Gazipaşa-Alanya Havalimanı, Özbekistan Havayolları’nın Taşkent’ten gerçekleştirdiği ilk uçuşu törenle karşıladı.Özbekistan Havayolları, sezon boyunca Gazipaşa-Alanya Havalimanı ile Taşkent arasında her Perşembe karşılıklı sefer düzenleyecek.TAV Havalimanları tarafından işletilen Gazipaşa-Alanya Havalimanı, Özbekistan Havayolları’nın Özbekistan’ın başkenti Taşkent’ten gerçekleştirdiği ilk uçuşu dün (12 Haziran) törenle karşıladı. A320 tipi uçakla gerçekleşen HY3243 sefer sayılı uçuşla gelen yolcular terminalde çiçeklerle karşılandı. Gazipaşa-Alanya ile Taşkent arasındaki direkt uçuşlar 4 Eylül’e kadar devam edecek.
TAV Gazipaşa-Alanya Havalimanı Direktörü Ali Özgür Pehlivan “Yaz sezonuyla birlikte Gazipaşa-Alanya Havalimanı’ndan hizmet vermeye başlayan yeni havayolları ve açılan rotalarla küresel bağlantılarımızı güçlendirmeye devam ediyoruz. Mayıs ayı sonunda Astana’dan gerçekleşen ilk uçuşu karşılamıştık. Şimdi ise Özbekistan Havayolları’nın Taşkent hattı ile Orta Asya’dan bir başka başkenti daha Alanya’ya doğrudan bağlamaktan büyük memnuniyet duyuyoruz. Her yeni rota, bölgemizin turizm potansiyeline katkı sağlarken, uluslararası erişimimizi de bir adım ileri taşıyor. Alanya’yı daha fazla destinasyonla buluşturmak ve bölge turizmini desteklemek amacıyla tüm paydaşlarımızla işbirliğimizi sürdüreceğiz” dedi.2024 yılında 1 milyon 51 bin 608 yolcuya hizmet veren Gazipaşa-Alanya Havalimanı’ndan, 2025 yaz sezonunda 26 Ekim’e kadar dış hatlarda 14 havayoluyla 14 ülkede 21 destinasyona uçuş gerçekleştirilmesi planlanıyor. Havalimanı, 2025 yılının ilk beş ayında ise 274 bin 781 yolcuya hizmet verdi.
TURİZMİN SESİ |Turizm ve Turizmcinin Sesiyiz | Turizm Haberleri | Gastronomi Haberleri | Etkinlik Haberleri | Turizm Haberleri | Turizm Gazetesi | Turizm Haber | Online Turizm Gazetesi | Güncel Turizm Haberleri | turizminsesi@gmail.com
13 Haziran 2025 Cuma
Gazipaşa-Alanya Havalimanı’ndan Taşkent uçuşları başladı
Gazipaşa-Alanya Havalimanı’ndan Taşkent direkt uçuşları başladı
Gazipaşa-Alanya Havalimanı, Özbekistan Havayolları’nın Taşkent’ten gerçekleştirdiği ilk uçuşu törenle karşıladı. Özbekistan Havayolları, sezon boyunca Gazipaşa-Alanya Havalimanı ile Taşkent arasında her Perşembe karşılıklı sefer düzenleyecek.TAV Havalimanları tarafından işletilen Gazipaşa-Alanya Havalimanı, Özbekistan Havayolları’nın Özbekistan’ın başkenti Taşkent’ten gerçekleştirdiği ilk uçuşu dün (12 Haziran) törenle karşıladı. A320 tipi uçakla gerçekleşen HY3243 sefer sayılı uçuşla gelen yolcular terminalde çiçeklerle karşılandı. Gazipaşa-Alanya ile Taşkent arasındaki direkt uçuşlar 4 Eylül’e kadar devam edecek.
TAV Gazipaşa-Alanya Havalimanı Direktörü Ali Özgür Pehlivan “Yaz sezonuyla birlikte Gazipaşa-Alanya Havalimanı’ndan hizmet vermeye başlayan yeni havayolları ve açılan rotalarla küresel bağlantılarımızı güçlendirmeye devam ediyoruz. Mayıs ayı sonunda Astana’dan gerçekleşen ilk uçuşu karşılamıştık. Şimdi ise Özbekistan Havayolları’nın Taşkent hattı ile Orta Asya’dan bir başka başkenti daha Alanya’ya doğrudan bağlamaktan büyük memnuniyet duyuyoruz. Her yeni rota, bölgemizin turizm potansiyeline katkı sağlarken, uluslararası erişimimizi de bir adım ileri taşıyor. Alanya’yı daha fazla destinasyonla buluşturmak ve bölge turizmini desteklemek amacıyla tüm paydaşlarımızla işbirliğimizi sürdüreceğiz” dedi.2024 yılında 1 milyon 51 bin 608 yolcuya hizmet veren Gazipaşa-Alanya Havalimanı’ndan, 2025 yaz sezonunda 26 Ekim’e kadar dış hatlarda 14 havayoluyla 14 ülkede 21 destinasyona uçuş gerçekleştirilmesi planlanıyor. Havalimanı, 2025 yılının ilk beş ayında ise 274 bin 781 yolcuya hizmet verdi.
İDO; 38’inci Yılına Özel Düzenlediği Lansmanla Kutladı
50 gemiden oluşan güçlü filosu ve 38 yıllık taşımacılık deneyimiyle, Marmara Denizi'nden sonra tüm denizlerde var olma hedefini başarıyla gerçekleştiren İDO, 38. yaşını büyük bir gururla kutladı.Tüm faaliyetlerini, yatırımlarını ve yeni hatlarını düzenlediği bir lansman etkinliğiyle duyuran İDO, 11 Haziran akşamında Sirkeci Arabalı Vapur İskelesi’nde kendi arabalı vapurlarından birinde 300’ü aşkın davetliyi ağırladı. Etkinliğe, ulusal ve sektörel basının yanı sıra cemiyet hayatından ve iş dünyasından birçok isim katıldı.
11 Haziran akşamı Sirkeci Vapur İskelesi’nde, İDO’nun arabalı vapurlarından birinde düzenlenen lansmanda, başta İDO Yönetim ekibi, çalışanları, basın mensupları, iş dünyasından temsilciler, İDO’nun iş ortakları ve dijital dünyaya yön veren sosyal medya influencerları bir araya geldi. Yüzen bir platformda gerçekleştirilerek katılımcılara çok özel deneyim sunan etkinliğin sunuculuğunu, televizyon dünyasının sevilen isimlerinden Saadet Özsırkıntı üstlendi.
İDO’nun tanıtım sunumu ile başlayan lansmanda gecenin ev sahipliğini yapan İDO Genel Müdürü Dr. Murat Orhan konuşması geceye damga vururken, deniz yolculuğunun gizli kahramanları İDO’nun kaptanlarını temsilen Kaptan Ersin Kıymaz’ın içten konuşması herkesi duygulandırdı.
AMAÇ SADECE YOLCU TAŞIMAK DEĞİL KÜLTÜRLER ARASI BAĞLARI DA GÜÇLENDİRMEK
Yenilikçi vizyonu, cesur hamleleri ve projeleriyle İDO'nun başarısına katkı sağlayan Orhan, konuşmasında İDO ve hayata geçirilen yenilikler hakkında bilgi verdi. Orhan, İDO'nun sadece bir deniz taşımacılığı şirketi olmadığını, Marmara Denizi’ndeki faaliyetlerinin yanı sıra; Ege, Akdeniz ve Karadeniz bölgelerinde turizme ve ticarete önemli katkılar sunmayı hedeflediklerini belirtti.Yeni açılan hatlarla ilgili olarak bu seferlerin yalnızca iki nokta arasında ulaşım sağlamakla sınırlı kalmayacağını aynı zamanda kültürel bağların, turizm ve ticaretin güçlenmesine de ciddi katkıda bulunacağını vurguladı.
Deniz taşımacılığında üstlendikleri önemli rolü vurgulayan Orhan, İDO’nun güçlü filosu, farklı hizmet seçenekleri, çevre dostu uygulamaları ve toplumsal duyarlılık projeleriyle geniş bir alanda faaliyet gösterdiğini belirtti. Engelli bireylerin yaşamını kolaylaştırmaya yönelik "Bir Kapakla İz Bırak Projesi" kapsamında Ekvator Enerji ve TOFD ortaklığında omurilik felçli bireyler için tekerlekli sandalye temin ederek ulaşımda fırsat eşitliği sağlamayı amaçladıklarını ifade etti. Görme engelli bireylerin daha bağımsız hareket edebilmeleri adına tüm terminallerde ücretsiz olarak sunulan "Danış" hizmeti gibi önemli adımlar atıldığını, bu girişimlerin İDO’nun sosyal sorumluluk anlayışını yansıttığını dile getirdi. Ayrıca denizlerin temiz tutulması için yapılan çalışmalara, yeşil iskele projeleri ile sosyal sorumluluk ve kültür-sanata yönelik desteklerine değinen Orhan, İDO’nun sadece insanlar için değil, aynı zamanda dost canlısı hayvanlar için de uygulamaya aldıkları İDOSTUM projesinden bahsetti.
DİKİLİ MİDİLLİ HATTI: İLK, TEK VE EN KISA SÜREN SEFER…
Marmara Bölgesi genelinde çeşitli destinasyonlara sunduğu hizmetlerle deniz taşımacılığında öncü olan İDO, geçen yıl Yunan adalarına başlattığı seferlerle büyük ilgi görmüştü. Geçen yıl Kuşadası Limanı ve Seferihisar Teos Marina’dan destinasyondan Samos’un Vathy Limanı’na ve Bodrum Turgutreis D-Marin’den Leros’a başlattığı seferleri bu yıl Dikili- Midilli, Fethiye- Rodos, Mersin Taşucu- Kuzey Kıbrıs Girne ve İstanbul Sarayburnu- Bulgaristan’ın Burgas rotaları ile genişletti. Yaz sezonu boyunca devam edecek Ege Adaları Seferleri'nin yanı sıra, Akdeniz rotasında Mersin-Kıbrıs hattı ve Karadeniz'de de İstanbul Sarayburnu-Bulgaristan Burgas hattı devreye girdi.
Böylece İDO, dört yanı denizlerle çevrili Türkiye'de 4 denizde aynı anda faaliyet göstererek deniz taşımacılığı alanında önemli bir adım atmış oldu.Şirketin çalışmaları, sadece bu dört deniz de faaliyet göstermesi ile sınırlı kalmadı; özelleştirme sonrası 4 arabalı vapur yatırımıyla ve 0 km araç taşımacılığı ile lojistik alanda 15 milyon dolarlık yatırım yaparak hizmet çeşitliliğini artırdı. İDO, henüz çok yeni hizmet alanına dahil ettiği görme engelli yolcuların bağımsız seyahat edebilmesi için DANIŞ uygulaması ile tüm terminallerinde özel asistan desteği sunuyor. Bu uygulama, profesyonel DANIŞ asistanları tarafından sağlanan görüntülü hizmetlerle destekleniyor. İDOSTUM projesiyle hayvan dostlarını da düşünen İDO, çocuklara denizciliği sevdirme ve çok yönlü olarak uyguladığı çevreci projelerle de dikkat çekmeye devam ediyor.
11 Haziran 2025 Çarşamba
Hüseyin Kurt TGA adaylığını açıkladı
“SİZİN ADAYINIZIM”
Değerli meslektaşlarım, kıymetli delegelerimiz ve sektör paydaşları; 2025 yılı, sadece TÜRSAB seçimleri açısından değil, Turizm Geliştirme Ajansı (TGA) seçimleri açısından da seyahat acentalarının kaderini doğrudan etkileyecek bir dönemece işaret ediyor. Sizlerle aynı masalarda oturmuş, aynı sorunlara kafa yormuş, aynı mücadelenin içinde yer almış bir meslektaşınız olarak, bu seçim sürecinde sizlere açık yüreklilikle sesleniyorum: Ben Hüseyin Kurt olarak, Turizm Geliştirme Ajansı’nda seyahat acentalarının temsilcisi olmak için
üç yıllık görev süresiyle
SİZİN ADAYINIZIM.
Peki Neden Adayım?
Çünkü bugüne kadar olduğu gibi yarın da:
• Sahada olacağım.
• Ulaşılabilir olacağım.
• Dinleyen, anlayan, harekete geçen bir temsilci olacağım.
• Acentalarımızın gözü, kulağı, eli ve sesi olacağım.
• TGA’nın karar mekanizmalarında acentalarımızın çıkarlarını önceleyen duruşu sergileyeceğim.
“SİZİN ADAYINIZIM”
Bu bir slogan değil, sahada birlikte yürüdüğümüz gerçekliğin ifadesidir.
Hiçbir zaman ulaşılamaz olmadım. Hiçbir zaman “ben” demedim. Her zaman “biz” dedim.
Söz konusu olan seyahat acentalarımızın geleceğiyse, ben bu sorumluluğu sizlerin desteği ve teveccühü ile almaktan onur duyarım.
HEDEFLERİM
• TGA içindeki karar süreçlerine acenta perspektifi kazandırmak.
• Acentalarımızın pazarlama gücünü destekleyecek kampanyalarda söz hakkı sağlamak.
• Türkiye’nin tanıtım stratejilerinde acentalarımızın da değer zincirinde yer almasını sağlamak.
• Acenta temsiliyetiyle fuarlarda, global tanıtım faaliyetlerinde ve dijital projelerde görünürlük sağlamak.
• Sürekli iletişim, hesap verebilirlik ve şeffaflık ilkesinden sapmamak.
Size “SÖZ”
TGA’da yalnızca bir temsilci değil,
gerçekten acentalarımızın içinden gelen, sahayı bilen, çözüme inanan bir temsilci olacağım.
Gelin bu yolu birlikte yürüyelim.
Ben Hazırım.
SİZİN ADAYINIZIM.
Desteklerinizle daha ileriye, daha güçlü bir temsile.
Saygı ve sevgiyle,
Hüseyin Kurt
Turizm Geliştirme Ajansı Adayı
Hüseyin KURT Kimdir
Hüseyin Kurt, Türkiye turizm sektöründe önemli bir isimdir. GloobeMeets'in kurucusu ve I-MICE Derneği Başkanı olarak, özellikle MICE (Toplantı, Teşvik, Kongre ve Etkinlik) turizmi alanında etkili çalışmalar yürütmektedir.
1983 yılında Belçika'da doğan Kurt, İstanbul Aydın Üniversitesi'nde Turizm ve Otel İşletmeciliği eğitimi aldı. Yönetim, liderlik ve pazarlama alanlarında Micro MBA programlarını tamamladı.
Kariyerine 2002 yılında Swissôtel İstanbul'da başlayan Kurt, Setur Kemer-Antalya Bölge Yöneticiliği, Uptown Travel, Ayer Turizm & Event Academy gibi çeşitli organizasyonlarda görev aldı.
2015 yılında Oliva MICE'ı kurarak yurtiçi ve yurtdışında birçok etkinlik düzenledi.
2021'de kurduğu GlobeMeets, Türkiye'nin turizm alanındaki en büyük B2B organizasyonlarından biri haline geldi.
Son olarak, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) yönetim kurulu üyeliği için adaylığını açıkladı. Seyahat acentalarını temsil etmek amacıyla bu göreve talip olduğunu belirtti
3 Haziran 2025 Salı
TARİHİ HALILAR PODYUM OLDU
PODYUMDA SÜRPRİZ EVLİLİK TEKLİFİ
Sabiha Gökçen Havalimanı Flyadeal’ın ilk Riyad uçuşunu karşıladı
Riyad (RUH) – İstanbul hattının ilk uçağı, bugün öğle saatlerinde aprona indiği anda havalimanı otoritesi HEAŞ, Kurtarma ve Yangınla Mücadele (KYM) ekiplerince su takı selamlaması ile karşılandı. Bir havacılık geleneği olan su takı selamlaması esnasında iki itfaiye aracı, apron girişinde uçak ilerlerken tazyikli su ile gökkuşağı oluşturdu. Flyadeal’a ait yolcu uçağının kokpit ve kabin ekibi çiçeklerle karşılanırken Riyad’dan gelen 170 yolcuya lokum ikram edildi. ISG üst yönetim ekibi, Flyadeal yöneticileri ve uçuş ekibinin katılımlarıyla ilk uçuş pastası kesildi, hatıra fotoğrafları çekildi.
“Yeni iş birlikleriyle uluslararası ağımızı güçlendiriyoruz”
Törende konuşan Sabiha Gökçen Havalimanı Stratejik Planlama ve Hazine Yönetimi Direktörü Kerem Maybek, İstanbul’un dünyaya açılan kapısı Sabiha Gökçen Havalimanı’nın başta Avrupa, Orta Doğu ve Kuzey Afrika olmak üzere erişimini her geçen gün güçlendirdiğini vurguladı. Flyadeal ile gerçekleştirilen yeni iş birliğinin önemine dikkat çeken Kerem Maybek, “İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı olarak İstanbul ve çevresinin, ülkemizin ve dünyanın farklı noktalarına kolay, hızlı ve konforlu biçimde bağlamak için çalışıyoruz. Tarihi ve kültürel mirası, eşsiz doğası, modern sosyal yaşamı, eğitim ve ticaret olanakları ile dünyanın en büyük şehirlerinden olan İstanbul’u, dünyanın farklı destinasyonlarına farklı seçeneklerle bağlıyoruz. Sunduğu ekonomik uçuş modeliyle ilgi gören Suudi Arabistan’ın hava yolu şirketlerinden Flyadeal, İstanbul – Riyad hattı ile bu anlamda önemli bir talebi karşılayacak. Orta Doğu’nun hızla gelişen ve modernleşen merkezlerinden biri olan Riyad hem iş dünyası hem de sahip olduğu kültürel zenginlikleriyle bölgenin en çok ziyaret edilen kentlerinden biri. Uçuşlara olan yoğun talep, her iki taraf için de güçlü bir potansiyeli işaret ediyor. Bizler de misafirlerimizi havalimanımızda en iyi biçimde ağırlayacağız.” dedi.
Günlük uçuşlara yoğun ilgi bekleniyor
Riyad (RUH) - İstanbul Sabiha Gökçen (SAW) arasındaki yeni hattın Suudi Arabistan ile Türkiye arasındaki turizm ve ticaretin güçlenmesine katkı sunması, iki ülke arasında daha kolay ve erişilebilir bir bağlantı oluşturması hedefleniyor. İstanbul Sabiha Havalimanı’nın 52 ülke ve 106 dış hat, 39 iç hat olmak üzere toplam 145 destinasyon ile bağlantısı bulunuyor. Flyadeal’ın Sabiha Gökçen’e günlük olarak gerçekleştireceği seferler, şirketin Türkiye ile olan uçuş ağını da çeşitlendirecek.
Riyad dinamik bir metropol olarak ilgi görüyor
Uluslararası yatırımların merkezi, bölgesel iş toplantılarının adresi ve modern yaşam olanaklarıyla dinamik bir metropol olan Riyad, Suudi Arabistan'ın "Vizyon 2030" projesi kapsamında kültürel ve turistik anlamda büyük dönüşümün gerçekleştiği merkezlerin başında geliyor. Şehrin simge yapılarından biri olan Kingdom Centre Tower ve gözlem katındaki etkileyici manzara, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan tarihi Al Diriyah bölgesi ve Masmak Kalesi ile National Museum of Saudi Arabia Riyad, şehre gelen turistlerin en çok ziyaret ettiği yerler arasında sayılıyor. Her yıl düzenlenen geniş çaplı eğlence, sanat ve kültür etkinlikleri serisi Riyadh Season ise bölgenin ilgi gören organizasyonlarından biri olarak öne çıkıyor.
Golf ve Zarafet Buluştu; Universe Constant’tan Unutulmaz Bir Turnuva
İki gün süren turnuvada, katılımcılar strateji ve hassasiyet gerektiren golf sporundaki yeteneklerini sergileme fırsatı buldu. Universe Constant, “Master of Time” mottosuyla çıktığı bu yolculukta, sporun doğasında yer alan disiplin ve zarafeti destekleyerek unutulmaz bir deneyime ev sahipliği yaptı.
Turnuva boyunca Universe Constant’ın İsviçre saatçiliğindeki ustalığını yansıtan ikonik saat modelleri de Kemer Golf Club’da sergilendi. İş, sanat, spor ve cemiyet hayatının önde gelen isimlerini bir araya getiren etkinlikte, deneyimli oyuncular arasında kıyasıya bir rekabet yaşandı.
Davetlilerin de gün boyu atış pratiği ve kendi aralarında düzenlenen yarışmalarla açık havanın keyfini çıkardığı etkinlik, gün boyu keyifli anlara sahne oldu.
1 Haziran Pazar akşamı Kemer Country Club’ın zarif atmosferinde gerçekleşen ödül töreninde, 8 ayrı kategoride 21 katılımcı ödül kazandı. Golf sporuna olan ilgiyi artırmayı ve markanın zamanla kurduğu güçlü bağı vurgulamayı amaçlayan Universe Constant Golf Cup; centilmenlik, strateji ve dayanıklılık gibi değerlerin ön planda olduğu aynı zamanda sosyal etkileşimi destekleyen özel bir buluşma deneyimi sundu.
Ayvalık GastroFest’te Lezzet Şöleni Yaşandı
Türkiye’nin eşsiz gastronomi duraklarından biri olan Ayvalık, 30 Mayıs – 1 Haziran tarihleri arasında Kırlangıç Yaşam Merkezi’nde ilk kez düzenlenen GastroFest’e ev sahipliği yaptı. Ayvalık Belediyesi’nin düzenlediği ve Sözen Group’un içerik organizatörlüğünü yaptığı bu özel etkinlik, bölgenin zengin mutfak kültürünü tüm yönleriyle mercek altına aldı.
Ayvalık Belediyesi tarafından düzenlenen ve Sözen Grup iş birliğiyle gerçekleştirilen GastroFest, Kırlangıç Yaşam Merkezi’nde üç gün boyunca zengin içerikli etkinliklere sahne oldu. Festival, yerel mutfağın önde gelen temsilcilerini, gastronomi dünyasının duayen isimlerini, butik üreticileri ve lezzet tutkunlarını bir araya getirerek, Ayvalık'ın gastronomi vizyonunu ulusal ve uluslararası ölçekte daha görünür kıldı. Festivalin Profesyonel Mutfak Sponsoru Ertürk, Gıda Sponsoru Metro, Sofra Üstü Ekipman Sponsoru ID Fine, Bıçak Sponsoru Pirge ve Üniforma Sponsoru White Uniform oldu.
Festival, Ayvalık Belediyesi öncülüğünde ve Balıkesir Büyükşehir Belediyesi'nin desteğiyle; Kırlangıç (Ultr – Smart – Alışveriş), Effect Burson, Ortunç Cunda Island, Grand Hotel Temizel, Haliç Park Hotel Ayvalık (Haliç Hotels Group), Erginotel Sarımsaklı Ayvalık, Çınar Hotel Sarımsaklın Ayvalık, Kozoliv, Özgün, Barbun Çiftliği, Olivamore, Köklü Zeytincilik Ayvalık, Bay Sıhhat (Lale Mühendislik Gıda Tarım Ltd. Şti.), Arancia, Ayvalık Zeytinyağı Endüstrisi Müzesi, Karina Zeytinyağı, Cavlıhane Butik Otel, ASKEV, Ayvalık Kooperatifi, Novavera, Sabuncugil Zeytinyağı, Sarp Meşrubat – Coca-Cola, Jalem Tur, Aktaşlar, Uludağ Ticaret, Ayvalık Paşa, Cactus Coffee & Cocktails (Cunda Island), Macaron Mindercisi, Dobra Hotel (dobrahotel.com) ve Anadolu Bahçe katılımıyla ve destekleriyle gerçekleşti.
GastroFest: Ayvalık’ta Lezzetle Büyüyen Bir Turizm Vizyonu
Etkinliğin açılış konuşmasını Sözen Gurup CEO’su Gökmen Sözen gerçekleştirdi. Ayvalık’ın zeytinyağıyla Türkiye’nin en önemli başrol oyuncularından birisi olduğunun önemini vurgulayan Sözen; “Şehir otellerinden restoranlara, turizm bölgelerinden ev mutfaklarına kadar bu bölgenin zeytini ve zeytinyağı kullanılıyor. Ancak gözden kaçırmamamız gereken bir diğer önemli değer de bölgenin deniz ürünleri; kalamarı, ahtapotu ve birçok ürünü sofralarımıza geliyor. Bu yüzden Ayvalık Gastrofest markasını hayata geçirdik. Sayın Belediye Başkanımız ve ekibiyle uzun süredir istişare halindeyiz; çünkü Ayvalık, Ege’nin merkezi olabilecek güçte bir yer. Yemek kültürüyle, deniz ürünleriyle, tarihiyle, coğrafyası ve tarımsal ürünleriyle Türkiye'nin başrol gastronomi destinasyonlarından biri olmaya aday. Bu projeyi başkanımızla 5-6 yıl önce konuşmuştuk, bugün gerçekleştirmek nasip oldu. Türkiye’nin dört bir yanında, hatta Londra ve İstanbul gibi uluslararası şehirlerde gastronomi projeleri yürütüyoruz, ancak Ayvalık bizi gerçekten heyecanlandırdı. Çünkü Ayvalık dediğimizde mezelerin başkenti akla geliyor, Ege geliyor, deniz ürünleri ve zeytinyağının merkezi geliyor. Bu noktada sayın başkanımıza teşekkür ediyoruz. Gelecek yıllarda tıpkı diğer şehirlerde olduğu gibi uluslararası şefleri, medya temsilcilerini ve Türkiye’nin önemli gastronomi profesyonellerini burada ağırlamayı hedefliyoruz. Amacımız Ayvalık’ı güçlü bir marka haline getirmek ve bu yolda bizimle olan herkese teşekkür ediyoruz” dedi.
Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin ise festivalin açılışında yaptığı konuşmada şu sözlere yer verdi: “Büyükşehir Belediye Başkanımıza, belediye başkanı dostlarımıza, milletvekilimiz Mustafa Can Bey’e, kıymetli konuklarımıza ve tüm Ayvalıklılara hoş geldiniz diyor, bu ilk gastronomi festivalinde sizleri ağırlamaktan büyük mutluluk duyuyorum. Gastrofest Ayvalık, yalnızca bir festival değil; bu toprakların zengin mutfak mirasını, lezzetlerini ve yaşam kültürünü dünyayla paylaşma yolculuğudur. Zeytinyağımız, taptaze deniz ürünlerimiz, otlarımız, köklü mutfağımız ve geleneklerimizle Ayvalık, artık sadece tatil değil aynı zamanda gastronomi destinasyonu kimliğiyle de öne çıkıyor. Üç gün boyunca papalinadan lor tatlısına, tescilli sepet peynirinden mezelerimize kadar birçok tat, usta şeflerin anlatımıyla hayat buldu. Festivalimiz, UNESCO sürecindeki kentimizin tanıtımına katkı sağladı, yerel üreticiyi destekledi ve gastronomi turizmini 12 aya yayma hedefimize hizmet etti. Kırlangıç Yaşam Merkezi’nde gerçekleşen bu ilk buluşmada, üretici stantlarından slow food sunumlarına, coğrafi işaretli ürün tanıtımlarına kadar pek çok içerikle her yaştan ziyaretçiye hitap ettik. Bu festival; Ayvalık markaları için prestij, mutfağımız için görünürlük ve gelecek kuşaklara aktarılacak güçlü bir miras olacak. Emeği geçen herkese, sponsorlarımıza, şeflerimize ve tüm paydaşlarımıza teşekkür ediyor, hep birlikte tadına doyulmaz bir Ayvalık hikayesi yazdığımıza inanıyorum.”
Açılışa katılan Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın da etkinlikte yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Değerli milletvekilimize, belediye başkanlarımıza, kıymetli şeflerimize ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Balıkesir; Alaçam Dağları’ndan Kaz Dağları’na, Kapıdağ Yarımadası’ndan körfezine kadar eşsiz doğal zenginlikleriyle sadece Türkiye’nin değil, dünyanın en güzel şehirlerinden biridir. Bin 133 mahallesiyle büyük bir coğrafyaya sahip bu kadim şehirde, 20 ilçe belediyesiyle birlikte uyum içinde çalışıyor, yıllarca ihmal edilmiş Körfez bölgemize ve Ayvalık’a hak ettiği yatırımları kazandırmak için mücadele ediyoruz. Bu festival de işte bu birlikteliğin ve ortak vizyonun bir ürünü oldu. Balıkesir’in her köşesinden vatandaşlarımızı bu güzel etkinlikte buluşturduk ve Balıkesir’i Türkiye’nin parlayan yıldızı yapmak için hep birlikte çalıştık. Katkı sunan herkese gönülden teşekkür ediyor, bu güzel buluşmanın kentimize hayırlar getirmesini diliyorum.”
Gastronomi Dünyasının Ustaları Ayvalık’ta Buluştu
GastroFest’in konuşmacı ve konukları arasında gastronomi dünyasının önemli isimleri yer aldı: Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Sn. Ahmet Akın, Ayvalık Belediye Başkanı Sn. Mesut Ergin, Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan, Sözen Group CEO’su Gökmen Sözen, Türk Mutfağı Araştırmacısı Vedat Başaran, Barut Hotels Yönetim Kurulu Üyesi Cengiz Barut, Club Marvy Genel Müdürü Hüseyin Kutluca, D Resort Ayvalık Gebel Müdürü Cantekin Kesmen, Tahincioğlu Yönetim Kurulu Üyesi Onur Tahincioğlu, Savola Türkiye Yudum Gıda Genel Müdürü Houmer Balazadeh, Komili Türkiye Orijinasyon Müdürü Mehmet Cavlı, Kozoliv Zeytinyağı Kurucusu Halil Can, Köklü Zeytinyağı 4. Kuşak Temsilcisi & Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Kürlek, Özgün Zeytinyağları 3. Kuşak Temsilcisi Halil Sucu, Sabuncugil Zeytinyağları 5. Kuşak Temsilcisi Deniz Sabuncugil, Bay Nihat Kurucu Ortağı Volkan Bekit, Papalina ve Sayfiye Restoranları Kurucusu Erhan Ece, Calipso Restaurant Kurucu Ortağı Ziya Kaçar, Yalova Balık 3. Kuşak Temsilcisi Ertuğrul Sürgit, İskele Balık Kurucusu Tahsin Fettahoğlu, Trilye Restoran Sahibi & Gurme-Yazar Süreyya Üzmez, Ayvalık Paşa Lokantası Kurucusu İzzet Durko, Beğendik Abi Kurucusu Handan Kaygusuzer, Sayfiye Restaurant Kurucusu Sait Ergin, Mahir Lokantası Kurucusu Mahir Nazlıcan, Sosyal Gastronomi Şefi Ebru Baybara, TV Programcısı & Şef Türev Uludağ, Fireroom Kurucusu & Şefi Hazer Amani, Gastronomi Yazarı, Danışman & Eğitmen Şef Ahmet Güzelyağdöken ve sektörün daha pek çok öncü isimleri festival süresince panellerde, workshop’larda ve söyleşilerde bilgi ve deneyimlerini paylaştı.Festival programında ünlü şeflerle düzenlenen workshop’lar, alanında uzman isimlerin katıldığı paneller, film gösterimleri, canlı müzik performansları ve yerel markaların stantları yer aldı. Ayrıca, Ayvalık’ın coğrafi işaretli ürünlerine dair bilgilendirme köşeleri, slow food sunumları ve üretici stantlarıyla bölgenin zengin ürün çeşitliliği ziyaretçilerin beğenisine sunuldu.
Kesebir Mandıra’nın Geleneksel Lezzet Yolculuğu
Ayvalık Gastrofest 2025, yerel lezzetlerin buluştuğu eşsiz bir festival olarak gastronomi tutkunlarını bir araya getirdiBölgenin kadim mutfak kültürünü keşfetmek isteyenler için bu yılın en dikkat çeken katılımcılarından biri Kesebir Mandıra oldu.
Gelenek ve El Emeğiyle Üretilen Lezzetler
Kesebir Mandıra, 1993 yılında küçük bir üretim tesisi olarak faaliyetine başladı. Günlük 100 litre süt kapasitesiyle çıktığı bu yolculukta, günümüzde mevsimsel koyun, keçi ve inek sütü ile 500-550 litreye ulaşan üretim kapasitesiyle geleneksel süt ürünlerini peynir severlere sunuyor.Ayvalık ve çevresindeki çobanlardan temin edilen süt, mandıranın üst katındaki imalathanede, fabrikasyon kullanmadan, tamamen el emeği ve beden gücüyle işlenerek yoğurt, peynir ve taze lor haline getiriliyor. Geleneksel yöntemlerin korunması, ürünlerin doğallığını ve kalitesini ön plana çıkarırken, her lokmada Ayvalık’ın otantik lezzetlerini hissettirmek amaçlanıyor.
Ayvalık Gastrofest’te Kesebir Mandıra
Festival boyunca Kesebir Mandıra standında, ziyaretçiler çeşit çeşit peynir ürünlerini tanıma ve tadım yapma fırsatı buldu. Katılımcılar, Cunda’nın meşhur Taş Kahvesi’nin arkasında yer alan eski Rum binasında bulunan mandıranın hikayesini dinledi ve Ayvalık’a özgü süt ürünlerinin üretim süreci hakkında bilgi aldı.ISO22000, HACCP ve GIDA ÜRETİM VE HİJYEN sertifikalarına sahip olan Kesebir Mandıra, lezzetlerini en üst kalite standartlarına uygun şekilde üretiyor. El emeğiyle üretilen süt ürünleri, Ayvalık’ın gastronomi haritasında kendine özel bir yer edinmeye devam ediyor.
Geleneksel Lezzetleri Yaşatma Kararlılığı
Kesebir Mandıra, yerel lezzetlerin sürdürülebilirliğine ve geleneksel üretim yöntemlerinin korunmasına verdiği önemle yıllardır Ayvalık mutfağının önemli bir temsilcisi konumunda.Festival kapsamında sunduğu eşsiz ürünlerle Ayvalık Gastrofest 2025’in lezzet dolu atmosferine katkı sağlayan Kesebir Mandıra, süt ve peynir severlere geleneksel tatları en doğal haliyle sunmaya devam ediyor. Ayvalık’ın otantik mutfak kültürünü yaşatan Kesebir Mandıra festivale katılan katılımcılardan haklı olarak teşekkür hak etti. Önümüzdeki yıllarda festivale katılanlara daha fazla lezzet keşfetmek için bizleri takip etmeyi unutmayın dedi.
Zeytinyağı Fiyatları 2026’nın İlk Aylarında Düşecek
Türkiye’de en fazla zeytinyağı ihracatı gerçekleştiren ilk 5 firmadan biri olan Ayvalık merkezli Köklü Zeytincilik, yıllık 30 bin ton zeytinyağı sevk kapasitesi ve 2 bin ton sofralık zeytin işleme kapasitesiyle iç pazarda olduğu kadar dış pazara da cevap veriyor.
Köklü Zeytincilik, başta Amerika, Japonya, İtalya ve İspanya olmak üzere 16 ülkeye ihracat yaparken, kısa vadede ihracat yapılan ülke sayısının 25’e çıkarılması hedefleniyor. Markanın 4. kuşak temsilcisi Köklü Zeytincilik Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Kürlek de Köklü Zeytincilik’in başarısı ve ihracat konularında bilgi vermek üzere 31 Mayıs Cumartesi günü Ayvalık Gastrofest’te düzenlenen “Ayvalık’tan Dünya Sofralarına Zeytinyağı Yolculuğu” panelinde konuşma yaptı.
Kırlangıç Tarihi Sabunhane Salonu’nda gerçekleşen panel, Net Holding Yönetim Kurulu Üyesi & Gurme Yazar Reha Arar’ın moderatörlüğünde gerçekleşti. Konuşmasında Mustafa Kürlek, “Ayvalık, kaliteli zeytinyağı üretiminde dünyadaki 3 lokasyondan birisi. Köklü olarak markamızı dünya arenasında tanıtmaya çalışıyoruz.
Ayvalık’taki kendi ağaçlarımızdan elde ettiğimiz yağları ve zeytinleri tüketicilerle buluşturuyoruz. Zeytin ve zeytinyağını daha geniş tanıtabilmek için inovatif ürünlere de yoğunlaştık. Zeytin reçeli, zeytin lokumu, zeytin çiçeği kolonyası gibi çok farklı ürünlerimiz bulunuyor. Yakında zeytinli Türk kahvesini satışa sunmaya hazırlanıyoruz. Satışa sunduğumuz sofralık zeytinler, zeytinyağı ve inovatif ürünlerle birlikte 200 kalem ürünümüz bulunuyor.
En çok talep görün 3 inovatif ürünümüz ise zeytin lokumu, ızgara zeytin ve zeytin çiçeği kolonyası” derken, yeni sezona ait zeytinyağı rekolte beklentilerini de paylaştı. Geçtiğimiz sezonda gerçekleşen 475 bin ton zeytinyağı rekoltesinin aksine bu yıl 250-300 bin ton zeytinyağı rekoltesi beklediklerinin altını çizen Kürlek, “Türkiye’de zeytinyağı fiyatlarının 2026’nın ilk ayları itibariyle düşmesini bekliyoruz.
Eğer İspanya'da 1 milyon 800 bin ton-1 milyon 700 bin ton arasında zeytinyağı rekoltesi ve Tunus’ta da tahminlerin üzerinde 450 bin tonluk rekor bir rekolte gerçekleşirse fiyatlar düşecektir. İç piyasada zeytinyağı tüketiminin de 150 bin ton seviyesinde olduğunu hatırlatmakta yarar var” açıklamalarında bulundu. Savola Türkiye Yudum Genel Müdürü Houmer Balazadeh, dökme zeytinyağı ihracatından ziyade “Dubai çikolatası” örneğinde olduğu gibi bir marka hikayesinin yazılmasının önemine dikkat çekerken, Kozoliv Zeytinyağı Kurucusu Halil Can, Komili Türkiye Orijinasyon Müdürü Mehmet Cavlı, Özgün Zeytinyağları temsilcisi Halil Sucu ve Sabuncugil Zeytinyağları temsilcisi Deniz Sabuncugil de zeytinyağının markalaşmasının önemine dikkat çekerek markaların diğer kuşaklar tarafından da devam ettirilmesinin önemine dikkat çektiler. Panelin sonunda
2 Haziran 2025 Pazartesi
Zeytinyağı Fiyatları 2026’nın İlk Aylarında Düşecek
Türkiye’nin 4 kuşaktır zeytinyağı sektöründe olan nadide firmalarından, lezzet ödüllü markası Köklü Zeytincilik Ayvalık Gastrofest’te yerini aldı. Köklü Zeytincilik Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Kürlek, 31 Mayıs Cumartesi günü Kırlangıç Tarihi Sabunhane Salonu’nda “Ayvalık’tan Dünya Sofralarına Zeytinyağı Yolculuğu” panelinde konuşma yaptı.
Kürlek konuşmasında, 2026 yılının ilk aylarında zeytinyağı fiyatlarında düşüş beklediklerini ifade ederken yakın zamanda Türkiye’de ilk kez zeytinli Türk kahvesini satışa sunacaklarını belirtti.
Türkiye’de en fazla zeytinyağı ihracatı gerçekleştiren ilk 5 firmadan biri olan Ayvalık merkezli Köklü Zeytincilik, yıllık 30 bin ton zeytinyağı sevk kapasitesi ve 2 bin ton sofralık zeytin işleme kapasitesiyle iç pazarda olduğu kadar dış pazara da cevap veriyor.
Köklü Zeytincilik, başta Amerika, Japonya, İtalya ve İspanya olmak üzere 16 ülkeye ihracat yaparken, kısa vadede ihracat yapılan ülke sayısının 25’e çıkarılması hedefleniyor. Markanın 4. kuşak temsilcisi Köklü Zeytincilik Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Kürlek de Köklü Zeytincilik’in başarısı ve ihracat konularında bilgi vermek üzere 31 Mayıs Cumartesi günü Ayvalık Gastrofest’te düzenlenen “Ayvalık’tan Dünya Sofralarına Zeytinyağı Yolculuğu” panelinde konuşma yaptı.
Kırlangıç Tarihi Sabunhane Salonu’nda gerçekleşen panel, Net Holding Yönetim Kurulu Üyesi & Gurme Yazar Reha Arar’ın moderatörlüğünde gerçekleşti. Konuşmasında Mustafa Kürlek, “Ayvalık, kaliteli zeytinyağı üretiminde dünyadaki 3 lokasyondan birisi. Köklü olarak markamızı dünya arenasında tanıtmaya çalışıyoruz.
Ayvalık’taki kendi ağaçlarımızdan elde ettiğimiz yağları ve zeytinleri tüketicilerle buluşturuyoruz. Zeytin ve zeytinyağını daha geniş tanıtabilmek için inovatif ürünlere de yoğunlaştık. Zeytin reçeli, zeytin lokumu, zeytin çiçeği kolonyası gibi çok farklı ürünlerimiz bulunuyor. Yakında zeytinli Türk kahvesini satışa sunmaya hazırlanıyoruz. Satışa sunduğumuz sofralık zeytinler, zeytinyağı ve inovatif ürünlerle birlikte 200 kalem ürünümüz bulunuyor.
En çok talep görün 3 inovatif ürünümüz ise zeytin lokumu, ızgara zeytin ve zeytin çiçeği kolonyası” derken, yeni sezona ait zeytinyağı rekolte beklentilerini de paylaştı. Geçtiğimiz sezonda gerçekleşen 475 bin ton zeytinyağı rekoltesinin aksine bu yıl 250-300 bin ton zeytinyağı rekoltesi beklediklerinin altını çizen Kürlek, “Türkiye’de zeytinyağı fiyatlarının 2026’nın ilk ayları itibariyle düşmesini bekliyoruz.
Eğer İspanya'da 1 milyon 800 bin ton-1 milyon 700 bin ton arasında zeytinyağı rekoltesi ve Tunus’taa da tahminlerin üzerinde 450 bin tonluk rekor bir rekolte gerçekleşirse fiyatlar düşecektir. İç piyasada zeytinyağı tüketiminin de 150 bin ton seviyesinde olduğunu hatırlatmakta yarar var” açıklamalarında bulundu. Savola Türkiye Yudum Genel Müdürü Houmer Balazadeh, dökme zeytinyağı ihracatından ziyade “Dubai çikolatası” örneğinde olduğu gibi bir marka hikayesinin yazılmasının önemine dikkat çekerken, Kozoliv Zeytinyağı Kurucusu Halil Can, Komili Türkiye Orijinasyon Müdürü Mehmet Cavlı, Özgün Zeytinyağları temsilcisi Halil Sucu ve Sabuncugil Zeytinyağları temsilcisi Deniz Sabuncugil de zeytinyağının markalaşmasının önemine dikkat çekerek markaların diğer kuşaklar tarafından da devam ettirilmesinin önemine dikkat çektiler. Panelin sonunda
100 Yıllık Sabuncugil, Ayvalık Gastrofest’te Yerini Aldı
Ayvalık’ın bereketli topraklarından doğan ve yüz yılı aşkın bir geleneği temsil eden Sabuncugil Zeytinyağları, Ayvalık Gastrofest’te zeytinyağı tutkunlarıyla buluştu. Kaliteyi ve geleneksel üretim anlayışını sürdüren Sabuncugil ailesi, dedelerinden devraldıkları mirası en iyi şekilde geleceğe taşımaya devam ediyor.
Kimya Mühendisi Deniz Sabuncugil, ailesinin 4. kuşak temsilcisi olarak Sabuncugil markasını ileriye taşırken, 5. nesil oğulları da bu mirasa büyük bir özveriyle sahip çıkıyor. İyi Tarım Sertifikalı, Coğrafi İşaretli Ayvalık zeytinyağlarını Türkiye’nin her bölgesine ulaştıran Sabuncugil, Ayvalık merkezli üretim tesislerinin yanı sıra İstanbul’da Teşvikiye ve Göktürk’teki mağazalarıyla da tüketicilere doğrudan erişim sağlıyor. Üstelik online satış kanalları sayesinde ülkenin dört bir yanına aynı fiyat ve aynı kaliteyle hizmet sunuyor.
Gerçek Zeytinyağının Kimyasal ve Duyusal Değerleri
Deniz Sabuncugil, zeytinyağının duyusal ve kimyasal önemini vurgulayarak bilinçli tüketimi teşvik ediyor: "Bir kez gerçek zeytinyağının tadına varan, ondan asla vazgeçemez!" Coğrafi işaretli zeytinyağlarında yüksek polifenol, düşük asit derecesi bulunur. Sağlık açısından önemli olan, bu yağları antioksidan olarak tüketmektir.
Ayvalık’ın Bereketli Zeytin Ağaçları ve Eşsiz Lezzeti
Ayvalık bölgesi, yaklaşık 2.500.000 adet zeytin ağacıyla dünyada saygın bir konuma sahiptir. Burada üretilen zeytinyağını özel kılan faktörler şunlardır:
• Bölgenin mineral açısından zengin toprak yapısı
• Ayvalık rüzgârlarının zeytin meyvesinin oluşumuna sağladığı katkılar
Bu doğal koşullar, Ayvalık zeytinyağına kendine özgü lezzet ve aroma kazandırıyor.
Gastrofest: Asırlık Zeytin Kültürünün Tanıtımı
Sabuncugil Zeytinyağları, Ayvalık Gastrofest’te katılımcılara özel tadımlar yaptırarak, asırlık zeytin kültürünü tanıttı. Zeytinyağlarının özgünlüğü ve kalitesi üzerine yapılan bilgilendirmelerle, geleneksel üretim yöntemlerinin önemi bir kez daha vurgulandı.
28 Mayıs 2025 Çarşamba
Genç şeflere ödül yağdı
Tekin, mutfağın sadece yemek pişirilen yer olmadığını, nimete saygının, şükretmenin, paylaşmanın ve dayanışmanın mekanı, iyiliğin, beraberliğin ve aile olmanın göstergesi olduğunu ifade etti.Mutfağın aynı zamanda geçmişten geleceğe aktarılan köklü bir miras olduğunu vurgulayan Tekin, "Bu anlayışla mesleki ortaöğretim kurumlarımızda öğrenim gören öğrencilerimizi sadece usta şefler olarak değil, aynı zamanda erdemli, değer odaklı ve üreten bireyler olarak Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ile yetiştiriyoruz." ifadelerini kullandı.
Bakan Tekin şöyle devam etti:"15 bölgemizde düzenlenen bölge yarışmalarımızda 413 ekip ter döktü. Finale kalan öğrencilerimiz, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Azerbaycan, Hırvatistan, Kırgızistan, Özbekistan, Romanya ve Tunus'tan gelen değerli katılımcılarla birlikte yeteneklerini sergilediler. Yarışmaya katılan tüm öğrencilerimizi, danışman öğretmenlerimizi ve bu başarıya katkı sunan herkesi gönülden tebrik ediyorum. Gençlerimizin ortaya koyduğu bu azim ve yetenek, geleceğe dair umutlarımızı güçlendiriyor."Mesajının sonunda Bakan Tekin, organizasyonun gerçekleştirilmesinde emeği geçenlere teşekkür etti.
Törene İstanbul Valisi Davut Gül ve Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürü Neşe Çıldık’ın yanı sıra TÜROB Başkanı Müberra Eresin, TUGEV Başkan Vekili Bahadır Yaşık, Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Bal, ünlü Şef Mehmet Yalçınkaya da katıldı.
İstanbul Valisi Davut Gül ise programda yaptığı konuşmada, gastronominin turizmle birlikte şu an personel anlamında en çok ihtiyaç duyulan sektör olduğunu belirterek şu sözleri kullandı:"Meslek liselerimizin fiziki kapasiteleri her geçen gün gelişiyor. Atölyelerimiz her geçen gün fiziki yapılarını daha da iyileştiriyor. Hem Cumhurbaşkanımız hem de her bakanımız kendi alanıyla ilgili özel çalışma yapıyor. Millî Eğitim Bakanımız, Kültür ve Turizm Bakanımız ve diğer bakanlıklarımız sizleri daha iyi yetiştirmek için özel sektörle, sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte sadece Türkiye'de değil, dünyanın her yerinde kendi işinizi en iyi şekilde yapabilecek bir donanıma kavuşmanız için çalışmalar yapıyor. İnanıyorum ki bu yarışmalarla birlikte sizler, bir adım daha ileriye gideceksiniz. Size tecrübe aktaran öğretmenlerimize, bu işin duayeni arkadaşlarımıza ayrıca teşekkür ediyoruz."
BİRİNCİLİK KAHRAMANMARAŞ’IN
Yarışma sonucunda birincilik ödülünü Kahramanmaraş Mado Akdeniz Turizm Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, ikincilik ödülünü Konya Akşehir Şehit Özden Çınar Kız Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, üçüncülük ödülünü Bartın Amasra Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi kazandı. Hijyen Ödülü’nün sahibi Kilis Yaşar Aktürk Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi oldu. Uluslararası Kapalı Kutu kategorisinde de birinciliği Bursa Şehit Erol Olçok Turizm Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, ikinciliği Özbekistan takımı, üçüncülüğü Mardin Kızıltepe Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi kazandı.
İŞTE ÖDÜLLER
Kütahya Porselen tarafından Türkiye birincisi olan okula 100 bin TL, ikinciye 75 bin TL ve üçüncüye 50 bin TL tutarında hediye çeki verildi. Gastronometro tarafından da Türkiye birincisi olan okula 60 bin TL, ikinciye 40 bin TL ve üçüncüye 30 bin TL tutarında hediye verildi. Yarışmada farklı kategorilerde de ödüller sunuldu. TÜROB’un kurumsal sponsoru Ecolab, 16 okulun her birine 25’er bin TL tutarında ‘hijyen seti’ hediye etti. Ayrıca birinci okula Ecolab tarafından 50 bin TL tutarında bir ‘Hijyen Ödülü’ verildi. Yarışmaya katılan tüm öğrencilere Pirge tarafından birer ‘şef bıçağı’ hediye edildi.
81 İLDEN 406 OKUL BAŞVURDU
Törende bir konuşma yapan TÜROB Başkanı Müberra Eresin, 2018 yılından itibaren İstanbul’daki Otelcilik ve Turizm Meslek Liseleri arasında düzenlenen ‘Sektör Yetenek Avında’ yemek ve gastronomi yarışmasının bu yıl itibariyle ‘MEB Uluslararası Gastronomi ve Aşçılık Yarışması’ adıyla ülkemizin 81 iline yayıldığını söyledi. Eresin, “Bu yıl 406 okulun katılımıyla gerçekleştirdiğimiz elemeler, gerçekten büyük bir başarıya imza atmıştır. Elemeler sonucunda 16 okulumuz finallerde yarışmayı hak etmiştir. Bu yıl ayrıca Azerbaycan, Özbekistan, Kırgızistan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Romanya, Hırvatistan ve Tunus’tan katılan ekiplerle yarışma artık uluslararası bir boyut kazanmıştır. Final yarışmasını ve ödül törenini özellikle Türk Mutfağı Haftası’nda düzenlemek istedik” diye konuştu.
SADECE YARIŞMA DEĞİL EĞİTİMİN DE BİR PARÇASI
Bu etkinliğin sadece bir yarışma değil, aynı zamanda sektörel eğitimin önemli bir parçası olduğunu dile getiren Eresin, şöyle devam etti: “Kamu ve özel sektör iş birliğinin en güzel örneklerinden biri olarak, genç yeteneklere kariyer fırsatları sunmayı ve onların gelişimlerine katkı sağlamayı hedefliyoruz. Bu yüzden kazanan, sadece bir okul ya da öğrenci değil, tüm katılımcılarımızdır. Bu etkinlik, gençlerimizin kariyerlerini planladıkları turizm sektörünü yakından tanımaları ve sektörün liderleriyle buluşmaları açısından büyük önem taşımaktadır. Turizm eğitimi, sadece teorik bilgiyle sınırlı kalmamaktadır. Aynı zamanda öğrencilere sahada uygulamalı deneyimler kazandırarak, onları sektöre hazır bireyler olarak yetiştirmektedir. Gastronomi gibi birçok alt başlıkta uzmanlaşmayı sağlayan bu eğitim süreci, aynı zamanda sürdürülebilir turizm ve yerel değerlerin korunması konusunda da bilinç oluşturmaktadır.”
OKUL-SEKTÖR İŞ BİRLİĞİNİN EN GÜZEL ÖRNEĞİ
Gastronominin son yılların en cazip turizm ürünlerinden ve seyahat motivasyonlarından biri olduğunu belirten Eresin, şunları söyledi: “Bu yarışmayı büyütmek, Türkiye genelinde farklı kategorilerle yaygınlaştırmak ve okul-sektör iş birliğinin en güzel ve anlamlı örneğini sürdürülebilir bir şekilde ortaya koymak asıl hedefimizdir. Bu doğrultuda TUGEV ile çok güçlü bir iş birliği başlattık. Bu iş birliği ile, eğitimdeki bu tür yarışmaları daha da yaygınlaştırarak, okullarda verilen eğitimi tamamlayıcı bir parça haline getireceğiz. Bu iş birliği nedeniyle, TUGEV Başkanı Sayın Şekib Avdagiç ve Başkan Vekili Sayın Bahadır Yaşık’a teşekkürlerimi sunuyorum. Bugünün öğrencileri, yarının turizm elçileri olacak. Bu yüzden, tüm okullarımıza katılımlarından, çabalarından ve emeklerinden ötürü yürekten teşekkür ediyor ve tebrik ediyorum. Bu projeye en başından beri desteklerini esirgemeyen ve projeyi sahiplenerek bizim yanımızda olan tüm paydaşlarımıza teşekkür etmek isterim: Milli Eğitim Bakanlığı’na, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na, TUGEV’e, Metro Türkiye ve Gastronometro’ya, Türk Mutfağı Araştırmacısı ve Şef Vedat Başaran’a, Gastronometro Direktörü Şef Maximilian Thomae’ye, Ecolab, Kütahya Porselen ve Pirge Bıçakları’na; ayrıca, ödül töreninin düzenlenmesinde büyük katkı sağlayan Kültür ve Turizm Bakanımız Sayın Mehmet Nuri Ersoy’a da sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.”
‘GENÇ ŞEFLERİ DESTEKLEMEYE DEVAM EDECEĞİZ’
Metro Türkiye Kamu İlişkileri Koordinatörü Nurdan Ataolur da böyle değerli bir projenin paydaşı olmaktan onur duyduklarını belirterek, şu görüşleri dile getirdi: "35 yıldır Türk mutfağına sahip çıkmayı ve geleceğe taşıyabilmeyi kendimize görev ediniyor, gastronomi sektörünün en yakın iş ortaklarından biri olarak her geçen gün bu ülkeye yatırım yapmaya devam ediyoruz. 10 yıl önce Türkiye'nin ilk gastronomi keşif platformu olarak hayata geçirdiğimiz Gastronometro, bu yatırımlarımızın en güzel örneklerinden biri. Gastronominin geleceğini inşa edecek olan genç şef adaylarının gelişimi için burada eğitimler veriyor, ilham veren organizasyonlar düzenliyoruz. ‘MEB Uluslararası Gastronomi Festivali ve Aşçılık Yarışması’ da bunlardan biri. Bu sene yarışmada gençlerin yaratıcılıklarını, yerel ve coğrafi işaret tescilli ürün kullanımını, sürdürülebilirlik ve atıksız mutfak prensiplerini benimsemiş olduklarını görmekten gurur duyduk. Yarışmaya katılma cesareti gösteren tüm şef adaylarını tebrik ediyor, dereceye giren okulları kutluyoruz. Genç şeflerin her alanda ilerleyişini desteklemek için çalışmalarımıza hiç durmadan devam edeceğiz."