16 Kasım 2014 Pazar

ŞERBETÇİ ALİ BABA SKALİTE ADAYI

TURİZMİN SESİ
“ALİ BABA“ Osmanlı Şerbetleri, Skal International İstanbul’un “turizm oskarları” olarak bilinen Skalite ödüllerine aday oldu



ALİ BABA Osmanlı  Şerbetleri, dünya turizm profesyonellerinin küresel turizmi ve arkadaşlığı yaymayı amaçlayan en eski uluslararası turizm sivil toplum örgütü SKAL International İstanbul’un “Kültürel Değerlerin Yaşatılmasına Katkı” kategorisinde aday oldu.


1965 den bu güne, Osmanlı, Türk Mutfağı kültürüne ve Osmanlı Şerbet kültür mirasına sahip çıkarak, Ali Baba ve Güler Osmanlı Mutfağı olarak Demirhindi ve Osmanlı Şerbetlerini Türkiye'de gerçek orjinal tarifiyle 365 gün sunan nadir mekanlardan biridir. 26 Kasım 2014 tarihine kadar devam edecek olan oylamada ödüller, siz değerli Skal üyelerinin aşağıdaki linki tıklayarak, her kategoride yalnızca bir kez oy vermesiyle sahiplerini bulacak
http://www.skalite.com.tr/

15 Kasım 2014 Cumartesi

KAYAK KIŞ TURİZMİNİN GELİŞMESİNE ÖNCÜLÜK EDEREK KALKINDIRACAK

TÜRKİYE TURİZMİ “KIŞ SPOR”LARIYLA İLE KALKINACAK


Türkiye’de 2. bin metrenin üzerinde 166 dağ, 3 bin metrenin üzerinde 137 dağ ve 4 bin metrenin üzerinde 4 dağ bulunuyor.Tkf Başkanı Erol Yarar: Türkiye Kış Turizmi Merkezi Olma Potansiyeline SahipTürkiye Kayak Federasyonu Başkanı Erol Yarar, Türkiye’nin 12 yılda 48 milyar euroluk yatırım ile kış turizmi merkezi olma potansiyeline sahip olduğunu söyledi.


Türkiye Kayak Federasyonu (TKF) Başkanı Erol Yarar, "Bir Ekonomik Kalkınma Modeli; Kayak Sporu" başlıklı projeyi ve hedeflerini açıkladı. TKF Başkanı Yarar, projenin, temelde iki dayanağı olduğunu; bir yandan sporcu yetiştirilmesi için kulüplerle işbirliği içinde gerekli desteği sağlarken bir yandan da yatırıma odaklanılması gerektiğini vurguladı. Türkiye'nin, 12 yıla yayılarak gerçekleştirilecek 48 milyar Euro'luk yatırımla, kış sporları merkezi haline gelebileceğini ve coğrafi nedenlerle dünyada Kış Olimpiyatları düzenleyebilen çok az sayıda ülke arasına katılabileceğini belirten Yarar, "48 milyar euro 12 yıl için çok makul bir yatırım miktarı, İstanbul'da yapılan yeni havaalanı gibi sadece iki havaalanı yatırımına eşit bir yatırımdan söz ediyoruz" ifadelerini kullandı.


Dünya'da ve Türkiye'de sporcu sayısı, yarış sayısı, kayağa elverişli pist ve lift sayısı ve ekonomik getiri açısından karşılaştıran ve kayak başta olmak üzere kış sporlarının ekonomiye katkısına değinen TKF Başkanı Yarar: "Kayak kış turizminin gelişmesine öncülük etmesi nedeniyle bölgesel kalkınma sağlayan tek spor ve kayak sektörüne yapılan yatırımlar 7 yılda geri dönüyor. Örneğin Avusturya'nın en önemli gelir kaynağı kış turizmi ve kayak. Avusturya'nın nüfusu sadece 8.4 milyon, Gayri Safi Milli Hasıla'sı (GSMH) 309.9 milyar euro ve kayak sporunun Avusturya ekonomisine toplam getirisi 44.1 milyar euro" dedi.


"TÜRKİYE'DEKİ 3 BİN DAĞDAN SADECE 10'UNDA KIŞ SPORLARI YAPILABİLİYOR"
Türkiye'de 3 binden fazla dağ olduğunu ancak sadece 10 tanesinde kış sporları yapıldığına değinen Yarar, "Türkiye'deki dağlar kayak yapmaya çok elverişli. Ülkemizde, 2. bin metrenin üzerinde 166 dağ, 3 bin metrenin üzerinde 137 dağ ve 4 bin metrenin üzerinde 4 dağ bulunuyor. Ancak potansiyelimizi değerlendiremiyoruz. Türkiye, 2.5 milyon euroya yakın Kayak Federasyonu bütçesi ile Batı Avrupa ülkelerinden daha düşük bir finansal Güce sahip" dedi.


"TÜRKİYE 2023 YATIRIM PROJEKSİYONU 48 MİLYAR EURO"
Türkiye'nin 2023 yılında bir kış sporları merkezi ve Kış Olimpiyatları'na aday bir konumda olabilmesi için bir yandan sporcu yetiştirirken bir yandan da gerekli yatırımları yapmanın önemine değinen TKF Başkanı Erol Yarar, bu yatırımların devlet, yerel yönetimler ve özel sektör işbirliği ile yapılması gerektiğini belirtti. Yarar, yatırım alanlarını ve miktarlarını "5 bin tane otel yatırımı için 18,5 milyar euro, 100 bölgede altyapı yatırımları için 15 milyar euro, 100 bölgede bin adet lift yatırımı için 5,6 milyar euro, dağ işleme makineleri için 5 milyar euro, tanıtım, eğitim ve okullar için 4,1 milyar euro, bölge kayak hastaneleri için 250 milyon euro'luk bir projeksiyon yaptık. Toplam yatırım ise 12 yılda 48 milyar 450 milyon euro. Bu rakam İstanbul'a yapılacak üçüncü havaalanı gibi sadece iki havaalanının yatırımına eşit ve üstelik 12 yıllık bir projeksiyondan söz ediyoruz" diyerek sıraladı.


Türkiye Kayak Federasyonu olarak yönetimi devraldıkları Nisan ayından bu yana çok ciddi bir çalışma gerçekleştirdiklerini ve uzun vadeli hedefler belirlediklerini ifade eden TKF Başkanı Yarar, TKF'nin "Bir Ekonomik Kalkınma Modeli; Kayak Sporu" projesi çerçevesinde geliştirdiği 2026 hedeflerini şöyle açıkladı: "Kış sporları yapmaya elverişli bölgelerde kış sporları merkezleri oluşturulması koordine edilerek, bu bölgelerde kış turizminin ve kış sporlarının geliştirilmesi sağlanacak. Türkiye'de 4 milyon kişi, sporcu veya seyirci olarak kayak sporu ile entegre edilecek. 100 bölgede 5 bin otel ve 275 bin yatak kapasitesi oluşumunu temin edecek AR-GE çalışmaları tamamlanarak hükümete sunulacak.


Uluslararası standartlarda çok gelişmiş bir örnek bölgenin, fiilen kurulması için tüm teknik projeler hazırlanacak ve uygulama koordinasyonu sağlanacak. 30 bölgesel (Balkan-Asya-Avrupa) şampiyona ve 10 dünya şampiyonasına ev sahipliği yapılacak. Yılda 10 milyar euro gelir getirecek sektörü planlayarak oluşumuna öncülük edilecek. 500 bin yeni istihdam oluşturulacak. Kayak sporunun yapılmasına olanak veren sanayinin Türkiye'de paralel oluşumuna altyapı oluşturularak yılda 1 milyar dolarlık yeni bir sanayi oluşturulacak. Yılda 13,5 milyon turist potansiyeli değerlendirilecek. Türkiye Kış Olimpiyatları'na talip olacak. 3 adet Kış Sporları Akademisi kurularak işletilecek. Türkiye'nin kış sporlarında dünyada ilk 10 içine girecek altyapı oluşumu tamamlanarak, madalya alacak sporcu yetiştirme sistemi kurulacak. 100 bin ulusal ve uluslararası sporcu yetiştirilecek. Sporcuları olimpik seviyeye taşıyacak altyapı çalışmaları tamamlanacak. Bütün kulüpler uluslararası standartlara getirilecek. Federasyon, kulüp ve sporcu iletişimi sürekli ve sağlıklı kılınacak.




12 bin 500 yıllık Türkiye ve Anadolu Tarihi “Dünyanın En Büyük Müzesi: Türkiye” Projesi ile Tarihseverlerle Buluşuyor .T.C. Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik’in himayelerinde, T.C. Kültür Bakanlığı Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürlüğü (DÖSİMM), TÜRSAB-MÜZE Girişimleri, BKG ve Anadolu Efes tarafından hazırlanan “Dünyanın En Büyük Müzesi: Türkiye” projesi tarihseverlerle buluşmaya hazır. Kitap, sergi ve aktüel belgeselden projenin kitabı Bakanlığa bağlı müzelerdeki müze mağazalarda meraklılarıyla, fotoğraf sergisi 31 Aralık 2014 tarihine kadar Darphane-i Amire’de ziyaretçilerle buluşacak. 13 bölümden oluşan belgesel ise 16 Kasım 2014 tarihinden itibaren her Pazar NTV’de yayınlamaya başlanacak.


12 bin 500 yıllık Türkiye ve Anadolu tarihinin hikâyesi, T.C. Kültür ve Turizm Bakanı Sayın Ömer Çelik’in doğrudan talimatlarıyla “Dünyanın En Büyük Müzesi: Türkiye” projesi kapsamında bir prestij kitap, fotoğraf sergisi ve aktüel belgeselde bir araya getirildi. T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı Türkiye genelindeki  müze ve ören yerlerinden seçilen yüzlerce eserin fotoğrafları ve etkileyici hikâyelerinin yer aldığı kitap, yurtiçi ve yurtdışında gerçekleştirilecek fotoğraf sergisi ve 13 bölümlük aktüel belgesel ülkemiz topraklarının insanlık tarihindeki önemini gözler önüne seriyor. Proje, fotoğraflarla Anadolu uygarlık tarihinin anlatıldığı prestij kitabı, yurtiçi ve yurtdışında gerçekleştirilecek fotoğraf sergisi ve 13 bölümlük bir aktüel belgesel olmak üzere üç bileşenden oluşuyor.


“Dünyanın En Büyük Müzesi: Türkiye” kitap, sergi ve aktüel belgesel lansmanı T.C. Kültür ve Turizm Bakanı Sayın Ömer Çelik’in himayelerinde; T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürlüğü (DÖSİMM), Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) ve Bilkent Kültür Girişimi (BKG) ile proje destekçisi Anadolu Efes işbirliği ile 14 Kasım 2014 Cuma günü saat 14.00’te İstanbul Arkeoloji Müzeleri Kütüphanesi’nde gerçekleşti. T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un ev sahipliğinde gerçekleşen toplantıda T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Başaran Ulusoy, Bilintur A.Ş. Yönetim Kurulu Murahhas Üyesi Orhan Hallik, Anadolu Efes Genel Müdürü T. Altuğ Aksoy ve kitabın yazarı tarihçi Hayri Fehmi Yılmaz birer konuşma yaptı.
“Medeniyetler tarihi için eşsiz bir kaynak”


T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, “Bakanlığımız ülkemizin sahip olduğu bu kadim mirası muhafaza edip bir müze gibi sergileyerek hem uluslararası arenada ülkemizi tanıtmakta hem de dünya kültürel mirasına önemli bir katkı sağlamayı amaçlamaktadır. Medeniyetler tarihi alanında görsel ve yazın anlamında faydalı bir kaynak olacağına inandığım bu çalışmada emeği geçen tüm kurum ve kişilere emeklerinden dolayı teşekkür eder, bu yöndeki çalışmaların devamını dilerim” diye konuştu.



“Yalnızca turizme değil kültürel yaşama da değerler katıyoruz”
TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Başaran Ulusoy da TÜRSAB’ın yalnızca Turizme değil, kültürel yaşama kazandırdığı değerlerle de iftihar ettiğini vurgulayarak, şöyle konuştu:
 “TÜRSAB, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ana misyonlarından biri olan kültürel varlığın korunması, geliştirilmesi, tanıtımı ve bunun için kaynak oluşturulması, ziyaretçi ve bilinirlik sayılarının arttırılması, toplumun müze ve antik şehir algısının güçlendirilmesi çerçevesinde Laodikeia Antik Şehri Kazıları, İstanbul Arkeoloji Müzeleri’nin depreme karşı güçlendirilmesi ve restorasyonu, Darphane-i Amire Binaları’nın deprem güçlendirme ve restorasyon projelerinin hazırlanması ve Garibaldi Binası’nın restorasyonuna ilişkin çalışmalarında bulunmaktadır. TÜRSAB Müze Girişimleri olarak, dünyanın kültürel alandaki benzersiz ve en büyük Kamu – Özel Sektörü işbirliği çerçevesinde, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı müze ve ören yerleri gişelerini işletmekteyiz.”



“Müzeleri sosyal birer alan haline getirmeyi hedefliyoruz”
BKG Yönetim Kurulu Murahhas Üyesi Orhan Hallik ise“Bilkent Kültür Girişimi Ailesi olarak kültürel mirasın yeniden keşfedilmesi amacıyla çeşitli projeler hayata geçiriyoruz. Bu kapsamda yerli, yabancı herkesi müzelere çekmeyi, herkesin bu büyük mirasta kendisinden bir parça bulabilmesini ve müzeleri sosyal birer alan haline getirmeyi hedefliyoruz. Çünkü asırlar boyunca değişmeyen tek bir şey var o da insan. Zaman kavramını hayattan çıkardığımızda geriye yalnızca insani duygular kalıyor. Müzeler tüm bu insani duyguları içlerinde barındırıyor. T.C. Kültür ve Turizm Bakanı Sayın Ömer Çelik’in doğrudan talimatlarıyla çalışmaları başlanan “Dünyanın En Büyük Müzesi: Türkiye” projesinin içinde yer aldığımız için büyük memnuniyet duyuyorum” dedi.


“Böylesine değerli bir projenin paydaşlarından biri olmanın gururunu yaşıyoruz”
Anadolu Efes Genel Müdürü T.Altuğ Aksoy da “Bu topraklarda doğan, büyüyen ve uluslararası arenada başarılara imza atan bir kurum olarak, geçmişten aldığımız güçle, gelecek için uzun soluklu değer yaratma gayemizden hiçbir zaman vazgeçmedik. Bu anlayışla, bugün birçok farklı alanda toplumsal gelişime ve yerel kalkınmaya hizmet edecek sosyal sorumluluk projelerini hayata geçiriyoruz. Binlerce yıllık Anadolu medeniyetlerinin hem Türkiye’de hem dünyada tanıtılmasına olanak sağlayacak T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın böylesine değerli bir projesinin paydaşlarından biri olmanın gururunu yaşıyoruz” diye konuştu.T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun konuşmaların ardından “Başta T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı çalışanları olmak üzere TÜRSAB ve Bilkent Kültür Girişimi’ne değerli işbirlikleri için teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.


“Dünyanın En Büyük Müzesi: Türkiye” Kitabının Tanıtımı Yapıldı
T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürlüğü, TÜRSAB-MÜZE Girişimleri ve BKG tarafından ortak hazırlanan “Dünyanın En Büyük Müzesi: TÜRKİYE” kitabı ile Hititler’den Selçuklular’a, Bizans’tan Osmanlı’ya onlarca uygarlığa ev sahipliği yapan Anadolu’da Paleolitik Çağ’dan (Yontma Taş Devri) Cumhuriyet’e uzanan süreçteki tarihi değerler bir araya getiriliyor. Karain Mağaraları’ndan Göbeklitepe’ye, Çatalhöyük’ten Efes’e, Zeugma’dan Çavuştepe’ye kadar dünya tarihini değiştiren arkeolojik eserler fotoğraf ve görüntüler eşliğinde Anadolu coğrafyasının kültürel ve tarihi mirası halkla buluşacak.


Paleolitik Çağdan günümüze tarihi değerler bir araya getiriliyor
T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürlüğü, TÜRSAB-Müze Girişimleri ve BKG tarafından Anadolu Efes katkılarıyla ortak hazırlanan “Dünyanın En Büyük Müzesi: Türkiye” projesiyle Hititler’den Selçuklular’a, Bizans’tan Osmanlı’ya onlarca uygarlığa ev sahipliği yapan Anadolu’da Paleolitik Çağ’dan (Yontma Taş Devri) Cumhuriyet’e uzanan süreçteki tarihi değerler bir araya getiriliyor. Karain mağaralarından Göbeklitepe’ye, Çatalhöyük’ten Efes’e, Zeugma’dan Çavuştepe’ye kadar dünya tarihini değiştiren arkeolojik eserler fotoğraflanarak “Dünyanın En Büyük Müzesi: Türkiye” ismi altında kitap, fotoğraf sergisi ve aktüel belgesel ile Anadolu coğrafyasının kültürel ve tarihi mirası halkla buluşuyor.Konuşmaların ardından konuşmacılar ve davetliler, İstanbul Arkeoloji Müzeleri Darphane-i Amire Binası’na geçerek fotoğraf sergisini gezdiler.


Yüzlerce fotoğraf 1 yıl boyunca yurtiçi ve yurtdışında sergilenecek
“Dünyanın En Büyük Müzesi: TÜRKİYE” fotoğraf sergisinde T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı müze ve örenyerlerinde bulunan ve Anadolu’da farklı coğrafyalardan ve farklı zaman dilimlerinden seçilmiş 100 üzerinde obje fotoğraflanarak bunların içinden seçilenler yüksek kalitede basılarak sergi haline getirildi. Türkiye genelinde İstanbul Ankara, İzmir, Adana, Bodrum, Antalya, yurtdışında Londra, Paris, Frankfurt ve Moskova’da başta uluslararası turizm fuarları ve havaalanları olmak üzere konsolosluklarda ve prestijli sergi salonlarında sergilenecek.


Sergi, İstanbul’da 31 Aralık’a kadar Darphane-i Amire Binası’nda görülebilecek.
Müze Ziyaretçisi / Dünyanın En Büyük Müzesi Türkiye aktüel belgeseli bu Pazar NTV’de
Tanıtımı yapılan Müze Ziyaretçisi / “Dünyanın En Büyük Müzesi: Türkiye” aktüel belgeselinde, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı müze ve örenyerlerinde Anadolu tarihine olduğu kadar Dünya tarihine de ışık tutan eser ve objelerin zaman sıralamasına göre tanıtımı yapılacak. 13 bölümden oluşan ve sunuculuğunu Ahmet Yeşiltepe’nin yapacağı bu aktüel belgeselde Göbeklitepe tapınağı, Truva, Efes Müzesi, Likya, Topkapı Sarayı Müzesi,Konya Mevlana Müzesi gibi bir çok tarihi ve kültürel mirasımız 16 Kasım 2014 tarihinden itibaren saat 22:00’de her Pazar NTV Televizyonunda seyirci ile buluşma fırsatı bulacak .

Yasal Uyarı:Yayınlanan haberin tüm hakları  www.turizminsesi.com ‘a  aittir.Turizmin Sesi  sitesinde bulunan haberler ve Fotoğraflar izinsiz kullanılamaz. Kaynak bildirerek ve aktif link koyarak kullanabilir. Aksi taktirde ADA Hukuk Burosu yetkilidir.

12 Kasım 2014 Çarşamba

2015 için tedirginlik var ama fiyat kırmaya gerek yok

WTM Londra Turizm Fuarı’nı değerlendiren TUROB Başkanı Timur Bayındır ‘aşırı iyimser söylemler’ yerine sektörün tüm aktörleriyle işbirliğinin geliştirilmesini önerdi. Türkiye turizminin bölgedeki politik gelişmeler nedeniyle kritik bir döneme girdiğine işaret eden Bayındır, buna rağmen fiyat kırmaya gerek olmadığını kaybetti. Turizmciler şimdiden 2015 yılının planlarını yaparken iki büyük ülkeden gelen sinyaller tedirginlik yaratıyor. Almanya’yla birlikte Türk turizminin üç büyük pazarından ikisi olan İngiltere ve Rusya pazarına yönelik beklentiler ‘geçen yıl’ ile aynı düzeyde. Ancak her iki ülkede de ibrenin her an tersine dönebileceği endişeleri yaşanıyor. Otelcilerden ‘zamanında tedbir alınması’ çağrısı gelirken, tur operatörlerinin Türkiye’ye yönelik ‘fiyatları düşürün’ taleplerinin de gereksiz olduğu belirtildi. Bu görüşler, turizm sektörü açısından bir sonraki yılın gözlem ve tahmini için önemli bir buluşma noktası olarak  görülen ve geçen hafta gerçekleştirilen WTM Londra Turizm Fuarı’nda dile getirildi. Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği (TUROB), WTM Londra Turizm Fuarı’na katılarak fuara ilişkin bir sonuç raporu yayınladı. İngiltere, dünya ve ülkemizde turizmdeki gelişmelerin ve beklentilerin değerlendirildiği raporda 2015yılına ilişkin öngörü ve önerilere de yer verildi.

AŞIRI İYİMSER SÖYLEMLER VAR
Raporu değerlendiren TUROB Başkanı Timur Bayındır, sektör  açısından aşırı iyimser söylemler yerine tüm sektörün koordinasyon içerisinde işbirliğinin geliştirilmesinin önemli olduğuna dikkat çekti. Türkiye turizminin bölgemizde cereyan eden politik gelişmeler nedeniyle kritik bir döneme girdiğine işaret eden Bayındır, kitle turizmine yönelik bölgelerde fiyat kırma taleplerine uyulmaması gerektiğini ifade etti. 2015 yılında bireysel seyahatlerde herhangi bir sorun yaşanmayacağı, ancak grup seyahatlerinin olumsuz olarak etkileneceğini öngördüklerini vurgulayan Bayındır “Önemli bir tespitimiz ise, bölgemizde cereyan eden siyasi olayları fırsat görerek kitle turizmine yönelik Antalya, Muğla gibi destinasyonlardan fiyat kırılması talebinde bulunan birtakım tur operatörlerine içinde bulunduğumuz durum ve risklerin fiyat ile bir bağlantısı bulunmadığından itibar edilmemesini özellikle belirtiriz. Yeni tanıtım kampanyası ve temasların bu tespitler göz önüne alınarak planlanması yararlı olacaktır. Netice olarak, 2015 yılında İngiltere’den ülkemize gelecek turist sayınında ve diğer ülkelerden gelecek toplam turist sayısında önemli bir değişim olmayacağı tahmin edilmektedir” diye konuştu.

RUSYA’YA DİKKAT
Bayındır, şu görüşleri dile getirdi: “Fuar kapsamında katıldığımız organizasyonlar ve sektör profesyonelleri ile yapılan görüşmeler neticesinde 2015 yılında dünyada ve bölgemizde cereyan eden bir takım ekonomik ve siyasi gelişmeler dikkate alınarak rehavete kapılmadan satış, pazarlama ve tanıtım çalışmalarımızın devam ettirilmesi gerektiğini düşünüyoruz.  Diğer yandan, Rusya’nın para birimi Ruble’nin ABD Doları karşısında son bir ay içerisinde yüzde 20’nin üzerinde değer yitirmesi ülkemiz açısından önemli bir sorun olarak ortaya çıkıyor. Özellikle Rus tatilcilerin ülkemizdeki ana destinasyonu Antalya bölgesinin bu durumdan negatif etkilenmemesi için önlemlerin en kısa süre içerisinde alınması önem taşıyor.”

Jet2.com Havayolları’ndan Antalya’da direkt uçuş
 WTM Londra Fuarı’na ilişkin olarak TUROB tarafından hazırlanan raporda özetle şu görüşlere yer verildi:
-          2015 yılında İngiltere’den ülkemize gelecek turist sayınında önemli bir değişim olmayacağı tahmin ediliyor.
-         Bölgemizde cereyan eden siyasi gelişmeler dikkate alınarak, 2015 yılında bireysel seyahatlerde herhangi bir sorun yaşanmayacağı ancak, grup seyahatlerinin olumsuz olarak etkileneceği ön görülüyor.
-         Tanıtım kampanya ve temaslarının bu tespitler göz önüne alınarak planlanması yararlı olacaktır.
-         Türkiye turizminin bölgemizde cereyan eden politik gelişmeler nedeniyle kritik bir döneme giriyor.  Diğer yandan Rusya’nın para birimi Ruble’nin ABD Doları karşısında son bir ay içerisinde yüzde 20’nin üzerinde değer yitirmesi ülkemiz açısından önemli bir sorun olarak ortaya çıkıyor. Özellikle ülkemize gelen Rus turistlerin ana destinasyonu konumundaki Antalya bölgesinin bu durumdan negatif etkilenmemesi için önlemlerin en kısa süre içerisinde alınması önemli ve gerekli.
-          Siyasi olayları fırsat görerek kitle turizmine yönelik destinasyonlardan (  fiyat kırılması/indirilmesi talebinde bulunan birtakım tur operatörlerine maalesef bazı işletmelerin olumlu cevap verdikleri yönünde duyumlar fuarda yayılmış olup, içinde bulunduğumuz durum ve risklerin fiyat ile bir bağlantısı bulunmadığından bu tür taleplere rağbet edilmemesinin gerekliliğini özellikle belirtmek gerekiyor.
-         Fuarda en güzel haber İngiltere merkezli Jet2.com Havayollarının 2015 yılı itibari ile Antalya’ya direkt uçuş başlatması oldu. İngiltere’de Manchester, Glasgow, East Midlands, Leeds Bradford, ve Newcastle olmak üzere toplam 5 noktadan Antalya uçuşları Manchester, Leeds Bradford ve Glasgow’dan haftanın iki günü, East Midlands ve New Castle’dan haftanın bir günü gerçekleştirilecek.
-          Easyjet’in İstanbul uçuşlarını durdurma kararı sektör mensuplarınca üzüntü ile karşılanmış, İngiliz pazarından İstanbul’a bireysel olarak gelmesi muhtemel turistleri olumsuz etkileyeceği ön görülüyor.
-         Ülkemize olan bireysel seyahatlerin artması amacı ile başta Easyjet ve Ryanair olmak üzere Low Cost Carrier şirketlerinin Birleşik Krallık-Türkiye (Antalya, İstanbul, Dalaman, Bodrum) seferlerine başlaması için Kültür ve Turizm Bakanlığı, sektör temsilcileri ve ilgili Bakanlıklar tarafından acil eylem planı geliştirilerek çalışma başlatılmalı.
-         EBOLA salgının dünya genelinde turizm talebinde gerilemeye yol açması bekleniyor.
-         Fuarda yapılan görüşmelere göre; 2015 yılına yönelik Türkiye ön/erken rezervasyonlarının yavaş seyrettiği belirtildi. Bu durum 2015 yılı için gerekli adımların Bakanlık ve sektör aktörleri tarafından atılması için önemli bir sinyal olarak algılanmalı.
http://bit.ly/WTMLondraSonucRaporu
WTM Londra Sonuç Raporu indirmek için tıklayınız.


MİCHELİN YILDIZLI ŞEF GİUSEPPE TİNARİ İLE İTALYA’NIN ABRUZZO LEZZETLERİNİ KEŞFEDİN



Farklı kültürleri içerisinde barındırarak şehre yepyeni bir soluk getiren Shangri-La Bosphorus, Istanbul, 19 ve 20 Kasım tarihlerinde sizleri bambaşka bir lezzet yolculuğuna davet ediyor. Dağları, vadileri, ortaçağdan kalma yapıları ve kıyıları ile ünlü İtalya’nın Abruzzo bölgesine ait gizli kalmış enfes tatlar, Michelin yıldızlı konuk Şef Giuseppe Tinari’nin hazırladığı özel a la carte menü ile buluşacak ve iki gün boyunca IST TOO’nun keyifli atmosferinde lezzet şölenine dönüşecek.


Abruzzo, İtalya’nın en iyi mutfaklarından birine ev sahipliği yapmasına rağmen İtalya’nın şımartılmamış bölgelerinden biri. Yerel tarımın insanların ne yiyeceğine karar vermesi bu kültüre benzersiz saflık ve doğallık veriyor. Çok çeşitliliğini ve bu kadar zengin bir mutfağa sahip olmasını ise yine verimli ovalarına ve bulunduğu bölgeye borçlu olan Abruzzo, kırsal ile dağlık bölgelerin geleneklerini harmanlayarak İtalya’nın mutfak repertuvarını zenginleştiriyor.


1968 yılında annesi tarafından kurulan Villa Maiella isimli İtalyan restoranında yetişen Michelin yıldızlı Şef Giuseppe Tinari, çocukluğundan beri gastronomiye ve yemek yapmaya tutku duydu. Ailesi tarafından işletilen bu restoranda büyümesi, Şef Tinari’ye yemek yaparken yenilikçi ve yaratıcı olma özelliğini aşıladı. 14 yaşında mutfak sanatları okulunu bitirdikten sonra kariyerine Venedik’in saygın otellerinden biri olan Hotel Cipriani’de başladı. 1984 yılında Şef Tinari, aile restoranlarının başına geçti ve halen iki oğlu ve eşi ile bir aile mirası olan Villa Maiella’yı işletmeye devam etmektedir.


Şef Tinari zamanla Abruzzo’nun yerel ve taze malzemelerini kullanarak yaptığı el yapımı makarnalar, soslar ve kuzu gibi lezzetleri yine bu bölgenin leziz şarapları ile eşleştirerek ziyaretçilerinden büyük takdir gördü. Şef Tinari liderliğinde Villa Maiella, üstün yemek kalitesi ve şefin yenilikçi tavrı ile ön plana çıkarak 2011 yılında bir Michelin yıldızı kazandı. O zamandan beri Şef Tinari otantik ve geleneksel Abruzzo ve İtalyan lezzetlerini dünyayla tanıştırma tutkusuyla Hong Kong, Birleşik Krallık, Paris, İsveç, Avustralya ve Japonya gibi birçok ülkeye seyahat edip farklı yemek yarışmalarına ve gösterilere katıldı. Yaptığı yolculukların her birinden farklı renkler, lezzetler, tatlar ve teknikler getirdi. Şef Tinari’nin oğlu

Arcangelo Tinari babasının bu özelliğini ise şöyle açıklıyor: "Babam, oldukça sık seyahat eder ve her seferinde gittiği ülkeler ve şehirlerden farklı lezzetler getirir. Ancak, en önemlisi farklı teknikleri ve pişirme yöntemlerini keşfedip, bizim mutfağımıza da adapte etmeye çalışır."Abruzzo mutfağına ve Villa Maiella’ya özgü lezzetlerden oluşan altı aşamalı menüde taze domates ve Maiella dağından gelen aromalı otlar ile hazırlanan spagetti Chitarra, Belçika hindibası ve patates ile sunulan Junniper Kuzu ve enfes bir tatlı olan yarı dondurulmuş bademli mus Smifreddo al Parrozzo gibi tatlar yer alıyor. 19 ve 20 Kasım’da IST TOO’da lezzet tutkunlarının beğenisine sunulacak olan bu eşsiz deneyim kişi başı 190 TL; üstelik eşsiz Abruzzo şarapları ile özel menüyü taçlandırmak isteyenler ise ilave 99 TL’ye Abruzzo gecelerini boğazın ihtişamlı atmosferinde yaşayabilir.

IST TOO, Shangri-La Bosphorus, Istanbul bünyesinde Mayıs 2013’de açıldı. Dünyanın en iyi tasarımcılarından Andrew Fu tarafından tasarlanan restoran, Türk ve dünya mutfağının en sevilen tatları à la carte olarak özgün yorum ve sunumlarla haftanın yedi günü İstanbulluların hizmetinde… Eşsiz bir Boğaz manzarasına sahip IST TOO Restoran her gün 06.00’dan 23.00’e hizmet veriyor.

Rezervasyonlarınız ve detaylı bilgi için: 0212 275 8888
www.shangri-la.com

Türk inşaat ve gayrimenkul sektörünün en prestijli ödülleri "Sign of the City Awards" sahiplerini buldu



Türk inşaat ve gayrimenkul sektörünü buluşturan "Sign of the City Awards”,  Four Seasons Hotel İstanbul at The Bosphorus’da gerçekleşen muhteşem bir törenle sahiplerini buldu.Uluslararası platformda önemli bir yeri olan Türk inşaat ve gayrimenkul sektörünün heyecanla beklediği ödül töreninde, bir imzayla başlayan ve başarıya dönüşen, Türkiye’nin simgesi haline gelmiş projeler ödüllendirildi.

Doğan Holding Onursal Başkanı Aydın Doğan ve Hürriyet Yönetim Kurulu Başkanı Vuslat Doğan Sabancı’nın ev sahipliğinde gerçekleşen geceye, T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar, Ağaoğlu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ağaoğlu, Torunlar GYO Yönetim Kurulu Başkanı Aziz Torun, Sinpaş GYO Yönetim Kurulu Başkanı Avni Çelik, Tahincioğlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Tahincioğlu, NEF Yönetim Kurulu üyesi Erden Timur ve  VIA DMC Yönetim Kurulu Başkanı Coşkun Bayraktar gibi sektörün önde gelen isimleri katıldı.

Jüri Başkanı Y. Müh. (Mimar) Doğan Hasol önderliğinde toplanan jüri, her kategoride tamamlanmış ve devam eden finalist projeleri değerlendirerek ödül sahiplerini seçti. Jüri, yarışma için 1 Ocak 2012 tarihi itibariyle tamamlanmış ve proje aşamasında olan 142 farklı projeye ait 199 başvuruyu değerlendirdi. "Sign of the City Awards"’ yarışmasında “Onur Ödülü”, “En İyi Konsept Mimari Tasarım” ve “Sektörde Yenilik Jüri Özel Ödülü” hariç 16 kategoride 24 adet tamamlanmış ve devam eden proje ödülü sahiplerini buldu.

Ödül töreninde konuşma yapan Hürriyet Yönetim Kurulu Başkanı Vuslat Doğan Sabancı, Sabahattin Ali’nin Kürk Mantolu Madonna adlı eserinden alıntı yaptığı konuşmasında “Artık şehirlerin bittiği yerler taş, toprak değil. Işıl ışıl binalar var. Son 10-15 yılda geldiğimiz yer büyük değişim ve gelişim gösteriyor. İnşaat sektörü, sosyolojik dönüşümün motorudur. Çünkü nerede yaşadığımız davranış kültürümüzü, zihin haritalarımızı değiştiriyor. Yarışma kapsamında çok başvuru aldık. Bunda en büyük etken jüri ve danışma kuruluydu. Bunun yanı sıra Türk inşaat sektörünün kendine duyduğu güven de etkiliydi. Siz Türkiye’nin premier ligi takımlarısınız. Hürriyet de premier ligi oyuncularından biridir. Bu gece sahnenin sahibi sizlersiniz” dedi.

Gecede bir konuşma yapan T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, “Yarışma komitesine teşekkür ediyorum” diyerek başladığı konuşmasında bakanlık ve çalışmaları hakkında kısa bir bilgi verdi. Bakan Güllüce, Müteahhit Kanunu hakkında çalışma yaptıklarını kaydederek, “Bu kanunla sektördeki yanlış uygulamalara sınırlama getirirken, düzgün, kaliteli, eksik malzeme kullanmayan müteahhiti koruyacağız” dedi. Konuşmasına; “Türkiye kabuğunu aştı, iş yapmadığımız ülke sayısı çok az” diyerek devam eden Bakan Güllüce şunları söyledi: “Türkiye inşaat sektöründe Çin’den sonraki 2. ülke. Bu geceye katılan inşaat sektörünün değerli temsilcilerinin ‘Neden birinci ülke olamıyoruz?’ sorusunu yöneltmesi gerekir. Aya talip olursak, yıldızlara koşarız. Türkiye daha iyi işler yapan bir ülke olur.  Sign Of The City Awards’ın her yıl gerçekleşmesini ve dünyaya tanıtılmasını umuyorum”

Jüri Başkanı Y. Müh. (Mimar) Doğan Hasol ise yaptığı konuşmada jürinin karar sürecinden bahsetti. Hasol, “Yarışma jürisinde görev almaktan onur duyduk. Yarışma kararlarının büyük çoğunluğunu oybirliği ile aldık. Seçtiğimiz projelerin çevresi ve kentiyle barışık olması, mimari olgunluğu da büyük önem taşıdı” dedi. Jüri başkanının “Projelerin büyük bir çoğunluğunun isimlerinin İngilizce olması dilimizin de gelişmesini sağladı” sözleri salondaki konukları güldürdü.  İnşaat ve gayrimenkul sektörünü, uluslararası normlara taşımak ve sektörü en iyiye teşvik etmek amacıyla düzenlenen gecenin sunuculuğunu Ebru Akel yaptı. Ziynet Sali’nin sahne aldığı tören, ödül kazananlarla gerçekleştirilen toplu fotoğraf çekimi ile sona erdi.

"Sign of the City Awards 2014" Kazananlar
1) En İyi AVM
Ödül veren : T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce
En İyi AVM / Tamamlanmış proje Prime Mall Gaziantep AVM / Prime Development
En İyi AVM / Devam eden proje ödül verilmedi

2) En İyi Sosyo Kültürel Yapı
Ödül veren : İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu
En İyi Sosyo Kültürel Yapı / Tamamlanmış proje Vialand Temapark ve AVM / Via Properties & Gürsoy Grup
En İyi Sosyo Kültürel Yapı / Devam eden proje Uniq İstanbul / Ayazağa Kongre Kültür Sarayı

3) En İyi Sağlık
Ödül veren: Doğan Holding Onursal Kurulu Başkanı Aydın Doğan
En İyi Sağlık / Tamamlanmış proje İstanbul Florence Nightingale Hastanesi / Türk Kardiyoloji Vakfı
En İyi Sağlık / Devam eden proje Ödül verilmedi

En İyi Konsept Mimari
Ödül verilmedi

4) En İyi Dönüşüm
Ödül veren : Hafele Türkiye Ve Bölge Ülkeler İcra Kurulu Başkanı Hilmi Uytun
En İyi Dönüşüm / Tamamlanmış proje Terrace Feri / İnanlar İnşaat
En İyi Dönüşüm / Devam eden proje Denizli Hükümet Konağı / Denizli İl Özel İdaresi

5) En İyi Karma
Ödül veren : Vestel Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Tunç Berkman
En İyi Karma / Tamamlanmış proje Ödül verilmedi
En İyi Karma / Devam eden proje Tema İstanbul / Mesa, Artaş, Kantur-Akdaş, Öztaş Adi Ortaklığı

6) En İyi Ofis
Ödül veren : Cushman & Wakefield Yönetici Ortakları Tuğra Gönden veToğrul Gönden
En İyi Ofis / Tamamlanmış proje Maslak No Bir / Alsar Maslak Gayrimenkul
En İyi Ofis / Devam eden proje Bulvar 216 Ofis & AVM / Özak GYO

7) Konsept Kentsel Tasarım Dalında Jüri Özel Ödülü İstanbul Ticaret Odası ve Çevresi / Sepin Mimarlık
Ödül veren : Danışma Kurulunu temsilen, Urban Land Institute Türkiye Başkanı Haluk Sur

8) Konsept Kentsel Dönüşüm Dalında Jüri Özel Ödülü  Küçükçekmece Meydan Çevresi / Sepin Mimarlık
Ödül veren : Hürriyet Reklam Direktörü ve İcra Kurulu Üyesi Zeynep Tandoğan

9) En Yeşil Bina
Ödül veren : Hürriyet Pazarlama Direktörü ve İcra Kurulu Üyesi Birim Gönülşen Özyürekli
En Yeşil Bina / Tamamlanmış proje Erke Green Academy / ERKE
En Yeşil Bina / Devam eden proje

10) En İyi Müstakil Konut
Ödül Veren : EY Türkiye Şirket Ortağı Demet Özdemir
En İyi Müstakil Konut / Tamamlanmış proje Bodrum Houses Tucker Aile Evi / Berggruen İnşaat
En İyi Müstakil Konut / Devam eden proje Soyak İzmir İzmir / Soyak

11) En İyi Pazarlama Kampanyası
Ödül veren : Hürriyet İcra Kurulu Başkanı Ahmet Özer
En İyi Pazarlama Kampanyası / Tamamlanmış proje Ödül verilmedi
En İyi Pazarlama Kampanyası / Devam eden proje Siesta Blue Soyak

12) En İyi Mimari Tasarım
Ödül veren : Daikin Genel Müdür Yardımcısı Zeki Özen
En İyi Mimari Tasarım / Tamamlanmış Proje Müteahhitler Birliği Merkez Binası / Türkiye Müteahhitler Birliği
En İyi Mimari Tasarım / Devam eden proje

13) En İyi Az Katlı Konut
Ödül veren : GYODER Yönetim Kurulu Üyesi Neşecan Çekici
En İyi Az Katlı Konut / Tamamlanmış proje  Sunrise Court Bursa / Eser Mimarlık A.Ş.
En İyi Az Katlı Konut / Devam eden proje 35. Sokak / Akşan

14) En İyi Çok Katlı Konut
Ödül veren : Hyundai Asansör Genel Müdürü Hakan Ek
En İyi Çok Katlı Konut / Tamamlanmış proje Çınarlı Bahçe Tuzla / İş GYO
En İyi Çok Katlı Konut / Devam eden proje Pendik Cebeci Residence / Cebeci Group Gayrimenkul

15) En İyi Rezidans
Ödül veren : Doğan Holding İcra Kurulu Başkanı Yahya Üzdiğen
En İyi Rezidans / Tamamlanmış proje Soyak Soho / Soyak
En İyi Rezidans / Devam eden proje Nidapark Beşiktaş / Tahincioğlu

16) En İyi Eğitim
Ödül veren : Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin
En İyi Eğitim / Tamamlanmış proje Acıbadem Üniv. Kerem Aydınlar Kampüsü / Acıbadem Sağlık ve Eğitim Vakfı
En İyi Eğitim / Devam eden proje  TED Isparta Koleji / ETTAŞ

17) En İyi Endüstriyel Yapı
Ödül veren : VHV VERSICHERUNGEN Insurance, Direktör Fatih Ağacık
En İyi Endüstriyel Yapı / Tamamlanmış proje NG Kütahya Seramik
En İyi Endüstriyel Yapı / Devam eden proje ICI Halı Fabrika ve Yönetim Binası / Aps Ambalaj Paketleme

18) Sektörde Yenilik Jüri Özel Ödülü
Ödülü veren : Hürriyet Yönetim Kurulu Başkanı Vuslat Doğan Sabancı
Sektörde örnek oluşturabilecek yenilikçi yaklaşımı ve getirdiği çözümler nedeniyle ödül kazanan;
Nef

19)  Onur Ödülü
Ödül veren : Dr. Yüksek Mühendis (Mimar) Doğan Hasol
Sektörde 1960’larda toplu konut girişimi olarak Mesa Mesken Sanayi A.Ş.’nin kurulmasıyla başlayıp, Ankara Portakal Çiçeği Vadisi’ndeki katkıları, Sarıgerme, Bursa Zafer Plaza ve sonra da Alaçatı Port projeleri ile pekişen mesleki serüvenini günümüzde de hala aynı tutarlılık, sebat ve başarıyla sürdürmesi nedeniyle;
Sign of the City Awards Onur Ödülü Yüksek Mühendis (Mimar) Aykut Mutlu’ya verildi

DÜNYANIN EN GÜZEL BUTİK OTELLER’İNDEN BİRİ: HOTEL LES OTTOMANS



“World Boutique Hotel Awards” kapsamında ödüle layık görülen Hotel Les Ottomans, Dünyanın en güzel Butik Otelleri içinde Türkiye’den listeye giren tek otel oldu.Küresel anlamda Dünyada tek olan, Butik Otelleri ödüllendirme sistemi “World Boutique Hotel Awards” 2010 yılından beri en iyileri seçmeye devam ediyor. ‘World Boutique Hotel Awards 2014’ seçkisinde lüks stili, mükemmel hizmet kalitesi ve konuklarına yaşattığı unutulmaz deneyimle öne çıkan Hotel Les Ottomans, bir kez daha dünyanın en seçkin otelleri arasında yerini aldı.

Dünya starlarının ilk tercihi haline gelen Hotel Les Ottomans’ın sahibi Ahu Aysal bu kapsamda alınmış olan ödüllere her zaman layik olmaya çalıştıklarını ,kişiye özel sunulan hizmet anlayışının ve giderek ivme kazanan hizmet kalitesinin Les Ottomans’ı seçmelerindeki en önemli nedenlerin başında geldiğini belirtti. Ödüllerini almak üzere Londra’ya giden Ahu Aysal Kerimoğlu ve Ceyla Aysal Kırklar, 2015’i bu ödülün çoşkuyla karşılıyor.

İstanbul’un en görkemli Kıyısında konumlanmış Hotel Les Ottomans, 10 suit odası ve daima sunduğu yenilikleri ile misafirlerini sultanlar gibi ağırlarken konumu gereği istanbul’un tüm güzelliklerini gözler önüne sermekten de geri kalmıyor.

Meredith International, Openmedia’yı seçti



ABD’nin en büyük dört dergi grubundan biri olan Meredith, Türkiye’de dergilerini Openmedia’ya teslim etti. Parents ve Fitness dergileri Aralık sayılarından itibaren Openmedia bünyesinde yayınlanmaya başlıyor. Son dönemde dergi gruplarında yaşanan hareketliliklere bir yenisi daha eklendi. Dinosaurs Medya Grubu bünyesinde yayınlanan Meredith International dergileri Openmedia’ya transfer oldu. 10 yıldır Türkçe baskısı yayınlanan anne-çocuk dergisi Parents, Meredith dergileri arasında Türkiye’de en bilineni…Openmedia, Parents Türkiye ve Fitness Türkiye dergilerini Aralık 2014 sayıları itibariyle yayınlamaya başlıyor.

Dergilerin el değiştirmesiyle ilgili açıklama yapan Openmedia Ajans Başkanı Özgür Sağmal; 2014’ün son ayında devraldıkları bu iki önemli markaya güç katarak Meredith International’ın diğer bazı dergilerini de 2015 yılında Türk okurlarıyla buluşturacaklarını açıkladı. ABD’nin en çok satan dergisi olan Better Homes and Gardens’ın da yayın haklarını devraldıklarını açıklayan Özgür Sağmal, 2015 yılı içinde Türk okurlarıyla bu önemli markayı yeniden buluşturacakları günü iple çektiklerini sözlerine ekledi.

Dergileri, web siteleri, televizyon kanalları ile Meredith’in ABD’nin en büyük kadın networkü olduğunun altını çizen Özgür Sağmal; Türkiye’de de ekonomik özgürlüğü ve yaşam şartları hızla artan kadınlar için en taze haberlerin ve paylaşımların kaynağının bu yayınlar olacağını belirtiyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor: “Bizim için yayıncılıkta iki gündem var. Birincisi okurlar için doğru bilgiye erişimde önemli bir filtre görevi görmek, ikincisi de markalarla okurlar arasında daha doğrudan ve ölçülebilir kanallar kurabilmek. Bu ikinci maddede özellikle dijital dünya devreye giriyor. Meredith’in dijital dünyadaki öncü rolünü ve bilgi birikimini mutlaka Türk okurlarına taşıyacağız.”

Emirates 100’üncü Boeing 777-300ER uçağını teslim aldı




Emirates Havayolu, dünyanın en büyük uzun mesafeli ve çift motorlu hava taşıtı Boeing 777-300ER uçaklarının 100'üncüsünü filosuna ekleyerek yeni bir kilometre taşına daha imza attı. İlk Boeing 777-300ER uçağı 2005 yılının Mart ayında teslim alan Emirates, mevcut 52 uçak siparişiyle bu uçakları kullanan dünyanın en büyük operatörü konumunda. Emirates filosunun omurgasını oluşturan Boeing 777-300ER uçaklarıyla küresel uçuş ağındaki 77 noktaya sefer düzenliyor. Bu uçuş noktaları arasında Adelaide, Barselona, Buenos Aires, Cenevre, Milan-New York JFK, Oslo, Rio De Janeiro, Seattle, Stockholm, Taipei ve Tokyo (Narita) yer alıyor.


Boeing 777-300ER uçağı üç milyon parçadan oluşuyor
Yapımı 47 gün süren Boeing 777-300ER'nin her biri üç milyon parçadan oluşuyor. Emirates’in 100 777-300ER uçaklarında yer alan tüm kablolar birbirine uçtan uca bağlandığında, bu kabloların uzunluğu Dubai ile New York arasındaki mesafenin iki katına ulaşıyor. Bugün uçmakta olan her beş 777-300ER'den biri Emirates’in  Emirates Havayolu Başkanı Tim Clark, “Boeing 777-300ER dünyada bugüne kadar geliştirilmiş en görkemli uçaklardan biri. Ayrıca verim, mesafe ve yük kapasitesi bakımından kesinlikle birinci. Müşterilerimiz bu uçağı ve uçaktaki ürünleri çok seviyorlar.

Bugüne kadar 108 milyonu aşkın yolcu Emirates Boeing 777-300ER uçaklarıyla uçtu. 204 adet daha Boeing 777 siparişi verdik ve bu siparişlerimiz tüm 777-300ER uçaklarımızda kullanılan GE90 motorlarının tedarikçisi General Electric gibi çok çeşitli tedarikçiler dahil Amerika Birleşik Devletleri'nde 400.000'in üzerinde istihdamı destekliyor" dedi. Boeing Ticari Uçaklar Başkanı ve CEO'su Ray Conner, "Emirates ile olan uzun soluklu ilişkimizden ve 777 ile başlayıp önümüzdeki yıllarda 777X ile devam edecek olan Boeing'in ürünlerine ve hizmetlerine duydukları güvenden gurur duyuyoruz" diye belirtti.

İOKİ’DE KİŞİYE ÖZEL SUŞİLER ADRESİNİZE TESLİM EDİLİYOR


Yılbaşı gecesi muhteşem bir akşam yemeği için İoki Kandilli ve İoki İstinye restoranları sizleri bekliyor.Ayrıca İoki şeflerinin, “kişiye özel” konseptiyle sunduğu catering hizmetinde, bir telefonunuzla suşiler tamamen istediğiniz gibi hazırlanıp anında adresinize teslim ediliyor ve yılbaşı partileriniz bir şölene dönüşüyor.


Değişik tatları ve yaratıcı suşileri ile adından söz ettiren İoki, İstinye ve Kandilli’deki restoranlarıyla ve “İoki Catering” hizmetiyle yılbaşı gecesi de birinci sınıf lezzet arayanların ilk adresi olacak. Şef Keizo Okita yönetiminde harika bir yılbaşı gecesi geçirmek için İoki restoranlarına şimdiden yerinizi ayırtın.


İoki’de Şef Keizo Okita’dan Muhteşem Yılbaşı Lezzetleri
Şef Keizo Okita’nın yılbaşı için beğeninize sunduğu İoki’nin en özel lezzetleri arasında “Karides Tempura”, salatalık, acı ton balığı ve İoki sos’tan oluşan “İstanbul Ebi Roll”, etrafı kızarmış patatesle çevrili yengeçli ve ton balıklı çeşitleri bulunan “Tornado” bulunuyor.


Ayrıca değişik bir tarzda marine edilen “Somon Nigiri”, uskumru, ahtapot ya da ton balığı ile hazırlanan “Sashimi” ve “Maki Sushi”, beyaz ya da kırmızı etle hazırlanan “Teppanyaki Beef” ve “Japon Usulü Acılı Levrek” sizi baştan çıkaracak diğer tatlar.


Bu özel lezzetler, Keizo Okita’nın spesiyalleri olan ve tarifi sır gibi saklanan özel soslarla servis ediliyor. İoki’nin mönüsüne eklediği diğer bir lezzet ise “Kepekli Pirinç”ten yapılan suşiler. Türkiye’de ilk kez yapılan “Kinoalı” ve “Kepekli Esmer Pirinç” suşileri mutlaka yaşanması gereken özel bir deneyim. Yılbaşı gecesi parti mekanını kendi oluşturanlar için de İoki Catering, İoki lezzetlerini evinize veya ofisinize getiriyor. İoki’nin deneyimli uzak doğulu şefleri, tüm ekipmanlarıyla birlikte tercih ettiğiniz mekana geliyor ve size özel olarak oluşturulan menüleri, misafirlerinize özel hazırlayıp sunuyor. tshbr http://www.turizminsesi.com/

http://www.turizminsesi.com/haber/yilbasinin-en-sik-yemegi-iokide-16906.htm

İoki - İstinye 0(212) 323 23 13,
İokiAsia- Kandilli 0(216) 202 20 22
www.ioki.com.tr

CORİNNE BUTİK HOTEL TARİHE DOKUNMAK İSTEYENLERİ BEKLİYOR



Tarihin dokusundan esinlenerek dekore edilen, her alanı misafirlerine geçmişten bir kesit sunan Corinne Butik Hotel, huzura dönüştürebileceğiniz bir konaklama ve alternatifsiz hizmet anlayışına davet ediyor.Adını Cumhuriyet döneminde Çukurcuma’ da yaşayıp milli mücadeleye destek veren, ünlü ve saygın bir piyano sanatçısı olan Madam Corinne’ den alan Corinne Butik Hotel tarihe dokunmak isteyenlere ayrıcalıklı bir imkan sunuyor. 100 yıl önce ulusal mimarlık tarihinin öncülerinden Mimar Kemaleddin’ in usta ellerinden çıkan binanın, her ayrıntısı titizlikle restore edildi. Bir asırlık tarihine uygun olarak hizmet vermeye başlayan Corinne Butik  Hotel, zarafet ve minimalizmin buluştuğu her biri özel olarak dekore edilmiş odalarında sunduğu geleneksel dokunuşları, cesurca bir araya getiriyor.


İstanbul’da sınırlı sayıda otelin sahip olduğu “gerçek butik otel” sertifikasına sahip Corinne Butik Hotel ’in restoran ve kafe’ si de üstün hizmet anlayışına sahip. Açıldığından bu yana, seyahat severlerin İstanbul’da ki önemli adreslerinden biri  olan Corinne Butik  Hotel, bir sene gibi kısa bir sürede,  ‘trivago.com’ sitesinin puanlaması doğrultusunda “ En İyi Oteller”  kategorisinde ödüle layık görülmüştür. Restoran’ın bir bölümünü özel bir “living room” konseptine dönüştüren otel, özel toplantılara, buluşmalara ev sahipliği yapıyor. Dekorasyonda cesur davranarak misafirlerini mistik bir hikayeye sürüklüyor, 100 küsür yıllık mobilyaları farklı tasarım anlayışıyla bütünleştiriyor. Aynı zamanda otelin bir kısmını sanat galerisine dönüştürerek sanata ve genç yeteneklere destek vermeyi planlayan otel bünyesinde önemli isimlerin eserlerine de tanıklık edeceksiniz…
Corinne Butik Hotel’ in ayrıcalıklı dünyasına katılabilir, kendinizi tarihin büyülü dünyasında hissedebilirsiniz..


Yüksek tavanlı 39 butik oda ve birbirini tekrarlamayan tasarımlar ile her odanın ruhunu farklı bir şekilde hissettiriyor. Studio Deluxe Room, Deluxe Room, Deluxe Room with balcony, Classic Room, Classic Room with jacuzzi gibi birçok farklı özellikte odaya sahip Corinne Butik Hotel zevkinize hitap eden odalarıyla size ayrı bir hizmet sunuyor.  Pencere yönünden zengin odalarda, her otelde bulunmayan normal ve Fransız balkonlar da mevcut. Odalarının tamamı güneş ışığını alarak güne şahitlik etmenizi sağlıyor. Odalarda yerden ısıtma sisteminin yanı sıra saatte 100 m3 civarında temiz hava sirkülasyonu sağlayan özel bir hava sistemi de bulunuyor. Banyo dekorasyonunu hamam konseptiyle bir araya getirerek dekore eden otel, banyolarında ve yatak odalarında jakuzi bulundurarak hizmet anlayışını ileriye taşıyor. Odalarda yüksek kalitede yataklar ve özel pamuktan üretilen tekstil ürünleri kullanılıyor. Sizin için her ayrıntıyı düşünen Corinne Butik Hotel, her odasında kendinizi evinizde hissettirerek, ayrıcalıklı bir hizmet sunuyor. Her konuğun kendini çok özel hissetmesi için tasarlanan bu özel suite ve odalarda depolayacağınız enerji ile yenilenmek mümkün


Corinne Butik  Hotel misafirlerini seçkin konforu ve  gurmeleri hayran bırakan menüsü ile buluşturuyor. Şehrin gürültüsünden uzak, olağanüstü şehir ve tarihi yarımada manzarasına sahip terası farklı bir alternatif olarak karşınıza çıkıyor. Geçmişte ‘’Neriman Köksal Film Platosu’’ adı ile ‘’Yağmur Ajans’’ tarafından işletilmiş olan bina, yakın tarihinde de birçok dizi ve filme ev sahipliği yapmıştır. İstanbul’un eşsiz manzarasına ev sahipliği yapan otelin terasında isteğe göre özel günlerinizi gerçekleştirebilir, unutulmaz fotoğraflara da imza atabilirsiniz.

Asırlık bir binada konaklamanın tadına Corinne Butik Hotel’ in başka yerde bulamayacağınız tasarımı  ve bu tasarımı destekleyen olgun bir misafirperverlik ve servis anlayışı  ile varacaksınız…
Tarihi Galatasaray Hamamı’nın sokağında, yenilenen yüzü ile sizi geçmişe götüren Corinne Butik Hotel’ in  hemen yanında yer alan Brasserie’si, yeşilliklerin ardında şık ve modernize edilmiş  dekorasyonuyla içinizi ısıtacak. Otelin hikayesine eşlik eden Brasserie ve gurmeleri hayran bırakan menüsü ile misafirlerini ağırlıyor. Corinne Brasserie, sadece otelde konaklayanların değil asırlık tarihi binanın büyüsüne kapılan herkesin müdavim olduğu bir mekân.

Karakterini Kendi Belirleyen Bir Brasserie
Klasikleşen Çukurcuma durakları ve neşeli kalabalığına eşlik etmek isteyenlerin uğrak mekanı  Corinne Brasserie kaliteli zaman geçirmek isteyenlerin ortak adresi olacak. Corinne Butik Hotel çatısı altında hizmet veren Brasserie, kalitesinden ödün vermeden ağırladığı konuklarına en iyiyi sunmayı hedefliyor. Tasarımıyla göz dolduran mekan tarihi dokusuna modern bir dokunuş katıyor. Deri kaplı bar sandalyelerini nostaljik masalarla birleştirerek sahip olduğu mistik hikayesine bir yenisini daha ekliyor. Brasserie’ nin bar kısmında keyifli bir müzik eşliğinde mekanın kendine has kokteyllerinin tadına bakabilir, zengin mutfağının lezzetli menüsünden dilediğiniz alternatifi sipariş edebilirsiniz. Mutfağına her daim güvenen Corinne Butik Hotel Brasserie’ de en çok tercih edilen lezzetlerin başında 16 farklı mezeden oluşan Meze Tabağı ve Közlenmiş Patlıcan Çorbası geliyor.

Harley-Davidson’ın Yaratıcılığı Doruğa Çıkaran 2015 Modelleri Open House Etkinliğinde!



Dünyanın efsanevi motosiklet ve motosiklet aksesuarları markası Harley-Davidson, 29-30 Kasım tarihinde İstanbul, Ankara, İzmir ve Antalya’daki bayilerinde gerçekleştireceği Open House Türkiye Etkinliği ile Harley-Davidson tutkunlarına unutulmaz bir gün yaşatacak. Etkinlikte motosikletseverler Project RUSHMORE kapsamındaki yeni Road Glide® Special, Street Glide® Special, Ultra limited® Low ve heyecanla beklenen Street 750® gibi pek çok yeni modeli, ‘‘Benim Efsane Harley’im’’ Yarışması kapsamında modifiye edilen Harley-Davidson®’ları, yepyeni aksesuarları ve motor kıyafetlerini ilk kez inceleme fırsatı bulacak.

Motosiklet severlerin tutkuyla bağlı olduğu Harley-Davidson, 29-30 Kasım tarihinde  İstanbul, Ankara, İzmir ve Antalya’daki bayilerinde düzenleyeceği Open House Türkiye Etkinliği ile motosiklet tutkunlarını bir araya getirecek. Etkinlikte tüketicilerin yorumları dikkate alarak Project RUSHMORE kapsamında geliştirilen yeni Road Glide® Special, Street Glide® Special, Ultra limited® Low ve heyecanla beklenen Street 750® gibi pek çok yeni model kullanıcılarla ilk kez buluşacak. Ücretsiz olarak gerçekleştirilecek etkinlikte en yeni Harley-Davidson parçaları, aksesuarlar ve motosiklet sürücülerine stil katan tasarımlarıyla Harley Davidson 2014 Moto Giyim Koleksiyonu’ndan parçalar görücüye çıkacak.

Etkinlikte ayrıca katılımcılar Türkiye’de ilk defa gerçekleştirilen ‘‘Benim Efsane Harley’im’’ Yarışması kapsamında ülkenin dört bir yanından sürücüleri tarafından modifiye edilerek benzersiz hale getirilmiş ve Türkiye finalinde katılmak için kıyasıya yarışan Harley-Davidson®’ları da görme fırsatına sahip olacak. Open House Etkinliği’ne katılanlar bu benzersiz motosikletleri oylayarak favorilerinin “İzleyici Özel Ödülü”nün sahibi olmasını da sağlayacaklar. Open House, Benim Harley’im yarışması ve Harley-Davidson’un yeni modelleri, etkinlikler ve 2015 modelleriyle ilgili daha fazla bilgi için www.h-d.com.tr adresine girebilir ya da size en yakın bayinize ulaşabilirsiniz.