19 Ocak 2018 Cuma

Tatil diye yan gelip yatmak olmaz, bol bol gezip eğlenmek lazım

Sömestir tatili nihayet başladı, son ders bittiğinde çalan zille kapılar iki hafta boyunca sürecek mola için sonuna dek açıldı. İlk dönemin sona ermesiyle birlikte tüm telaşlar geride kaldı. “Adı tatil diye yan gelip yatmak olmaz, bol bol gezip eğlenmek için böyle fırsat hiç kaçırılmaz” diyenler için Ligarba Turizm seyahat rotalarını kaleme aldı.


İster çağın gelişkin oyun parklarında eğlenin, ister farklı kültürlerle tanışıp öğrenmeye devam edin ya da takın kolunuza çocuğunuzu haritadan bir yer seçin, 15 günlük yarıyıl tatili için geri sayım başladı. Göz açıp kapayıncaya kadar geçer, demedi demeyin! Ailecek yapılacaklar listesi bir hayli kabarmışken, vakit de bu vakitken, hareketlenmek lazım dedik en pratik yolları aradık, çıktık yola. 
İşte size kış tatiline uyan ve her yaştan çocuğa hitap eden, kolayca karar verilip üç beş gün dahi olsa gidilebilmesi muhtemel olan birkaç öneri.




Uludağ
Madem yarıyıl tatili her yıl olduğu gibi kışın tam ortasında çıkageldi, kara hasret kalan çocuklarla birlikte aileleri de çoktan beyaza bürünen, kayak keyfini buram buram estiren dağlara gönderme vakti geldi. Kar yağsa da tadına varamadan eriyip giden, araç trafiği, insan seli derken ezilip kirlenmeyen kara hasret kalan büyük şehirlerde yaşayanlar için 15 günlük bir tatil başladı. Uludağ’ın beyazında ister kızakla kayın ister boardlarınızı takıp eğitmenler eşliğinde güvenli bir deneyim yaşayın. Gündüzleri yağan lapa lapa kar altında arada bir kartopu savaşı yapmayı da unutmayın. Yorulursanız dev varillerin başında biraz ısının, bu arada sucuk ekmeğinizi soğutmadan birer yudum alın. Akşam olunca otel animatörleriyle eğlencenize hız kesmeden devam ederken ailecek unutulmaz bir hafta sonu kaçamağı için bu fırsatı kaçırmayın! 

Kapadokya
Binlerce yıllık bir medeniyeti açık hava müzesi misali farklı mimarisi eşliğinde gezmek isteyen, farklı kültürlerle tanışmak için “fırsat bu fırsat” diyen aileler; Türkiye’de böyle doğa güzeli, kültür mozaiği, maceranın en merkezi dururken uzaklara bakmaya gerek var mı? Çiçeği burnunda, karnesi kolunda çocuğunuzu alın, mağara otellerinden birinde eşsiz bir deneyim yaşamaya hazırlanın. Peribacaları’nın doğal oluşumlar olduğunu anlattığınızda çocuklarınızın çıplak gözlerindeki şaşkınlığı seyre dalın. Eğitim öğretimi kitaplardan, çocuğunuzu dört duvardan çıkarıp tarihin satır aralarında gezmeye çıkarın. İnsanların binlerce yıl önce bu bölgede yaşamaya başladığını antik kalıntılar eşliğinde anlatın. Gün henüz ağarmadan balon sefasını yakalayıp peri bacalarını kuş bakışı görme fırsatı yakalarsanız, çocuğunuzun zihnine bu unutulmaz anıyı mühürlemiş olursunuz, unutmayın. 

Abant
Kartpostalları kıskandıran manzaralar huzurunda, göl kenarının, gür ormanların, yemyeşil ağaçların huzurlu doğasında; ailecek organik ürünlerle bezenmiş ziyafet sofranızda; lezzetine doyulmaz bir kahvaltıyla başlayın güne. Şehrin gürültüsünden, sonu görünmeyen yapılacaklar listesinden, okuldan, işten, kalabalıktan çok uzakta çekirdek ailenizle baş başa kalıp bir güzel hasret giderin, temiz hava, bol oksijen, masmavi gökyüzü detaylarının da keyfinizi tazelemesini tabi ki bekleyin. Karnınız tok, sırtınız pekse bir yandan dağ yürüyüşü yapıp doğanın derinlerine dalmaya, bu sırada açık hava okulunda bitkinin de hayvanında bin bir çeşidiyle yakınlaşmaya ve dolayısıyla ardı kesilmeyen soruları yanıtlamaya hazır olun. Çocuğunuzun atlara ve biniciliğe merakı varsa, yörede bulunan çiftlikleri ziyaret ederek harika bir deneyim yaşayabilirsiniz. 

Yedigöller
Bir felaketin bunca güzelliğe yol açtığını, heyelanın büyüleyici gölcüklerin oluşmasını sağladığını öğrenen çocuklarınız hayata pozitif gözlerle bakmak, daha dayanıklı ve mücadeleci olmakla ilgili bir anlam çıkarmazlar mı dersiniz. Bu dönem varsın karnelerinde kırık olsun, notlarında zayıf bulunsun; “dünyanın sonu değil” demek doğru olmaz mı? Yedigöller Türkiye’nin en renkli, yeşili, sarısı, turuncusu ile en eşsiz manzaralarından birine ev sahipliği yapıyor. Çocuklarınızı doğanın direk göbeğine sokmak, saklı güzelliklerle tanıştırmak, çeşitli kuş türlerini keşfetmesini ve kendini doğanın bir parçası hissetmesini sağlamak için çadırınızı da alıp gelin. Belki ailecek bir çılgınlık yapmak, gecenizi bu muhteşem 7 gölün kıyısında geçirmek istersiniz. Çadırınızı ailecek kurar, birlikte olmanın tadını çıkarırsınız.

Efes
Çocuklarımıza biraz da antik kültürleri tanıtalım, kışı görece daha az sert yaşayan bir bölgeye yolculuk edip fırsattan istifade biraz ısınalım. İzmir’in Selçuk ilçesinde bulunan, bugün Türkiye sınırları dahilinde olan ancak geçmişte bir Roma kenti olan, antik Yunan hakkında haddinden fazla bilgi veren bir bölgede sıra; Efes. UNESCO tarafından dünya mirasları listesine alındığını bilmek, koruma altında olan bir yapının varlığına yetişebilmek, bugüne değin uzanan yapılardan tarihsel bilgiler edinebilmek hem sizin hem de çocuğunuzun bir hayli hoşuna gidecek. Neolitik, Helenistik ve Roma dönemine ait izler taşıyan antik bölge içinde bulunan; Artemis Tapınağı, Halen girişinde görevli eski çağ filozoflarının heykelleriyle anlatacakları olan Celsus Kütüphanesi, Hristiyanların kutsal ziyaretlerine ev sahipliği yapan Meryem Ana Evi önemli ziyaret noktalarındandır. Dünyanın Efes dışında 33 kentinde daha kendilerinde olduğu iddia edilen Yedi Uyurlar da Efes bölgesinde bulunmaktadır. Gördüğünüz üzere Efes oldukça keyifli ve doyumlu bir seyahat planı vadetse de seçim son kertede size kalıyor. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder