30 Aralık 2015 Çarşamba

TUROB GELENEKSEL YENİ YIL PARTİSİNDE BULUŞTU

Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği – TUROB tarafından düzenlenen "Yeni Yıla Merhaba" Daveti; Crowne Plaza İstanbul Harbiye Hotel ‘de gerçekleşti


TUROB’un  Yeni Yıla Merhaba Daveti, Crowne Plaza İstanbul Harbiye Hotel’in Kadifekale Balo Salonu'nda gerçekleştirildi Turob'un Yeni yıl kutlama gecesine İstanbul’un Turizmden Sorumlu Vali Yardımcısı İsmail Gültekin, İBB Turizm Atölyesi Başkanı Tülin Ersöz, Skal İstanbul geçmiş dönem Başkanı Kemal Özyiğit, Ramada Taksim Genel Müdür Ali İmdat Uçar, Taksim Point Otel Genel Müdürü Nuri Kalyoncu,NG Hotel Yönetim kurulu üyesi Hediye Güral,Skal Marmara Kulübü üyesi Mert Okan, Regency Suites Hotel Genel Müdürü Z.Soner Barım, Erhan Cakay, Sevda Yilgaz, Esra Degirmenci, Adnan Hasturk, TUROB üyesi oteller, protokol konukları, turizm profesyonelleri ve basın mensupları katıldı.


Kokteyl ile başlayan gecede, sektör temsilcileri müzik eşliğinde dans edip, bol bol eğlendiler. Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği TUROB’un Başkanı Timur  yeni yıl partisi’nde ilk açılış dnsını İBB Turizm Atölyesi Başkanı Tülin Ersöz ile yaptı


Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği TUROB yeni yıl partisine Katılımın yoğun olduğu gecede, turizmciler geride bıraktığımız 2015 yılını değerlendirirken, 2016 yılında, Ülkemiz turizmi adına yeni hedefler ile birlikte daha başarılı bir yıl dileklerinde bulunuldu.


Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği TUROB’un Başkanı Timur Bayındır, geçtiğimiz seneyi eğrisiyle  doğrusuyla bir yılı geride bırakıyoruz. 2016 yılı tüm turizmcilere hayırlı olsun. 2016 yılı iyi olsun temennilerinde bulunuyorum 2015’de çok sıkıntılar çektik umudumuz hala devam ediyor dedi.


































28 Aralık 2015 Pazartesi

“Değer Otizm” 2016 Yılına Merhaba Dedi

İstanbul Kartal ilçesinde bulunan Değer Otizm Yardımlaşma Derneği  Otizmli çocuklar ve aileleriyle yeni yıla merhaba gecesi düzenlendi. Otizmli çocuklar ve aileleri için bu yıl ilki gerçekleştirilen  ve geleneksel hale getirilerek düzenecek olan  yeni yıla merhaba gecesi, bu yıl  Değer Otizm Yardımlaşma Derneği  yerleşkesinde gerçekleştirildi. 
.

Kartal’da  gerçekleşen gecede Otizmli çocuklar ve aileleri keyifli dakikalar geçirdi. Geceye ayrıca çok sayıda gönüllü katılarak Değer’e gönül vererek daha geniş plartformlara taşıma kararı aldı.


Birlik ve beraberliği  gören Değer Otizm Yardımlaşma Derneği Başkanı Nihat Boztepe, Değer Otizm Yardımlaşma Derneği Başkan Yardımcısı Şule Gökırmak ve Yönetim Kurulu, konuklarla özel olarak ilgilendi.  Değer Otizm Yardımlaşma Derneği Başkanı Nihat Boztepe 2016 projelerim içinde Otizmli çocuklar için Televizyon kurmak var diyerek müjdesini verdi. Ulusal alanda tanınırlığımız artacak. Otizmli çocuklarımız için yatılı bir kurum olacağız. Ülkemizdeki uygulamalara bakıldığında diğer tüm özel gereksinimli çocuklarımız gibi otizmli çocukların da kaliteli eğitime ve bakıma  erişebilmelerinde önemli eksiklikler olduğu görülüyor.


Televizyon sayesinde  Tüm Türkiye’deki otizmli çocuklara ulaşabilecek olmak bize gurur veriyor.  Din, dil, ırk, sosyal statü ayırt etmeyen otizmin, günümüzde bilinen tek tedavisi, tek ilacı; erken tanı ile yoğun ve sürekli özel eğitimdir. Değer Otizm Yardımlaşma Derneği, Otizmli çocukların temel gereksinimleri doğrultusunda eğitmenleri ve ailesi ile ortaklaşa program hazırlanmaktadır.


Otizmli çocukların temel yaşam becerileri, sosyal hayata uyumu önceliklidir. Her bireyin kişisel durumu ve ihtiyaçları farklılıklar gösterdiğinden bireysel eğitim programına gereksinim duyulmaktadır. Temel olarak otizimli bireyin “ÖZGÜR” kalması amaçlanarak, her çocuğun kendine has gelişim programı hedeflenir. Yaşam sevinci, samimiyet, disiplin, özgüven, toplumsal kabul gibi tüm psikolojik süreçler  birlikte vakit geçirilirken işlenir. İletişim otizmli bireyin istekleri doğrultusunda gerçekleşir.  Karşılıklı iletişimde onun talep eden olması beklenir. 


Otizmli  çocukların gündelik hayata uyumu için bir program oluşturulur. Sinemaya gitmek, alışveriş merkezlerini ziyaret etmek, müzeye gitmek gibi sosyal hayat programları yanında, davranış problemlerini düzeltmeye yönelik çalışmalar, özbakım becerilerine yönelik çalışmalar yapılmakta, boş zaman değerlendirme ve spor faaliyetleri uygulanmaktadır. Hayata dair ne varsa Değer onun için var…



Değer vermek için 
Ellerinden tutmak için
Gelin birlikte olalım
En değerli çocuklarımızla
Rengarek bir dünya yaratalım
DEĞER OTİZM YARDIMLAŞMA DERNEĞİ 



27 Aralık 2015 Pazar

AKUT Doğada Yaşam Proje Koordinatörü Serhat Akbel açıklamalarda bulundu

Yaklaşık 11 yıldır AKUT Arama Kurtarma Derneğinde gönüllüyüm. Uzun yıllar Teknik Lojistik Birimi ve Lojistik Bölümü sorumluluğu görevini yürüttüm. AKUT’ta dağ, doğa, kentsel arama kurtarma ve lojistik konularında eğitmenlik yapmaktayım. Bu konuların dışında, çok küçük yaşlarda başladığım doğa sporları ve izcilik konusunda çeşitli branşlarda eğitmenlik ve liderlik yaptım. Çocuk gelişimi ve eğitimi konusunda MEB başta olmak üzere birçok kurumdan alınan eğitimleri AKUT kurum kültürüyle birleştirerek AKUT Doğada Yaşam projesini oluşturduk ve 2012 yılından beri her gün geliştirmeye devam ediyoruz. 


AKUT’un kamp ve dağcılık faaliyetlerini, doğada yaşama yönelik olarak küçük yaştaki bireylere gerçekleştirdiği eğitim ve aktiviteleri hakkında örneklerle bilgi alabilir miyiz? 

AKUT Arama Kurtarma Derneği, 1996 yılından günümüze kadar, ülkemizin 7 bölgesinde arama kurtarma faaliyetleri ve sosyal sorumluluk çalışmaları yürüten bir dernektir. Ayrıca dernek bünyesinde kurulan spor kulübü ile birçok başarılara imza atmış bir sivil toplum kuruluşudur. Afetlere karşı bilinçli olmak ve ait olduğumuz doğayı tanımak amacıyla, çocuk ve gençlere yönelik “AKUT Doğada Yaşam” projesini geliştirdik. 8-12 ve 13-17 yaşları arasındaki çocuk ve gençlere doğada hayatı idame, yön bulma, barınma beslenme, afet bilinçlendirme vb. eğitimler vererek onları hayata hazırlıyoruz. Proje kapsamında belediyeler, özel okullar ve şirketlerle ortak çalışmalar yürütüyoruz. İsteklerine özel kamplar tasarlayıp gerçekleştiriyoruz. 


Çocuk eğitimleri AKUT’un en önem verdiği konu. Çünkü güvenli yaşam kültürü çok küçük yaşlardan benimsenmeli ve insanın yaşam tarzı olarak benimsenmelidir.
AKUT’un sömestrde öğrenciler için hazırladığı kayak kampından bahsetmek isteriz. Tarih, yaş grubu, yer, mekân, program hakkında bilgi verir misiniz?


Kış aylarında özellikle sömestr döneminde gerçekleştirilen birçok kamp var, ancak bu kampların hepsi sadece kayak yapma üzerine kurgulanmış durumda. Biz AKUT olarak katılımcılarımıza kayak eğitiminin yanında özellikle kış aylarında yaşayabilecekleri olumsuz durumlarda neler yapmaları gerektiğini öğretiyoruz. Karda barınak yapma, yön bulma ve hayatı idame konularının da içerisinde olduğu bir kamp sunuyoruz. Bu sene sömestr kampımız 5 gece 6 gün olarak hazırlandı. Isparta Davraz’da katılımcılarımız için özel hazırlanmış bir dağ evinde konaklama gerçekleştirilecek. Eğitimlerimizi gerçekleştirirken tamamen doğal olarak yetiştirilmiş yemeklerle besleneceğiz. Çocuklarımıza kamp süresince AKUT’un uzman eğitmenleri ve millî kayakçılardan oluşan bir ekip eşlik edecek.


Sömestr kış ve kayak kampımız 8-12 ve 13-17 yaş gruplarında olmak üzere aynı tarihlerde iki ayrı grup olarak düzenlenmektedir. Kamp için belirlenen tarihlerden istenilen tarih aralığında 8-17 yaş arasında olmak şartı ile kayıt yaptırılabilir. Kampımızın 1. grubu 24 – 29 Ocak, 2. grubu 31 Ocak – 5 Şubat tarihleri arasında gerçekleşecektir. Detaylar için www.akutdogadayasam.com adresi ziyaret edilebilir. 

Çocuklarımızın bu kamp süresince alacakları oryantring, pusula ve benzeri eğitimlerden kazanımları neler olacak? 


Oryantring, yani koşarak satranç oynama. Biz böyle adlandırıyoruz. Çocuklar bu eğitimlerde doğa şartlarında bir noktadan diğer noktaya (Her türlü doğa şartlarında) harita ve pusula yardımıyla gitmeye çalışıyorlar. Fakat giderken analitik düşünüp kısa sürede ve en doğru yoldan gitmeyi düşünüyorlar. Onlarca hatta yüzlerce olasılığı düşünüp değerlendiriyor, karar vermeye çalışıyorlar. Ve tabii ki bunu çok kısa sürede yapıyorlar. Saniyeler bazında.

Kayak ise kişiye esnek olma, seri hareket kabiliyeti, el ayak koordinasyonu, hızlı düşünüp karar verme gibi birçok özelliği kazandıracaktır.


Kamplarınızın eğitmen kadrosundan bahseder misiniz?
Kadromuz, konularında uzman ve AKUT gönüllüsü arkadaşlarımızdan oluşmaktadır. Genellikle çocuklarla ilgili programlarda çalışmış, örneğin izcilik, eğitim bilimleri, psikolojik danışmanlık ve rehberlik, doğa sporları gibi alanlarda kendileri yetiştirmiş kişilerden oluşuyor.


Aileler çocuklarını bu kamplara niçin göndermeli?
Günümüzde ebeveynlerin en büyük şikâyeti çocuklarının kendi sorumluluklarını bilmemesi, okul-aile dışında hiçbir yerde konaklayamaması, içine kapanık olmaları, topluma yararlı olmamaları. Teknoloji çağının getirilerini de eklersek benzer sebepler gün geçtikçe git gide artıyor. Çocukların en yakın arkadaşları maalesef teknoloji oluyor. Telefon ve tablet olmadan uyuyamaz oldular. Çocukluk dönemlerinde yaşamaları gereken şeyleri yaşayamıyorlar. Bu kamplar sayesinde çocuk ve gençler; birey olma, sorumluluk alma, ekip-takım olma, doğa ve hayatla mücadele etme, analitik ve detaylı düşünme yetenekleri kazanmış olacaklar.


Kampa katılım koşulları ve programın maliyeti hakkında bilgi verebilir misiniz?
Kampımızın katılım ücreti 2.100 TL’dir. Kampımıza ulaşım hariç bütün giderler dâhildir. Katılımcılarımız çeşitli illerden katıldıkları için ulaşımı programa dâhil edemiyoruz. Isparta şehir merkezinden ve havaalanından katılımcılarımızı teslim alıp dağ evimize gideceğiz. Kampa katılım için www.akutdogayasam.com sitemizden online olarak kayıt yapılabilmektedir.


Sadece sömestr için hazırlanan bu program tüm kış boyunca hafta sonları gibi devam edebilir mi? 

Benzer planlarınız var mı?
Evet, bütün yılı kapsayan kamp ve eğitim programlarımız mevcuttur. En az 20 kişilik gruplara istenilen yerde ve şartlarda doğa eğitimi gerçekleştirebiliyoruz. Her yaştan katılımcıya göre ayrı eğitim programlarımız bulunmaktadır.

Türkiye’de kayak sporunun yaygınlaştırılması açısından neler yapılmalı?
Öncelikle eğitici ve antrenörlerin günümüzün tekniklerini öğrenmeleri, öğretmeleri, kendilerini devamlı güncel tutmaları, kulüpleşmenin artması, ailenin destekçi olarak sürece girmesi, federasyonun hem sporcu hem de antrenör eğitimine önem vermesi, sporcu yetiştirme hedefli olan ve bunu sonuçlarına yansıtan kulüplere destek verilmesi, eğitim sisteminin bu sporu yapan sporculara destek vermesi, uluslararası kaliteyi hedefleyen kayak akademilerinin kurulması… Bu gibi önemli adımlar, orta ve uzun vadede başarılı sporcuları yetiştirir diye düşünüyorum.


Kayak yaparken zorunlu olarak kullanılan malzemeler ile ilgili bilgi verir misiniz?
Bilgi ve tecrübe seviyesine uygun kayak, boya uygun batonlar, kilonuza göre ayarlanmış bağlamalar, ayağa uygun ayakkabı, ayakkabı ne büyük ne de küçük olmalı, kayak çorabı –bildiğimiz spor çorabı değil özel çoraplar, hem alt hem üst termal içlikler, ısıyı tutan, ıslanmayan eldivenler, hafif, sıcak tutan ince bir polar, nefes alan teknoloji ile üretilmiş, sıcak tutan, hafif bir kayak montu ve kayak pantalonu, kayak gözlüğü, kask, içine, yedek eldiven, yedek içlik, su ve biraz kuruyemiş koyabileceğiniz hafif bir sırt çantası.


Özellikle ülkemizde kış koşullarında hayatta kalma, doğru giyinme ve beslenme konularında çok ciddi eğitim açığı bulunmaktadır. Çok pratik bilgiler bazen bizi çok büyük felaketlerden kurtarabilir. Örnek vermek gerekirse; kayağa ve doğa yürüyüşüne çıktık, hava şartları bir anda değişti ve yolumu kaybettik. Çok basit tekniklerle bir kar mağarası yapabilir, yanımızda bulundurduğumuz ufacık bir setle ısınabilir ve hayatta kalabiliriz. Amerika Birleşik Devletlerinde kayak yapanların % 90’ı kış şartlarında hayati idame eğitimi almışken bizim ülkemizde ne yazık ki böyle bir istatistik bilgimiz bile yok. 

Kayak yapmaya elverişli bir ülkede yaşıyoruz ama kayak sporu yaygın değil sebebi nedir?
Kayak, karlı dağlar gerektiriyor. Bunun yanında, bu sporu yapabilmek için, sporcuları dağın zirvesine çıkaracak teleferik, lift, teleski, telesiej, gondol gibi tesislerin kurulması gerekli. Pistlerin kayakçıların güvenli şekilde kayak yapabilmeleri için düzenlenmesi, güvenlik önlemlerinin alınması, hergün düzenli olarak karbasma makineleri ile basılması gerekiyor. Ve tabii ki konaklama tesislerinin de olması lazım. Bunların hepsi ciddi yatırımlar. Bu yatırımların bir bedeli var. Ekipman, konaklama ve tesis ücretleri, bu sporun yapılmasını kısmen zorlaştırıyor…

Bunun yanında, kayak sporu, sportif açıdan yapıldığında, dünyanın en zor sporlarından biri. Sporcunun, mental, fiziksel olarak kendisini çok iyi yetiştirmiş olması gerekiyor ve bu uzun yıllar alıyor.Doğru kulüpleşme de bu sporun yaygınlaşması için çok önemli bir unsur. Antrenörü, eğiticisi ile doğru kulüpleşme, sporun yaygınlaşmasına yardımcı olur. Federasyonun da, bu sporu, sporcu yetiştirme, eğitici ve antrenör yetiştirme, güvenli kayak alanları açma ve sporculara antrenman alanı sunma konularında hızlı adımlar atması gerekli. Ve tabii, kayak kulüplerine maddi kaynak aktarımı için de sponsorluk müessesinin de gelişmesi ve destek olması lazım.

Uluslararası yarışmalarda kayak sporundan edinilen madalyalarımız var mıdır?
Evet son yıllarda daha fazla madalya alabiliyoruz. Ancak bu madalyalar henüz bir World CUP, Dunya Şampiyonası, Olimpiyat madalyası değil. Kayak sporu, çok çeşitli branşlarda yapılıyor. Alp Disiplini, Mukavemet, Kayakla Atlama, Biatlon vb. bunların her birinde ileri gidiliyor. Kayakla atlamada bir sporcumuz, ABD’de bir yarışta altın madalya aldı, dünya sıralamasında yükseldi, Alp Disiplini’nde bazı çocuk kategorisi yarışlarda 2.lik ve 3.lük aldık, ilk 10’da yer aldığımız birçok yarış var. Geçen sene düzenlenen Uluslararası Palandoken FIS yarışlarında, AKUT Spor Kulübü kar sporlarından Özlem Çarıkçıoğlu ve Ayşe Durlu, kadınlarda SL ve GS’de altın madalya aldı. Uludağ Çocuk Kupasında çeşitli madalyalar var. Ancak ülke olarak yolun çok başındayız. Giderek daha kaliteli sporcuların yarıştığı yarışmalara katılmalı ve puanlarımızı iyileştirmeliyiz. Bu da ancak yaz kış çalışmakla olur.

Kayak sporuna erken yaşlarda başlamak gerekli. Doğru eğitim ve antrenmanlarla ilerlenmesi lazım. AKUT olarak, Spor Kulübü bünyemizde, yarışlara katılan kayak ve snowboard yarış takımlarımızın bağlı olduğu AKUT Kar Sporları Bölümü, yarışmacı olarak bu spora gönül veren sporcu ve sporcu adaylarına kapısını 5 yıl önce açmış durumdadır. Halen İstanbul, İzmir, Kayseri, Erzurum, Mersin, Bayburt ve Ankara’dan 33 kayak ve 8 snowboard sporcusu ile yarışmalara katılmakta ve son 2 sezondur topladığı madalyalarla zirvede bulunmaktadır. Bu sporla ilgilenenler, www.akutkarsporlari.org sitesinden bilgi alabilirler, https://www.facebook.com/AKUTAKS facebook sayfasından faaliyetlerimizi izleyebilirler.AKUT Kar Sporları, bu alanda, yarışçı eğitimi ile ilgilenmektedir. Hem yurtiçi hem de yurtdıs antrenman kampları ile, sporcularının bu sporda çıtayı yükseltmesini, olimpiyatlara sporcu göndermeyi hedeflemektedir.

Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
AKUT Doğada Yaşam Projesi AKUT Arama Kurtarma Derneği’nin iktisadi işletmesi tarafından organize edilen bir projedir. Bu projeden elde edilen gelir tamamen gönüllü bir kadroyla çalışan AKUT’un operasyonlarında ve eğitimlerinde kullanılmaktadır. Çocuklarınızın veya şirketinizde çalışanların eğlenerek öğrendikleri bir program yaparken, zor durumda kalan birine yardım eli uzattığınızı da bilmenizi isterim.

Önlenebilir sebeplerle insanların hayatlarını kaybetmediği, afetsiz ve mutlu günler dileriz.

AKUT Doğada Yaşam Proje Koordinatörü Serhat Akbel

26 Aralık 2015 Cumartesi

Geleneksel EGD Yılbaşı Buluşması gerçekleşti

Ekonomi basını yılbaşı buluşmasında bir araya geldi
Ekonomi Gazeteciler Derneği’nin geleneksel yılbaşı buluşması, Türkiye İhracatçılar Meclisi  Dış Ticaret Kompleksi’nde EGD üyeleri, iş ve siyaset dünyasından isimleri bir araya getirdi


EGD Başkanı Toprak:"Önümüzdeki yıllarda ekonomi gazeteciliğine yatırım yapan ve ekonomi yayıncılığında faaliyet gösteren girişimciler karlı bir iş yapmış olacak. Ekonomi sayfalarını şimdiden genişletin, ekonomi haberlerini ana haberlerinize sokun ve ekonomi yayınlarına önem verin" Etkinlikte, Anadolu Ajansı Finans Haberleri Editörü Yılmaz Yıldız'a ekonomi gazeteciliğine katkıları nedeniyle plaket verildi


Ekonomi Gazetecileri Derneği'nin (EGD) geleneksel yılbaşı buluşması gerçekleştirildi.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Dış Ticaret Kompleksi'ndeki buluşmada EGD üyeleri, iş ve siyaset dünyasından isimler bir araya geldi.EGD Başkanı Celal Toprak yılbaşı buluşmasının çok önemsedikleri bir etkinlik olduğunu belirterek, sektör duayenlerine, mesleğe ve EGD'ye verdikleri destekten dolayı teşekkür etti.Toprak, 2016-2017 ve sonraki yılların ekonomi yılı olacağına işaret ederek, "Önümüzdeki yılın ekonomi yılı olduğunu düşünüyoruz. Önümüzdeki yıllarda ekonomi gazeteciliğine yatırım yapan ve ekonomi yayıncılığında faaliyet gösteren girişimciler karlı bir iş yapmış olacak. Ekonomi sayfalarını şimdiden genişletin, ekonomi haberlerini ana haberlerinize sokun ve ekonomi yayınlarına önem verin. Yeni dönemi iyi değerlendirin" ifadelerini kullandı.



TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi de etkinlikte yaptığı konuşmasında, geleneksel hale gelen bu etkinlikte iş dünyasıyla ekonomi gazetecilerinin bir araya geldiğini söyledi ve 2016 yılında küresel sıkıntıların azalacağını ümit ediyoruz dedi. Büyükekşi, bu yıl Türkiye’nin ihracatının gerilediğini ve 2016 yılı için yüksek hedefleri bulunduğunu anlatarak, “Reformların hayata geçmesi Türkiye’nin ihracatına katkı sağlayacak. 2016 yılında özellikle küresel sıkıntıların biraz azalacağını ümit ediyoruz. Önümüzdeki yıllarda ekonomi, gazetelerde daha fazla yer alacak. Biz de bunu destekliyoruz ve tüm medya kuruluşlarına buradan çağrı yapıyoruz” diye konuştu.



Mesleğe katkı sunan gazeteciler ödüllendirildi
Finans Haberleri Editörü Yılmaz Yıldız’a plaket EGD’nin yılbaşı buluşmasında, ekonomi gazeteciliğinin basında kurumsallaşmasına ve kalıcı hale gelmesine katkıları nedeniyle, Osman Saffet Arolat, Metiner Sezer, Rüştü Bozkurt ve Hasan Eriş’e Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Meclis Başkanı Sibel Siber tarafından onur plaketi verildi.


Etkinlikte, Selami Turgut Genç, Turgut Fethi Erden, Ali Gevgilili ve Orhan Erinç ise vefa plaketi aldı. Ayrıca; Vahap Munyar, Mustafa Kemal Çolak, Turhan Bozkurt, İbrahim Ekinci, Hakan Güldağ, Fikret Çengel, Abdurrahman Yıldırım, Olcay Büyüktaş Akça, Şeref Oğuz, İbrahim Acar, Ramazan Solak, Yaşar Kızılbağ, Halit Bolkan, Sinem Köseoğlu, Cemile Varol, Mine Acar, Oğuz Demir, Ahmet Çelik ve Jale Özgentürk’e ekonomi gazeteciliğine katkılarından dolayı plaket sunuldu. Gecede EGD’ye destek plaketi dağıtıldı Aralarında Anadolu Ajansı Finans Haberleri Editör Yardımcısı Hasan Arslan’ın da bulunduğu EGD Yönetim Kurulu tarafından, programa katkıları nedeniyle, TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, Türk Telekom Grubu Üst Yöneticisi  Rami Aslan ve Arçelik AŞ Genel Müdürü Hakan Hamdi Bulgurlu’ ya plaket takdim edildi.

25 Aralık 2015 Cuma

Active Turizm Sabre’yi seçti

Active Turizm, global seyahat ve turizm sektörünün öncü teknoloji sağlayıcısı Sabre’yi seçti
TURİZMİN SESİ
Seyahat ve turizm sektöründe küresel teknoloji sağlayıcısı Sabre Corporation (NASDAQ: SABR, "Sabre") ve Active Tourism, uzun süreli stratejik ortaklığa imza attı. Anlaşma, 1 Aralık 2015  tarihinde yürürlüğe girdi.Active Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Orhon Atameriç, anlaşmayla ilgili olarak düzenlenen imza töreninde şunları söyledi: " Bir süredir süren görüşmelerin ardından Active, kullanmakta olduğu küresel rezervasyon platformunu Sabre iş ortağı olarak yenilemiş ve teknolojik gelişmelerde yine önde olma stratejisini hedeflemiştir. Bu pozitif sinerjinin yakın gelecekte şirketi daha iyi bir konuma taşıyacağına yürekten inanıyoruz.

Sabre Tükiye Genel Müdürü Altuğ Bekdemir, anlaşmaya ilişkin şu yorumu yaptı: "Active Turizm gibi pazarın önde gelen acentelerinden biriyle işbirliğine gitmemiz bizim için büyük öneme sahip. Birlikteliğimizin hem Sabre hem de Active Turizm’in büyüme hedeflerine önemli katkı sağlayacağına olan inancımız tam. Active Turizm önemli bir acente olmasının yanında Lufthansa City Center ve Radius gibi iki büyük Global markanın da temsilcisi konumunda. Bu durum işbirliğimizin önemini bir derece daha artırıyor.

Anlaşmamız sadece Türkiye’de değil Global anlamda da ses getirdi. Aramızdaki anlaşmanın diğer ülkelere de örnek teşkil edeceğini ve yakın zamanda yeni işbirliklerine kapı açacağını düşünüyoruz. Bu birliktelik Sabre’nin Türkiye pazarına girdiği 2014 yılından bu yana kat etmiş olduğu büyümenin de bir göstergesi aynı zamanda. Sektöre yön veren bir çok seyahat acentesi artık Sabre teknolojisini tercih ediyor. 1,5 yıllık bir sürede ciddi bir pazar payına ulaştık ve büyüme yolculuğumuza emin adımlarla devam ediyoruz.”

Zirve'den turizme yol haritası çıktı

4. Bursa Turizm Sempozyumu Bursa'nın turizmini her yönüyle masaya yatırdılar
‘Bursa'da 12 ay turizm’ temasıyla 18-19 Aralık günlerinde gerçekleştirilen 2.Turizm Zirvesi  ve  4. Bursa Turizm Sempozyumu, sektör temsilcileriyle birlikte yaklaşık 1000 katılımcıyı bir araya getirdi.


4. Bursa Turizm Sempozyumu'nda İki gün süren zirvede 5 ayrı salonda düzenlenen 29 oturumda 106 konuşmacı, Bursa’da turizmi 12 aya yaymak, turistin şehirde kalış süresini uzatmak, sorun ve çözüm önerilerini paylaşmak amacıyla Bursa'nın turizmini her yönüyle masaya yatırdılar. Skal Bursa Turizm Profesyonelleri Derneği ev sahipliğinde,  TÜRSAB, GÜMTOB, BURO, BUSAT iş birliği, Bursa Valiliği, Büyükşehir Belediyesi, BTSO ve Uludağ Üniversitesi katkılarıyla,  Burkon Turizm organizasyonuyla Merinos AKKM'de gerçekleştirilen 2. Bursa Turizm Zirvesi'nde Bursa'nın turizmi tüm detaylarıyla ele alındı.


Zirve Koordinatörü ve Burkon Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Eker, Bursa’nın ortak akıl ve fikir birliğiyle Turizm Zirvesi’nin hazırlandığını dile getirerek, “Gerçekleştirilen sunumlarda uzman isimler ve akademisyenler ile şehrimizdeki yerel yönetimler, katılımcılarla bilgi alışverişinde bulundular. Bursa’nın turizm potansiyelini en iyi şekilde değerlendirmek için zaman kaybetmeden yapılması gerekenlerin ortaya konulduğu zirvenin ilk gününde 2023 Turizm strateji planında değişiklik ve yerelde karşılaşılan sorunlar, Bursa'da turizm değerleri, Sağlık turizminde tanıtım ve pazarlama ve Sağlık turizminde yerel yönetimlerin yeri ve önemi gibi konularda katılımcılara bilgiler aktarıldı” dedi.


TURİZM İHMAL EDİLDİ
Zirve’nin ikinci gün yapılan resmi açılışına başta Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu'nun yanı sıra Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr.Haluk Dursun, AK Parti Bursa Milletvekili Hakan Çavuşoğlu, Bursa Valisi Münir Karaloğlu, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, il yöneticileri ve sektör temsilcileri katıldı. Zirvenin açılış konuşmasını gerçekleştiren Sağlık Bakanı Müezzinoğlu, Bursa'nın turizme yatkın bir alt yapısı olmasına rağmen bu konuda inisiyatif alabilecek girişimcilere ihtiyacı olduğunu ifade ederek, "Bursa'da turizme yön verecek girişimcilere, Bursa’nın geçmişinden getirdiği değerleriyle tarihi geleceğine, hem ülkemize hem şehrimizin turizm dinamiklerine önemli katkı sağlayacak bu zirveden ulaşacağız” dedi.



Bursa’nın daha çok sanayi ve endüstriyi ortaya koyarak turizm alanını ihmal ettiğini belirten Bakan Müezzinoğlu, özellikle sağlık turizminin kendileri için stratejik bir alan olduğunu, Bursa özelinde de tüm hizmetleri dünya insanına sunmanın hükümet olarak sorumluluklarında olduğunu belirterek, "Yedi bakanlıkla birlikte sağlık turizminin koordinasyonu Sağlık Bakanlığımıza verildi. Türkiye genelinde farklı boyuta taşımak gibi bir sorumluluğun altyapısını büyük ölçüde bitirdik. Özellikle termal sağlık turizmini,  tanıtım ve pazarlama bakış açıları ve farklı dinamiklerle önümüzdeki günlerde kamuoyunun uygulama gündemine güçlü bir şekilde getirmiş olacağız. Bursa bu anlamda ciddi alt yapısı olan bir kentimiz. Sağlık turizminde ister medikal isterse termal, yaşlı ya da diğer alanlarda akreditasyonu güçlü hale getirmezsek ve hizmeti aldıktan sonra güveni sağlamazsak inişe başlarız. Mutlaka bunu merkeze alan bu hizmeti veren bir yapıyı yılsonuna kadar tamamlamış olacağız.” şeklinde konuştu.


BÜYÜKŞEHİR DEĞİL ULU ŞEHİR DİYELİM  
Büyükşehir vasfının Bursa’ya yetersiz kaldığının altını çizen Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Haluk Dursun, “Sloganların doğru seçilmesi gerekiyor. Bursa’yı bütün potansiyeli, geniş medeniyet coğrafyası ile kültür ve turizm kenti olarak değerlendirdiğimizde, gerçekten Ulu bir şehir. Bir şehirde kültürel altyapıyı müze, kütüphane ve sanat etkinliklerini sergileyecek salonlar gösterir, turizm denince bu saydıkların kadar konuş derler. Bakanlık olarak Bursa’nın zenginliğini her yönden değerlendirmemiz gerektiğinin farkındayız” şeklinde tamamladı.

YOL HARİTAMIZ ORTAYA ÇIKACAK
Skal Bursa Turizm Profesyonelleri Derneği Başkanı Vehbi Varlık, yaptığı değerlendirmede Bursa’nın 5 milyon turist hedefini yakalaması için, zirvenin sonucunda çıkacak raporun ödemine dikkat çekerek,  "Bursa Turizminin Pazarlanması ve Tanıtımı, Kongre Turizmi, Alternatif Turizm, Termal Turizm ve Yatırımları, Bursa’nın Gastronomik Değerleri, Sağlık Turizmi Trendleri, Turizm Rehberliği gibi bir çok önemli konudaki zirvede ortaya koyulan görüşler rapor haline getirilecek. Hazırlanan raporun Bursa’nın turizm ekonomisi ile desteklenmesinde önemli bir yol haritası olacağına inanıyoruz” dedi. Bursa’nın turizm potansiyelini en iyi şekilde değerlendirmek için zaman kaybetmeden, günümüzde yapılması gerekenleri dünya vizyonuna sahip turizm uzmanlarının bakış açısı ile ortaya koyulduğunun altını çizen Varlık, turizmle ilgili tüm kurum, kuruluş çalışanları ve gönüllülerine zirvedeki katkılarından ötürü teşekkür etti.

Zirve’de öne çıkan başlıklar
Ulaşımda özellikle hava yolu olmak üzere, sahil, deniz, kara ve şehir içi ulaşımların tüm dinamikleri harekete geçirilmelidir. 
İstanbul-İzmir otobanın bitmesi ile birlikte Sabiha Gökçen’den gelen misafirler direkt Bursa’ya getirilmeli ve Bursa destinasyon olarak kullanılmalıdır. 
Sağlık turizminde tüm hastaneler ve hizmet veren tesisler akreditasyon konusunda güçlü hale getirilmeli, personelin uzmanlaşması için eğitimine önem verilmelidir.
Yenilenebilir enerji kaynakları ile enerji üretimleri başlamalıdır. Güneş, rüzgar gibi doğal enerji kaynakları değerlendirilmediği sürece Sağlık Turizminden bahsedilmesi mümkün değildir.
Bursa’nın kongre turizminden daha fazla pay alması için Kongre ve Ziyaretçi Bürosu’nun acil olarak kurulmalıdır.
Bursa’nın değerlerinin tanıtımına ve yurtdışında gidilen fuarlarda stand alanlarının genişletilmesine önem verilmelidir.
Bursa tüm değerlerini ürüne dökerek, spordan, sağlığa her alanda yapılan yatırımları ve etkinlikleri turistin kentte daha uzun kalmasını sağlayacak şekilde planlamalı, paket programlar yapmalıdır.
Bursa’da turizm alternatifleri bulunmaktadır. Mağara turizmi, golf turizmi, motosiklet turizmi gibi bunların üzerinde durulmalı gerekli yatırımların yapılması ve yerel yönetimlerin finansmanları sağlaması gerekmektedir.
Bursa’nın zengin mutfağı, yöresel lezzetlerin teşviki ile gastronomi turizmi değerlendirilmelidir. Hali hazırda bulunan İskender döner, İnegöl Köftesi, kestane gibi değerler geliştirilmeli inovasyon yapılmalıdır.
Kültürel eserlerin yerli yabancı turistlere tanıtılması ve doğru bilgi sahibi olması önemli bir konudur. Bölgesel olarak uzmanlaşan, belgeli turist rehberlerinin istihdam edilmelidir.
Bursa'nın hedefleri arasında sadece Körfez ülkelerinin değil Çin, Hindistan gibi ülkelerin de olması gerekmektedir.
Uludağ’ın 12 ay hizmet vermesi için planlamalar yapılmalı, dağ sporları ve eğitim için de kullanılmalıdır.
Tanıtımda kullanılacak sloganların doğru seçilmesi gerekir. Bursa’nın kültürel zenginliğini destekleyecek müzeler, kütüphaneler ve sanat etkinliklerini sergileyecek salonlarının sayısı önem taşımaktadır.
Turistlerin konaklama kültürden sonra en önem verdikleri konu eğlence mekanlarıdır. Bursa’da eğlence mekanları geliştirilmeli ve bu eğlenceler tarihi yapıların içine yani hanlara kurulmalıdır.




23 Aralık 2015 Çarşamba

Marmara Skal ve Okan Üniversitesi Genç Turizmciler için el ele !

Marmara Young Skal'ın önderliğinde 16.12.2015 tarihinde düzenlenen "Turizmde Kariyere Doğru İlk Adım; Staj" konulu panel Marmara Skal'ında destekleriyle Okan Üniversitesinde gerçekleştirildi. Panelde turizm sektörünün önemli isimlerinden; Bahattin Yücel, Murat Yumak, Zeynep Yılmaz, Ömür Yeker, Dr. Özen Kırant Yozcu, Hakan Akalın, Altuğ Bakdemir ve öğrenci temsilcisi olarak Merve Gazi konuşmalarını gerçekleştirdiler. 


Panelde stajyerler ve işverenler arasındaki sorunlar, beklentiler konuşulup tartışıldı. İlk olarak Okan Üniversitesinin tanıtım filmi izlendi. Filmden sonra Bahattin Yücel açılış konuşmasını yaptı. Katılımcılara teşekkürlerini sundu ve Zeynep Yılmaz'a söz verdi. Zeynep Yılmaz ilk olarak Okan Üniversitesine ve Young Skallarına teşekkürlerini sunup Skal hakkında tanıtım yapıp, bilgiler verdi. Skal ve istihdam arasındaki ilişkiyi anlattı. Bunun için Young Skalları yetiştirmeye, yönlendirmeye ve turizmde kalmalarını sağlamayı çalıştıklarını anlattı. Kendi hayatından kesitler anlatarak turizm sektörünün iyi-kötü yanlarını öğrencilerle paylaştı. Stajın öneminden bahsedip, acentada yaşadığı sorunları dile getirdi.

Hakan Akalın konuşmasında hizmet sektörüne tutkuyla bağlı kalmanın ne kadar önemli bir nokta olduğunun altını çizerek anlattı ve yapılan işe aşık olmanın önemini vurguladı. Kendi işyerinde stajyerlerle ilgili yaşadığı olumlu ve olumsuz olayları anlattı. Murat Yumak ilk olarak gençlerden sektörde kalmalarını, kaçmamalarını istedi. Otel tecrübelerini öğrencilerle paylaşıp, mücadele ruhunun önemine değindi. Altuğ Bakdemir Türkiye'de turizm sektörünün yerinden inceliklerinden bahsedip, staj yapacak öğrencilere önerilerde bulundu. Ömür Yeker turizm sektöründeki kan kaybına uluslararası boyuttta değindi. Stajyerlerin sektördeki değerlerine ve Okan Üniversitesi ile öğrenciler için yaptıkları mentorluk birliğini anlattı. Turizm sektöründeki eksiklerden bahsetti.

Dr. Özen Kırant Yozcu stajın amacından ve öneminden bahsetti. X ve Y kuşağına değinip öğrencileri anlamanın önemi üzerinde durdu. Stajla yetenek havuzu oluşturduklarını paylaştı. 2016 yılında gençlerin turizme payının %80 olacağını söyledi. Merve Gazi turizmde staj yaparken doğru yönlendirilmek istediklerini, stajyerlere farklı davranıldığını, ucuz işçi olarak görülmesinden duyulan şikayeti ve diğer sorunları dile getirdi. Bahattin Yücel konuşmalardan çıkan sonuçla, sektörle öğrenciler arasındaki sorunları çözecek ve ortadan kaldıracak yeni bir kurum oluşması gerektiğini söyledi. Bunun içinde akademisyenlerin yardımının önemli olacağına değindi ve öğrencilerden sorularını alıp paneli kapattı.