23 Aralık 2017 Cumartesi

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci Senegal’de Türk Günü coşkusuna ortak oldu

İhracatta 2023 yılı için dünya dış ticaretinden yüzde 1.5 pay almayı hedefleyen Türkiye alternatif pazarlarda konumunu güçlendirmek için çaba gösteriyor. Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci önderliğinde Senegal’e çıkarma yapan Ege İhracatçı Birlikleri, Senegal’de düzenlenen FIDAK 2017 26. Uluslararası Ticaret Fuarı’na hem Milli Katılım Organizasyonu yaptı, hem de “Türk Günü” etkinliği düzenledi.Türk ihracatçıları, Yıllık 5.5 milyar dolarlık ithalat yapan Afrika ülkesi Senegal’i hedef pazar olarak belirledi. Ege İhracatçı Birlikleri’nden yapılan yazılı açıklamada; Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci’nin “Türk Günü”ne katılımının etkinliği daha anlamlı kıldığını ifade edildi.

Türkiye’nin Senegal’e 2016 yılında 154 milyon dolarlık ihracat yaptığı bilgisine yer verilen açıklamada; “2017 yılının Ocak – Kasım döneminde ise; yüzde 56’lık ihracat artış hızı yakaladık ve 2016 yılının 11 aylık döneminde 136 milyon dolar olan ihracatımızı 212 milyon dolara yükselttik. Afrika, Türk ihracatçısı için keşfedilmeyi bekleyen bakir bir pazar. Orta ve Uzun vadede ihracatımızın daha da artması için bu tür etkinliklere devam etmeliyiz” görüşlerine yer verildi. Senegal’de Türk lezzetleri ikram edildi, halk oyunları ve ebru gösterisi yapıldı. Ege İhracatçı Birlikleri’nin organize ettiği“Türk Günü”ne Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Senegal Ticaret, Tüketim, Yerel Ürünleri Teşvik ve Kobiler Bakanı Alioune Sarr ile birlikte katıldı. Türkiye ve Senegal arasında ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi amacıyla Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci ve Senegal Ticaret, Tüketim, Yerel Ürünleri Teşvik ve Kobiler Bakanı Alioune Sarr’ın başkanlıklarında Türkiye-Senegal İş Forumu yapıldı. İş forumu sonrasında fuar alanında “Türk Günü”ne gelen Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, başarılı organizasyon için Ege İhracatçı Birlikleri Genel Sekreteri İ. Cumhur İşbırakmaz nezdinde Ege İhracatçı Birlikleri’ni tebrik etti. “Türk Günü”nde katılımcılara Ege Üniversitesi Devlet Türk Musikisi Konservatuarı Türk Halk Oyunları ekibi Türk halk oyunlarından bir program sundu. Osmanlı Macuncusu Necip Ölmez, konuklara macun ve pamuk helva ikramında bulunurken, Ebru Sanatçısı Serhat Ay özel bir performans sergiledi. Türkiye standında, Türkiye’nin geleneksel lezzetleri kuru meyve, zeytin, zeytinyağı, Antep fıstığı, fındık, lokum, Türk kahvesi tadımları yaptırıldı. Makarna, bulgur ve irmik tatlısı ikram edildi. 

Senegal’i demir ağlarla ördük 
Afrika ülkesi Senegal’e Türkiye, 2017 yılının Ocak – Kasım döneminde ihracatını yüzde 56’lık artışla 136 milyon dolardan 212 milyon dolara çıkarırken, Demir-Çelik Sektörü yüzde 104’lük rekor artışlı 2016 yılının 11 aylık döneminde 34 milyon dolar olan ihracatını 69 milyon dolara yükseltti ve Senegal’i demir ağlarla ördü. Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri sektörü 33 milyon dolarlık ihracatla Senegal’e ihracatta ikinci sırada yer alırken, Kimyevi Maddeler ve Mamulleri sektörü 26 milyon dolarlık tutarla zirvenin üçüncü basamağında yer buldu. Bu sektörleri 18 milyon dolarlık ihracatla Elektrik Elektronik ve Hizmet sektörü ve 12 milyon dolarlık dışsatımla Otomotiv Endüstrisi sektörü izledi. Ege İhracatçı Birlikleri’nin bu yıl ilk kez Milli Katılım Organizasyonu yaptığı FIDAK 2017 26. Uluslararası Ticaret Fuarı 18-22 Aralık 2017 tarihleri arasında gerçekleştirildi. 

22 Aralık 2017 Cuma

'Turizm ve Teknoloji' etkinliğinde Dijital Yapılanma ele alındı

Kariyer ve Yönetim Topluluğu tarafından Gazi Üniversitesi Turizm Fakültesi konferans salonunda gerçekleşen etkinliğe katılım yoğundu

Gazi Üniversitesi Turizm Fakültesi Kariyer ve Yönetim Topluluğu tarafından düzenlenen 'Turizm ve Teknoloji' başlıklı etkinliğe A.D.1644 Marketing Group CEO'su Erhan US katılarak öğrencilere; turizmde teknolojinin neleri değiştirdiği, geleneksel ve dijital tanıtım mecraları, genel marketing stratejileri, sosyal medyanın kurumsal kullanımı ve yakın-orta vadede yaşayacağımız değişiklikler ile bunların nasıl rekabet avantajına dönüştürülebileceği anlatıldı.  Açılış konuşmasını yapan Kariyer Yönetim Topluluğu Başkanı Mustafa GÜDEK, öğrencilerin kulüp ve derneklerde görev alarak liderlik yetenekleri ve kişisel gelişimlerine katkı sağlayan bu gibi organizasyonlarda yer almanın önemine değindi. Yaklaşık bir buçuk saat süren etkinlikle; teknolojik sistemlere yeni geçişler sırasında sıkça rastlanan hatalı uygulamalar da ele alındı. Samimi bir ortamda gerçekleşen söyleşiye, Turizm Fakültesi'nden birçok öğrenciyle beraber, fakülte öğretim üyeleri ve araştırma görevlileri de ilgi gösterdi. Konferansın sonunda US'a teşekkür belgesi takdim edildi.

21 Aralık 2017 Perşembe

Wyndham Kalamış Muhteşem Gala ile 5. yılını Kutladı

İSTANBUL- Anadolu Yakası’nın en prestijli oteli Wyndham Grand İstanbul Kalamış Marina Hotel, kuruluşunun 5. Yılını benzersiz bir gala gecesiyle taçlandırdı. Cemiyet ve iş dünyasının önde gelen isimleriyle 5. yaşını kutlarken konuklara eğlence dolu bir gece yaşattı.


Wyndham Kalamış 5. yılını Acenta  cemiyet ve iş dünyasının önde gelen isimleriyle kutladı.Anadolu Yakası’nın en prestijli oteli Wyndham Grand İstanbul Kalamış Marina Hotel, kuruluşunun 5. Yılını benzersiz bir gala gecesiyle taçlandırdı. Cemiyet ve iş dünyasının önde gelen isimleriyle 5. yaşını kutlarken konuklara eğlence dolu bir gece yaşattı. Sektörün önde gelen liderlerini işbirliği içinde olduğu seçkin konukları  gala gecesinde buluşturan Wyndham Grand Kalamış, yeni yıla girerken Türk turizmine de moral vermiş oldu. Geceye Oliva MICE Kurucu Ortağı ve Uluslararası MICE Derneği 2. Başkanı Hüseyin Kurt,  Turizmci ve Spor adamı Turgay Kıran, Sanatçı Bora Gencer, Sanatçı İlhan Gencer, TÜROB Başkanı Timur Bayındır,  DEN DEN Denizcilik CEO’su Tamer Köseoğlu, İRO Başkanı Hakan Eğinlioğlu, Turizmci Adnan Mordeniz, Anı TUR CEO’su Veli Çilsal, TUROYD'un Başkanı Ali Can Aksu. Eda Kayhan,  Beyza Cavusoglu, Yeliz Örer, Adnan Uzan, Öner Falay ve önemli misafirler Galada yerini aldı


Ünlü Televizyon sunucusu Mesut Yar’ın sunduğu Gala Gecesinde; DJ performansı, Metin Kaynak orkestrası dinletilerinin yanı sıra “All in One” kabare grubunun saatler süren gösterisi büyük beğeni topladı.

Gala gecesi için Londra’dan İstanbul’a gelen Wyndham Hotel Group Başkan Yardımcısı Edwin Broers’un yanı sıra grubun Bölge Direktörü İlhan Köse “Hoş geldin” plaketlerini otelin Genel Müdürü Mustafa Alparslan’ın elinden aldılar. Gecede sıcak ve samimi bir sunum yaparak Anadolu Yakası’ndaki başarılı beş yılın hikayesini anlatan Wyndham Grand İstanbul Kalamış Marina Hotel Genel Müdürü Mustafa Alparslan“ Üst üste kazanılan ‘Türkiye’nin En İyi İş Oteli’ başta olmak üzere, uluslararası yüksek itibarlı ödüllerin bir tesadüf değil inanç, takım ve müşteriyle empati kurabilme yeteneğiyle ilişkili olduğunu” söyledi. Alparslan ayrıca “Önümüzdeki yılın turizm potansiyeli açısından yüz güldürücü bir sürecin başlangıcı olduğunun” altını çizerek “Wyndham Grand İstanbul Kalamış Marina Hotel’in uluslararası derecelendirme sertifikalarında daha büyük başarılara imza atarak kentin en prestijli oteli olacağının” da müjdesini verdi. 

Wyndham Grand İstanbul Kalamış Marina Hotel mutfak Şefi Mehmet Yalçınkaya ve ekibi 5. yılın gururunu yaşadı. Birbirinden lezzetli menülere imza attılar. Gala için çok özel Lezzetler hazırlayan Mutfak ekibi taktire şayan bulundu. Wyndham Grand Istanbul Kalamış Marina Hotel Satış ve Pazarlama Direktörü Deniz Dikkaya, Wyndham Kalamış Hotel ailesine katılımıyla farkındalık yaratarak Anadolu yakasında kendinden çok söz ettirmeye başladı. Acenta  buluşmaları ve Fuar katılımlarıyla bir hareketlilik getiren Deniz Dikkaya, deparman ekibi ile 5. yılın mutluluğunu yaşadı.




Wyndham Grand İstanbul Kalamış Marina Hotel'in Gala gecesi geç saatlere kadar devam etti 

Divan Grubu, Güney Doğu Anadolu Bölgesi’nde yeni bir yatırıma imza attı

Koç Topluluğu bünyesinde faaliyet gösteren ve Türk otelciliğinde bir ekol olan Divan Grubu, Güney Doğu Anadolu Bölgesi’nde yeni bir yatırıma imza attı. Mustafa V. Koç’un 2014 yılında Şırnak’ın Cizre ilçesinde temellerini attığı Divan Cizre’nin açılışı,  Çevre ve Şehircililk Bakanı Mehmet Özhaseki, Şırnak Valisi Mehmet Aktaş, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı M. Rıfak Hisarcıklıoğlu ve Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Tarkan Kadooğlu, Cizre Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Süleyman Çağlı ve Divan Grubu CEO’su Richard Appelbaum’un katılımıyla gerçekleşti.

Divan Grubu CEO’su Richard Appelbaum “Divan Cizre yatırımı ile bölgede turizmin hareketlenmesini ve otelcilik sektörüne yeni standartlar getireceğini öngörüyoruz. Divan Cizre bölgede ayrıca istihdama da önemli katkı sağlayacak” dedi. Koç Topluluğu’nun turizm sektöründeki markası Divan Grubu işletmeciliğinde, yatırımı Limçağ Turizm ve Otelcilik tarafından gerçekleştirilen ve toplam inşaat maliyeti 18 milyon dolar olan Divan Cizre hizmete başladı. Toplam 285 yatak kapasiteli Divan Cizre, bölgenin ilk 5 yıldızlı oteli olma özelliğini taşıyor.

Bölgeye otelcilik sektöründe yeni standartlar getirecek Divan Grubu CEO’su Richard Appelbaum Şırnak’ın Cizre ilçesinde hayata geçirilen yatırımla ilgili şunları söyledi: “Divan Grubu olarak Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı merhum Mustafa V. Koç’un inancı ve manevi desteğiyle temellerini 2014 yılında attığımız bu iş birliğini hayata geçirmenin gurur ve mutluğu içindeyiz. Bugüne kadar yaptığı tüm yatırımlarla turizm sektöründe pek çok ilke imza atmış Divan Grubu olarak, bölgede ve sektörümüzde yaşanan tüm zorluklara rağmen Divan Cizre’nin bölge turizmine ve yaratacağı istihdamla da ekonomiye katkıda bulunmayı hedefliyoruz. İnanıyoruz ki bu proje ile bölgeye otelcilik sektöründe yeni standartlar gelecek ve turizm sektörü daha da güçlenecek.”

Divan Cizre Otel, bölgede turizmin kapılarını açacak
Divan Cizre yatırımcısı Limçağ Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı, Cizre Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Süleyman Çağlı ise konuyla ilgili şu bilgileri aktardı: “Bölgemizin ilk 5 yıldızlı oteli olan Divan Cizre, hem ticari hem de turizm bakımından bölgeye hacim kazandıracak ve istihdam sağlayacak önemli bir proje. Bölge olarak geçirdiğimiz zor zamanlara rağmen merhum Mustafa V. Koç’un önderliğinde temellerini attığımız ve Divan Grubu’nun destekleriyle çalışmalarımıza hız kesmeden devam ettiğimiz projeyi tamamladık. Böyle zor durumlarda gerçekleştirilen her hamlenin, sadece şehrimiz için değil, bölge ve ülke için de değer yaratacağına inanıyoruz. Divan Cizre bunun en güzel örneği ve sembolü olacaktır. Türkiye'nin tarihi güzellikleri ile dolu Cizre ilçemizde kültür turizmini arttırmayı ve ilçemizin tarihi yapısını tüm halkımızla tanıştırmayı istiyoruz. Birçok tarihi yapıyı ve zenginliği barındıran Cizre, otelimizin açılması ile de bölgede turizmin kapılarını açacaktır.”  

Dicle Nehri ve Pira Bafit Köprüsü manzarasında Divan ayrıcalığı 
Havaalanına 17 km, Cizre şehir merkezine 3 km uzaklıkta, İpek Yolu ile Dicle Nehri arasında kalan 7500 metrekare arsa üzerinde inşa edilen Divan Cizre, Simart Yapı ortaklarından Yüksek Mimar Atilla Kangüleç tarafından projelendirildi. Bütün odalarından Dicle Nehri görülecek şekilde tasarlanan otelin güney ve güneydoğu cephesinde kalan odaları ise tarihi Pira Bafit köprüsünü görüyor. 5 yıldızlı otel standartlarının getirdiği her türlü konfora sahip olan Divan Cizre’de toplam 285 yatak kapasiteli 132 oda bulunuyor. Otel 5 adet toplantı salonu, 410 kişi kapasiteli balo salonu ve fuayesi, Divan Pub, Cafe Divan, Roof 6 by Divan ve 900 kişi kapasiteli açık teras-toplantı alanı, kapalı otopark ve açık yüzme havuzuyla da misafirlerine Divan ayrıcalığını yaşatmaya devam edecek. Otel, bölgenin lojistik merkezi olarak ilan edilen Cizre’nin, Mardin, Midyat, Şırnak ve Habur otoyollarının kesiştiği noktada yer alıyor.



20 Aralık 2017 Çarşamba

Mondrian Doha, Katar’da düğün lüksünü zirveye taşıyor

Dünyanın en şımartıcı gelin süiti Katar’da
Mondrian Doha’da yer alan 2,000 metrekare balo salonu, dünyanın en şımartıcı gelin suitine çıkan 24 ayar altın asansörü ve hayranlık uyandıran büyük merdiven girişi ile Katar’da düğün seramonisini yeni baştan yazıyor.

Katarlı konuklarına heyecan verici yaşam tarzı sunan yeni mekân Mondrian Doha; West Bay Lagünü’ne şık ve sıra dışı düğünleri getiriyor. Misafirlerine yaşam stili sunan lider konuk ağırlama şirketi sbe’nin ünlü lüks otel markası Mondrian, 360 derecelik eşsiz bir düğün deneyimiyle Ortadoğu açılışını yapıyor. Etkileyici balo salonu, ayrı tutulmuş özel VIP gelin suiti, kapsamlı bir güzellik salonu, Magnolia Bakery tarafından tasarlanmış görkemli düğün pastaları, çiçekçi ve çikolatacısının yanısıra seçkin mutfak sunumlarıyla Mondrian Doha, Katar’da düğün sahnesini yeni baştan yazıyor. Benzersiz düğün deneyimleri hakkında bilgi veren Mondrian Doha Satış ve Pazarlama Müdürü Mikel İbrahim şunları söyledi: “Katar’da ve tüm bölgede cesur, göz alıcı ve lüks düğünler için kıstasları belirleyerek Doha’daki en heyecan verici mekânı sunmaktan büyük sevinç duymaktayız.  Moonstone balo salonumuz, en olağanüstü tasarımıyla Doha’nın en büyük düğün mekânlarından birisidir ve konuklar, dünyaca ünlü şeflerin hazırladığı en iyi yiyecek ve içecek menüleriyle birlikte kusursuz servisin de tadını çıkarabilirler.”

Kutlama ve zenginlik hissi veren Moonstone
Mondrian Doha’da 2,000 metrekarenin üzerindeki genişliğiyle Katar’ın en büyük balo salonlarından birisi olan Moonstone Balo Salonu, bin 500 konuk ağırlayabiliyor. Dünyaca ünlü Hollandalı tasarımcı Marcel Wanders tarafından tasarlanan balo salonunda; kutlama ve zenginlik hissi yaratan kristal avizeler, sıva tavan kubbeler, tabandan tavana drapeli perdeler ve tam fonksiyonel teknik bir oda yer alıyor. Açılır kapanır ekranların da bulunduğu salonda, projeksiyon cihazlarıyla birlikte en gelişmiş teknoloji kullanılıyor. Balo salonu her boyut ve düğün stiline uygun olacak şekilde farklı atmosferlerle farklı şekillerde düzenlenebiliyor ve iki ayrı salon olarak ayrılabiliyor.         

Gösterişli gelin süiti ve altın kaplama asansör
Opal Gelin Suiti, gösterişli 600 metrekarelik bir alandan oluşuyor ve ESPA spa ile aynı katta yer alıyor. Kristal aynalar ve kristal avizelerle dolu bir holle girilen Opal Suitin dört odası bulunuyor; ana yatak odası, giyinme odası, makyaj odası ve nedime yatak odasında sıcak sauna, küvet ve ferah bir oturma grubuna sahip. Gelinler, suitlerinin mahremiyeti içinde odalarındaki ekranlara yansıtılan canlı görüntülerden düğün hazırlıklarını izleyebiliyor. Suit içerisinde, salona görkemli şekilde girişi sağlamak amacıyla gelini doğrudan Moonstone Balo Salonu’na götürecek Swarowski ile süslenmiş 24 ayar altından oluşan özel bir asansör de yer alıyor.      

Düğün deneyimi vizyonu ile ilgili olarak görüşlerini belirten Marcel Wanders: “Mondrian Doha’da sahneyi hayatınızın en keyifli günü için size özel olarak özenle ve sevgiyle hazırladık. Gelin suitinizde çok keyifli bir şımartılma deneyimi size bekliyor. Bir prenses ya da film yıldızı gibi hissederek kalabalığa muhteşem merdivenlerin tepesinden asaletle el sallayacaksınız. Daha sonra tüm gözler üzerinizde iken 24 ayar altın süslü bir asansörle salona giriş yapacaksınız. Kalbiniz son hızla çarpacak, sanki ellerimle sizi hayatınızın en gösterişli ve güzel tecrübesine yönlendiriyormuşum gibi hissedeceksiniz” dedi.Sıra dışı ve gösterişli bu ikonik yapının düğün ikramları bölgesel ve uluslararası mutfaktan oluşuyor. İkram menülerinde uluslararası şeflerin hazırladığı yiyecek ve içeceklere yer veriliyor. Gelinlerin bu özel gününü daha şık ve zarif hale getirmek için Mondrian Doha’da bir kuaför ve güzellik salonunun yanısıra kendi çiçekçisi ve çikolatacısı da bulunuyor. 

Mondrian Doha’da gelinler, gelinin ailesi ve dostları için özel oda fiyatlarından, Kına için özel alan da dahil olmak üzere ESPA spa’da özel masaj ve nedime partilerinden, hediye spa masajlarına, Türk Hamamı ritüeli, uzmanlardan özel masaj ve kuaför provası dahil olmak üzere düğün öncesi ve sonrası paketlerinden de yararlanabiliyor.Mondrian damatları da, ikramlar, meyveler ve içkilerle ön kutlamalar, uzmanlardan özel masaj ve damat, sağdıçlar ve damadın ailesi için Türk Hamamı ritüeli de dahil olmak üzere ESPA’da bir dizi ayrıcalıklı hizmetin tadını çıkarabiliyor.

Tüm bunların yanı sıra otel, farklı düğün etkinliklerine ev sahipliği yapmak üzere uygun mekânlar da sunuyor. Nişan törenleri, evlilik öncesi yemekler, gelin için hediye partileri, kına ve bekârlığa veda partileri, özel düzenlemeler ile otel içinde yer alan mekanlarda; Black Orchid gece kulübü, Rise, Magnolia Bakery ve Penthouse Suite - özel yemek odası ile - Cut by Wolfgang Puck, Walima, Morimoto’da bu etkinlikler düzenlenebiliyor.Katar’ın misafirlerine yaşam tarzı sunan, yeni mekânı Mondrian Doha’da 270 oda ve suit, yedi özel bar ve restoran, bir çatı katı havuz-bar ve dünyanın en büyük ESPA’sı bulunuyor. 


Turizmin gözbebeği Alman aileler geri dönüyor

Alman ailelerin Türkiye'ye olan ilgisinde geri dönüş olduğunu açıklayan COOP TRR CEO'su Fatih Şenel, 2018’de Almanya'dan ülkemize gelecek turist sayısının 5 milyonu aşacağı tahmininde bulundu. Avrupa’daki Türk kökenli seyahat acentecilerini tek çatı altında buluşturan Türk Acenteciler Birliği (COOP TRR), 2018 yılında Almanya'dan ülkemize gelecek turist sayısında yüzde 30-40'a varan artış öngörüyor. 


Almanya'da faaliyet gösteren COOP TRR üyesi acentelerden aldıkları bilgileri aktaran COOP TRR CEO'su Fatih Şenel, özellikle Alman ailelerin erken rezervasyon yaptırmaya başladığını, son bir aydır yapılan rezervasyonlardaki artışın önümüzdeki günler için de iyi sinyaller verdiğini söyledi.Almanya ile Türkiye arasındaki siyasi gerginliğin durulmasıyla birlikte Alman ailelerin başlıca tatil destinasyonu olan ülkemize yeniden rezervasyon yapmaya başladığını belirten  Şenel, özellikle okul gezileri ve spor kulüplerinin rezervasyonlarında artış olduğunu belirtti. Şenel, "Krizde  Türkiye'ye yönelik rezervasyonlarda ilk iptaller gruplardan, ailelerden , okul gezileri ve spor kulüplerinden gelmişti. Bu kesimin Türkiye'yi yeniden tercih etmeye başlaması demek turizmde ana kaynak pazarımızın eski günlerine döneceğine dair umudumuzu arttırıyor" dedi. 

5 milyon Alman turist tahmini
Almanya'dan ülkemize turist getiren tur operatörlerinin 2018 planlamalarındaki kapasite artışına dikkat çeken Fatih Şenel, pazarın en büyük oyuncusu olan Sun Express'in tarihinin en büyük kapasite artışını yaparak, sezon boyunca Almanya’dan  Antalya’ya toplam 3 milyon koltukluk kapasite ayırdığını aktardı. Diğer havayollarının da Türkiye için koltuk kapasitesini büyük ölçüde arttırdığını ifade eden Fatih Şenel, dev tur  operatörlerinin de 2018 Türkiye turizmi için kapasite artırdığına dair açıklamalarını hatırlattı. Tüm bu göstergelerin Alman turist sayısının 2018'de 5 milyonu aşacağına işaret ettiğini söyleyen Fatih Şenel, "2018’de Türkiye'de, Alman ve Rus turist yarışı olacak. Her iki ülkeden Türkiye’ye gelecek turist sayısı birbirine yakın seyredecek gibi gözüküyor" yorumunu yaptı.

İBB BAŞKANI Mevlüt Uysal, Beyoğlu Belediyesi'ni ziyaret etti

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Mevlüt Uysal Beyoğlu Belediyesi’ni ziyaret etti. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, Beyoğlu Belediyesi’ni ziyaret ederek, İBB ve Beyoğlu Belediyesinin ilçede yapmış olduğu çalışmalar hakkında değerlendirme toplantısı düzenledi.


İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Mevlüt Uysal Beyoğlu Belediyesi’ni ziyaret etti.Başkan Mevlüt Uysal’ı, Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan karşıladı. Tarihi belediye binasını gezen Başkan Uysal, 21 Aralık Perşembe günü Beyoğlu Belediyesi Başkanlık Binası Sergi Salonu’nda sanatseverlerle buluşacak olan Fotoğraf Sanatçısı Süleyman Gündüz’ün “Kudüs: Ey Hüzünler Şehri” sergisini gezerek eserleri inceledi.





MARKA PROJELER HAKKINDA BİLGİ ALDI
Beyoğlu’nda hayata geçirilen marka projeler hakkında da bilgi alan Başkan Uysal, daha sonra İstanbul Büyük Şehir Belediyesi’nin Beyoğlu’nda yaptığı çalışmaları değerlendirmek üzere İBB Genel Sekreteri Hayri Baraçlı, Kiptaş Genel Müdürü İsmet Yılmaz, İBB Daire Başkanları ve Beyoğlu Belediyesi başkan yardımcılarının katıldığı bir toplantı gerçekleştirdi. Basına kapalı olarak yapılan toplantının ardından Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, ziyarette bulunan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal’a hediye takdim etti. 


Salomon Cappadocıa Ultra-Trail ® 2018 Kayıtları Başladı

Argeus Travel & Events tarafından Salomon’un isim sponsorluğunda beşinci kez düzenlenecek olan Salomon Cappadocia Ultra-Trail®’in 2018 yılı kayıtları başladı. 20-21 Ekim tarihlerinde Kapadokya’da gerçekleştirilecek dev organizasyona 2.000’den fazla sporcunun katılması bekleniyor. 2017 yılında 64 ülkeden 1.661 sporcunun katılımıyla düzenlenen Salomon Cappadocia Ultra-Trail® için Amy Sproston, Rachid El-Morabity, Mohamed El-Morabity ve Moritz Auf der Heide gibi dünyaca ünlü atletler şimdiden kayıtlarını yaptırdı. Salomon Cappadocia Ultra-Trail® 2018, bir önceki yıl olduğu gibi yine Ultra-Trail® World Tour kapsamında gerçekleştirilecek ve sporcuların elde ettikleri puanlar dünya sıralaması için geçerli olacak. 

Peri bacaları arasında Kapadokya’nın eşsiz güzelliklerinde 20-21 Ekim 2018’de 119 km, 63 km ve 38 km mesafelerinde beşinci kez düzenlenecek olan Salomon Cappadocia Ultra-Trail® için kayıtlar başladı.Salomon Cappadocia Ultra-Trail®; simgesel parkuru, 100 km’nin üzerindeki mesafesi, en az 2 yıl düzenlenmiş bir organizasyon olması ve uluslararası koşucuları da ağırlaması sayesinde bir kez daha patika koşularının şampiyonlar ligi olarak kabul edilen Ultra-Trail® World Tour kapsamında düzenlenecek. Sporcuların 119 kilometrelik CUT parkurunu 24 saat, 63 kilometrelik CMT parkurunu 12 saat 30 dakika ve 38 kilometrelik CST parkurunu da 6 saat 30 dakika içerisinde tamamlamaları gerekecek. Bölge turizmine büyük ivme kazandıracak Salomon Cappadocia Ultra-Trail®, Ürgüp şehir merkezinden başlayarak Ortahisar, İbrahimpaşa, Göreme, Uçhisar, Çavuşin, Akdağ, Damsa, Taşkınpaşa ve Karlık gibi bölgelerin geçilmesinin ardından yine Ürgüp şehir merkezinde sona erecek. Organizasyon süresince yaklaşık 3.000 kişinin Kapadokya’da konaklaması beklenirken otel rezervasyonlarının 2.000 odaya yaklaşacağı ve Salomon Cappadocia Ultra-Trail® organizasyonunun bölge turizmine yaklaşık 5 milyon TL’lik katkı sağlayacağı da tahmin ediliyor.  Salomon Kapadokya Ultra-Trail® 2018 kayıtları için sporcular, https://cappadociaultratrail.com/ adresini ziyaret edebilirler. 




Kayı Holding Otel Projeleriyle 2 Ödüle Layık Görüldü

Coşkun Yılmaz tarafından 1991 yılında kurulan ve birçok sektörde hayata geçirdiği projelerle fark yaratan Kayı Holding, otel yatırımlarıyla iki ödüle birden layık görüldü. Rusya’nın Krasnoyarsk Bölgesi’ndeki Novotel ve Ibis otelleri, turizm ve gayrimenkul sektörlerinin önde gelen ödüllerinden ikisini kazanarak, önemli bir başarıya imza attı.

İnşaat sektöründe dünyanın en büyük uluslararası inşaat şirketleri arasında yer alan Kayı Holding, projeleriyle ödüller kazanmaya devam ediyor. Şirket, yurt dışındaki önemli yatırım merkezleri arasında yer alan Rusya’da tamamladığı otel projeleriyle iki ödüle birden layık görülerek, önemli bir başarıya imza attı. Rusya’nın Krasnoyarsk Bölgesi’nde bulunan Hotel Ibis, Russian Hospitality Awards’da En İyi Ekonomi Sınıfı kategorisinde ödül almaya hak kazanırken, Hotel Ibis ve Novotel’i içinde barındıran ve 5.000 metrekarelik ticari alana sahip kompleks ise The Commercial Real Estate Awards’da Rusya’nın En İyi Bölgesel Gayrimenkul ödülünü aldı. Her sene Rusya’daki en iyi oteli 23 farklı kategoride ödüllendiren Russsian Hospitality Awards, jüri ve ziyaretçilerin değerlendirmeleri sonucunda en yüksek skoru alan otellere veriliyor. The Commercial Real Estate Awards ise 2003 yılından beri ülkenin önde gelen gayrimenkul ödülleri arasında yer alıyor.

‘Kayı kalitesini her projemize taşımaya devam edeceğiz’
Deneyimli ve profesyonel kadrolarıyla gayrimenkul projelerinin geliştirilmesini, işletilmesini, finansmanını, satış ve pazarlamasını ve satış sonrası faaliyetlerini üstlendiklerini belirten Kayı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Coşkun Yılmaz, “Kayı İnşaat olarak Türkiye’deki uzun yıllara dayanan deneyimimizi yurt dışına taşıyarak, birçok alanda vizyoner ve yenilikçi projeler hayata geçiriyoruz. Şirketimiz için önemli bir yatırım merkezi olan Rusya’da 2015 yılında hizmete giren Novotel ve Ibis otelleri de Kayı kalitesiyle ülkenin önde gelen iki ödülünü almaya hak kazandı. Kayı Holding olarak önümüzdeki dönemde Kayı kalitesini her projemize taşıyarak, ödül kazanan projelerle fark yaratmaya devam edeceğiz,” dedi. Hotel Ibis ve Novotel Krasnoyarsk, iki otelin tek bir mimari komplekste birleştirildiği bir yatırım projesi olarak öne çıkıyor. Üç yıldızlı Ibis otelinin 116 odası ve dört yıldızlı Novotel’in 110 odası bulunuyor. Kayı İnşaat’ın %100 yatırımcısı olduğu ve 2015 yılında hizmet vermeye başlayan proje, Fransız otel işletmecisi Accor grubu tarafından işletiliyor. 




Çocuk kamplarında potansiyel 4 milyar dolar

Okul dışı eğitimin en önemli unsurlarından biri olan kamplara gösterilen ilgi her geçen gün biraz daha artıyor. Türkiye’de kamp çağında 5-17 yaş arası 16 milyon çocuk var. Mevcut kamplara yaklaşık 1,5 milyon çocuk katılıyor. Türkiye’deki çocuk kampı ekonomisi ise 350 milyon dolara ulaşırken, 69 ülkeden binlerce çocuk spor, sanat, İngilizce, doğa, bilim ve liderlik içerikli kamplara katılıyor. Geleceğin Yıldızları’nın kurucusu Fahrettin Gözet’e göre Türkiye, 3 yıl içerisinde dünya kamp sektöründe söz sahibi 5 ülkenin arasında yer alacak.

Çocuk kampları sektörü son yıllarda hızla büyüyen alanlardan biri. Birçok devlet tamamlayıcı eğitim olarak kampçılığı destekliyor. Bununla birlikte çocuklara yönelik kamplar aynı zamanda büyük bir turizm faaliyeti haline bürünmüş durumda. Kampçılık sektörünün en gelişmiş olduğu ülkeler Rusya, ABD, Kanada ve Japonya. Örneğin ABD’de 14 bin civarı kamp bulunuyor. Yılda 14 milyon civarı çocuk kamplara katılım gerçekleştiriyor ve bu katılım Amerika’daki kamp sektöründe 24 milyar dolarlık bir ekonomi yaratıyor. Rusya’da 60 bin civarı kamp bulunurken, Japonya ve Kanada’da kampçılık kültürü aile yapılarının içine yerleşmiş durumda.

Türkiye’de 350 milyon dolarlık sektör oldu
Türkiye’de her geçen yıl ailelerin kampa ve kampın faydalarına olan inancı artıyor. Sayıları 10 bini bulan kampların kapısı, çocuklarının iyi iletişim kurabilmesini, sosyal ve fiziksel becerilerinin üst seviyede olmasını, sorumluluk anlayışlarının gelişmesini, bir ya da birkaç yabancı dile hakim olmasını ve tatil dönemlerini verimli geçirmesini arzu eden aileler tarafından çalınıyor. Türkiye’de eğitim gören yaklaşık 16 milyon öğrencinin 1,5 milyonluk kısmı çeşitli kamp programlarına katılıyor. Bu rakamların oluşturduğu ekonomik büyüklük ise 350 milyon dolar. Türkiye’nin 2020 yılı itibariyle Türkiye’nin kampçılıkta söz sahibi 5 ülke arasında olacağını tahmin ediliyor. 

4 milyar dolarlık potansiyel
1989 yılından bu yana 5-17 yaş grubuna yönelik spor, sanat, İngilizce, doğa, bilim ve liderlik içerikli eğitim programları düzenleyen, bugüne kadar 69 ülkeden farklı yaşlardaki çocukları ülkemizdeki kamp merkezlerinde ağırlayan Geleceğin Yıldızları’nın Kurucusu Fahrettin Gözet, kendilerini Türkiye’nin dünyaya açılan penceresi olarak adlandırıyor. Gözet, “Sektörün son dönemlerdeki beraber hareket etme, standartları takip etme ve uygulama eğilimi ülke çapında pozitif bir algı oluşturdu. Daha önce kamplar için yılda 200 milyon dolar civarında döviz yurtdışına çıkarken artık bu tablo tersine dönmeye başladı. Kamplara da ilgi her geçen gün artıyor. Eskiden Türk öğrenciler yurtdışına kamp faaliyetleri için gidiyordu, şimdi ise yabancı öğrenciler Türkiye’yi tercih ediyor. Kamp işletmeciliği ile ekonomiye büyük katkıda bulunarak sektörün büyümesinde rol oynuyoruz. Türkiye’de sayıları 10 bini bulan kampların yüzde 90’ı devlet tarafından organize ediliyor. Gençlik spor bakanlığı, il müdürlükleri, il ve ilçe belediyelerden, spor kulüplerine, derneklere ve vakıflara kadar düzenlenen kamplar bulunuyor. Özel kamplar sektörün ancak yüzde 10’u kadarını kapsıyor. Gençlik ve Spor Bakanlığı 20 yılda yaklaşık 25 bin çocuğu ücretsiz olarak kamplara ötürüyor. Bunlar çok güzel gelişmeler. Ancak 16 milyonluk bir potansiyel var. Bunun tamamını devlet üstlenemez. Ayrıca dünyada bazı ülkelerde sadece kampçılık ekonomisi, Türkiye’deki toplam turizm gelirinden fazla bir ekonomi yaratıyor. Geleceğin Yıldızları kamplarına 69 ülkeden çocuklar katılıyor, bu bize önemli bir geleceği işaret ediyor; Turizm için de büyük fırsat barındırıyor kampçılık. Ülkemizde kampçılık sektöründe yaklaşık 4 milyar dolarlık bir potansiyel bulunuyor. Bunları mutlaka değerlendirmemiz lazım” dedi.

Geleceğin Yıldızları’na büyük ilgi  
Bugün kadar 400’ün üzerinde kamp düzenleyen ve sektörünün Türkiye’deki önde gelen kurumlarından Geleceğin Yıldızları, sektörün son dönemlerdeki beraber hareket etme, standartları takip etme ve uygulama eğilimi ülke çapında pozitif bir algı yarattı. Geliştirdiği kamp programları, uyguladığı uluslararası standartlar ve yenilikçi yönetim-iletişim modeliyle Türkiye’nin dünyaya açılan bir penceresi oldu. Geleceğin Yıldızları, spor kamplarından uluslararası gençlik kamplarına, kayak-snowboard kamplarından sörf, İngilizce, film yönetmenliği, STEM, liderlik, aile kamp programlarına kadar düzenlenen 30 farklı programla her yıl 20 ülkeden binlerce gencin yaşamlarına renk katan faaliyetler yapıyor. Ayrıca, Geleceğin Yıldızları özgüveni yüksek, sosyal yetenekleri gelişmiş, kararlı ve hayallerinin peşinden giden bir nesil yetişmesi amacıyla hareket ederken ailelere, kampın ve okul-dışı eğitimin çocuklarının gelişiminde son derece önemli bir yeri olduğunu ve faydalarını farklı yöntemlerle anlatmak Geleceğin Yıldızları ailesinin en önemli hedeflerinden. 

Radisson Blu, Beyrut'ta yeni bir otel açtı

Radisson Blu, Lübnan’ın başkenti Beyrut'taki ikinci otelini açtı
Yenilikçi ve tasarım odaklı ikonik otel markası Radisson Blu, Lübnan’ın başkenti Beyrut'taki ikinci otelini açtı. 127 odalı Radisson Blu Hotel Beyrut Verdun, kentin en şık bulvarlarından ve en iyi alışveriş merkezlerinden biri olan Verdun Ana Caddesinde yer alıyor.

Carlson Rezidor Hotel Group'un Orta Doğu, Türkiye ve Afrika Bölge Başkan Yardımcısı Tim Cordon,  "Bölgenin en hareketli başkentlerinden biri olan ve en zengin bir tarihe sahip Beyrut'ta ikinci Radisson Blu otelimizi açmaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Ülkenin turizm endüstrisi son birkaç yılda gelişti ve Beyrut'un kültürel mirasının ve enerji verici ruhunun bölgeden ve uluslararası pazarlardan turistleri çekmeye devam edeceğinden eminiz. Otel, şehrin Verdun bölgesinde birinci sınıf bir konuma sahiptir ve seçkin adres, Radisson Blu markasının üst düzey konumlandırmasını mükemmel bir şekilde tamamlar " dedi. Beyrut'un en prestijli yerleşim bölgelerinden biri olan bölge, dünyanın lüks moda markalarına, şık barlarına, kafelerine, lüks restoranlarına ve çeşitli yerel ve uluslararası diplomatik elçiliklerinin çoğuna ev sahipliği yapıyor. Otel, Beirut-Rafic Hariri Uluslararası Havalanı’ndan sadece 3,5 km uzaklıkta bulunuyor. 

Ramlet EL Bayda bölgesine de yakın olan otel, Beyrut`un tarihi şehir merkezi ve Hamra Caddesine sadece 10 dakika sürüş mesafesinde yer alıyor. Radisson Blu Hotel, Beyrut Verdun, misafirlerine ana cadde manzaralı, modern ve şık tasarımlı çok çeşitli oda ve suitte konaklama imkanı sunuyor. Tüm odalarında yüksek hızlı, ücretsiz kablosuz internet bulunan otelde, yine Verdun Ana Caddesine bakan Cook House restoranı ziyaretçilere modern ve uluslararası bir deneyim sunarken pan-asya restaurantı olan Shogun Asya lezzetlerini tatma olanağı sağlıyor. 

Otelin 377 m2'lik bir balo salonunu modern toplantı ve etkinlik alanları 600 kişiyi ağırlayabiliyor,  düğünler ve sosyal aktiviteler için harika bir mekan olarak hizmet veriyor. İklim kontrollü ve doğal ışıklı ferah beş toplantı odası ise Radisson Blu Hotel, Beyrut Verdun’u iş toplantıları için de ideal mekan haline getiriyor.Radisson Blu Hotel Beirut Verdun Genel Müdürü Mohamad Yassine, ise "Radisson Blu Hotel, Beyrut Verdun`u keşfetmek için mükemmel bir konuma sahip. Efsanelesen `Yes I Can` hizmet anlayışımız ile birinci sınıf bir misafirperverlik sağlamak istiyoruz. Takımımız oldukca heyecanlı ve ilk misafirlerimizi ağırlamaya hazır "dedi.

Fadi Rayess, AGM  Hotel Les Dunes "Carlson  Rezidor Hotel grubu ile kurmuş olduğumuz uzun dönem ortaklık neticesinde, Beyrut'un en gelişmiş otel konseptinde hizmet vermekten memnuniyet duyuyoruz. 20 yıllık mirası temel alan Dunes Center, misafirlerin konforunu geliştirmek adına büyük değişiklikler yapmaya hazırlanıyor. Dunes Center, Verdun’da ki yapılanmayı yeniden düzenlerken, aynı zamanda eğlence ve iş dünyası için en ilgi çekici yerlerden biri haline geliyor.” dedi.

Kayak Keyfi Anadolu Sigorta Güvencesinde

Tatilciler yurtdışı seyahat sigortanızı yaptırmayı unutmayın
Okulların sömestr dönemi yaklaşırken yurtdışındaki kayak ve kış sporları merkezlerine yapılacak seyahat planları da tatil severlerin gündeminde. Tatilcileri yurtdışı seyahat sigortalarını yaptırmayı unutmamaları konusunda uyaran Anadolu Sigorta Genel Müdür Yardımcısı Metin Oğuz, Anadolu Sigorta’dan yurtdışı seyahat sigortası alanların, kayak yaralanmaları ile ilgili giderlerini de poliçe kapsamı içine aldırabildiğini hatırlattı.

Sömestr tatili yaklaşırken, seyahat planları da yapılmaya başlandı. Özellikle yurtdışı kış ve kayak tatillerinde, tatilcileri bekleyen risklere işaret eden Anadolu Sigorta Genel Müdür Yardımcısı Metin Oğuz, tüketicileri tatillerini planlarken yurtdışı seyahat sigortalarını atlamamaları konusunda uyardı. Yurtdışı seyahat sigortasının yalnızca vize alınırken, mecburen yaptırılması gereken bir sigorta olarak algılanmaması gerektiğini belirten Oğuz, “Yurtdışı seyahat sigortası zorunlu olmasının ötesinde, pek çok riskten koruduğu için tatil keyfini de sigorta altına alıyor. Anadolu Sigorta’dan poliçe yaptıran sigortalılar, sadece zorunlu tutulan 30.000 Euro’luk sağlık teminatlarına değil; bagajın kaybolmasından tarifeli bagajların zarar görmesi, çalınması veya gecikmesine kadar tatil keyiflerini kaçırabilecek pek çok aksiliğe karşı da kendilerini koruyorlar. Üstelik bu poliçe Sigortam Cepte uygulamamız ile hemen düzenlenebiliyor” dedi. 

Kayak teminatını unutmayın
Anadolu Sigorta yurtdışı seyahat sigortası ile kayak yaralanmaları ile ilgili giderleri de poliçe kapsamı içine aldırmak mümkün. Yurtdışı seyahatine çıkmadan önce, yurtdışı seyahat sigortasına kayak teminatını ekleyenler hem kayak/snowboard keyfini doyasıya yaşıyor hem de karşılaşabileceği kötü sürprizlere karşı kendini güvenceye alıyor. Ayrıca tarifeli uçuş esnasında, check-in işleminden geçmiş kayak ve snowboard ekipmanlarının kaybolması, çalınması veya zarar görmesi durumlarında da 350 Euro'ya kadar tazminat garantisi yine poliçe kapsamında verilebiliyor.Tatillerini yurt dışındaki kayak merkezlerinde geçirecek tatilcilere, sigortalarına kayak teminatını eklemelerini öneren Oğuz, “Kayak tatillerinde kaza ve yaralanma maalesef çok sık karşılaşılan olaylar. Anadolu Sigorta kayak teminatı da eklenebilen seyahat sigortası ürünü ile müşterilerini tüm bu risklerden koruyor” dedi. 

14 Aralık 2017 Perşembe

Unutulmaz bir yılbaşı için 10 benzersiz şehir

Ligarba Turizm, unutulmaz bir yılbaşı deneyimi için 10 benzersiz şehri eğlence severler için listeliyor 

Geride kalan uzunca yıla tatlı bir veda, çiçeği burnunda yeni yıla uğurlu bir merhaba demek için yaz sıcağında kavrulmak mı istersiniz, bembeyaz örtüyle kaplanmış bir kentte, pembe hayallere dalmak mı? Yepyeni umutların kapıyı çaldığı, yılın ilk ve son fırsatında “Bu yıl ne yapsak? Evde mi otursak yoksa dışarı mı çıksak?” sorularına Ligarba Turizm yanıt veriyor. Kararsızlıklar içinde sonuçsuz kalmadan, geri sayım sıfıra varmadan, plan yapma vakti geldi çattı. Ne kadar eğlenirsek o kadar mutlu bir yıl geçireceğimize inanır, sevdiklerimizden ayrı kalmamak için yüzlerce kişi aynı planda uzlaşmaya çalışırız. Yılbaşı gecemizin kusursuz olması için seferberlik ilan etsek de genelde “Aman en iyisi evde oturmak!” der, televizyona dalarız! Bu yıl bir değişiklik yapalım, hala vaktimiz varken harekete geçelim. Kalabalıktı, gürültülüydü, pahalıydı diye diye aldanmayalım, boşuna paramızı da har vurup harman savurmayalım. Türkiye’den sınır ötesi hareketi başlatalım. Haydi ama elimizi çabuk tutup erken rezervasyon dönemini yakalayalım.“Ne güzel Yılbaşı hafta sonuna geliyor, tatille de bağlayınca üç günü buluyor” diyenler, elimiz boş gelmedik, yılbaşı önerilerini sizler için derledik.

Atina, Yunanistan
Yakından başlıyoruz anlatmaya. Yılbaşı gecesinden beklentisi; “Boyunu, huyunu boş ver de kültürü kültürüme olsun, mutfağı karnımı doyursun” olanlar. “Vurup patlatacağım, çalıp oynayacağım, ne kadar tabak varsa kırıp atacağım” deyip eğlenceye susayanlar. Hayalinizdeki kutlamayı uzaklarda aramayın, kapı komşumuza bir göz atın deriz! Çeşit çeşit zeytinyağlı mezesiyle gözünüz bir güzel doyar, tazecik balıklarıyla midelerde bayram havası çalar, lezzeti de damak tadımıza bir uyar, pir uyar. Hem küçük bir seyahat hem unutulmaz bir “sirtaki night” için geri sayım çoktan başladı, ne dersiniz? Yeter ki harekete geçin, tek adımla geçiyoruz sınır ötesine, harika bir deneyim yaşayıp dönüyoruz gerisin geriye!

Prag, Çek
Nehrin üstünde salınan bir kayıkta, gökyüzünde ard arda patlayan havai fişeklerin büyülü görüntüsünün altında, romantik bir şehir manzarasının kıyısında, sevdiğinle baş başa yeni bir yılı selamlamak ister misin? İstersen tüm şehri kuşatan organizasyonlarda ya da lezzetine doyulmaz Jazz müzik eşliğinde, bir şeyler de yudumlayabilirsin arkadaşlarınla? Charles köprüsünde yapılan süslemelere hayranlıkla bakmak, şehir meydanındaki kutlamalara dahil olmak da bir seçenek tabi, tercih senin! Prag’da masalsı bir gün ve gece geçirip yuvaya dönmek ve yeni yılla birlikte gelen umutların sıcağını, ömür boyu muhafaza etmek için; kırmızılarla dolu çantan hazırsa, Prag elimizin altında! 

Paris, Fransa
Paris’te “başka” olmayan bir şey var mı? Aşk başka, sanat başka, yılbaşı zaten başka, kısacası bambaşka bir deneyim yaşamak isteyenler; haydi sıraya! Paris’e gitme gönüllüleri çoktan dizildiler ön taraflara! Şehrin her adımında ciğerlerinizi sanatla, kültürle dolduracağınız, eski yeni mimarisine çıplak gözlerle hayran olacağınız, trafiğe kapanan meydanlarında gönlünüzce eğlenebileceğiniz bir şehirden söz ediyoruz! Paris ne şakaya gelir ne ihmale! Yeni yıla girerken rengârenk ışıklarla aydınlatılan Eyfel Kulesi’nin büyülü manzarasını kaçırmamak için, özellikle davet ediyoruz!

Dubai, Birleşik Arap Emirlikleri
“Senenin bir tek günü bütün yılımı etkileyecek bir önem arz ediyor madem, lüksün göbeğinde, şaşanın orta yerinde, en bereketli yerlerde bolluk içinde gireceğim yeni yıla, karışmayın bana!” diyenler öncelikle haklısınız! Gel gelelim biraz eliniz yanar, cebinizde Akrep varsa fena sokar da bu yılbaşı da söylemedi demeyin tarih yazar! İddia ediyoruz; dünyanın hiçbir yerinde Burç Halife’den yapılan gökyüzü şölenine rastlanmaz, bu işe kimse o Arap’lar kadar vakit de harcamaz! Emekler de boşa gitmez ama yeni yıla Dubai’yi seçenler hayranlıktan delirir! Yaşayacaklarınızın teminatı niteliğinde, otelin 160 katlı olduğundan bahsetmiş miydik?

Roma, İtalya
İster kolunda aşkın, tarihin derinine yolculuk ederek nostalji içinde harika bir romantizm yaşa, ister gürültülü gecelerin gizemine kapılıp dans etmeyi arzula, Roma kişiye özel alternatif kutlamalarıyla, yeni yıl gecelerinde “siz düşleyin biz yapalım” iddiası taşıyor. St. Peter Meydanında Papa, Hz. İsa’nın doğumunu simgeleyen, görülmeye değer bir törene imza atıyor. Malum Hristiyanlığın başkenti Vatikan’ın ünlü meydanı, Roma merkez camiine yürüyüş uzaklığında. Hakikatli bir yılbaşı deneyimi yaşamak, yeni yılın ruhuna en uygun kentte geceyi sabaha kavuşturmak isteyenler; Roma’da yapılacakların sonu gelmez, o tatil 1-2 günde bitmez. 

Berlin, Almanya
Meydanlarda yapılan büyüleyici gösteriler, ortaçağ rüzgarları estiren esrarengiz şehirler, gökyüzünü neşeye boyayan çeşit çeşit gösteriler yanında gece kulüpleri nerede! Tabi ki en iddialıları Berlin’de, danssız yapamayanları bekliyor. Yine de rengarenk Berlin sokaklarını adımlayıp hayranlık kat sayınızı artırmadan, meşhur Noel Pazar’larını didik didik etmeden, kendinizi gece kulübüne atmayın! Avrupa’nın en iddialı gece hayatlarından bir seçki sunan Berlin’in gündüzünde de fazla takılıp, gecesinden çalmayın. Kulüpte kafası şişene tavsiye, sokakta hayat sabaha kadar ediyor!

Moskova, Rusya
Ne kadar soğuk olmasın diye dua da etsek, yılın son gününü donmadan atlatmayı da dilesek, yılbaşına yakışan şiddetli kar yağışına teslim olmuş bir gecedir. Düşünsenize; bembeyaz karlarla örtülü kırmızı bir gecede, gökyüzüne saçılan renk renk kıvılcımlar ve göz alabildiğine masalsı yapılardan oluşan bir manzara eşliğinde, yeni bir yılı karşılamak! Kulağa muazzam gelmiyor mu? Şirin bir kar küresinin içinde, bir varmış bir yokmuşlu masalların satır aralarında dolaşmak için, Kızıl Meydan çoktan hazır! Rusya halkı yaklaşık on günlük tatilin ardından, yılbaşı için tüm hazırlıklarını tamamlayıp ışıldarken, kızıl meydana şık bir salona gidiyormuşçasına hazırlanmayanın mazereti kabul edilmez. Moskova’da yeni yılın tadı başka yerlere benzemez!

Barcelona, İspanya
Akdeniz’in insanı oldukça sıcakkanlıdır; kültürleri de ne çok uzak ne bizden apayrı! İspanyolların Türkler’e en çok benzeyen millet oldukları söylenir. Aile yapılarımızın, kültürel farklılıklarımızın arasındaki uçuruma çok derin denmez! Kendini biraz evinde biraz Avrupa’nın göbeğinde hissetmek istiyor, eğlenmeyi bilen, hayatın tadını çıkaran insanlarla birlikte olmayı tercih ederim diyorsan, siestası şekerli, fiestası biraz hülyalı canımız Barcelona’ya gitmemek için hiçbir sebebin yok! İspanya’da yılbaşı seremonisi uzun aile sofralarında, kalabalık bir ziyafetle başlar. Saat tam on ikiyi vurduğunda, önceden hazırlanmış ve avuçlanmış bir düzine üzümü yemek vakti gelip çatar.  Yere düşürmek bir defada ağzınıza dolduramamak yok, iyi şans üzümleri yeni yılda bereket yapar!

Edinburgh, İskoçya
Siz tek gecelik bir eğlence beklerken, Edinburgh dört gün süren bir şölenin kapılarını sonuna dek açıyor ziyaretçisine. “Şenlik var komşular yetişin” diye bağırmanın, bol konserli, panayırlı, törenli, partili hali burada; bir de olmazsa olmaz havai fişek gösterilerinde Edinburgh bir numara! İlginç de bir geleneği var Edinburgh’un; gece çanlar yeni yıl için çaldığında, akreple yelkovan tam 12’nin üstünde kavuştuğunda, kapının eşiğinden adım atmak, tüm yıl bolluk bereket getirirmiş. Yani evde geçirmek isterseniz kapınız susmaz, karnaval alanındaysanız çalınacak kapı bulunmaz! Planlamayı güzel yapıp, gece yarısı bereketi ensesinden yakalamak, eşikten atlamak gerek! Şehrin büyüsüne kapılıp unutulmamalı!

Noel Baba Köyü, Finlandiya
Noel Baba’yı anmadan yılbaşı başlığı kapanır, söylenecekler nihayete erer mi? Sonra demez mi Noel Baba “Bir teşekkürü bile çok gördüler bana!”? Yüce gönlü çuvallı, hediyeleşmelerin ilham perisi, yılbaşı konseptlerinin değişmez pamuk dedesinin memleketine gidip, kanlı canlı ren geyiklerinin kızak çekişini, bembeyaz örtülü yerkürenin büyüsünü görmek isteyenler, istikamet Finlandiya! Dünya’nın dört bir yanından, aslına uygun bir yılbaşı düşleyen binlerce insanın akınına uğrayan Noel Baba Köyü, yeni yıl eğlencesi için ilginç bir alternatif sunuyor.


Hotels.com’dan yeni binyılın trendi #TravelBrag

Seyahat etmek Y kuşağının yeni sosyal değeri haline gelirken; bu kuşağın yeni #TravelBrag trendi "BRAGTAG" (GÖSTERİŞ ETİKETİ), mütevazı HASHTAG'i geride bırakıyor 

İster lüks bir süit, isterse de modaya uygun bir otel veya #foodporn olsun; #TravelBrag tüm seyahatlerin vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Selfie yapmak ya da yapmamak... Soru aslında bu değil: Seyahat severlerin yaklaşık beşte biri, (%19) bir otele geldiklerinde ilk yaptıklarının, sosyal medyada #TravelBrag (seyahat gösterişi) paylaşımı yapmak üzere bir selfie çekmek olduğunu itiraf ediyor.  Gösterişçi bir millet: Ortalama bir seyahat sever tatildeyken sosyal medyada günde 93 dakika geçiriyor, evde bıraktığı arkadaşlarına da #TravelBragging (seyahat gösterişi) yapmak için Facebook (%71) ve Instagram (%70) kanallarını kullanıyor. Instagramlanacak manzarası olan bir seyahat noktası lütfen: İnsanların neredeyse üçte biri (%27) #TravelBrag'a koyabilecekleri sosyal medya mesajlarına dayalı bir otel seçti. 

Hotels.com™ Mobile Travel Tracker'ın yeni araştırması, arkadaşları arasında ünlü olmak için sosyal medyada "seyahat gösterişi", hatta sahte arkadaş olma gibi yeni bir Y kuşağı eğilimini ortaya çıkardı.  #TravelBrag ‘beğenileri’ için araştırmaya katılanların yaklaşık %40’ı seyahat ederken günde 2 saatten fazla bir süreyi cep telefonlarında geçirdiğini, genellikle ekrana plajlardan daha çok baktıklarını itiraf etti #sorrynotsorry. 

Seyahatte, meraklı gezginlerin sosyal açıdan gösterişini yapmayı tercih ettikleri şeyler söz konusu olduğunda kendi fotoğraflarını, şehir görüntüleri (%52), plaj (%48) ve yemek fotoğrafı (%43) paylaşımları takip ediyor. Seyahatleriyle övünenler, evde kapanıp kalmışlara #foodporn etiketi ile gösteriş yaparken; kahvaltı tabaklarından, dünyanın farklı mutfaklarından çeşit çeşit, harika ve çok farklı yemek fotoğrafları paylaşıyorlar. Kızarmış örümcek isteyen? 

Filtreye bayılan ve selfie (özçekim) çubuğu bağımlısı bu kuşağın üçte ikisinden fazlası (%69) (18-29 yaşları arasındaki katılımcılar) tatildeyken arkadaşları veya sevdikleriyle birlikte bir fotoğraf (%37) yerine kendi fotoğraflarını paylaşmayı tercih ediyor #savage. Sadece bu da değil, erkekler (71%) selfie yapmayı kadınlardan (66%) daha çok sevdiklerini de itiraf ediyor. Araştırmaya katılanlar arasında ise moda fotoğraflarından (%16) çok, bir şehir manzarası paylaşmak isteyen bazı kültür avcıları (%47) da yok değil. 

Bu yeni araştırma, uzun zamandır tartışılan romantizmin gerçekten öldüğünü de ispatlıyor gibi. Gezginler seyahatlerinde eşleriyle kavga etmekten (%9) çok, telefonlarının şarjının bitmesinden (%15) endişe ediyorlar #FOMMO (cep telefonunu kaybetme korkusu).

Hotels.com tarafından yaptırılan araştırma, mobil teknolojinin seyahat sırasında nasıl kullanıldığına dair yeni eğilimleri de tanımlıyor ve ikinci yıllık Mobil Seyahat İzleme Raporu’nu sunuyor. 

Hotels.com Başkan Yardımcısı Daniel Craig; "Hotels.com'da, seyahat severlerin yarısı (%50) akıllı telefonları olmadan tatillerinden keyif alamayacağını biliyoruz – telefonları olmadan nasıl en iyi selfie’yi yapıp, gezemeyen arkadaşlarına gösteriş yapabilirler ki!- Ayrıca biliyoruz ki kusursuz bir selfie için her yerde poz verebileceğini söyleyen %23’lik grup için mükemmel fotoğrafın önemi çok büyük. Hatta bazı durumlarda kendi güvenliklerinden bile fazla” diyor ve sözlerini şöyle tamamlıyor: “Seyahat severlerin yarısı ücretsiz Wi-Fi olmayan otellere rezervasyon yapmayı reddetmesi, onların her an bağlantıda kalma arzusunu açıkça gösteriyor. Hotels.com mobil uygulamamızda sadece bir tuşu tıklayarak rezervasyon yapabileceğiniz çok fazla harika seyahat noktaları bulunuyor. Eminiz ki bunlar selfie severler için Instagram’da #nofilter (filtresiz) fotoğraf paylaşımı yapmalarını sağlayacak fotoğrafları çekebilecekleri ve aynı zamanda da #TravelBrag ile gösteriş yapabilmeleri için ideal kareler olacaktır.” Yeni maceranıza Hotels.com mobil uygulamasını indirerek başlayın, sunulan yüzbinlerce alternatif arasından seçiminizi yaparak, siz de #TravelBrag yapın.




13 Aralık 2017 Çarşamba

Tablodan Tabağa Gastronomi 3 Duyu Sergisi” açıldı

İstanbul Bilgi Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları öğrencileri, yemeği sanatla buluşturdukları yepyeni bir sergi deneyimine imza attı.  Öğrencilerin “Tablodan Tabağa: Gastronomi 3 Duyu” ismini verdikleri sergi renkli ve özel bir lansmanla ziyarete açıldı. Küratörlüğünü BİLGİ Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Dilistan Shipman’ın üstlendiği sergi, 28 Aralık tarihine kadar santralistanbul Kampüsü Enerji Müzesi’nde ziyaret edilebilecek.

İstanbul Bilgi Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü öğrencilerinin, ünlü tablo ve müziklerden ilham alarak hazırladıkları yemeklerin fotoğraflarından oluşan “Tablodan Tabağa: Gastronomi 3 Duyu Sergisi” özel bir lansmanla ziyarete açıldı. Resim, müzik ve edebiyat sanat dallarını mutfakla buluşturan yirmi beş eserin yer aldığı serginin küratörlüğünü BİLGİ Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Dilistan Shipman üstlendi. Sergi açılışı aynı zamanda BİLGİ Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü öğrencilerinin canlı müzik performansıyla renklendi. Öğrencilerden oluşan Gastro Cookies isimli grup, yan flüt ve gitarla beraber bir çok mutfak aletini enstrüman şeklinde kullanarak katılımcılara keyif dolu anlar yaşattı.

Sergi açılışında konuşan İstanbul Bilgi Üniversitesi Rektör Vekili Ege Yazgan, BİLGİ olarak ilklere imza atan, önemli bir etkinliğe ev sahipliği yapmaktan gurur duyduğunu belirtti.Sergi küratörü İstanbul Bilgi Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Dilistan Shipman açılışta “Bugün uzun zamandır hayalini kurduğum bir ilki gerçekleştiriyoruz. Sizi bir üçgende yolculuğa davet ediyorum. Bu üçgenin bir ucunda resim, bir ucunda edebiyat, bir diğer ucunda müzik var. Üçgenin tam ortasında ise yemek yer alıyor” dedi. Türkiye’de akademisyen kimliğinden önce “ekmek ustası” olarak anıldığını anlatan Yrd. Doç. Dr. Dilistan, yeni çıkardığı kitabın müjdesini verdi. “Bir Lokma Ekmek Bir Yudum Çay” isimli son kitabının sergi açılışında elde edilecek gelirinin yüzde 10’unu ihtiyaç sahibi öğrencilerin yararlanacağı kumbaraya aktarılacağını vurguladı. 

Lansmana sanatçı Selami Şahin, fotoğrafçı Mehmet Turgut, Öztiryakiler şirketi sahibi Tahsin Öztiryaki, TÜRES Genel Başkanı Ramazan Bingöl, ünlü şef ve yazar Elif Edes Tapan, yazar Sevim Gökyıldız’ın yanı sıra çok sayıda akademisyen ve gastronomi sektörünün önde gelen isimleri katıldı.
Resim, müzik ve edebiyat sanat dallarını mutfakla buluşturan sergi, 28 Aralık 2017 tarihine kadar santralistanbul Kampüsü, Enerji Müzesi’nde ziyaret edilebilecek. Sergide ziyaretçiler, öğrencilerin esinlendiği tabloyu inceleyip, tablonun hikâyesini okurken ilham katan müziği de dinleyebilecekler.