11 Haziran 2018 Pazartesi

İstanbul’a gelen her 4 turistten 1’i Arap

İstanbul’a gelen her 4 turistten 1’inin Ortadoğu bölgesinden olduğu belirtildi
Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) tarafından yapılan değerlendirmeye göre, Ortadoğu bölgesinden ülkemize 2018 yılında gelecek turist sayısında çift haneli artış trendinin sürmesi öngörülüyorRamazan ayında da Arap turist talebinin hızlandığı gözlenirken, İstanbul’a gelen her 4 turistten 1’inin Ortadoğu bölgesinden olduğu belirtildi. Talep, Ortadoğu-Türkiye arasında uçak seferlerinin sayısının ve çeşitliliğinin de önemli oranda artmasını sağladı.


Son yıllarda Türk turizminde önemli bir pay edinen Ortadoğu pazarı bu yıl da lokomotif olma özelliğini sürdürecek. Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) tarafından yapılan değerlendirmeye göre, Ortadoğu bölgesinden ülkemize 2018 yılında gelecek turist sayısında çift haneli artış trendinin sürmesi öngörülüyor. TÜROB’un Körfez bölgesi ağırlıkta olmak üzere Ortadoğu pazarıyla ilgili hazırladığı raporda, bölgeden Türkiye’ye gelen turist sayısında son iki yılda çok yüksek oranlı artışlar yakalandığına dikkat çekildi. Bu yıl ilk 3 ayda yüzde 45 gibi ciddi bir artış kaydedeildiği, Ramazan ayında da özellikle İstanbul’a gelen Arap turist sayısında hızlanma gözlendiği belirtilen raporda, “2018 yılında Ramazan ayı öncesi ve özellikle sonrasında bölgeden ülkemize talepte beklendiği gibi artış gerçekleşti” denildi.  

2017’de 3.6 milyon kişi geldi
2017 yılında Ortadoğu bölgesinden ülkemize gelen turist sayısının bir önceki yıla göre yüzde 44 oranında artarak 3.6 milyona çıktığı hatırlatılan raporda, “2018 yılı Ocak-Mart döneminde bölgeden gelen turist sayısı  yüzde 45 artışla 703 bine ulaştı. İstanbul’a gelen toplam ziyaretçi sayısı içinde Arap ülkelerinden gelen ziyaretçilerin payı istikrarlı artışını sürdürüyor. 2010’da İstanbul’da toplam ziyaretçiler içinde yüzde 10 olan Arap turistlerin payı 2017’de tüm zamanların rekoru ile yüzde 24.3’e yükseldi. Lüks konaklama tesislerinin fazlalığı ve zengin Arap turistlerine hitap eden lüks alışveriş imkanı nedeniyle İstanbul, Arap turistlerin ilk tercihi oluyor. İstanbul’un yanı sıra Bursa, Bolu, Abant, Yalova, Giresun ve Trabzon gibi yerler de hem gezmek hem de yerleşmek için Arap turistlerin diğer favorileri arasında yer alıyor” ifadelerine yer verildi. 

En çok İstanbul arandı 
Ortadoğu’da online rezervasyonlarların dünya ortalamasının üzerinde seyrettiği ifade edilen raporda şu bilgilere yer verildi: “Global Travel Insight raporuna göre, Ortadoğu’da 2018’in ilk çeyreğinde yapılan internet aramalarında en çok aranan destinasyonlar Amsterdam, Londra, İstanbul, Paris ve Manila oldu. Aramalar sonrasında yapılan rezervasyonlarda ise İstanbul ilk sırada yer alırken takiben Kahire, Dubai, Paris ve Mekke yer aldı.” Ortadoğu’da çok sayıda yabancı çalışan (expat) bulunduğu kaydedilen raporda, “Ortadoğu’dan ülkemize gelen turistler arasında expat’ların yoğunluğu dikkate alınarak bölgede yapılacak tanıtım çalışmalarında bu hususun dikkate alınması gerekiyor” önerisi yer aldı. TÜROB’un raporunda, Birleşik Arap Emirlikleri’nden ülkemize olan turizm talebinin hızla Azebaycan ve Gürcistan’a yöneldiğine de işaret edildi. 

Ortadoğu-Türkiye uçak seferlerinin sayısı hızla artıyor
TÜROB’un raporunda altı çizilen hususlar şöyle: 
Körfezden seyahat eden turistler, Ortadoğu’dan toplam turist çıkışının yüzde 60’ını oluştururken, uluslararası turizm harcamasında Körfez ülkelerinin payı tüm Ortadoğu’nun yüzde 75’ini  oluşturuyor. 
Arap turistlerin rotalarındaki en önemli ve en çok rağbet gören ülke olan Türkiye, rakip ülkeler karşısında her bakımdan avantajlı konumda yer aldı. Son zamanlarda Arap turistler yeşil ve serin destinasyon tercihlerinin yanı sıra Muğla, Antalya ve Marmaris gibi sıcak ve denize kıyısı olan destinasyonlara da ilgi göstermeye başladı.
Türkiye’nin Ortadoğu’da yakaladığı en önemli avantajlar; din, ortak kültür, doğa, vizelerin kaldırılması, ulaşım seçeneklerinin fazla olması ve Türk dizi filmlerinin televizyonlarda sıkça gösterilmesi olarak ortaya çıkıyor. 
Bölgeden ülkemize sağlık, wellness, kaplıca, terapi, estetik ve tedavi amacı ile gelecek turist sayısında önemli potansiyel görülüyor. Bu alanda tanıtım çalışmaları arttırılmalı. 
Ortadoğu-Türkiye arasında uçak seferlerinin sayısı ve çeşitliliğine vurgu yapılan raporda; Türkiye’ye bölgeden artan turizm talebi ile paralel yönde uçak seferlerinin önemli oranda arttığı kaydedildi. Bu seferlerden bazıları şöyle:
Saudia Havayolları, Türkiye'deki İstanbul ve Ankara'nın ardından üçüncü uçuş noktası olarak Cidde-İzmir seferlerine başladı. Seferler ilk etapta haftada 4 gün olarak 1'er kez icra edecek.
Emirates Havayolları, 15 Aralık 2015 tarihinde Dubai’den Sabiha Gökçen Havalimanı başlattığı uçuşları 1 Ağustos 2016’da durdurmuştu. Atatürk Havalimanı’na yaptığı seferlere sorunsuz devam eden Emirates, 1.5 yıl aradan sonra İstanbul Sabiha Gökçen’ie yeniden uçmaya başladı. 
Lowcost kuruluşu Wataniyya Airlines, Kuveyt/Trabzon ve Sabiha Gökçen uçuşlarını 28 Ekim 2018’de kadar haftada 7 sefer ile sürdürecek. 
Qatar Airways, İstanbul Sabiha Gökçen seferleri için tip değişikliğine gitti. Sabiha Gökçen'e Airbus A320 ve A321 tipi uçaklarla uçan Qatar, 1 Temmuz itibariyle Boeing 787 Dreamliner tipi uçak kullanacak.
Tailwind Havayolları, Antalya-Amman uçuşlarını başlattı. Tailwind Havayolları, Pegas Turistik ve Tania Tours işbirliğiyle Ürdün’ün başkenti Amman’a uçuşlarını başlattı. Uçuşlar Kasım ayı sonuna kadar karşılıklı olarak Salı ve Cumartesi günleri gerçekleştirilecek.
Oman Air, Muscat-İstanbul uçuşlarına 1 Haziran 2018 itibari ile başladı. Sefer sayısı ise günde 1 olmak üzere haftanın her günü olacak.
Qatar Havayolları, 15 Haziran 2018 tarihinden itibaren Sabiha Gökçen Havalimanı seferlerini artırma kararı aldı. Buna göre; haftalık sefer sayısı 17'den 21'e yükseliyor.
Suudi Arabistan'dan Trabzon'a, Cidde, Gassim, Medine ve Riyad Havalimanı'ndan seferler başladı. 
Air Arabia, İstanbul ve Trabzon seferlerine ilave olarak Bodrum, Antalya ve İzmir’e seferler düzenleyecek.
Pegasus Havayolları, yaz sezonu kapsamında 3 yeni hat açma kararı aldı. Dalaman’dan Tel Aviv’e haftada 3 gün olarak düzenlenecek seferler 16 Haziran 2018’de başlatılacak. İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan Suudi Arabistan’ın Basra Körfezi kıyısında yer alan Dammam şehrine düzenlenecek uçak seferleri haftanın her günü günde bir sefer karşılıklı olarak düzenlenecek. Üçüncü yeni hat ise İzmir ile Ürdün’ün başkenti Amman arasında.

Ortadoğu’dan ülkemize gelen turist sayısı (TC Kültür ve Turizm Bakanlığı)
Yıl Turist Sayısı Ocak-Mart dönemi
2006 1.094.622 70.274
2007 1.406.224 202.122
2008 1.664.789 247.800
2009 1.609.965 224.390
2010 1.887.040 315.172
2011 2.088.314 363.012
2012 2.147.531 338.314
2013 3.055.786 606.496
2014 3.377.008 589.997
2015 3.563.993 630.939
2016 2.505.651 476.840
2017 3.593.001 484.732
2018 703.000 (3 ay) 703.000

İstanbul’daki payı yüzde 24’e yükseldi 
Yıl………İstanbul’a gelen turist sayısı (Bin kişi)…. Arap ülkelerinden gelen turist (Bin kişi)…. Payı (%)
2010……….6.960…………………………..700…………………10.0
2011……….8.060…………………………...910…………………11.3
2012……….9.400………………………….1.370………………..14.6
2013………10.480…………………………1.670…………………16.0
2014………11.840…………………………2.120…………………18.0
2015………12.410…………………………2.530………………….20.4
2016……….9.200…………………………..1.970…………………21.5
2017………10.840…………………………..2.630…………………24.3



9 Haziran 2018 Cumartesi

SunExpress, Antalya’dan Brüksel, Bükreş ve Londra’ya uçuyor

SunExpress, 2018 yaz sezonunda da Türkiye-Avrupa arasındaki uçuşlarını arttırmaya devam ediyor
Türk Hava Yolları ve Lufthansa’nın ortak kuruluşu SunExpress, 2018 yaz sezonunda da Türkiye-Avrupa arasındaki uçuşlarını arttırmaya devam ediyor. 

Antalya’yı hem iç hatlarda hem dış hatlarda direkt seferlerle en fazla noktaya bağlayan SunExpress, 2018 yaz sezonunda Antalya kalkışlı Avrupa uçuşlarına Brüksel, Bükreş ve Londra destinasyon ekliyorMayıs ayında Antalya’dan Avrupa’nın popüler destinasyonları Brüksel ve Bükreş’e direkt tarifeli seferlerle uçmaya başlayan SunExpress, 15 Haziran itibariyle de Antalya’dan Londra’ya uçmaya başlayacak. Hem Akdeniz hem de Ege Bölgeleri’ne tarifeli seferlerle en fazla turist getiren hava yolu SunExpress, 2018 yazında Avrupa’dan Antalya’ya 3 milyondan fazla koltuk arz ediyor. SunExpress Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Çalışkan, “Turizm taşımacılığının önde gelen hava yolu olarak, Antalya turizmini desteklemeye ve daha ileriye taşımaya devam ediyoruz. Bu yaz sezonunda merkezimiz Antalya’ya tarihi bir kapasite sunuyoruz. Geçen yıla göre yüze 20’lik bir kapasite artışı gerçekleştirerek, 3 milyondan fazla koltuk arz ediyoruz. Antalya’yı, yeni uçuşlarımız Brüksel, Londra ve Bükreş ile birlikte toplamda Avrupa’nın 27 şehrine bağlıyoruz. İç hatlarda ise yine Antalya’yı en fazla kente bağlayan hava yolu olarak, Türkiye’de 10 şehre direkt tarifeli seferler sunuyoruz” dedi. 
Antalya uçuşlarında hizmet vermek üzere 5 adet Airbus A320 uçağı kiraladıklarını belirten Çalışkan, “Bu uçaklar, Haziran ayı itibariyle Antalya’dan uçmaya başlayacaklar. Airbus’lar ile birlikte filomuzdaki uçak sayısı 73’e çıkacak” dedi. 

Bodrum’un en gözde plajı, ‘Beach Rouge’

Beach Rouge, kısa zamanda Bodrum’un en gözde plajlarından biri oldu
Bembeyaz, 650 metre uzunluğundaki kumsalı ile dikkat çeken Beach Rouge, kısa zamanda Bodrum’un en gözde plajlarından biri oldu. Geçtiğimiz yıl açılan LUX* Bodrum Resort & Resicences’in  plajı, sunduğu Akdeniz lezzetlerinin yanı sıra sınırsız eğlencesiyle de dikkat çekiyor. 



MYC Partners yatırımıyla turizm sektörüne giren LUX* Bodrum Resort & Residences, lüksü bir yaşam stili haline getiren seçkin misafirlerini bekliyor. Dünyanın en prestijli mimarlık ödüllerinden olan Milano’daki A’Design Awards’ta kazandığı gümüş ödülün ardından geçtiğimiz yıl Dünya Turizm Oscar’ı olarak kabul edilen  World Luxury Hotel Awards’da, “Doğu Avrupa’nın En iyi Lüks Plaj Oteli” seçilen LUX* Bodrum, 650 metre uzunluğundaki kumsalı ile bu ödülü de sonuna kadar hak ettiğini ispatlıyor. Fransız Rivierası’nı aratmayan masmavi denizi ile Beach Rouge, eğlence ve iyi yemek arayanların tercihi oluyor. Beach Rouge restoran şefleri, bölgenin en iyi mevsimlik tatlarını, LUX* yemek tecrübesi ile şölene çeviriyor. Akdeniz mutfağının favori lezzetlerini yerel tatlarla birleştirerek oluşturulan güçlü menü, hafif ve sağlıklı tatlar arayanlar için ideal bir seçenek oluşturuyor. Mevsimin taze ürünleriyle hazırlanan lezzetli sunumlara tropikal aromaların da yer aldığı içecekler eşlik ediyor. LUX* Bodrum’un kendi markası olan ScruCap şarapları da bu içeceklerden biri. 

Plajdaki minderlere uzanarak güneşin ve müziğin tadını çıkarın House müziğin neşeli ve ritmik türevleri Beach Rouge DJ‘leriyle yaz eğlencesine ritim katıyor. “Sound Of LUX* “ konseptiyle müzik temposu ve tarzı, günün saatine göre uyarlanıyor.
2016’da dünyanın en iyi resort işletmecisi seçilen LUX*, Avrupa’da ilk olarak Bodrum’da, MYC İnşaat yatırımı ile LUX* Bodrum Resort & Residences olarak faaliyete geçmiştir. Otel, tümü deniz manzaralı 91 otel odası, 72 rezidans ve 1 adet beach villa ile toplamda 83 bin metrekarelik alana yayılıyor. Havaalanına 15 dakika mesafede bulunan LUX* Bodrum  misafirlerine, spa ve wellnes hizmeti veren LUX* Me, jet ski, parasailing, flyboard, inflatable gibi su sporları, açık hava sineması, iki alakart restoran, çocuk kulübü gibi birçok donatı ile de hizmet veriyor. 

Antalya, Mayıs Ayında 2014 Turizm Verilerini Geçti

Rusyadan geliş sayısı geçen yıla kıyasla %43 büyüme gerçekleştirdi
Antalya  “Mayıs ayı havalimanı giriş verilerine göre kaynak pazarlarımızdan olan Rusyadaki geliş sayısı geçen yıla kıyasla %43 büyüme gerçekleştirdi. Diğer bir kaynak pazarımız olan Almanya ise 2017 yılına göre %79 büyümüştür. Genel olarak sadece Mayıs ayında Rusya, Ukrayna, İngiltere, Polonya Beyaz Rusya, Romanya ve Litvanya dan gelen turist sayıları 2014 yılını geçmiş durumdadır.

Bunun yanısıra,  Almanya, Kazakistan, Hollanda, Belçika, Danimarka ve Norveç pazarları 2017 yılına kıyasla büyüme gerçekleşmiş, 2014 yılı rakamlarına henüz ulaşılmamıştır. Özetle, Mayıs ayı genelinde Antalya’ya gelen yabancı turist sayısı 2017 yılına göre %50 artmış; 2014 ve 2015 yılını geçip, en iyi mayıs ayını yakalamış bulunmaktayız. “Ocak-Mayıs 2018 yılı verilerine baktığımızda Antalya’ya gelen turist sayısı 2.874.105 olup 2017 yılına göre %45 artmış; 2015 yılına göre %10 artmış ve 2014 yılını yakalamıştır”. Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği Başkanı (AKTOB) Erkan Yağcı; Antalya Mayıs ayı verileri ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Erkan Yağcı; “Antalya’ya ziyaretçi gönderen ülkeler  arasında Rusya geçen yılki rekor büyümesini bu yıl da devam ettirmektedir. 5 aylık dönemde rusya pazarındaki büyümemiz %40’ın üzerindedir. Bu dönemde sürpriz bir büyüme oranını yakalamış bulunmaktayız. Mayıs ayı rakamlarımız en iyi yılımız olan 2014 yılını aşmış en iyi mayıs ayını yakalamış bulunmaktayız. Bu trendin sene sonuna kadar devam edeceğini öngörmekteyiz. Fakat diğer önemli kaynak pazarımız olan Almanyada ise geçen yıla kıyasla büyüme gerçekleşmiş fakat henüz en iyi yılımız olan 2015 yılı rakamlarına ulaşmamıştır. Türk turizminin gelişmesinde önemli yapıtaşlarından birisi olan Avrupa pazarının bu dönemdede büyümeye geçmesi 2019 yılı için farklı bir umut verici gelişme olmuştur. Ayrıca,  Antalya, Türkiye turizm büyümesinin ortalamasını yükselten bir büyüme gerçekleştirmiştir. Antalya , Türkiye turizminin büyümesinde itici güç olmuştur2018 yılı her ne kadar turist sayısı bakımından ciddi bir büyüme trendine geçmiş olmasına rağmen esas büyümemiz hem kişi sayısı hem gelir bakımından 2019 ve 2020 yılı olacaktır. Bu nedenle 2019 yılına şimdiden hazırlanmamız gerekmektedir.

Tatile çıkarken SEYAHAT sigortanızı yaptırın

7/24 ulaşılabilir "Seyahat Sağlık Sigortası" Generali Sigorta’da
Generali Sigorta, 3 dakikada Seyahat Sağlık Sigortası'na ve ek imkânlara sahip olma fırsatı sunuyor.

Türkiye’de 150 yılı aşkın süredir faaliyet gösteren ve dünyanın önde gelen sigorta kuruluşlarından olan Generali Sigorta, tatilcileri web ve mobil üzerinden 7/24 ulaşılabilir seyahat sağlık sigortası paketleriyle buluşturarak, 3 dakikada Seyahat Sağlık Sigortası'na ve ek imkânlara sahip olma fırsatı sunuyor. Yurt dışı seyahatleri sırasında ortaya çıkabilecek hastalık, kaza ve bagaj kaybolması gibi riskleri güvence altına alan seyahat sigortasına ulaşmak artık düşünüldüğünden daha kolay. Tatil başlangıcından bitişine kadar geçen sürede tatilcilerin hayatını kolaylaştırmayı amaçlayan Generali Sigorta, yazın yoğun dönemlerinde yollara çıkan tatilcileri web ve mobil cihazlar üzerinden 7/24 ulaşılabilecekleri seyahat sağlık sigortası paketleriyle buluşturarak, 3 dakikada Seyahatim Güvende Sağlık Sigortası'na sahip olma imkanı sunuyor. Yurt dışı seyahatine çıkan tatilciler, Generali Sigorta'nın online kullanıcılardan alınan geri bildirimlere göre hazırlandığı generali.com.tr ara yüzünü ister bilgisayardan ister mobil telefonlardan kullanarak yalnızca 3 dakikada sahip olabiliyor.

Birçok ek avantaj imkanı
Seyahat süresince tatilcilerin yanlarında bulunması gereken Seyahatim Güvende Sağlık poliçesi, kaza veya hastalık sonucu ayakta/hastanede yatarak tedavi masraflarını ve ani bir rahatsızlık/kaza nedeniyle ortaya çıkan hayati tehlikenin bulunduğu durumları kapsıyor ve limitler dâhilinde tatilcileri güvence altına alıyor. Türk vatandaşlarının vize uygulamasına tabi tutulduğu ülkeler tarafından, başvuru dokümanlarında zorunlu talep edilen yurtdışı seyahat sigortasını Generali’den alan sigortalılar, zorunlu tutulan asgari 30.000 Euro’luk sağlık teminatının yanında birçok ek avantaja da sahip oluyor.

30 dakikalık konuşma paketi fırsatı
"Vize Paket" ve "Kapsamlı Paket" olarak 2 farklı alternatif ile sunulan Seyahatim Güvende Sağlık Sigortası ürünleri, vize başvurusunda zorunlu tutulan asgari teminatları karşılıyor ve artı ek hizmetler sunuyor. "Kapsamlı Paket" tercih eden tatilciler, ek hizmetlerin yanı sıra Turkcell hat sahiplerine özel "yurtdışında geçerli 30 dakikalık konuşma paketi" hizmetine de sahip oluyor.

Eğlencenin Yeni Konsepti , Indigo Beach Club!

Indigo Beach Club ile eğlencenin tadını tüm gün boyunca doyasıya çıkaracağınız plaj keyfi sunuyor. Dünya listelerinden özenle seçilmiş hit müzikler, lezzetli atıştırmalıklar ve özel kokteyller, Indigo Beach Club ile bir araya geliyor. Her hafta yenilenecek olan konsept partileri ve eğlenceli ortamı ile renkli ve hareketli bir gün yaşatıyor. 

Kumu Ayaklarınızda, Ritmi Kalbinizde Hissedin...
Yetişkinlere özel tasarlanan Indigo Beach Club ile kendinizi güneşin, denizin ve müziğin ritmine bırakın! Eğlenceyi ve konforu her noktada yaşamanız için özel olarak tasarlanan Indigo Beach Club’da, konforlu şezlonglarda güneş bedeninizi ısıtırken, tüm gün süren canlı DJ performansları ile bembeyaz kumun üstünde dans edeceksiniz.Yeşillikler içinde yer alan deniz manzaralı localar ve rahat minderler eşliğinde Bodrum’un teninizi aydınlatan güneşinde ister havuz ister deniz keyfi yapın, Bodrum’un en eğlenceli plaj partisini yaşayacağınıza emin olun!

Indigo İmzalı Özel Kokteyller
Indigo Beach Club, herkese hitap eden zengin à la carte menüsü ile lezzetli atıştırmalıklar sunuyor. Lüks şezlonglarda rahatlayıp keyif yaparken, miskologlar tarafından özel olarak hazırlanan Signature kokteyller ve Dj performansları ile Bodrum'a kadeh kaldıracaksınız. 

Gece Olunca; Indigo Night Club
Lujo'da eğlence bitmiyor! Indigo Beach'te tüm gün devam eden eğlence, gün geceye dönerken Indigo Night Club'a taşınıyor. Canlı performans ve özel dans gösterilerine, lezzetli kokteylerin eşlik ettiği Indigo Night Club ile eğlence, gece 03.00’a kadar devam ediyor.

Indigo Beach Club ile kadehlerinizi bitmeyen plaj partisine kaldırın!



Başaran'dan Turistik bölgelere ‘adacık’ önerisi

Türkiye’nin turizm potansiyelini iyi kullanması gerektiğini ifade eden Başaran Şirketler Topluluğu Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Faruk Başaran, ülkenin güney sahillerine yapay adacıklar yapılması önerisinde bulundu

Yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte yabancı turistler ülkemizin sahil bölgelerine akın etmeye başladı bile. Yaklaşan seçimler, yerli turisti tatilini iptal ettirmek mecburiyetinde bıraksa da, seçimlerin tamamlanmasının ardından yerli turistlerin de Akdeniz ve Ege kıyılarını doldurması bekleniyor. Başaran Şirketler Topluluğu Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Faruk Başaran’a göre Türkiye, elindeki turizm imkânlarını tam anlamıyla değerlendiremiyor ve bu konuda yerinde sayarak atılması gereken yeni adımları atmıyor. Türkiye’nin bir turizm ülkesi olduğuna dikkat çeken Başaran, bu anlamdaki potansiyeli daha üst noktalara çıkaracak yeni projelere ihtiyaç olduğunu belirterek, Türkiye’nin güney sahillerinde yapay adalar inşa edilmesi önerisini getirdi.

‘Uluslararası finansman sağlanır’
Başaran’ın önerisine göre Antalya gibi, özellikle yabancı turistlerin ilgi odağı olan tatil mekânlarının sahil şeritlerinde, Dubai’de inşa edilen ‘Palmiye Adaları’ benzeri adacıklar oluşturulabilir. Basra Körfezi kıyısında palmiye ağacı şeklinde tasarlanan yapay adalar çok sayıda ikamet, serbest alan ve eğlence merkezleri barındırması bakımından ülkenin ekonomisine yaptığı büyük katkıyla tanınıyor. Türkiye’de de buna benzer yapılacak bir mekânın turizm sektörüne yeni bir soluk ve ivme kazandırılabileceğini söyleyen Başaran, maliyet konusuna da çözüm getirerek,“Adalar için uluslararası finansman olanağı mevcuttur. Bu adalar, yatırım yapmak isteyen uluslararası yatırımcılara 99 yıllığına kiralanarak, projenin finansmanı sağlanabilir. Bize bahşedilen tatil cenneti ülkemizin kıymetini bilerek, onun potansiyelini en iyi şekilde değerlendirmemiz gerektiğini düşünüyorum” dedi.

3 Haziran 2018 Pazar

Oman Air, Uçuş ağına İstanbul'u ekledi

Muscat'tan İstanbul’a gelen Oman Air’e ait  Boeing 737 Max, AHL’ye ilk teker koyan uçak olma özelliği yaşadı. Oman Air’in Istanbul – Maskat seferleri, Boeing’in en yeni uçağı 737 Max ile yapılarak, İstanbul’a inen ilk Boeing 737 Max uçağı oldu. Muscat'tan İstanbul’a gelen Oman Air’e ait  Boeing 737 Max, İstanbul Atatürk Havaalanı’na indiğinde yer hizmetleri ekipleri tarafından oluşturulan su takının altından geçti. Uçaktan inen Oman Air yönetimi ile birlikte  turistlere, çiçek verildi, çeşitli ikramlarda bulunuldu.


Katera Turizm Yatırımları Grubu CEO’su Kayhan Çolaker; Basın toplantısına katılım gösteren Konsolosumuza ve  Kültür ve Turizm  Müsteşar Yrd Dr. Ziya Taşkent’e katılımından dolayı teşekkür ederek sözlerine  başladı.  Milli bir havayolunu ülkeye getirmek kolay değil. Biz 4 yıl boyunca ekibimiz ile çok çalıştık. Bu 4 senenin sonunda başarılı bir çalışmayla, Muscat'tan İstanbul’a gelen Oman Air’e ait  Boeing 737 Max, AHL’ye inen ilk teker koyan uçak olma özelliği yaşadı.

Şimdi yeni bir görevimiz daha var. Başarılı olmak için daha çok emek vererek seferleri arttırmak için çalışacağız. Biliyoruz rakiplerimiz çok fazla fakat biz OMAN AIR’iz… Çok farklıyız. Omanlıları ülkemize bekliyoruz. Onları misafir etmek istiyoruz. Görüyoruz ki satışlarımız olumlu yönde gidiyor. Türkiye’den de Oman’a misafirleri götüreceğiz. Oman’ın otantik güzelliğini yaşatacağız. Katara Turizm CSA ofis olarak sizlere yardımcı olmak için hazırız. Bu organizasyonda emeği geçenlere teşekkür etmek istiyorum. Özellikle  desteği ve emeği olan DHM Baş Müdürlüğü’ne TAV AIRPORT yetkililerine,  HAVAŞ ve çok değerli Turizm ve Turizm Bakanlığı Yetkililerine teşekkür ederim. 4 yılldır birlikte büyük mücadele vererek çalıştığım Başta Haluk Aksoy  olmak üzere tüm ekibime de teşekkür ediyor katılımınız bizleri onurlandırmıştı diyerek sözlerini noktaladı.


Oman Air Türkiye temsilcisi Katera Turizm Yatırımları Grubu GSA Müdürü Haluk Aksoy ve  Mr. Paul Starrs Oman Air ve ülke hakkında bilgiler vererek konuşmalarına başladı. 02 Haziran 2018’de AHL’ye inen Oman Air Havayollarına ait uçak, Istanbul – Maskat seferlerini  Boeing’in en yeni uçağı 737 Max ile gerçekleştirdi. Oman Air İstanbul'u uçuş ağına eklemesiyle rakiplerinin arasında iddialı ve yenilikçi olduğunu gösteriyor. Muscat'tan İstanbul uçuşları Boeing 737-800 Max ile uçulacak. Her gün Muscat'tan İstanbul Atatürk Uluslararası Havalimanı'na hareket edecek. Uçuş süresi ortalama 6 saat olan Uçuş WY163, Muscat'ı saat 20.00'de, İstanbul'a 00.25'te ulaşacak. WY164 dönüş uçuşu, İstanbul'u her gün saat 01.25'te, Muscat Uluslararası Havalimanı'nın yeni ve ödüllü yolcu terminaline 07.25'te ulaştıracak.


OMAN AIR UÇUŞ AĞINDAKİ ÜLKELER
Oman Air, Muskat'tan Körfez bölgesinde Abu Dhabi, Bahreyn, Doha, Dubai, Cidde, Riyad, Dammam, Medina ve Kuveyt'e ayrıca Ortadoğu ve Afrika’da Kahire, Amman, Tahran, Meşhed, Necef Zanzibar,  Dar Es Salaam , Nairobi olmak üzere tarifeli uçuşlarını sürdürüyor. Muskat'tan Körfez bölgesine, Abu Dhabi, Bahreyn, Doha, Dubai, Cidde, Riyad, Dammam, Medina ve Kuveyt'e ayrıca Ortadoğu ve Afrika’da Kahire, Amman, Tahran, Meşhed, Necef Zanzibar, Dar Es Salaam, Nairobi  olmak üzere tarifeli uçuyor. Yenilikçi Havayolu Oman Air, Hindistan'da Goa, Mumbai, Chennai, Kochi, Thiruvananthapuram, Haydarabad, Delhi, Lucknow, Bangalore, Kozhikode ve Jaipur olamk üzere toplam 11 destinasyona, Pakistan'da Karaçi, İslamabad ve Lahor’a, Nepal'de Katmandu’ya Sri Lanka'da ise Kolombo’ya uçuyor. Uzak Doğu’da Bangkok, Kuala Lumpur, Manila, Jakarta, Çin’de Guangzhou’ya, Avrupa’da Londra, Manchester, Milano, Münih, Frankfurt, Paris ve Zürih'e uçulan diğer destinasyonlar olarak öne çıkıyor. Bunun yanı sıra Maldivler ve Singapur Oman Air’in uçuş ağı içinde yer alıyor.



İSTANBUL UÇUŞ AĞINA YENİ DESTİNASYON OLARAK EKLENDİ
Oman Air’in  2018 yılında uçuş ağına ilave ettiği  yeni destinasyonlar  arasında ;  02 Haziran’dan itibaren İstanbul,  01 Temmuz’da  Kazablanka (Fas) ve 28 Ekim’de Moskova (Rusya) gelmektedir.



ORTAK UÇUŞLARLA AĞINI GENİŞLETİYOR
Oman Air’in birçok önemli havayolu şirketleriyle  ortak uçuş ( Code-Share ) anlaşmaları bulunuyor. Lufthansa, Qatar Airways, Gulf Air, Etihad, Etiyopya Havayolları, Royal Jordanian, Türk Hava Yolları, Sri Lanka Havayolları, KLM, Garuda Havayolları, Thai Airways, Saudia, Malezya Havayolları ve Kenya Havayolları ile yolcularına geniş uçuş ağı seçenekleri sunuyor.



OMAN AIR FİLOSUNU YENİLİYEREK GENİŞLETİYOR 
Oman Air’in filosu 7 Boeing 787 Dreamliners, 6 Airbus 330-300s, 4 Airbus 330 -200s, 5 Boeing 737-900s, 22 Boeing 737-800, 4 Embraer 175 ve en son 2ncisi eklenen  737 MAX’den oluşmaktadır. Önümüzdeki dönemlerde daha fazla uçağın filomuza katılması planlanmış ve  2022 yılında toplam filo büyüklüğü yaklaşık 62 olarak hedefleniyor. Oman Air’in modern  uçak filosunda  göze çarpan kabin dizaynları arasında, yolcuların rahatlıkla direkt koridor çıkışlarını kullanabildikleri ‘’ First Class Mini Suite ‘’ adıyla sunulan 6 adet  First Class kabin koltukları diğer havayollarınınkinden farklı olarak gökyüzündeki en uzun yatar koltuk konumuna  dönüşebilmektedir.


A330 uçaklarımızdaki seçkin Business Class koltuklarının her biri doğrudan koridora açılmakta, şahsi eşyaların koyulabileceği geniş muhafaza bölümü ve beraberinde en son teknoloji ile üretilmiş seyehat kiti sunulmaktadır. Economy Class  koltuklar, kolaylıkla  ayarlanabilir  baş kısmı ve uzatılabilen rahat bacak mesafesiyle , geniş dirsek dayama alanı konforuyla seyahat imkanı sunmaktadır. Uçuş esnasındaki eğlence sistemleri, koltuk arkalarında bulunan ekranlar sayesinde canlı uydu bağlantısıyla TV,  ses vede  video sistemleri  yolcularımızın hizmetindedir. Bu servislere ilave ek olarak, Oman Air tüm uçuş sınıflarında  hem mobil telefon hem de Internet bağlantılarını sağlayan öncü havayolu olarak ta bir ilke imza atıyor. Modern mimarisiyle dizayn edilmiş, ücretsiz SPA uygulamaları ve alakart yemekler sunulan Muskat Uluslararası Havalimanı'nda, yeni First ve Business Class yolcularımız için özel salonlarımız açılmış olup, ayrıca premium check-in olanakları ve First Class yolcularımıza salondan uçağa geçişleri için limousine ile transfer hizmeti verilmektedir. Muscat'daki yeni yolcu terminalinin açılışı, Oman Air misafirlerine kapsamlı bir hizmet sunarken, yeni terminal binası da bu yıl 2018 Dünya Seyahat Ödülü'nün Orta Doğu'nun lider yeni turizm geliştirme projesini kazandı.  Umman ve Türkiye arasındaki yeni rota, iki ülke arasındaki ikili ilişkileri güçlendirecek, ticaret ve turizm olanaklarını artıracak. Oman Air’in misafirlerinin dünyanın en başarılı şehirlerinden, Eski ve modern kültürlerin iç içe geçtiği İstanbul’u keşfetmesini sağlayacak. 



Oman Air, Katera Turizm Yatırımları Grubu ile İstanbul Kempinski Otel'de tanıtım sonrası gala iftar yemeği  verdi. Oman Air, bu mutlu gününde Turizm Camiasını  İftar yemeği ile bir araya getirdi. 




Günün anlamı ve mutluluğu ile Oman Air ailesi pasta keserek istanbul’a uçuşunu kutladı.





















İftar yemeğine katılan misafirleri arasında toplanan kartvizitler ile çekiliş yapıldı. 2 kişiye  Oman Air ile Muscat Gidiş & Dönüş bilet hediye edildi.



1 Haziran 2018 Cuma

Türkiye’nin ilk uzak doğu Oteli Shangri-La Bosphorus İstanbul, gelişinin 5. yılını kutluyor!

Shangri – La, Avrupa’daki 2. rotası olarak belirlediği İstanbul’da, 250 milyon dolarlık (arsa hariç) dev bir yatırıma imza atarak 2013 yılında Shangri-La Bosphorus, İstanbul’un kapılarını açtı. Türkiye’nin ilk Uzakdoğu oteli olma özelliği ile de Türk turizmine yeni bir soluk getiren Shangri-La Bosphorus, İstanbul, tam 5 yıldır, ağırladığı hem yerli, hem de yabancı turistle 2013’ten günümüze sektöre önemli katkılarda bulunmaya devam ediyor!

Beşiktaş’taki tarihi tütün deposunun orijinaline sadık kalarak, özel bir restorasyonla mimarisini oluşturan Shangri-La Bosphorus, İstanbul, dünyanın en büyük lüks otel zinciri olarak tanınan ve turizm dünyasında önemli bir yeri olan Shangri – La’nın DNA’sındaki Uzakdoğu kültürünü, çok özel bir çalışma çerçevesinde Türk topraklarının zenginlikleri ve misafirperverliği ile harmanlıyor. Tüm dünyadaki Shagri – La zincirine bağlı olan otellerde sunulan lüks ve konfor anlayışını birebir Türkiye’de de sunan Shangri-La Bosphorus, İstanbul bu yaklaşımı ile dünya çapında turistlerin Türkiye’yi ziyaret etmesinde önemli bir rol oynuyor. Açıldığı ilk sene olan 2013’te, Türkiye’ye gelen turistlerin 33 milyona ulaştığı oranda, 10 milyon turistin ziyaret ettiği İstanbul’da bu sayının büyük bir oranını ağırlayan Shangri-La Bosphorus, İstanbul, alanındaki farkını ve 23,5 milyar dolar gelir elde eden Türk turizmine olan önemli katkılarını ortaya koyuyor.

Sektörün önde gelenlerinden, alanında uzman 250’den fazla personel ve yetkiliden oluşan Shangri-La Bosphorus, İstanbul kadrosu, ağırlıklı olarak Katar, Suudi Arabistan, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri’nden gelen misafir profiline sahip olup 2019 yılı için de Uzakdoğu’dan artan sayıda ağırlamalar yapmaya hazırlanıyor. 

Açıldığı günden itibaren dünya çapında ödüllerle başarısını da taçlandıran Shangri-La Bosphorus, İstanbul, 2013’te Amerikan Forbes dergisinin dünyanın en iyi 20 oteli arasında yer aldı. 2014 senesinde otel, seyahat dünyasının en önemli dergilerinden Amerikan Travel + Leisure tarafından dünyanın en iyi yeni oteli ödülüne layık görüldü. Bununla beraber Shangri-La Bosphorus, İstanbul, dünyanın en popüler lüks yaşam stili dergisi Robb Report’un hem Amerikan, hem Türk baskılarında 2014’ün en iyileri arasında da gösterilerek, başarısını bir kez daha sergiledi.  

Shangri-La Bosphorus, İstanbul, ilklerin öncüsü olarak, 2005’te Bangkok’ta açılan, dünyaca ünlü spa merkezi CHI, The Spa’nın Avrupa’daki ilk rotası olarak misafirlerine ayrıcalıklı bir ambiyans sunuyor. Kendini her zaman geliştirmeye ve yenilemeye önem veren, turizm ve otelcilik alanında ilklerin öncüsü olmayan özen gösteren, yurt dışındaki yeniliklerin Türkiye’deki temsilcisi olacak çalışmalara imza atan Shangri-La Bosphorus, İstanbul, sektörde büyük fark yaratan, resepsiyona uğramadan online check – in ve check – out imkanı sunan aplikasyonuyla da teknoloji konusuna ne kadar önem verdiğini belli ediyor. 

42 m² ile 60 m² arasında değişen, 169 deluxe odası, 80 m²’den başlayan 17 süit odası bulunan Shangri-La Bosphorus, İstanbul, toplamda 186 odasıyla misafirlerine şehrin tam kalbinde, ayrıcalıklı bir konaklama keyfi yaşatıyor. Shangri-La Bosphorus, İstanbul, sadece bir otel olmakla kalmıyor, IST TOO, Le Bar, Shang Palace, Lobby Lounge ile İstanbul’a yepyeni lezzetler yaşatırken, CHI, The Spa ve Health Club ile de hem misafirlerinin, hem de şehirdekilerin sağlıklı yaşamalarına katkı sağlıyor. İstenilen oranda büyütülüp, küçültülebilen, toplamda 850m²’lik etkinlik salonuyla da dünya çapında ve Türkiye’nin önde gelen düğünlerine, organizasyonlarına ev sahipliği yapan Shangri-La Bosphorus, İstanbul, kurumsal ve şahsi kullanılabilen 8 adet toplantı odasıyla da sektörün önde gelenlerini ağırlıyor. 

Shangri-La Hotels and Resorts olarak Avustralya, Birleşik Arap Emirlikleri, Çin, Endonezya, Fiji, Filipinler, Fransa, Hong Kong, Hindistan, Japonya, Kanada, Malezya, Maldivler, Oman, Singapur, Tayvan, Tayland ve Umman Sultanlığı’nda, Shangri-La, Kerry ve Traders markaları altında toplam 102 oteli ile 22’den fazla ülkede ve 76 destinasyonda, 40 binden fazla yatak kapasitesi ile hizmet veren, dünyanın en lüks zincir otel grubuna bağlı olan Shangri-La Bosphorus, İstanbul, turizm dünyasına kazandırdığı ilkleri ve sahip olduğu önemli pozisyonla Türkiye’deki varoluşunun 5. senesini kutluyor.


31 Mayıs 2018 Perşembe

İstanbul, kongre turizmi kaybını futbolla telafi edecek

Her final 50 bin kişi getirir, ama asıl katkı ülke imajına
TÜROB Başkanı Timur Bayındır, Türkiye’nin 2019’da UEFA Süper Kupa ve 2020’de UEFA Şampiyonlar Ligi Finali’ne evsahipliği yapacak olmasının, büyük çaplı uluslararası etkinliklerinin geri dönüşünün de işaret fişeği olacağını söyledi. Her iki finalin de en az 50’şer bin yabancının İstanbul’a gelmesi anlamına geldiğine işaret eden Bayındır, “Ancak daha önemlisi imajımıza yaptığı katkı olacak” dedi.

Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Timur Bayındır, Türkiye’nin 2019’da UEFA Süper Kupa ve 2020’de UEFA Şampiyonlar Ligi Finali’ne evsahipliği yapacak olmasının, spor alanında olduğu kadar diğer alanlarda da büyük çaplı uluslararası etkinliklerinin geri dönüşünün de işaret fişeği olacağını söyledi. Her iki finalin de en az 50’şer bin yabancının İstanbul’a gelmesi anlamına geldiğine işaret eden Bayındır, “Ancak kısa dönemli artışlar bir yana Türk turizminin, Türkiye’nin ve İstanbul’un imajının yeniden yükseltilmesi adına bu tip organizasyonlar çok faydalı olacaktır. Etkileri olumlu ve kalıcı olur” dedi.

Final Four olumlu etkiledi
Geçen yıl İstanbul’da gerçekleştirilen 2017 THY Euroleague Final Four’da benzer etkinin gözlemlendiğini dile getiren Bayındır, Türkiye’nin ayrıca UEFA Euro 2024’e evsahipliği adaylığını da sektör olarak ilk günden itibaren desteklediklerini vurguladı. Bir dönem Antalya’nın futbol ağırlıklı olmak üzere yerli ve yabancı spor kulüplerinin kamp merkezi olduğunu hatırlatan Bayındır, Antalya’da kamp yapan yabancı kulüp sayısının geçtiğimiz birkaç yılda azaldığına dikkat çekti. Bayındır, ülkemiz ev sahipliğinde uluslararası spor organizsasyonlarının artmasının Antalya’nın da yeniden spor kulüplerinin kamp merkezi haline gelmesine etken olacağını ifade etti.

Yeniden ‘moda’ oluruz
“Sektör olarak bu tip organizasyonlara desteğimiz tam” diyen Bayındır, şunları söyledi: “Son iki yıldır uluslararası toplantılar, kongreler, spor turnuvaları vs gibi etkinliklerin birçoğu güvenlik bahane edilerek iptal edildi. Güvenlik günlük hayatımızın bir meselesi olmaktan çıksa da yabancı çevrelerde kasıtlı olarak oluşturulan bu algının dağıldığını görüyoruz. Bu tip organizasyonlar da ülkemize yönelik olumsuz algıların tamamen yokolmasına katkı sağlayacak niteliktedir. İki yıl öncesine kadar uluslararası kongre organizasyonlarının sayısı açısından ülke bazında Türkiye dünya çapında ilk 20’de, şehir bazında İstanbul ilk 10’daydı. Bugün maalesef sıralamada çok gerilerdeyiz. İmajın yükselmesini sağlayacak her etkinlik, uluslarası kongre ve toplantıların yönünün yeniden Türkiye’ye ve İstanbul’a dönmesini, İstanbul’un yeniden ‘moda şehir’ olmasını sağlayacaktır. Türkiye’nin turizm gelirlerini artıracak en önemli itici güç de bu olacaktır.”

Tanıtım için çok önemli fırsat
Organizasyonların ulaştığı geniş kitleler olduğunu vurgulayan Başkan Bayındır, “Bu organizasyonları şimdiden önemli bir tanıtım fırsatına çevirip İstanbul ve Türkiye için etkili filmler ve tanıtım çalışmaları başlatıp hazırlanacak filmleri maçların yapılacağı sırada da televizyonlar aracılığı ile geniş kitlelere ulaştırmamız gerekir” dedi. 
UEFA Süper Kupa Finali 14 Ağustos 2019’da Beşiktaş Vodafone Park’ta, UEFA Şampiyonlar Ligi Finali ise 30 Mayıs 2020’de Atatürk Olimpiyat Stadı’nda gerçekleştirilecek. Türkiye’nin ayrıca UEFA Euro 2024’e evsahipliği adaylığı bulunuyor.





30 Mayıs 2018 Çarşamba

İDSO Yaza Merhaba Konseri Yapıldı

İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası ( İDSO ), Çok Eğlenceli Bir Konserle “ Yaza Merhaba” dedi. İDSO DenizBank Konserlerinin 2018 yılı ilk yarı yıl sezon konseri Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda yapıldı

2150 kişilik salon ve balkon tamamen müziksever İDSO dostları ve izleyicileriyle doluydu. Konser öncesi İDSO’nun 14 yıldır ana sponsoru Denizbank’a da teşekkür plaketi takdim edildi. “ YAZA MERHABA” Konserinde İtalyan şef Carlo Rizzari ve tenor Aydın Uştuk’a eşlik eden İDSO, sezonun son konserinde çok başarılı bir performans gösterdi. Konserde, Gioacchino Rossini’nin “Semiramis Uvertürü”, Gaetano Donizetti’nin  “Una Furtiva Lagrima”, Eldo Di  Lazzaro’nun “Chitarra  Romana”, Pietro Mascagni’nin “Intermezzo Da Cavallleria Rusticana”, Alberto Barberis’in “Munasterio ‘E Santa Chiara “, Enrico Cannio’nun    “ O Surdato Innamorato”, Giacomo Puccini’nin “ Intermezzo Da Manon Lescaut”,  Ernesto  De Curtis’in  “Torna A Surriento”, Luigi Denza’nın “ Funiculi Funicula”, Giuseppe Verdi’nin “Sinfonia A I Vespri Siciliani”, Giovanni Capurro’nun  “O Sole Mio” eserleri icra edildi. Büyük beğeni toplayan konserde alkışların ardından bizim ezgilerimiz icra edildi: “ Bitez Yalısı”  ve “ Memleketim”. Tüm dinleyicilerin birlikte seslendirdiği her iki eserle bu coşkulu konser sona erdi.





Türkiye 111 ülkeye vizesiz girişle 49. sırada yer aldı

2018 yılında dünyanın en güçlü pasaportu Japonya’nın olurken,Japon vatandaşların 189 istikamete vizesiz giriş yapabildiği tespit edildi. Türkiye ise 111 ülkeye vizesiz giriş imkânıyla dünyanın en değerli 49. pasaportuna sahip oldu.  Dünyanın en değerli pasaportlarını ele alan araştırma sonuçlandı. Ajans Press’in Henley Pasaport Endeksi’nin yanı sıra medya yansımalarından derlediği bilgilere göre, 2018 yılında dünyanın en güçlü pasaportu Japonya’nın olurken, Japonların 189 istikamete vizesiz giriş yapabildiği tespit edildi. 


Japonya’yı 188 istikamete vizesiz giriş yapabilme hakkıyla Singapur ve Almanya ikinci olarak, Güney Kore, Finlandiya, Fransa, İtalya, İspanya ve İsveç de üçüncü olarak takip etti. Raporda, Türk pasaportunun 49. sırada yer aldığı görülürken, 111 istikamete vizesiz giriş sağlayabildiği tespit edildi. Öte yandan, dünyanın en değersiz pasaportu ise sadece 30 ülkeye vizesiz giriş imkânı sağlayan Afganistan ve Irak oldu. Bununla birlikte endekste toplam 199 pasaport ve 227 istikamet değerlendirildiği belirlendi.




GEÇEN YILIN EN GÜÇLÜSÜ SİNGAPUR’DU
Ajans Press ve PRNet’in konuyla ilgili medyada gerçekleştirdiği araştırmada pasaport başlığı altında medyaya yansıyan haber adetleri belli oldu. Geçtiğimiz yıl pasaport başlığı altında yazılı basına 15 bin 769 haber çıkışı yansırken, bu rakam 2018’de 5 bin 925 oldu. Özellikle geçtiğimiz yılın sonunda Amerika ile patlak veren vize krizinin medyaya yansıyan haber adetlerinde oldukça etkili olduğu görüldü.Elde edilen verileri geçen yıl Pasaport Index’in yaptığı araştırma ile kıyasladığımızda, 2017 yılında Singapur pasaportunun 173 ülkeye seyahat imkânı sağlamasıyla ilk sıraya yerleştiği görüldü. Yine 199 ülkenin yer aldığı araştırmada Singapur’u 158 puanla Almanya, 157’şer puanla da İsveç ve Güney Kore’nin izlediği belirlendi. Türkiye ise104 puanla bu listenin 44. sırasında yer aldı. Bu yılın zirvesinde yer alan Japonya’nın da geçen yıl 4. sırada yer aldığı görüldü. Böylelikle geçen yılın zirvesinde yer alan Singapur’un bu yıl ikinci sıraya gerilediği, geçen yılın dördüncü sırasında yer alan Japonya’nın ise bu yıl birinci sıraya yükseldiği saptandı.

29 Mayıs 2018 Salı

Nivo, Ataköy projesinde Katarlı Retaj Grup ile ortaklığa imza attı

İstanbul’un cazibe merkezi lokasyonlarında geliştirdiği projelerle adından söz ettiren Nivo, Ataköy projesinde Katarlı Retaj Grup ile ortaklığa imza attı.Hotel Apartment konseptiyle körfez ülkelerinde beş yıldızlı hizmet veren Katar merkezli Retaj Grup Nivo Ataköy’e ortak oldu. Katar’daki gayrimenkul ve konaklama sektörünün lider markalarından Retaj Grup, geliştirdiği projeleriyle bulunduğu bölgeye yüksek katma değer yaratan Nivo’nun Ataköy projesine ortak oldu. Nivo Ataköy için düzenlenen imza törenine Cathay Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Alper Tuğsuz,  Cathay Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mehmet Yılmaz, Liderlik Development Yönetim Kurulu Başkanı Imad Shanan ve Retaj Hotels Yönetim Kurulu Başkan Vekili Dr. Mohammed Bin Johar Al Mohammed katıldı. 

Törende konuşan Cathay Grup Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Alper Tuğsuz, İstanbul’un cazibe merkezi lokasyonlarından Ataköy’de geliştirdikleri projeye Katarlı gayrimenkul devi Retaj’ın gösterdiği ilgiden duydukları memnuniyeti dile getirdi. Tuğsuz, “Körfez bölgesinin sektördeki sayılı yatırımcılarından Retaj’ın, iş ortaklığı için bizim projemizi seçmesini, projemiz için global onay olarak kabul ediyoruz. Bu anlaşmayla birlikte Nivo Ataköy, yaşam kalitesini yükseltecek, bölgenin değerine değer katacak. Ataköy’ün en merkezi konumunda yer alan, mimarisi ve sosyal donatılarıyla iddialı olan Nivo Ataköy bu anlaşmayla artık dünya klasmanında yer almaya hak kazanmıştır” dedi. 

Yatırımcıya iki kat kira geliri vaad ediliyor
Tuğsuz şöyle devam etti: “Yapılan anlaşmaya göre Nivo Ataköy projesinde Retaj, Otel Apartment olarak hizmet verecek. Anlaşma uyarınca projeden yer satın alan müşteriler Retaj’ın uluslararası tecrübesiyle yönetilen dairelerinde bölge ortalamasının en az iki katı kira geliri elde edecekler ve yatırımlarının amortizasyon süresi benzerlerine göre yarı yarıya inecek. Yatırımcılarımız yatırdıkları parayı geri kazanmak için uzun süre beklemeyecekler. 

Otel konforunda hizmet verilecek
Nivo Ataköy Projemiz, ‘hotel apartment’ konseptiyle hizmet verecek. Projeden rezidans satın alan müşteriler otel konforunda hizmet alabilecek. Dileyen dairesini Retaj’a kiraya verebilecek. Nivo ve Retaj kalitesinde otel konforunda beş yıldızlı hizmet almak isteyenlere hitap eden proje tamamlandığında bölgesinde bir ilk olacak. Atatürk havalimanının şehir parkı olarak yeniden planlanmasıyla birlikte projemize yatırım yapan tüm müşterilerimizin kısa sürede yatırımlarının karşılığını alacağını ön görüyorum. Nivo olarak bugüne kadar birçok farklı uygulamada öncü olduk. Bu projemizle de sektöre örnek olacağız ve müşterilerimize şehrin merkezinde otel konforunu standart hizmet olarak sunacağız.” 

Gayrimenkul geliştirme faaliyetine klasik yaklaşımla bakmadıklarını vurgulayan Tuğsuz, “Hazırladığımız stratejik gelişim planlarımız doğrultusunda yatırımdan başlayarak satış-pazarlama ve satış sonrası hizmetlere kadar özgün yaklaşımımızı ortaya koyuyoruz. Bu yaklaşımımız neticesinde Nivo markası sadece müşterisine değil aynı zamanda bulunduğu lokasyona da değer katan bir yapıya kavuşuyor” diye konuştu. 

Öncü şirketlerle ortaklık kurmak başarının temelini oluşturuyor
Retaj Hotels Yönetim Kurulu Başkan Vekili Dr. Mohammed Bin Johar Al Mohammed, “Türkiye devletinin kalbimizde her zaman ayrı yeri vardır. Seyahat sektöründe ciddi gelişmelerin yaşandığı Türkiye, Arap turistlerin gözde ülkelerindendir. Türkiye’nin mirasını, kültürünü tanıma ve güzel havasında gezme isteği, son dönemde daha da artmıştır” dedi. Söz konusu sözleşmenin amacına uygun olarak müşteri beklentilerini en iyi şekilde karşılayacağını belirten Johar, “İstanbul’un nezih semtlerinden birisi olan Ataköy bölgesinde uygulanacak olan Retaj Otel Suits & Residence Nivo Ataköy, yönetim ve işletmecilik sözleşmesini bugün itibariyle imzalıyor. Öncü şirketlerle ortaklıklar kurmanın, özellikle sektörümüzde, başarılı projelerin temelini oluşturduğuna inanıyoruz. Katar’ı temsil eden kurumumuz, iki ülke arasındaki güçlü ilişkilere dayanarak, Cathay Group ve Liderlik Development ile gerçekleştirdiğimiz stratejik ortaklıkla Türkiye’de başarılı bir projeye imza atmanın mutluluğunu yaşıyor” dedi.

Yatırımcılara daha kazançlı fırsatlar sağlanacak
Cathay Group ile işbirliği sonucunda İstanbul’un pırlanta bölgesi olarak nitelendirilen Ataköy’de yükselen Nivo Ataköy projesinin önemini vurgulayan Liderlik Development'ın Yönetim Kurulu Başkanı Imad Shanan, “Retaj Group ile gerçekleştirdiğimiz anlaşma sayesinde yatımcılarımıza daha kazançlı fırsatlar sunmayı hedefliyoruz. Özellikle yabancı yatırımcıların ilgisini çekeceğimizi düşündüğümüz bu anlaşma ile projemize birçok yenilik eklenecek” dedi. 



Çanakkale’nin Kapısı Midilli’ye Açılıyor

2018 Troya Yılı’nda GESTAŞ ve DENTUR AVRASYA ortaklığıyla gerçekleştirilecek olan Ayvacık (Küçükkuyu) - Midilli seferleri başladı. Troya Antik Kenti’nin UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesine Kabulü ’nün 20. yılında Kültür ve Turizm Bakanlığınca 2018 yılı ‘’TROYA YILI’’ ilan edildi

Turizme katkı sağlayacak 2018 Troya Yılı’nda GESTAŞ ve DENTUR AVRASYA ortaklığıyla gerçekleştirilecek olan Ayvacık (Küçükkuyu) - Midilli seferleri başladı. Bir süredir titizlikle sürdürülen ve geçtiğimiz günlerde tamamlanan bina ve gişe çalışmalarının ardından Küçükkuyu Gümrük Kapısı’nın açılışı yapıldı. Yunanistan'ın Midilli Adası ile Ayvacık hattındaki seferler, Çanakkale Boğazı ile Gökçeada, Bozcaada ve Güney Marmara hattında hizmet veren GESTAŞ ve DENTUR AVRASYA ortaklığıyla gerçekleştirilecek. 2018 Troya Yılı’nın Türkiye turizmine katkı sağlaması amacıyla yürütülen çalışmalara bir yenisi daha eklendi. Troya Antik Kenti, Ayvacık ve Midilli arasında direk gerçekleşecek seferler ile Yunanistan’dan gelecek ziyaretçilerini de kucaklayacak. 2018 Troya Yılı’nda Çanakkale, Yunan dostlarına Troya efsanesini Anadolu’nun kadim bir değeri olarak yeniden anlatacak.

Yaz sezonu boyunca düzenli olarak yapılacak Ayvacık – Midilli seferleri ile dünyanın pek çok farklı ülkesinden Midilli’ye gelen turistler de Çanakkale’ye de rahatlıkla ulaşabilecek. 2018 Troya Yılı kapsamında gerçekleştirilen turizm hamlesine ve kentin gelecek yıllardaki turizm hareketliliğine katkı sağlaması öngörülürken seferlerin, Midilli’de tatil yapacak dünya ülkelerinden turistlerin Troya Antik Kenti’ne ziyaretleri de artırması bekleniyor.Özellikle Çanakkale turizmine ivme kazandıracak olan Küçükkuyu - Midilli arasındaki seferler için bir açılış töreni düzenlendi. Törene; Çanakkale Valisi Orhan Tavlı, AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, Kültür ve Turizm Bakanlığı Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer, Ayvacık Kaymakamı Cevat Çelik, Çanakkale Belediye Başkan Vekili Erkan Aygören, Küçükkuyu Belediye Başkanı Cengiz Balkan, Gestaş Genel Müdürü Volkan Uslu ve vatandaşlar katıldı. 

AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, burada yaptığı konuşmada, Çanakkale'nin bir marka kent olduğunu söyledi. Bu değerin her geçen gün yeni özellikler ile farklı bir boyuta taşındığını dile getiren Turan, Küçükkuyu Gümrük Kapısı ve seferlerin de buna bir artı olduğunu anlattı.

Ayvacık – Midilli seferlerinin ilki, Ayvacık ilçesine bağlı Küçükkuyu iskelesinden Midilli'deki Petra Limanı'na 28 Mayıs Pazartesi günü saat 08.30'da yapıldı. Seferlerin yaz ayları boyunca haftanın her günü, günde 2 kez gerçekleştirilmesi planlanıyor.

Dünya Gezgini Hasan Söylemez, pedal çevirmeye devam ediyor

Bisikletle Afrika’nın 54 ülkesini dolaşarak belgeseller çeken Hasan Söylemez dünya basının gündeminde.Avrupa, Amerika, Asya ve Afrika medyası Söylemez’in sıradışı yolculuğunu ve bu yolculuk esnasında çektiği ‘’Journey To Dreams’’ (Hayallere Yolculuk) adlı belgeseli konuşuyor. Dünyanın en büyük yayın kuruluşlarından biri olan BBC de yayın yaptığı İngilizce, Fransızca, İspanyolca ve Arapça dillerinde ’’Türk Gazeteci Hasan Söylemez Afrika’nın hayallerini kovalıyor’’ başlığıyla haber geçti.


Belgesel yapımcısı Hasan Söylemez, Afrika’da yaşayan insanların ne tür hayaller kurduğunu araştırmak için bisikletle Ocak 2017’de Fas’tan yola çıktı. Bir buçuk yılda yedi bin kilometre pedal çevirdi. Önce dünyanın en büyük sıcak çölü Sahra’yı aştı daha sonra Moritanya, Yeşil Burun Adaları, Senegal, Gambiya, Gine Bissau, Gine, Sierra Leone, Liberya ve Fildişi Sahili’ni geçip Mali sınırına ulaştı. Gittiği her ülkede insanlara hayalleriyle ilgili sorular soran Söylemez, yaşadığı maceraları, ülkelerin kültürlerini ve anlatılan hayalleri belgesele dönüştürüyor. Alışılmışın dışında bir Afrika gösteren bu belgesel, her ülkede ayrı bir bölüm olmak üzere seri halinde ’’Journey To Dreams’’ (Hayallere Yolculuk) adıyla Hasan Söylemez’in Youtube kanalında yayınlanıyor. İngilizce ve Türkçe altyazıyla yayınlanan ‘’Hayallere Yolculuk’’ belgeseli, artık yerli ve yabancı milyonlarca kişiye ulaşıyor.

Afrika Birliği Başkanı Alpha Conde: ‘’Cesurca bir hareket, teşekkür ederim’’
Afrika Birliği Başkanı ve Gine Devlet Başkanı Alpha Conde, Hasan Söylemez’i Gine Konakri’de kabul etmişti. Conde, ‘’Bisikletle bütün Afrika’yı dolaşıp Afrika’nın hayalleriyle ilgili belgesel çekmek, cesurca bir hareket. Bu, Hasan’ın kendine olan inancını, insanlığa inancını ve Afrika’ya inancını gösteriyor. Afrika’da böyle bir proje gerçekleştirdiği için kendisine teşekkür ederim.’’ demişti. Afrika’nın ‘’Hayal Arşivini’’ oluşturan Söylemez’in sıradışı yolculuğu ve çektiği belgeseller Türkiye’de lise ders kitaplarına da konu olmuştu.

‘’Bir buçuk yıl önce yola çıktım. Henüz yolun başında sayılırım’’
Dünya basınının yakından takip ettiği Hasan Söylemez’i farklı yapan özelliklerden biri de bisiklet yolculuğunu ve bütün belgesel çekimlerini tek başına yapması. Söylemez, ‘’Bir buçuk yıl önce yola çıktım. Henüz yolun başında sayılırım. Birkaç gün sonra Mali’ye varacağım. Fakat daha önümde gideceğim 42 Afrika ülkesi var. Artık beş yıl, yedi yıl, kaç yıl devam eder bilemiyorum. Ama halen ilk günkü gibi aşkla ve heyecanla pedal çevirip hayaller dinliyorum. Evet, zor koşullarda bisikletle yolculuk yapmak bazen yoruyor. Ancak bütün zorlukları en baştan kabullenerek yola çıktığım için çok da takılmıyorum buna. Asıl zor olan şey, yolculuk yaparken belgesel çekmek ve belgeselin bütün aşamalarında bulunup bunu yayına hazır hale getirmektir. Tek başıma büyük bir prodüksiyon yapıyorum. Bütün çekimleri kendim yapıyorum. Afrika'da iki binin üzerinde dil konuşuluyor. İnsanlarla röportajlarımda kendi dillerinde sorular soruyorum. Bugüne kadar on dilde röportaj yaptım. İzleyici de ortaya çıkanları gördükten sonra en çok buna şaşırıyor. Belgeseli ilk defa izleyenler yanımda bir ekiple dolaştığımı sanıyorlar. Hatta bazı yabancı televizyon kanalları bile kaç kişilik bir ekibim olduğunu soruyorlar. Tek başıma olduğumu söylediğimde büyük bir şaşkınlık yaşıyorlar.’’ Dedi.

‘’Bir insanı ve ülkeyi tanımak istiyorsanız hayallerini sorun’’
Afrika’yı Afrikalıların hayalleriyle tanımaya ve anlatmaya çalıştığını belirten Söylemez, ‘’Onlara sadece ‘’En büyük hayalin ne?’’ sorusunu sormuyorum. ‘’En büyük hayalin için ne yapıyorsun?’’, ‘’Hiç gerçekleştirdiğin büyük bir hayalin oldu mu?’’, ‘’Ülken hakkında ve Afrika hakkındaki hayalin ne?’’ gibi yan sorular da soruyorum. Aslında bu soruları dolaylı olarak izleyiciye de soruyorum. Dinlediğim hayallerin rengi, bölgeden bölgeye ülkeden ülkeye ve hatta köyden köye değişiyor. Yaşanılan toplumun sosyal, ekonomik, politik, kültürel ve eğitim durumu, insanların kurduğu hayalleri direkt etkiliyor. Bir insanı ve ülkeyi tanımak istiyorsanız hayallerini sormalısınız. Çünkü kurulan hayaller, geçmişe ve bugüne ayna tutarak geleceğin nasıl şekillendirileceğinin ipuçlarını verir.’