12 Ocak 2017 Perşembe

VİENTO Spa’da kendinizi şımartın

VİENTO Spa’da doğal aromalar, yağlar eşliğinde birbirinden güzel masaj ve cilt bakımı seçenekleri ile misafirlerine soğuk kış günlerini ısıtacak masaj alternatifleri sunmaya devam ediyor

Lüks ve konforun buluştuğu Anadolu yakasının en prestijli otellerinin başında gelen Rescate Hotel Asia'nın içinde bulunan Viento SPA'da soğuk kış günlerinde içinizi ısıtacak masaj terapileriyle stresli günlerinizde sizi rahatlatmak için bekliyor. Rescate Hotel Asia’ın yenilenen VİENTO SPA’sı deneyimli ve profesyonel terapistleri tarafından sunulan masajlarla 2017’de kendinizi ödüllendirin.Rescate Hotel Asia'nın içinde yer alan VİENTO SPA hizmetleri, özel aromatik Spa ürünleriyle yüzyıllardır uygulanan tedavi tekniklerine çağdaş bir yaklaşım sunuyor. Sizi başka bir dünyanın kapılarını açan, VİENTO SPA masaj ve bakım ritüelleriyle 2017’ye mükemmel bir başlangıç yapmanız için size gerekli ortamı sağlıyor. Masaj odaları, VIP bakım odası, Türk hamamı, Sauna, Havuzdan faydalanabileceğiniz gibi kişiye özel kese, köpük uygulaması ve birbirinden dinlendirici masaj terapileri sayesinde yenilenerek günü karşılayabilirsiniz.

VİENTO SPA’nın klasikleşen masajlarından ve aromatik ürünlerle yapılan profesyonel ekibi ile bedeninizin ihtiyacı olan rahatlamayı size sunuyor. Yenilenen özel kişiye özel hamamı ile köpük kese favorileri içinde...  Klasikleşen diğer masajlar ile gelen rahatlama tüm günün yorgunluğuyla gerginleşen kasların ihtiyaç duyduğu sirkülasyon sağlarken, metabolizmanızı da hızlandırıyor. 50 dakikalık masaj ile kendinizi hafifletin..


VİENTO SPA’ın şehir hayatının stresi ve yorgunluğunu üzerinden atmak isteyenlere sunduğu diğer seçenek stresten arındırıcı masaj ile sinir sistemini sakinleştirerek duyguları canlandırıyor. Kendinizi bulutların üzerinde hissetmenizi sağlayacak masajlar için; 0216 631 39 41 numaralı telefondan Randevu alabilirsiniz.

Rıxos Hotels Dünyanın En İyileri Arasında

Dünyanın hızla büyüyen otel zincirlerinden biri olan Rixos Hotels, 2016 yılı boyunca dünya genelinde 1 milyonun üzerinde turistin oylamalarıyla yeni ödüllerin sahibi oldu.Özenli hizmet anlayışını, yenilikçi ve yaratıcı konseptiyle harmanlayarak konuklarını en iyi şekilde ağırlayan Rixos Hotels, dünyanın en büyük otel ve seyahat değerlendirme sitesi Tripadvisor ve Avrupa'nın önde gelen otel değerlendirme platformlarından HolidayCheck tarafından ödüle layık görüldü. 

Ortadoğu’nun En İyisi
Rixos Sharm El Sheikh, Tripadvisor Traveller’s Choice 2016’da “Dünya’nın En İyi 25 Her Şey Dahil Resort Oteli” kategorisinde yer alan ve bu kategoriye Mısır’dan seçilen tek otel oldu. Rixos Sharm El Sheikh, aynı zamanda “Ortadoğu’nun En İyi 10 Her Şey Dahil Resort Oteli” kategorisinde de birinci sırada yer aldı.

Rixos Hotels’in Türkiye’deki otellerinden Rixos Premium Bodrum ve Birleşik Arap Emirlikleri otelleri Rixos The Palm Dubai ve Rixos Bab Al Bahr, 2016 yılı boyunca dünya genelinde 1 milyonun üzerinde turistin oylamaları neticesinde belirlenen HolidayCheck’in “2017'nin En İyi Otelleri Listesi”nde yer aldı. 

11 Ocak 2017 Çarşamba

Setur’a Ahmet SÖNMEZ, Genel Müdür olarak atandı

Turizm sektörünün köklü kuruluşu Setur’da, Duty Free’den sorumlu Genel Müdür Yardımcısı görevini yürüten Ahmet SÖNMEZ, Genel Müdür olarak atandı.

Turizm sektöründe yurtiçi ve yurtdışı tur operatörlüğü, uçak bileti satışı, kongre ve etkinlik organizasyonları, duty-free ve özel havacılık alanında52 yıldır hizmet veren öncü kuruluş Setur, yeni dönemde Ahmet SÖNMEZ’e emanet.İstanbul Teknik Üniversitesi İşletme Mühendisliği Bölümü mezunu olan Ahmet SÖNMEZ, lisans eğitiminin ardından Koç Üniversitesi’nde İşletme Yüksek Lisansı’nı tamamladı. 2001-2008 yılları arasında Koç Holding Denetim Bölümü’nde çeşitli görevlerde bulunan SÖNMEZ, sonrasında görevine Koçtaş Yapı Marketleri’nde Genel Müdür Yardımcısı olarak devam etti. Kasım 2015’te Setur’aDuty Free’den sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak atanan Ahmet SÖNMEZ, Ocak 2017 itibariyle Setur Genel Müdürlüğü görevine getirildi.




Yerli Markalar Türki Cumhuriyetlere Yatırıma Hazırlanıyor

Başta Türkiye ve Türk Cumhuriyetleri olmak üzere dünyanın farklı ülkelerinde yaşayan tüm Türkleri ekonomik ve kültürel yönden daha güçlü bağlarla yakınlaştırmak amacıyla kurulan ve 107 sivil toplum kuruluşu tarafından desteklenen Türk Halkları Konseyi, 26 Aralık 2016 tarihinde Grand Cevahir Otel’de gerçekleştirilen Türk Yatırımları Zirvesi’nde buluştu. Farklı sektörlerden firmaların katıldığı zirvede, gıda sektörünü temsilen Uzunköprü Köftecisi markası ile Okan Karacan’da yer aldı. 

2017’nin 2. yarısında Türk Dünyasına yaklaşık 4 Milyar Lira yatırım yapılacağının açıklandığı zirvede; Türk işadamları Türkler’in yoğunlukta olduğu ülkelere yatırıma davet edildi. Türk Halkları Konseyi bünyesinde, sanayiden hizmet sektörüne, turizmden hazır giyime pek çok alanda faaliyet gösteren üye şirketlerin bir araya gelerek, 6 aylık zaman zarfında yurt dışı incelemelerini detaylandıracağı ve 2017’nin 2. yarısında özellikle Özbekistan, Azerbaycan, Kırgızistan gibi Türklerin yoğunlukta olduğu coğrafyalarda yatırımların hayata geçirileceği belirtildi.
80 yıllık marka olan Uzunköprü Köftecisini satın alarak gıda sektörüne hızlı bir giriş yapan ünlü şovmen, oyuncu, tv, radyo program yapımcısı ve şimdilerin işadamı Okan Karacan Türk Halkları Konseyi ile markasını ulusal pazara çıkarmaya hazırlanıyor. 
Son 6 yılda medya, sağlık, kozmetik ve gıda alanlarında ticarette başarılara imza atan televizyon dünyasının ünlü ismi Okan Karacan ile ithalat, yatırım, ekonomi ve gıda sektörüyle ilgili olarak görüşmek üzere sizleri bir araya getirmeyi çok isteriz. Arzu ederseniz röportajımızı mail ortamında da gerçekleştirebiliriz.



Kayak Merkezleri Tatil İçin Çağırıyor

Türkiye’de kayak turizmine olan ilgi her geçen gün artıyor
Kurumsallaşan ve yurtdışındaki benzerleriyle yarışır hale gelen tesisler, profesyonel hizmet anlayışıyla hem kayak sporuna katkıda bulunuyorlar hem de ziyaretçilerine unutulmayacak bir kış tatili fırsatı sunuyorlar. Her hafta Türkiye’nin bir şehrini gezip yolculara önemli bilgiler paylaşan Biletall Gezgini de Türkiye’deki kış sporları tesislerini mercek altına aldı ve yarıyıl tatiline yönelik hem anne babalar hem de çocuklar için keyifli bir seyahat listesi hazırladı. İşte Biletall Gezgini’nin henüz gitmeyenler ve farklı tesisleri denemek isteyenler için kış sporları merkezleri ile ilgili seyahat önerileri;

Erciyes Kayak Merkezi
Kayseri merkeze 25km uzaklıkta bulunan Erciyes Kayak Merkezi, Türkiye’deki en uzun telesiyej hizmetlerinden birine sahip. Aralık ve Mart ayları, her bütçeye uygun konaklama hizmeti sunan Erciyes Kayak Merkezi’nde kayak yapmak için en verimli dönem. Bu aylar içerisinde havaalanından, belediye önünden Erciyes Kayak Merkezi’ne belediye otobüsleri sefer düzenleniyor. Develi Kapı, Hacılar Kapı, Hisarcık Kapı ve Tekir olmak üzere 4 farklı giriş noktasından kayak merkezine giriş yaparak dağın farklı bölgelerindeki heyecanları tadabiliyorsunuz. Yeni başlayanlar için kurslar düzenlenen tesiste, aynı zamanda kayak malzemelerinizi kiralama olanağı da sunuyor. Yaklaşık 200 kilometreye ulaşan profesyonelce konumlandırılmış birbiriyle bağlantılı pistler, kayak severlere durmaksızın kaymanın heyecanı yaşatıyor.  Olası sağlık problemlerine karşı Erciyes Kayak Merkezi’nde tam teşekküllü sağlık ocağı da bulunuyor.

Uludağ Kayak Merkezi
Bursa’ya 36 km uzaklıkta olan Uludağ Kayak Merkezi, Türkiye’nin en büyük kayak merkezi olma özelliğini taşıyor. Uludağ Kayak Merkezi, büyük illere olan yakınlığı ve özel pistleri sayesinde en çok tercih edilen kayak merkezleri arasında yer alıyor. Kış mevsimi boyunca birçok festivale ev sahipliği yapan Uludağ’da kayak dışında snowboard yapabilir, kar bisikleti ile turlayabilir, buz pateni kayabilirsiniz.

Palandöken Kayak Merkezi
Erzurum’un merkezinde yer alan Palandöken Kayak Merkezi, Türkiye’nin en yüksek zirvesine sahip kayak merkezidir. Uluslararası olimpiyatlara ev sahipliği yapan Palandöken Kayak Merkezi’nde kar kalınlığı 2-3 metreyi buluyor. 3125 metre uzunluğunda bir piste sahip olan kayak merkezinde 3125 metre yükseklikten 2100 metre yüksekliğe durmandan kayabilmenizi mümkün kılıyor. Palandöken’i tercih edecek olursanız 4 ve 5 yıldızlı otellerin yanı sıra bütçenize uygun fiyatlı oteller de bulabilirsiniz. 

Kastamonu-Ilgaz Kayak Merkezi
Aralık-Nisan ayları arasında hizmet veren Ilgaz Kayak Merkezi, 2.850 metre yükseklikte bulunan ve ortalama 2000 metre uzunlukta kayak pistlerine sahip. 2 adet pisti bulunan Ilgaz Kayak Merkezinde, kayak yaparken bir yandan da muhteşem doğa manzarasının tadını çıkarabilirsiniz. Ilgaz, kayak ve snowboard severler için kaçırılmaması gereken güzellikler arasında yer alıyor.

Kartalkaya Kayak Merkezi
Bolu’ya 38 km uzaklıkta yer alan Kartalkaya Kayak Merkezi, Köroğlu Dağları üzerine kurulmuştur. Çevresi muhteşem çam ormanlarıyla kaplı olan Kartalkaya Kayak Merkezi, Avrupa standartlarında hazırlanmış özel bir snowboard pistine de sahip. Merkeze yakın 3 büyük otelde kaliteli ve konforlu bir şekilde konaklayabilirsiniz. Günübirlik turlarında düzenlendiği Kartalkaya’da kayak dersi almak isteyenler için öğretmenler de bulunuyor.

Davraz Kayak Merkezi
Isparta ilimize 26 km uzaklıkta bulunan, önemli bir kayak merkezi olan Davraz, sahip olduğu kaliteli konaklama tesisi ile hem kayak severlere konforlu bir konaklama hizmeti sunuyor hem de bu sporu layığı ile yapmalarına olanak tanıyor. Davraz’da özellikle amatör kayakçılar için güvenli kayak rotaları, profesyoneller için 4 km’lik parkurlar ve telesiyej hizmeti de bulunuyor.

Sarıkamış Kayak Merkezi
Kars ilimizde yer alan ve önemli bir kayak merkezi olma özelliği taşıyan Sarıkamış Kayak Merkezi, kayak tutkunları tarafından dünyanın her yerinden ziyaret ediliyor. Aralık ve Mart ayları kayak yapmak için en uygun dönem. 1,5 metreye ulaşan bir kar kalınlığına sahip olan merkez amatör ve profesyonel kayakçılara hitap ediyor. Yalnızca Alp Dağları’na özel kristal kar türünün mevcut olduğu Sarıkamış Kayak Merkezi’nde 2 adet lüks otel bulunuyor. Telesiyej ve teleski hizmetleri de veren Sarıkamış Kayak Merkezi dünyanın gözde kayak merkezlerinden biri haline gelmeye devam ediyor.

Kartepe Kayak Merkezi
İstanbul’a sadece 115 km uzaklıkta bulunan Kartepe Kayak Merkezi, kış turizmine katkısı olan önemli kayak merkezleri arasında yer alıyor. Aynı zamanda Sapanca Gölü’ne olan yakın konumu ile de birçok tatilcinin ilgisini çekiyor. Araba ile 20 dakikada zirveye çıkılabilen tesis, kış boyunca belediyenin yol bakımı sayesinde güvenli bir hale getiriliyor. Her bütçeye uygun tesislere ev sahipliği yapan Kartepe de ister 5 yıldızlı bir otelde ister küçük bir pansiyonda konaklayabilirsiniz. Toplam 12 adet piste sahip olan tesiste ayrıca lift, telesiyej ve teleski hizmetleri de veriliyor. Kartepe’de isterseniz günü birlik bir kayak turuna da katılabilir, Aralık ve Şubat sonuna kadar devam eden sezondan faydalanabilirsiniz.

Güneykaya Kayak Merkezi
1999 yılından beri faaliyette olan Güneykaya Kayak Merkezi, Ağrı ili merkezine 45 km uzaklıkta bulunuyor. Kar yağışının sürekli olmasından dolayı kayak severlerin gözdesi haline gelen Güneykaya Kayak Merkezi, dağcıların da en favori uğrak yerlerinden biri olma özelliğini taşıyor. 1 otel, günübirlik hizmet veren 2 tesis, 1 kayak kulübü, 1600 metre yükseklikte bir telesiyej, çocuklar için bir oyun parkı, yürüyüş severler için bir parkur ve açık otopark da bulunuyor. Kayak kulübünden bu sporla ilgili gerekli malzemeleri kiralayabilir, işinde uzman kayak hocalarından kayak dersleri alabilirsiniz. Kar kalınlığı 1-2 metreye ulaştığı merkezde, Aralık ve Nisan ayları arasında kayak sporunu yapabilirsiniz. Türkiye içindeki diğer kayak merkezleri ile kıyaslanacak olursa, zor bir piste sahip olduğu söylenilebilir.

Afrika’ya Açılan Kapı Senegal Türk Yatırımcıları Bekliyor

Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Üyesi ve Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Senegal İş Konseyi Başkanı İhsan Şahin, Senegal’in Afrika’nın ticaret kapısı olduğunu belirterek, “Ankara ile Dakar’ı buluşturmak istiyoruz” dedi.

DEİK-Senegal İş Konseyi Toplantısı, “Ticaret, Ankara Ticaret Odası’nda Konuşulur” sloganıyla ATO Congresium Toplantı Salonu’nda yapıldı.  Toplantının açılışında konuşan ATO Yönetim Kurulu Üyesi de olan Dr. İhsan Şahin, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) ile Senegal'in başkenti Dakar'da fuar düzenlemek ve Türk ürünlerini tanıtmak istediklerini söyledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Senegal Devlet Başkanı’nın birbirlerine ‘kardeşim’ diyerek hitap ettikleri hatırlatan Şahin, “Bu kardeşliği Senegal’e gidince daha iyi anlıyorsunuz. Kardeşliği ticarete de dönüştürmeliyiz. Senegal Afrika’nın ticaret kapısıdır” diye konuştu. Şahin, Türkiye ile Senegal’in ticaret hacminin 130 milyon dolar civarında olduğunu belirterek, bu rakamın artırılabileceğini ifade etti.

“SENEGAL YATIRIMCILARA AÇIK BİR ÜLKE"-
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standart&Poors’tan B+ stabil notunu alan ilk batı Afrika ülkesi oldukları vurgusunu yapan Senegal Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Moustapha Mbacke, son 10 yılda yüzde 6’lık bir büyüme kaydettiklerini söyledi. Büyükelçi Mbacke, “Senegal dünyaya açık, yatırımcıya ve turistlere olanaklar sunan bir ülke. Yapmak isteyeceğiniz her türlü faaliyette yanınızdayım” dedi.Toplantıda Senegal Büyükelçiliği Elçi Müsteşarı ve İktisadi Ofis Şefi Cheikh Diallo, Senegal’in yatırım fırsatları ile ilgili sunum yaptı. Diallo, yatırımcıları kazan-kazan modeliyle birlikte iş yapmaya ve Senegal pazarına girmeye davet etti.

Toplantıya, ATO Yönetim Kurulu Üyesi Faruk Köylüoğlu, MÜSİAD Ankara Şube Başkanı İlhan Erdal, Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Mithat Yenigün, Senegal Cumhuriyeti Ankara Büyükelçiliği Birinci Müsteşarı Moustapha Sokhna Diop, İkinci Müsteşarı Maimouna Sow Dieng, Birinci Katip Moustapha Fall  ve DEİK Afrika ülkeleri iş konsey başkanları da katıldı

E-GÜVEN, bilgi ve deneyimini Kuzey Kıbrıs’a taşıdı

Kuzey Kıbrıs e-imza ile dijitalleşiyor
Elektronik imza üreticisi E-GÜVEN’in e-İmza Kıbrıs ile gerçekleştirdiği işbirliği sonucu Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ilk Elektronik Sertifika Hizmet Sağlayıcısı kuruldu. E-GÜVEN tarafından sağlanan e-imza üretimine yönelik teknik ve yönetsel danışmanlık hizmetiyle artık Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde de e-imza’nın kolaylıklarından yararlanılacak.  E-GÜVEN, KKTC’de kurumların ve bireylerin e-imza ayrıcalıklarından faydalanmasına öncülük edecek. KKTC'de 827,320 kayıtlı mobil abone ve 645,045 aktif abone bulunuyor.

Dijital dönüşümün önemli bir ayağını oluşturan e-imza, elektronik belgelerin yasal geçerli ve güvenli olmasını sağlıyor. E-imza, ülkemizde 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu ve ilgili yasal düzenlemeler kapsamında kesin delil niteliğinde ve elle atılan imza ile aynı geçerliliğe sahip. KKTC’de ise 93/2007 Sayılı Elektronik İmza Yasası'na göre e-imza; günlük hayatımızda kullandığımız ıslak imzanın sanal ortamdaki karşılığı ve ıslak imza gibi yasal geçerli. Kimlik doğrulama, bütünlük ve inkâr edilemezlik özellikleri bulunan e-imza sayesinde iş ve işlemler hızlanıyor, tasarruflu ve kolay şekilde yapılabiliyor. Kağıt kullanımını azaltan ve bu yönüyle çevreci bir hizmet olan e-imza, ölçek bağımsız, en büyükten en küçüğüne kadar tüm kurumlara ve bireylere işlem yapma olanağı sağlıyor.  

KKTC e-imza ile dijitalleşecek
Denizler Bilişim Hizmetleri ve Moso Technologies şirketlerinin ortak girişimi olan E-İmza Kıbrıs, Kuzey Kıbrıs’ın ilk elektronik sertifika hizmet sağlayıcısı (ESHS) konumunda bulunuyor. KKTC'de bilgi toplumuna giden yolda önemli bir adım atan E-İmza Kıbrıs, elektronik imza ve mobil imza hizmet sağlayıcısı E-GÜVEN ile işbirliği yaptı. E-GÜVEN'in teknoloji ortaklığı ile KKTC'deki kurumlar ve bireyler de e-imza  avantajlarından yararlanabilecek. E-dönüşüm çerçevesinde sunduğu çözümleriyle daha etkin ve verimli iş yapılmasını sağlayan E-GÜVEN, KKTC’nin dijitalleşme yolculuğuna e-imza üretimine yönelik teknik ve yönetsel danışmanlık hizmeti sunarak katkıda bulunuyor. 

KKTC’de e-imzalar E-GÜVEN güvencesinde
Dünyada kağıda dayalı iş yapma kültüründen dijitalleşmeye doğru hızlı bir evrilişin yaşandığına dikkat çeken E-GÜVEN Genel Müdürü Can Orhun, “Zamandan ve maliyetten tasarruf ettiren yenilikçi çözümler, hızlı bir şekilde hayatımıza dahil oluyor. Çağın gerekliliklerini yakalamak hatta birkaç adım ötesine geçmek durumundayız. E-dönüşüm alanında sunduğumuz çözüm ve hizmetlerle kurumlara katma değer sağlarken bireylerin de hayatlarını kolaylaştırıyoruz. KKTC Bilgi Teknolojileri ve Haberleşme Kurumu’nun (BTHK) 2016 yılı üçüncü çeyrek verilerine göre, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde toplam 827,320 kayıtlı mobil abone ve 645,045 aktif abone bulunuyor. Akıllı telefon kullanım oranı ise bir önceki çeyreğe göre yüzde 9 artmış bulunuyor. Bilgi birikimimiz ile Kuzey Kıbrıs’taki dijital dönüşüme öncülük etmek, bizim için önemli bir motivasyon kaynağı.” dedi. 

E-GÜVEN KKTC’ye teknoloji ihraç ediyor
Her an her yerden istenilen işlemlerin kolay ve hızlı şekilde yapılabilmesine imkan tanıyan e-imza, zamandan tasarruf edilmesini sağlıyor. E-imza, e-devlet uygulamalarından yararlanmaya ve iş süreçlerinde şeffaflığın sağlanmasına olanak sunuyor. Kağıt tüketimini minimum seviyeye indirerek doğaya katkıda bulunan e-imza sayesinde çevreci yaşam tarzı da desteklenmiş oluyor.   


W Istanbul, 14 Şubat’ta çiftleri W Lounge SUPERJAZZ a davet ediyor!

W Istanbul’da Aşk Dolu Bir Gece
Restoranlar, kafeler, tasarım ve sanat galerileriyle dolup taşan tarihi Akaretler Sıraevler'in merkezinde yer alan W Istanbul, 14 Şubat’ta çiftleri Allen Hulsey &  Ada Sanlıman sahne performansı ile  romantik bir gece geçirmeye, W Lounge SUPERJAZZ a  davet ediyor!

Otantik dokusu ile şehrin gözde yeme içme merkezlerinden Akaretler'de yer alan W Istanbul, canlı performansların ve konsept partilerin vazgeçilmez ev sahibesi Şeniz Bengüer’in  markası SUPERJAZZ işbirliği ile yaşattığı unutulmaz gecelere Sevgililer Günü’nde de bir yenisini eklemeye hazırlanıyor. 14 Şubat Sevgililer Günü için özel  hazırlanan gecede çiftler W Lounge'a adım attıkları andan itibaren kendilerini özel hissedecekler. Havyar ve pembe şampanya ile karşılanacak çiftlerin aşklarına, Jazz sanatçısı Ada Şanlıman ve Allen Hulsey eşsiz performanları ve şarkıları ile eşlik edecek. Romantik olduğu kadar eğlenceli bu gecenin menü fiyatı ise 000 TL. Geceyi otelde geçirmek isteyen çiftler için ise 000 Euro’dan başlayan konaklama fiyatları sunan W Istanbul, odalarında aşıklara özel hazırladığı fondü menüleri ile çiftlerin ruhuna dokunmayı sürdürecek. Night Stories markasının W Istanbul’a özel hazırladığı koleksiyondan hediyelerin de sunulacağı odaların check-out süreleri de uzatılacak.Unutulmaz bir Sevgililer Günü geçirmek istiyorsanız W Istanbul’da yerinizi ayırtmayı unutmayın..

Karlı Havaları Sevenler İçin Kış Sporu Tutkunlarına Özel Türkiye Rehberi

Türkiye’nin büyük bölümü kar altında. Başka bir deyişle kış sporları tutkunları için yılın en güzel zamanları geldi çattı! Hâl böyle olunca, seyahat sitesi momondo, snowboard’dan heliskiye’ye, kar raftingi’nden snowkite’a, Türkiye’nin dört bir yanındaki kış sporları merkezlerini araştırdı. Kar yağışının kendini iyiden iyiye hissettirdiği şu günlerde kış sporu tutkunlarının içi kıpır kıpır olmaya başladı. Snowboard’dan heliski’ye, kayaktan kar raftingi’ne açık havada yapılacak, buz gibi soğukta kanı kaynatacak o kadar çok spor var ki… Üstelik bunları yapmak için Türkiye sınırları dışına çıkmak bile gerekmiyor. Online seyahat sitesi momondo, hem deneyimli kış sporu tutkunları hem de bu işe heves edip hangi sporun nerede yapıldığını merak edenler için Türkiye’nin farklı bölgelerindeki kış sporları merkezlerini araştırdı ve bir mini rehber hazırladı.

KAYAK İÇİN TEK SEÇENEK ULUDAĞ DEĞİL
Kış sporlarının klasiği kayak için en önemli kriterler zemin kalitesi ve pistlerin uzunluğu. Her ne kadar Türkiye’de kayak tatili denilince ilk akla gelen yer, yedi pistiyle Bursa’daki Uludağ olsa da, alternatif noktalara da mutlaka göz atmak gerekiyor. Gümüşhane’deki Zigana Kayak Merkezi, Zigana Geçidi’ne 3 km uzaklıkta. Kar sezonu ise Aralık- Nisan ayları arasını kapsıyor; yani kayak tutkunları neredeyse yılın yarısı boyunca burada spor yapma imkanı buluyor. Her türlü kayak malzemesinin kiralanabildiği Zigana Kayak Merkezi’nde isteyenlere deneyimli kayak eğitmenleri ders verebiliyor. Ilgaz Dağı Kayak Merkezi ise Kastamonu’da yer alıyor ve mütevazı görünüşüyle “butik” sıfatını tam anlamıyla hak ediyor. Merkezde üç adet pist ve alıştırma sahası, telesiyej ile teleskiler bulunuyor.  

SNOWBOARD İÇİN ÜÇ ÖZEL ROTA
Snowboard, ülkemizde kayaktan sonra en çok tercih edilen kış sporu. Kristal karıyla bilinen Kars’taki Sarıkamış ise bu spor için en uygun pistler arasında. Buradaki hafif eğimli ilk etap, snowboard’a yeni başlayanlar için uygun. İkinci etap ise ileri düzey sporcular için öneriliyor. Çamlarla kaplı Sarıkamış’ta, sezon Kasım ayında açılıyor, Nisan’a kadar devam ediyor.

Bolu’daki Kartalkaya’da ise tam 13 pist bulunuyor. Sezonda üç metreye ulaşan kar kalınlığına sahip olan Kartalkaya’da, sadece snowboard’a özel bir alan bulunuyor ve eğitmenler ders veriyor. Snowboard tutkunları için doğal pistleri ile Palandöken de önemli bir seçenek. Erzurum il merkezine hayli yakın olan Palandöken, Uluslararası Kayak Federasyonu tarafından tescilli bir piste sahip. Ziyaret için ideal zaman ise Aralık - Mayıs ayları arası.

HELISKI İÇİN AYDER YAYLASI İDEAL
Kayakçıların helikopterlerle tepelere çıkarıldığı heliski, özellikle kayak merkezlerinden uzakta ve kar kalınlığının çok fazla olduğu yerlerde yapılıyor. Özel donanımlara ihtiyaç duyulduğundan heliski’nin maliyeti diğer kış sporlarına oranla daha yüksek. Dünyanın sayılı noktalarında yapılabilen bu sporun ülkemizdeki merkezi ise Rize’nin Ayder Yaylası. Ayder, 2800 metrelik zirvesiyle heliski tutkunlarının rağbet ettikleri merkezlerin başında geliyor.

KAR RAFTİNGİ İÇİN UZUNGÖL
Ülkemizde henüz çok yaygınlaşmamış bir spor dalı olan kar raftingi, adından da anlaşılacağı gibi, botlarla kar üzerinde yapılıyor. Bu sporu denemek isteyenler için ilk tercihlerden biri ise Trabzon’daki Uzungöl. Yüksek tepelerin hakim olduğu Uzungöl, kar kalınlığıyla raftingcilerin gözdeleri arasında yer alıyor

Türkiye’nin en uzun kayak pistine sahip olan Erzincan’daki Ergan Dağı Kayak Merkezi’nde de kar raftingi yapılabiliyor. Erzincan şehir merkezine sadece 12 km uzaklıktaki Ergan’da günübirlik konaklama tesisleri mevcut. Ayrıca şehir otellerinden de merkeze servisler kalkıyor. Munzur’un eteklerinde bulunan Ergan Dağı Kayak Merkezi’nin yüksekliği 2 bin 970 metre. Bölge özellikle Kasım - Mart ayları arasında kar raftingi için çok elverişli bir zemin sunuyor.

SNOWKITE İÇİN İLK TERCİH ERCİYES
Snowkite yapanlar, ayaklarında snowboard’lar, halatlarla bağlandıkları bir uçurtmayla havalanıyor. “Kayak yaparken uçmak” olarak da tanımlanan snowkite, snowboard’un bir sonraki aşaması olarak görülüyor.

Erciyes Kayak Merkezi, dünyanın en önemli snowkite merkezlerinden. 3916 metre yüksekliğinde ve Kayseri şehir merkezine 25 km mesafede. Pist eğimleri yüzde 10 ila yüzde 20 arasında değiştiğinden Erciyes Kayak Merkezi 2hem snowboard hem de snowkite için uygun zemin sunuyor. Sezon Aralık ayında açılıyor, Nisan’da son buluyor. Dünya şampiyonası düzenlemek için çalışmaların sürdüğü Erciyes Kayak Merkezi’nde her yıl Uluslararası Snowkite Festivali gerçekleştiriliyor.

momondo Türkiye Sözcüsü Serpil Öztürk şöyle konuştu: “Türkiye, avantajlı coğrafi konumu sayesinde dört mevsim turizm için ideal bir ülke. Kış sporları turizmi alanında ise son yıllarda önemli gelişmeler yaşanıyor. Artık ülkemizde kayaktan heliskiye ve hatta kar raftingine kadar tüm kış sporlarını yapabileceğiniz, uluslararası standartta merkezler mevcut. Başka bir deyişle geçmişte lüks olarak görülen kış sporlarını, artık Türkiye içinde, hesaplı bir şekilde yapmak mümkün. Yola koyulmadan önce hazırladığımız rehbere göz atıp ideal destinasyonu seçmenizi tavsiye ediyoruz.” 

Kasapdöner’in yeni servislerinde “Hayat Sende” ‘Haydi Sen de UZAT ELİNİ…’

KasapDöner, Hayat Sende Derneği ile başlattığı işbirliği projesi çerçevesinde masa üstü servislerinde Koruyucu Ailelik hakkında bilgi vererek uygulamayı teşvik ediyor.“Hamburger çocuklarına döner yedirmeye geliyoruz” sloganıyla ilerleyen Türkiye’nin en sıradışı döner markası KasapDöner, yeni bir sosyal sorumluluk projesine daha imza attı. Halen 47 şubesi bulunan firma, koruma altındaki çocuklarla ilgili çalışmalarıyla bilinen Hayat Sende Derneği ile başlattığı işbirliği kapsamında masa üstü servislerini koruyucu ailelik ve dernek hakkında bilgi veren yenileriyle değiştirdi.

Konuyla ilgili açıklama yapan Global Restoran Yatırımları A.Ş. Genel Müdürü Bahar Özürün, KasapDöner olarak Türkiye’de yardıma ihtiyacı olan her kesimin yanında olmaya çalıştıklarını belirterek, ‘Koruma altındaki çocukların bu sürede ve korumadan çıktıktan sonraki süreçte yaşam kalitesini arttırmak, hayata hazırlamak ve toplumla uyumlu sağlıklı bireyler olmalarını sağlamak için çalışan Hayat Sende Derneği ile bu amaçla bir araya geldik. Bu konuda neler yapabileceğimizi araştırırken derneğimizin yönlendirmeleri ile aslında bu çocukların en önemli ihtiyacının sevgi olduğunu farkettik. Bunun da ancak aile ortamında hakettikleri sevgiyi alarak çözümlenebildiğini gördük. Koruyucu ailelik uygulamasının çok fazla bilinmediği, bunun daha çok insana anlatılıp özendirilmesi gereğinden yola çıkarak misafirlerimiz ile iletişimimizi sağlayan servis kağıtlarına bu konuda bilgilendirme yapmaya karar verdik. Uygulamanın hem koruma altındaki çocuklarımıza yeni koruyucu aileler bulma yolunda, hem de farkındalık yaratma noktasında başarılı olmasını diliyoruz. Hayat Sende Derneği ile olan işbirliği çalışmalarımız devam edecek. Yakın gelecekte dernek vasıtasıyla istihdam yaratıcı projeler de geliştirmeyi hedefliyoruz’ diye konuştu. 

KASAPDÖNER’E TEŞEKKÜR
KasapDöner ve Bahar Özürün’e gösterdikleri duyarlılık için teşekkür eden Hayat Sende Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Abdullah Oskay da, ‘KasapDöner gibi bilinirliği oldukça yüksek bir markanın derneğimize destek vermesi, özellikle farkındalık açısından bizim için çok önemli. Umuyoruz ki KasapDöner aracılığıyla birçok çocuğumuz yeni koruyucu ailelerine kavuşacak’ açıklamasını yaptı. 

Akfen Holding’in tahvil ihracında rekor talep geldi!

Akfen Holding, 150 milyon TL olarak çıktığı tahvil ihracında yoğun talep nedeniyle 300 milyon TL satış gerçekleştirdi. Akfen Holding tarafından 3 yıl vadeli ve 3 ayda bir faiz ödemeli olarak yapılan 300 milyon TL tahvil ihracı başarıyla tamamlandı. 5 Ocak 2017 tarihinde İş Yatırım Menkul Değerler A.Ş. aracılığıyla gerçekleştirilen tahvil ihracı kapsamında nitelikli yatırımcılara yapılan tahvil satışına 200’ün üzerinde nitelikli yatırımcı ilgi gösterdi.

“150 milyon TL’lik tahvil ihracında 300 milyon TL talep geldi” Akfen Holding Mali İşlerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı (CFO) Kadri Samsunlu tahvil ihracı ile ilgili olarak yaptığı değerlendirmede, “Ocak (2017) ayı içinde 140 milyon TL’lik bir tahvil geri ödememiz vardı, 150 milyon TL’lik bir tahvil ihracı planladık. Ancak talep çok yüksek geldi ve ihraç miktarımızı arttırarak 300 milyon TL’lik tahvil satışını başarıyla gerçekleştirdik” dedi. 

Samsunlu, şunları kaydetti: “Akfen Holding olarak 3 yıl vadeli ihraç ettiğimiz tahvil bu yılın ilk reel sektör tahvil ihracı ve bu vade için en yüksek miktardaki tahvil ihraçlarından biri oldu. Ayrıca kısa bir süre önce İstanbul Uluslararası Derecelendirme Hizmetleri A.Ş. (TURKrating) Akfen Holding’in uzun vadeli ulusal kredi derecelendirme notunu TR AAA, kısa vadeli ulusal kredi derecelendirme notunu TR A1, görünümü ise durağan olarak belirlediğini açıkladı. Akfen Holding TURKrating tarafından reel sektörde bir firmaya verilen uzun vadeli ulusal kredi derecelendirme notu TR AAA almayı başaran ilk şirket oldu. Böylece Şirketimize duyulan güven derecelendirme notumuz sonrasında tahvil ihracımızdaki başarı ile pekişmiş oldu.” 

10 Ocak 2017 Salı

Tarih boyunca ticaretin kalbinin attığı yerlerden Sultanhamam’ın kitabı yazıldı, belgeseli çekildi

Uzakdoğu’nun baharatı, Kırım’ın buğdayı, Rusya’nın kürkü, Yunanistan’ın şarabı, Batı Anadolu’nun şapı, Küçük Asya’nın yünleri, İran’ın ipekleri, Ermenistan’ın ve Doğu’nun kumaşları...Tarih boyunca ticaretin kalbinin attığı yerlerden Sultanhamam’ın kitabı yazıldı, belgeseli çekildi. Türkiye Ev Tekstili Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TETSİAD) tarafından hazırlanan “Ticaretin Altın Kurallarının Yazıldığı Yer / Sultanhamam” isimli eserde, tarih boyunca Sultanhamam ve civarı anlatılıyor. Kitapta ve belgeselde ticaretin beşiği, Sultanhamam’dan çıkan ünlü işadamlarının ağzından anlatılıyor. O isimlerden biri de Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Nazif Zorlu. Denizli Babadağ’dan gelen ünlü işadamı, Sultanhamam’ın ve 1970 yılında başlayan zorlu yolculuğunun hikayesini şöyle anlatıyor:

“Sultanhamam tüm Türkiye’ye mal satıyordu. Başka bir yer yoktu ki. İzmir’in toptancısı olurdu, gelip buradan Sultanhamam’dan mal alırdı. Adana’da mal üretilip buraya gelirdi. Buradan Adana’ya mal giderdi. Kayseri’de mal üretilip buraya gelirdi, buradan Kayseri’ye geri giderdi. Bursa eskiden beri dokumacılıkta çok öndedir, ayrı mal satardı. Ama aynı zamanda Bursalı buraya mal satardı. Buradan da yine Anadolu’ya mal satılırdı. Yani şöyle birşey söyleyeyim, zaten bir Sultanhamam’a baktığınızda, bugün Anadolu kaplanları diyoruz ya, yüzde 90’ı Anadolu’dan gelmiştir. Aşir Efendi’ye bak, Fincancılar’a bak, Mahmutpaşa’ya bak, oradaki tüccarların çoğu da, yüzde 90’ı Anadolu’dan gelme. Anadolu kaplanları da buradan gördüklerini Anadolu’da, kendi yöresinde uygulayanlar oldu.

ÜÇ SENE KİRALIK YER ARADIM
Üç sene dükkan tutmak için yer aradım. Mesela, Katırcıoğlu Han’a baktık. Orada bir dükkanın hava parası, o gün için 300 bin lira, 400 bin lira. O hana girsen kaybolursun. Her taraf dükkan ama bölge Türkiye’nin tekstil merkeziydi ve dükkan bulamıyorduk. Türkiye, tekstilde Sultanhamam’daki işte bu küçük pahalı dükkanlardan büyük yerlere geldi. Bu da yine Sultanhamam sayesinde oldu. Sultanhamam’da biz de görüp, öğrenip, gördüklerimizi tatbik etmeye başladık ve fabrikalar kurduk. Çok güzel paralar kazanıldı. Satışlarınızın yüzde 10’undan kar etseniz bile hacmi düşürdüğünüzde büyük paralar eder. Batan yok muydu? Batan vardı, o da işini bilmeyenlerdi ama Sultanhamam’da çok kişiler mal, mülk, servet sahibi olmuştur. İşini bilen kişilerin hemen hepsini Sultanhamam zengin etmiştir.

O GÜNLERİN TADI BAŞKAYDI
Ben özlüyorum Sultanhamam’ı. Anadolu’dan esnaf gelmiştir, sabahleyin erkenden dükkanını açmışsın. O para getirir alır, sen parayı koyarsın kasana, siftah yaparsın. Şimdi onları görmüyorsun, yani öyle birşey yapmıyorsun. Şimdi artık iş genişlediği için muhasebesi ayrı, kasası ayrı. Ama o günlerin tadı başkaydı. Şimdi toplantılar, toplantılar... O zaman bir iş yapıyordun, yaptığını anlıyordun. Şimdi sabahtan akşama toplantılara girip çıkıyorsun ama bir iş yapmadım diyorsun.

YABANCILAR 15 MİLYON METRE KUMAŞ İSTEDİ VEREMEDİK
1970’lerde kumaş üretimi vardı Türkiye’de. Artık çok sayıda fabrika da açılmıştı ama volüm yoktu, yani üretim miktarı azdı. 1974’lü yıllarda emprime çarşafı yaptığım vakitler benim ürünümü beğenmişler, kimdir bunun imalatçısı diye yabancı bir müşteriyi bize getirdiler. Halbu ki ben kumaşını Akfil fabrikasında, baskısını da Bursa’da yaptırıyorum. Geldiler, bizden bir yıl içinde 15 milyon metre mal almak istediler. 15 milyon metre... Arada tercüman var, ben diyorum ‘kardeşim 15 bin metre olmasın, bak iyi tercüme et’, ’15 milyon metre istiyorlar, eminim’ diyor. Ben de, ‘fabrikamla görüşeyim bakalım kapasitemiz nedir’ dedim. ‘Sizinle yarın buluşalım.’ Ben sevine sevine gittim fabrikaya. Metrede 50 kuruş kazansam, 7.5 milyon lira kar. Çok büyük para. Akfil Fabrikası’nın ticaret müdürü Mehmet Gömeçli, Allah rahmet eylesin, telefonla randevu aldım gittim. Bana dedim çok kumaş lazım. “Veririz, veririz. Veriyoruz zaten” dedi. Dedim ki, ‘çok çok lazım.’ “Ne kadar?” Dedim ki, ‘bak’ dedim, ‘ben inanmadım, şimdi sen de inanmayacaksın ama bu gerçek. 15 milyon metre’ dedim. “2.20’lik kumaş istiyorum’ dedim. Şöyle bir baktı, dedi ki, “benim beş senelik kapasitem bu.” 3 milyon metre senede yapıyorlarmış. O gülmeye başladı, ben gülmeye başladım. Ertesi gün buluştuk, tabi veremedik. Biz bugün Çorlu fabrikamızda günde 1 milyon metrekare kumaş üretiyoruz.

Tekstil biterse bilin ki, insanlık da ölmüş demektir. Bugün giysisiz bir yere çıkabiliyor musunuz? Çıkamıyorsunuz. Dışarı çıkarken hemen bakıyorsun cep telefonumu aldım mı diye, yani bunsuz dışarı çıkabilirsin ama elbisesiz çıkamazsın, gömleksiz çıkamazsın.

1974’TE İLK KEZ BİR ARABA ALDIM
Şimdi insanlar daha çok zengin olalım, daha çabuk zengin olalım, daha lüks yaşayalım peşinde değil mi? Sultanhamam’da öyle yoktur. Yani mesela bir bakıyorsunuz, öyle herkeste araba yoktu. 70’li yıllarda o 150 kişiden belki on kişinin arabası vardı. Paraları vardı, araba satın alabilirlerdi ama lüks yaşamak gibi bir özenme yoktu. Bunun yerine işlerine yatırım yaparlardı. Ben mesele şahsen öyle yaptım. 1974’te ilk kez bir araba aldım. Herşeyim varken 74’te araba aldım, niye, rahatlıkla bir araba alabilirdim. Ama benim diyordum ki sermaye lazım bana. İnsanlarda bu düşünce vardı. Önce yağlanıp yağlanacaksın, butlanacaksın, irileşeceksin. Ondan sonra da çıkarsın oynarsın meydanda. Ama yağsız butsuz yani güçsüz, kassız oynayamazsın doğru mu, yığılır düşersin.

10 TANE ÜNİVERSİTEYİ BİTİRECEĞİNE...
Benim altyapım kendi memleketim olan Babadağ’dır. Sonra da Trabzon’a gidip orada ticareti öğrendim. Ama asıl İstanbul’a geldiğiniz vakit, neyi, nerde, nasıl yapacağınızı çok daha iyi görüyordunuz. Çünkü orada büyük tüccarlar vardı ve büyük mağazalar vardı. Ve bakın ben altını çizerek söylüyorum 10 tane üniversiteyi bitireceğine bir Sultanhamam’da 10 sene kalmalısın. Çünkü dürüst ve çalışkan olarak on sene kaldın mı, pişersin orada, ama bu olmazsa istersen orada elli altmış sene kal birşey olmaz. Yani Sultanhamam bana çok şeyler öğretti. Orada gördüklerimi uyguladım.

95’Lİ YILLARA KADAR SÖZLE İŞ YAPTIM
Karşındakini kandırarak iş yapmaya kalktığın zaman muvaffak olman mümkün değil. Ama dürüst, çalışkan oldun muydu o zaman başarı gelir. Aynı zamanda işi de bileceksin. Tembel olursan istediğin kadar dürüst adam ol, birşey çıkmaz.

Ben 95’li yıllara kadar sözle iş yaptım. Bayilik veriyordum. Söz ile bayilik veriyordum. Başkası gelir, bana bayilik ver, sana daha fazla ödeme yaparım derdi, bir söz verdik dönmeyiz derdik. Oysa o daha önce bayilik verdiğimiz arkadaşla aramızda anlaşma bile yok. Verdim sana bayilik, şu kadar da ay boyunca da mal veririm. Herşey sözle. O almayabilir, ben de vermeyebilirim. Ama söz ile iş yapıyorduk.

Çok güzel para kazanılıyordu, bir Sultanhamam Türkiye’ye mal satıyor. Yüzde 10 kar etsen, ciron o kadar yüksek ki, masrafın da bugünkü gibi değil, çok az. Sana kalan kar büyük olurdu. Batan yok muydu, vardı, o da işini bilmeyenlerdi. Yani bugün Sultanhamam’da çok kişiler, mal, mülk, servet sahibi olmuştur. İşini bilen kişilerin yüzde 95’i, yüzde 90’ı servet sahibi olmuşlardır.
Benim Sultanhamam’da avukatım diye birşeyim yoktu. Fabrikaları kurduk, Sultanhamam’dan çıktık ondan sonra avukatımız oldu, mali müşavirimiz oldu.

ATATÜRK’TEN SONRA MENDERES VE ÖZAL ÖNEMLİ ŞEYLER YAPMIŞTIR
İhracat teşvikleri başladı rahmetli Özal’la. Bakın bugün Türkiye’ye Atatürk’ten sonra Menderes birşeyler yapmıştır ama Özal da çok önemli şeyler yapmıştır. Bu memleket bugünlere geldiyse Özal’ın büyük katkısı vardır. Ben ihracata 1981’de başladım, o da Libya ve Irak’a. Ama sonradan gelişti, Almanya’ya mal satmaya başladım. Şimdi düşünüyorum da, Sultanhamam önemli bir yerdi, kendi çabasıyla, kendi etiyle yağıyla, kendi suyuyla kavrulan bir yerdi. Ve biz yurtdışına iki senede bir çıkabiliyorduk, döviz yoktu. İşte Sultanhamam’ın tabi ki o dönem için yüklendiği görev çok büyük ve önemliydi ama 80’den sonra o görevi devretti ve Türkiye çok büyük değişimler geçirdi.
Bütün ülkelerin geçmişlerine bakın, hep tekstille kalkınmışlar. İngiltere tekstille, Almanya tekstille, İtalya tekstille. Güney Kore hep böyle, sanayileşmeye tekstille başlamışlar. Altını çizerek söylüyorum, daha bizim çok yapacak işimiz var Türkiye’de... Ama, bugün Pakistan, Hindistan, onlar da geliyorlar gümbür gümbür. Geliyorlar ama daha bir 15 sene daha var. Ondan sonra biz bir on-on beş sene daha gideriz, sonra biraz İtalya’nın yaptığını yapmaya başlarız. Markalaşma yaparsak yine devam eder gider. Yani bugün Türkiye’nin daha tekstilde çok gideceği yol var.”

SULTANHAMAM’DA TİCARETİN YAZILMAMIŞ KURALLARI
Kural 1: Dürüst olacaksın.
Kural 2: Sözün senetten, çekten değerli olacak.
Kural 3: Müşterilerini iyi tanıyacaksın, sağlam müşterin olacak.
Kural 4: Yaptığın işi bileceksin.
Kural 5: Çok çalışacaksın.
Kural 6: Fiyatın makul olacak.
Kural 7: Anlaşmazlıklar burada çözümlenir.
Kural 8: Özel yaşamında aşırıya kaçmayacaksın.
Kural 9: Yardımsever olacaksın.

Dünyanın İlgi Gören Şarap Banyosu Şimdi Museum Hotel Farkıyla!

Kapadokya’nın en büyüleyici konumunda yer alan, masalsı ambiyansı ve özgün konseptiyle dünya çapında ağırladığı misafirlerine unutulmaz anlar yaşatan, Türkiye’nin tek “Relais & Chateaux” unvanlı oteli “Museum Hotel” şimdi de kendi bağlarından ürettiği üzümlerle hazırlanan ve benzersiz bir deneyime dönüşen “şarap banyosu”nu keşfe davet ediyor!

Dünyanın en prestijli otellerine layık görülen “Relais & Chateaux” ayrıcalığı ile ağırladığı misafirlerine büyüleyici ambiyansında unutulmaz anlar yaşatan, yaşayan müze konseptiyle kendi alanında fark yaratan ve hafızalarda benzersiz anlara imza atan, Kapadokya’nın ilk lüks butik oteli “Museum Hotel”, 2017’yi yeniliklerle karşılıyor. Museum Hotel, Türkiye’nin en bereketli bağları olarak bilinen Kapadokya üzümlerinden ürettikleri ve tadanların damaklarında benzersiz dokunuşlar sergileyen şaraplarını şimdi de hem bedene, hem de ruha dokunan ayrıcalıklı bir ritüle dönüştürüyor; “şarap banyosu”… 

Yok olmaya yüz tutmuş mağaraların ve eski evlerin dokusu bozulmadan restore edilmesi ile hayat bulan “Museum Hotel”de her biri ayrı konseptle tasarlanmış, 23’ü mağara, 7’si taş toplamda 30 odası bulunuyor. Her odanın kendi özelinde yer alan, gerek manzarası, gerek mimari konseptiyle ilgi gören jakuzilerinde özel talepler doğrultusunda hazırlanan “şarap banyosu” “Museum Hotel” konaklayanlarına tam anlamıyla huzur veren ve hem bedeni, hem de ruhu şımartan benzersiz bir tatil deneyimi yaşatıyor.  

Museum Hotel’in yaşayan müze konsepti, bahçesinde gezen tavus kuşları ve kaplumbağalar, terastaki manzaraya karşı yanınızda uçan güvercinler, ünlü şef Murat Bozok’un dokunuşlarıyla zenginleşen Lil’a Restaurant’ın ayrıcalıklı lezzetleri eşliğinde unutulmaz bir tatil yaşarken, özel şarap banyosuyla da senenin yorgunluğunu tamamen geride bırakacak, Ehl-i Masöz, Cariyenin Sırrı, Asian Silence, Sultan’s Pleasure, Secret of the Afrodit, Kapadokya Gülleri gibi, özel bitki yağlarıyla sunulan masaj kürleriyle de kendinizi şımartacaksınız! 

Dünyaca ünlü Hollywood starlarının ve sanatçıların vazgeçilmez güzellik ritüeli olarak bilinen şarap banyosu aynı zamanda kırmızı kan hücrelerini hızla yenileyen, kasları rahatlatarak, dinlendiren, uykusuzluğa iyi gelen, konsantrasyonu destekleyen özellikleriyle de tanınıyor.  

Etkileriyle hem güzellik, hem de sağlık açısından büyük ilgi gören şarap banyosu konseptiyle bir o kadar da romantik… Bu romantizmden yola çıkan Museum Hotel 2017 senesi boyunca ağırladığı tüm balayı çiftlerine ve Sevgililer Günü’nde konaklayan misafirlerine “şarap banyosu” hizmetini konaklamaya dahil hediye ediyor! Etrafta gezen tavus kuşları, Uçhisar’ın Göreme Vadisi’nden Aşk Vadisi’ne, Güvercinlik Vadisi’nden Kızıl Vadiye, Avanos Dağları’ndan Erciyes Tepelerine uzanan yamacında manzarayı izlerken yanınızda kanat çırpan güvercinler, resepsiyona doğru giderken size eşlik eden kaplumbağalar ile adeta bir cenneti yaşatan, güne uyandığınız anlarda odanızdan ve avludan rengarenk balonların muhteşem görselliğini sergileyen “Museum Hotel” her detayında masaldaymışsınız hissini veren bir tatil deneyimi yaşamanız için sizleri bekliyor!





Dünyanın En Prestijli Triatlon Yarışı Ironman Kayıtları Başladı

Gloria IRONMAN Antalya’da gerçekleşecek
13-15 Ekim tarihleri arasında Antalya’da üçüncü kez düzenlenecek olan, dünyanın en önemli atletizm etkinliği Gloria IRONMAN 70.3 Turkey yarışlarının kayıtları 4 Ocak günü başladı.Sırasıyla yüzme bisiklet ve koşudan oluşan üç farklı branşın aynı yarış içerisinde yapılabildiği irade ve güce dayalı olan IRONMAN yarışı, geçen yıl olduğu gibi bu sene de Gloria IRONMAN 70.3 Turkey adıyla 13-15 Ekim tarihleri arasında Antalya Belek’te gerçekleşecek. 

4 Ocak’ta Global IRONMAN sitesinde kayıtları başlayan Gloria IRONMAN 70.3 Turkey’de triatlon yarışlarına katılacak olan sporcuların Triatlon Federasyonu’ndan lisansı olması gerekiyor. Lisansı olmayanlar, yarış günü Gloria Sports Arena da günlük lisans  temin edebilecekler. Yarışlara takım olarak katılanlar için ise lisansa ihtiyaç duyulmuyor. 2016’da dünya genelinde 187 yarış ve 450 bin triatletle gerçekleşen etkinlik için, 8 ay süresince profesyonel bir triatlon koçuyla çalışılması gerekiyor. Türkiye’de toplamda lisanslı 10 bin triatlet bulunurken, yaklaşık 500 lisanslı triatletin, Gloria IRONMAN 70.3 Turkey’de yarışmacı olması bekleniyor.

2 bin sporcunun katılması bekleniyor
1978 yılından buyana düzenlenen ve yılda 150 bin triatletin katılımı ile 23’ü Avrupa, 19’u Asya ve 52’si Amerika’da olmak üzere dünyanın 92 farklı yerinde gerçekleşerek, dünyanın en popüler ve en geniş katılımlı spor organizasyonu IRONMAN’İN Türkiye yarışına ise lisanslı triatlet veya takım halinde 2 binden fazla sporcunun katılması bekleniyor. Gloria IRONMAN 70.3 Turkey, 1.9 km yüzme, 21.1 km koşu ve 90 km bisiklet etaplarından oluşuyor. Geçtiğimiz yıl Gloria Serenity Resort plajında gerçekleştirilen yüzme etabı, bu yıl da aynı yerde yapılacak. Bisiklet parkuru Gloria Serenity Resort’tan çıkılarak tamamen düz bir parkura aktarıldığı için sporculara sağladığı hızlanma avantajı ile Personel Best” yani “En iyi Derece”lerini yapma imkânını verebilecek. Koşu parkuru ise; Gloria Golf Club’ta iki tur atılarak yapılacak olup, yarış bitişi Gloria Sports Arena’ da gerçekleşecek. 

Turizme Katkı Sağlıyor
Gloria IRONMAN 70.3 Turkey yarışının turizm ekonomisine; otel ücretleri, alışveriş ve diğer harcamalarla birlikte yaklaşık 1 milyon Euro’luk katkı sağlayacağı tahmin ediliyor.Daha önce başka ülkelerde IRONMAN yarışına katılmış Türk triatletler başta olmak üzere, profesyonel maraton koşucuları, dağ bisikletçileri ve hatta daha önce hiç triatlon koşmamış amatör sporcuların da yarış için kayıt yaptırdığı ve hazırlıklara başladığı belirtildi. IRONMAN 70.3 yarışı hem Türkiye için hem de Türk sporcular için büyük bir fırsat sunuyor. Gloria Sports Arena  tüm IRONMAN tutkunlarını Ekim ayında Antalya’ya davet ediyor. 




Ela Quality Resort Belek’ten Erken Rezervasyon Fırsatı

Ela Quality Resort Belek, 2017 için erken rezervasyon dönemine hızlı başladı
Aile ve çocuk konseptiyle fark yaratan oteller arasında yer alan Ela Quality Resort Belek, 2017 için erken rezervasyon dönemine hızlı başladı. Çocuklu aileler başta olmak üzere tatil tercihlerinde ilk sıralarda yer alan Ela Quality Resort Belek, yerli ve yabancı misafirler için %30’a varan erken rezervasyon fırsatı sunuyor.

Ela Quality Resort Belek, yerli ve yabancı misafirler için Ocak-Nisan döneminde yapılan erken rezervasyonlarda geçerli, %30’a varan erken rezervasyon avantajı sunuyor. Akdeniz Bölgesi’nin en çok tercih edilen çocuk dostu aile oteli Ela Quality Resort Belek, misafirlerinin unutulmaz anlar yaşaması için her detayın en ince ayrıntısına kadar düşünüldüğü bir tatil deneyimi sunuyor. Eşsiz kumsalı, Everland Q markası ile çocuklara sunduğu özel hizmetleri, Europespa Well sertifikasına sahip Ab-ı Zen Spa’sı, dünya mutfaklarından lezzetler tadabileceğiniz A’la Carte restoranları ve dünya çapında tescillenen kalitesi ile her türlü ihtiyacı karşılıyor.

Çocuk dostu otel
Çocuklu aileler başta olmak üzere yerli ve yabancı turistlerin tatil tercihlerinde ilk sıralarda yer alan Ela Quality Resort Belek, havuza direkt bağlantılı Göl Evleri, özel ısıtmalı havuz, hamam, sauna ve jakuzi ayrıcalığına sahip oda ve lüks villalarıyla her zevke hitap eden konaklama seçeneği sunuyor.