TURİZMİN SESİ |Turizm ve Turizmcinin Sesiyiz | Turizm Haberleri | Gastronomi Haberleri | Etkinlik Haberleri | turizminsesi@gmail.com
21 Mayıs 2021 Cuma
UYKU SORUNU YAŞAYANLARIN ORANI DÖRTTE BİRE ÇIKTI
Türk Modası Benim hareketi güçlenerek büyüyor
Moda Tasarımcıları Derneği (MTD) ile ‘Türk Modası Benim’ hareketini geçtiğimiz yıl dijitalde başlatan Trendyol, teknoloji, eğitim, pazarlama ve finansman gücüyle Türk tasarımcıları desteklemeye devam ediyor. MTD tasarımcılarını ilk defa toplu olarak tek bir platformda ulaşılır kılan Türk Modası Benim hareketi ile sektörün pandemi döneminden güçlenerek çıkması hedefleniyor.
SunExpress, İzmir’i dünyaya tanıtacak ‘Visit İzmir’ projesine sponsor oldu
SunExpress, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İzmir Vakfı ortak çalışmasıyla İzmir’i, dünyanın dört bir yanına tanıtmak amacıyla hayata geçirilecek ‘Visit İzmir’ mobil uygulamasına platinum sponsor oldu
Proje kapsamında şehri ziyaret eden turistler, uygulamayı akıllı cihazlarına indirerek gastronomiden önemli tarihi ve kültürel miraslarına, konaklama alternatiflerinden gezi rotalarına toplamda 11 farklı kategoride İzmir’in 2000’den fazla cazibe merkezi hakkında tüm bilgilere ulaşabilecek.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer: “Başka bir turizm mümkün anlayışımızın bir örneği olan bu yenilikçi çalışma, şehirdeki tüm kurumların vizyon ortaklığının bir sonucu. Turizmin dünya genelinde dijitalleştiği ve küçük ölçekli turizmin yaygınlaştığı pandemi sürecinde önemli bir adım attık. İzmir dijital turizm altyapısını tamamlayan ilk şehir oldu.
Visit İzmir sayesinde turistler, İzmir’in 30 ilçesinde, 12 ay boyunca farklı noktaları ziyaret edebilecek. Şehrin az bilinen yüzlerce cazibe noktasına kolayca erişerek turizm sektörünün ve esnafımızın ekonomisini büyütecek. Bu proje, İzmir Vakfı tarafından hazırlanan İzmir Turizm Tanıtım Stratejisi’nin ilk önemli adımı niteliğinde. Proje kapsamında, Vakfımız İzmir Kalkınma Ajansı ile birlikte kırk uzmanın desteğini alarak bir yıl süreyle çalıştı. Projeye ortak olan SunExpress, ortak süreç boyunca bizleri destekledi. Bu vesileyle SunExpress’e, projenin paydaşı olan diğer kurumlara ve İzmir Vakfı’nın tüm üyelerine teşekkür ediyorum,” dedi.
SunExpress CEO’su Max Kownatzki, “Türk turizm taşımacılığının belkemiği olarak amacımız, dünyanın dört bir yanından gelen ziyaretçilere, zengin tarihi ve kültürel mirasları ve eşsiz doğasıyla İzmir’in güven içinde tatillerini yapabilecekleri bir destinasyon olduğunu göstermek. İzmir’i hem iç hem dış hatlarda tarifeli direkt seferlerle en fazla destinasyona bağlayan hava yolu olarak, Türkiye ve Ege turizmine desteğimizi artırarak sürdüreceğiz” dedi.
Visit İzmir’i keşfetmek isteyen misafirler www.visitizmir.org web sitesini ziyaret edebilir ya da IOS ve Android akıllı cihazları üzerinden mobil uygulamayı indirebilirler.
Emirates ve Flydubai, Stratejik Ortaklığını Yeniden Devreye Soktu
Emirates ve flydubai, Stratejik Ortaklığın Yeniden Devreye Girmesiyle Beraber Yolcular İçin Daha Fazla Seçenek Sunarak Dubai Bağlantılarını Güçlendiriyor. Ortak uçuş ağı, Mayıs ayı sonuna kadar 168 yolcu uçuş noktasına ulaşacak.Eylül 2020’den bu yana yaklaşık 500.000 yolcu yeniden devreye giren ortaklık kapsamında seyahat etti. Emirates ve flydubai, Mayıs ayı sonuna kadar 168 uçuş noktasına ulaşması beklenen ortak uçuş ağı genelinde, yolcular için daha fazla kolaylık, seçenek ve sorunsuz bağlantı imkanını yeniden sunma taahhüdünü yerine getiriyor.
Stratejik uçuş ortaklığının yeniden hayata geçtiği Eylül 2020’den bu yana, yaklaşık 500.000 yolcu Emirates-flydubai ortak uçuş ağında seyahat ederek tek bir biletle optimize edilmiş uçuş tarifelerinden, Dubai üzerinden bağlantı ve bagaj transferleri avantajından yararlandılar. En çok ortak uçuş rezervasyonu yapılan noktalar arasında Kabul, Katmandu, Kiev, Maldivler ve Zanzibar yer alıyor.
Emirates'in Yönetim ve İcra Kurulu Başkanı Şeyh Ahmed bin Saeed Al Maktoum şunları söyledi: “Emirates ve flydubai ortaklığı, Dubai’ye veya Dubai üzerinden seyahat eden yolculara kapsamlı bir global uçuş ağında daha iyi bağlantı imkanları sunmak için istikrarlı bir şekilde büyümeye devam ediyor.”
Şeyh Ahmed bin Saeed Al Maktoum ekledi: “Yolcu hacminde güçlü bir artış görüyoruz ve hizmetleri yeni uçuş noktalarına taşıyarak ortaklığı bir üst seviyeye çıkarmaktan heyecan duyuyoruz. Emirates ve flydubai arasındaki bu yakın iş birliği, ticaret, eğlence ve havacılık merkezi konumunda olan Dubai’yi avantajlı hale getiriyor. Dünyanın dört bir yanından ziyaretçileri güvenli bir şekilde ağırlamaya devam eden Dubai, gelişmiş bağlantı imkanı ve her iki havayolunun ortak uçuş ağı üzerinden seyahat imkanı sunuyor. Her iki havayolunun da, iyileşmeye giden yolu planlarken uçuş ağlarını daha da iyisine ulaşmak için yeniden inşa edeceğinden eminiz.”
Emirates yolcuları, 56 flydubai uçuş noktasına gerçekleştirilecek ortak uçuşlarda seyahat edebilecek, flydubai yolcuları ise 82 Emirates uçuş noktasından dilediklerini seçebilecekler. Yolcular ayrıca her iki havayolunun da hizmet verdiği 30 uçuş noktasının genelini kapsayan gelişmiş bir uçuş tarifesinden yararlanabilecekler. flydubai kısa bir süre önce Rusya’da 12, İran’da 5 şehrin yanı sıra Gürcistan, Türkiye ve Karadağ’daki dönemsel noktalara uçuşların yeniden başlayacağını duyurdu ve önümüzdeki aylarda ülkeler ticaret ve turizm için sınırlarını açtıkça daha fazla uçuş noktasının duyurulması bekleniyor.
Her iki havayolu da, aşağıdaki 16 ülkenin daha ülkeye girişte karantina şartı olmadan uluslararası turizm için açılmasıyla birlikte uçuş tarifelerini çeşitlendiriyor: Arnavutluk, Ermenistan, Azerbaycan, Belarus, Bosna, Bulgaristan, Hırvatistan, Cibuti, Finlandiya, Gürcistan, Kırgızistan, Romanya, Sırbistan, Tanzanya, Ukrayna ve Özbekistan.*
Daha Sorunsuz, Kolay Ve Güvenli Yolculuk
21 Mayıs’tan itibaren, Emirates yolcuları gelişmiş uçuş tarifeleri ve Terminal 3’ten 22 flydubai uçuş noktasına bağlantı uçuşlarıyla daha da iyi bir deneyime sahip olacaklar. Uçuş noktaları arasında diğerlerinin yanı sıra Basra, Belgrad, Bükreş, Kiev, Odesa, Prag, Salalah, Sofya ve Zanzibar yer alıyor. Emirates ve flydubai, kendi markalaarının seyahat deneyimleri ve uçak içi hizmetlerini sunarken, yolcuların ve çalışanların yerde ve havada sağlığına ve güvenliğine öncelik veriyor. Her iki havayolu da seyahat boyunca kapsamlı biyolojik tedbirler uygulamaktadır. Bu tedbirler arasında, çok sayıda diğer protokolün yanı sıra, uçuşlarda gelişmiş temizlik ve son teknoloji HEPA filtreler yer alıyor. Her iki havayolunda kabin ekibinin ve pilotların büyük bir kısmı da tamamen aşılanmıştır.
Varış noktalarına Dubai üzerinden aktarma yapan yolcular, Emirates’in Terminal 3 ve flydubai’nin Terminal 2’deki operasyonları arasında bağlantı sürelerinin azalmasıyla, sorunsuz ve kolay bir aktarma deneyimine kavuşuyorlar. Yolcu Sadakat Programı Avantajları – Yolcular İçin Daha Fazla Seçenek Emirates ve flydubai’nin ortak sadakat programı Emirates Skywards, büyümeye devam ediyor. Emirates Skywards yolcu sadakat programındaki, Silver, Gold ve Platinum üyelerinin Statü Geçerlilik Sürelerini 2022 yılına kadar uzatıyor.
Tüm Skywards Millerinin geçerliliği de 31 Ağustos 2021'e kadar uzatılmıştır. Böylece Skywards üyelerine kapsamlı bir uçuş ve iş ortağı ödülü yelpazesinin yanı sıra başka ayrıcalıklardan yararlanmaları için daha fazla fırsat sunulmuştur. Ayrıca, Emirates Skywards, üyelere 30 Aralık 2021 tarihine kadar yapılacak seyahatler için 30 Haziran’a kadar rezerve edilen tüm Emirates ve flydubai uçuşlarında ekstra Statü Mili kazanma şansı veriyor. *Yolculara herhangi bir seyahat planı yapmadan önce her bir destinasyon için uygunluk kriterlerini ve özel giriş şartlarını kontrol etmeleri tavsiye edilmektedir.
20 Mayıs 2021 Perşembe
Yaza Fit Girmenin 8 Altın Kuralı
Pandemi ve soğuk havalar derken, sedanter (düzensiz fiziksel aktivite veya fiziksel aktivitenin olmadığı durum) yaşam tarzıyla geçirilen bir kış sonrasında, yaza girerken birkaç kilo fazlalık canınızı sıkmasın. Yaşam tarzınızda ve beslenmenizde yapacağınız küçük değişiklikler ile fazlalıklardan kurtulup, yaza fit girmek mümkün.Kilo almanın asıl sebebinin, hareketsizlik ve düzensiz beslenme alışkanlığı olduğunun altını çizen Diyetisyen İrem Çelik, şunları söyledi: “Kış aylarında, gerek soğuktan gerekse pandemi sebebiyle gelen kısıtlamalar doğrultusunda, sedanter bir yaşam geçirdik. Evde olduğumuz bu dönemde, kontrol edilemeyen porsiyonlar, beslenme saatlerinin düzenli olmayışı, geceleri ‘’atıştırıp yatmak’’ ve gün içerisindeki hareketimizin minimuma inmesi, maalesef kilo kazanımını tetikledi. Düzensizlikten alının fazla kiloları, bir düzen oturtarak, yaza fit girmek mümkün” dedi.
Diyetisyen İrem Çelik, yaza fit girmenin altın kurallarını anlatarak şunları açıkladı:
1-Şok diyetler denemeyin: 6 ayda aldığınız kiloyu, 6 günde vermeye çalışmayın. Şok diyetler, günlük ihtiyacınızın çok çok altında kalori alımıyla kilo kaybettirmeyi hedefleyen diyetlerdir. Bazen sadece protein bazlı, sadece karbonhidrattan fakir ya da sadece sebze suları ile planlan şok diyetlerin temeli, az kalori alımı olduğundan metabolizmanın yavaşlamasına sebep olur. İlerleyen dönemlerde ise, metabolizmanın yavaşlamasına bağlı olarak kilo kaybetme hızı çok yavaşlar ve süreç buna paralel olarak çok uzar.
2-Tuzu azaltıp baharatları çoğaltın: Yemeklerin üzerine ekstra tuz eklemeyin. Salamuralardan, turşulardan uzak durun. Fazla tuz tüketimi, vücudunuzun ödem tutmasına sebep olur. Sağlıklı yetişkin bir birey için günlük 1-1,5 çay kaşığı tuz alımı güvenli ve yeterli aralıktadır. Tuzu bir tarafa bırakıp, baharatlara yönelin. Yemeklerinizi, salatalarınızı olabildiğince çeşitli baharatlarla süsleyin. Baharatlar metabolizmanın hızlanmasına yardımcı olur ve tokluk hissi uyandırır.
3-Yemek saatlerinizi planlayın: Karnınız acıkınca değil, öğün saatiniz geldiğinde yemek yiyin. Öncelikle, ana öğün saatlerinizi planlayarak işe başlayın. Ana öğünlerinizi, küçük ara öğünlerle destekleyin ki, ana öğünlerde yemeniz gerekenden fazlasını tüketecek kadar açlık hissetmeyin. Her öğün öncesinde mutlaka 1 su bardağı su için. Ana öğün ve ara öğünleriniz arasında 2 saatlik süreler olsun ve yemek yemeği uyumadan en az 2 saat önce kesin. Ara öğünlerinizde porsiyon kontrolüne dikkat ederek, meyve, süt, yoğurt, kefir, kuruyemiş gibi besinler tüketebilirsiniz.
4-Kızartmalardan uzak durun: Yaz sezonun gelmesiyle, mutfakta çok zaman geçirmek istemeyenler, hızlı çözüm olarak kızartmalara yönelebiliyor. Fakat aynı hızda ve daha sağlıklı çözümler olduğunu unutmayın. Kızartmak yerine, fırınlayın veya haşlayın. Öğle veya akşam yemeğinde tüketebileceğiniz baharatlarla güzelce tatlandırılmış sınırsız haşlama sebze, ihtiyacınız kadar et grubu ve yoğurt, hafif, kolay hazırlanan ve sağlıklı bir tercih olacaktır.
5-Yeşil çay tüketin: Günde 2-3 kupa kadar yeşil çay tüketebilirsiniz. Yeşil çayın bilinen antioksidan içeriğinin bağışıklığı güçlendiren etkisinin yanında, içerdiği polifenoller sayesinde yağ yakımını destekleyici etkisi de vardır. Yeşil çay düzenli tüketildiği takdirde, bel çevresinde kalınlaşmayı ve yağ birikimini engeller. Ara öğünlerinizde süt ile demleyeceğiniz yeşil çay, tokluk sürenizi de uzatacağından iyi bir ara öğün tercihi olabilir.
6-Su için: Yaz aylarında vücuttaki sıvı kaybı, kış aylarına kıyasla daha fazladır. Sıcaklarla beraber kaybettiğiniz suyu, mutlaka yerine koymaya çalışın. Günlük 10-12 bardak su hedefiniz olsun ve bu hedefe mutlaka ulaşın. Tüketmeniz gerek suyu arka arkaya, birden tüketmeyin. Gün içerisine dağıtarak tükettiğiniz su tokluk hissi yaratacaktır. Böylelikle öğün saatlerinde daha tok hissedilip, kontrol daha rahat sağlanır. Su en iyi ödem atıcı ve yaşlanma karşıtıdır, unutmayın.
7-Egzersiz yapın: Günlük rutininize mutlaka egzersizi dâhil edin. 25-30 dakika ile başlayacağınız orta yoğunlukta bir egzersiz programı ile yağ yakımını destekleyebilirsiniz. Fazla yağlarınızdan kurtulmak istiyorsanız günlük 8000-10000 adım atın. Yağlanmayı önlemek için minimum 5000 adım atmanız gerekir. Egzersiz sürenizi kontrollü bir şekilde yavaş yavaş arttırmak, vücudunuzun şekillenmesine ve daha fit bir görünüm elde etmenize yardımcı olacaktır.
8-Uykunuzu düzene sokun: Bedeninizin zinde ve dinç olması için uyku en önemli faktördür. Uykunuzu mutlaka düzene koymalısınız. Uyku saati ve ‘’Kaç saat uyunursa dinç uyanılır?’’ sorusunun cevabı kişiden kişiye göre farklılık gösterir. İlk hedefiniz sizin için ideal saat aralığını bulmak olmalı. Kilo vermeyi desteklemek için hormonlarınızın düzenli ve dengeli çalışıyor olması gerekir. Düzenli uyku, gün içerisinde salgılanan hormonların düzeni ve dengesi için elzemdir.
Sağlık Hizmet Sunucuları, 1 Temmuz 2021’de efaturaya geçiyor
Konu hakkında bilgiler veren Kolaysoft Teknoloji AŞ Dijital Dönüşüm Uzmanı Sıla Gül Ottan, şunları söyledi: “Daha önce, e-fatura zorunluluğundan alışmış olduğumuz, yıllık ciro kıstası, bu Tebliğde söz konusu değildir. Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB), SGK ile anlaşması olan tüm kurumların cirosu ne olursa olsun, efaturaya geçişini zorunlu kılmaktadır. Tebliğ, medikal, eczane, optisyenlik müesseseleri, işitme merkezleri, görüntüleme merkezleri, radyoterapi merkezleri, kaplıcalar dahil sektörlerin tümünü kapsamaktadır. Kamu kurumları arasında, e-faturaya geçiş yapan ilk kurumlardan birisi olan SGK, bu mükellefler grubunun da zorunlu olarak e-faturaya geçişine öncülük etmektedir. Bu durum aslında, mükellefler açısından da oldukça keyifli bir hale dönüşecektir. Çünkü SGK, efaturaya geçiş yapan mükelleflerin ödemesini daha sistematik yapabildiğinden, daha kısa sürede ödemelerini tamamlamaktadır” dedi.
Yazlık villaların sezonluk kirası 2 milyona çıktı!
Red Bull Karpuz Lezzeti ile 2021 yazını kanatlandıracak
YAZIN BOĞMACA MI OLUR DEMEYİN
Bayram kilolarına süt içerek veda edin
Şikayetvar, tüketicilerin en ilginç şikayetlerini derledi
19 Mayıs 2021 Çarşamba
Turizm Strateji ve Araştırma Merkezi Oluşturuldu
Seyahat ve turizm endüstrisinin önde gelen kuruluşları bir araya gelerek Turizm Strateji ve Araştırma Merkezi oluşturmak için iş birliği protokolü imzaladı. “Turizm Strateji ve Araştırma Merkezi” kısa adıyla TURSAM, Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB), Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED), Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği (TTYD), Türkiye Turist Rehberleri Birliği (TUREB), Türkiye Özel Sektör Havacılık İşletmeleri Derneği (TÖSHİD), Turizm Restoran Yatırımcıları ve Gastronomi İşletmecileri Derneği (TURYİD) ve Turizm Akademisyenleri Derneği (TUADER)’in iş birliği ile oluşturuldu. TURSAM’ın amacı ve faaliyetleri hakkında bilgi vermek üzere düzenlenen basın toplantısına Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan, TÜRSAB Başkanı Firuz B. Bağlıkaya, TÜROFED Başkanı Sururi Çorabatır, TTYD Oya Narin, TUREB Başkanı Suat Tural, TÖSHİD Başkanı Mehmet Nane, TURYİD Başkanı Kaya Demirer ve TUADER Başkanı Prof. Dr. Muharrem Tuna katıldı.
AKADEMİSYENLER İLE TURİZM KURULUŞLARI TURSAM ÇATISI ALTINDA BİR ARAYA GELDİ
Toplantının açılışında Turizm Akademisyenleri Derneği Başkanı Prof. Dr. Muharrem Tuna, TURSAM’ın kuruluş amacını hakkında bilgi verdi. Tuna, TURSAM’ın ülkemizde turizm sektörüne yönelik yapılacak politika, plan, girişimlere destek olmak amacıyla kurulduğunu belirtti ve merkezin faaliyet göstereceği başlıkları ise sektörün ihtiyaç duyduğu rakip ülke analizleri, istatistiki bilgiler, strateji çalışmaları, akademi iş birliği ile derlenerek analizlerinin yapılması, veriler ışığında turizmin tüm bileşenlerine yönelik stratejilerin geliştirilmesi, tüm çalışmaların düzenli aralıklarla kamuoyu ve paydaşlarla paylaşılması olarak özetledi.
KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI’NDAN TURSAM’A DESTEK
Toplantıya katılan Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan, TURSAM’ın sektör için atılan önemli bir adım olduğunu belirtti. Alpaslan “Bildiğiniz gibi bilgi en önemli güç, bilginin organize şekilde ve tüm tarafların katılımıyla kullanılması çok önemli. Turizm stratejik araştırma merkezi her türlü bilgiye daha doğru yöntemle ulaşmasını sağlayacaktır. Türkiye olarak turizmde iddialı bir ülkeyiz. Dünyada daha da ön plana çıkmak adına biz de Bakanlık olarak sizlerle iş birliği içinde olacağız.” sözleriyle merkezin önemine dikkat çekti.
TÜRSAB BAŞKANI FİRUZ BAĞLIKAYA “TURSAM SEKTÖRÜMÜZE YÖN GÖSTERECEK”
TÜRSAB Başkanı Firuz B. Bağlıkaya konuşmasında turizmin ülkemiz açısından stratejik önemine dikkat çekti. Bağlıkaya, “Ekonominin çarklarını harekete geçiren, 50’den fazla sektöre iş olanağı sağlayan, istihdam yaratan, ülkeler için döviz girdisi oluşturan özellikleriyle çok stratejik bir sektör. Geldiğimiz noktada, dünya turizminde taşların yerinden oynadığına, rekabetin yepyeni bir seviyeye taşındığına hep birlikte şahitlik ediyoruz. Aşılanmanın, vaka sayılarının, devletlerin uyguladıkları seyahat kısıtlamalarının belirleyici olduğu, uluslararası rekabetin hiç olmadığı kadar keskin bir hal aldığı, turizmdeki küresel yarışın yeniden başlayacağı bir döneme giriyoruz. Birlikten güç doğar atasözümüzün anlamındaki güç kendini hep hatırlatıyor. Turizm Strateji ve Araştırma Merkezi’ni, bu gerçeklerden hareketle ülkemizde turizm sektörüne yönelik uygulanacak politika, plan ve girişimlere sektörün ihtiyaçları doğrultusunda destek olmak amacıyla hayata geçiriyoruz. TURSAM’ın; kısa, orta ve uzun vadeli turizm hedeflerinin belirlenmesi noktasında devlet politikalarına katkı sunmanın yanında turizm sektör bileşenleri ile akademik camia arasında, köprü niteliğinde bir yapı oluşturarak sektörün ihtiyaçları doğrultusunda araştırmalara kapı aralayacağına da inanıyoruz. Bu çerçevede TURSAM’ın dünya genelinde değişen tüketici davranışlarına mercek tutarak yeni turizm ürünleri geliştirilmesi konusunda sektörümüze yön göstermesini de bekliyoruz.” dedi.
TÜROFED BAŞKANI SURURİ ÇORABATIR “TURSAM TURİZMİN ÇEŞİTLENMESİNDE BÜYÜK KATKI SAĞLAYACAK”
Türk turizmi açısından bir ilke tanıklık ediyoruz diyen TÜROFED Başkanı Sururi Çorabatır “Turizmimizin her alanında çalışanların ihtiyaçları olan ve bugüne kadar çeşitli sivil toplum örgülerinin kendi anlayışlarına ve taleplerine göre gerçekleştirmeye çalıştıkları araştırmaları, raporları tek bir çatı altına almayı başardık. Güçlerimizi birleştirip sektörün bu alandaki eksikliğini gidermek amacıyla tüm gücümüzle çalışacağız. Sektör olarak hep envanter bilgisi eksikliği çekmişizdir. Yeni yatırımlarda, pazarlamalarımızda, çalışmalarımızda ihtiyaç duyduğumuz ve duyacağımız tüm bilgilere bu merkezden ulaşmak ve geliştirmek hedefimiz olmalıdır. Stratejik olarak bilmek istediğimiz bilgilere TURSAM aracılığı ile ulaşacağız. Ayrıca ülkemizin bilinmeyen turizm değerlerinin il il çıkarılarak sektörün hizmetine sunulmasının ülkemiz turizminin çeşitlendirilmesine büyük katkıda bulunacağına inanıyorum.” sözleriyle oluşumun önemini özetledi.
TTYD BAŞKANI OYA NARİN “TURSAM’IN ULUSLARARASI REFERANS NOKTASI OLMASINI UMUYORUZ”
TTYD Başkanı Oya Narin ise, "Turizm Strateji ve Araştırma Merkezi’nin ülkemizde turizm sektörüne yönelik yapılacak politika, plan ve girişimlere sektörün ihtiyaçları doğrultusunda doğru, şeffaf veri ve değerlendirmelerin sağlanacağı bir merkez olmasını amaçlıyoruz. Bu yönüyle merkezimizin sadece Türkiye’de değil uluslararası arenada bir referans noktası olmasını umuyoruz. Sektörümüz için bu kadar önemli paydaşın bir araya gelmesi ve Bakanlığımızın desteği ile bu amacımıza ulaşmamamız mümkün değil. Türkiye turizminin bundan sonraki gelişiminde doğru ve düzenli veriler ışığında rakip ülkeler ile karşılaştırmalı stratejiler geliştirilmeli ve uygulanmalıdır. TURSAM ile yeni normlara uyum sağlayabilecek, uzun dönemli turizme artacak talebi karşılayacak şekilde sektörümüzün orta ve uzun vadeli sürekliliği ve rekabetçiliği sağlanacaktır.” ifadesiyle merkezin sektöre yapacağı katkı hakkındaki görüşünü aktardı.
TUREB BAŞKANI SUAT TURAL “TURSAM SAYESİNDE DÜNYADA TREND YARATAN TURİZM ÜLKESİ OLABİLİRİZ”
7 kuruluşun katılımıyla gerçekleşen basın toplantısında konuşan TUREB Başkanı Suat Tural ise, ‘‘Turizm sektöründe eksikliği hissedilen bir merkez için ilk adımı atmış oluyoruz. Turizm strateji ve araştırma merkezi bütün sektör temsilcilerinin bir araya gelmesiyle kuruldu. Bundan sonra önemli ve hızlı bir şekilde çalışmalarımızı yapmamız gerekiyor. Sektörel olarak eksikliklerini hissettiğimiz noktalarda ülke turizmimiz için belli strateji ve envanterleri yaratmamız gerekiyordu. Türkiye dünya trendlerine çok iyi uygulamalarla öncülük eden, takip eden bir ülke oldu. TURSAM’da yapacağımız çalışmalarla dünya turizminde o trendleri yaratan bir ülke olacağımızı ümit ediyorum.” dedi.
TÖSHİD BAŞKANI MEHMET NANE “DATAYA SAHİP OLMAK SEKTÖRÜMÜZE 2-3 KAT DEĞER KATACAK”
TÖSHİD Başkanı Mehmet Nane ise toplantıda yaptığı konuşmasında tüm dünyada datanın giderek önem kazandığına dikkat çekti. “Turizm sektörü cari açığa katkı sağlayan bir sektör. Bu açıdan baktığımızda ülkemizdeki bir numaralı sektör olarak turizm karşımıza çıkıyor. Bu sektörde hali hazırda gidecek çok yol var. Gidilecek yolu belirlemek için en büyük destek ve dayanağımız oluşturulan datalar olacak. Farklılık yaratacak, değer katacak unsur dataya sahip olmak ve onları işlemek. Aksiyon çıkarma, alınan kararları uygulama noktasında ise TURSAM devreye girecek. Sektörümüzün hak ettiği noktaya gelmesi en az 2-3 kat değer yaratması açısından bu oluşum çok önemli.” sözleriyle bilgi çağının önemini vurguladı.
TURYİD BAŞKANI KAYA DEMİRER “TURİZMDE GASTRONOMİ VE KÜLTÜR ÖNE ÇIKARILMALI”
Pandemi sürecinde sektörün yaşadığı sıkıntıları dile getiren TURYİD Başkanı Kaya Demirer ise “Büyük veriyi daha iyi analiz etmek için akademisyenlerin katkısı çok önemli. Bu iş birliği ile akademisyenlerle özel sektörün bir araya gelmesini, özellikle rakip ülkelerle rekabet ettiğimiz bir ortamda şeffaf veriyi toplamak ve analiz etmek açısından çok önemli buluyorum.” sözleri ile TURSAM’ın öncü bir proje olduğunun altını çizen Demirer, yapılan çalışmalarda kültür ve gastronominin altının çizilmesi gerektiğini belirtti.
Turizm paydaşları, TURSAM adına kurulacak web sitesinden yapılan araştırma sonuçlara ve yayınlara ulaşabilecek.
18 Mayıs 2021 Salı
Edenred Kuzey Avrupa Bölgesi’nin teknoloji yönetimi Göksel Marangoz’a emanet…
Dünyada yemek kartı sektörünü inşa eden Edenred’in global bölge yapılanmasında üst düzey bir atama gerçekleşti. Edenred Kuzey Avrupa Bölgesi Altyapı ve Operasyonlarından Sorumlu Lider pozisyonu için tercih edilen isim Edenred Türkiye’den Göksel Marangoz oldu. Bilişim sistemleri sektöründe 20 yılı aşkın tecrübesi bulunan, Edenred Türkiye’de ise 2019 yılından bu yana CIO (Chief Information Officer) olarak görev yapan Göksel Marangoz, yeni göreviyle Edenred İngiltere, İsveç, Finlandiya, Belçika, Almanya ve Avusturya ülkelerinin teknoloji yönetiminden sorumlu olacak.
Enerji depolama sektörü, 2030’da 500 milyar doları geçecek
Dünyada elektrikli araçların hızlı bir şekilde hayatımıza girmesiyle birlikte, son 3 yıldır pil teknolojileri ve pazarı katlanarak büyümeye devam ediyor
2021 yılı başı itibariyle, dünya pil pazarı büyüklüğü 45 milyar doları geçti. 2025 yılında, pazarın büyüklüğünün 100 milyar doları geçeceği ve kurulu gücün 230 GW’ı aşacağı belirtiliyor. Önümüzdeki 10 yıl içinde enerji depolanma ihtiyacının katlanarak artacağını anlatan TTT Global Group Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Akın Arslan, şunları söyledi: “2025 yılı ve sonrası evlerde powerwall benzeri pil sistemleri ve güneş enerji santrallerine entegre storageplant’ların yaygın kullanımın patlamasıyla birlikte, pazarın 10 yıl içinde katlanarak büyümesi ve 2030’da 500 milyar doları geçmesi bekleniyor” dedi.
Tesla, 2020’de 135 bin eve powerwall kurulumu gerçekleştirdi
Elektrikli araç üretiminde, son 3 yılda görülen artış hızı tahminleri yıkacak şekilde gerçekleşiyor. Tam bunlar gündemdeyken, otomotiv sektörüne yüzde yüz elektrikli ve otonom destekli araçlarıyla üst perdeden giriş yapan ve sadece 10 yılda değerini dünyadaki en büyük yedi otomotiv markasının toplamından daha büyük bir değere taşıyan Tesla, yepyeni bir kulvara daha girdi.
Tesla’nın, 2020’de 135 bin eve powerwall kurulumu gerçekleştirdiğini ifade eden TTT Global Group Başkanı Dr. Akın Arslan, konuşmasına şöyle devam etti: “ABD’de Nevada’da çölün ortasına 5 milyar dolarlık yatırımla inşa edilen 35 GWh kapasiteli dünyanın en büyük fabrikasında otomobil pillerinin yanında, evler için “powerwall” adı verilen 7,5-13,5 kWh depolama kapasiteli akıllı batarya sistemleri üretilmeye başlandı. Inverter ve gateway’leriyle birlikte yaklaşık 10 bin dolara kurulumu gerçekleştirilen bu sistemler, içinde 6-7 kişinin aktif yaşadığı 300-350 m2’lik bir villanın ısıtma, soğutma ve tüm elektrik ihtiyacını kesintisiz sağlayabiliyor. Son 2 yıl içinde, ABD’de 100 binin, Avustralya’da 35 binin üzerindeki eve kurulum gerçekleştirildi. 2021’de ise, 250 bin eve kurulum yapılması planlanıyor. Talebin de, her yıl katlanarak artması bekleniyor” diye konuştu.
Avrupa’da, dev fil fabrikası yatırımları dikkat çekiyor
Çevresel hassasiyetlerin gelişmesiyle birlikte Avrupa’da elektrikli araç tercihi artmaya başladı. Bu ek olarak, evlere batarya sistemleri kurulmasının tercih edilen enerji çözümlerinden birisi olduğunun altını çizen TTT Global Group Başkanı Dr. Akın Arslan, şunları kaydetti: “Bu doğrultuda, Avrupa’da pil fabrikası yatırımları büyük hız kazandı. Tesla, Berlin’de dünyanın en büyük pil fabrikasını yapıyor. Fabrikanın yıllık kapasitesi, 100 GWh olarak planlanıyor ve kapasite 250 GWh’e çıkarılabilecektir. Alman üreticiler; Çinli, Koreli ve Japon teknoloji ortaklarıyla 5 gigafactory daha inşa ediyorlar. Almanya’nın dışında, Macaristan, Polonya, İspanya, Portekiz, Slovakya, Norveç, Fransa ve Çek Cumhuriyeti’nde toplam yatırım tutarı 30 milyar Euro’yu geçen pil fabrikası yatırımları da dikkatleri çekiyor. Avrupa’da, 2017 yılından önce lityum-iyon pil hücresi fabrikası olmadığı dikkate alındığında, yapılan yatırımların nasıl stratejik bir tercih ve yönelim olduğu daha net görünüyor” dedi.
Aspilsan, Türkiye’nin ilk Lityum-İyon pil hücresi fabrikasını Kayseri’de kuruyor
Aspilsan, Türkiye’nin ilk lityum-iyon pil fabrikası yatırımının temelini 2020 sonunda Kayseri’de attı. Yatırımın son derece hayati ve stratejik olduğunu anlatan TTT Global Group Başkanı Dr. Akın Arslan, şunları söyledi: “Aspilsan, Türkiye açısından son derece hayati ve stratejik bir yatırım olan bu yatırım ile, başlangıçta yılda 21,6 milyon pil hücresi üretilmesi hedefleniyor. Önümüzdeki yıllarda yapılacak ilave yatırımlarla, fabrikanın üretim kapasitesi 5 GWh/yıl’a çıkabilecektir. 2023 yılında pilot tesisinde üretime geçmeyi hedefleyen fabrika, Kayseri’de Mimarsinan Organize Sanayi Bölgesi'nde 25 bin metrekare kapalı alanda faaliyet gösterecektir. Fabrika yeni nesil pil ve şarj teknolojilerinin üretilmesi ve geliştirmesi konusunda öncü olacaktır. Fabrika, Türkiye’nin ve bölgenin ilk yüksek kapasiteli pil hücresi fabrikası olma özelliğini taşıyacaktır. Nitekim, lityum-iyon pil teknolojileri için, yakın gelecekte en az elektrikli araçlar kadar, evlerde enerji depolama konusu önemli bir pazar potansiyeli oluşturacaktır” şeklinde konuştu.
Enerji depolama ve batarya sistemleri konusunda ön plana çıkan firmalar:
Tesla (ABD), Panasonic (Japonya), Siemens Energy (Almanya), LG Chem (Güney Kore), VRB Energy (Kanada), Fluence (ABD), Total (Fransa), Black & Veatch (ABD), ABB (İsviçre), Eve Energy Co. Ltd. (Çin), GE Renewable Energy (Fransa), Hitachi Chemical Co., Ltd. (Çin), Hitachi ABB Power Grids (İsviçre), Samsung SDI (Güney Kore), Kokam (Güney Kore).