Başaran Ulusoy; TÜRSAB sizin için var!
Başaran Ulusoy; Hac ve Umre Turizm Fuarı’na katılan acentalara hitaben konuşma yaptı
Hac ve Umre acente temsilcilerinin yoğun katılımıyla gerçekleşen 2015 - 2016 Dönemi Umre ve 2016 yılı Hac organizasyonları ile ilgili olarak açıklamaların yapıldığı toplantı İstanbul Yeşilköy WOW Airport Hotel İstanbul'da düzenlendi.Hac ve Umre Turizm Fuarı’na katılan acenta yetkililerinin katıldığı toplantıda TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy acenta temsilcilerine hitaben konuşarak açıklamalarda bulundu. Bu sene hac da beni zor durumda bırakmadınız, Allah hepinizden razı olsun. Hacda yaşanan kaza olayı beni derinden üzmüştür. Benim devletle kavgam olmaz, internet sayfalarında ortalığı kızıştırmak kimseye fayda sağlamaz. Diyanet İşleri’ne kendi grubumu müdâfa etmek için bir cümle kullanmıştım, bunu seyahat acentaları aleyhinde veya lehinde kullanarak internet sitelerinde nara atması, tehdit etmeye hiç gerek yok, benim orada kötü bir niyetim yoktu, kalkıp bir cümleden dolayı Diyanet İşleri ile kavga yapacak halim yok.
BENİM İÇİN YANLIŞI DOĞRU YAPMAK BİRLİĞİMLE KUCAKLAŞMAKTIR
Umrede hayatını kaybedenlere Allahtan rahmet diliyorum, yaralananlara geçmiş olsun diyorum. Çok değerli meslektaşımızı Şükrü Karatepe’yi kaybettik, gani gani rahmet diliyorum. İnsanı bir olaydan dolayı haksız çıkartmak yanlıştır. Eğer bir insan acı duyuyorsa canlıdır ama o insan başkasının acısını hissediyorsa insandır. Biz o acıyı hissetmemiz lazım hissettiğinize de inanıyorum. Ben burada tüm meslektaşlarımın göstermiş oldukları başarılarından dolayı kutluyorum. 1999’ da kurulda olmayan sizlerin desteğiyle, bu camianın desteğiyle Bakanlıkta ve Hac Kurulu’nda değişiklik yaptırarak, Seyahat acentalarının birliğinin temsil edilme kabiliyeti kararının nasıl alındığını çok iyi biliyorsunuz. Ben sizleri Diyanet İşleri Başkanlığı’nda en iyi şekilde temsil etmeye çalıştım.
“Yanlışım olmadı mı?
Elbette yanlışım oldu ama bilerek mi yaptım?
Hayır.”
Geçen sene son Cumartesi, son uçaklar kalkacak. 17 bin tane pasaport Suudi Arabistan Konsolosluğu’nda bekliyor. Ameliyat olmuşum, hastanedeyim, bana bir haber geldi. Başkan bu pasaportlar çıkmaz, senin gelmen lazım dediler. Ben hastanedeyim. Hastaneden beni çıkartmıyorlar, doktor çıkamazsın dedi. Ben ne yaptım, hastaneden çıktım. Çünkü orada olanlara yardım etmek, benim Allah yoluna gidenlere vicdani bir vazifemdir. 17 bin pasaportu ben gittim, teslim aldım. THY, PEGASUS, NAS ve ATLAS sorunsuz bir şekilde uçtular.Evet %40 bizimdir %60 Diyanetindir. Bu başarılı bir grafiktir. Düşünün ki 2001 yılında dosyalar yığılıyordu, günlerce dosyalar birikiyordu. Şimdi nasıl oluyor bu işler kurul tarafından hemen hallediliyor. Daha iyiyi birlikte yakalayacağız. Bugün buradaki fuarda daha iyiyi nasıl yakalarız, nasıl birlikte hareket ederiz onu görüyoruz.Bugün burada hem desteğinize teşekkür ediyorum, hem de birlik içinde oluşunuza teşekkür ediyorum. Bu salonu doldurdunuz, salon size yetmedi dışarılara taştınız, bizim birlikteliğimiz budur. Salonlara sığmayan sevgimiz, birlik beraberliğimiz var. Bizleri bir arada tutan da TÜRSAB Birliği’dir. Burada ki desteğiniz ve Arabistan’ da verdiğiniz profesyonel desteğiniz için teşekkür ediyorum. Noksanlarımız var mı var. Bunları tespit ettik mi ettik. Arabistan’da hava alanında karşılama ekiplerini arttıracağız. Servislerimizi mükemmel bir seviyeye getirmek için elimizden geleni yapacağız. Sizlerle beraber hareket edeceğiz.
“Hac ve Umre’de TÜRSAB tarafından yapılan hediyelik eşya, çanta, kumaş ve benzeri malzemelerin dağıtım ve satışını serbest bıraktık.Çanta, kumaş, hediyelik eşya biz bunlardan gelir elde etmek arzusunda değiliz. Çantayı, kumaşı serbest bıraktık. Yemek konusu geldi. Yemek konusunu başlatan TÜRSAB ve Diyanet Başkanlığı oldu. Ama öncü fikir bizden çıkmıştır. İnternet sayfaları farklı yazıyor, biz birlikte hareket ederek eksiklerimizi tamamlarız. İstişare edeceğiz, eksikleri tespit edeceğiz, daha iyiye ulaşmak için. Hac ve Umrede kaç kişilerden nerelere geldik. 600 kişiden başladığımız Hac’da 326 bin kişiden 400 binlere gidiyoruz. Bu rakam az bir rakam değil, demek ki mükemmeli yakalamak zorundayız, birlikte başaracağız. Zaman zaman internet sitelerinde vizelerle ilgili yazılanlar olmuştur. 16 sene sizlerin hizmetinde olan bu idarede ben sizler için, 1 pasaport için Konsolosluğa gittim. Gelin görün ki geçen sene Muaffak olamadık. 22 tane ticari vize alamadık ama konsolos gelmedi. Bu 22 vizenin başkana hesabını sormak abesle iştigaldir. Bunun hesabını vermek tabiî ki bana ait. Ben uğraştım ama alamadım. Başaran Ulusoy vize alacakta bunu cebine mi koyacak. 22 tane ayrı acentanın vizesini alamadım. Ben doktorumun annesine de vize alamadım. Arkadaşıma 2800 Euro vererek vizeyi aldım. Bana 3 tane, 5 tane vizenin hesabını sormayacağınızı biliyorum. Ama bunlar konuşulacak konular değil, geri de kaldı ama dersimizi de aldık, notumuzu tuttuk.
Bana gelin havaalanında personel sayısını arttırın deyin arttıralım. Alanda personel sayısı yetersiz arttırın deyin artıralım.
2016 yılında teminat mektuplarını kaldırıp, sigorta poliçesini devreye alacağız. 2007 yılında kanun, meslek örgütü olarak sigorta şirketi kurmayı TÜRSAB’ a vermiştir. Artık bankaların peşinde koşmayacaksınız. Daha önce kandırılan Hacı adayları için teminat mektubunu devreye sokmuştuk. Şimdi sigorta şirketimiz var. Hem de bugün piyasa değeri 90 trilyon eden bir sigorta şirketimiz var. Bizler Hac’dan arttırdığımız paralarla sizlerin rızasıyla hayır işleri yapıyoruz. 520’ ye yakın talebe okutuyoruz. Ambulansımızı alacağız, Arabistan’ daki imkânlarımızı arttıracağız, servislerimizi daha iyi hale getireceğiz. Sizlerin sayesinde cezalarla uğraşmıyorum, ben toplantılara artık daha rahat giriyorum, siz profesyonel arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.
Atlas’ın Patronu Murat Ersoy’da burada ona da çok teşekkür ediyorum.
Bizi biz yapan birlik beraberliğimizdir.Bugün Türkiye’ de kavgalar nasıl başlıyor, ötekileşen kucaklamayan bir zihniyetle başlıyor.İstiklâl Marşı nasıl başlıyor arkadaşlar “KORKMA” diyerek başlıyor. Biz ülkemizdeki olaylardan korkmuyoruz. Biz terörden korkmuyoruz, biz beraber oldukça, birlik oldukça hiçbir şey bizi ayıramaz. Ne dedi Mehmet Âkif Ersoy “Korkma, sönmez bu şafaklarda” diye Korkmayın bu camia birlik, beraberlik içinde olduğu takdirde benim çözemeyeceğim hiçbir şey yoktur. Gelen şikayetler ve istekler üzerine çözümü şu şekilde buldum. Hac İstişare Kurulu kurulacak. 10- 12 kişi olacak bu ekip, direk başkana bağlı olarak çalışacak. İçinizden seçilen arkadaşlar olacak. Anında şikayetler iletilecek, ayda bir toplantı yapılacak. Şikayetler incelenecek, Diyanet İşleri Başkanlığı ile konuşulacak, olanları bana iletecek. Diyanette Hac İştişare Kurumu var ise aynısını biz yapacağız. Bu topluluğa güveniyorum. Ne eksik varsa, birlikte iştişare ederek çözeceğiz. Biz çantadan ve kumaştan kâr elde etmeyeceğiz ama bu günlere gelebilmek için beraberliği sağlamak için yaptık.
2016 yılında 1 Ocak’tan itibaren teminat mektuplarını kaldıran, sigorta hizmetlerini içine alan, servis hizmetini iyileştiren, sahada elaman sıkıntısını takviyeyle çözen, Hac ve Umre yapan TÜRSAB olacak. Profesyonel kadroya göstermiş olduğunuz desteğe ihtiyacım var. Bize düşen yanlış yapana doğruyu göstermektir.Benim geçen sene yapamadığımı, bu sene başaracağız. Suudi Arabistan Konsolosluğu’nda Ahiret Mahkemesi kuruldu. Suudi Arabistan’ a yazdığım bir mektupta hatam olmayan ama kendi içinde cezalandıran bir teşkilat kurdu. Sonradan bunu düzeltmeye çalıştım. Şimdi her acentaya 3 tane 1’ er yıllık vize sözü aldım, 350 kişilik anlaşmayı İTO, TÜRSAB ve Hac Bakanlığı olarak yapacağız.Avrupa Birliği ülkeleri vizeyi kaldırma olayının içine girme işindeyken Osmanlının müdahale ettiği en son Mekke Komutanı Fahrettin Paşa’nın dediği gibi “Yalnız koymayız burada yatanı” peygamber efendimiz için söylemiştir. Can veririz bu vatanı kurtarırız dediği o topraklarda biz de seyahat acentaları için bu kolaylığı yapmak mecburiyetindeyiz.
350 vize sözü aldım, 1 Ocak itibariyle her acentaya 2-3 dağıtacağım.
1. Teminat alınmayacak.
2. Anadolu’da şubeleri olan arkadaşlardan teknik yardım adı altında fatura alınacak, herhangi bir ek ücret, aidat ücreti almayacağız.
16 yıl meşakat çekerek bugünlere geldik. 4 tane Diyanet Başkanı ile çalıştık. 8 tane Cumhurbaşkanı ile çalıştık, 11 tane Başbakan ile çalıştık. Sizlerle birlikte tatlı acı ama devlet adabına yakışır bir biçimde çalıştık, ben devlet dairelerine şikayet edenlere, TÜRSAB Birliği’ni bozanlara şunu söylüyorum: “Allah sizi ıslah etsin.” Ben sizlerin emrindeyim, derdim Allah yoluna gidenlere yardım etmek, Birliğime yakışır bir hizmet vermek. 1999’ da Hacca giden 600 kişi, 2015’de 326 bin kişi bu başarı benim başarım değil, bu başarı sizin başarınızdır. Ama 22 pasaportun içinde 2 pasaporta söz verdiğim halde yapamadım bu benim içimde yaradır, hakkınızı helal edin.
Ben çok mutluyum, inanın ki bu camianın birlik beraberliğini böyle görmek her genel başkana nasip olmaz. Beni çok mutlu ettiniz, ben bu teşkilat ne derse onu yaparım, ne zaman kaldır derse kaldırırım, ne zaman koy derse o zaman koyarım. Git derse giderim, kal derse kalırım. Başkasının lafıyla kalmam, başkasının lafıyla da gitmem. Beni seçen başkası değil, beni seçen bu camiadır. Bu camianın emanetini elimin vardığı, gücümün yettiği kadar sahip çıktım. Yeni yaptığımız Genel Merkez binamız 13 bin m2, çevreci akıllı bir bina. 450 kişilik toplantı salonu, 60 kişilik otoparkımız var. Ben bu binayı cebime koymadım. Kat karşılığı vermedim. 11 Kasım’da bir yemeğimiz olacak. Sizlere şirketlerin bilançolarını açıklayacağım. Her şeye cevap vereceğim, sonra 13-14 Kasım’da binamızın açılışını yapacağız. Aynı anda 38 Bölge Teşkilatı’nın kendi aralarında konuşabilen, üyeleriyle toplantı yapabilen bir sistem yaptık. 38 Bölge Teşkilatı’nı keyfim için kurmadım, sizin için kurdum. Devletin bize sunduğu 157 müzeyi idare ediyor, koruyoruz. Müzeleri koruyan, Arabistan’ da Mekke’yi de korur. TÜRSAB’ın koruma gücü vardır, bu camia hizmet sektörüdür, benim yanlışım varsa bana söyleyin, bana vurun. Bu camiaya dokunmayın. Sosyal medyada bu camiaya dokunmayın. Yanlışı gördüğünüzde doğruyu gösterin. Diyanet İşleri Başkanlığı’nda bu yıl en rahat dönemimi geçirdim. Kurul kararlarını imzalayan bir arkadaşınız, başkanınızım. Hac Kurulu’nda Bakanlıklar arasında 9 Müsteşarın bulunduğu
Diyanet İşleri’nin başkanlığındaki kurulda TÜRSAB’ın bulunup, temsil etmesini doğru buluyor musunuz?“Doğru buluyor musunuz?” sorusuna “Evet” cevabını alan Başaran Ulusoy, o zaman destekliyorsunuz, salondan alkış kıyameti koptu.
Peki hiçbir şey yapmadıysak bunu da yapmayalım. Yenemeyeceğimiz hiçbir şey yok yeter ki birlik olalım yeter ki beraber olalım.
Bizleri bir arada tutan TÜRSAB Birliğidir
Hakkınızı helâl edin, sağ olun, var olun diyerek konuşmasını tamamladı ve katılan tüm davetlilere akşam yemeği verdi. Yemekten sonra ödül törenine geçildi.
Yasal Uyarı:Telif hakkı www.turizminsesi.com sitesine aittir işletme hakkı Turizmin Sesi sitesinde saklı bulunan bu haberi, kaynak bildirerek ve aktif link koyarak kopyalayabilir, kendi sitenizde yayınlayabilirisiniz. Aksi taktirde ADA Hukuk burosu yetkilidir