir. Bu bakış açısının, otelcilik bakış açısından ve iş modelinden gelişmesi çok önemlidir.” dedi.
Pazarlık pazarlama modeli olan HotelForex’te tıpkı bir borsa ekranındaki gibi otel fiyatları, talep ve arza göre anlık olarak değişiyor. Müşteri fiyatı kendi belirlerken, otelci de oda durumuna göre kendisine uygun olan indirimli fiyatı onaylıyor. Bu süreç, hem müşterinin hem de otelcinin kazandığı bir pazarlık modeli oluşturuyor. Açık artırım mantığında değil, otelin ve müşterinin, herhangi bir aracı olmadan, doğrudan pazarlık yapmasına ve bulduğunuz fiyattan değil, istediğiniz fiyattan almanıza olanak sağlıyor.
HotelForex: Pazarlık yapma alışkanlığını ilk defa turizm sektörüne adapte ederek, otelci ile müşterinin pazarlık yapmasına ve ortak paydada buluşmasına olanak tanıyan, yenilikçi bir online seyahat platformudur. HotelForex, kurucuları otelcilik sektöründen gelip, günümüzün küreselleşmekte olan dünyasında teknolojik gelişmelere en iyi şekilde adapte olmuş ve online otel rezervasyon sektörüne yenilikçi bir bakış açısı ile ele alan online seyahat acentesidir. Profesyonel, dinamik ve otelcilik sektöründen gelen deneyimli kadrosuyla online otel rezervasyon sistemini üst düzeye çıkarmak amacıyla 2018 yılında Delaware, Wilmington, ABD’de kurulmuştur. Merkez ofisi İstanbul’da bulunan HotelForex, kurulduğu yıldan itibaren, Türkiye’nin hemen her bölgesinde hizmet vermeyi başarmış ve ülke genelinde otelcilik sektörüne yeni bir soluk getirmiştir.
Emre Beach Otel, Doğaya Saygılı, Doğa ile Dost
"Emre Beach Otel" ve "Emre Otel" yaz sezonunda değerli misafirlerini bekliyor.Marmaris turizmine katkılarıyla sektöre yön veren "Emre Beach Otel" ve "Emre Otel" yaz sezonunda değerli misafirlerini bekliyor.
Marmaris'in en güzel koyunda 1987 yılında Emre Beach Otel ile başlayan ve 1996 yılında Emre Otel'in eklenmesiyle devam eden serüven 34 yıldır "Küçük Detaylarda Büyük Farklar" vizyonuyla hareket ediyor.
Marmaris'te ilk otelini kurarak adeta otelcilik sektörünü başlatan ve değerli katkılarıyla bölgenin turizm cenneti olmasında büyük emeği olan Murat Deliveli' nin kurucusu olduğu Emre Beach Otel ve Emre Otel'in yönetim bayrağı uzun süredir ailenin yeni kuşağından Mustafa Deliveli'de. Toplam 291 oda ve 815 yatak kapasitesine sahip 2 otelde 1’ i kapalı olmak üzere toplamda 4 adet yetişkin havuzu ve 1 adet çocuk havuzu bulunuyor. Ayrıca kendine ait plajı ve iskelesi olan sayılı işletmelerden olan Emre Beach Otel ve Emre Otel, merkeze 3 km. havaalanına ise 100 km. mesafede bulunuyor.
Misafirlerimiz kendini evinde gibi hissetmeli;
2013 ve 2019 yıllarında tüm odaların ve ortak alanların yenilendiği her 2 otele gelen tüm misafirlerin kendilerini evlerinde gibi hissetmeleri için maksimum özen gösterdiklerini belirten Emre Beach Otel ve Emre Otel CEO'su Mustafa Deliveli " Misyonumuz , bizi tercih eden misafirlerimize gösterilen ilgi ve konforu her zaman en yüksek seviyede tutmak. Misafirlerimiz için her zaman sıcak, rahat ama bir o kadar şık bir ortamın keyfini çıkaracak, en iyi kişisel kaliteli hizmet ve imkanları sunmayı hedefliyoruz. Misafir olarak gelen herkesi Emre Otel'ler ailesinden biri olarak uğurlamayı ve bu bağı her daim güçlü tutmak tek hedefimiz" diyor.
Bahçeden mutfağa organik lezzetler;
Kumlubük bölgesinde on dönüm arazide yetiştirilen sayısız organik meyve ve sebzeyi ve Marmaris Bölgesi'ne has özel bir tada sahip zeytini mutfaklarında kullanarak adeta bir lezzet şöleni sunan Emre Oteller, misafirlerinin damak zevkine de maksimum özen gösteriyor. İleriye dönük hedeflerinin arasında otel misafirlerine Kumlubük'teki arazilerinde yetişen meyve sebzeleri dalından toplama ve bahçede yeme keyfini yaşatmak istediklerinin altını çizen Mustafa Deliveli " Kısa süreliğine de olsa şehir yaşamından ayrılıp otellerimizde konaklayan tüm misafirlerimize doğanın tüm nimetlerini sunmayı ve güzel anılarla buradan ayrılmalarını istiyoruz" diyor.
Doğaya saygılı, doğa ile dost;
Kurulduğu günden bu yana çevreye, doğaya dost yaklaşımı ve duyarlı çalışmaları ile de fark yaratarak örnek teşkil eden Emre Oteller, sahip olduğu Mavi Bayrak ödüllü denizinde her yıl milli yüzücülerimizi ağırlamanın haklı gururunu yaşıyor.
Sıfır atık yönetimi, Marmaris Belediyesi işbirliği ile Armutalan Seyir Tepesi çöp temizliği gibi çalışmalarla adından söz ettiren Emre Oteller, haftanın 1 günü “Nature Day” uygulaması ile de misafirlerinden tam not alıyor. Nature Day gününde, house keeping departmanı zorunlu olmadıkça çalışmıyor. Bu sayede su, deterjan, enerji tasarrufu sağlanıp haftada en azından 1 gün doğanın dinlenmesi hedefleniyor.
Çalışanlarına saygılı " mutlu çalışan-mutlu misafir"
Emre Otelleri mutlu çalışan-mutlu misafir felsefesine bağlı çalışma sistemi ile çalışanlarının da gönlünde taht kuruyor. Çalışan motivasyonunun hizmet sektöründeki pozitif etkisinden yola çıkılarak belli dönemlerde kurum içi etkinlikler yürütülüyor. Emre Hotel The Avengers Futbol Takımı ve Emre Hotel Hard Rock Trecking grubu ile birçok etkinlik gerçekleştiren otel, bir ilke imza atarak tüm gelirin SMA'lı çocukların tedavisinde kullanılmak üzere Marmaris otelleri arasında “Emre Hotels Run Away” koşu yarışı yapmayı hedefliyor.
Hedef, uluslararası platformlarda en çok tercih edilen oteller arasına girmek ;
Kurulduğu günden bu yana kalite standartlarını sürekli geliştirerek başarıda sınır tanımayan Emre Oteller, ISO 9001:2015 Kalite Yönetim Sistemi, ISO 10002:2014 Müşteri Memnuniyeti Yönetim Sistemi, ISO 22000:2005 Gıda Yönetim Sistemi, ISO 45001:2018 İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi ve ISO 14001:2015 Çevre Yönetim Sistemlerini kurmuş ve belgelendirmiştir. 2020 yılında otelpuan.com sıralamasında Türkiye'nin en beğenilen ilk 100 oteli arasına girmenin haklı gururunu yaşayan Mustafa Deliveli " Her 2 tesisimiz için Tripadvisor Mükemmel Hizmet Sertifikası almış bulunmaktayız. Dünyadaki en büyük misafir memnuniyetini yansıtan Condé Nast Traveller Readers Choice Awards 2020 için başvurumuzu yaptık. . Hedeflerimiz arasında Türkiye’ den sonra uluslararası platformda da en çok tercih edilen oteller arasına girmek yer alıyor. Bir başka hedefimiz ise hali hazırda üzerinde çalıştığımız belgeler arasında “Bike Friendly - Bisiklet Dostu” ,”Travel Life” Sürdürülebilir Turizm sertifikası, “Yeşil Anahtar”-Çevre Koruma ve Sürdürülebilir Turizm, “Turuncu Bayrak”- İsrafı Önleme bulunmaktadır" diyor.
Başkan Necati Topaloğlu “GELECEK ADINA UMUTLUYUZ!”
Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu, vakalardaki düşüşün gelecek adına umut verdiğini belirterek, bu sıkıntılı günleri hep birlikte atlatacaklarına inandıklarını söyledi.
Başkan Topaloğlu, turizmde 17 Mayıs sonrası yeni normalleşmeler ile bölgedeki otellerin açmaya başlayacaklarını ve herhangi bir olumsuzluk olmaması halinde de 1 Haziran itibarı ile de Rusya’dan misafirleri Kemer’e beklediklerini söyledi.
Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu şu açıklamalarda bulundu:
Bu süreci inşallah birlikte atlatacağız!
“17 günlük tam kapanma süreci ile birlikte vakalardaki düşüş hepimizi gelecek adına umutlandırıyor. Vakalardaki hızlı düşüş özellikle yaz ayına gireceğimiz bu günlerde bölgemizin geçim kaynağı olan turizm adına büyük önem taşıyor. Bu sıkıntılı süreçte turizmcimiz, esnafımız büyük sıkıntı çekti. Bunu çok yakından takip ediyoruz. Bu sıkıntılı günlerin ardından inşallah güzel günler bizi bekliyor inancındayım. Bu süreçte evde kalarak, vakaların düşüşüne bakmadan yinede o üç kural olan, maske takmaya, mesafe kurallarına uymaya ve hijyene dikkat edilmesini rica ediyorum. Bu süreci inşallah birlikte atlatacağız. Kemer Belediyesi olarak da vatandaşımızın her zaman yanında olduk ve yanında olmaya da devam edeceğiz.”
Kemer olarak, güvenli turizm sertifikalı tesisler sayısında iyi bir yerdeyiz
“Rusya pazarında 1 Haziran itibarı ile yeniden hareketin başlayacağına inanıyoruz. Bu konuda diplomatik ilişkilerin de devam ettiği bilgisini alıyoruz. Eğer bir sıkıntı olmaz ise ayın biri itibarı ile Rusya’dan da chareter uçuşlarının başlamasını bekliyoruz. Bu arada bölgemizdeki otellerimiz de bu konuda yavaş yavaş kapılarını misafirlerine açmaya başladı. Açmayan otellerimiz de yeni normalleşmeler ile birlikte 17 Mayıs sonrasında yavaş yavaş açmaya başlayacaklar. Halen biz kısıtlama yaşarken Ukrayna başta olmak üzere diğer ülkelerden misafirlerimiz, Kemer’e gelmeye devam ediyorlar. Bu arada Güvenli Turizm Sertifikalı otellerimizin de Kemer’de sayısı hızla artıyor. Dünyada bir örnek olarak gösterilen bu uygulama da Kemer olarak da biz de iyi bir yerdeyiz. Tesislerimiz bu konuya da çok dikkat ediyorlar.”
Kentte gözle görülür değişimlere imza atıyoruz.
“Göreve gelmemizin ikinci yılında Pandemi ile birlikte projelerimize de hız kesmeden devam ediyoruz. Kemerimizi yaz sezonuna hazırlıyoruz. Özellikle Atatürk Parkı Projemizin hayata geçmesi, Olbia Mustafa Ertuğrul Aker Pakı’nın yeniden düzenleme işi şu anda bitmek üzere. Kentte gözle görülür değişimlere imza atıyoruz. Gelen misafirlerimiz bambaşka bir Kemer ile karşılaşacaklar. Bu arada yine Kemer’e çok yakışacak ve yeni bir çekim alanı olacak Kındıl Sahil Projemizin çalışmaları da devam ediyor. Burasını da en kısa sürede tamamlayıp vatandaşlarımız ve gelen misafirlerimizin hizmetine sunmayı planlıyoruz. Yaptığımız tüm bu çalışmalar Kemer’in geleceği adına bırakacağımız eserler olacak. Bu süreçte özel günlerimizi bu pandemi döneminde isteğimiz gibi bir arada kutlayamadık ve buruk kutlamak durumunda kaldık. İsterdik ki bu özel günlerimizi en görkemli bir şekilde kutlayalım. Maalesef olmadı. İnşallah hep birlikte bu mücadelenin sonunda bu özel günlerimizi de en görkemli şekilde kutlayacağız. Bir kez daha hatırlatmak isterim ki, pandemi tüm ülkemizi olduğu kadar bizleri de ekonomik anlamda zorluyor. Her şeye rağmen özellikle uyguladığımız tasarruf tedbirleri ile anlatmış olduğum bu değişimlere imza atıyoruz. Bu arada tüm bunların yanı sıra bu sıkıntıların içerisinde personelimizin maaşını da güne güne yatırıyoruz.”
İş yerinde huzur maaştan daha önemli
Adaylarla işvereni bir araya getiren uygulama 24 Saatte İş, iş hayatında çalışanların önceliklerini araştırdı. Araştırmaya göre, çalışanlar yüksek maaştan önce huzurlu bir iş ortamı ve iyi bir ekiple çalışmayı istiyor. Ankete katılanların yüzde 92’si çalıştığı ekibin önemli olduğunu belirtirken, sadece yüzde 8’i önemli olmadığını ifade etti. Katılımcıların yüze 60’ı iş değiştirmede temel motivasyonlarının iyi bir çalışma ortamına geçmek olduğunu belirtirken, yüzde 40’ı ise fazla maaş nedeniyle iş değiştirebileceğini belirtti.
Adaylarla işvereni bir araya getiren uygulama 24 Saatte İş, çalışanların iş hayatındaki önceliklerine dair bir anket düzenledi. Anket sonuçlarına göre huzurlu bir iş ortamında ve iyi bir ekiple çalışmak alınan maaş miktarından daha önemli. Ankete katılanların yüzde 92’si çalıştığı ekibin önemli olduğunu belirtirken, sadece yüzde 8’i önemli olmadığını ifade etti. “İşini değiştirmek istesen temel motivasyonun ne olurdu?” sorusuna katılımcıların yüzde 60’ı iyi bir çalışma ortamı derken, yüzde 40’ı fazla maaş yanıtını verdi.
İşinde gelişmek ve yükselmek öncelik
Katılımcılara iş deneyimleriyle ilgili sorular da yöneltildi. Daha önceden veya şu an çalıştığı yerde çalışma ortamının nasıl olduğu sorusuna katılımcıların yüzde 42’si çok güzel ve sıcak yanıtını verirken, yüzde 58’i memnun edici olmadığını belirtti. “İşverenin ile aran nasıl” sorusuna ise yüzde 63’ü “İyi” yanıtını verirken yüzde 37’si aralarının iyi olmadığını söyledi. Katılımcıların yüzde 44’ü çalıştığı iş yerinde maaşının önemli olduğunu belirtti. Yüzde 56’sı gelişmek ve yükselmeyi önemsediğini söyledi. “Ekibini seviyor musun/ekip ruhunuz var mı?” sorusuna katılımcıların yüzde 74’ü evet yanıtını verirken, yüzde 26’sı hayır yanıtını verdi.
Kurumsal firmalarda çalışmak isteniyor
Ankete katılanların yüzde 58’i çalıştığı iş yerine aidiyet duyduğunu belirtirken, yüzde 42’si herhangi bir aidiyet hissetmediğini ifade etti. Aidiyet duygusunu oluşturan etmenler sorulduğunda ise katılımcıların yüzde 39’u maaş ve imkânları öne sürerken, yüzde 61’i çalışma ortamı ve ekibin önemli olduğunu belirtti. Katılımcıların yüzde 71’si kurumsal büyük bir markada çalışmak istediğini belirtirken, yüzde 29’su küçük ve yeni oluşan markalarda çalışabileceklerini belirtti.
“Huzurlu bir iş yerinde verim daha yüksek oluyor”
24 Saatte İş’in kurucu ortağı Gizem Yasa, huzurlu bir çalışma ortamının hem çalışan hem de işveren için çok önemli bir unsur olduğunu belirterek, “Çalışan huzurlu olduğu bir iş yerinde daha verimli bir şekilde çalışırken, işveren için de bu durum olumlu bir getiri sağlıyor. Biz de 24 Saatte İş olarak, hem iş arama sürecini adaylar için pratik ve keyifli bir hale getirmeye hem de severek çalışabileceği, kendisine uygun bir iş yeri seçmesine yardımcı olmaya çalışıyoruz” dedi.
“Her başvuran adaya bir ‘eşleşme skoru’ belirleniyor”
24 Saatte İş olarak çalışan ve işverenin doğru bir şekilde bir araya getirmek için çalıştıklarını belirten 24 Saatte İş’in kurucu ortağı Mert Yıldız ise şunları söyledi:“24 Saatte İş’in önemli bir özelliği işverenin ve adayın tercihlerini öğrenen ve iki tarafa da uygun adayları/işi gösteren bir algoritmasının olması. Kriterler doğrultusunda her başvuran adaya bir ‘eşleşme skoru’ belirliyor. Bu skor adayın işverenin geçmiş tercihlerinden yola çıkarak adayın bu işe ne kadar uygun olduğunu belirtiyor. Bu skorlar işverene gösteriliyor. Böylece şirket tek tek adayların profiline bakmaya gerek duymadan doğrudan eşleşme skoru üzerinden adayı değerlendirebiliyor.”
Bayramda kilonuzu 6 adımda kontrol edin
Ramazan ayında beslenme saatlerinin geç saatlerde olması ve öğün sayısındaki azalmalar sebebiyle, bayramda yenmesi gerekenden çok daha fazlasını yeme arzusu doğabiliyor ve ramazan ayı boyunca yavaşlayan metabolizma, sindirim problemleri yaşamamıza sebep oluyor.
Bayramların olmazsa olmazları olan şerbetli tatlılar, çikolatalar, börekler kan şekerinizi birden yükseltir, sindirim sorunlarına sebep olur ve enerji içeriği yüksek besinler olduğundan kilo kontrolünü sağlayamamanıza sebep olabilir. Fakat, bu durumu tersine çevirmek mümkün.
Ramazan bayramını rahat geçirmenin ve kilo kontrolü sağlamanın elimizde olduğunu kaydeden Diyetisyen İrem Çelik, bayramda kiloyu kontrol etmenin 6 adımını açıkladı.
1-Kahvaltınızı hafif yapın:
Herkesin evde, ailece geçireceği bu bayramda kahvaltı sofranızda ‘’yok yok’’ olmasın. Kızartmaları sofranıza dâhil etmeyin. Çiğ sebzeler, çok yağlı ve tuzlu olmayan peynirler, yumurta ve zeytin ile kahvaltınızı tamamlayın. Ramazan boyunca sofralarınızı süsleyen pide, artık yerini tam buğday veya çavdar ekmeğine bıraksın ve kahvaltıda tüketeceğiniz tam buğday veya çavdar ekmeği kan şekerinizi dengelemeye yardımcı olacaktır.
2-Öğün sayınızı arttırın:
Ana öğünlerinizi, ara öğünler ile destekleyin. Öğünlerinizin arasını 2 saatlik zaman dilimleri olacak şekilde ayarlamaya çalışın. İki öğün arası en fazla 4 saat olabilir, 4 saatin üzerinde kendinizi aç bırakmayın. Ramazan ayı boyunca yavaşlamış olan metabolizmanızı, öğün sayınızı arttırarak uyarın. Siyah çay yerine, bitki çayı ve porsiyon kontrolüne dikkat ederek tüketeceğiniz kuruyemişler/kuru meyveler iyi bir ara öğün olacaktır.
3-Eti öğlen, sebzeyi akşam yiyin:
Et grubu içeren bir yemek yiyecekseniz bunu öğle yemeğinizde yiyin, böylelikle sindirimi için gerekli zamanı kazanmış olursunuz. Akşam yemeğinde daha hafif, sebze yemekleri tercih edin. Akşam yemeğinde yiyeceğiniz zeytinyağlı bir sebze yemeği, şişkinlik hissiyatı oluşturmadan, geceyi rahat geçirmenizi sağlayacaktır. Kabızlık problemiyle karşılaşmamak için beslenme programınıza sebze ve meyveyi mutlaka dahil edin.
4-Şerbetli tatlılar yerine sütlü tatlılar tercih edin:
Bayramda şerbetli tatlı tüketimi oldukça yaygındır, fakat şerbetli tatlılar bağırsak ve mide rahatsızlıklarına sebep olabilir. Tatlı yerine, meyve veya kuru meyveler tercih edebilirsiniz. ‘’Bayramı tatlı olmadan geçiremem’’ diyorsanız da, sütlü tatlılara yönelin ve tabii ki porsiyon kontrolüne dikkat edin.
5-Bol bol su için:
Günde 2-2,5 litre kadar su içmeye özen gösterin ve ramazan ayında azalan su tüketimiyle kaybettiğiniz sıvıyı yavaş yavaş yerine koymaya başlayın. Havaların ısınmasıyla da vücudunuzdaki sıvı kaybının daha da çoğaldığını unutmayın. Diğer sıvı tüketimiyle, su tüketimini birbirine karıştırmayın. Sıvı tüketimini az şekerli veya şekersiz kompostolar, az şekerli veya şekersiz ev yapımı limonatalar veya ayran ile destekleyin, ama bunları içmeniz gereken 2-2,5 litre sudan ayrı tutun.
6-Evde egzersiz yapın:
Son olarak, haftanın 4 günü evde yapabilecek 25-30 dakikalık basit egzersizlerin bile, kan şekerini düzenlemeye, kolesterolü kontrol altında tutmaya ve bağırsak hareketlerini arttırmaya yardımcı olacağını unutmayın.
Influencer’ların “örtülü reklam” yapması yasaklandı
Ticaret Bakanlığı tarafından, influencer’ların uyması gereken kurallar açıklandı
Influencer’ların, sosyal medyada “örtülü reklam” yapması yasaklandı
Ticaret Bakanlığı tarafından, 4 Mayıs 2021 tarihinde yapılan toplantının ardından “Sosyal Medya Etkileyicileri Tarafından Yapılan Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Hakkında Kılavuz” yayımlandı. Kılavuzda, sosyal medya etkileyicilerinin (influencerların); Facebook, Instagram, Twitter, YouTube gibi platformlardan, paylaşacakları fotoğraf, video, mesaj içerikli reklamların nasıl yapılması gerektiği açıklandı. Buna göre, ülkemizde sayıları 100 bine yaklaşan influencerlar, artık bir ürün veya hizmetin tanıtımını yaparken, reklam mı, sponsorluk mu, işbirliği mi, hediye mi olduğunu açıkça belirtmeleri gerekecek. Kısaca, influencer’ların sosyal medyadan, sesli, görsel ve yazılı bir şekilde “örtülü reklam” yapması yasaklandı.
Influencer’ların uymak zorunda olduğu kurallar ise:
*Influencer’lar ticari bir reklam paylaşımı yaptığında, bunun işbirliği mi, reklam mı, hediye mi, sponsorluk mu olduğunu açıklamalıdır ve tüketicilerin de bunu ilk bakışta fark edeceği bir şekilde paylaşımlarında belirtmelidir.
*Influencer’lar, deneyimlemediği bir mal veya hizmet hakkında, sanki deneyimlemiş gibi davranarak bir açıklama yapamaz ve bir algı oluşturamaz.
*Influencer’lar, bir malın veya ürünün tanıtımında, filtre veya efekt kullanıyorsa, bunu açıkça belirtmelidir.
*Influencer’lar doktor, diş hekimi, eczacı, sağlık kuruluşları tarafından sunulan mal veya hizmetlere dair bir yönlendirme veya sağlık beyanında bulunamaz. Bu mal ve hizmetlerin tanıtımını yapamaz. Bilimsel araştırma ve test sonuçları hakkında iddialarda bulunamaz.
*Influencer’lar, Instagram TV veya YouTube gibi video paylaşım platformlarında, ilgili reklamın geçeceği bölümün başında, tüketicilere “daha fazla oku” gibi bir alanı tıklamak zorunda bırakmadan önce, videonun reklam niteliğinde olduğunu yazılı veya sözlü olarak açıklamalıdır. Örneğin, “Bu video (reklam verenin işletmenin adı) reklamlarını içermektedir” gibi ifadeler bulunmalıdır.
*Influencer’lar, reklam veren tarafından hediye edilen bir ürün veya hizmet hakkında, kendisinin satın aldığı izlenimini oluşturamaz.
*Influencer’lar, sosyal medya platformlarından (Facebook, Instagram, Twitter gibi), reklam içerikli bir tanıtım yaptıklarında, reklam verene ilişkin “adı, marka adı, ticari ünvanı” gibi tanıtıcı bilgilerden birini belirtecektir ve kılavuzda belirtilen etiketlerden de birine yer verecektir. Etiketlerde, #Reklam, #Tanıtım, #İşbirliği, #Sponsor, #Ortaklık gibi ifadelerden birisine yer verilmelidir.
*Influencer’lar, Instagram ve Snapchat gibi içeriğin kısa süreli gözüktüğü hikayelerde de, reklam paylaşımı yaptıklarında, reklam verene ilişkin “adı, marka adı, ticari ünvanı” gibi tanıtıcı bilgilerden herhangi birine yer verecektir ve etiketlerinde, #Reklam, #Tanıtım, #İşbirliği, #Sponsor, #Ortaklık gibi ifadelerden birini belirtmelidir.
*Aynı zamanda, reklam verenler ve reklam ajansları gibi kuruluşlar da; influencer’lar ile yaptıkları tanıtım çalışmalarına ilişkin, kılavuzdaki hükümlerin yerine getirilmesi ve ihlallere karşı önlem almak ile sorumlu kılınmıştır.
Influencer’lar, Uyumsoft e-SMM ile temassız ticarete, kağıtsız ofise geçiyor
Mesleki faaliyetleri nedeniyle tahsilatları için serbest meslek makbuzu düzenleyen influencer’lar, YouTuber’lar işlerini, Uyumsoft e-SMM (e- serbest meslek makbuzu) ile çok daha kolay yönetiyor. 01.02.2021 tarihinden itibaren faaliyetlerine başlayan ve vergiden muaf olmayan tüm serbest meslek erbaplarının, işe başladıkları ayı izleyen 3’üncü ayın sonuna kadar, e-Serbest Meslek Makbuzu uygulamasını kullanmaya başlaması zorunludur. Bu nedenle, bu meslek grubunun ödeme alabilmesi için karşı tarafa e-serbest meslek makbuzu (e-SMM) kesmesi gerekiyor.
Uyumsoft e-serbest meslek makbuzu uygulamasını kullananlar;
*Serbest Meslek Makbuzu oluştururken harcadığı zamanı en aza indirir,
*Kağıt masrafını ortadan kaldırır,
*Elektronik ortamda işlemlerini yaparak kargo masrafını en aza indirir,
*Tüm hesaplamalarını otomatik yapar,
*Hatalı işlemlerde iptal sürecini dijital olarak kolaylıkla yönetir,
*Makbuz gönderim ve takibini kolaylıkla yapar,
*Arşiv ve depolama maliyetlerini azaltır,
*Geçmişe dönük verilerine hızlıca erişir,
*Uyumsoft dijital dönüşüm uzmanlarından 7/24 destek alır.
18 STK’dan Sektörel Çığlık
“Ülkemize katma değer yaratmaya devam edecek, ekonomik ve sosyal öneri ve taleplerimizin desteklenmesini bekliyoruz” Tüm dünyayı etkisi altına alan, sosyal, ekonomik ve toplumsal hayatımızı derinden etkileyen Covid-19 salgınının bir an önce geçmesi hepimizin ortak dileği. Sektörde gelir üretemediğimiz 14 ayı tamamladık. Sektör bileşenleri olarak sorunlarımızı bir kez daha dile getirmek istedik.
Bu sektörler bileşenleri; birbiriyle bağlantılı 50’den fazla sektör ve dolayısı ile ülke ekonomisi ve istihdam için taşıyıcı kolon niteliği gören bir ekosistemdir. Binlerce firma ve alt tedarikçisi ile birlikte 500 binden fazla kişiye direkt iş imkanı sağlayan ve toplamda 1 milyonun üzerinde kişiyi etkileyen, yıl içerisinde 70-80.000 civarında küçük, orta ve büyük ölçekli aktivite gerçekleştiren, yıllık 1.000.000 civarında günlük sigortalı personel çalıştıran bir endüstriyiz.
SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI
Her türlü iş dünyası toplantısı, eğitim, seminer, konferans, yurt içi ve yurt dışı teşvik ve motivasyon gezileri, kongre, fuar, festival, şov, konser ve düğünler, gala, etkinlik ve spor organizasyonları, sinema, iletişim ve yaratıcı endüstriler altında toplanan çok büyük bir endüstrinin temsilcileri olan 18 dernekten oluşan sektör bileşenleriyiz.
Mart 2020’de hayatımıza giren ve girdiği günden beri sağlığımızı, sosyal hayatımızı, işimizi, aşımızı, kısacası hayatın akışını derinden etkileyen pandemi kaynaklı krizi en ağır yaşayan sektörleriz.
Pandemi ilanının hemen ardından tüm platform, kurum ve kuruluşlarla yaptığımız görüşmelerde defaatle dile getirdiğimiz gibi sektörümüz; henüz geçmiş yıllardan kaynaklı ekonomik ve sosyal sıkıntıları aşamamışken, maalesef daha önce hiç yaşamadığımız ölçek ve türde yeni bir krizle baş başa kaldı.
Sektörümüzün ayakta kalabilmesi, ülkemize katma değer üretebilmesi, sağladığı istihdamı koruyabilmesi, pandemi sonrasında hizmet üretebilmesi ve 2023 hedeflerini yakalayabilmesi şüphesiz alacağı desteklere ve faydalanabileceği teşvik paketlerine bağlıdır.
Krizin ilk günlerinde Cumhurbaşkanımız tarafından açıklanan Ekonomik İstikrar Kalkanı Paketinde bizim endüstrimizin de yer alması, elbette tarafımızdan memnuniyetle karşılanmış ve sektörümüz adına bir kazanım olarak kabul edilmiştir. Ancak, kısa çalışma ödeneği, vergilerin ertelenmesi, KDV ve stopaj düzenlemeleri vb. çalışma ve destekler, sektörümüze belli ölçüde nefes aldırmakla birlikte yaşanan krizin boyutlarına göre kısıtlı kalmıştır.
Bu aylarda başlaması beklenilen “turizm hareketi” kitlelere hitap eden her tür organizasyonlar ve çalışma alanı olarak göz önüne alındığında, kesinlikle hareketlilik beklenilmemektedir. Uluslararası şirketlerin çalışanlarına Haziran ayı sonuna kadar toplantı, etkinlik ve organizasyonlara katılım yasağı getirmiş olmaları da dikkatlerden kaçmamalıdır.
Bu sıkıntılı sürecin faaliyet alanımız açısından 2021 yılı sonu ve hatta 2022 yılına uzayabileceği göz önünde tutulduğunda, ticari hayatlarımıza devam edebilme olasılığımızın her geçen gün azaldığı anlaşılmaktadır.
Bizler faaliyetlerimizin başlaması durumunda her türlü tedbirin alınması konusunda üzerimize düşeni yapmakta kararlıyız. Bu amaçla sektörlerimizi temsil eden sivil toplum kuruluşları, kendi aralarında oluşturdukları komisyonlar ile “yeni normal” dönemde fuar, kongre ve etkinliklerin nasıl düzenlenebileceği üzerinde çok verimli çalışmalar yapmışlar, ilgili mercilere bu çalışmalarını sunmuşlardır. Sağlık Bakanlığımızın yönergeleri ile bu çalışmaların izdüşümü olarak alınacak önlemler eşliğinde faaliyetlerimize başlayacağımız günü sabırsızlıkla beklemekteyiz. Yapılan tüm araştırmalarda, salgından en fazla etkilenen sektörün turizm sektörü ve bu sektörün ülke ve şehir ekonomilerini besleyen, her alanda nitelikli insan kaynağı yetiştirmeye yüksek katkısı ile gözde segmentindeki endüstri üyeleri olarak, işlerin durma noktasına geldiği açıkça görülmektedir.
Sektörümüzün öncelikli talepleri şunlardır:
1. Sektör bileşenleri için Kısa Çalışma Ödeneğinin (KÇÖ) 31.12.2021 tarihine kadar devam ettirilmesi,
2. Kongre, toplantı, etkinlik ve fuar sektörü bileşenlerinin de aşılanma takviminde öne alınması,
3. Her türlü etkinlik ve organizasyonların açılış tarihlerinin belirlenmesi,
4. Ertelenen kredi borçlarının vadesi gelmiş olsa bile sektörel faaliyetlerin başlayamaması nedeni ile faizsiz yapılandırılması,
5. Sektörün nakit ihtiyacı için 2019 yılı ciromuz esas alınarak bu cironun en az %40’ı kadar bir meblağının bankalar üzerinden 2 yıl geri ödemesiz ve faizsiz şekilde sermaye olarak şirketlere enjekte edilmesi,
6. COVID-19 güvenli kongre, toplantı kriterleriyle organizasyonların yapılabilmesinin önünün açılması ve desteklenmesi
7. Stopaj indirimi,
8. KDV indirimi,
9. İşveren SGK prim desteği verilmesi,
10. SGK, KDV, muhtasar, kurumlar vergisi ve gelir vergisi tahakkuk, ödeme ve yapılandırmalarının en az 1 yıl olmak üzere faizsiz ertelenerek takip eden yıldan itibaren yapılandırılması,
11. Salgından etkilenmiş turizm, etkinlik ve organizasyon sektör bileşenleri için sicil affı çıkarılması.
Her daim ülkesi için üretmeye, istihdamı korumaya ve ekonominin çarklarının dönmesi adına katkı sağlayan endüstrimiz, teşvik ve destek paketlerini alamaması durumunda; başlayan firma kapanmaları devam edecek ve özellikle kısa çalışma ödeneğinin korunamaması durumunda da nitelikli istihdam kaybı önlenemeyecektir.
Dünyanın önde gelen destinasyonları arasında ilk 10’a giren güzide şehrimiz İstanbul’umuzu, pandemi kaynaklı krizle birlikte dünyanın eşitlendiği bu dönemi fırsata çevirerek gerekli destek ve doğru stratejiler doğrultusunda tekrar hak ettiği şekilde konumlandırmak için göreve hazırız.
Aşağıda isimleri bulunan endüstrileri temsil eden sivil toplum kuruluşları olarak, mevcut tecrübe ve insan kaynaklarımızı kaybetmeden bu süreçten çıkabilmek için var gücümüzle çalışacağımıza kamuoyu önünde söz veriyoruz.
AFYAD Avrasya Fuar Yapımcıları Derneği
DPİD Doğrudan Pazarlama İletişimcileri Derneği
FSTD Fuar Stand Tedarikçileri Derneği
I-MICE Uluslararası Mice Endüstrisi Derneği
İSTAV İstanbul Sanat Tanıtım Araştırma Vakfı
MPI Uluslararası Toplantı Profesyonelleri Derneği
PCO Profesyonel Kongre Organizatörleri Sivil İnisiyatifi
RYD Reklam Yaratıcıları Derneği
SITE SITE Motivasyon Etkinlikleri Turizmi Yöneticileri Derneği
SSTD Sergileme ve Stand Tasarımcıları Derneği
TEODER Tüm Etkinlik ve Organizatörleri Derneği
TESIYAPDER Televizyon ve Sinema Filmi Yapımcıları Derneği
TETSED Tüm Etkinlik Teknolojileri Sektörü Derneği
TUED Uluslararası Etkinlikler Derneği
TÜHİD Türkiye Halkla İlişkiler Derneği
UFYD Uluslararası Fuar Yapımcıları Derneği
YEKON Yaratıcı Endüstriler Konseyi Derneği
YEPUD Yaratıcı Etkinlikler Planlama ve Uygulama Derneği
8 Mayıs 2021 Cumartesi
Pandemi Boyunca İstanbul’da Açık Olan Yurtları Eyurtlar.com Açıkladı
2021 yılında eğitimin online alana taşındığı pandemi döneminde, bakanlıktan onay alarak yurtta belirli kişi kapasitesiyle hizmet vermeye devam eden yurtlar, herkes için merak konusu
Özellikle yurtdışından gelen öğrenciler ve yarı zamanlı yüz yüze eğitim gören uygulamalı üniversiteler için İstanbul yurtlar üzerinden yeni düzenlemeler yapılacak.
İstanbul’da 2021 Yılında Yurtlar Açık Mı?
İstanbul yurtları komisyonu, pandemi sürecinde yönetmeliğe uygun yeni yurt düzenlemeleri yapmaya başladı. Özellikle yaz döneminden sonra öğrencilerin konforlu ve dezenfekte edilmiş, geniş odalarda tek başına kalabilecekleri sağlığa yönelik çalışmalar ön planda tutuluyor. Bu süreçte yurt kapasitesi 400 kişiden 100 kişiye kadar düşerken, fiyatlar konusunda neler olacağı da öğrencileri ve ailelerini düşündürüyor olabilir.
İstanbul’da merkezi konuma bulunan yurtların 2021 yılında özel düzenlemelerle açılması bekleniyor. Henüz sağlık bakanlığından ve yurt komisyonundan karar çıkmasa da, öğrencilerin sosyal mesafe kurallarına uyabilecekleri, tek kişilik odaların olması beklenirken ortak alanların da kullanıma kapanarak yurdun açılma olasılığından Ekim dönemi için çalışmalara başlanacağı düşünülüyor. İstanbul özel yurtlar için düzenlemeler başladı.
İstanbul’da Pandemi Döneminde Kapalı Olan Yurtlar
İstanbul kız yurtları ve erkek yurtları pandemide, öğrencilerin online eğitime yönlendirilmesiyle tamamen kapatıldı. Ancak yeni dönemde aşıların tamamlanmasıyla birlikte açılmanın nasıl olacağı üzerine toplantılar başladı. Bu süreçte İstanbul yurt fiyatları üzerinden de düzenlemeler yapılarak, tek kişilik odaların fiyatları daha standart olacak şekilde düzenlenmeye başladı. Düzenlenen yurt ücretlerinden bazıları Eyurtlar.com üzerinden yayınlanırken, diğer yurt ücretlerinin de yakın zamanda güncellemesi bekleniyor.
2021 Ekim ayında yurtların açılması beklenirken, İstanbul Fatih yurtları ve Kadıköy yurtları üzerinden yeni yönetmelikler düzenlenerek, özellikle öğrencilerin konforlu ve sağlıklı bir eğitim alanı oluşturması hedefleniyor. Tek kişilik odalarda kimlerin kalacağı ve sağlık kontrollerinin nasıl düzenleneceği de herkes için merak konusu.
Fatih yurtlarını incelemek için: (https://www.eyurtlar.com/ilce/fatih-ozel-yurtlari/464)
İstanbul’da Yurtlarda Sağlık Kontrolü Yapılacak Mı?
2021 – 2022 yılında Fatih öğrenci yurdu ve İstanbul’un en büyük yurtlarının bulunduğu merkezi konumlarda, pandemi sürecinde açılacak olan yurt düzenlemeleri yeniden ele alınıyor. Özellikle öğrencilerin yurtta kalması ve yakın mesafe içinde olmaları salgının yayılmasına neden olabilir. Bunun için tek kişilik odalarda kalacak olan öğrencilere, ortak alanların da yasaklanması planlanıyor.
Tıpkı bir apartman düzenlemesi gibi herkesin odasının dışında görüşmesi ve dışarı çıkması sağlık bakanlığı tarafından açıklanan saatler içerisinde olabilecek. Aynı zamanda öğrencilere yurt kaydı oluşturulmadan önce sağlık kontrolleri yapılarak, korona testi yapıldıktan sonra yurda kabul edilmesi sağlanacaktır. Fatih erkek yurtları ve kız yurtları üzerinden yeni düzenlemeler yapılması hedefleniyor.
Karantinada Yurt Ücretleri Değişecek Mi?
Karantinada yapılan düzenlemelerle, yurt ücretlerinin de artacağı konuşuluyor. Özellikle odaların tek kişiliğe dönmesi ve 400 kişilik kapasiteye sahip yurtların 100 kişilik öğrenci kaydı oluşturması üzerine düzenlemeler yapılıyor. Standart ücretleri çok aşmadan, yeni ücret çizelgeleri de düzenleniyor. Fatih kız yurtları ve erkek yurtları üzerinden yapılan düzenlemeler, uçuk fiyatlar olmadan belirlenmeye özen gösterilerek düzenleniyor.
İstanbul yurt ücretleri yeni düzenlemeye göre tek kişilik odalarda uygulanacak. Üç ve dört kişilik odalar tamamen kapalı kalırken, kardeş olan aynı aile üyesi kişilerin de aynı odada kalabileceği şekilde düzenlemeler yapılacağı açıklanıyor. Fakat henüz yurtların 2021* 2022 eğitim öğretim döneminde açık olacağı bilinmiyor.
İstanbul’da Ulaşımı En Kolay Olan Yurtlar Hangileri?
Öğrenciler için ulaşım oldukça önemli. Bu süreçte İstanbul’un birçok yerine kolay erişim sağlayabilecek öğrencilerin kısa zamanda üniversiteye gidebilecekler, metro, otobüs, metrobüs ve vapur kullanımlarını kolaylaştıracak seçenekler sunan yurtlar bulunuyor. Fatih yurtları kolay ulaşım ve güvenilir semt özellikleri sunarak, öğrencilerin kısa zamanda fakültelerine ulaşabilecekleri merkezi konumda bulunuyor.
İstanbul merkezi konumda bulunan yurtlar, kolay lokasyon ve ulaşım seçenekleri sunarak, kısa zamanda fakülteye gidebileceğiniz seçenekler sunacaktır. Fatih, Kadıköy, Taksim, Avcılar, Levent gibi birçok semtte kolay ulaşabileceğiniz yurt konforundan yararlanabilirsiniz. Özel yurtlar uygun fiyatlarla yeni dönemlerine hazırlanıyor.
İstanbul’da Beş Yıldızlı Yurtlar Hangileri?
Beş yıldızlı yurtlar içinde spor salonu bulunan, AVM, kuaför ve kapalı havuza kadar tıpkı bir otel gibi düzenlenmiş seçenekler sunmaktadır. Özellikle İstanbul’un merkezi konumunda konforlu bir yurt hayatı yaşamak isteyenler için ferah odalar ve geniş sosyalleşme alanlarına yer verilmiş.
Beş yıldızlı yurtlar için en uygun seçenekler sunulurken, fiyat aralıkları da 2021 ve 2022 yılında öğrencilere yeni düzenlemelerle sunuluyor. Türkiye’nin en geniş yurt odalarına sahip İstanbul özel yurt seçeneklerini inceleyebilirsiniz.
İstanbul’da Yurt Seçerken Nelere Dikkat Edilmeli?
Merkezi konumda olmasına herkes dikkat edecektir. Ancak yurdun odalarının ferahlığına ve sosyalleşme alanlarının nasıl olduğuna bakılması öğrencinin bütün zamanını geçirirken sıkılmadan keyifli bir eğitim süreci oluşturulmasına dikkat edilmelidir. Tek kişilik, iki kişilik ve üç kişilik odalara göre de odanın ferahlığına bakılması önemlidir.
İnternet donanımları, etüt odaları ve ulaşım imkanlarıyla birlikte sabah akşam yemek standartları da dikkate alınarak, öğrencilerin keyifli zaman geçirirken, eğitimlerine de adapte olabilecekleri imkanlarından yararlanmalarını sağlayacak seçenekler değerlendirmelidir. Konforlu, uygun fiyatlı ve merkezi konumlu İstanbul yurt seçeneklerini incelemeniz tavsiye edilir. Kadıköy yurtları fiyatlarıyla beraber link üzerinden inceleyebilirsiz.
Belirsizlik Turizmcinin Belini Büküyor
Antalya’nın turizmdeki en önemli destinasyonlarından birisi olan Kemer’de sessizlik yerini korurken, kapanma süreci sonrası hareketliliğin başlaması bekleniyor
KEMER / Belirsizlik Kemerli turizmcilerin en büyük düşüncesi. Bölgedeki açık otellerin özellikle Rusya’nın aldığı karar sonrası kapatması, kapalı otellerin açmak için açma sürelerini uzatması nedeniyle süren sessizlik, ülke içinde seyahat yasakları nedeniylede iç turizmde de bir durgunluk yaşanmasına neden oluyor.
Bölgedeki oteller her şeye rağmen hazırlıklarına devam ediyor. Turizmde aşı uygulaması hızlı bir şekilde sürerken, güvenli turizm sertifikası sektörün önemli bir artısı olarak yer alıyor ve güvenli turizm sertifikalı tesislerin sayıları da hızla artıyor. Öte yandan Kültür ve Turizm Bakanlığı, Turizm Sertifika Programını yerinde görmek için Rusya'dan gelecek heyeti ağırlamaya hazırlanıyor.
Kemerli otelcilere mikrofonumuzu uzattık.
KETAV (Kemer Tanıtım Vakfı) Başkanı Ulusoy Tatil Köyü Genel Müdürü Volkan Yorulmaz: “Bu iş biraz falcılığa döndü. Otelimizi ne zaman açacağımızı tam olarak bilmiyoruz. Gönül hemen açmak istiyor. Şimdilik 17 Mayıs diye bir tarih koyduk. Eğer tekrar kapanma, iç pazarda seyahatler yasak olura o zaman açmanın da anlamı yok. Çünkü diğer pazarların rakamsal olarak kimseyi doyuracağı yok. Yani bu dönem iç Pazar belirleyici olabilir. İnşallah haziran ayı gibi Ruslar da açılırsa Haziran ayı ile birlikte nefes alırız diye düşünüyorum. “
KETOB(Kemer Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği) Başkanı ve Limak Limra Otel Genel Müdürü Dinçer Sarıkaya:
“Turizmde bu kapanmaların sonucunda olumlu sonuçlar alacağımızı ümit ederek, Bakanımızın da söylediği gibi 1 Haziran’da hareketleneceğimizi de ümit ederek iyi bir sezon bekliyoruz. Kapanmadan dolayı Bayram rezervasyonları çok yoğun gelemese de kapanmanın ülkemize uğurlar getirmesini diliyorum. Yüksek sezon için yatırımlarımızı yapmaya çalışıyoruz. Şu anda bir öngörüde bulunmak çok zor. Tüm bu şartlara rağmen, bu sezon 2019’un % 50’sini yakalasak bize yeter diye düşünüyorum. Bu arada turizmi aşılama projesi de son derece başarılı bir şekilde devam ediyor. Neredeye personelimizin %80’ini aşılatmış durumdayız. Bu da sezonda gelecek olan misafirlerimizin son derece güvenli bir şekilde rezervasyonlarını yapmalarını sağlayacak. Bu başarıdır diye düşünüyorum. Gerçekten turizm çalışanı döviz girdisi sağlayacak en önemli sektörün temsilcileri olarak güvenli bir şekilde sezona girmemiz tüm dünyada başarılı bir şekilde uyguladığımızda gösterecek. “
KETOB (Kemer Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği) Başkan Yardımcısı ve Club Phaselis Rose Otel Genel Müdürü Şinasi Gürocak: “Biz 2021 sezonuna hazırlanmıştık ve hazırdık. Malum gelişmelerden dolayı 26 Nisan’da açmayı planladığımız otelimizin açılışını 217 Mayıs olarak tarihimizi değiştirdik. Bölgede her otelin şu an açılması ne kadar doğru, ne kadar gelen yolcunun otellere yayılması, tellerin doluluklarının nasıl olacağı da soru işareti. Bunun için açık oteller belirli bir doluluk alıyorlar. Mayıs’ın sonu 26 Nisan itibarı ile rezervasyonlarımızı almaya başladık. “
İstanbul’un gastronomi dünyası ve gece hayatında ezberler bozulacak
Lezzette “En Yeni”nin, ambiyansta “Eskinin Modernizmi”nin izini süren BOAZ, hazırlıklarını tamamladı
Akdeniz’in en seçkin lezzetlerini, İstanbul’un büyüleyici manzarasıyla yeniden tanımlayan BOAZ, İstanbul’un gastronomi dünyası ve gece hayatına çizgi dışı bir konsept kazandırmak için hazırlıklarını tamamladı. Asya ve Avrupa’nın birleştiği Kuruçeşme sahil yolunda, lezzet kaşifleri, konfor ve eğlence meraklıları ile müziğin ritmiyle yaşayanları tek adreste buluşturacak. Tam kapanmanın sona ermesiyle birlikte kapılarını açarak, misafirlerini her detayın düşünüldüğü sağlıklı, konforlu ve sıra dışı bir ortama davet edecek.
Pandemiye karşı üst düzey hijyen tedbirlerinin alındığı BOAZ, misafirlerini özel lezzetler ile Boğaziçi’nin büyüleyici manzarasının başrol oynadığı bir yolculuğa çıkaracak. Lezzette “En Yeni”nin, ambiyansta “Eskinin Modernizmi”nin izini süren yaklaşımıyla gastronomi ve eğlence dünyasına sınır ötesi bir yaklaşım getirecek.
Kuruçeşme sahil yolunda, sırtını leylaklar, erguvanlar ve asırlık ağaçlarla dolu koruya, yüzünü İstanbul Boğazı’na çeviren BOAZ, Akdeniz’in en seçkin lezzetlerini yeniden tanımlarken, ambiyansıyla da gastronomi ve eğlence dünyasında sınırları aşan bir yaklaşım sunacak. Methis Group’un 3 farklı markayı barındıran kompleksin odak noktasında yer alan BOAZ, tam kapanmanın ardından lezzet, eğlence ve müzik tutkunlarını ağırlamaya başlayacak. Ağırlıklı olarak Akdeniz Mutfağı’nın modern yorumlarının ve farklı tekniklerle hazırlanan kabuklu deniz ürünlerinin sunulacağı restoran, nezaketle tanımladığı sunumları ve el yapımı materyallerin kullanıldığı dekorasyonuyla da ezberleri bozacak.
3 farklı markayı barındıran kompleksin odak noktası
BOAZ Restoran, Methis Group tarafından hayata geçirilen 3 farklı markayı barındıran bir kompleksin odak noktasında yer alıyor. 3 kattan oluşan kompleksin her birinde gastronomi ve eğlence dünyasında fark yaratan, ezber bozan bir anlayışın izleri yansıtılıyor. Kompleksin teras katında konumlanan BOAZ, Akdeniz mutfağının en seçkin lezzetleri ve ambiyansıyla gastronomi dünyası için sıra dışı bir yaklaşım sunuyor. İyi yemeğin izinden gidenler ile müzikte en yeni trendlerin takipçisi olanlar için her şeyin düşünüldüğü restoran, seçkin lezzetleri ve her masasında sunduğu farklı İstanbul manzarasıyla “restoran” kavramını yeniden tanımlıyor.
Trüflü Levrek’ten Deniz Mahsülleri Linguine’e uzanan sıra dışı lezzetler
Şef Mahir Çelik imzası taşıyan spesiyalleri ve farklı ambiyansıyla 24 saat yaşayan bir mekân olan BOAZ’ın menüsünde, Akdeniz mutfağının en seçkin lezzetlerinin yanı sıra Ege’nin esintisi de yer alıyor. Deniz ürünleriyle hazırlanan Trüflü Levrek Ceviche, Trüflü Tarama gibi mezeleriyle bilinen meze alternatiflerine üst düzey boyut kazandırılan BOAZ’da, tuzda pişmiş somon ve levrek, ahtapot, karides, torik lakerdadan oluşan Karışık Balık Tabağı, ızgara enginar kalbi, taze tane bakla, taze kuşkonmaz ile hazırlanan Somon Füme Tabağı gibi çok özel spesiyaliteler başlangıç olarak sunuluyor. Ana yemekte Deniz Mahsülleri Linguine, Deniz Mahsülleri Paella gibi Akdeniz esintisi yaşatan lezzetlerin hâkimiyeti yer alıyor.
Lezzettte “Yeni”nin, ambiyansta “Eskinin Modernizmi”nin izinden gidiyor
Sunduğu seçkin lezzetleriyle “En Yeni”nin izinden giden, ambiyansıyla “Eskinin Modernizmi”ni bugüne kazandıran BOAZ, dekorasyonuyla da fark yaratıyor. Retro akıma farklı bir bakış açısı kazandıran mekânın dekorasyonunda kullanılan her detay, tamamen el yapımı. Kapı girişinden, masalara, tabaklara ve yer döşemesine kadar her detayın el emeğiyle oya gibi işlendiği mekânda; mermer, ahşap ve halatın ağırlığı hissediliyor. Butik dokunuşlarla şekillendirilen mekânın ambiyansı mimari detaylarında saklı. 4 tonluk ağırlığa sahip Carrera mermer masaların yer döşemesi haline getirildiği mekân, özel tasarlanmış mobilyaları ve el emeği sunum takımlarıyla, konforlu ve ayrıcalıklı bir ortam sunuyor.
Yöresel ürünlerle mevsimsel lezzetler
Mevsimsel çok özel lezzetlerin BOAZ ayrıcalığıyla yorumladığı modern reçetelerde, yöresel ürünler kullanılıyor. Kereviz Antalya’dan, jumbo karides Bodrum’dan, tereyağı Trabzon’dan temin ediliyor. Mevsim meyveleri kullanılarak hazırlanan ve sıra dışı sunuma sahip olan kokteylleriyle tatlı ve ekşinin doruk noktalarını kadehte buluşturuyor. Grup ve şirketlere özel menülerin yer aldığı, çok özel toplantı ve etkinliklere de ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor.
İstanbul Boğazı’ndan dünyaya uzanan bir yolculuk
Methis Group imzası taşıyan kompleksin orta katında yer alan Boudicca, 5 duyuya hitap eden unsurlarıyla clup tutkunlarını İstanbul Boğazı’ndan dünyaya uzanan bir seyahate çıkarmaya hazırlanıyor. Minimalist ve enerjik detayları içinde barındıran postmodern tasarımıyla clup dünyasına şaşırtıcı bir konfor kazandırmak için günleri sayıyor. Çok yakında eşsiz ortamını ile İstanbul manzarası eşliğinde müziğin ve lezzetin tadını çıkarmak isteyenleri buluşturacak. Panoramik deniz manzarası, imza kokteylleri, Akdeniz mutfağı ile dünya füzyon lezzetlerinin seçkisini sunan aperatifleri, usta DJ’lerin özel sunumlarıyla hazırlanan müzikleri ve sürpriz performansları ile de benzersiz bir deneyim yaşatacak. Kurum ve şirketlerin farklı organizasyonları için de aranılan adres olarak hizmet verecek.
Performans tutkunlarının yeni buluşma noktası
Kompleksin canlı performansların sunulduğu giriş katında yer alan Margaux Theatre, lezzetin yanı sıra müzik, eğlence ve performans tutkunları için sıra dışı bir ortam yaratacak. Nitelikli müziğin canlı performanslarının sunulacağı bu bölüm, çağdaş sanatçıları ağırlayacak. Alışılagelen sahne ve sunum kurgularının ötesinde bir konsepte sahip Margaux Theatre, eşsiz lezzetleri, özel kokteylleri ile canlı müzik ve eğlencenin keyfine üst düzey bir boyut kazandıracak. Çok özel ses ve taze hava iklimlendirme yatırımına sahip olan mekânda performans sevenler, iyi lezzet ve iyi müziğin sağlıklı bir ortamda sunulduğu bu özel deneyimler yaşayacaklar.
BOAZ’ın menüsünde öne çıkan lezzetler şöyle:
DENİZDEN ÇIKAN MEZELER
Kırmızı Soğanlı Bodrum Ahtapot Salatası
Torik Lakerda
Avokadolu Karides
Somon Gravlax
Trüflü Levrek Ceviche
Akya Pastırma
Trüflü Tarama
Ekşi Elmalı Levrek Marin
USTA MEZELER
Taze Kişnişli Dövme Patlıcan
Tahinli Patlıcan Mütebbel
İsli Peynirli Trüflü Girit Ezmesi
Manda Yoğurtlu Ekşi Acılı Atom
Kaymaklı Vişneli Pancar
Cunda Ezmesi
Dökme Fava
Günün Mezesi
SOĞUK BALIK BAŞLANGIÇLAR
Beyaz Şarap Sirkesiyle Marine Deniz Levreği
Ahtapot Carpaccio
Karışık Balık Tabağı Tuzda Pişmiş Somon ve Levrek, Ahtapot, Karides, Torik Lakerda
Somon Füme Tabağı Izgara Enginar Kalbi, Taze Tane Bakla, Taze Kuşkonmaz
Buzda İstiridye
ARA SICAKLAR
Ahtapot Kokoreç
Ada Çaylı Kalamar Tava
Deniz Mahsülleri Şevketi Bostan
Karışık Balık Köftesi
Kaptan Kalamarı
Az Acılı Soslu Körpe Kalamar
Izgara Sebzeli Deniz Mahsülleri Tabağı (2 Kişilik)
Sarımsaklı Izgara Kalamar
Vongole Marinara
KABUKLU DENİZ ÜRÜNLERİ
Böcek - Izgara veya Söğüş
Istakoz - Izgara veya Söğüş
Kral Yengeç
Beyaz Şarap Soslu Kum Midye
Jumbo Karides
ANA YEMEKLER
Kağıtta Levrek
Fileto Deniz Levreği
Mürekkepli Balık Buğulama
Fırında Pişmiş Çıtır Barbunya
Safranlı Dil Balığı
Kuzu İncik Mantarlı Risotto
Deniz Mahsülleri Linguine
Deniz Mahsülleri Paella