Visa; seyahatlerdeki zorlukları ortadan kaldırarak

Visa Tüketicilere Daha İyi Bir Seyahat Deneyimi Sunmak İçin Yeni Bir Program Başlattı. Visa tüketicilerin uçak, tren ya da otomobille yapacakları seyahatlerde daha iyi bir deneyim yaşamalarına olanak sağlamaya odaklı yeni programını açıkladı

Visa söz konusu program ile toplu taşıma operatörleri, otomobil üreticileri, otomobil kiralama şirketleri, otopark işletmecileri ve benzin istasyonlarıyla doğrudan çalışarak,  yeni teknolojileri her tür seyahatle bütünleştiren yenilikçi çözümler yaratmaya destek vermeyi hedefliyor. Transportation Center of Excellence – Ulaşım Mükemmelliyet Merkezi adıyla devreye alınan yeni program, Visa Geliştirme Platformu (Visa Developer Platform), Visa Tokenizasyon Hizmeti (Visa Token Service), Ulaşım için Visa Ready Programı (Visa Ready for Transit) ve Visa Global Ulaşım Çözümleri gibi programların gücünü ve kapsamını, Visa’nın dünya genelindeki İnovasyon Merkezleri ile bir araya getiren küresel bir hizmet programı. Visa’nın İnovasyon ve Stratejik İşbirliklerinden Sorumlu Kıdemli Başkan Yardımcısı Bill Gajda, yeni programla ilgili şunları söyledi: “Bugünün tüketicileri gerek iş yerlerine, gerek tatil yapmak için seçtikleri destinasyonlara hızlı ve kolay şekilde varmak istiyorlar. Ne yazık ki bilet satın almak, otopark ücreti ödemek ya da otomobile benzin almak uzun sıralar beklemeyi, karmaşık bilet makineleriyle uğraşmayı ya da günün şartlarına artık uymayan geçiş sistemlerini kullanmayı gerektirdiğinden, bu işlemler külfetli ve zahmetli olabiliyor. Visa’nın Ulaşım Mükemmeliyet Merkezi, seyahat ve ulaşım çözüm  sağlayıcılarının ödemeleri sorunsuzca müşterilerinin yolculuğuna entegre edebilmelerini kolaylaştırmak için yeni teknolojilerin, dijital ödeme yöntemlerini kullanarak tüketici deneyimini nasıl geliştirebileceğini inceliyor” dedi.

SEYAHAT DENEYİMİNİ GELİŞTİRMEK 

Visa’nın Londra Ulaşım otoritesi Transport for London ve Über gibi ulaşım şirketleri ile olan çalışmaları üzerine inşa edilen yeni program, tüketicilerin ulaşım deneyimini iyileştirme amacını güdüyor. Yeni programın bir parçası olarak Visa, Londra’daki İnovasyon Merkezi’nde, ulaşım, bankacılık ve perakende sektörlerinde faaliyet gösteren iş ortakları ile birlikte çözüm yaratmaya yönelik geliştirme atölye çalışmaları düzenliyor. Bu çalışmaların hedefi, seyahatlerdeki zorlukları ortadan kaldırarak, tüketicilerin ulaşım hizmetlerine erişebileceği ve ulaşım için ödeme yapabilecekleri yeni ve daha kolay yöntemler sunmak. Program, insan merkezli tasarım modelini uygulayarak, yeni veya  daha gelişim aşamasında olan teknolojileri kullanarak ulaşım alanında çözümler geliştirmeyi hedefliyor. Bu çözümlerden bazıları:

•Otomobil – Business Intelligence Internet Bağlantılı Otomobiller (Connected car) raporuna göre, 2025 senesine kadar yollarda 293 milyondan fazla internet bağlantılı otomobil olması bekleniyor. Bu nedenle Visa, dünyanın en büyük otomobil üreticileri ile birlikte çalışarak ödeme sistemlerini güvenli bir şekilde bu otomobiller içinde yerleşik olan bilgisayar sistemlerine yerleştirme yöntemlerini araştırıyor. Bu alanda ilk kullanım örnekleri akaryakıt, yiyecek/içecek satın alımı ve sigorta ödemelerini kapsıyor. Tüketici alışkanlıklarının gösterdiği değişim ile birlikte, gelecekteki kullanım alanlarının Visa kart bilgilerinin otomobillerin ortak kullanımı, kilometreye dayalı sigorta ödemeleri ve elektrikli otomobillerin şarjı gibi ödemelerde kullanılması öngörülüyor. 

•Park – Yoğun trafik dünya genelinde ulaşım ve araç park etme alanlarında daha etkin yöntemlerin hayata geçmesini sağlıyor. Londra’daki İnovasyon Merkezi’nde Visa, start-up’lar ve fintech şirketleriyle, park yeri bulma ve park ücreti ödeme konularındaki zorlukların ortadan kalkmasına yönelik yeni teknolojileri devreye almak üzere işbirlikleri yapıyor.

•Toplu Ulaşım – Birleşmiş Milletler tarafından gerçekleştirilen bir araştırma dünya nüfusunun yüzde 66’sının 2050 senesine kadar kentlerde yaşayacağını öngörüyor. Bu da akıllı ve verimli toplu taşımacılığın önemini her zamankinden daha çok öne çıkarıyor. Visa’nın Global Toplu Taşımacılık Çözümleri temassız ödemeleri, tüketicilerin gündelik yaşamındaki toplu ulaşım deneyimini basitleştirmeye yönelik bir çözüm olarak uygulamaya odaklanmış durumda. Visa aynı zamanda, lokasyon hizmetleri, Bluetooth veya biyometri teknolojisi yardımıyla seyahatlerin nasıl daha da kolay hale getirilebileceğini araştırıyor. 

•Hava Ulaşımı – Visa, sektörün en büyük havayolları şirketleri ile birlikte gerçekleştirdiği ortak çözüm atölye çalışmalarında seyahatin planlanmasından biletlemeye ve uçak içi deneyimlerine kadar, sanal gerçeklik gibi teknolojilerden yararlanarak tüketici yolculuğunun farklı aşamalarına nasıl cevap verebileceklerini görüşüyor. 

Bill Gajda “Visa, yazılım geliştiricilerinin tüketici yolculuğunu tüm ulaşım yöntemleri için yeniden tasarlamalarına ve bu vizyonu gerçeğe dönüştürmelerine olanak sağlayacak yapı taşlarını değerlendirebilecekleri bir ortam yarattı. Yazılım geliştiricileri, Visa Geliştirme Platformu (Visa Developer Platform) aracılığıyla, geniş bir API (Uygulama Programlama Arayüzü) yelpazesinden ve Yazılım Geliştime Kitinden (Software Development Kits) dilediklerini seçerek, ticari uygulamaların gelecek neslini yaratabilecekler.” dedi.

https://www.turizminsesi.com/haber/visa-tuketicilere-daha-iyi-bir-seyahat-deneyimi-sunmak-icin-yeni-bir-program-bas-22974.htm

http://www.tourismexclusive.com/haber-detay/visa-tuketicilere-daha-iyi-bir-seyahat-deneyimi-sunmak-icin-yeni-bir-program-baslatti-5a9063ac31be1

Rezervasyon kuyrukları sona eriyor, müşteri memnuniyeti artıyor

Tablizt; defter ve ajanda gibi yöntemlerin yerini alarak, teknoloji yardımıyla mekânların saygınlığını arttırıyor. Rezervasyon ve masa yönetimi işlemlerini hızlandırıp, müşterilerine daha kaliteli bir deneyim sunmak isteyen restoranlar, Protel’in Tablizt uygulamasını tercih ediyor

Müşteri deneyimlerinin doğrudan internete yansıdığı ve herkesle kolayca paylaşılabildiği günümüzde, yeni müşteriler elde etmek ve mevcut misafirlerin sadakatini sağlamak isteyen işletmelerin kaliteli bir deneyim sunması gerekiyor. Daha kaliteli bir müşteri deneyimi ise henüz misafirler yemeğe başlamadan, rezervasyon ve masa yönetim işlemleriyle başlıyor. Tablizt ile masaya servis yapan restoranların, masa rezervasyonu, müşteri kaydı, gibi tüm karşılama işlemleri dijital ortama taşınıyor. Buna ek olarak Tablizt; defter ve ajanda gibi yöntemlerin yerini alarak, teknoloji yardımıyla mekânların saygınlığını arttırıyor. Restorandaki tüm katların mevcut durumlarını ve rezervasyonları anlık olarak tek bir ekrandan gösteren Tablizt, restoranların misafir deneyimini daha hızlı ve etkin biçimde yönetmesini sağlıyor. Masa düzenleme, yer değiştirme ve masa birleştirme gibi ayarların restoran genelinde kolayca yapıldığı Tablizt, ayrıca çalışma saatlerini bölerek günün farklı zaman dilimlerine özel rezervasyon alma imkânı sunuyor.

Sadakat programlarıyla tam uyumlu

Tablizt uygulamasının müşteri tanıma özelliği, restoranı ziyaret eden misafirlere ait verilerle sistemin her an zenginleştirilmesini ve müşteri sadakatini artırmayı sağlıyor. Mevcut IT yatırımlarıyla uyumlu çalışarak; uçtan uca veri aktarımı yapabilen uygulama, sadakat programları ve vale uygulamalarıyla da uyum içinde çalışıyor. Rezervasyonlarda çakışmaların ortadan kaldırılmasıyla birlikte işletmede yaşanabilecek olumsuz durumların önüne geçiliyor. Tanımlı, VIP veya anonim müşteriler için ayrı kademelerde rezervasyon kaydı açılabilen Tablizt üzerinden, müşterilerin özel gün rezervasyonu yapmaları durumunda, restoran personelini bilgilendirmek de mümkün oluyor.

Misafirlerle çift yönlü iletişim

İşletme sahipleri, masa bekleyen misafirlerini, rezervasyonları hazır olduğunda Tablizt uygulamasını kullanarak SMS ile bilgilendirebiliyor. Benzer şekilde, müşterilerin memnuniyetini ölçümlemek için değerlendirme anketleri yine SMS yoluyla ziyaretçilerin dikkatine sunuluyor. Böylelikle tüketiciler işletmeye ilişkin görüş ve önerilerini bildirmek için yeni bir dijital kanala kavuşmuş oluyor.

Sosyal medya fenomenleri INFLOW Katar Summit’te buluşuyor

INFLOW’un yeni etkinliği, Katar’ın başkenti Doha’da düzenleniyor

Shay Mitchell, Abdel Aziz kardeşler, Pelin Akil Altan - Anıl Altan’ın da aralarında bulunduğu influencer’lar, 25 - 28 Şubat’ta INFLOW Qatar Summit Powered by Qatar Airways’te!

Tüm dünyada milyonlarca kişinin seyahat, moda, yemek ve teknoloji tercihlerine yön veren dijital içerik yaratıcıları, blog yazarları ve sosyal medya fenomenlerini bir araya getiren INFLOW’un yeni etkinliği, Katar’ın başkenti Doha’da düzenleniyor. 25 - 28 Şubat tarihleri arasında gerçekleşecek INFLOW Katar Summit’e, Pretty Little Liars dizisindeki rolüyle dikkatleri üzerine çeken Kanadalı oyuncu Shay Mitchell ve reality şovlarıyla Orta Doğu’da izlenme rekorları kıran Abdel Aziz kardeşler gibi ünlü isimler katılacak. Dünyanın en büyük ve en geniş kapsamlı influencer etkinliklerine imza atan INFLOW, yeni zirvesini Katar’ın başkenti Doha’da gerçekleştiriyor. 

25 - 28 Şubat 2018 tarihleri arasında düzenlenecek INFLOW Katar Summit’te, tüm dünyada milyonlarca kişinin seyahat, moda, yemek ve teknoloji tercihlerine yön veren içerik üreticileri, bloggerlar ve sosyal medya fenomenleri, katılımcılarla deneyimlerini paylaşacak. 60 farklı hesabı yöneten isimler arasında Pretty Little Liars dizisindeki rolüyle dikkatleri üzerine çeken Kanadalı oyuncu Shay Mitchell, reality şovlarıyla Orta Doğu’da izlenme rekorları kıran Alice, Nadine ve Farah Abdel Aziz kardeşler gibi isimler yer alıyor. 

Instagram hesaplarındaki eğlenceli paylaşımlarıyla dikkat çeken oyuncu Pelin Akil Altan - Anıl Altan çifti, reklam çekimlerinden outdoor lifestyle fotoğrafçılığa geçen Ahmet Erdem ve kendi deyimiyle sokak fotoğrafçılığı yapan bağımsız foto muhabiri Mustafa Seven ise etkinliğe Türkiye’den katılacak isimler arasında bulunuyor. Etkinlikte yer alan influencer’lar, sosyal medya ve blog hesapları üzerinden yaptıkları paylaşımlar ile tüm dünyada toplam 80 milyon takipçiyle erişim sağlıyor.INFLOW Katar Summit zirvesinin sponsorları ise Qatar Tourism Authority, Qatar Airways, The Ritz-Carlton Doha, Shangri-La Hotel Doha, beIN, TRT World, Traccs ve Snipperwall olarak sıralanıyor.

Renault Sport Formula 1 Takımı2018’de yarışacağı yeni aracını tanıttı

Renault Sport Formula 1 Takımı BP Castrol, Infiniti, MAPFRE ve RCI Bank gibi ortakların yanı sıra,  Microsoft, EURODATACAR, Estrella Galicia, Bell & Ross, Tmall ve daha birçok kuruluş tarafından destekleniyor olmanın gururunu yaşıyor

Renault Sport Formula 1 Takımı, yeni sezonda yarışacağı Renault R.S. 18 aracını tanıttı. Renault fanları, takımın 2018 sezonunda yarışacağı Renault R.S. 18’i lansmanda yakından görme fırsatı buldu. Aracın yeni siyah-sarı tasarımı 360 derece görüntü ile gün yüzüne çıkarıldı. Renault R.S. 18, Renault Sport Formula 1 Takımı’nın 2016’da Formula 1’e dönüşünden bu yana kullandığı üçüncü araç oldu. R.S. 18, 2017 sezonu sırasında geliştirilen konsept ve geliştirmeler sonucu ortaya çıktı. İyileştirilmiş bir süspansiyon konsepti ile sunulan Renault’nun yeni F1 aracı, daha yüksek aerodinamik kuvvetine sahip. 2018 yılındaki teknik regülasyonlara uyum sağlaması için zorunlu olarak eklenen ‘halo’ olarak bilinen kokpit korumasının yanı sıra yeniden tasarlanan motor kapağı R.S. 18’de dikkat çeken ayrıntılar arasında yer alıyor.1.6l turbo şarjlı V6 Renault R.E.18 motoru R.S.18’e hayat veriyor. Motorun performansı, Viry-Châtillon’da hayata geçirilen güçlü dyno test programı ile maksimuma çıkarıldı ve dayanıklıklık artırıldı. 

R.S. 18, İngiltere’deki Enstone ve Fransa’daki Viry ekiplerinin ortak çalışması ile geliştirildi. Geçen yıl Enston tesislerinde; CFD süper bilgisayarındaki iyileştirmeler, rüzgâr tüneli, yarış ekibi operasyon odası, şanzıman dyno, makine atölyesi ve genişletilmiş tasarım ofisi gibi önemli iyileştirmeler gerçekleştirildi. Bu yatırımlar, meyvesini vermeye başladı; Renault Sport Forumla 1 Takımı, Takımlar Sıralaması’nda 2016’da dokuzuncu sıradayken, 2017 sezonunu altıncı sırada bitirdi. 

Renault Sport Racing Başkanı Jérôme Stoll “Renault Sport Formula 1 Takımı’nın tutkusu sayesinde geçmişteki performansımızı daha da ileri noktaya taşıyacağız. 2017 yılında doğru yolda olduğumuzu gördük. Ekibimiz her geçen gün iyiye gidiyor. Başarıya aç, çok yetenekli iki pilotumuz var. Enstone yeniden düzenlendi ve iş gücü şimdiden yüzde 35’ten fazla artırıldı. Yatırımlarımızın da şimdiden performansımıza yansıdığını görüyoruz. 2017 yılında Takımlar Şampiyonası’nda dokuzunculuktan altıncılığa yükselirken, seneyi dördüncü en hızlı araç olarak tamamladık. Sadece iki yılda elde ettiğimiz bu başarı, ekip oluşturulurken yapılan planın esnekliğinin ve Cyril ile birlikte tüm Renault Sport Racing ekiplerinin çıkardığı harika işin göstergesidir. Üçüncü yılımızın uzun vadeli hedeflerimiz olan zafer ve şampiyonluk mücadelesi vermeye bizi daha da yaklaştıracağına inanıyorum.” dedi.

Renault Sport Racing Genel Müdürü Cyril Abiteboul “Geçtiğimiz yıl birçok açıdan başarılı bir yıl oldu. Yeniden yapılanmamızın ikinci yılı, bizim için uzun vadeli plan ve hedeflerimize attığımız yeni bir adım anlamına geliyor. 2016’da yeni işe alımlara, yatırımlara, yeni sponsorlar ve yeni yetenekler kazanmaya ve markamızı güçlendirmeye yoğunlaştık. Geçtiğimiz yılda birçok alanda gelişim gözlemledim: Dokuzuncu sıradan altıncı sıraya yükseldik. Birçok yarışta, en hızlı dördüncü ekiptik. Bütün bunlar yaptığımız plana olan inancımızı ve bağlılığımızın yanı sıra hedefimize ulaşma konusundaki kararlılığımızı gösteriyor. Kaydettiğimiz gelişim, sayısal anlamda da en üstteki takımları zorlama hedefimize bizi daha da yaklaştırmış oldu.

Bu yıl pozitif olmak için ihtiyacımız olan her şeye sahibiz. Çok yetenekli ve hırslı iki pilotumuz var. Geçtiğimiz yıl Nico gerek pist içinde gerekse pist dışında deneyimi, bilgisi ve becerisiyle ihtiyacımız olan mücadeleyi verdi. Carlos ise bize sezon sonunda katılarak taze kan getirdi ve kazandırdığı puanlar ile mücadelede bize güç kattı. Bütün bunlar olmadan sezon sonunda bulunduğumuz yerde olamazdık. 

Ana hedefimiz, giderek daha iyi sonuçlar elde etmek. Her açıdan ilerleme kaydetmek istiyoruz; Motor grubu, şasi, operasyonlar, sürücüler. Her şey giderek iyiye gitmeli ve büyümeye devam etmeliyiz. Bunu doğrudan yarışacağımız takımlardan liderlerle olan farka kadar birçok farklı alanda göstermek istiyoruz. Buna taraftar potansiyelimiz ve takımımıza pist içinde ve dışında takımımızın saygın duruşu da dahil.’’ dedi.

Takımın pilotları Nico Hülkenberg ve Carlos Sainz, 26 Şubat ile 1 Mart tarihleri arasında Barcelona’da gerçekleşecek ilk testi sabırsızlıkla bekliyor.

30 yaşında olan Nico, "Enstone tesisini ziyaret ettiğimde, R.S.18’in geliştirilmesini ve çalışmaları gördüğümde büyük heyecan duydum. Viry tesisinden gelen güç ünitesinin geliştirilmesiyle ilgili haberler de eklendiğinde, her şey çok olumlu gidiyor. Önümüzde heyecan verici bir süreç var. Kendi adıma olumlu ve iyimser hissediyorum. Bu yıl geçtiğimiz yılın üzerine ekleyerek devam etmek istiyoruz. Kışın çok çalıştık ve çalışan genellikle karşılığını alır. Bir an önce başlamak ve yarışmak istiyorum.” dedi.

2017 sezonunun sonuna doğru takıma katılan yirmi üç yaşındaki Carlos ise “Genel yaklaşım, pozitif trendimizi sürdürmek için çok çalışmaya devam etmek şeklinde özetlenebilir. Elbette ana hedef, hem sürücü hem de takım olarak ilerlemek ancak bu adımın büyüklüğünü öngörmek kolay değil. Kışın kendimi yeterince zorladığıma inanıyorum ve fabrikadaki herkesin elinden gelenin en iyisini yaptığını biliyorum. Önümüzdeki sezonun heyecan verici olacağını düşünüyorum.” dedi.

Nico ve Carlos’a bu yıl üçüncü ve yedek pilot Jack Aitken eşlik ediyor.  Renault Sport Academy kurucu üyelerinden olan İngiliz-Koreli yirmi iki yaşındaki Jack, F1’deki görevinin yanı sıra FIA Formula 2 Championship’te de yarışıyor. Jack “Üçüncü ve Yedek Sürücü görevini üstlenmek heyecan verici. İşler henüz başlamadı, ama takıma büyük katkı sağlayacağımı düşünüyorum. İlk Barcelona testinde gerçeklik hissi artacak ve daha fazla işin içine gireceğiz. Nico ve Carlos’a yakın olma ve onlardan bir şeyler öğrenme fırsatını bulacağım. Ayrıca yarış ekibini, mühendisleri ve işlerin nasıl yürüdüğünü de görebileceğim. Gerekli olması halinde pilot koltuğuna geçmek isterim, ama umarım Nico ve Carlos için her şey iyi gider. Ben de gelişimimi sürdürmek istiyorum.” dedi.

Artem Markelov ise ekibi test ve geliştirme pilotu olarak destekliyor. Rus pilot, ekibi Enstone’daki  simülatörden destekleyecek. Aynı zamanda F2 mücadelesi de verecek. Artem, “Renault Sport Formula 1 Takımı’nda test ve geliştirme pilotu olarak yer almaktan büyük mutluluk duyuyorum. Renault, Formula 1’de büyük üne sahip bir marka. Birlikte çalışıyor olmak kariyerim için çok önemli bir adım. Bu yıl dinleme, öğrenme ve yeri geldiğinde fırsatları kullanmayla geçecek benim için. Bana sunulan bu fırsata minnettarım. Russian Time ile FIA Formula 2 Championship’te yarışacağım bu zorlu sezona hazırlanmak için yoğun bir kış geçirdim. Sezona başlamak ve iş başına koyulmak için sabırsızlanıyorum.” dedi. 2018 sezonu 25 Mart’ta Avustralya’nın Melbourne şehrinde başlıyor. Sezon açılından önce, Grand Prix ekipleri, Barcelona’daki Circuit de Barcelona-Catalunya’da dört günlük test sürüşleri gerçekleştirecekler.

Neredekal.com Türk turizmine değer katmaya devam ediyor

Neredekal.com 2017 yılında partnerlerine 1.900.000 çağrı ve 4.000.000 trafik yönlendim-sinde bulundu. Elite World Istanbul Hotel’de gerçekleştirilen, Türkiye’nin otel arama motoru Neredekal.com’un kuruluşundan bugüne gelişimi, hedefleri ve 2017 yılına ait verileri paylaştı

Türkiye’nin otel arama motoru Neredekal.com‘un yönlendirdiği her 3 telefon aramasından biri satışa döndü, 350 Milyon Türk Lirası üzerinde Türk turizmine katkı sağlandı. 2016-2017 yıllarında gerek ülkemiz, gerekse turizm sektörü genelinde yaşanan talihsiz günlere rağmen, iLab Ventures şirketi olan Neredekal.com yapmış olduğu vizyoner çalış-malar ile Türk turizmine değer katmaya devam ediyor. 2 kişi ile başladı, az bilinen bölgeleri tanıttı ve yatırımı aldı. 20 Şubat Salı günü Elite World Istanbul Hotel’de gerçekleştirilen, Türkiye’nin otel arama motoru Neredekal.com’un kuruluşundan bugüne gelişimi, hedefleri ve 2017 yılına ait verileri değerlendirme toplantısının, açılış konuşmasında Genel Müdür Özkan Hacıoğlu “2007 yılında Neredekal.com şirketini kurduğumuzda, Türkiye’de herkes büyük otelleri satmaya çalıştığından, biz butik ve küçük otellerin pazarlamasını hedefledik. Yine popüler destinasyonların satışının yapıldığı bir ortamda, diğer tur operatörlerinin satmadığı daha az bilinen yöreleri satmaya başlayarak işe koyulduk. İnternetin birçok otelde bulunmadığı zamanlardan bahsediyoruz ve biz 2007’de küçük-butik otellere, ürünlerini internet üzerinden pazarlayacağımızı anlatmak suretiyle, kardeşim ile birlikte 2 kişi işe başladık. Türkiye’nin en güçlü internet yatırımlarını gerçekleştiren iLab Ventures bu vizyonumuzu fark ederek, 2010 yılında bize yatırım yapmaya karar verdi ve o günden itibaren güçlü bir ortaklık gerçekleştirdik.” dedi.

Otellere çağrı yönlendirme ile gerçek faydayı gösterdi. Genel Müdür Özkan Hacıoğlu konuşmasına, “iLab Ventures ortaklığı sonrası maddi olarak da güçlendiğimizden, 2013 yılında %100 ölçülebilir bir model olması nedeni ve küçük-butik otellere daha somut bir satış donesi olması adına 0850’li telefonlardan 20.000 adet satın aldık. İlk aşamada 14.000’ini oteller ve tur operatörü çağrı merkezleri olmak üzere her birine ayrı bir telefon numarası olarak tahsis ettik. Bugün 4.000’in üzerinde kurumsal otel üyeliğimiz bulunuyor. Neredekal.com olarak, bir turizm otel pazarlama websitesiyiz, satış yapmıyoruz ve gelecekte de satış yapmak hedefinde değiliz. Anlaşmalı tur operatörü ve otellerimize trafik yönlendirme, çağrı yönlendirme, mailingler ve dijital çalışmalar suretiyle potansiyel müşterileri aktarıyoruz. Bunun için tur operatörü ve otel partnerlerimiz yıllık bazda sunduğumuz hizmet paketlerimizden birini seçerek, bizimle çalışmaya başlıyorlar.” şeklinde devam etti.

Her 3 aramadan birini sattırdı, dünyayı değil Türkiye’yi arşınladı. Hacıoğlu “Vizyoner bir anlayışla Türkiye’de turizm sektörünün ilk mobil uygulamasına sahip olan Neredekal.com’un, 2017 yılında partnerlerine 1.900.000 çağrı ve 4.000.000 trafik yönlendirmesinde bulunduğunu belirtmeliyim. Ayrıca, her üç yönlenen çağrıdan birinin satışa döndüğü, bu sebeple özellikle de küçük ve orta ölçekli oteller için önemli bir pazarlama mecrası olarak, 2017’de 350 Milyon TL’nin üzerinde bir rezervasyon değerini partnerlerimize aktardığımızı söyleyebiliriz. 2 çalışan ile 2007’de başlayan serüvenimiz, bugün 49 çalışanımız ile devam ediyor. Türkiye’nin her an her yerindeyiz, bunun bir sonucu olarak 2017 yılında Türkiye’de otelleri gezen araçlarımızın yaptığı mesafe ile dünyayı 21 defa dolaşabilirdik.” dedi.

Kullanıcı odaklı faydayı, teknoloji şirketi yönüyle sağlıyor Neredekal.com’un Genel Müdürü Özkan Hacıoğlu ardından, Pazarlama Müdürü Çağdaş Polat sözü devraldı. “Turizm pazarlamasının yanı sıra aynı zamanda bir teknoloji şirketiyiz. Bu sebeple her an yenilikçi teknolojileri kullanarak iş geliştirme çalışmaları yapıyoruz. Kullanıcı dostu websitesi ve mobil sitemiz, uygulamamız konusunda tüketici testleri gerçekleştiriyoruz. Tüketicilerin ilgi gösterdiği şekilde butonların konumlandırması ve tüketicilerin olumlu dönüşlerde bulunduğu Keşif rehberi bölümüz için özgün içerikler oluşturuyoruz. Yaptığımız her çalışmada öncelikle mobil odaklıyız. Bugün mobil-tablet dahil sitemizi ziyaret ederek, otel araması yapanlar %75 oranlarına kadar yükselmiş durumda.” şeklinde konuştu.

Akdenizli Akdeniz’den, Karadenizli Karadeniz’den vazgeçmiyor

Türkiye’nin Turizm trendlerini değerlendirdiği konuşmasında Polat, “Tüketiciler, Mobil ağırlıklı otel araması ile kolaylıkla 0850’li telefonla otellere ulaşabiliyorlar. Yapmış olduğumuz soru-cevap anketlerle otelleri öğle tatili veya iş çıkışı evlerine giderken araştırdıklarını, ancak kararlarını saat 21:00 - 00:00 arasında ailecek verdiklerini tespit ettik. Her tatilci, ortalama 2,7 farklı operatörün websitesine giriyor ve %80’in üzerinde otelle veya tur operatörü ile ilgili internetteki-sitemizdeki yorumları okuyorlar. Euro ve Dolar’ın son dönemlerde ciddi yükselişi sonucu iç turizmde hissedilir derecede bir artış olduğunu belirtmeliyim. Seyahat severler yurt içinde ortalama 5,4 geceleme yapıyor, her coğrafi bölgenin kendine göre tercih ettikleri yerler var. Örneğin; Karadeniz ve Akdeniz bölgesi, öncelikle kendi bölgelerinde tatil yapmayı tercih ederken, Ankara’lılar Kastamonu, Bolu, Bartın, Eskişehir, İzmir, Antalya, Mersin ve Adana’yı tercih ediyor. Güneydoğulu seyahat sever daha çok yakın yerleri tercih ederek Mersin, Hatay ve Adana’ya giderken, Doğu Anadolu en az seyahat eden tüketicilerin bulunduğu bölge… İstanbullu Türkiye’nin hemen her yerine gitse de, Kocaeli, Bursa, Balıkesir, Çanakkale, İzmir, Aydın, Muğla, Antalya ve Nevşehir ağırlıklı geziyor. İzmirli ise Çanakkale, Balıkesir, Manisa, İzmir çevresi, Aydın, Denizli ve Muğla civarında en yoğun seyahatlerini gerçekleştiriyor.

Alternatif olarak farklı tatil arayışları başladı

Neredekal.com’un Pazarlama Müdürü Çağdaş Polat konuşmasına, önemli bir konuya daha değinerek devam etti. “Mevcut sıklıkla seyahat edilen tatil yörelerinin yanı sıra, daha az deneyimlenmiş farklı tatil arayışlarının arttığını söyleyebiliriz. Bunda sosyal medyanın önemli bir etkisi var iken, aynı zamanda herkesten daha farklı bir seyahat deneyimi yaşa-mak bir çok tatilci için bir tercih nedeni oluyor. Bu konuda öne çıkan destinasyonlar; Doğu Ekspresi ile Kars’a doğru uzanan bir yolculuk, Isparta Kuyucak’ta Lavanta Köyü, Saroz körfezi, Rize’de Pokut Yaylası ve Zilkale, Gümüşhane’de Santa Harabeleri, Antalya-Adrasan’ın Suluada bölgesi ve Burdur’un Salda Gölü diyebilirim.

LABRANDA 3 Oteliyle HolidayCheck 2018 ödülünü aldı

 LABRANDA Hotels&Resorts, bulunduğu her destinasyonda konuklarına sunduğu eşsiz tatil deneyimi ile ödüllere layık görüldü. Avrupa’nın önde gelen seyahat otel değerlendirme portalı HolidayCheck, kullanıcılarının oylarıyla içlerinde İzmir’de yer alan LABRANDA Lebedos Princess’ın da bulunduğu üç LABRANDA otelini bölgelerindeki en popüler 10 otel arasında gösterdi.  

LABRANDA Hotels&Resorts, bulunduğu her destinasyonda konuklarına sunduğu eşsiz tatil deneyimi ile ödüllere layık görülmeye devam ediyor. İzmir’de LABRANDA Lebedos Princess, İtalya Tropea’da LABRANDA Rocca Nettuno ve Mısır Sharm El Sheikh’te bulunan LABRANDA Tower Bay, bölgelerindeki en popüler 10 otel arasında yer alarak HolidayCheck 2018 ödüllerini alan LABRANDA otelleri oldular. LABRANDA Rocca Nettuno sağlık kategorisinde bu yıl 3. kez HolidayCheck ödülünü almayı başardı. FTI ve Meeting Point International Grup Direktörü Roula Jouny, HolidayCheck ödülleri ile ilgili yaptığı açıklamada: “Konuklarımıza bugüne kadarki en iyi tatil deneyimlerini yaşatabilmek için her gün daha fazla çalışıyoruz. HolidayCheck kullanıcılarına, LABRANDA otellerine gösterdikleri ilgi için teşekkür ediyorum” dedi.

LABRANDA Lebedos Princess, Seferihisar’daki eşsiz sahili ile deniz tatilcilerinin bir numaralı tercihi olarak dikkat çekiyor. Sakin konumu, üstün hizmet kalitesi ve muhteşem denizi ile otel HolidayCheck kullanıcılarından yüzde 90’ın üzerinde oy almayı başardı ve bölgenin en popüler 10 oteli arasında yer aldı.

Geçmiş yıllarda da Sağlık Kategorisinde HolidayCheck ödüllerini almayı başaran LABRANDA Rocca Nettuno Tropea, ailelere yönelik kapsamlı hizmetleri, kaliteli mutfağı, sahile direkt ulaşımı, Tropea ve Stromboli adalarını tepeden göreden panaromik manzaralı konumu ile yüzde 93 oy olarak kategorisinde 10 otel içinde birinci sırada yer almayı başardı.

Dalgıçların ve huzurlu, rahat bir tatil geçirmek isteyenlerin ilk tercihi olan Kızıl Deniz’e komşu LABRANDA Tower Bay ise üstün hizmet kalitesi, sahile direkt ulaşımı ve eşsiz denizi ile Sahil Kategorisinde yüzde 93 oy ile Sharm El Sheikh bölgesinde ilk 10 arasında yer almayı başardı.

HolidayCheck ödüllerinde yalnızca en az 50 oy almış ve yüzde 90 oranında tavsiye edilen oteller değerlendirmeye alınıyor. Aynı zamanda portal üzerinde HolidayCheck güneşi olarak ifade edilen puanlandırma sisteminde 6 üzerinden en az 5 güneşe sahip olmak gerekiyor.

TATİL ŞİMDİ Loacal İLE DAHA ZEVKLİ

Yerel halk ile gezginleri birbirine bağlayan Akdeniz temelli ilk seyahat platformu, Loacal, web sitesini yayınladı. "Sıradan olanı geçiniz" felsefesiyle kurulan Loacal.com, benzeri görülmemiş bir seyahat platform olarak gezginlerin sayahat edenlerin yol göstericisi oluyor 

Loacal, yerel ve gezginler arasında bir köprü görevi gören ve yerel halk tarafından sunulan yerel yaşama dair, özgün ve geniş bir aktivite yelpazesi sunan bir platformdur. Loacal'ın amacı gezginlere, daha önce keşfedilmemiş noktaları keşfetme ve yerel halkın nasıl yaşadığını deneyimleme olanağı sağlamaktır. Otantik deneyimlerden zevk alan tüm gezginler, bu platform aracılığı ile yerel halkla buluşabilir ve sohbet edebilir, yöresel yiyeceklerin tadına bakabilir, otantik müzikler dinleyebilir ve yerel barların tadını çıkarabilmelerinin yanı sıra çeşitli şehirleri ve bölgeleri yerel rehberlerle keşfedebilirler. 

Loacal ile bir fotoğraf turuna katılarak yerel bir şehri keşfetmek, bölgenin sadece yerellerinin bildiği gizli kalmış iyi yerleri öğrenmek ve deneyimli bir rehberden tavsiyeler almak veya bir mutfak sınıfı bularak birkaç saat içinde bölgedeki en otantik lezzetleri nasıl keşfedeceğini öğrenmek artık çok kolay olacak. Loacal, daha maceracı olanlar için, kaya tırmanışı, bisiklet, tüplü dalış, sörf ve yürüyüş gibi çeşitli spor ve açık hava etkinlikleri ile her gezginin profil ve ilgi alanlarının eşleşmesi sonucu yeni bir yer keşfedebileceğiniz çok çeşitli yollar da sunuyor. 

Loacal.com, İstanbul, Antalya, Kapadokya, Efes, İzmir, Lefkoşa ve daha pek çok popüler bölgede, odaklı olarak Kıbrıs’ta ve Türkiye'de, 450'ye yakın yeni deneyimlerle yepyeni bir arayüze sahip Beta sürümüyle 7 Şubat'ta yayına girdi. 2018 yılı boyunca Loacal, çok daha fazla tecrübe ile Yunanistan ve Portekiz başta olmak üzere genişlemeyi hedeflemektedir. 

Loacal'ın CEO'su Aysem Zorlu, “Platformumuzu yayınlamaktan büyük heyecan duyuyoruz" diyerek şöyle devam etti: "Platformumuzu ziyaret eden herkese mükemmel bir deneyim sunmayı umuyor ve deneyim yelpazemizi genişletmek ve yeni konumlara genişlemek için yorulmadan ve durmadan çalışıyoruz. İlk müşterilerimizin yorumları son derece olumlu oldu. Bu durum pazardaki otantik deneyimleri hızlı ve kolay bir şekilde sağlayan bir platforma ihtiyaç olduğuna tamamen inanmamızı sağladı. Loacal tarzı seyahat etmeyi, daha fazla müşteriye yaşatmak istiyoruz, bu nedenle bir sonraki gezinizi planlarken lütfen bizi de göz önünde bulundurun.” Loacal hakkında daha fazla bilgi için: www.loacal.com  

ÇETİN GÜRCÜN TECRÜBE VE İSTİKRARLA TÜRSAB BAŞKAN ADAYLIĞINI AÇIKLADI

Çetin Gürcün, Birliğin Bütünlüğünü korumak için Türsab başkan adaylığını açıkladı. TÜRSAB seçimlerine 1 hafta kala  mevcut yönetimden 5 yönetim üyesi ile  seçimlere gidiyor. 

TÜRSAB Başkan adaylığını açıklayan TÜRSAB Genel Sekreteri Çetin Gürcün TÜRSAB Başkan açıkladı. Mevcut yönetimden yönetim kurulu arkadaşlarıyla yola çıkarak kaptanlığını Çetin Gürcün yapacak. Tecrübe ve İstikrar olarak yola çıkan TÜRSAB Yönetimi Çetin Gürcün ile TÜRSAB’ı yönetmek için açıklama yaptı. Çetin Gürcün biz bir ekibiz ve tecrübeliyiz çok sağlıklı bir şekilde TÜRSAB’ı yönetmeye hazırız dedi.

Kültür Mozaiği Batman

St. Agustine’nin sözünde de ifade ettiği gibi “Hayat bir kitaptır ve gezip görmeyenler hep aynı sayfayı okur”.  Düşünsenize hep aynı sayfada kaldığımızı, ne kadar keyifsiz hale gelir yaşam değil mi? Değiştirmeliyiz sayfalarını yaşamın, daha renkli bölümlerinden devam etmeliyiz yaşama. Renkli derken kültürel zenginliklerden, doğadan, tarihten ve mitolojiden bahsediyorum.  

Hazır bu zenginliklere değinmişken, Kuzey Mezopotamya’da yer alan Batman ilimize dair birkaç noktaya değinmek istiyorum. Çoğumuzun ismi dışında pek bir şey bilmediği, son yıllarda ise basından takip ettiğimiz Hasankeyf şehri haricinde. Oysa 81 ilimiz kendi içinde ayrı hikayelere, doğal güzelliklere, mitolojiye, aşk ürünü eserlere sahip. Ama Batman bu hikayeleri dünyanın neredeyse ilk insanları olarak bilinen Adam-Havva’ya kadar bizi götürebiliyor. Üç semavi dinin kabul ettiği Adem-Havva’ya dair hikayeler dinleyebileceğiniz bir bölgeden bahsetmekteyim size. 

Cennetten kovulan bu kişilerin Batman’da bir mağarada yaşam sürdürdüğünden… Hele ki o durgun akan ama topraklara bereket saçan Dicle yok mu? Kim bilir kaç cana hayat verdi? Kim bilir kaç canı alıp götürdü? Berekettir bu topraklar; taşı maden, toprağı ekmek, havası rahmettir. Binlerce yıllık yaşanmış hikayeleriyle hep sevgiden, barıştan yana olmuştur bu topraklar. Sevgiye, hoşgörüye, aşka ev sahipliği yapmıştır… Dünyanın en güzel yapıtı olan Ayasofya’nın kubbesinden daha da büyük kemere sahip olan Malabadi Köprüsü de bu aşklardan birinin ürünüdür. Ticaret kervanlarının geçit yeri, konağı olmuştur. 

Binlerce yıllık yaşanmışlıklardan,tarihten,kültürden,mitolojiden, ilmek ilmek işlenmiş minarelerden, camilerden, köprü(ler)den, türber(ler)den, kaya evlerden bahsedersek Bizans, Sasani, Emeviler, Abbasiler, Hamdaniler, Mervaniler, Artuklular, Eyyubiler ve Osmanlı’yı anmadan geçemeyiz. Adeta kültür mozaiği gibidir, sular altında kalacak Hasankeyf şehri. Dün İpek Yolu ve Kral Yollarının kesiştiği bu yerler, şimdilerde ziyaretçilerine hasret…
  
Adeta kültür mozaiği olan Batman(Hasankeyf’ten Midyat’a) şehrini birlikte gezmeye ne dersiniz? Hasankeyf’ten Midyat’a sürecek yolculuğumuzda türküler dinleyeceğiz, hikayeler anlatacağım, bölgeyi anlatacağım, Dicle’yi fotoğraflayacağız, mağaralara gireceğiz, dinler üzerine konuşacağız, Süryani mabedi olan Mor Gabriel manastırını ziyaret edeceğiz, bir gelin tülü işlenmişcesine güzel olan Midyat Konuk Evi’ni ziyaret edeceğiz. Üzücü olan bir şey var:  belki de son kez Hasankeyf şehrini birlikte göreceğiz…  instagram: @7bolge4mevsim

İran Turizmi ve Berlin Fuarı Konuşuldu

Batman Turizmle kalkınırken Kentin STK’ları da çalışmalarına hız verdi

Batman Valisi Sn Ahmet Deniz öncülüğünde  İran turizmi kapsamında Batman  İnanç turizmi destinasyonları  Zeynel Bey, Seyyid Bilal ve İmam Abdullah İran Turizmine nasıl kazandırabilir üzerine toplantı gerçekleşti.

 Berlin fuarında yapılacak çalışmalar hakkında bilgi alışverişi yapıldı. Özelikle İran Turizmi için daha önce yapılan çalışmalar değerlendirildi. Bundan sonra da atılacak konular konuşuldu. Toplantıya Batman Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Aydın Durmuş, İl Kültür Turizm Müdürü İhsan Arslanlı, Belediye Kültür Müdürü Abidin Bingül, THY müdürü Melih Torlak, Türsab Byk Başkanı Şemsettin Yıldız, Batman Park Avm Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Şükrü Deniz, Batman Petrol Cıty Avm Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Hüseyin Yıldırım, GATOB Kurucu Başkanı Hüseyin Aslan ve Batman otel yöneticileri katıldı.

Almanlar tatilciler, 'reise bürolar'dan vazgeçmeyecek!

Almanların tatil satın alırken internette araştırma yaptıktan sonra acenteleri aramayı tercih 

Turizmdeki yeni nesil pazarlama tekniklerinin Alman tatilcilerin satın alma tercihlerini değiştirmeyeceğini öngören COOP TRR, reise büroların Türkiye satışlarının yüksek ivmeyle devam edeceğini söylüyor.

Avrupa’daki Türk kökenli seyahat acentecilerini tek çatı altında buluşturan Türk Acenteciler Birliği (COOP TRR), son günlerde çok tartışılan 'geleneksel seyahat acenteciliği teknolojiye yenik mi düşecek?" konusunun Almanya'daki yansımalarını yorumladı. Online satışların Almanya turizminin bel kemiği 'reise bürolar'ı (seyahat acenteleri) yakın gelecekte etkilemeyeceğini öngören COOP TRR, özellikle Türkiye turizminde sıcak satışların hep ön planda olacağını bildirdi. Avrupa'da online tatil satışlarının acente satışlarına oranının ülkeden ülkeye değiştiğini ifade eden COOP TRR CEO'su Fatih Şenel, klasik seyahat acentelerinin teknolojideki bu yeniliklerden etkilenmesinin kaçınılmaz olduğunu söyledi. Turizmde yeni nesil pazarlama tekniklerinin en çok Hollanda'daki acenteleri etkilediğini savunan Şenel, Hollanda'nın yanı sıra İskandinav ülkelerindeki acentelerin de talep daralması yaşadığını ifade etti. Şenel, "Holllanda'da ayakta kalan seyahat bürolarının arasındaki Türk kökenli olanların sayısı epey yüksek" dedi. 

Tercih yüz yüze iletişim

Almanya'da faaliyet gösteren reise büro sayısının beş yıl önce 16-17 bin, şu anda ise 13 bin civarında olduğunu kaydeden Şenel, Alman tatilcilerin yaş ortalamasının yüksekliğine dikkat çekti. Şenel, bu kesimin tatilini internetten almayı tercih etmediğini, online işlemleri yapmada zorlandıklarını, örneğin check-in işlemini bile yapmayı unuttuklarını anlattı. Almanların tatil satın alırken internette araştırma yaptıktan sonra acenteleri aramayı tercih ettiğini söyleyen Şenel, "Ucuz bilet ve otel fiyatlarını internetten takip ediyorlar ama satış elemanı ile yüz yüze iletişim kurarak satın almayı tercih ediyorlar" dedi.

COOP TRR olarak acenteci meslektaşlarına teknolojideki tüm yenilikleri takip etmeyi her zaman tavsiye ettiklerini kaydeden COOP TRR CEO'su Cumhur Sefer de, "Önümüzdeki yıllarda satış kanalları daha da gelişebilir, geride kalmamalıyız. Almanya'da kısa vadede online satışların sıcak satışları tehdit edeceğini sanmıyoruz ama gelecekte bu mutlaka olacak. İnternet portalları da sonuçta birer reise büro" diye konuştu.

Mağduriyetler internetten uzaklaştırıyor

Almanya'nın Essen kentindeki YES Reisen Genel Müdürü COOP TRR üyesi Halil Yalçın da, online satışlarda özellikle havayolları biletlerinde son iki yıldır yaşanan mağduryetlerin Almanları bu platformlardan uzaklaştırdığını savundu. Online biletlerin değiştirilemediğini veya iade edilemediğini hatırlatan Yalçın, "Bilinçli bir Alman tatil tüketicisi kesinlikle reise büroları tercih ediyor" dedi.

Internet satışlarının olmazsa olmazı kredi kartlarının Almanya'da kullanım oranının yüzde 20'ler düzeyinde olduğunu söyleyen Halil Yalçın, bu yüzden de online tatile rağbetin düşük olduğunu vurguladı. 

"Ofisimizi ziyaret eden misafirlerimize internette buldukları aynı fiyatları sunuyoruz" diye konuşan Yalçın, Türkiye turizminde geçen iki yılda yaşanan olumsuzlukların dağılmaya başladığını aldıkları rezervasyonlara yansıdığını da ifade etti. Yalçın, şöyle konuştu: "Almanya'dan Türkiye'ye satışları etkileyen en başta gelen neden, medyaya yansıyan Türkiye karşıtı propagandalar oldu. Bizler Türk kökenli turizmciler olarak elimizden geldiğince bu olumsuz havayı dağıtmaya başladık. Şu günlerde meyvelerini topluyoruz, ofisimize gelen her Alman misafire Türkiye'yi anlatıp, yönlendiriyoruz. Türk otellerindeki hizmet kalitesi ve fiyat dengesi her zaman tercih nedeni oluyor."

30 yaş üstü reise bürolardan vazgeçmiyor

Duisburg'da Türkiye spesiyalisti olarak çalışan Detrat Reisen’den ve COOP TRR üyesi Sertaç Özgür de 18-30 yaş grubu Almanların internetten alışveriş yapmaya eğiliminin  yüksek olduğunu kaydederek şunları ifade etti: "Alman gençler interneti etkin kullanıyor evet ama 30 yaş üstü tüketiciler tatil satın alırken kesinlikle reise büroları tercih ediyor. Hatta arada internet deneyimi yaşamış olan 30 yaş üstü kesim, yaşadığı olumsuzluklar sonrası tekrar ve kalıcı olarak reise bürolara dönüyor. Aslında internet reise bürolar için 'negatif' bir tehdit gibi görünse de zaman zaman lehimize çalışan 'pozitif' bir reklam aracı bile oluyor."

Türkiye satışları iyi gidiyor

Mülheim'deki Yavuz Reisen Genel Müdürü ve COOP TRR üyesi Merve Yavuz ise, sabit bir müşteri kitlesine hitap ettiklerini kaydederek, Almanların internette gördüğü düşük fiyatlardan etkilendiğini ancak soru ve istekleri için karşılarında muhatap aradıklarını belirtti. 2018 satışlarında Almanya'daki önemli bir tatil tüketicisi konumunda olan Rus kökenli Alman vatandaşlarından yüksek talep aldıklarını ifade eden Yavuz, "Almanya'da yaşayan Ruslar için de Türkiye, vazgeçilmez bir tatil destinayonu. 2018 satışlarında artış var" dedi.

Antalya’da Erken Rezervasyon Seferberliği Başladı

Menderes Türel: ‘Antalya Seni Bekliyor’ Kampanyasıyla İç Turizme En Büyük Desteği Sağlayacağız” Dünya turizminin lider şehirlerinden biri olma yolunda hızla ilerleyen Antalya’da, iç turizme yönelik özel indirim ve avantajlı fiyat uygulamalarını kapsayan Antalya Seni Bekliyor adlı kampanya aracılığıyla, erken rezervasyon seferberliği başlatıldı.  

Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkanı Menderes Türel öncülüğünde, iç turizmi canlandırmak amacıyla sürdürülecek kampanyanın ilk adımı olarak, Antalya Büyükşehir Belediyesi, AKTOB ve Türkiye’nin en büyük tur operatörleri arasında iş birliği protokolü imzalandı. Basın toplantısında konuşan Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, “Bu yıl yabancı turist sayısında yüzde 30'a yakın bir artış bekliyoruz, yerli turist ve Antalya'da yazlık ikinci konut nüfusu ile 20 milyona yakın bir ziyaretçi hareketi söz konusu olacak. Öte yandan “2009 yılında 300 bin kişi ile başlayan kampanyadan, 2017 yılında 5.2 milyon civarında kişi yararlandı. 2018’de 6 milyon civarında bir rakam hedefliyoruz.” Dedi. Bu yılın ocak ayında ağırlanan turist sayısında yüzde 13 oranında artış kat eden Antalya’da iç turizmi canlandırmaya yönelik önemli adımlar atılıyor. Turizm alanında yürütülen projelerle belediyecilik hizmetlerinde lider bir yaklaşım sergileyen kentte, Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkanı Menderes Türel öncülüğünde atılan adımlar, resmiyet kazanmayı sürdürüyor. Bu kapsamda, Antalya Büyükşehir Belediyesi ile AKTOB ve Türkiye’nin en büyük tur operatörleri arasında, 10 Şubat Cumartesi günü, İstanbul - Çırağan Palace Kempinski’de Antalya Seni Bekliyor kampanyasına yönelik iş birliği protokolü imzalandı. 

Geçtiğimiz yılın aralık ayında Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş tarafından, “Tatil herkesin hakkı” ve “Yerinizi şimdiden ayırtın” sloganları ile tüm yurdu hedef alarak başlatılan erken rezervasyon kampanyaları iç turizmi hareketlendirmeye başladı. Türkiye’nin en çok tercih edilen destinasyonları arasında ilk sırada yer alan Antalya’da, Başkan Menderes Türel öncülüğünde başlatılan erken rezervasyon seferberliğiyle, iç turizmde zirve yapılması bekleniyor.

Doğal ve kültürel zenginliğiyle dünyada eşi benzeri olmayan bir güzelliğe ve çeşitliliğe sahip olan Antalya’nın iç turizmde en çok tercih edilen tatil bölgesi olduğunu vurgulayan Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkanı Menderes Türel, protokol imza töreninde yaptığı konuşmasında şunları söyledi:

Açık havada tanıtım atağı başlıyor

“Kentimizde başlattığımız erken rezervasyon seferberliği kapsamında İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Bursa, Kayseri, Konya, Kahramanmaraş, Gaziantep, Eskişehir, Çorum, Denizli, Edirne, Hatay, Ordu, Sakarya, Samsun, Trabzon illerinde açık hava mecralarında tanıtım atağı başlatıyoruz. Dijital ortamda oluşturduğumuz www.antalyasenibekliyor.com sitesi aracılığıyla da erken rezervasyondan yararlanmak isteyen herkesin, hızlı bir şekilde iş birliği içerisinde olduğumuz tur operatörleriyle bağlantı kurmalarını sağlayacağız. Vatandaşlarımız siteye girip tatil organizasyonlarını bugünlerde yaparlarsa yüzde 50’lere varan erken rezervasyon indirimlerinden yararlanabilirler. Erken rezervasyonun farkındalığını, yurtdışından ülkemize gelip uygun fiyatlarla tatil yapan turistler gibi, yerli turistlerimiz de   www.antalyasenibekliyor.com adresini ziyaret edip fiyat avantajından faydalanabilirler. 

Türel: “Hedefimiz iç turizme en büyük katkıyı sağlamak”

İşbirliğimiz kapsamında, tur operatörleri yüzde 10 ile 50 oranları arasında indirim, avantajlı ödeme kolaylıkları sunacak. Biz de Antalya Büyükşehir Belediyesi olarak daha fazla vatandaşımıza tatil yapma imkânı sağlamak için tüm gücümüzle çalışacağız. Böylece Bakanlığımızın başlattığı kampanyalara Antalya olarak en büyük katkıyı sunmayı hedefliyoruz. Bu yolla iç turizmi canlandırarak, sektörümüzün ihtiyacı olan hareketliliği temin ederek, üzerimize düşen vazifeyi en iyi şekilde gerçekleştirmek için emin adımlarla ilerleyeceğiz.”

Aile ve Türkiye ekonomisine en büyük katma değer

Türkiye’de 2009 yılından bu yana sürdürülen erken rezervasyon kampanyalarıyla turizmi canlandırma noktasında çok başarılı sonuçlar elde edildiğinin altını çizen Türel, konuya şu sözlerle açıklık getirdi:

“2009 yılında 300 bin kişi ile başlayan kampanyadan, 2017 yılında 5.2 milyon civarında kişi yararlandı. 2018’de 6 milyon civarında bir rakam hedefleniyor. Antalya olarak bu hedefe en büyük payı vermek, başta vatandaşlarımızın aile ekonomileri olmak üzere ülke ekonomisine en büyük katma değeri sağlamak adına tüm gücümüzü kullanacağız”

En yüksek talep; Kemer, Belek, Side ve Alanya bölgelerinde

İç turizmin hareketlenmesinde adeta domino etkisi yaratan erken rezervasyon kampanyalarının Antalya’da; Kemer, Belek, Side ve Alanya bölgelerinde en yüksek talebi yakaladığına değinen Türel, diğer yandan bu kampanyaların yabancı turistlerin daha uygun ödeme koşulları ile seyahat ettiğine dair oluşan algıyı değiştirdiğini kaydetti. 

“Vatandaşların tatil hakkı için önemli bir adım”

Türel, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Antalya doğal ve tarihi güzellikleriyle eşsiz bir kültür mozaiğine sahip. Dünyadan çok sayıda yabancı turiste ev sahipliği yapıyor, onların farklı beklentilerini tek adresten karşılıyoruz. Ancak Antalya, sadece yabancı turistlerin buluşma noktası değil, yerli turistin de imkanları dahilinde gezip görebileceği, tatilini yapabileceği bir şehir. Onların bütçelerini zorlamayacak şekilde tatil yapmalarını olanaklı hale getirmemiz gerekiyor. 

Bu açıdan imza attığımız bu iş birliği protokolünü vatandaşlarımızın tatil hakkı için çok önemli bir adım olarak değerlendiriyoruz. Başlattığımız seferberlikle, kendimizi onların bu hakkına hizmet ederek sektörü daha ileri götürme mecburiyetinde hissediyoruz. Antalya turizmde henüz yolun başındadır, 2018 yılında %30'lu artışlar bizi çok heyecanlandırmamaktadır. Çünkü İspanya'dan daha fazla beş yıldızlı oteli olan bir şehir olarak çok daha ileri hedeflerimiz olmalıdır. Bir gün biz de Barselona gibi, turizme doyacak noktaya geleceğiz. Çünkü, Antalya kongre ve fuar turizminde, spor turizminde, kültür turizminde, kırsal turizmde, sağlık turizminde çok daha ileri noktalara gidecektir. Bunun için hep birlikte çok daha fazla çalışmalıyız.” 

Turizmde 2017 yılında yüzde 58’lik artış 

2018 yılı turizm sezonuna yönelik olarak "Antalya seni bekliyor" kampanyasıyla yeni bir adım atıyoruz. Esasen bu kampanya sadece bu turizm sezonu meselesi değildir, bana göre Antalya'nın yeni bir atılım dönemini başlatıyoruz. 

Antalya'da bir atılım dönemini 2004'de başlattık ve altyapı yaptık, ikinci atılım dönemi 2014'te başladı, EXPO, tramvay, çevre yollarıyla hızlı bir yatırım dönemi başlattık, fakat arkasından terör, Suriye krizi ve hain 15 Temmuz darbe girişimiyle bir gerileme yaşadık. Fakat çok şükür bu büyük millet tarih yazdı ve işte Türkiye Cumhuriyeti en güçlü dönemlerinden birini yaşıyor.  2016 Antalya turizminde yüzde 43 düşüşle kriz yılı oldu, 2017 ise yüzde 58 artışla toparlanma yılı oldu ve inşallah şimdi 2018'de bir atılım dönemine başlayacağız.

Yüzde 30 artış ve 20 milyon turist bekliyoruz

Bu yıl yabancı turist sayısında yüzde 30'a yakın bir artış bekliyoruz, yerli turist ve Antalya'da yazlık ikinci konut nüfusu ile 20 milyona yakın bir ziyaretçi hareketi söz konusu olacak. 

Yerli Turist tatile 17 Milyar TL harcadı

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre geçen turizm sezonunda yerli turist tatile 17 Milyar TL’lik bir bütçe ayırdığını görüyoruz. Kişi başına düşen gelir artıkça bu rakamlar daha da yükselecektir. Biz bu kampanyayla birlikte iç turizmde “erken rezervasyon” kültürünü daha da geliştirmeyi planlanıyoruz. Millet olarak erken rezervasyonu turizm kültürünün içerisine yerleştirmemiz gerekiyor.  Bu yeni turizm sezonunun yapacağımız çalışmalar ve duyurularla bu rakamların daha da üzerine çıkacağına inanıyorum. 

AKTOB Başkanı Erkan Yağcı: Kampanyanın amacı 40 milyon Yolcu

''Antalya seni bekliyor'' kampanyası ile Türkiye'de bir ilki gerçekleştirdiklerini belirten AKTOB Başkanı Erkan Yağcı, ''Bu kampanya kamu ve özel sektör olarak hayata geçirilen ilk kampanya olması anlamında önem taşıyor.'' dedi. Bu kampanya ile 40 milyon insanı Türkiye'de tatil yaptıracak bir çalışmayı başlattıklarını kaydeden Yağcı, “Turizmdeki başarıyı konuşurken yabancı turisti konuşuyoruz. Halbuki, kendi vatandaşlarımızın da tatile gitmesi, tatil için Antalya'yı seçmesi ve erken rezervasyon olanaklarından yararlanmasını sağlamak durumundayız. Bu kampanya ile 'yabancılar Türkiye'de daha ucuza tatil yapıyor' söyleminin de kırılmasını hedefliyoruz.” Dedi.

TÜRSAB Yönetim Kurulu Üyesi Burak Tonbul: Hedef 6 Milyon

İŞ Birliği protokolünde konuşan TÜRSAB Yönetim Kurulu Üyesi Burak Tonbul 2018 yılında erken rezervasyon sayısını 6 milyon olarak beklediklerini söyledi. Burak Tonbul, “Hepimizin bildiği gibi Türkiye artık bir turizm kaynak pazarı. Türkiye artık diğer ülkelere de önemli sayıda turist gönderen bir ülke. Organize tatil seyahatinin en önemli enstrümanı erken rezervasyondur. Tatil kültürü oturan ülkelerin vazgeçilmezi, erken rezervasyon dönemidir. Biz 10 yıl önce erken rezervasyonu başlattığımızda sayı 300 bindi. 2017'de bu sayı 5.7 milyona ulaştı ve bu yıl sayının 6 milyona ulaşacağını tahmine diyoruz.” Dedi.

TÜROFED Başkanı Osman Ayık: Yerli turist sayısını 10 milyona çıkarmak istiyoruz

Turizmin Antalya için en önemli sosyal ve ekonomik etkinlik sektörü olduğunu kaydeden Osman Ayık, “İç pazar bizim için en önemli kaynaklardan biri. Yerli turistleri, vatandaşlarımızı ağırlamak en asli görevlerimiz arasında yer alıyor. Otellerde tatil yapan insan sayısını 10 milyona ulaştırmak istiyoruz. Rekabet ettiğimiz ülkelerde iç pazarın payı yüzde 25-30 oranında değişiyor. Bu anlamda bizim gideceğimiz daha çok yol var.” Dedi.

Türkiye, İran’da 1 numaralı turizm pazarı haline geldi

2017 yılında 2.5 milyon İranlı turisti ağırlayan Türkiye, İran’da 1 numaralı turizm pazarı haline geldi. Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB), bu yıl da İran turizm pazarındaki büyümenin devam etmesinin öngörüldüğüne işaret etti. Özellikle Mart ayındaki Nevruz döneminde İranlıların yine Türkiye’ye akın etmesi bekleniyor. 

Son iki yıldır bazı sıkıntılara rağmen yüksek oranlı büyüme trendi yakalayan İran turizm pazarından bu yıl da iyimser beklentiler sürüyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın verilerine göre, 2016 yılında ülkemizi ziyaret eden İranlı sayısı 1 milyon 665 iken, 2017 yılında yüzde 50.2 gibi çok yüksek bir oranda artış göstererek bu sayı 2 milyon 501 bine ulaştı. İranlı turistlerin yurtdışı tatillerinde en çok tercih ettiği ülkeler sıralamasında Türkiye ilk sırada yer aldı. Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB), İranlı turist sayısında bu yıl da artış beklendiğini, özellikle Mart ayındaki Nevruz döneminde İranlı ziyaretçi sayısının artmasının öngörüldüğü değerlendirmesini yaptı. 

Harcamaları ortalamanın üzerinde 

TÜROB, kısa bir süre önce gerçekleştirilen TITE İran Uluslararası Turizm Fuarı, sonrasında bir rapor hazırlayarak İran pazarını mercek altına aldı. İranlı turistlerin harcama düzeyinin yüksek olduğu ifade edilen TÜROB raporunda, ülkemizi ziyaret İranlı turistlerin yaptıkları geceleme sayısının ortalama 6 gece ve kişi başı harcamanın 1.000 dolar olduğu belirtildi. Türkiye’i ziyaret eden yabancıların ortalama harcaması 630 dolar düzeyinde bulunuyor. Türkiye'nin İran için öncelikli destinasyonlar arasında yer aldığına işaret edilen raporda, özellikle İstanbul, Van ve Antalya'nın popüler olduğu, alışveriş, iş ve tatil segmentlerinde öne çıktığı belirtildi. Raporda, İranlı turistlerin Türkiye’den sonra en fazla ziyaret ettiği ülkeler Irak, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Ermenistan olduğu belirtildi. Şiilere özgü Arbaeen tatilinde hacı olmak için Kerbela’ya gitmek, İranlı turistlerin Irak’a gitmesinin temel sebebi olurken, Dubai ziyaretlerinin temelinde ise alışveriş ve eğlence yatıyor.

Sağlık turizminde rakibimiz olabilir

TÜROB’un raporunda İran turizm pazarının geliştirilebilmesi için şu öneriler yer aldı: 

- İran’ın bankacılık sistemi Türkiye ile uyumlu değil. Bu durum İran’dan Türkiye’ye potansiyelin altında turist gelmesine neden oluyor. Kredi kartı kullanımı olmadığı için İranlı turistler yüklü bir nakitle yolculuk etmek zorunda kalıyor. Dolayısıyla gelenler de potansiyelinin altında harcama yapabiliyor. DEBİT adı verilen nakit para kartı sistemi hayata geçirilebilir. Bu sitemle DEBİT kartlarına para yükleyen İranlılar, Türkiye’deki harcamalarını bu kartla yapabilirler. 

- İran Riyali, İran dışında konvertibl bir para olmadığı ve İran’da kredi kartı kullanımı olmadığı için İranlı turistlerin seyahatlerini önceden satın almaları gerekiyor. Bu sebeple çoğunlukla yerel acentelere başvuruyorlar.

- TITE İran Uluslararası Turizm Fuarı sırasında Kültür ve Turizm Bakanlığı desteği, TÜROB ve Sea Travel işbirliğiyle gerçekleştirilen workshop organizasyonuna ülkemizden 40'ı aşkın otelci katıldı. Workshop organizasyonu ile birlikte, akabinde düzenlenen Gala Gecesi'ne çok yüksek katılım oldu. Yaklaşık 600 İranlı turizm acentesi temsilcileri geceye iştirak etti. Özellikle, İran Pazarı'nın geleneksel yapısı ve yerel partner ile çalışma prensipleri gereği (özellikle ödemeler vb. konulardaki prosedürler sebebiyle) workshop çalışmalarının, fuar katılımından çok daha etkin ve sonuç odaklı olduğu gözlemlendi. 

- İstanbul–Tahran arasında Türk Hava Yolları, Atlasglobal, Pegasus, Mahan Air, ATA Airlines ve Kish Airlines olmak üzere 6 hava yolu şirketinin aktarmasız uçuşu bulunuyor.

- İran’da sağlanan tıp eğitimi ve ortalama hekim yetkinliği üst düzeyde ve sağlık hizmetleri uygun fiyatlı. Gerekli modernizasyon da sağlandığı takdirde, İran’ın orta ve uzun vadede bölgede Türkiye’ye sağlık turizmi açısından rakip olabileceği değerlendiriliyor. 

- İran’da en çok kullanılan yaygın sosyal medya kanalı olan Telegram’da Türkiye adına bir kanal açılması ve turizm özelinde yönetilmesi önemli. WhatsApp benzeri bir uygulama olan Telegram’da anlık mesajlaşma dışında, özel kurumlar ‘sadece okunabilir’ özellikli bilgilendirme kanalları açabiliyor. 

- Ülkenin sosyal yapısı gereği tanıtım ve pazarlamada geleneksel yöntemler (billboard, tv gibi), davet ve organizasyonlar düzenlenmesi etkili olabilir. 

İranlı turist sayısı 2017’de yüzde 50 arttı 

YILLAR
	2012	2013	2014	2015	2016	2017
İSTANBUL	395.122	375.403	590.920	755.707	648.176	910.810
TÜRKİYE	1.186.343	1.196.801	1.569.664	1.700.385	1.665.160	2.501.948