Tekin, mutfağın sadece yemek pişirilen yer olmadığını, nimete saygının, şükretmenin, paylaşmanın ve dayanışmanın mekanı, iyiliğin, beraberliğin ve aile olmanın göstergesi olduğunu ifade etti.Mutfağın aynı zamanda geçmişten geleceğe aktarılan köklü bir miras olduğunu vurgulayan Tekin, "Bu anlayışla mesleki ortaöğretim kurumlarımızda öğrenim gören öğrencilerimizi sadece usta şefler olarak değil, aynı zamanda erdemli, değer odaklı ve üreten bireyler olarak Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ile yetiştiriyoruz." ifadelerini kullandı.
Bakan Tekin şöyle devam etti:"15 bölgemizde düzenlenen bölge yarışmalarımızda 413 ekip ter döktü. Finale kalan öğrencilerimiz, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Azerbaycan, Hırvatistan, Kırgızistan, Özbekistan, Romanya ve Tunus'tan gelen değerli katılımcılarla birlikte yeteneklerini sergilediler. Yarışmaya katılan tüm öğrencilerimizi, danışman öğretmenlerimizi ve bu başarıya katkı sunan herkesi gönülden tebrik ediyorum. Gençlerimizin ortaya koyduğu bu azim ve yetenek, geleceğe dair umutlarımızı güçlendiriyor."Mesajının sonunda Bakan Tekin, organizasyonun gerçekleştirilmesinde emeği geçenlere teşekkür etti.
Törene İstanbul Valisi Davut Gül ve Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürü Neşe Çıldık’ın yanı sıra TÜROB Başkanı Müberra Eresin, TUGEV Başkan Vekili Bahadır Yaşık, Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Bal, ünlü Şef Mehmet Yalçınkaya da katıldı.
İstanbul Valisi Davut Gül ise programda yaptığı konuşmada, gastronominin turizmle birlikte şu an personel anlamında en çok ihtiyaç duyulan sektör olduğunu belirterek şu sözleri kullandı:"Meslek liselerimizin fiziki kapasiteleri her geçen gün gelişiyor. Atölyelerimiz her geçen gün fiziki yapılarını daha da iyileştiriyor. Hem Cumhurbaşkanımız hem de her bakanımız kendi alanıyla ilgili özel çalışma yapıyor. Millî Eğitim Bakanımız, Kültür ve Turizm Bakanımız ve diğer bakanlıklarımız sizleri daha iyi yetiştirmek için özel sektörle, sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte sadece Türkiye'de değil, dünyanın her yerinde kendi işinizi en iyi şekilde yapabilecek bir donanıma kavuşmanız için çalışmalar yapıyor. İnanıyorum ki bu yarışmalarla birlikte sizler, bir adım daha ileriye gideceksiniz. Size tecrübe aktaran öğretmenlerimize, bu işin duayeni arkadaşlarımıza ayrıca teşekkür ediyoruz."
BİRİNCİLİK KAHRAMANMARAŞ’IN
Yarışma sonucunda birincilik ödülünü Kahramanmaraş Mado Akdeniz Turizm Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, ikincilik ödülünü Konya Akşehir Şehit Özden Çınar Kız Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, üçüncülük ödülünü Bartın Amasra Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi kazandı. Hijyen Ödülü’nün sahibi Kilis Yaşar Aktürk Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi oldu. Uluslararası Kapalı Kutu kategorisinde de birinciliği Bursa Şehit Erol Olçok Turizm Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, ikinciliği Özbekistan takımı, üçüncülüğü Mardin Kızıltepe Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi kazandı.
İŞTE ÖDÜLLER
Kütahya Porselen tarafından Türkiye birincisi olan okula 100 bin TL, ikinciye 75 bin TL ve üçüncüye 50 bin TL tutarında hediye çeki verildi. Gastronometro tarafından da Türkiye birincisi olan okula 60 bin TL, ikinciye 40 bin TL ve üçüncüye 30 bin TL tutarında hediye verildi. Yarışmada farklı kategorilerde de ödüller sunuldu. TÜROB’un kurumsal sponsoru Ecolab, 16 okulun her birine 25’er bin TL tutarında ‘hijyen seti’ hediye etti. Ayrıca birinci okula Ecolab tarafından 50 bin TL tutarında bir ‘Hijyen Ödülü’ verildi. Yarışmaya katılan tüm öğrencilere Pirge tarafından birer ‘şef bıçağı’ hediye edildi.
81 İLDEN 406 OKUL BAŞVURDU
Törende bir konuşma yapan TÜROB Başkanı Müberra Eresin, 2018 yılından itibaren İstanbul’daki Otelcilik ve Turizm Meslek Liseleri arasında düzenlenen ‘Sektör Yetenek Avında’ yemek ve gastronomi yarışmasının bu yıl itibariyle ‘MEB Uluslararası Gastronomi ve Aşçılık Yarışması’ adıyla ülkemizin 81 iline yayıldığını söyledi. Eresin, “Bu yıl 406 okulun katılımıyla gerçekleştirdiğimiz elemeler, gerçekten büyük bir başarıya imza atmıştır. Elemeler sonucunda 16 okulumuz finallerde yarışmayı hak etmiştir. Bu yıl ayrıca Azerbaycan, Özbekistan, Kırgızistan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Romanya, Hırvatistan ve Tunus’tan katılan ekiplerle yarışma artık uluslararası bir boyut kazanmıştır. Final yarışmasını ve ödül törenini özellikle Türk Mutfağı Haftası’nda düzenlemek istedik” diye konuştu.
SADECE YARIŞMA DEĞİL EĞİTİMİN DE BİR PARÇASI
Bu etkinliğin sadece bir yarışma değil, aynı zamanda sektörel eğitimin önemli bir parçası olduğunu dile getiren Eresin, şöyle devam etti: “Kamu ve özel sektör iş birliğinin en güzel örneklerinden biri olarak, genç yeteneklere kariyer fırsatları sunmayı ve onların gelişimlerine katkı sağlamayı hedefliyoruz. Bu yüzden kazanan, sadece bir okul ya da öğrenci değil, tüm katılımcılarımızdır. Bu etkinlik, gençlerimizin kariyerlerini planladıkları turizm sektörünü yakından tanımaları ve sektörün liderleriyle buluşmaları açısından büyük önem taşımaktadır. Turizm eğitimi, sadece teorik bilgiyle sınırlı kalmamaktadır. Aynı zamanda öğrencilere sahada uygulamalı deneyimler kazandırarak, onları sektöre hazır bireyler olarak yetiştirmektedir. Gastronomi gibi birçok alt başlıkta uzmanlaşmayı sağlayan bu eğitim süreci, aynı zamanda sürdürülebilir turizm ve yerel değerlerin korunması konusunda da bilinç oluşturmaktadır.”
OKUL-SEKTÖR İŞ BİRLİĞİNİN EN GÜZEL ÖRNEĞİ
Gastronominin son yılların en cazip turizm ürünlerinden ve seyahat motivasyonlarından biri olduğunu belirten Eresin, şunları söyledi: “Bu yarışmayı büyütmek, Türkiye genelinde farklı kategorilerle yaygınlaştırmak ve okul-sektör iş birliğinin en güzel ve anlamlı örneğini sürdürülebilir bir şekilde ortaya koymak asıl hedefimizdir. Bu doğrultuda TUGEV ile çok güçlü bir iş birliği başlattık. Bu iş birliği ile, eğitimdeki bu tür yarışmaları daha da yaygınlaştırarak, okullarda verilen eğitimi tamamlayıcı bir parça haline getireceğiz. Bu iş birliği nedeniyle, TUGEV Başkanı Sayın Şekib Avdagiç ve Başkan Vekili Sayın Bahadır Yaşık’a teşekkürlerimi sunuyorum. Bugünün öğrencileri, yarının turizm elçileri olacak. Bu yüzden, tüm okullarımıza katılımlarından, çabalarından ve emeklerinden ötürü yürekten teşekkür ediyor ve tebrik ediyorum. Bu projeye en başından beri desteklerini esirgemeyen ve projeyi sahiplenerek bizim yanımızda olan tüm paydaşlarımıza teşekkür etmek isterim: Milli Eğitim Bakanlığı’na, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na, TUGEV’e, Metro Türkiye ve Gastronometro’ya, Türk Mutfağı Araştırmacısı ve Şef Vedat Başaran’a, Gastronometro Direktörü Şef Maximilian Thomae’ye, Ecolab, Kütahya Porselen ve Pirge Bıçakları’na; ayrıca, ödül töreninin düzenlenmesinde büyük katkı sağlayan Kültür ve Turizm Bakanımız Sayın Mehmet Nuri Ersoy’a da sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.”
‘GENÇ ŞEFLERİ DESTEKLEMEYE DEVAM EDECEĞİZ’
Metro Türkiye Kamu İlişkileri Koordinatörü Nurdan Ataolur da böyle değerli bir projenin paydaşı olmaktan onur duyduklarını belirterek, şu görüşleri dile getirdi: "35 yıldır Türk mutfağına sahip çıkmayı ve geleceğe taşıyabilmeyi kendimize görev ediniyor, gastronomi sektörünün en yakın iş ortaklarından biri olarak her geçen gün bu ülkeye yatırım yapmaya devam ediyoruz. 10 yıl önce Türkiye'nin ilk gastronomi keşif platformu olarak hayata geçirdiğimiz Gastronometro, bu yatırımlarımızın en güzel örneklerinden biri. Gastronominin geleceğini inşa edecek olan genç şef adaylarının gelişimi için burada eğitimler veriyor, ilham veren organizasyonlar düzenliyoruz. ‘MEB Uluslararası Gastronomi Festivali ve Aşçılık Yarışması’ da bunlardan biri. Bu sene yarışmada gençlerin yaratıcılıklarını, yerel ve coğrafi işaret tescilli ürün kullanımını, sürdürülebilirlik ve atıksız mutfak prensiplerini benimsemiş olduklarını görmekten gurur duyduk. Yarışmaya katılma cesareti gösteren tüm şef adaylarını tebrik ediyor, dereceye giren okulları kutluyoruz. Genç şeflerin her alanda ilerleyişini desteklemek için çalışmalarımıza hiç durmadan devam edeceğiz."