14 Mayıs 2021 Cuma

Geleceğe hazırmısınız?


Geleceğe hazır olanlar! ACE of  M.I.C.E Exhibition by Turkısh Airlines 28-30 Haziran tarihleri  arasında İstanbul Kongre Merkezi’nde Future –ready people of the universse! ACE of M.I.C.E Exhibition by Turkish Airlines will be at İstanbul Congress Center between 28-30 June! @aceofmice @turkishairlines @volkanataman1 @turizmmedyagrubu

MARDİN’DE FARKLI BİR KEŞİF: MARDİN TURU

Hollanda’da doğup büyümüş Türk asıllı, Türkiye sevdalısı, macerasever, gezgin Adam Axoi, ‘Türkiye’yi benimle yeniden keşfet!’ mottosu ile Türkiye’yi karış karış geziyor ve tüm dünyaya cennet ülkemizin güzelliklerini kendi kadrajıyla görsel bir şölene dönüştürüyor. Şimdi de Mezopotamya’nın kalbi Mardin’i Jolly Gezginleri ile birlikte yeniden keşfetmek için yola çıkıyor. 



4-6 Haziran’da İstanbul’dan uçaklı ve Mardin’de buluşma alternatifi ile hazırlanan Mardin by adamaxoi turunda yerinizi ayırtın. Kendinizi farklı bir Mardin keşfi içinde bulacağınız Mardin by @adamaxoi turunda sizleri bekleyenler;




Adam Axoi, ekipmanınız ne olursa olsun çekim tüyoları ile en güzel yerde en güzel kadrajı yakalamanız için sizlere her an rehberlik edecek. Mardin seyahat anılarınızı çok özel kareler ile ölümsüzleştireceksiniz.
Jolly’nin profesyonel tur rehberi sizlere, Mardin’in kadim tarihi, kültürel zenginlikleri hakkında çok değerli bilgiler aktaracak.
Mardin’in az bilinen ama görünce hayran kalacağınız saklı güzellikleri ile buluşacaksınız.
Mardin’in çok özel konaklarının kapıları sadece sizin için açılacak.
Mardin ve çevresinde halkın doğrudan ekonomik dönüşüme katkı sağladığı pek çok alandaki atölyeyi ziyaret edecek buradaki ekonomik ve ekolojik dengenin nasıl birarada yürütebileceğinin canlı örneklerine hayranlık duyacaksanız.
Mardin demek farklı dinlerin ve kültürlerin birarada yaşayan ortak mirası demek. Bu turda Mardin’in kendine has mimarisinin atmosferinde tüm yöresel lezzetlerini, eğlencelerini, hikayelerini, misafirperver Mardin halkı ile birlikte yaşama heyecanına ortak olacaksınız. 

Tüm bunlar ve çok daha fazlasını keşfetmek için Jolly ile Mardin by @adamaxoi turu sizleri bekliyor.




Hilton Dalaman Sarıgerme Resort & Spa Bu Yaz Hilton Dalaman’dayız

Bir yıldır ertelediğimiz yaşamı Hilton Dalaman ile yeniden yakalıyoruz. Doğa, spor, müzik, jazz, dans, iyi yaşam, gastronomi ilgi alanımıza göre her konuda atölye çalışmaları, söyleşiler ve etkinlikler ile dolu hafta sonları Hilton Dalaman Sarıgerme’de başlıyor.



Her hafta sonu farklı konseptlerle hazırlanan programlar kalbinizi fethedecek. İster gastronomi tutkunu ister caz sevdalısı olun. Spor benim vazgeçilmezim deyin dans etmezsem tatile doyulmaz deyin. Hiç farketmez… Bu yaz eğlenceye, dolu dolu yaşamaya var mısınız? Akdeniz ve Ege’yi buluşturan enfes doğası ve kusursuz konforu ile Hilton Dalaman Sarıgerme Resort & Spa’da tatiliniz eşsiz bir deneyime dönüşüyor. 650 metre uzunluğundaki özel kum plaj, gün boyunca özel servis almak isteyen misafirler için tasarlanmış sahil Gazebo evleri, açık büfenin yanısıra sakin bir yemek isteyenler için iddialı lezzetleri ile 7 farklı a’la carte restoran, aquapark, tenis kortları, çocuk kulübü, mini çiftlik, 6000 m2 alana yayılan spa ile unutulmaz bir tatil Hilton Dalaman Sarıgerme Resort & Spa’da sizleri bekliyor. 



Escape from the city : 20-23 Mayıs
Zeynep Özyılmazel ile caz müziğe doyacağınız, Saffet Emre Tonguç’tan Göbeklitepe’nin gizemlerini dinleyip Serda Büyükkoyuncu ile mitoloji sohbetleri yapacağınız, Hintli şeften Hint Yemeklerinin püf noktalarını öğreneceğiniz keyifli bir şehirden kaçış hikayesi… Unutmadan bu hafta Can Balta, Murathan Özbek, Anatolian Sessions gibi daha birçok canlı müzik ve DJ performansları ile sunset ve happy hour etkinliklerinin olacağını da ekleyelim. 




Mac Fun & Sport Weekend : 27-30 Mayıs
Bu hafta sonu spor dünyasının farklı renklerinin buluşma noktası olacak… Türkiye’nin en büyük zincir spor markası Mac ile oluşturulan etkinlikler arasında neler yok ki; koşu ve yüzme yarışı, Cross fit Champs, 3x3 Street Basketbol, Bisiklet Kampı, Zumba, Mac Master Trainer ile söyleşiler, Fit Kitchen Workshopu… UEFA kupa maçı ve Euroleague Maçları Yayını da dev ekranlarda… Müziksiz de olmaz DJ Hakan Küfündür & Mansur Ark, David Şaboy da bu hafta sonu bizlerle…


Gastrojazz Weekend : 3-6 Haziran
Jazz ile gastronomiyi sentezleyen müzik ve yemek workshopları bu haftaya damgasını vuruyor. Ahmet Güzelyağdöken ile Yiğit Mirzaoğlu’nun Gastro-Jazz üzerine keyifli sohbetleri, Ahmet Güzelyağdöken ile Hazer Amani’nin gastronomi üzerine sohbetleri ve workshopları, Cem Yılmaz ve Damla Uğurlutürk’ün UEFA Maçları ve Formula 1 üzerine söyleşisi ve daha birçok konsepte uygun canlı müzik ve dj performansı yine Hilton Dalaman’da…

Yat Turizm Sektörüne Yeni Bir Soluk

TEKNE TUTKUNLARI ANLIK OLARAK TEKNELERİN MÜSAİTLİK DURUMUNU ÖĞRENEBİLECEK
Türkiye’nin lider tekne kiralama platformu viravira.co, sektördeki en büyük sorunlardan biri olan gerçek zamanlı veri akışı olmamasına çözüm olan Knot sistemini hayata geçirdi. Knot, gerçek zamanlı fiyat ve müsaitlik verilerine yer vererek, tekne kiralamadaki zaman kaybını önlüyor.


Türkiye dahil 41 farklı ülkede 11 bin kiralık tekne ile hizmet veren Türkiye’nin lider deniz deneyimleri platformu viravira.co, hazırlıkları bir yılı aşkın süredir devam eden Knot isimli sistemini devreye aldı. 11 bin tekne ile her gün artan ilan sayısına hızlı cevap verebilmek için geliştirilen Knot sayesinde tekne sahipleri ve charter firmaları tekne bilgilerini, ödeme detaylarını, müsaitlik ve sezonsal fiyat bilgilerini hem viravira.co kullanıcılarıyla hem de fiziksel acentaları ile paylaşabilecek. 

Tüketici verilerinin telefon veya e-posta ile paylaşıldığı, hataya açık sor-sat modeline son vermek adına geliştirilen Knot ile tekne sahipleri kendilerine gelen rezervasyon taleplerini yönetebilecek veya ödeme alabilecek. Denizcilikte hız birimi anlamına da gelen Knot, tekne sahipleri ve tüketicilere kolaylık sağlayarak rezervasyon işlemlerini de hızlandıracak. Bu sistemle ortalama rezervasyon süresini 2/3 oranında kısaltan Knot, aynı zamanda 7/24 rezervasyon yapılabilmesine de imkan tanıyor.

Son teknoloji kullanılarak geliştirildi
Tekne sahiplerinin ihtiyaçları doğrultusunda mikro servis mimarisi ve son teknolojiler kullanılarak hayata geçirilen Knot, hem büyük filoların hem de tek teknesi olan işletmecilerin rahatlıkla kullanabileceği şekilde tasarlandı. Knot’ın yüzde 100 mobil ve tablet uyumlu olması sayesinde tekne sahipleri denizdeyken de rezervasyonlarını kolaylıkla yönetebilecek.

Hazırlıkları bir yıldır devam eden Knot projesi hakkında konuşan viravira.co’nun Kurucu Ortağı ve CEO’su Baran Yıldırım şunları ifade etti: “Knot ile yat turizmi sektörünün en büyük sorununa çözüm ürettik. Knot’ı misafirlerimizin hızlı bir şekilde rezervasyon yapabilmesi ve tekne sahiplerinin satış ve pazarlama süreçlerini daha kolay yönetebilmesi için tasarladık. Knot ile tekne sahipleri tek tıkla müsait tarihlerini kapatabiliyor, saniyeler içerisinde taleplere onay ya da opsiyon verebiliyor. Hiçbir talebin gözden kaçırılmaması için sistemi e-posta altyapısı ve gerçek zamanlı bildirim sistemiyle de destekliyoruz.

Knot’ın bir diğer avantajı ise şu; tekne sahipleri gelip, bizi aramadan teknelerini sisteme kaydedebiliyor ve gerekli doğrulama süreçlerini tamamladıktan sonra yaklaşık 1,5 milyon kişilik kullanıcı havuzumuza erişim sağlayabiliyor. Bu sayede tekne sahiplerinin reklam giderlerini de yüzde 50’ye varan oranda azaltıyoruz. Otel, uçak bileti veya araç kiralama gibi dikeylerde gerçek zamanlı veri sağlanırken bugüne kadar yat turizmi alanında böyle bir süreç yürütülemiyordu. Knot ile tekne sahipleri tüm verilerini anlık olarak hem viravira.co kullanıcıları hem de fiziksel acentaları ile paylaşabilecek.”

12 Mayıs 2021 Çarşamba

Hilton Grubu Bodrum Otelleri’nde İki Yeni Atama!

Hilton Grubu’na ait Bodrum’da bulunan  Susona Bodrum,  LXR Hotels & Resorts, DoubleTree by Hilton Bodrum Işıl Club Resort ve DoubleTree by Hilton Bodrum Marina Vista otellerinde iki yeni atama gerçekleşti. 


Hilton Grubu’nun Bodrum’da bulunan Susona Bodrum, LXR Hotels & Resorts, DoubleTree by Hilton Bodrum Işıl Club Resort ve DoubleTree by Hilton Bodrum Marina Vista otellerinde gerçekleşen atamalarla; Melis Akgün Satış Direktörü, Tuğçe Sürenkök ise Pazarlama ve İletişim Müdürü olarak göreve başladı.



Susona Bodrum, LXR Hotels & Resorts, DoubleTree by Hilton Bodrum Işıl Club Resort ve DoubleTree by Hilton Bodrum Marina Vista, yeni atamalarla ekiplerini 2021 yazı için daha da güçlendirdi. 

Dokuz Eylül Üniversitesi Turizm İşletmeciliği bölümünden mezun olduktan sonra Fransa'da bulunan Chambéry Université de Savoie'de Turizm eğitimi alan Melis Akgün ve İstanbul Üniversitesi Ekonomi Bölümü Turizm İşletmeciliği Fakültesi'nde lisans eğitimi alan Tuğçe Sürenkök yeni görevlerine başladı.

Susona Bodrum, LXR Hotels & Resorts, DoubleTree by Hilton Bodrum Işıl Club Resort ve DoubleTree by Hilton Bodrum Marina Vista Satış Direktörü Melis Akgün kimdir? 

Lisans eğitimini Dokuz Eylül Üniversitesi Turizm İşletmeciliği bölümünde tamamladıktan sonra Fransa'da Chambéry Université de Savoie'de Turizm eğitimi alan Melis Akgün kariyerine İstanbul’da başladı. Hilton Grubu’nun İstanbul’da bulunan Conrad Istanbul Bosphorus, Hilton Istanbul Bosphorus ve Hilton Parksa'nın satış departmanlarında farklı görevler üstlendi. Daha sonra Hilton İzmir’e Satış Direktörü olarak atanan Melis Akgün ayrıca, genel satış girişimlerinin planlanmasından ve yönlendirilmesinden sorumlu oldu. Turizm sektöründe 14 yıllık tecrübeye sahip olan Akgün, iyi yemek yemekten, seyahat etmekten ve sualtı dalışından hoşlanmaktadır.

Susona Bodrum,  LXR Hotels & Resorts, DoubleTree by Hilton Bodrum Işıl Club Resort ve DoubleTree by Hilton Bodrum Marina Vista Pazarlama ve İletişim Müdürü Tuğçe Sürenkök kimdir?

İstanbul Üniversitesi Ekonomi Bölümü Turizm İşletmeciliği Fakültesi'nde lisans eğitimini aldıktan sonra Türkiye’deki uluslararası otel zincirlerinde çeşitli görevler üstlenen Tuğçe Sürenkök, Mart 2021 tarihinden itibaren Susona Bodrum,  LXR Hotels & Resorts, DoubleTree by Hilton Bodrum Işıl Club Resort ve DoubleTree by Hilton Bodrum Marina Vista Pazarlama ve İletişim Müdürü olarak atandı. Seyahat etmeyi, iyi yemek ve iyi müziği seven Sürenkök ayrıca, modern ve görsel sanatlarla ilgileniyor. 

BAYRAMI BU ÖNERİLERLE KİLO ALMADAN GEÇİRİN

Ramazan Bayramı koronavirüs pandemisi için planlanan tam kapanma sürecinde yer alıyor beslenme düzenine dikkat edilmemesi öneriliyor

Bayramlar büyük küçük herkesin özlemle beklediği, ailelerin buluştuğu ve hasret giderdiği kültürümüzün de önemli parçalarından biridir. Ancak bu yıl da Ramazan Bayramı koronavirüs pandemisi için planlanan tam kapanma sürecinde yer alıyor. Bayramda misafir ağırlanamayacak olsa da, bu durum çeşit çeşit yemekler ve tatlılar yapmaya engel görünmüyor. Ancak hareketsizliğin en üst seviyeye çıktığı bu günlerde beslenme düzenine dikkat edilmemesi, kilo alımı ve sindirim problemlerini kaçınılmaz hale getirebiliyor. Memorial Şişli Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Uzm. Dyt. N.Sinem Türkmen, Ramazan Bayramı’nda kolaylıkla uygulanabilecek beslenme önerilerinde bulundu.  

Klasik bayram beslenmenizin dışına çıkın  
Tüm bayram boyunca evde olunacağı ve hareket kabiliyeti iyice kısıtlanacağı için ani beslenme değişikliklerinde bulunmak, fazla yemek ve tatlı tüketmek mide-bağırsak problemleri başta olmak üzere çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle, her zamanki beslenme düzeninden fazla dışarı çıkmayarak, hafif yiyecekler ve tatlılar tercih etmek daha rahat ve hafif bir bayram geçirilmesini sağlayacaktır. 

Bayram kahvaltınızı hamur işleri, kızarmış ve işlenmiş besinlerle yapmayın 
Bayram sabahında sağlıklı bir kahvaltı yaparak güne başlanabilir. Kahvaltıda patates kızartması gibi fazla yağlı yiyecekler, salam, sosis, sucuk gibi kolesterol ve tuz içeriği yüksek işlenmiş etler, poğaça, börek gibi kan şekerini hızlı yükseltecek beyaz unlu mamuller tüketilmemelidir. Bunun yerine mantar, biber gibi çeşitli sebzeler kullanılarak yapılmış omlet veya menemen ile az yağlı peynir, zeytin, bal, şekersiz çay ve tam tahıllı ekmek veya tam buğday unu ile yapılmış ürünler tüketerek sağlıklı ve keyifli bir bayram sabahı geçirilebilir.

Lifli besinler bağırsak hareketlerini düzenliyor
Öğle veya akşam öğünlerinde, bağırsak hareketlerini düzenlemek için lif içeriğinden zengin salata, sebze veya kurubaklagil yemekler tercih edilebilir. Daha uzun süre tokluk ve kan şekeri dengesi sağlaması açısından da öğüne proteinden zengin ızgara veya fırında pişirilmiş et/tavuk/balık ve yoğurt eklenebilir. 

Ev yapımı dondurmalar ve içecekler hazırlayabilirsiniz 
Gün içerisinde açlık hissedildiği zaman 1 porsiyon meyve ve 1 bardak süt veya kefir ile bir ara öğün yapılabilir. Eğer tatlı tüketilecekse, ara öğün olarak şerbetli tatlılar yerine 1 küçük kase sütlü tatlı veya 1 top vanilyalı dondurma tercih edebilir. Kişi dondurma olarak da evde donmuş muz, çilek ve süt, yoğurt, bal gibi malzemelerle kendi hazırladığı serin tatları tercih edebilir.  

Uykudan 4 saat önce yemeyi bırakın 
Ramazan ayı boyunca oruç tutarak midesini dinlendirmiş bireyler, öğün sayısını kademeli olarak artırmalı, öğünlerinin arasında 3-4 saat ara vermelidir. Yemekler iyice çiğnenmeden yutulmamalı ve hızlı yemek yenmemelidir. Sahur yapmaktan kalma bir alışkanlıkla gece yemek yemeye veya atıştırmalık yapmaya devam etmemeli, kilo artışına ve uyku kalitesinin de bozulmasına sebep olacağı için uyumadan 3-4 saat önce besin tüketimi sonlanmalıdır.

Bol hareket ederek kabızlığı önleyin

Yetersiz sıvı alımı da kabızlık, ödem, şişkinlik gibi problemlere neden olabilmektedir. Bu nedenle bir insan günde ağırlığı başına 30 ml su (kg x 30 ml) tüketmeye özen göstermelidir. Sıvı alımı ödem atmaya yardımcı içeceklerle desteklenebilir. Ayrıca gün içinde bol bol hareket etmek ve egzersiz yapmak da kabızlık şikayetlerinin azalmasına yardımcı olmaktadır. 

Bayramda Ödem Atmaya Yardımcı İçecek Tarifi
Malzemeler:
3 dal roka
5-6 dal maydanoz
1 adet salatalık
½ limonun suyu
1 minik parça zencefil
1 bardak su

Yapılışı:
Tüm malzemeler blenderdan geçirilerek günde 1 kere tüketilebilir.

Vitalica Wellness'ta Tuz Terapisi Uygulaması

Vitalica Wellness Bodrum tuz terapilerini yer, tavan ve duvarların doğal tuzlarla kaplı olduğu Tuz Odasında uygulamaktadır. Tuz terapisi mikro kliması sağlanan odada solunum yolu ile alınan terapi yöntemidir. Tuz odaları şifa veren yerlerdir. Tuz odalarının amacı tuzu solunabilir hale getirmektedir.
Tuz odaları sayesinde solunum yolları temizlenir ciğerler açılır. Tuz odaları Astım, KOAH, sinüzit ya da nefes darlığı çeken hastalara iyi gelir. Tuz odası sayesinde bu hastalar nefeslerini daha kolay alır.



Tuz Odasının Faydaları Nelerdir?
Tuz odasının insan sağlığı için oldukça çok faydası vardır. Bu faydaları sıralarsak,
1- Solunum yolu sıkıntısı,
2- Astım bronşit hastalarının tedavisinde,
3- Alerjik astım rahatsızlığının tedavisi,
4- Burun tıkanıklığı,
5- Nefese bağlı horlama rahatsızlığı,
6- Yorgunluk hissi,
7- Uyku bozukluğu rahatsızlığı ,
8- Akciğerlerin temizlenmesi gibi rahatsızlıklara iyi gelerek tedavi etmektedir.



Tuz Terapisi Nelere İyi Gelir?
Tuz Terapisi uykusuzluk tedavisinin yanı sıra bedensel ve ruhsal gevşeme de sağlamaktadır. İnsan vücudundaki karbondioksit oranını düşürür, oksijen oranını yükseltir. Tuz terapisinin en önemli etkisi kişin rahat bir şekilde nefes almasını sağlamaktır. Tuz bulunan mikropların etkisini düşürür. Tuz terapileri, stres ve yorgunluğa karşı da oldukça etkilidir. Bu nedenle tuz terapileri haftada bir kez mutlaka yapılmalıdır. Tuz terapisinin aynı zamanda hamileler ve çocuklara zararı yoktur. Tuz terapisi sonrası seansa giren insanların yaşam standartları ve kalitesi yükselmiş olur.

Tuz Odaları Kimler İçin Uygundur?
Tuz odaları ve tuz seansları insan sağlığına iyi gelen tedavi edici odalardır. Tuz odalarına sadece solunum hastalığı olan insanlar gelmez. Bu hastaların yanı sıra tuz odaları aşağıdaki insan grupları için uygundur;

1- Sigara içenler,
2- Covid Rahatsızlığı geçirenler,
3- Hava kirliliğinde fazla duran insanlar içinde tuz odaları ve seansı uygundur.
Alınan tuz terapisi sayesinde bu insan grupları da rahatlayarak kolay nefes alabilirler. Oluşabilecek meslek hastalığı ve diğer hastalık türlerinin önüne geçilir.

Tuz odası terapileri; Sağlığın, zindeliğin, huzurun ve mutluluğun hakim olduğu; dünyanın ve Türkiye’nin en yüksek oksijen oranlarından birine sahip olan Bodrum’un büyülü atmosferinden ilham alan programlar Le Meridien Bodrum Beach Resort’ ta Vitalica Wellness'’ta  uygulanmaktadır. Kendinizi keşfettiğiniz ve sağlığınızı yönetebileceğiniz araçlarla tanıştığınız bir dünya. Vitalica Wellness’da sadece, faydaları bilimsel olarak kanıtlanmış tedavilere ve uygulamalara yer var!
Bodrum’un büyülü doğasında, kelimenin tam anlamıyla bir “ruh detoksu”
Doğaya saygı gösterilerek tasarlanan Le Méridien Bodrum Beach Resort; kristal berraklığındaki Ege Denizi kıyısında yer alan zeytin, defne, palmiye, portakal, kumkat, limon gibi onlarca bitki türüyle kaplı yemyeşil bir yarımadayı kucaklıyor. Otel, kendini doğaya adapte eden modern tasarımı ve 650 metrelik beyaz kum plajıyla fark yaratıyor. Dünyanın ve Türkiye’nin en yüksek oksijen oranlarından birine sahip olan Bodrum yarımadasının tertemiz havası, her güne canlanmış ve ilham dolu uyanmanızı sağlıyor. Aromatik bitkilerin ve baharat bahçelerinin kokularıyla canlanan bu büyülü atmosfer, enerjinizi yeniden kazanmanızı sağlayarak bedeninizi ve ruhunuzu şarj ediyor.

Çin’deki Türkler: Doğudaki Tanıtım Elçilerimiz

Gezgin Girişimci, Akademisyen Evrim Kanbur, Asya’nın en büyük “Merhaba Komşu- HeyNeyb” platformunu yönetiyor. “Çin’deki Türkler” programına konuk olan girişimci- akademisyen Evrim Kanbur, Şanghay’da 90 kişiyle kurduğu “HeyNeyb” adlı platformunu 8 bin 500 kişiye çıkararak Asya bölgesinin en geniş komşuluk grubu haline getirdi. 

Çin’de kahve pazarının çok hareketlendiğine dikkat çeken Kanbur “Türk girişimcilerimiz bu fırsatı değerlendirmek için ellerini çabuk tutsunlar” diyor.

Kerem Köfteoğlu’nun sunduğu “Çin’deki Türkler: Doğudaki Tanıtım Elçilerimiz” programına katılan Jiao Tong Üniversitesine bağlı Weiyu Uluslararası İşletme Okulu akademisyeni; gezgin girişimci Evrim Kanbur, sekiz yıl önce, hakkında hiçbir bilgisi olmadan Çin’in Şanghay kentine gitti. Bir yabancı olarak burada bazı sorunlarla karşılaşınca, kendisi gibi yabancıları “Expat Neighbors” adlı komşuluk platformu çatısı altında toplamaya karar verdi. 


Kanbur sonraki gelişmeleri şöyle özetliyor: “Şanghay’da gözüme kestirdiğim insanlarla görüşerek onları bu platform çatısı altında toplanmaya davet ettim. Kısa süre içinde aynı bölgeden 90 kişiyi ikna edince parkta piknik düzenlemeye karar verdik. Pikniğe herkes birini getirince sayımız 455 kişiye çıktı. Sonrasında platformu Şanghay’ın 11 bölgesini kapsayacak şekilde genişlettik. Artık bana şaka yollu ‘Şanghay’ın muhtarı’ diye takılıyorlar. Platformun ismini hem daha sıcak hem de kolay telaffuz edilsin diye ‘merhaba komşu’ anlamında ‘HeyNeyb’ olarak kısalttık. Günümüzde ‘HeyNeyb’ platformunun aktif üyeleri 48 ülkeden 4 bin 500 kişiye ulaştı. Buna Türkiye’yi de dahil ederek platformu daha da genişletmeyi planlıyorum.”

“KAHVE ALANINDA FIRSATLAR VAR”

While Travelling (seyahat ederken) adlı blogunda Türkçe-İngilizce seyahat yazıları yazan, çevrimiçi İngilizce dersleri verip danışmanlık da yapan girişimci akademisyen Kanbur, Türk girişimcilere şu önerilerde bulunuyor: “Çin’de yaşam standartlarının iyileşmesi kahve kültürünün büyümesine yol açtı. Kahve tüketimi küresel ölçekte ortalama yüzde 2 büyürken, Çin’de yüzde 15 gibi şaşırtıcı seviyede büyüyor. Sosyal yaşamı yeniden şekillendiren kahve mağazalarının sayısı giderek artıyor. Araştırmalar Çin’de kahve pazarının 2025’te 1 trilyon RMB’ye ulaşacağını söylüyor. Türk girişimcilerimize bunları dikkate alarak, Çin’deki kahve pazarında ortaya çıkan fırsatlardan yararlanmak için ellerini çabuk tutmalarını öneriyorum.”

Kendisine son zamanlarda Çin’de yatırım ve ticaret konularında yoğun sorular gelmeye başladığını belirten Kanbur açıklamalarını şöyle noktalıyor: “Son zamanlarda Çin’in özellikle teknoloji alanında ciddi ilerlemeler kaydettiğini, bu alanın çok haraketli olduğunu anlatıyorum. Yapay zekâ, dijital ödemeler gibi konularda çalışmalar yapan Türk teknoloji firmalarını Çin’de görmek istiyorum. Bazıları Çin pazarının zor olduğunu söylüyor. Zor ve rekabetçi olabilir. Ancak yargılayıcı olmayı bırakıp, ülkenin kültürünü merak edip araştırınca işin rengi değişiyor. Bunu yapanlar Çin’i ve insanlarını daha iyi anlıyor. Çin-Türk Ticaret Odası’nın kurulacağını duydum, bunu heyecanla bekliyorum. Bundan sonra bana yatırımla ilgili gelen talepleri ticaret odasına yönlendireceğim.”

Emirates, İnsani Yardım Hava Köprüsünü Hizmete Soktu

Emirates, Acil COVID-19 Yardım Malzemelerini Taşımak İçin Hindistan İnsani Yardım Hava Köprüsünü Hizmete Soktu



Emirates, Dubai’den Hindistan’daki dokuz şehre gerçekleşen tüm uçuşlarında yardım malzemelerinin gönderilmesi için STK’lara ücretsiz kargo kotası sunacak.
Hava köprüsü girişimi, insani yardım topluluğu tarafından üstlenilen çeşitli yardım çabalarını desteklemek üzere Emirates tarafından sunulan büyük bir katkıdır.
Uluslararası İnsani Yardım Şehri (IHC) ile koordineli olarak, Dubai’den Hindistan’a DSÖ kargosunu taşıyan ilk uçuşlar başlıyor.

Emirates, ülkedeki ciddi COVID-19 salgınını kontrol etme mücadelesinde Hindistan’ı desteklemek için acil tıbbi ve yardım malzemelerinin taşınması amacıyla Dubai ile Hindistan arasında bir insani yardım hava köprüsü kurdu.

Emirates, uluslararası STK’ların yardım malzemelerini ihtiyaç duyulan yerlere hızla ulaştırmalarına yardımcı olmak amacıyla Hindistan’daki dokuz şehre tüm uçuşlarında “imkan ve yer olduğu kadar” ücretsiz kargo kapasitesi sunacak.
Geçtiğimiz haftalarda, Emirates SkyCargo, Hindistan’a tarifeli ve özel kargo uçuşlarında ilaç ve tıbbi ekipman taşımaya başladı. Bu hava köprüsü girişimi ise, Emirates’in Hindistan ve STK’lara sunduğu desteği bir üst seviyeye taşıyor.

Emirates'in Yönetim ve İcra Kurulu Başkanı HH Şeyh Ahmed bin Saeed Al Maktoum  şunları söyledi: “Hindistan ve Emirates, 1985’te Hindistan’a gerçekleştirdiğimiz ilk uçuştan bu güne kadar bağlantı halindeyiz. Hint halkının yanındayız ve Hindistan’ın tekrar ayağa kalkmasına yardımcı olmak için elimizden gelen her şeyi yapacağız. Emirates olarak, insani yardım çabalarında çok fazla deneyime sahibiz ve Hindistan’daki 9 noktaya haftada yaptığımız 95 uçuşta, yardım malzemelerinin düzenli ve güvenilir olarak taşınabilmesi için geniş gövdeli uçaklar kullanacağız. Dubai’deki Uluslararası İnsani Yardım Şehri, dünyadaki en büyük kriz yardım merkezi olup acil tıbbi malzemelerin taşınmasını kolaylaştırmak için onlarla yakın bir iş birliği içerisinde çalışacağız.”

Emirates, Hindistan insani yardım hava köprüsü kapsamında gönderilen ilk paket, Dünya Sağlık Örgütü’nden (DSÖ) gelen 12 tondan fazla çok amaçlı çadırın sevkıyatı olmuştur ve Dubai’deki IHC’nin koordinesi ile Delhi’ye gönderilmiştir.

Uluslararası İnsani Yardım Şehri’nin CEO’su Giuseppe Saba şunları söyledi: “Şeyh Muhammed bin Rashid, Dubai’nin, insani yardım kuruluşları ile koordinasyon içinde, dünyanın neresinde olursa olsun en çok ihtiyaç duyan topluluklara ve ailelere yardım ulaştırılması için Uluslararası İnsani Yardım Şehri’ni (IHC) inşa etti. Dubai’nin Uluslararası İnsani Yardım Şehri ve BM kurumları acil tıbbi ve yardım malzemelerinin taşınması için Emirates SkyCargo tarafından kullanılacak Dubai ile Hindistan arasında insani hava köprüsünün oluşturulması, Şeyh Muhammed bin Rashid’in IHC vizyonunun hayata geçirilmesinin bir başka örneğidir. Geçen yıl Dubai’deki IHC’den 1.292’den fazla paket gönderilmiş ve küresel insani yardım için standart oluşturulmuştur. IHC’nin ortağı Emirates SkyCargo’nun bu ihtiyaç anında Dubai ve Hindistan arasındaki bu insani yardım hava köprüsünü kurmaya yönelik büyük çabalarını takdir ediyoruz”.

Emirates’in kargo bölümü, IHC ile yakın bir iş birliği içindedir ve son birkaç yıldır dünya çapında doğal afetlerden ve diğer krizlerden etkilenen topluluklara yardım malzemeleri sağlamak suretiyle de geliştirilmiştir. IHC, hava köprüsü aracılığıyla yardım çabalarını Hindistan’a yönlendirmede Emirates 

SkyCargo’yu destekleyecektir.
Ağustos 2020’deki Beyrut Limanı patlamalarının ardından Emirates, yardım çabalarına destek olmak için Lübnan’a kurduğu hava köprüsünde, insani yardım lojistiğindeki uzmanlığını da kullanmıştır.
Emirates, dünya çapındaki pazarların COVID-19 salgınıyla mücadele etmesine destek olma çabalarında, havacılık ve hava kargo taşımacılığına liderlik etmiştir. Hava kargo taşıyıcısı, iş modelini hızla adapte ederek ve Boeing 777-300ER yolcu uçağındaki Ekonomi Sınıfı koltuklarını ve ayrıca acil olarak gerekli malzemeleri taşımak için yolcu uçağının içindeki koltuklarda ve baş üstü gözlerdeki yük dolaplarını çıkartmak suretiyle modifiye mini yük taşıyıcıları ile ek kargo kapasitesi sunarak geçen yıl altı kıtada acil ihtiyaç duyulan binlerce ton KKD ve diğer tıbbi malzemelerin taşınmasına yardımcı olmuştur.

Ayrıca, Emirates SkyCargo, COVID-19 aşılarını Dubai üzerinden, gelişmekte olan ülkelere hızla taşımak için UNICEF ve Dubai Aşı Lojistik İttifakı aracılığıyla Dubai’deki diğer kuruluşlarla ortaklık kurmuştur. Bugüne kadar, Emirates uçuşlarında 60 milyona yakın COVID-19 aşısı taşınmış olup, bu rakam, dünya çapında uygulanan tüm COVID-19 aşı dozlarının yaklaşık 20’de 1’ine denk gelmektedir.
Emirates, altı kıtada 140’a yakın noktaya gerçekleşen planlı kargo uçuşlarıyla, tıbbi malzemeler ve gıda gibi hayati önem taşıyan malzemelere ilişkin tedarik zincirlerinin kesintisiz bir şekilde ulaşmasına yardımcı olmaktadır.


İşte Danimarka’da Yatırım Fırsatları

Danimarka Gıda ve Tekstil Alanında Önemli Fırsat Kapısı
DEİK ve EGD’nin birlikte düzenlediği Ticari Diploması Yolcuğu toplantısına konuk olan Türkiye-Danimarka İş Konseyi Başkanı Emrah İnce, aktardığı iş fırsatlarında Türkiye ve Danimarka'nın önemli kazanımlar elde edeceği söyledi. 



DEİK’in Ekonomi Gazetecileri Derneği’nin (EGD) ortak etkinliği Ticari Diplomasi Yolculuğu’nda Danimarka ile iş fırsatları anlatıldı. Danimarka hakkında bilgi vererek konuşmasına başlayan Emrah İnce, “Danimarka 5.8 milyon nüfusu ile bir yarımada. Çok düşük bir nüfusla inanılmaz gelir elde eden ülkenin üretimini nüfusun yüzde 65’i sağlıyor. Danimarka, dünyada ekonomik büyüklük olarak kırkıncı sıralarda yer alıyor” dedi. 

DEİK bünyesindeki 146 iş konseyinden birinin de Türkiye-Danimarka İş Konseyi olduğunu hatırlatan İnce, iki ülke arasında yazılım, teknoloji ekipmanları, gıda ve tekstil alanlarında önemli fırsat kapıları olduğunu söyledi. Danimarka’nın Türk iş insanları açısında büyük fırsatlar vaat ettiğini belirten İnce sözlerini şöyle sürdürdü: 



“İki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerde öne çıkan alanlar; yenilenebilir enerji, bölgesel ısıtma, enerji verimliliği, biyoteknoloji, sağlık, tarım ve hayvancılık. Ayrıca Türk inşaat firmaları için Danimarka’da büyük bir fırsatlar var. Danimarka’dan yaptığımız hurda cevher ithalatının sürdürülebilir olması için AB tarafından Türkiye’ye uygulanan demir-çelik ürünleri kotaları ve bariyerlerinin kaldırılması noktasında ülkenin desteği sağlanıyor.”  Türkiye-Danimarka İş Konseyi Başkanı Emrah İnce, EGD Üyesi ve Sözcü Gazetesi Muhabiri Sayime Başçı’nın modaratörlüğünde gerçekleşen toplantıda sağlık, tarım ve tarım teknolojileri alanlarındaki fırsatlara dikkat çekti. 



Emrah İnce, “Danimarka ile ihracatımız yaklaşık 950 milyon dolar, ithalatımız ise 800 milyon dolar civarında. Dünyaya mal olmuş 8-10 tane markalaşma hikayesi var. Nüfusu çok az olmasına rağmen inovasyon ve Ar-ge’ye dönük yüzleriyle ülkenin gelmiş olduğu nokta takdire şayan. Türkiye-Danimarka İş Konseyi olarak, özellikle bu yüksek standartlı profille iş dünyasına teknolojiyi transfer edip iki ülke arasındaki ilişkileri de stratejik boyuta getirmeye çalıyoruz” dedi. Danimarka’da tarımsal teknolojik ekipmandan dijitalleşme ve yazılıma kadar birçok alanda ortak yatırımların yapılabileceğini söyleyen Emrah İnce, ülkenin Türkiye’ye karşı paylaşıma açık olduğunu ifade etti.


35 Yıllık Turizmciden Yaşam Boyu Tavsiyeler

Mehmet Tunç Müstecaplıoğlu, 25 yılı Antalya’da olmak üzere 35 yıldır turizm sektöründe acente yöneticiliğinden otel yöneticiliğine kadar sektörün her dalında çalışan bir profesyonel. Yıllar içinde hem Türkiye hem de yurtdışında turizm.

Alanında yaşadıklarını imbikten süzerek bunları “Bir Otel Profesyonelinden Yaşam Boyu Tavsiyeler” adıyla bir kitapta topladı. Müstecaplıoğlu, halen Mısır kökenli Orascom Holding'in Umman'ın iki farklı şehrindeki yatırımlarını yönetiyor. Ekin Grubu yayınlarından çıkan 178 sayfalık kitabında Müstecaplıoğlu, otelcilik, otel yönetimi, konukseverlik, misafir memnuniyeti, insan kaynakları, öfke yönetimi, yurtdışında çalışmak gibi geniş konularda gözlem ve deneyimlerinden yola çıkarak önerilerde bulunuyor.

mehmet-tunc-mustecaplioglu.jpeg

Az-Öz ve Yol Gösterici

Müstecaplıoğlu, yılların deneyimlerinden süzdüğü önerilerini sade, kısa ve öz cümleler; hatta bölümlerle anlatıyor. Kitabın “Konforsuz Ofis İyidir” başlıklı şu yazısı az-öz saptamasına iyi bir örnek oluşturuyor: “Yoksa bütün müdürler, bir an önce klimalı ofislerine dönmek isterler. Oysa yöneticiler sıkça sahada olmalılar. Ofis teorisyenlerine oranla, oteli gezerek oluşabilecek sorunlara anında müdahale edebilen yetkili yöneticileri tercih etmişimdir. Gelen elektronik postaları için illa da ofise dönmek gerekli değildir. Akıllı telefonlar artık her türlü iletişime imkân tanıyor. Çok özelleri dışında, toplantılar için de ofise kapanmak şart değil. Bir toplantıyı lobide, bir diğerini restoranda barda, sahilde yapmak herkese daha iyi gelir. Hem size hem de buluştuğunuz kişilere.. Aynı zamanda otelin çeşitli mekanlarını gözleme fırsatını da yakalamış olursunuz.”Bu arada Müstecaplıoğlu, kitap satışından elde edilecek paranın aslan payının POYD’a (Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği) ait olacağını söylüyor.

Turizmde dijital ürün tek başına yetmiyor pazarlama stratejisi de gerekir

HotelForex CEO’su Melih Baş, geçmiş otel misafirlerinin otelin altın madeni olduğuna dikkat çekerek, “Turizm sektöründe dijitalleşmeyle birlikte dijital ürün tek başına yetmiyor dijital pazarlama stratejisi de gerekir” dedi.


HotelForex CEO’su Melih Baş, turizm sektörünü en çok zorlayan konulardan birinin belirsizlik olduğunu ve belirsizliğin hem öngörüyü hem de planlamayı zorlaştırdığını vurgulayarak “Pandemiden dolayı ülkelerin verdikleri kararlara bağlı bir turizm dönemine geçildi. İngiltere’nin Türkiye’yi kırmızı listeye alması ve Rusya’nın kapılarını kapatması turizmi bir hayli zor duruma düşürdü. Türkiye’de bayram döneminde tam kapanma uygulaması da iç turizmin yavaşlamasına neden oldu. Bu şartlar otelcileri çok daha zor duruma düşürdü.” dedi.

Turizmde pandemiyle birlikte 2019 tarihindeki sayılara geri dönülmesinin biraz daha zaman alacağını da sözlerine ekleyen Baş, “Burada en önemli faktörlerden bir tanesi Türkiye’de aşılanmanın hızlanması. Öte yandan Türkiye’de aşılama süreçleri hızlanırken, komşu ülkelerde de aynı hızın yaşanması büyük önem taşıyor.” dedi. 

Turizm sektöründe farklı iş modellerine de ihtiyaç olduğunu belirten Baş; “Turizm sektörünün dijitalleşmesiyle birlikte dijital bir ürün tek başına yeterli değil ve dijital bir pazarlama stratejisi de olması gerekiyor.2020'de oteller dijital pazarlama harcamalarını yarı yarıya düşürdü. Birçok otel işletmecisi, uzun vadeli sonuçları dikkate almadan, 2021'de benzer bütçe kararları almaya devam ediyor. Öte yandan otelcilerin geçmiş otel misafirlerinin önemini de unutmaması gerekir. Geçmiş otel misafirleri otelin altın madenidir. Turizm sektöründe bakış açısının değişmesi gerekmektedir. Bu bakış açısının, otelcilik bakış açısından ve iş modelinden gelişmesi çok önemlidir.” dedi.
Pazarlık pazarlama modeli olan HotelForex’te tıpkı bir borsa ekranındaki gibi otel fiyatları, talep ve arza göre anlık olarak değişiyor. Müşteri fiyatı kendi belirlerken, otelci de oda durumuna göre kendisine uygun olan indirimli fiyatı onaylıyor. Bu süreç, hem müşterinin hem de otelcinin kazandığı bir pazarlık modeli oluşturuyor. Açık artırım mantığında değil, otelin ve müşterinin, herhangi bir aracı olmadan, doğrudan pazarlık yapmasına ve bulduğunuz fiyattan değil, istediğiniz fiyattan almanıza olanak sağlıyor.

HotelForex: Pazarlık yapma alışkanlığını ilk defa turizm sektörüne adapte ederek, otelci ile müşterinin pazarlık yapmasına ve ortak paydada buluşmasına olanak tanıyan, yenilikçi bir online seyahat platformudur.  HotelForex, kurucuları otelcilik sektöründen gelip, günümüzün küreselleşmekte olan dünyasında teknolojik gelişmelere en iyi şekilde adapte olmuş ve online otel rezervasyon sektörüne yenilikçi bir bakış açısı ile ele alan online seyahat acentesidir. Profesyonel, dinamik ve otelcilik sektöründen gelen deneyimli kadrosuyla online otel rezervasyon sistemini üst düzeye çıkarmak amacıyla 2018 yılında Delaware, Wilmington, ABD’de kurulmuştur. Merkez ofisi İstanbul’da bulunan HotelForex, kurulduğu yıldan itibaren, Türkiye’nin hemen her bölgesinde hizmet vermeyi başarmış ve ülke genelinde otelcilik sektörüne yeni bir soluk getirmiştir.

Emre Beach Otel, Doğaya Saygılı, Doğa ile Dost

"Emre Beach Otel" ve "Emre Otel" yaz sezonunda değerli misafirlerini bekliyor.Marmaris turizmine katkılarıyla sektöre yön veren "Emre Beach Otel" ve "Emre Otel" yaz sezonunda değerli misafirlerini bekliyor. 



Marmaris'in en güzel koyunda 1987 yılında Emre Beach Otel ile başlayan ve 1996 yılında Emre Otel'in eklenmesiyle devam eden serüven 34 yıldır  "Küçük Detaylarda Büyük Farklar" vizyonuyla hareket ediyor.

emre-beach-otel-ve-emre-otel.jpgMarmaris'te ilk otelini kurarak adeta  otelcilik sektörünü başlatan ve  değerli katkılarıyla bölgenin turizm cenneti olmasında büyük emeği olan Murat Deliveli' nin kurucusu olduğu Emre Beach Otel ve Emre Otel'in yönetim bayrağı uzun süredir ailenin yeni kuşağından Mustafa Deliveli'de. Toplam 291 oda ve 815 yatak kapasitesine sahip 2 otelde  1’ i kapalı olmak üzere toplamda 4 adet yetişkin havuzu ve 1 adet çocuk havuzu bulunuyor. Ayrıca kendine ait plajı ve iskelesi olan sayılı işletmelerden olan Emre Beach Otel ve Emre Otel, merkeze 3 km. havaalanına ise 100 km. mesafede bulunuyor.

Misafirlerimiz kendini evinde gibi hissetmeli;

2013 ve 2019 yıllarında tüm odaların ve ortak alanların yenilendiği her 2 otele gelen tüm misafirlerin kendilerini evlerinde gibi hissetmeleri için maksimum özen gösterdiklerini belirten Emre Beach Otel ve Emre Otel CEO'su Mustafa Deliveli " Misyonumuz , bizi tercih eden misafirlerimize gösterilen ilgi ve konforu her zaman en yüksek seviyede tutmak.  Misafirlerimiz için her zaman sıcak, rahat ama bir o kadar şık bir ortamın keyfini çıkaracak, en iyi kişisel kaliteli hizmet ve imkanları sunmayı hedefliyoruz. Misafir olarak gelen herkesi Emre Otel'ler ailesinden biri olarak uğurlamayı ve bu bağı her daim güçlü tutmak tek hedefimiz" diyor.

Bahçeden  mutfağa organik lezzetler;

Kumlubük bölgesinde on dönüm arazide yetiştirilen sayısız organik meyve ve sebzeyi ve  Marmaris Bölgesi'ne has özel bir tada sahip zeytini mutfaklarında kullanarak  adeta bir lezzet şöleni sunan Emre Oteller, misafirlerinin damak zevkine de maksimum özen gösteriyor. İleriye dönük hedeflerinin arasında otel misafirlerine Kumlubük'teki arazilerinde yetişen meyve sebzeleri dalından toplama ve bahçede yeme keyfini yaşatmak istediklerinin altını çizen Mustafa Deliveli " Kısa süreliğine de olsa şehir yaşamından ayrılıp otellerimizde konaklayan tüm misafirlerimize doğanın tüm nimetlerini sunmayı ve güzel anılarla buradan ayrılmalarını istiyoruz" diyor.

Doğaya saygılı, doğa ile dost;

Kurulduğu günden bu yana çevreye, doğaya dost yaklaşımı ve duyarlı çalışmaları ile de fark yaratarak örnek teşkil eden Emre Oteller, sahip olduğu Mavi Bayrak ödüllü denizinde her yıl milli yüzücülerimizi ağırlamanın haklı gururunu yaşıyor.

Sıfır atık yönetimi, Marmaris Belediyesi işbirliği ile Armutalan Seyir Tepesi çöp temizliği gibi çalışmalarla adından söz ettiren Emre Oteller, haftanın 1 günü “Nature Day” uygulaması ile de misafirlerinden tam not alıyor. Nature Day gününde,  house keeping departmanı zorunlu olmadıkça çalışmıyor. Bu sayede su, deterjan, enerji tasarrufu sağlanıp haftada en azından 1 gün doğanın dinlenmesi hedefleniyor.

Çalışanlarına saygılı " mutlu çalışan-mutlu misafir"

Emre Otelleri mutlu çalışan-mutlu misafir felsefesine bağlı çalışma sistemi ile çalışanlarının da gönlünde taht kuruyor. Çalışan motivasyonunun hizmet sektöründeki pozitif etkisinden yola çıkılarak belli dönemlerde kurum içi  etkinlikler yürütülüyor.  Emre Hotel The Avengers Futbol Takımı ve Emre Hotel Hard Rock Trecking grubu ile  birçok etkinlik gerçekleştiren otel,  bir ilke imza atarak tüm gelirin SMA'lı çocukların tedavisinde kullanılmak üzere Marmaris otelleri arasında “Emre Hotels Run Away” koşu yarışı yapmayı hedefliyor.

Hedef, uluslararası platformlarda en çok tercih edilen oteller arasına girmek ;

Kurulduğu günden bu yana kalite standartlarını sürekli geliştirerek başarıda sınır tanımayan Emre Oteller, ISO 9001:2015 Kalite Yönetim Sistemi, ISO 10002:2014 Müşteri Memnuniyeti Yönetim Sistemi, ISO 22000:2005 Gıda Yönetim Sistemi, ISO 45001:2018 İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi ve ISO 14001:2015 Çevre Yönetim Sistemlerini kurmuş ve belgelendirmiştir. 2020 yılında otelpuan.com sıralamasında Türkiye'nin en beğenilen ilk 100 oteli arasına girmenin haklı gururunu yaşayan Mustafa Deliveli  " Her 2 tesisimiz için Tripadvisor Mükemmel Hizmet Sertifikası almış bulunmaktayız. Dünyadaki en büyük misafir memnuniyetini yansıtan Condé Nast Traveller Readers Choice Awards 2020 için başvurumuzu yaptık. . Hedeflerimiz arasında Türkiye’ den sonra uluslararası platformda da en çok tercih edilen oteller arasına girmek yer alıyor. Bir başka hedefimiz ise hali hazırda üzerinde çalıştığımız belgeler arasında “Bike Friendly - Bisiklet Dostu” ,”Travel Life” Sürdürülebilir Turizm sertifikası, “Yeşil Anahtar”-Çevre Koruma ve Sürdürülebilir Turizm, “Turuncu Bayrak”- İsrafı Önleme bulunmaktadır" diyor.


Başkan Necati Topaloğlu “GELECEK ADINA UMUTLUYUZ!”

Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu, vakalardaki düşüşün gelecek adına umut verdiğini belirterek, bu sıkıntılı günleri hep birlikte atlatacaklarına inandıklarını söyledi.


Başkan Topaloğlu, turizmde 17 Mayıs sonrası yeni normalleşmeler ile bölgedeki otellerin açmaya başlayacaklarını ve herhangi bir olumsuzluk olmaması halinde de 1 Haziran itibarı ile de Rusya’dan misafirleri Kemer’e beklediklerini söyledi. 
Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu şu açıklamalarda bulundu:

Bu süreci inşallah birlikte atlatacağız!

“17 günlük tam kapanma süreci ile birlikte vakalardaki düşüş hepimizi gelecek adına umutlandırıyor. Vakalardaki hızlı düşüş özellikle yaz ayına gireceğimiz bu günlerde bölgemizin geçim kaynağı olan turizm adına büyük önem taşıyor. Bu sıkıntılı süreçte turizmcimiz, esnafımız büyük sıkıntı çekti. Bunu çok yakından takip ediyoruz. Bu sıkıntılı günlerin ardından inşallah güzel günler bizi bekliyor inancındayım. Bu süreçte evde kalarak, vakaların düşüşüne bakmadan yinede o üç kural olan, maske takmaya, mesafe kurallarına uymaya ve hijyene dikkat edilmesini rica ediyorum. Bu süreci inşallah birlikte atlatacağız. Kemer Belediyesi olarak da vatandaşımızın her zaman yanında olduk ve yanında olmaya da devam edeceğiz.”

Kemer olarak, güvenli turizm sertifikalı tesisler sayısında iyi bir yerdeyiz

“Rusya pazarında 1 Haziran itibarı ile yeniden hareketin başlayacağına inanıyoruz. Bu konuda diplomatik ilişkilerin de devam ettiği bilgisini alıyoruz. Eğer bir sıkıntı olmaz ise ayın biri itibarı ile Rusya’dan da chareter uçuşlarının başlamasını bekliyoruz. Bu arada bölgemizdeki otellerimiz de bu konuda yavaş yavaş kapılarını misafirlerine açmaya başladı. Açmayan otellerimiz de yeni normalleşmeler ile birlikte 17 Mayıs sonrasında yavaş yavaş açmaya başlayacaklar. Halen biz kısıtlama yaşarken Ukrayna başta olmak üzere diğer ülkelerden misafirlerimiz, Kemer’e gelmeye devam ediyorlar. Bu arada Güvenli Turizm Sertifikalı otellerimizin de Kemer’de sayısı hızla artıyor. Dünyada bir örnek olarak gösterilen bu uygulama da Kemer olarak da biz de iyi bir yerdeyiz. Tesislerimiz bu konuya da çok dikkat ediyorlar.”  

Kentte gözle görülür değişimlere imza atıyoruz.

“Göreve gelmemizin ikinci yılında Pandemi ile birlikte projelerimize de hız kesmeden devam ediyoruz. Kemerimizi yaz sezonuna hazırlıyoruz. Özellikle Atatürk Parkı Projemizin hayata geçmesi, Olbia Mustafa Ertuğrul Aker Pakı’nın yeniden düzenleme işi şu anda bitmek üzere. Kentte gözle görülür değişimlere imza atıyoruz. Gelen misafirlerimiz bambaşka bir Kemer ile karşılaşacaklar. Bu arada yine Kemer’e çok yakışacak ve yeni bir çekim alanı olacak Kındıl Sahil Projemizin çalışmaları da devam ediyor. Burasını da en kısa sürede tamamlayıp vatandaşlarımız ve gelen misafirlerimizin hizmetine sunmayı planlıyoruz. Yaptığımız tüm bu çalışmalar Kemer’in geleceği adına bırakacağımız eserler olacak.   Bu süreçte özel günlerimizi bu pandemi döneminde isteğimiz gibi bir arada kutlayamadık ve buruk kutlamak durumunda kaldık. İsterdik ki bu özel günlerimizi en görkemli bir şekilde kutlayalım. Maalesef olmadı. İnşallah hep birlikte bu mücadelenin sonunda bu özel günlerimizi de en görkemli şekilde kutlayacağız. Bir kez daha hatırlatmak isterim ki, pandemi tüm ülkemizi olduğu kadar bizleri de ekonomik anlamda zorluyor. Her şeye rağmen özellikle uyguladığımız tasarruf tedbirleri ile anlatmış olduğum bu değişimlere imza atıyoruz. Bu arada tüm bunların yanı sıra bu sıkıntıların içerisinde personelimizin maaşını da güne güne yatırıyoruz.”

İş yerinde huzur maaştan daha önemli

Adaylarla işvereni bir araya getiren uygulama 24 Saatte İş, iş hayatında çalışanların önceliklerini araştırdı. Araştırmaya göre, çalışanlar yüksek maaştan önce huzurlu bir iş ortamı ve iyi bir ekiple çalışmayı istiyor. Ankete katılanların yüzde 92’si çalıştığı ekibin önemli olduğunu belirtirken, sadece yüzde 8’i önemli olmadığını ifade etti. Katılımcıların yüze 60’ı iş değiştirmede temel motivasyonlarının iyi bir çalışma ortamına geçmek olduğunu belirtirken, yüzde 40’ı ise fazla maaş nedeniyle iş değiştirebileceğini belirtti.



Adaylarla işvereni bir araya getiren uygulama 24 Saatte İş, çalışanların iş hayatındaki önceliklerine dair bir anket düzenledi. Anket sonuçlarına göre huzurlu bir iş ortamında ve iyi bir ekiple çalışmak alınan maaş miktarından daha önemli. Ankete katılanların yüzde 92’si çalıştığı ekibin önemli olduğunu belirtirken, sadece yüzde 8’i önemli olmadığını ifade etti. “İşini değiştirmek istesen temel motivasyonun ne olurdu?” sorusuna katılımcıların yüzde 60’ı iyi bir çalışma ortamı derken, yüzde 40’ı fazla maaş yanıtını verdi.

İşinde gelişmek ve yükselmek öncelik

Katılımcılara iş deneyimleriyle ilgili sorular da yöneltildi. Daha önceden veya şu an çalıştığı yerde çalışma ortamının nasıl olduğu sorusuna katılımcıların yüzde 42’si çok güzel ve sıcak yanıtını verirken, yüzde 58’i memnun edici olmadığını belirtti. “İşverenin ile aran nasıl” sorusuna ise yüzde 63’ü “İyi” yanıtını verirken yüzde 37’si aralarının iyi olmadığını söyledi. Katılımcıların yüzde 44’ü çalıştığı iş yerinde maaşının önemli olduğunu belirtti. Yüzde 56’sı gelişmek ve yükselmeyi önemsediğini söyledi. “Ekibini seviyor musun/ekip ruhunuz var mı?” sorusuna katılımcıların yüzde 74’ü evet yanıtını verirken, yüzde 26’sı hayır yanıtını verdi.

Kurumsal firmalarda çalışmak isteniyor

Ankete katılanların yüzde 58’i çalıştığı iş yerine aidiyet duyduğunu belirtirken, yüzde 42’si herhangi bir aidiyet hissetmediğini ifade etti. Aidiyet duygusunu oluşturan etmenler sorulduğunda ise katılımcıların yüzde 39’u maaş ve imkânları öne sürerken, yüzde 61’i çalışma ortamı ve ekibin önemli olduğunu belirtti. Katılımcıların yüzde 71’si kurumsal büyük bir markada çalışmak istediğini belirtirken, yüzde 29’su küçük ve yeni oluşan markalarda çalışabileceklerini belirtti. 

“Huzurlu bir iş yerinde verim daha yüksek oluyor”

24 Saatte İş’in kurucu ortağı Gizem Yasa, huzurlu bir çalışma ortamının hem çalışan hem de işveren için çok önemli bir unsur olduğunu belirterek, “Çalışan huzurlu olduğu bir iş yerinde daha verimli bir şekilde çalışırken, işveren için de bu durum olumlu bir getiri sağlıyor. Biz de 24 Saatte İş olarak, hem iş arama sürecini adaylar için pratik ve keyifli bir hale getirmeye hem de severek çalışabileceği, kendisine uygun bir iş yeri seçmesine yardımcı olmaya çalışıyoruz” dedi. 

“Her başvuran adaya bir ‘eşleşme skoru’ belirleniyor”

24 Saatte İş olarak çalışan ve işverenin doğru bir şekilde bir araya getirmek için çalıştıklarını belirten 24 Saatte İş’in kurucu ortağı Mert Yıldız ise şunları söyledi:“24 Saatte İş’in önemli bir özelliği işverenin ve adayın tercihlerini öğrenen ve iki tarafa da uygun adayları/işi gösteren bir algoritmasının olması. Kriterler doğrultusunda her başvuran adaya bir ‘eşleşme skoru’ belirliyor. Bu skor adayın işverenin geçmiş tercihlerinden yola çıkarak adayın bu işe ne kadar uygun olduğunu belirtiyor. Bu skorlar işverene gösteriliyor. Böylece şirket tek tek adayların profiline bakmaya gerek duymadan doğrudan eşleşme skoru üzerinden adayı değerlendirebiliyor.”