25 Ocak 2014 Cumartesi

BUSİNESS JET BAKIMI TÜRKİYE’DE YAPILACAK

FALCON 900 UÇAKLARI BAKIM İÇİN İSTANBUL’A GELECEK


VIP uçak bakım ve modifikasyon firması AMAC Aerospace Turkey, Falcon 900 ve Falcon 900EX Easy serisi uçaklara dair mevcut SHY-145 yetkisine, EASA Part-145 bakım yetkisini de ekledi. AMAC Aerospace Turkey, böylece çevre ülkeler ve Orta Doğu’da operasyon yapan ve EASA Part-145 yetkisi talep eden birçok Falcon 900 operatörüne de İstanbul’da bakım hizmeti verebilecek.

Dünyanın en kaliteli orta ve uzun menzilli iş jeti Falcon 900 serisi uçakların EASA Part 145 bakımı için artık Orta veya Batı Avrupa’ya gitmeye gerek kalmıyor. AMAC Aerospace Turkey, 6 Ocak 2014 itibariyle mevcut EASA Part-145 yetkisine, Falcon 900 ve Falcon 900EX Easy ( DX ve LX dahil) serisi uçakların 4A+ dahil bakım yetkisini ekledi.

AMAC Aerospace Turkey Operasyon Direktörü Atilla Güney, Falcon uçakları için aldıkları EASA Part 145 bakım yetkisi ile ilgili şunları söylüyor: “AMAC Aerospace Turkey olarak Türkiye’de business jet sahiplerine aradıkları kaliteli bakım hizmetini sunuyoruz. Amacımız bundan sonra hem Türkiye’de hem de hedef aldığımız Orta Doğu ve çevre ülkelerdeki Falcon 900 serisi uçakların bakımını Türk teknisyen ve mühendislik kabiliyetiyle ülkemizde gerçekleştirmek ve sivil havacılığın gelişimine katkıda bulunmak. 2014’ün ilk yarısı içinde de Falcon 2000 serisi uçakların bakım yetkisini almayı hedefliyoruz.”

Fransız Dassault firması tarafından üretilen 3 adet TFE731-60 model jet motoruna sahip Falcon 900 serisi uçaklar, maksimum 12 kişilik VIP konfigürasyona ve 8695  km menzile sahip. AMAC Aerospace Turkey, bakım yetkisini aldığı Falcon 900 serisi uçaklarına iki ayda bir yapılan basic check’lerden, 24 ayda bir yapılan 4A+ check’lerine kadar bakım uygulayabiliyor. AMAC Aerospace Turkey, Türkiye ve çevre ülkelerdeki Falcon 900 iş jeti operatörlerine B bakımına kadar hizmet verecek her türlü takım, teçhizat ve malzemeyi bünyesinde bulunduruyor.

BUSİNESS JET BAKIMI TÜRKİYE’DE YAPILACAK

FALCON 900 UÇAKLARI BAKIM İÇİN İSTANBUL’A GELECEK

VIP uçak bakım ve modifikasyon firması AMAC Aerospace Turkey, Falcon 900 ve Falcon 900EX Easy serisi uçaklara dair mevcut SHY-145 yetkisine, EASA Part-145 bakım yetkisini de ekledi.

AMAC Aerospace Turkey, böylece çevre ülkeler ve Orta Doğu’da operasyon yapan ve EASA Part-145 yetkisi talep eden birçok Falcon 900 operatörüne de İstanbul’da bakım hizmeti verebilecek.

Dünyanın en kaliteli orta ve uzun menzilli iş jeti Falcon 900 serisi uçakların EASA Part 145 bakımı için artık Orta veya Batı Avrupa’ya gitmeye gerek kalmıyor. AMAC Aerospace Turkey, 6 Ocak 2014 itibariyle mevcut EASA Part-145 yetkisine, Falcon 900 ve Falcon 900EX Easy ( DX ve LX dahil) serisi uçakların 4A+ dahil bakım yetkisini ekledi.

AMAC Aerospace Turkey Operasyon Direktörü Atilla Güney, Falcon uçakları için aldıkları EASA Part 145 bakım yetkisi ile ilgili şunları söylüyor: “AMAC Aerospace Turkey olarak Türkiye’de business jet sahiplerine aradıkları kaliteli bakım hizmetini sunuyoruz. Amacımız bundan sonra hem Türkiye’de hem de hedef aldığımız Orta Doğu ve çevre ülkelerdeki Falcon 900 serisi uçakların bakımını Türk teknisyen ve mühendislik kabiliyetiyle ülkemizde gerçekleştirmek ve sivil havacılığın gelişimine katkıda bulunmak. 2014’ün ilk yarısı içinde de Falcon 2000 serisi uçakların bakım yetkisini almayı hedefliyoruz.”

Fransız Dassault firması tarafından üretilen 3 adet TFE731-60 model jet motoruna sahip Falcon 900 serisi uçaklar, maksimum 12 kişilik VIP konfigürasyona ve 8695  km menzile sahip. AMAC Aerospace Turkey, bakım yetkisini aldığı Falcon 900 serisi uçaklarına iki ayda bir yapılan basic check’lerden, 24 ayda bir yapılan 4A+ check’lerine kadar bakım uygulayabiliyor. AMAC Aerospace Turkey, Türkiye ve çevre ülkelerdeki Falcon 900 iş jeti operatörlerine B bakımına kadar hizmet verecek her türlü takım, teçhizat ve malzemeyi bünyesinde bulunduruyor.

Türk Hava Yolları‘nın uluslararası organizasyonu Social Trippin, alanında uzman çok sayıda iletişimcinin katılımı ile geçtiğimiz hafta sonu İstanbul’da gerçekleşti

İlk iki buluşması Londra ve Berlin'de düzenlenen ve alanlarında uzman isimleri bir araya getirerek havacılığa dair birçok konuda fikir üretimi ve farklı görüş alışverişine olanak sağlayan Social Trippin etkinliği, 17-19 Ocak tarihleri arasında Türk Hava Yolları’nın transfer merkezi İstanbul’da gerçekleşti.

Etkinlik, geçtiğimiz Cuma günü Türk Hava Yolları Uçuş Eğitim Merkezi gezisi ile başlayıp devamındaki Pazar günü tüm gün süren seminer ile son buldu. “Social Trippin’ İstanbul”un ana başlığı "Havacılığın Geleceği" olurken organizasyon sırasında uçak içi yolcu deneyimini iyileştirme ve havacılık sektöründe sunulan hizmetleri geliştirmeye yönelik yaratıcı fikirlerin ortaya çıkması adına katılımcılar arasında kapsamlı görüşmeler gerçekleştirildi.

Türk Hava Yolları İnteraktif Pazarlama ve İletişim ekibi ile birlikte etkinliğe katma değer veren isimler arasında havacılıkla ilgili dünyanın önde gelen blog yazarları, muhabirleri ve sektörde deneyimli çok sayıda profesyonel isim yer aldı. Katılımcılar arasında en fazla dikkat çeken isimler ise; simpliflying.com kurucusu ve trend uzmanı; Shashank Nigam, havacılık bloğu yazarı ve airlinetrends.com kurucusu; Raymond Kollau, havacılık bloğu yazarı, gazeteci ve airlinereporter.com kurucusu; David Brown ve CF Aviation ve Gökjet Havacılık Lisesi kurucu ortağı; Çağatay Fırat.

Türk Hava Yolları İnteraktif Pazarlama ve İletişim Müdürü Neşet Dereli, “Dünyanın dört bir yanından organizasyonumuza katılan misafirlerimiz, yolcularımızın uçuş deneyimlerini geliştirmek ve dünyalarını genişletmek adına değerli katkılarda bulundular. Farklılıkları bir araya getirmek ve ufkumuzu genişletmek bizler için önemli olduğu kadar keyifli de.”dedi.

  Social Trippin etkinlik dizisiyle küresel ve yenilikçi marka imajını güçlendiren Türk Hava Yolları, uluslararası çalışmalarıyla uçak içinde yeni hizmetler geliştirmeyi ve yolcu memnuniyetini en üst seviyeye çıkarmayı hedefliyor. Social Trippin’ etkinliklerinin başarısı bu serinin önümüzdeki aylarda da global havacılık sektörüne katma değer üretmeye devam edeceğinin bir göstergesi.

“GÜMRÜK KAPILARINI YENİLEYEREK İPEK YOLUNU CANLANDIRACAĞIZ”

Dünyanın en büyük üç fuar organizasyonu arasında yer alan ve Kanton adıyla bilinen Çin İhracat ve ithalat Fuarı Şirketi Başkan Yardımcısı Ma Chunzhi, Ankara Ticaret Odası üyesi firmaları Kanton Fuarına davet etti. Çin İhracat ve İthalat Fuar Şirketi Başkan Yardımcısı Ma Chunzhi ve beraberindeki heyet , Ankara Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Salih Bezci’yi makamında ziyaret etti. Guangzhou Fuarı olarak da bilinen Kanton fuarı hakkında bilgi veren Chunzhi, 1957 yılından beri  yılda iki kere gerçekleşen fuarın Ekim ayında 114’üncüsünün düzenlendiğini söyledi.

Kanton Fuarının  geniş katılımla gerçekleşen ve  çok sayıda sektörün katıldığı  fuar olduğunu anlatan Chunzhi, Ankaralı firmaların Çin’de fuara katılarak hem ithalat hem ihracat yapabileceğini kaydetti. Chunzhi, Türk şirketlerinin de yoğun biçimde katıldığı Kanton Fuarı’nın 200 binin üzerinde ziyaretçisinin olduğunu söyledi.

“ÇİNLİ FİRMALARI ANKARA’DA FUARA DAVET EDECEĞİZ”
ATO’nun Ankara’ya uluslararası fuarların düzenleneceği bir fuar alanı kazandırmak amacıyla kurulan şirketin ortağı olduğunu anlatan Bezci, fuar alanının mimari projelerini gösterdi. Bezci “Biz de yakında Ankara’da uluslararası boyutta fuarlar düzenleyeceğiz, biz de Çinli firmaları fuarlarımıza davet edeceğiz” dedi.


-“GÜMRÜK KAPILARINI YENİLEYEREK İPEK YOLUNU CANLANDIRACAĞIZ”-
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ve 136 oda ile birlikte kurdukları Gümrük ve Turizm İşletmeleri Anonim Şirketi ile sınır kapılarını modernize ettiklerini kaydeden Bezci, “Hedefimiz gümrük kapılarını yenileyerek  ipekyolunu canlandırmak” dedi. Avrupa’dan yola çıkacak tırların Türkiye’nin modern gümrük kapılarından geçerek Çin’e doğru yol alabileceğini anlatan Bezci, Ermenistan’la olan  gümrük kapısının açılmasıyla birlikte de hem Ermenistan’la ticaretin başlayacağını hem de bu güzergah üzerindeki ülkelere ve Çin’e ulaşmanın mümkün olacağını kaydetti.

5 YILDIZLI NOVATEL KARAKÖY’DE AÇILACAK

AKFEN GYO DÜNYANIN İLK 5 YILDIZLI NOVATEL’İNİ KARAKÖY’DE HİZMETE AÇACAK



Ekonomik şehir otelciliği konsepti ile 2013 yılında İstanbul, İzmir ve Rusya’da toplam 3 yeni otelini hizmete açan Akfen GYO, dört yeni otelin daha yatırımına devam ediyor. Portföyünde işletmeye açık 16 otel bulunan şirket, önümüzdeki iki yılda işletmeye açık otel sayısını 20’ye, oda sayısını ise 3.641’e yükseltmeyi hedefliyor.Türkiye’de hızla büyüyen ‘ekonomik şehir otelciliğine odaklanmış’ ilk ve tek gayrimenkul yatırım ortaklığı olan Akfen Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı (GYO), stratejik ortağı Accor S.A ile birlikte Türkiye ve Rusya’da büyümesini sürdürüyor. Son iki yılda 5 yeni otelin yatırımını tamamlayarak portföyündeki işletmeye açık otel sayısını 16’ya yükselten şirket, önümüzdeki iki yılda işletmeye açık otel sayısını 20’ye, oda sayısını da 3.641’e yükseltmeyi hedefliyor.

Akfen GYO’nun 2013 yılı performansını değerlendirmek ve 2014 yılı iş hedeflerini paylaşmak amacıyla bir basın sohbet toplantısı düzenlendi. Toplantıya Akfen GYO Yönetim Kurulu Başkanı Süha Güçsav ve Akfen GYO Genel Müdürü Vedat Tural katıldı. Toplantıda Akfen GYO’nun yılsonu performansı ve gelecek dönem hedeflerine ilişkin bilgiler paylaşan Akfen GYO Yönetim Kurulu Başkanı Süha Güçsav, “Otel kira gelirlerimiz 2012 yılının aynı dönemine göre yüzde 31 artarak 41 milyon TL oldu. Şirketin net aktif değeri ise 30 Eylül 2013 itibariyle 950 milyon TL olarak gerçekleşti” dedi.


2013’te faaliyetteki otel sayısı 16, oda sayısı 2.777’ye yükseldi
2013 yılında İstanbul’da Ibis Otel Esenyurt, İzmir’de Ibis Otel Alsancak ve Rusya’da Ibis Otel Kaliningrad’ı hizmete açtıklarını ifade eden Süha Güçsav, böylece şirket portföyünde bulunan faaliyetteki otel sayısının 13’ten 16’ya; bu otellerin hizmete açılmasıyla birlikte oda sayısının da 2.314’ten 2.777’ye yükseldiğini belirtti. Güçsav,“Sahip olduğumuz iş modeli ve hedeflerimiz çerçevesinde yatırımlarımıza devam ediyoruz. Ekonomik şehir otelleri geliştirilmesinde uzmanlaşmış bir yapımız bulunuyor. Otel yatırımlarımızla, gelişen Türk orta sınıfının artan turizm talebinden ve Türk iş dünyasının artan mobilitesinden mümkün olduğunca fazla pay almayı planlıyoruz. Gerek otel sayısı gerekse oda sayısı açısından bölgemizin, uluslararası standartlarda inşa edilmiş ve işletilen otellere sahip önde gelen otel yatırımcılarından biri olmayı hedefliyoruz” dedi.
Güçsav, sözlerine şöyle devam etti:

“Gayrimenkul sektörü kendi iç finansman sorunlarını çözmüş gibi görünüyor. Sektör, özellikle İstanbul'a odaklanmış gibi görünse de, Türkiye'nin farklı bölgelerinde yapılan altyapı yatırımları ve yeni projelerin etkisiyle büyümeye devam ediyor. Bunun yanında turizm yatırımları Türkiye ekonomisi ile doğru orantılı olarak ilerliyor. Ekonomik açıdan gelişme gösteren illerde otel yatırımlarının yoğunluk kazandığını görülüyor. Özellikle şehir otelleri yatırımında önemli ilerlemeler var. Ekonomik şehir oteli yatırımlarının ekonomik durgunluk döneminde bile canlı kalan bir alan olarak büyümesini sürdürdüğü görülüyor.”
İstanbul çekim merkezi olmaya devam ediyor

Anadolu’nun çeşitli kentlerinde şehir oteli potansiyelinin artmasıyla 3 ve 4 yıldızlı otel projelerinin geliştirilmesine ağırlık verildiğini söyleyen Süha Güçsav, “Buna karşın İstanbul, gayrimenkul yatırımlarında olduğu gibi turizm potansiyeliyle de yatırımcıların çekim merkezi olmaya devam ediyor. Şirket olarak bu doğrultuda İstanbul’daki yatırımlarımıza devam ediyoruz. İstanbul’un en eski ticaret merkezlerinden biri olan Karaköy’de beş yıldızlı ve 200 odalı Novotel Karaköy projesini hayata geçirdik. Proje inşaatına 2012 yılında başladık. Uzun dönemli proje finansmanı sağlanan projeyi, 2015 yılı ilk çeyreğinde tamamlayarak hizmete açmayı planlıyoruz. Buna ilaveten yine İstanbul Tuzla’da yaklaşık 15 milyon TL bedelle 4 bin 260 metrekare büyüklüğünde bir arsa satın aldık. Söz konusu arsa üzerinde öncelikle 200 odalı bir Ibis Otel inşa edeceğiz, bu otelin performansına göre yanındaki rezerv alana bir de Novotel yapabiliriz” dedi.

147 odalı Ibis Otel Esenboğa Ankara bu yıl açılıyor
İş modelleri dâhilinde fırsat gördükleri büyük illerde yatırım fırsatlarını değerlendirdiklerini hatırlatan Güçsav, “Ankara Esenboğa’da, havalimanına 2 kilometre mesafede bulunan 147 odalı Ibis Otel projesinin inşaatı hızla ilerliyor. Ibis Otel Esenboğa’yı 2014 yılının ikinci çeyreğinde faaliyete geçirmeyi planlanıyoruz” diye konuştu.
Moskova’da 317 odalı Ibis Otel inşa ediyoruz
Türkiye’nin yanı sıra Rusya’da standartlaştırılmış konaklama tesislerinin az olması nedeniyle bu ülkede giderek büyüyen şehir otelciliği segmentinde pazar paylarını arttırmaya yönelik adımlar attıklarını ifade eden Süha Güçsav, “Eylül 2013’te Rusya’nın başkenti Moskova’da yeni bir yatırıma imza attık. Yüzde 100 bağlı ortaklığımız Hotel Development Investment BV (HDI), Beneta Limited ile 4 Eylül 2013 tarihinde bir hisse satış sözleşmesi imzaladı. Bu sözleşme ile merkezi Rusya'da bulunan Severnyi Avtovokzal Limited şirketinin hisselerini 12.975.000 milyon dolar bedelle devraldık. Şirket, Moskova'nın merkezinde toplam arsa büyüklüğü 2 Bin 10 m2 olan ve üzerinde 317 odalı otel olarak projelendirilen ve yapı ruhsatı alınan projenin haklarını elinde bulunduruyor. Projenin inşaatı devam ediyor, 2015 yılında hizmete açmayı planlıyoruz” diye konuştu.

2015 yılında toplam 20 oteli işletmeye açık olacak
Güçsav, son olarak “Ibis Otel Esenboğa ve Novotel Karaköy’ün ardından 2015 yılında Ibis Otel Tuzla ve Moskova Ibis Otel projelerinin yatırımlarının tamamlanması ile şirketimizin kendisi ve bağlı ortaklıkları vasıtasıyla 4 tanesi Rusya'da olmak üzere toplam 3 bin 641 oda kapasiteli 20 adet oteli işletmeye geçmiş olacak” dedi.

TAKSİM YEPYENİ BİR OTEL İLE TANIŞIYOR

TAKSİM ULUSLARARASI MERCURE KONFORUYLA MAYIS AYINDA BULUŞUYOR! 


İstanbul’un merkezinde, muhteşem konumuyla memnuniyetiniz temel alınarak oluşturulan Mercure İstanbul Taksim Hotel kusursuz hizmet anlayışı ile şehrin kalbinin attığı yerde Mayıs 2014 ‘de açılıyor. Yerli ve yabancı konuklarını beklentilerin ötesinde bir deneyime davet eden Mercure, elegant ve rahat bir atmosferin, kusursuz servis kalitesi ile buluştuğu, konforlu odaları, hizmeti gibi benzersiz lezzetler sunan restoranıyla, İstiklal Caddesi ve Taksim meydanına yürüyüş mesafesinde, Ayasofya, Topkapı Sarayı gibi tarihi dokuya sahip Beyazıt ve Sultanahmet bölgesine 15 dakika mesafede; Atatürk Havalimanına 22, Sabiha Gökçen Havalimanına 45 km uzaklıkta konaklama imkânı sunuyor…


Özel tasarım odaları ve Boğaz’a bakan  ‘Mercure  Privilege Lounge’  ile özgün  tasarımlı Mercure İstanbul Taksim Hotel’de toplam 137  modern, şık, şehir, boğaz manzaralı deluxe ve suit oda bulunuyor. Odalarında; çay ve kahve yapma imkanı, telefon, minibar, çalışma masası, ücretsiz internet bağlantısı, LCD televizyon gibi evinizde hissini yaratacak her detay misafirlerin konforu için oluşturuldu. İş amaçlı otelimizde konaklayacak misafirlerimizin kullanımına sunulan sessiz ve şehrin en güzel manzaralarından birini sunan, 70 m2 ve 35 m2 boyutlarında iki adet gün ışığı alan toplantı salonu da bulunmaktadır. Şehrin tadını çıkartırken stresli ortamından egzersiz yaparak uzaklaşmak isterseniz, Mercure İstanbul Taksim GYM tam size göre... Otelde konaklama yaptığınız sürece ücretsiz faydalanabileceğiniz GYM ile, günün yorgunluğundan spor yaparak arınabilirsiniz.Mercure 50 ülkede 700’den fazla Mercure otel ile gerçek otel deneyimini garanti ediyor.
İstanbul’un ve Taksim’in tadını doyasıya yaşamak isteyenler için Mercure İstanbul Taksim Hotel, güler yüzlü ve profesyonel çalışanlarıyla misafirlerini bekliyor.

Adres: Ömer Avni Mahallesi İnönü Caddesi No:42 Taksim, İstanbul
Telefon: (+90) 212 927 27 27  Fax: (+90) 212 927 27 00                  
E-posta: H9176-RE@accor.com

ANADOLUJET ŞEHİRLERİ BİRBİRİNE BAĞLIYOR

ANADOLUJET, GAZİPAŞA’NIN BÜYÜK HAYALİNİ GERÇEĞE DÖNÜŞTÜRDÜ

AnadoluJet, yılda yaklaşık 1 milyar Dolar turizm geliri elde eden Alanya ve bölgesinin dünyaya açılan kapısı Gazipaşa Havalimanı ile Ankara Esenboğa Havalimanı arasındaki karşılıklı seferlerini 22 Ocak 2014 tarihinde yerel ve mülki idare yöneticilerinin katılımıyla düzenlediği hat açılışı ile başlattı.Halkın havayolu AnadoluJet’in, Alanya, Gazipaşa, Anamur ve Antalya olmak üzere bölge turizmi açısından oldukça büyük bir önem taşıyan Ankara – Gazipaşa hattı, yerel ve mülki idarecilerin katılımı ile hizmete açıldı. Gazipaşa Havalimanı’nda büyük bir katılımla gerçekleşen karşılama töreni ardından, Alanya Kültür Merkezi’nde düzenlenen hat açılış etkinliğinde Ankara Devlet Opera ve Balesi’nin müzikli oyunu ‘Seslerle Anadolu’nun temsili de gerçekleştirildi.Alanya, Gazipaşa ve Anamur halkının da iştirak ettiği etkinlikte; Alanya Kaymakamı Erhan Özdemir, Gazipaşa Kaymakamı Muhittin Pamuk, Alanya Belediye Başkanı Hasan Sipahioğlu, Gazipaşa Belediye Başkanı Cem Burak Özgenç, AnadoluJet Başkanı İbrahim Doğan, THY Antalya Müdürü Ömer Durna, TAV Alanya Gazipaşa Havalimanı İşletme Koordinatörü Cengiz Aşıklı, yerel ve mülki idare yöneticileri ile çok sayıda basın mensubu da yer aldı.


 “Hasretleri vuslatlara dönüştürüyoruz”
Hat açılış töreni AnadoluJet Başkanı İbrahim Doğan’ın konuşmasıyla başladı. Doğan, iki yıldır hazırlıklarını yaptıkları Ankara – Gazipaşa hattının açılışında kendilerini Alanya, Gazipaşa ve Anamur’un kanaat önderlerinin karşıladığını belirterek; “Çalışmalarımıza başladığımız 2008 yılından bu yana sokak sokak gezerek Anadolu insanına temas ediyoruz. Onların ihtiyaç ve taleplerini dinliyoruz. Uçuşlarımızı gerek yerel halktan gerekse yerel ve mülki idarecilerden gelen taleplere göre düzenliyoruz. Bu nedenle AnadoluJet bizim için bir duygu. Anadolu insanı için hasretleri vuslatlara dönüştüren bir iletişim aracı” dedi. İlk uçuşta yolcularla tek tek sohbet etme imkânı bulduğunu da söyleyen Doğan, şimdilik haftada beş gün olarak başlayan seferlerin ilerleyen zamanlarda artacağını belirtti.


Gazipaşa Havalimanı 1.5 milyon turisti ağırlayacak…
İbrahim Doğan’ın ardından kürsüye çıkan TAV Gazipaşa Havalimanı İşletme Koordinatörü Cengiz Aşıklı ise TAV olarak yedi ülkede 13 havalimanı işlettiklerinin ve Gazipaşa’nın bölgenin konumu gereğince kendileri için büyük önem arz ettiğinin altını çizdi. Gazipaşa Havalimanı’ndaki Hava Terminal binasını büyütecekleri müjdesini veren Aşıklı, geçen sene 10 yabancı ülkeden 16 yeni noktadan uçuşların başladığını ve artan talepler neticesinde terminali yaklaşık üç katına yani 6 bin 400 m2’ye, yolcu kapasitesini ise yaklaşık 1.5 milyona çıkartacaklarını açıkladı. Aşıklı, “Bir THY markası AnadoluJet’in seferlerinin başlaması hem havalimanımız hem de bölgemiz için büyük bir övünç kaynağı. Başkentimiz ile bölgemizin bağlanıyor olmasından büyük mutluluk duyuyor, emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.


“Alanya için bir hayaldi, gerçek oldu”
Hattın açılışı için büyük emek sarf eden Alanya Belediye Başkanı Hasan Sipahioğlu, yaklaşık iki yıldır telefon trafiği ile sürdürdükleri hat açılış sürecinin bugün gerçeğe dönüşmesinden çok mutlu olduğunu belirterek; “Gazipaşa Havalimanı, Alanya için bir hayaldi. Olmaz deniliyordu, ama olabileceğini Ulaştırma Bakanlığımız, Devlet Hava Meydanları, Sivil Havacılık ve TAV ortaya koydukları irade ile bize gösterdi” dedi.  Önümüzdeki Nisan ayında daha konforlu bir havalimanına sahip olacaklarını vurgulayan Sipahioğlu: “Bundan sonraki beklentimiz, havalimanımızın genişletme çalışmalarının bitmesiyle İstanbul Atatürk Havalimanı’na bağlanmak olacaktır”.AnadoluJet’in yaptığı bu girişim ile yurt dışına bağlanmanın da daha kolaylaşacağını dile getiren Sipahioğlu, “Alanya’nın Anadolu ile kucaklaştığını belirterek, AnadoluJet ekibine teşekkürlerini sundu.

“Dört gözle beklediğimiz AnadoluJet, geldi”
Alanya Belediye Başkanı’nın ardından kürsüye çıkan Gazipaşa Kaymakamı Muhittin Pamuk, AnadoluJet’in Ankara - Gazipaşa hattının açılışını sevinçle karşıladıklarını belirterek, yurdun dört bir yanını havayolu ile tanıştıran AnadoluJet’in Gazipaşa uçuşlarını dört gözle beklediklerini belirtti. Pamuk, “Havacılık sektöründe önemli bir marka olan AnadoluJet’in Gazipaşa Havalimanı’nı ihmal etmesi düşünülemezdi. Bu bölgemiz için önemli bir başlangıç. Biz binlerce yolcu ile başladığımız bu yolculukta şimdi yüz binlerden bahsediyoruz. İnşallah önümüzdeki süreçte milyonlardan bahsedeceğiz. 4.5 yıldır görev yaptığım Gazipaşa’da hep ilkleri yaşadık. AnadoluJet’in uçuşlarının başlaması bizim için mutluluk verici. Havalimanın Alanya’ya katkısı yadsınamaz. Ancak biz artık Gazipaşa’nın da turizm konusunda hak ettiği yere geleceğini umut ediyoruz. Ulaşım kolaylığına sahip olan Gazipaşa’ya artık tüm yatırımcıları bekliyoruz” dedi.Açılış konuşmalarının sonrasında gerçekleştirilen ‘Seslerle Anadolu temsilinin ardından konuklar için bölgede kültür turu gerçekleştirildi. Sonrasında AnadoluJet’in tarifeli seferi ile Ankara’ya geri dönüldü.

Bölgenin yeni yıldızı: Gazipaşa
Yılda yaklaşık 3 milyon turist ağırlayarak 1 milyar Dolar turizm geliri elde eden Alanya yanında; Gazipaşa ilçesi ile Mersin’in Anamur ilçesine olan yerli ve yabancı ziyaretçi potansiyelini daha da arttırması beklenen AnadoluJet’in Ankara  - Gazipaşa uçuşları, bölge ekonomisine önemli katkılar sağlayacak. AnadoluJet, bölge insanını önce Anadolu’ya oradan da dünyaya bağlayarak; bölgenin ticari ve kültürel gelişimini de güçlendirecek. AnadoluJet’in sefer düzenlemeye başladığı Gazipaşa Havalimanı, TAV Havalimanları tarafından işletiliyor. Geçen yıl 370 bin yolcuya hizmet veren Gazipaşa Havalimanı AnadoluJet’in sefere başlamasıyla yolcu sayısını da arttırmayı hedefliyor. 2014 yılında aralarında Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu’nun da olduğu 126 spor faaliyetine ev sahipliği yapmaya hazırlanan Alanya’ya olan ilginin AnadoluJet uçuşları ile daha da artacağı öngörülüyor. 23 Ocak 2014, Perşembe gününden itibaren 12.35’te Ankara’dan, 14.15’te Gazipaşa’dan kalkışlı, haftada beş gün olarak düzenlenecek uçuşlar, Nisan 2014’ten itibaren ise haftada yedi gün olarak gerçekleştirilecek.  

AnadoluJet ve uçuşları ile ilgili ayrıntılı bilgiye www.anadolujet.com resmi internet sitesinden ve 444 2 538 numaralı çağrı merkezinden ulaşabilirsiniz.




MARMARİSLİ RUSLAR “İBADETİMİZİ YAPAMIYORUZ”

EVLENEREK TÜRK VATANDAŞI OLAN RUSLAR KİLİSE OLMADIĞI İÇİN İBADETİMİZİ YAPAMIYORUZ


Evlenerek Türk vatandaşlığına geçmiş olan, eski Sovyet cumhuriyetlerinden gelen Marmarisli Ruslar, seçim çalışmaları için kendilerini ziyaret eden adaya dert yandılar: “Kilise olmadığı için ibadetimizi yapamıyoruz” Muğla’nın Marmaris ilçesinde Demokrat Parti (DP) Marmaris Belediye Başkan Adayı olan Mustafa Karacan 30 Mart tarihinde gerçekleşecek yerel seçim çalışmaları kapsamında ilçede yaşayan ve evlenerek Türk vatandaşlığına geçmiş olan Eski Sovyet Cumhuriyet vatandaşı bayan seçmenlerle bir araya geldi.

“Marmaris’te yaşamaya karar vermiş tüm vatandaşlarımızı eşittir”
Demokrat Parti Marmaris Belediye Başkan adayı Mustafa Karacan “Buraya sizin sorunlarınız yine sizin ağzınızdan dinlemeye geldik. Biz hangi ülkeden gelmiş olurlarsa olsunlar dilleri, kökenleri ve dinleri ne olursa olsun Marmaris’te yaşamaya karar kılmış tüm vatandaşlarımızı eşit görüyoruz.  Marmaris'imizi sevmiş burada yaşamaya karar kılmış herkesi biz de seviyoruz ve onların sorunlarını kendi sorunumuz olarak kabul ediyoruz. Seçim çalışmalarımızda burada yaşayan yabancılarında düşüncelerini almak, onlarında fikirlerine danışmak Marmaris’in geleceği açısından bizlere yeni projeler oluşturmamız için önemlidir” dedi.


“Kilise olmadığı için ibadetimizi yapamıyoruz”
Mustafa Karacan’ın bu açıklaması üzerine söz alan Rus asıllı seçmenler, eski Sovyet cumhuriyetlerinden gelip buraya yerleşen ve Türk vatandaşı olanların sayısının 500’un üzerinde olduğunu belirterek “ibadet edeceğimiz bir kilisemiz yok” diye yakındılar. Türk vatandaşı Ruslar konuşmalarına “maalesef burayı yönetenler bu konuda gerekli hassasiyeti göstermemişler umarım siz gösterirsiniz” diyerek sıkıntılarını dile getirdiler. Ayrıca Marmaris’te eğitim, sosyal yaşam, kira ve iş konusunda sıkıntıda olduklarını da Karacan’a ilettiler.
Karacan kilise sözü verdi: “Kilise yapılması için ne gerekiyorsa bunu yapacağız”

Sorunları ilk ağızdan dinleyen DP Marmaris Belediye Başkan Adayı Mustafa Karacan ise vatandaşlara hitaben şunları söyledi: “Eğer siz Marmaris yaşayanları olarak teveccüh gösterir de bizi belediye yönetimine getirirseniz her bir bireyin sorununu, kendi sorunumuz kabul eder çözüm üretiriz. Marmaris’imizi  kültür- sanat ve spor kenti yapmak,  çocuklarımızın  eğitimi için yeni alanlar yaratmak bizim önceliklerimizdir.  İnsanların dini ibadet hakları insan hakkının bir parçasıdır.  Her dinden insanların ibadet edeceği mekânları oluşturmak için çaba sarf edeceğiz. Sizlerinde Kilise ve mezarlık isteme hakkı, yerel yönetimin de bu hakkı yerine getirme sorumluluğu var. Biz bu sorumluluğun gereğini yapacağız. Belediye olarak bizim görevimiz yer tahsisi için gerekli görüşmeleri yapmak. Yeri temin ettikten sonra Kilise’nin inşaatı çok daha basit ve kolay. Bunun için mutlaka girişimlerimiz olacak. İlçemizde bu kadar çok yaşayan gerek yabancı aslı Türk vatandaşlarımız, gerekse yabancı konuklarımız dini vecibelerini yerine getirmeleri en doğal hakları. Bu nedenle ilçeye bir kilise yapılması için ne gerekiyorsa bunu yapacağımızdan hiç şüpheniz olmasın belki hemen yapmamız mümkün olmayacaktır ama en kısa zamanda bu kiliseyi Marmaris’te sizlerin ibadetine açacağız” şeklinde konuştu.

TRAKOFF’TAN KEŞOFF’A ZİYARET


Keşan Off Road Grubu'na Trakya Off  Road Grubu ziyareti gerçekleşecek.

15-20 araçla 25 Ocak 2014 Cumartesi günü Tekirdağ,ÇoRLU ve İstanbul'dan araçlarla Keşan’a gelecek olan TRAKOFF Grubu aynı akşam Gökçetepe'de Kamp yapacak.
   
                 
26 Ocak 2014 Pazar günü TRAKOFF Grubu ile buluşacak olan KEŞOFF ekibi Koruda,Gökçetepe, Yangın Kulesi,Uzunkum ve Yayla ziyaretini gerçekleştirecekler.
                     
KEŞOFF Grubu kendileri ile ortak hareket eden ve ziyarete gelecek olan TRAKOFF Grubu üyelerine teşekkür ettiler.



Aslı Pelit ile İç Isıtan Güney Amerika…01 - 09 Şubat 2014 – 2950.-Euro

Ayrıcalıklı ve konsept turları ile seyahat dünyasında ilgi gören More Travel soğuk kış günlerini geride bırakarak Güney Amerika’nın egzotizmini keşfetmeye davet ediyor. Latin Amerika uzmanı Aslı Pelit rehberliğinde düzenlenen ve Brezilya’dan Arjantin’e uzanan bu benzersiz tur unutulmaz bir seyahat deneyimi vaat ediyor…

Renkli festivalleri, eşsiz doğası, sıcak insanları ve hareketli samba ritimleri ile Brezilya’yı keşfettikten sonra rotanızı çevireceğiniz Arjantin’de tango ezgilerine bürünen romantizmi yaşayacaksınız. More Travel bu özel turunu “Siempre Havana” kitabının yazarı ve “10ların Kıtası” adlı programın yapımcısı - sunucusu Aslı Pelit’in rehberliğinde gerçekleştiriyor.

More Travel,  Aslı Pelit rehberliğinde Güney Amerika’nın büyüleyici güzelliğini keşfedeceğiniz eşsiz bir tatil deneyimi sunuyor.

Brezilya’nın en ünlü şehirlerinden Rio ‘nun sembolü, Cristo Redentor´u ziyaret ederken, şehrin eşsiz manzarasını seyretme fırsatını bulacak ve şahit olduğunuz bu manzara karşısında kendinizi eşsiz bir tablonun içinde gibi hissedeceksiniz. Güneşin tadını çıkarabileceğiniz dünyaca ünlü Copacabana ve Ipanema Plajları ise soğuk kış günlerinin izlerini unutturacak en keyifli duraklardan…

 Arjantin’in ünlü pastoral hayatını deneyimleme fısatı sunan Gaucho Çiftliği turunda ise dünyaca ünlü Arjantin mutfağının lezzetlerini de tadarak unutulmaz bir gün geçireceksiniz.

Aslı Pelit’in rehberliğinde Brezilya ve Arjantin’i keşfedeceğiniz bu tura katılma istiyorsanız, vakit kaybetmeden www.moretravel.com.tr adresli web sitesinden ya da 0212 292 12 16 numaralı telefondan yerinizi ayırtmanızda fayda var…

QATAR AIRWAYS, BUSINESS TRAVELER USA TARAFINDAN VERİLEN BEST IN BUSINESS TRAVEL ÖDÜLLERİ KAPSAMINDA “EN İYİ BUSINESS CLASS” ÖDÜLÜNÜ KAZANDI



Qatar Airways, Los Angeles’da Loews Hollywood Otelde düzenlenen 25. Best in Business Travel Ödül Töreninde “En İyi Business Class” ödülüne layık görüldü. Sektörde mükemmelliğin simgesi olarak kabul edilen Best in Business Travel Ödülleri, Business Traveler USA dergisi okuyucularının oyları ile belirleniyor ve sonuçlar bağımsız bir denetleme şirketi tarafından onaylanıyor.

Qatar Airways Amerika Birleşik Devletleri Ülke Müdürü Lisa Markovic, şirket için yolcularının takdirinden daha büyük bir başarı olmadığını belirterek sözlerine şu şekilde devam etti: “Bu kadar yoğun rekabetin yaşandığı bir sektörde, Qatar Airways’i seçtikleri için Business Traveller okuyucularına teşekkür ediyoruz. Bu ödüller, Qatar Airways’in hem iş hem de tatil amaçlı seyahatlerde dünyanın önde gelen havayolu şirketlerinden biri olarak 5 yıldızlı hizmet sunma taahhüdünü gösteriyor. Beş yıldır dünyanın en iyi uluslararası seyahat deneyimini sunan şirket olarak seçilmekten dolayı gurur duyuyoruz.”

“Orta Doğu’nun En İyi Business Class” ödülüyle de onurlandırılan Qatar Airways, art arda beşinci kez “Uluslararası Seyahatlerde Dünyanın En İyi Havayolu Şirketi” olarak seçildi.
Qatar Airways, ayrıca Birleşik Krallık’taki Business Traveller okuyucuları tarafından “En İyi Business Class”, Business Traveller Asia-Pacific okuyucuları tarafından ise “Orta Doğu’nun En İyi Havayolu Şirketi” ödülüne layık görüldü. 5 Kasım tarihinde Londra’da ödül alan Doha Merkezli havayolu şirketi, Hong Kong’da düzenlenen “22.Business Traveller Asia-Pacific” Ödülleri töreninde de art arda dördüncü defa ödül aldı.


“İstanbul, Uluslararası Kongre Turizmi Medyasında!”

İstanbul, uluslar arası kongre ve toplantı turizmi sektörünün önde gelen ve Amerika’da yayınlanan sektör dergilerinin Ocak ve Şubat ayı sayılarında geniş yer aldı. Dünya çapında toplantı sektörünün önemli yayınlarından biri olan Smart Meetings, Ocak ayı sayısında dünyanın lider kongre ve toplantı şehirleri ile ilgili bir özel dosya hazırladı. İstanbul bu sıralamada ilk 15 lider şehir arasında yer aldı. İstanbul’un tarihi önemi ve doğal güzelliklerine değinilen haberde, otel ve kongre merkezleri hakkında bilgiler verildi. Ayrıca haberde, ICVB Genel Müdürü Elif Balcı Fisunoğlu’nun İstanbul’un dünyanın önde gelen kongre şehirleri sıralamasında hâlihazırda ilk 10’daki konumunun 2015 yılında ilk 5 şehir arasına ulaştırılmasının hedeflendiğini belirten kısa değerlendirmesine de yer verildi.

Yine dünya çapında 20.000’den fazla kongre ve toplantı sektörü üyesi bulunan ve sektörün çatı kuruluşlarından biri olan MPI Toplantı Profesyonelleri Derneği’nin resmi dergisinin Şubat sayısında İstanbul’a geniş yer verildi. Geçtiğimiz yıl İstanbul’da gerçekleştirilen ECM-Avrupa Şehirleri Federasyonu’nun “Summer School” programının en başarılı organizasyonlardan biri olarak değerlendirildiği haberde, İstanbul’dan “The Right Destination” olarak övgüyle söz edildi. Ayrıca 23-25 Şubat tarihleri arasında MPI Turkey ve ICVB’nin ev sahipliğinde ve  T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türk Hava Yolları ve özel sektörün desteği ile yaklaşık 500 katılımcı ile Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilecek olan MPI-EMEC Konferansı’ndan da söz edildi.  İstanbul’un kongre ve toplantı sektörüne tanıtımı ve takdimi açısından büyük önem taşıyan bu iki güzel haberi sizlerle paylaşmaktan memnuniyet duyduğumuzu belirtir, bilgi ve değerlendirmelerinize sunarız.
     

KAHVE DİYARI VAN’DA

KAHVE ARTIK DİYARINDA İÇİLECEK

2005 yılında kurulan, 2011 yılında da sektörün en çabuk büyüyen markası olan Kahve Diyarı, 120. Şubesi’ni Van’da açtı.2014 yılında 130 şube ile hizmet veren Kahve Diyarı, Doğu Anadolu Bölgesi’nin merkezi konumundaki Van’da yeni şubesiyle kahve severlerin damak tadına hizmet edecek. Vanlılar artık 40 yıllık kahve hatırını Türkiye’de marka olan Kahve Diyarında tadacak. Yıllarca bölgede yaşanan olaylar sebebiyle batıya beyin ve sermaye göçü veren Van’da, çözüm süreciyle birlikte tersi yaşanmaya başladı.


Hükümetin çıkarmış olduğu teşvik sistemiyle 6. Bölgede yer alan Van’da yatırımlar artmaya başladı. Yatırım yapmak isteyen yurtiçi ve yurtdışından onlarca yatırımcı Van Organize Sanayi Bölgesi’nde sıra bekliyor. İran’la 240 kilometre sınırı bulunan, K. Irak ve Orta Asya ülkelerine yakınlığıyla cazibe merkezi konumundaki Van, 2014 yerel seçimlerin ardından büyükşehir oluyor. 23 Ekim ve 9 Kasım 2011’de iki büyük deprem yaşayan Van, hükümetin altyapı ve üstyapıya harcadığı 5,5 milyar TL ile küllerinden yeniden doğarken, kente modern alışveriş merkezleri, 5 yıldızlı oteller ve marka ürün satan işletmelerde gelmeye başladı. Bu markalardan bir tanesi de merkezi İzmir’de bulunan Kahve Diyarı. Vanlı işletmecilerin birlikte hizmete soktuğu Kahve Diyarı’nın resmi açılışı yapılmasa da onlarca kahve ve yiyecek çeşidiyle hizmet vermeye başladı.

Van şehir merkezinde Kültür Merkezi yolu üzerinde bulunan ve kendine özgü iç dizayn konseptiyle hizmet veren Kahve Diyarı 500’ü kapalı olmak üzere 850 metre kapalı alana sahip. 2 milyon yatırımla ilk etapta 50 kişinin istihdam edildiği Kahve Diyarı Van Şubesi’nin genç ortaklarından Erhan Özdamar, uluslar arası bir marka olma yolunda hızla ilerleyen Kahve Diyarı’nı Van’da açmasının sebeplerini ve verilen hizmetleri şu şekilde anlattı.

“İşletmemizde temizlik, hijyen ve ürün kalitesi önceliklerimiz arasındadır. Hizmet olarak ise misafirlerimize karşı nezih bir ortamda, çeşitli kahve türlerini ve dünya mutfağından seçkin tatları en kısa sürede ve en güzel şekilde sunuyoruz. Hedefimiz, kaliteye değer veren kahve severlere, doğanın bize verdiği en kaliteli kahve çekirdeklerinin mükemmelliğini arttırmak adına en yenilikçi teknolojilerle işleyerek, en iyi kahveyi sunmaktır. Kahve tatlarımız bize özgüdür. Ürünlerimiz Yemen, Kostarika, Guatamala, Kenya, Brezilya ve Kolombiya’nın dağlık bölgelerinden getiriliyor.


Dağlık bölgelerden getirtmemizin sebebi ise nemlenmeyi önlemek. Robusta denilen kahve çekirdeği Türkiye’ye geldikten sonra 3 cilt şeklinde kavruluyor. Müşterilerimize nezih ortamda 35 çeşit kahve, 45 çeşit soğuk içecek, 13 çeşit özel karışımlı yaş pastalar, 3 çeşit sütlü tatlılar, 10 çeşit fasfood, 15 çeşit salata ve 20 çeşit İzmir sepmeli kahvaltı hizmeti sunuluyor. Osmanlı, Türk ve dünya mutfağının onlarca çeşidinin yer aldığı mekanımızda kış bahçesi, kapalı radyan ısıtma sistemi, açılır kapanır otomatik tente, özel dizayn edilmiş görsel konseptiyle beraber şömine başında kahve keyfinin yanısıra özel programlar (nikah, yaş günü gibi) için de 50 kişilik bir VIP salonu mevcut. 50 kişinin istihdam edildiği işletmemizde özel ürünlerimizin dışında Van’da bulunan 60 firma ile ihtiyaçlarımızı tedarik ediyoruz.

Kahve Diyarı’nı Van’da açmalarının sebebini ise marka gücünü kullanmak istediklerini dile getiren Özdamar; “Kahve Diyarı 2005 yılında kurulmasına rağmen çok kısa sürede hızla büyüyen ve bayi ağını ülke çapında yaygınlaştıran bir firmanın marka gücünü kullanmak istedim. Kahve Diyarı’nın Türkiye’deki şube yöneticileriyle yaptığım görüşmede çok olumlu tepkiler alınca Van Şubesi için Yönetim Kurulu Başkanı Emrullah İşlek’le görüştüm. Emrullah beyin mütevaziliği ve bölgenin kalkınması için gayretini müşahede edince tereddüt etmeden ‘Kahve Diyarı’ markasını Van’a getirttik. Bölgede yatırım yapmak isteyenlerin tereddütlerine rağmen hiç düşünmeden yatırıma karar verdik. Bölgenin kalkınmasının turizme yönelik sosyal alanların çoğalmasının önemli olduğunu vurgulayan Özdamar, kente gelen yatırımcılara yerel yöneticilerin ve sivil toplum örgütlerinin manevi desteğinin önemli olduğunun altını çizdi. Yaklaşık 1 ay önce hizmet vermeye başladıklarını belirten Erhan Özdamar, müşterilerin ilgisinden memnun olduklarını bildirdi.

EV TURİZMİ YASAL ALTYAPI BEKLİYOR

TUYED ÖNDERLİĞİNDE EV TURİZMİ MASAYA YATIRILDI


Turizm sektörünün paydaşları Turizm Yazarları ve Gazetecileri Derneği (TUYED) ile birlikte son dönemlerin önemli tartışma konuları arasında yer alan “Ev Turizmi”ni masaya yatırdı.Tarafları ile birlikte son zamanların önemli tartışma konularından “Ev Turizmi”ni masaya yatırdı. TUYED’in Taksim Eresin Otel’de düzenlediği ve moderatörlüğünü TUYED Başkanı Kerem Köfteoğlu'nun üstlendiği "Ev Turizmi" konulu panele konuşmacı olarak;  Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Ev Turizmi Komitesi Başkanı Mücella Tarhan, Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği (TUROB) Genel Sekreteri Levent Erdoğan, Özel Belgeli, Özel Nitelikli Butik Otelciler Birliği (ÖZBİ) Başkanı Ufuk Aslan, Alternatif Konaklama Derneği Başkanı Mehmet Ülkü ve Ev Turizmi Derneği Genel Sekreteri Işıl Karababa katıldı.

Panelde son dönemlerde Türkiye’nin siyasi gündeminde de kendisinde yer bulan ev turizmi konusu ilk kez geniş bir tabanda tartışıldı. Kayıt dışılık ve kontrolsüzlüğün bu alandaki en büyük sorun olduğuna dikkat çekildi.Ev turizminin giderek artan talep sonucu turizmin bir segmenti haline geldiği vurgulanan panelde, yasal mevzuat ve standardizasyon gibi eksikliklerin büyük bir sorun teşkil ettiği vurgulandı. Ev turizmi yapan sektör temsilcileri panelde, konaklama sektörüne rakip değil, onu tamamlayan bir yapı olduklarını söylerlerken, otel ve acente birlikleri temsilcisi konuşmacılar ise bu alandaki keyfiyet ve standartsızlığın sektöre ve ülke ekonomisine zarar verdiğini belirttiler.


Tarhan: “Otellere rakip değiliz”
Panelde konuşan TÜRSAB Ev Turizmi Komitesi Başkanı Mücella Tarhan, dünyada 95 milyar dolarlık bir sektör haline gelen ev turizminin Avrupa’da 60 yılı aşkın bir süredir var olduğunu, Türkiye’de de yaklaşık 20 yıldır uygulandığını dile getirdi. Türkiye’de yaklaşık 1 milyon evin ev turizmi çerçevesinde kiralandığını tahmin ettiklerini belirten Tarhan, sadece araştırma yaptıkları Balıkesir ve çevresinde 200 bin civarında evin bu amaçla kiralandığını, bunun da yaklaşık 15 milyon dolarlık bir pazar anlamına geldiğini kaydetti. Otellere rakip olmadıklarını ifade eden Tarhan, “Biz Avrupa'dan buraya gelmeyen müşteriyi getirmeye çalışıyoruz. Avrupa'dan gelen misafir zaten gelip otelde kalıyor. Biz pastadan pay alma çabası içinde değil pastayı büyütme amacındayız. Avrupa'dan gelen misafirin daha rahat hareket etmesini sağlamak istiyoruz. Avrupa'da şehir konaklamalarında ev turizmi geçen yıl yüzde 160 oranında büyüdü. Paris'e 80 milyon kişi gelecekse bunun hepsini otelde konaklatmanız mümkün değil. İstanbul’un da bu seviyelere ulaşması engellenmemelidir” dedi. Sektörün konuyu hükümet ve bakanlık temsilcilerine pek çok kez anlatmaya çalıştığını söyleyen Tarhan, TÜRSAB bünyesinde kurdukları ev turizmi komitesi ile bir hayli yol kat ettiklerini belirtti. Tarhan, TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy’un konuyu İçişleri Bakanı ile görüşeceğini de aktardı.

“1774 sayılı yasaya uyarlama yapılabilir”
Tarhan, 1774 sayılı yasanın aslında bu alanda mevzuat oluşturmak için gereken altyapıyı teşkil ettiğini belirterek, “Bu kanunda sadece bir uyarlama yapmak yeterli olacaktır” diye konuştu.


Ülkü: “Değişen trendler ev turizmini geliştirdi”
Ev turizminin bölgesel ve mevsimsel olarak farklı tanımlandığını belirten Alternatif Konaklama Derneği Başkanı Mehmet Ülkü ise “ev turizmi” tanımının bu alan için en doğru tanım olduğunu dile getirdi. Ev turizminin dünyadaki genel eğilimlerdeki değişmelere paralel olarak geliştiğini ifade eden Ülkü, “Her şey dahil sistemi sıkıntı yaratmaya başladı. Alternatif konaklamada amaç daha nitelikli turisti çekmek. İnternet tüm dünyada hızla büyüdü. İnternetten gideceğiniz sokağa kadar her yeri görebiliyorsunuz. 2009'da 1700 kiralama varken, bu rakam 10 kat büyüyerek 10 binlerin üzerine çıktı” dedi.Firma olarak farklı dillerde hizmet verdiklerini kaydeden Ülkü, “En az talebi Rusya’dan alıyoruz. Ruslar Türkiye turizminde ikinci sırada olmasına rağmen daha ucuz tatil istedikleri için ev turizmine yönelmiyorlar” şeklinde konuştu.Ev turizmi sektörüne getirilen “kayıtdışılık” eleştirisine yönelik olarak, kendilerinin de kayıtdışılıktan şikayetçi olduklarını söyleyen Ülkü, bu alandaki mevzuat eksikliğine dikkat çekti. Kızlı erkekli yurtlar ya da evler tartışmasından sonra kimlik bildirimine tabi olma durumunun gündeme geldiğini söyleyen Ülkü, “Alternatif Konaklama sektörü olarak resmi makamlarda kabul görmüş olduk. Maliye Bakanlığı ile görüşmelerimiz sürüyor. Bu alandaki vergi kaybının giderilip, alternatif konaklamanın turizme kazandırılması konularında çalışmalarımız var” diye konuştu.

Eğitim ve standardizasyon gerekli
TÜİK rakamlarına göre ev turizmi kapsamında yılda 14,5 milyon geceleme olduğunu ve konaklama sektöründen yüzde 3-4 pay aldığını kaydeden Ülkü, bu işi yapacak kişilerin eğitim görmesinin ve standartların oluşturulmasının önemine dikkat çekti.İlk olarak bu alandaki ruhsatlandırma sorununun çözülmesi gerektiğini ifade eden Ülkü, “Daha sonra tabii ki denetim mekanizması oluşturulabilir. Burada yerel yönetimlerde ruhsatlandırma sıkıntısı var. Bunlar çözülürse herhangi bir sıkıntı kalacağını düşünmüyorum” dedi. Bu alanda kiralama süresine kısıtlama getirmenin de doğru olmadığına işaret eden Ülkü, “Konaklama ihtiyacı 1 gün de olabilir 1 saat de olabilir. Ancak günü dörde bölüp pazarlarsanız bunun manası farklıdır. İnsanlar 5 gün veya 7 gün kiralama yapmak zorunda da değildir” diye konuştu.


Erdoğan: “Rekabet eşit koşullarda olmalı”
Panelde konuşan TUROB Genel Sekreteri Levent Erdoğan da kıyı bölgeleri ve kentlerdeki ev turizmi arasındaki farklılığa dikkat çekti. Erdoğan, “1 hafta 10 günlük konaklamanın otel odasında maliyetli olacağını kabul ediyoruz ama bu işi yapanlar eğer yapmaya devam edeceklerse eşit koşullarda rekabet etmek gerekecek. Tek binada, donanımlı daireler yapabilirsiniz. Onlardan da yangın tertibatı, kimlik kaydı gibi gereksinimlerin yerine getirilmesi istenecek. Konut alanı içinde muvafakat olmadan bunları ticari alan olarak kullanamazsınız. Bu konuda bilgi eksikliğinin olduğunu düşünüyoruz. Biz bu konaklama şeklinin müstakil binalarda apart otel veya rezidans başlığı altında yapılmasına karşı değiliz” dedi. Konaklama sektörünün tek başına yeterli olmadığı yerde ev turizminin gerekli de olduğuna değinen Erdoğan, “Biz bazı müşterileri otellerde rahat ettiremeyiz. Örneğin Arap turistlerin beklentileri farklı. Bu noktada ev turizmi talebe yanıt verebilir. Ancak düşünün ki 32 oteli olan Kadıköy Rasim Paşa'da 564 tane ev var. Bu ise tamamen arka kapıdan dolaşmaktır. Bir işi yaparken vizyon sahibi olmanız gerekir. Biz otellerde ‘aman müşterinin başına bir şey gelmesin’ diye hareket ederken aynı hassasiyeti bu tip binalarda göstermeniz gerekir. Bu işi yapacaksanız gereken iyileştirmelerin yapılması elzemdir” şeklinde konuştu.


Karababa: “Konaklamanın küçük bir parçasıyız, kimsenin ekmeğinde gözümüz yok”
Ev turizminin oluşan taleple birlikte kendiliğinden geliştiğine dikkat çeken Ev Turizmi Derneği Genel Sekreteri Işıl Karababa ise kendi seyahatini düzenleyen gezginlerin kısa süreli ev kiraladıklarını, ev turizminin daha çok kültür turizmi odaklı seyahat edenlerin talebi olduğunu dile getirdi.Ev Turizmi Derneği’nin 2 günden kısa kiralama yapmadığının altını çizen Karababa “Dönem dönem sektöre yönelik yüz kızartıcı suç suçlamaları yapıldı. Ev turizminin güzel ve daha çok tanınması gereken bir model olduğunun bilinmesini istiyoruz. Biz yasal bir alanda faaliyet göstermek için can atıyoruz. Bunun için çaba harcamaya devam edeceğiz. Bu noktada en büyük sorun ise ruhsatlandırma” dedi.Ev turizmi yapanlar olarak dayanaklarının Kira Kanunu olduğunu ifade eden Karababa, şöyle devam etti: “Yerel yönetimlerin mevzuatlarında böyle bir iş kolu yok. İçişleri Bakanlığı'nın çıkardığı kimlik bildirimi konusu bizim için önemli. Ancak emniyete gittiğimiz zaman ruhsat soruluyor ve biz ruhsat alamıyoruz. Yapılan iş ticaretten ziyade konut fonksiyonu ile bir mekânı kullandırmaktır. Dolayısıyla bu fonksiyonlar altında gerekli izinlerin alınması gerekiyor.”Konaklama pazarının aslında küçük bir parçası olduklarını kaydeden Karababa, “Otelden farklı bir hizmet veriyoruz. Bu alanın küçük kalması gerekiyor. Yasal mevzuat kapsamında olmak istiyoruz. Kimsenin ekmeğini elinden alabilecek gücümüz ve niyetimiz yok. Ancak bizim ayağımız 35 numara ise bize 38 numara ayakkabı giydirmek de anlamsızdır” diye konuştu.


Aslan: “Yasal mevzuat baştan oluşturulsaydı sorunlar yaşanmazdı”
ÖZBİ Başkanı Ufuk Aslan da bu konuda sorunun kaynağının mevzuat eksikliği olduğuna işaret ederek, “Bu alanda ilk başta bir mevzuat oluşsaydı bu sorunlar olmazdı. Bu işi olumsuz yapanlar da var. Ancak bu tamamı için geçerli değil. Resmi makamlar bu noktada ağır kaldılar. Ev turizmi aslında turizmin bir rengidir. Ancak hep birlikte gri olan bu rengi pembeye çevirmek için çalışmalıyız” dedi.

THE GREEN PARK MERTER BRUNCH KEYFİ

THE GREEN PARK HOTEL MERTER’DE PAZAR GÜNLERİ BRUNCH KEYFİ  BAŞLIYOR
26 Ocak 2014 tarihinden itibaren her pazar, saat 10:00 - 14:00 arası 116 çeşitten oluşan zengin büfe menüsü, kahve,  konsantre meyve suyu, limitsiz çay ve özel show büfesi ile The Green Park Merter’de Brunch günleri başlıyor…

The Green Park Merter’in yemyeşil atmosferinde, muhteşem Pazar Brunch’ına ait 116 çeşitten oluşan yenilikçi ve dünya çapındaki lezzetlerin keyfini 39 TL’ye çıkarabilirsiniz.

Sizler haftanın stresinden uzakta bir pazar günü geçirirken hemen yanıbaşınızda çocuklarınıza da özel çocuk kulübü, palyaço, çocuk animasyonları, elma şekeri ve pamuk şekeri hazırladık.

The Green Park Merter muhteşem menüsüyle Brunch keyfi için her pazar sizleri bekliyor…


Önemli Not:
 Kişi başı fiyatımız 39 TL'dir (KDV Dahil)
(0-6 yaş ücretsiz, 6-12 yaş  %50 indirimli)
Rezervasyon : 0212 507 73 73