4 Ekim 2017 Çarşamba

Ortak çalışmalarla sorunları çözeriz

TÜRSAB Başkan Adayı ve Değişim Hareketi Lideri Firuz Bağlıkaya, Turist Rehberleri Birliği (TUREB) Başkanı Zeki Apalı ile bir araya geldi.

“Değişim Hareketi”nin Lideri Firuz Bağlıkaya, Aralık ayında gerçekleşecek olan TÜRSAB genel kurulu öncesi, Türkiye’nin dört bir yanını gezerek, meslektaşlarıyla bir araya gelmeye devam ediyor. Bu süreçte, sektörün paydaşlarının sorunlarına da duyarsız kalmayan Bağlıkaya, TUREB Başkanı Zeki Apalı’yı Ankara’daki makamında ziyaret etti ve seçilmesi halinde, turizm sektörünün bütün paydaşları ile aynı masa etrafında oturup, sorunları birlikte çözecek bir yapı oluşturabileceklerini dile getirdi. Seçimlere olan ilginin daha da artması gerektiğini ifade eden Bağlıkaya, sayısı 500’ü geçen Seyahat Acentası sahibi rehberlerin TUREB-TÜRSAB arasında köprü görevi yapabileceklerini belirtti.
Ortak çalışmalarla sorunların çözülebileceği konusunda Bağlıkaya ile hemfikir olduğunu söyleyen Zeki Apalı ise “Bir paydaşın sorunu diğer paydaşları da etkiliyor, bu duruma duyarsız kalmamız mümkün değil.” dedi.TUREB ve rehberlerin yazacakları kitapların müze mağazalarında yerli/yabancı okuyuculara ulaştırılması için hemen bir çalışma başlatılması kararının alındığı görüşmede, sektörün ileriye taşınması için karşılıklı temennilerde bulunuldu.


2 Ekim 2017 Pazartesi

World Travel Awards açıklandı, işte ödül alan Türk otelleri ve işletmeler

"World Travel Awards 2017" Avrupa Ödül Töreni 30 Ekim Cumartesi günü Rusya’nın St. Petersburg gerçekleşti.Rusya’nın Saint Petersburg kentinde gerçekleşen ödül töreninde, Avrupa ve ülkeler kategorilerinde ön plana çıkan tesisler ödüllendirildi.

"Avrupa’nın en iyileri" kategorisinde Türkiye'den 8 otel toplam 9 ödül aldı. Cornelia Diamond Golf Resort & Spa hem “Avrupa’nın en iyi ful entegre resortu” hem de “Avrupa’nın en iyi lüks resortu” kategorisinde ödüle layık görüldü.Türk Hava Yolları (THY) da World Travel Awards 2017’de “Avrupa’nın en iyi havayolu firması” kategorisinde ödüle layık görüldü.





İşte World Travel Awards 2017’de ödül alan Türk otelleri ve markalar:

Avrupa Kategorisi

Avrupa’nın en iyi suit oteli: Hotel Les Ottomans Türkiye

Avrupa’nın en iyi iş oteli: Mövenpick Hotel Istanbul

Avrupa’nın en iyi eğlence oteli: Rixos Sungate

Avrupa’nın en iyi ful entegre resortu: Cornelia Diamond Golf Resort & Spa

Avrupa’nın en iyi oteli: Çırağan Palace Kempinski Istanbul

Avrupa’nın en iyi otel rezidansı: The Residences at Mandarin Oriental Bodrum

Avrupa’nın en iyi lifestyle oteli: Rixos Premium Göcek

Avrupa’nın en iyi lüks otel villası: The Producer Villa @ The Bodrum by Paramount Hotels & Resorts

Avrupa’nın en iyi lüks resortu: Cornelia Diamond Golf Resort&Spa

Türkiye Kategorisi

Türkiye'nin en iyi her şey dahil oteli: Concorde De Luxe Resort

Türkiye'nin en iyi sahil oteli: Kempinski Hotel Barbaros Bay Bodrum

Türkiye'nin en iyi butik oteli: Hotel Les Ottomans

Türkiye'nin en iyi iş oteli: Wyndham Grand Istanbul Kalamış Marina

Türkiye’nin en iyi şehir oteli: Hilton İstanbul Kozyatağı

Türkiye'nin en iyi konferans oteli: Mövenpick Hotel Istanbul

Türkiye'nin en iyi tasarım oteli: Bentley Hotel

Türkiye'nin en iyi destinasyon yönetim şirketi: Society of Travel

Türkiye'nin en iyi eğlence oteli: Orange County Resort Hotel Kemer

Türkiye'nin en iyi aile oteli: Rixos Premium Tekirova

Türkiye'nin en iyi tarihi oteli: argos in Cappadocia

Türkiye'nin en iyi otelcilik geliştirme şirketi: Rixos Hotels

Türkiye'nin en iyi oteli: Conrad İstanbul Bosphorus

Türkiye'nin en iyi otel rezidansı: The Residences at Mandarin Oriental Bodrum

Türkiye'nin en iyi otel suiti: Sultan Suite @ Çırağan Palace Kempinski İstanbul

Türkiye’nin en iyi lifestyle oteli: Lazzoni Hotel

Türkiye’nin en iyi lüks otel villası: The Producer Villa @ The Bodrum by Paramount Hotels & Resorts

Türkiye'nin en iyi MICE oteli: Susesi Luxury Resort

Türkiye'nin en iyi resortu: Rixos Premium Belek

Türkiye'nin en iyi servisli apartmanı: Burgu Arjaan by Rotana İstanbul

Türkiye'nin en iyi seyahat acentesi: Turkland Travel Agency

Firuz Bağlıkaya Van’da Seyahat Acentalarıyla buluştu

TÜRSAB Başkan Adayı Firuz Bağlıkaya Doğu Anadolu’da Bulunan Seyahat Acentalarıyla Buluştu
Türsab Başkan Adayı ve Değişim Hareketi lideri Firuz Bağlıkaya, 3 Aralıkta yapılacak seçim öncesi Van’da Seyahat Acentası temsilcileri ile bir araya geldi.


Van Elite World otelinde düzenlenen toplantıya katılan bölge Acentalarının en önemli probleminin havayolları ile yaşadıkları sıkıntılar olduğunu bildiklerini belirten Firuz Bağlıkaya yeni dönemde bu sorunların en kısa sürede çözüleceğini söyledi.
Firuz Bağlıkaya Hava yollarının hizmet bedelsiz ya da düşük hizmet bedeli ile bilet satışı yapmasını engelleyeceklerini, Hizmet bedelleri güncellenerek, enflasyon oranında yıllık artış yapılmasını sağlayacaklarını ve Hava yollarının web sitelerinde, Seyahat Acentalarından daha ucuza bilet satışı yapmasını engelleyeceklerini söyledi.



Toplantı Değişim Hareketini destekleyen Seyahat Acentası sahiplerine rozet takılması ile sona erdi.Van Turizm fuarını da ziyaret eden Bağlıkaya’ya bölge acentaları büyük ilgi gösterdi. Başkan Adayı Firuz Bağlıkaya, Van’da bulunan Türsab Doğu Anadolu BYK başkanı Cevdet Özgökçe’yi makamında ziyaret ederek bölgenin sorunları hakkında fikir alışverişinde bulundu.

28 Eylül 2017 Perşembe

Skal İstanbul, Dünya Turizm Günü ve Yaza veda partisi düzenledi

Skal International İstanbul Kulübü ‘Dünya Turizm Günü’nü kutlayarak, yaza veda etti
Skal International İstanbul Kulübü tarafından düzenlenen Dünya Turizm Günü ve Yaza Veda Partisi 27 Eylül 2016, Çarşamba akşamı Mövenpick Hotel İstanbul Golden Horn’da üyelerin ve eşlerinin katılımıyla gerçekleşti

Skal Internatonal İstanbul Kulübü üyelerinin ve eşlerinin katılımıyla gerçekleşen Dünya Turizm Günü ve Yaza Veda kutlaması; Skal International İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Bahar Birinci, Yönetim Kurulu üyeleri Ata Eremsoy, Ayşe Önen, Elif Balcı Füsunoğlu, Can Arınel, Selma Tatar, Özen Kırant Yozcu ve Mövenpick Hotel İstanbul Golden Horn’un ev sahipliğinde düzenlendi. 




Bu anlamlı günde konuşma yapan Bahar Birinci, "2017-2018 sezonunun ilk buluşmasında tekrar bir arada olmaktan mutlu olduğumu ifade etmek isterim. 





Skal International İstanbul Kulübü olarak Türkiye’ye ve turizme katkıda bulunmaya, ülkemizin bu konuda gelişmesi için elbirliği ile çalışmalarımıza devam edeceğiz. Bu vesileyle hepinizin turizm gününü kutlarım. Ayrıca bu güzel günde, bu güzel mekanda , yaklaşan kış mevsimine merhaba demeden geride bıraktığımız yaza da hep beraber veda edelim" dedi.



Geleneksel Skal toast’un da yapıldığı gecede, Mövenpick Hotel İstanbul Golden Horn’un Genel Müdürü Ahmet Arslan’a Skal İstanbul logolu özel hediye koleksiyonu hediye edildi. 

27 Eylül 2017 Çarşamba

BUDAK: “Türkiye’nin DTÖ Seçilememesi Ciddi Başarısızlık”

“Türkiye’nin Dünya Turizm Örgütü İcra Kurulu’na Seçilememe Nedenleri Nedir?
CHP Genel Başkan Yardımcısı Çetin Osman Budak, Türk turizminin iki önemli merkezi İstanbul ve Antalya’ya Avrupa ülkelerinden gelen turist sayısı, kayıp yıl olan 2016’nın bile gerisindedir


CHP Genel Başkan Yardımcısı Çetin Osman Budak, Türkiye’nin BM Dünya Turizm Örgütü’nün Çin’de düzenlenen genel kurulunda Avrupa bölgesinden İcra Komitesi’ne aday olup seçilememesini “ciddi başarısızlık” olarak değerlendirirken, “Bu sonuç, dış politikada izlenen gerilim politikalarının Türkiye’yi dış dünyada yalnızlaştırdığının göstergesidir” dedi. 
Yabancı turistlerin kişi başı harcamalarının 570 dolara kadar gerilediğini kaydeden Budak, “Dünya Turizm Örgütü Genel Kurulu’nda ortaya çıkan başarısız sonuç ve Türk turizminde ortaya çıkan değer kaybının giderilmesi için bir adım atılacak mıdır” diye sordu.


CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak, Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş’un yanıtlaması istemiyle verdiği önergede, Türkiye, 1975 yılında kurucu üyesi olduğu BM Dünya Turizm Örgütü’nün Çin’de düzenlenen genel kurulunda Avrupa bölgesinden İcra Komitesi’ne aday olduğunu ancak seçilme başarısını gösteremediğini kaydetti.  Budak, “Avrupa’nın en önemli turizm merkezlerinden biri olan Türkiye’nin, İcra Komitesi’ni seçilememesi, turizm sektörü açısından ciddi bir başarısızlık olarak görülmekte, dış politikada izlenen gerilim yüklü politikaların Türkiye’yi yalnızlaştırdığı belirtilmektedir” dedi.
2017 yılının ilk 8 ayında ortaya çıkan rakamların, turizmde hala 2014-2015 rakamlarına ulaşılamadığını, Türk turizminin ana hatlarından biri olan Avrupa pazarında da hala gerilemenin sürdüğünü ortaya koyduğuna dikkat çeken Budak, “Avrupa pazarındaki gerileme gelir rakamlarına da yansımış, yabancı turistlerin harcamaları  570 dolara kadar düşmüştür. Dünya Turizm Örgütü seçimleri ve turizm gelirlerindeki düşüş, dış politika ve turizm politikasında ciddi değişikliklere ihtiyaç olduğunu ortaya koymaktadır” diye konuştu. 

TÜRKİYE NEDEN BAŞARISIZ OLDU?
 Dünya Turizm Örgütü İcra Kurulu’na adaylık süreci ile ilgili bilgi isteyen Budak, “Adaylık sürecinde hangi ülkelerin desteği alınarak yola çıkılmıştır? İcra kuruluna Avrupa’dan seçilen ülkeler hangileridir? Avrupa’nın en önemli turizm merkezlerinden biri olan Türkiye’nin, Dünya Turizm Örgütü İcra Kurulu’na seçilememesinin nedenleri nedir? Ortaya çıkan bu başarısız sonuçla ilgili, Bakanlığınızın tespitleri nelerdir? Yeterli destek sağlanmadan mı adaylık süreci başlatılmıştır? Bu sonuç Türkiye’nin yalnızlaştığına işaret midir?” dedi. Budak şöyle devam etti:

TURİZMDE DEĞER KAYBI
Türk turizminin iki önemli merkezi İstanbul ve Antalya’ya Avrupa ülkelerinden gelen turist sayısı, kayıp yıl olan 2016’nın bile gerisindedir. Avrupa pazarındaki kayıp Bakanlığınızca önemsenmekte midir? Gerilemenin durdurulmasına yönelik 2017 yılı içinde Avrupa pazarına yönelik hangi adımlar atılmıştır? Turistlerin Türkiye’de yaptıkları kişi başı harcamaların 840 dolar düzeyinden 570 dolara kadar düşmesinin gerekçeleri ile ilgili Bakanlığınız bir çalışma yapmış mıdır? Bakanlığınızın tespitleri nedir? Türk turizmi,  kişi başı 570 dolarlık harcamalarla yol alması mümkün müdür? Dünya Turizm Örgütü Genel Kurulu’nda ortaya çıkan başarısız sonuç ve Türk turizminde ortaya çıkan değer kaybının giderilmesi için bir adım atılacak mıdır? Milyarlarca dolarlık kayıp ve binlerce turizm emekçisini işsiz, aşsız bırakan sürecin durdurulması için Hükümetin turizm ve dış politikasında değişikliğe gidilecek midir?”

TÜROB Başkanı Bayındır, Dünya Turizm Günü’nü kutluyorum

TÜROB Başkanı Bayındır’dan Dünya Turizm Günü mesajı
Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Başkanı Timur Bayındır, 27 Eylül Dünya Turizm Günü nedeniyle bir açıklama yaptı

Açıklamasında, “Turizm, dünyayı birleştiren, insanları bir araya getiren ve dostluğu çağıran gerçek güçlerden biridir” diyen Bayındır, “Turizm, bize önyargılarımızdan uzak, hoşgörü içerisinde ve farklılıklara saygı duyduğumuz bir dünyayı sunarken, bu önemli değeri sürdürülebilirlik ve sorumluluk bilinciyle yönetmeliyiz. Bu vesile ile global etik kuralların hakim olduğu, bilinçli ve sorumlu ilkelerle hareket edebilen bir dünya turizmi ümit ediyor, tüm meslektaşlarımın 27 Eylül Dünya Turizm Günü’nü kutluyorum” ifadelerini kullandı.



1.2 milyar insan seyahat ediyor 
Bayındır, şu değerlendirmeyi yaptı: “Turizmin, dünyayı birleştiren, insanları bir araya getiren ve dostluğu çağıran gerçek güçlerden biri olduğu aşikar. Dünya nüfusunun, yüzde 16’sı, yani 1.2 milyarı, 2016 yılında kendi ülkeleri dışına seyahat etti. 2017 yılında toplam turist sayısının 1.4 milyarı aşması beklenmektedir. Bu rakam, turizmin etki alanını açıkça ortaya koyuyor.  Dünya’da siyasi sınırlar güçlerini korurken, seyahat özgürlüğü engelleri aşıyor. Kültürler ve sosyal yaşamlar arasındaki etkileşim artıyor. Uluslararası seyahat eden her 5 kişiden 1’i, 25 yaşın altında. Bu gençler dünyayı gezmek ve gittikleri yerlerde yerel iletişim kurmak istiyorlar. Artık “dünya vatandaşı” kavramının hayat bulduğu genç kuşaklar yetişiyor. Turizm sayesinde kültürel bir dönüşüm yaşanıyor, dolayısıyla bu dönüşümün daha hoşgörülü ve kapsayıcı bir dünya yaratması gerekiyor. Ancak, büyüme ve gelişim, her alanda olduğu gibi turizm sektöründe de birtakım tedbirlerin gerekliliğini doğuruyor. İnsan, çevre ve kültür odaklı yaşayan turizm sektörünün, kendi kaynaklarını koruyabilmesi temel öncelik olmalıdır.”

26 Eylül 2017 Salı

Turizm sektörüne kalifiye elemanlar kazandırıldı

‘Rezervasyon ve Otomatik Fiyatlandırma Eğitimi Sertifika Programı’ tamamlandı
Amadeus’un Türkiye Pazarlama ve İletişim Müdürü Çiğdem Cengiz, “30 yıldır dünyada 190 üzeri ülkede teknoloji, inovasyon ve eğitim alanında seyahat endüstrisinin geliştirmek üzere yatırım yapıyoruz.

190 üzeri ülkede hizmet veren ve bu sene 30. yılını kutlayan, küresel seyahat endüstrisinin lider teknoloji çözümleri sağlayıcılarından biri olan Amadeus’un destekleriyle, Plaza Akademi’nin turizm sektöründe uzman kadrolar yetiştirmek amacıyla başlattığı ‘Rezervasyon ve Otomatik Fiyatlandırma Eğitimi Sertifika Programı’ tamamlandı.Amadeus, Bursa Valiliği, Uludağ Üniversitesi, Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB), Bursa İl Turizm Müdürlüğü ’nün destekleri ile Plaza Turizm’in sosyal sorumluluk projesi olarak hayata geçirdiği ‘Plaza Akademi’ iş birliğiyle gerçekleştirilen ‘Amadeus Rezervasyon ve Otomatik Fiyatlandırma Eğitimi Sertifika Programı’ sertifika töreni ile tamamlandı. Türkiye’de 1994 yılından beri faaliyet gösteren, küresel seyahat endüstrisinin lider teknoloji çözümleri sağlayıcılarından biri olan Amadeus’un Türkiye Pazarlama ve İletişim Müdürü Çiğdem Cengiz, “30 yıldır dünyada 190 üzeri ülkede teknoloji, inovasyon ve eğitim alanında seyahat endüstrisinin geliştirmek üzere yatırım yapıyoruz. Eğitimdeki yatırıma çok önem ve değer veriyoruz. Sadece 2015 yılı içerisinde eğitime 9.6 milyon euro değerinde yatırım yaptık. Teknoloji ve inovasyonun arkasındaki itici gücün eğitim olduğunun bilinciyle eğitim alanındaki yatırımlarımız önümüzdeki günlerde de devam edecek. Gençler geleceğimiz biz de geleceğe yatırım yapıyoruz. Bu eğitim sonrası sertifikalarını alan gençlere turizm alanındaki kariyerlerinde başarılar diliyoruz” dedi.

35 saat eğitim
Amadeus’un eğitim ekibi tarafından Plaza Akademi ile beraber Uludağ Üniversitesi Ali Osman Sönmez yerleşkesinde 3-7 Temmuz 2017 tarihleri arasında 5 tam gün toplam 35 saat süren kursa 15 kursiyer katıldı. Ali Osman Sönmez yerleşkesindeki bilgisayar donanımlı sınıflarda Amadeus Türkiye eğitmenleri tarafından verilen eğitimin sonunda 3 saat süren sınavda taban puan olan 80 puan barajını aşan 10 kursiyer uluslararası geçerliliği olan ve dünyanın her yerinde kullanılabilen Amadeus Rezervason ve Otomatik Fiyatlandırma Sertifikası almaya hak kazandı. Uludağ Üniversitesi lisans ve ön lisans programlarından mezun duruma gelmiş öğrenciler ile turizm alanında iş sahibi olmak isteyen gençlerin ilgi gösterdiği kursta sınavı geçen gençlere sertifikaları  bugün sertifikaları törenle teslim edildi. Eğitim ile Turizm alanında mevcut olan nitelikli personel boşluğunun doldurulması hedefleniyor. 



25 Eylül 2017 Pazartesi

Konya BYK’da Değişim Hareketine katılma kararı aldı


“Değişim Hareketi”nin öncüsü Firuz Bağlıkaya’ya olan destek her geçen gün artıyor
Avrupa BYK ve Asya BYK’nın ardından yüzün üzerinde Seyahat Acentasının bulunduğu Konya BYK’da Değişim Hareketine katılma kararı aldı. 03 Aralık tarihinde yapılacak TÜRSAB Genel Kurulu öncesi Konya Bölgesel Yürütme kurulu Firuz Bağlıkaya liderliğindeki muhalefet hareketine katıldı. 

Konya’da bir toplantı düzenleyen Konya BYK Başkanı Kazım Yanar ve BYK İkinci Başkanı Cengiz Dağdeviren ile BYK üyeleri TÜRSAB Genel Kurulu’nda Firuz Bağlıkaya ve Değişim Hareketine destek vereceklerini açıkladı. BYK Başkanı Kazım Yanar’ın daveti üzerine, Konya’ya giden Firuz Bağlıkaya, düzenlenen yemekte Seyahat Acentalarıyla bir araya geldi. Meslektaşlarının sorunlarını dinleyen Bağlıkaya, çözüm önerilerini paylaştı.Firuz Bağlıkaya’ya davetlerine icabet ettiği için teşekkür eden Konya BYK Başkanı Kazım Yanar ise yaptığı açıklamada: ''Bize Değişim Gerek'' hareketinin öncülüğünü yapan Bağlıkaya’ya olan inançlarının tam olduğunu söyledi.


BYK olarak ellerinden geleni yaptıklarını ancak bir türlü yol kat edemediklerini söyleyen  Kazım Yanar: “Ekmeğimize sahip çıkacağız ve Firuz Bağlıkaya’yı sonuna kadar destekleyeceğiz” dedi. Kendisine verilen destek karşısında memnuniyetini dile getiren Firuz Bağlıkaya ise başarının ancak birlikte hareket ederek mümkün olabileceğini belirtti.















Türkiye Çinli yıldızların çekim alanında

Çin Halk Cumhuriyeti’nde 2018 yılının “Türkiye Turizm Yılı” ilan edilmesi ve Türkiye’den Çin’e üst düzey ziyaretlerin yapılmasının ardından dünyanın dört bir yanında kültür etkinlikleri düzenleyen Yunus Emre Enstitüsü de bölgeye yönelik kültürel diplomasi çalışmalarına hız kazandırdı. Enstitü, Türkiye’nin Çin’de daha etkin tanıtılmasına katkı sağlamak ve Türkiye’nin turizm potansiyelini tanıtmak için,  Çinli medya mensuplarını ve Çin’in ünlü yıldızlarını Türkiye’de ağırlıyor, gerçekleştirdiği projelerle Çinliler arasında Türkiye’yi popüler kılıyor.


Yunus Emre Enstitüsü, hazırlattığı Kapodokya videosunu bir günde bir milyon kişiye ulaştırdı. Yunus Emre Enstitüsünün organizasyonu ile Kapadokya bölgesinde çekilen video bir anda Çinde en popüler mekanlar arasına girdi. Kapadokya’nın eşsiz güzelliği Çinli gençlerin ilgi odağı oldu. Uzakdoğunun genç yıldızı TF Boys solisti Wang Junkai için 18 ülkede 12 ayrı  yönetmen tarafından sürpriz filmler çekildi. Çekilen filmler ile dünyanın önemli metropolleri bir anda Çin’de popüler oldu. Ünlü yıldız için Türkiye’de çekilen filmin mekanı olarak Kapadokya seçildi. Çinli yıldız için çekilen filmler arasında en çok izlenen ise, yönetmenliğini Enes Ateş’in yaptığı “Balloons in the Valley” isimli Kapadokya klibi oldu. Çinde 24 saatte 1 milyon izleyiciye ulaşan film, sadece bir günde 155 bin kez paylaşıldı, 100 bin beğeni aldı, binlerce yorum yapıldı. Wang Junkai için Kapadokya’da çekilen videonun Türkiye turizmi açısından büyük bir etki yaratması bekleniyor. 

Çinli gençleri kendine  hayran bırakan “Balloons in the Valley” klibine dair olağanüstü yorumlar yapıldı. Büyüleyici ve gizemli bir film platosuna benzetilen Kapadokya, Çinli gençlerin görmek için sabırsızlandıkları bir bölge haline geldi. Videoya “ Türkiye çok güzel bir ülke. Mutlaka gitmek istiyorum...Çok farklı bir yer. Sanki bu dünyadan bir yer değil gibi...” yorumlar üzerine FunClub yöneticileri Weibo'daki hesabından Wang Junkai'ye "Türkiye'de konser verir misin?" teklifi yaptı. Teklife binlerce destek yorumu geldi. Destek yorumlarında sanatçının hayranları, konserin Türkiye'de yapılması durumunda Türkiye'ye gelmek istediklerini, kutlama videosunda gördükleri Kapadokya'yı çok beğendiklerini ve Türkiye'yi çok merak ettiklerini belirttiler.

Junkai’nin 18. yaş günü videoları büyük bir merakla bekleniyordu. Sürpriz doğum günü videolarının bir milyara yakın Çinli’nin yanı sıra dünyanın pek çok ülkesinden hayranları tarafından izleneceği düşünülüyor.. 

Türkiye, Çin medyasının  odağında
Haziran 2017’de Çin’in önemli medya kuruluşlarının temsilcilerini Türkiye’de ağırlayan Yunus Emre Enstitüsü, Eylül ayının son haftasında da Çin’den bir grup önemli medya mensubunu Türkiye’de ağırlayacak. Çinli medya mensuplarının yaptıkları değerlendirme, haber, söyleşi ve klipler Çin medyasında büyük yankı uyandırdı. 2018 yılının Çin Halk Cumhuriyeti’nde “Türkiye Turizm Yılı” ilan edilmesi, Yunus Emre Enstitüsünü de harekete geçirdi. Türkiye’nin Çin’de Çinliler tarafından anlatılmasını bir medya statejisi olarak benimseyen Enstitü’nün faaliyetleri etkilerini şimdiden göstermeye başladı. 


23 Eylül 2017 Cumartesi

ÖNSİAD “Mukaddes Emanetler” Belgeseli İçin Harekete Geçti

ÖNSİAD, Kültürel mirasların korunması ve tanıtılması için bir belgesele imza atacak
Önder İş Dünyası Sanayici ve İş Adamları Derneği (ÖNSİAD), Kültür ve Turizm Bakanlığı onayı ile kültürel mirasların korunmasına ve tanıtılmasına yönelik olarak “İstanbul’da 500 Saadet Yılı – Mukaddes Emanetler” adlı belgeselin çekim hazırlıklarına başladı.

Yavuz Sultan Selim'in 1517 yılındaki Mısır seferinin ardından İstanbul'a getirdiği ve sonraki dönemlerde sayısı sürekli artarak paha biçilmez bir hazine haline gelen "Kutsal Emanetler", 500 yıldır Topkapı Sarayı'nda korunmaya ve sergilenmeye devam ediyor. Önder İş Dünyası Sanayici ve İş Adamları Derneği (ÖNSİAD) ise Kültür ve Turizm Bakanlığı onayı ile kültürel mirasların korunmasına ve tanıtılmasına katkı sağlayacak bir belgesele imza atmaya hazırlanıyor. ÖNSİAD tarafından çekilecek olan “İstanbul’da 500 Saadet Yılı – Mukaddes Emanetler” belgeselinde, 500 yıllık bir tarih kronolojik sırayla izleyicilere aktarılacak.


ÖNSİAD tarafında çekilecek olan belgeselde, Mısır Seferi ile kutsal emanetlerin İstanbul’a nasıl ve hangi şartlarda getirildiği anlatılarak Peygamber asrının kokusunu ve bereketini bugüne taşıyan yüzlerce emanet konu edilecek. İzleyenleri tarihin sır dolu yolculuğuna çıkartacak olan belgeselde, Topkapı Sarayı Kutsal Emanetler Dairesi’nde Kırk Hafız tarafından 24 saat boyunca aralıksız olarak Kur'an-ı Kerim okunması da ele alınacak.

Türkçe, İngilizce ve Arapça olarak hazırlanacak olan “İstanbul’da 500 Saadet Yılı – Mukaddes Emanetler” belgeselinde, uzmanı tarihçilerden, İslam kültürü uzmanlarından ve Topkapı Sarayı Kutsal Emanetler’i ziyaret eden yerli ve yabancı ziyaretçilerden görüşler de bulunacak. 500 yıl boyunca korunan ve sergilenen Mukaddes Emanetler, ÖNSİAD’ın 65 dakikalık belgeselinde gün yüzüne çıkacak.

Prontoblog’dan rehber ile seyahat etmenin 5 faydası

Birbirinden ilginç içerikleriyle seyahatseverlerin pusulası olan Prontoblog, rehberle seyahat etmenin avantajlarını gezginlerle paylaştı

Seyahat etmenin trend hale gelmesi, şüphesiz ki insanların farklı kültürler ve coğrafyalarla tanışma isteğini de artırdı. Özellikle şehir hayatından sıkılanlar en küçük tatil molalarında gerek yurtdışı gerekse yurt içinde farklı bölgelere seyahat etmeye başladı. Her gidilen ülkenin kendisine göre farklı yanları ya da yabancıların bilmediği bir takım kuralları mevcuttur. Bu yüzden gidilen bölgeyi avucunun içi gibi bilen, orada yaşayan bir rehberle seyahat etmek olumsuzluklardan etkilenme riskini azaltır. Yurtdışı turlarda lider tur operatörü Prontotour’un güncel seyahat rotalarıyla ilgili seyahatseverleri yönlendiren içerik sitesi Prontoblog, neden bir rehberle seyahat edilmesi konusunu mercek altına aldı. İşte Prontotour rehberlerinin deneyimlerinden faydalanarak belirlenen rehber ile seyahat etmenin 5 faydası: 

1. Güvenli seyahatte ilk yardımcınız onlardır.
Hiç bilmediğiniz bir ülkede olmanın en büyük sıkıntısı güvende olmama duygusudur. Otelde, takside, alışverişte, restoranda ve döviz bürolarında dolandırılma olayı dünyanın her yerinde yaşanmaktadır.  Bu tür olaylardan korunmanın en iyi yolu bir rehber ile hareket etmektir. Bölgeye dair oldukça deneyimli olan rehber, bu tür sevimsiz olayların yaşanmaması için önlem almakla yükümlü kişi konumunda bulunmaktadır. 

2. Zamanı ekonomik kullanmanızı sağlarlar.
Profesyonel bir rehber ile yapılan seyahatlerde zamandan ciddi tasarruf sağlanmaktadır. Bölgeye yüzlerce kez seyahat etmiş hatta orada yaşayan bir rehber, önceden yapacağı pratik programlarla kısa zamanda oldukça fazla yer gezip görmenizi sağlar. Ayrıca gidilen bölgelerdeki doğru noktalara seyahat etmenizi sağlayarak gezinizi en verimli şekilde geçirmenize yardımcı olurlar. 

3. Şehirdeki kılavuzunuzdur.
Her an, her konuda danışacağınız bir profesyonelle seyahate çıkmak büyük bir konfor sağlar. Para bozdurmaktan taksiye; restoran seçiminden gıda güvenliğine kadar 7/24 tavsiye, doğru yönlendirme gibi konularda size destek olurlar. Her ihtiyacınızı dile getirebileceğiniz bir danışman görevi görürler. Örneğin gece geç saatlerde yaşayacağınız bir baş ağrısında dahi yardımınıza ilk koşacak kişi rehberlerdir. 

4. Yabancı dil bilirler, sizin tercümanınız olurlar.
Gittiğiniz ülkenin diline, gelenek ve göreneklerine, yaşam biçimine hakimdirler. Bu yüzden gittiğiniz ülkelerde dil problemi yaşamaksızın tüm isteklerinizi rahatça söyleyebilme konforunu sağlayan rehberler, kişisel tercümanınız gibi size hizmet sunarlar. 

5. Bir yerin hikayesini en iyi onlar bilir.
İnternette denetlenemeyen, güncellenmemiş pek çok bilgi var olmasına rağmen rehberlerin bilgisi taze ve günceldir. Nerede ne yenileceğinden, nerede nasıl davranılması gerektiğine kadar birçok bilgi rehber tarafından seyahat tutkunlarıyla paylaşılır. Mesela metroya binerken yapılan bir hata, biletinizi okutmamanız bile ağır cezalara neden olabilir. Eğer bunlarla ilgili doğru bilgiye sahip değilseniz, problemler yaşayabilirsiniz. 

Rehber eşliğinde gezmek gezip gördüğünüz yerler hakkında daha detaylı bilgiler alabilme avantajı sağlar. Örneğin iyi bir rehber, Barselona’yı sadece iyi bilmekle kalmayıp Antoni Gaudi’nin Barselona için öneminden ziyade dünya mimarisindeki yeri, sanat tarihindeki önemi, mimari tarzı ve etkileşimleri gibi detayları da bilmelidir. Pek çok rehber sanat tarihi eğitimi almış olmasından kaynaklı, sanat ve tarih konulu seyahatlerde entelektüel açıdan da besleyici etken olarak öne çıkmaktadır. 

22 Eylül 2017 Cuma

Dünyaca ünlü sosyal medya fenomenleri İstanbul’da buluşacak!

15 - 24 Aralık 2017 tarihlerinde İstanbul The Ritz Carlton otel ve çeşitli mekanlarda gerçekleştirilecek. Panellerin yanı sıra B2I (Business-to-Influencer) toplantılarına katılma fırsatının bulunacağı etkinlikte dijital platformun öncüleri, sektör profesyonelleri ve marka temsilcileri bir araya gelme imkanına sahip olacak.Fotoğraf, video ve yazılarıyla tüm dünyada milyonlarca kişinin tercihlerine yön veren içerik yaratıcıları, sosyal medya fenomenleri 15 - 24 Aralık 2017 tarihlerinde İstanbul’da The Ritz Carlton otelde gerçekleştirilecek INFLOW Global Summit’de bir araya gelecek. 

Seyahat, lüks, moda, gastronomi, anne-çocuk temalarıyla paylaşımlarda bulunan sosyal medya fenomenleri etkinlik süresince birçok farklı alt etkinliklerle sektörün lider isimleriyle birebir görüşmeler yapacak. INFLOW Global Summit’de panellerin yanı sıra B2I (Business-to-Influencer) toplantılarıyla dijital platformun öncüleri, sektör profesyonelleri ve marka temsilcileri ile görüşme fırsatı bulacak. Program kapsamında dünyaca ünlü fenomenler etkinlik sonrasında Kapadokya’yı da ziyaret edecek. Dijitalleşmenin hayatın her alanına entegre olduğu günümüz dünyasında, etkinliğe katılacak olan influencerlar, ülke tanıtımına önemli bir destek sağlayacak.



Inflow Travel Summit Nisan 2017’de düzenlenmişti
Nisan 2017’de Antalya’da düzenlenen Inflow Travel Summit etkinliğine 100’den fazla influencer, 340’tan fazla marka katıldı. Bu etkinlikte 9 panel ve 2 keynote gerçekleştirildi. Etkinlik kapsamında 58 bin 471 paylaşım yapılırken sosyal medyada 9,8 milyon adet etkileşim sağlandı.  


Ellerini sık yıkayan çocuklar, bulaşıcı hastalıklara karşı direnç kazanıyor

Okullar açıldı, bulaşıcı hastalıklar kapıda
Pazartesi günü milyonlarca öğrenci ders başı yaptı. Okulların açılması ve havaların soğumaya başlamasıyla bulaşıcı hastalıklarda artıyor. Grip salgını, genelde Ocak ayında zirve yapıyor, fakat bu durum tüm sonbahar ve kış aylarında görülebiliyor.

Çocukların okul başarılarını da  etkileyebilen toplum enfeksiyonlarına karşı korunma yolları hakkında bilgi veren Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Seçkin Ulusoy, şunları söyledi: “Çocukların, okul dönemlerindeki bulaşıcı hastalıklardan korumak için eksik aşıları varsa tamamlanması, bağışıklık sistemini güçlendirecek besinleri tüketmesinin sağlanması, mevsim özelliklerine uygun giydirilmesi, sık sık antiseptik solüsyonlar veya sabunla el yıkama alışkanlığının kazandırılması gerekiyor. Ayrıca çocuklar, okul önlerinde satılan açık gıdalardan uzak tutulmalıdır. Bir diğer konuda, hasta bir arkadaşının eşyalarını kullanmayarak, çok yakınında durmaması gerektiği de öğretilmelidir” dedi.

Doktor ziyaretlerinin yarıdan fazlasını, üst solunum yolu enfeksiyonları oluşturuyor  
Çocukluk çağındaki doktor ziyaretlerinin yarıdan fazlasını üst solunum yolu enfeksiyonlarının oluşturduğunu anlatan Doç. Dr. Seçkin Ulusoy, şunları kaydetti: “Nezle, gribal enfeksiyonlar, sinüzit, bademcik iltihapları, orta kulak iltihapları gibi hastalıklar, üst solunum yolu enfeksiyonlarını oluşturuyor. Çocuklar yılda 6 - 8 kez, yetişkinler yılda 2 - 4 kez, üst solunum yolu enfeksiyonları nedeniyle doktora gidiyor. Üst solunum yolu enfeksiyonlarının büyük çoğunluğu virüs kaynaklı olduğundan, antibiyotik kullanılmasına gerek olmuyor. Ancak, beraberinde ateş, şiddetli ağrı, boyundaki lenf bezlerinin büyümesi gibi şikayetler devam ediyorsa ve alt solunum yolu enfeksiyonlarına yayılma (zatürre, bronşit) başlamışsa, bu durumda antibiyotik tedavisine başlanması gerekir” diye konuştu. Okul gibi toplu yerlerde nezle, grip, Hepatit A (sarılık), kabakulak gibi birçok hastalığın hızla bulaşabildiğinin altını çizen Doç. Dr. Seçkin Ulusoy, bulaşıcı hastalıklardan korunmak için ellerin sabunlu suyla yıkanmasının en önemli korunma yöntemi olduğunu vurguladı.

Grip, kolay ve hızlı bulaşıyor
Gribe yol açan influenza virüsünün kolay ve hızlı bulaştığını anlatan Doç. Dr. Seçkin Ulusoy, konuşmasına şöyle devam etti: “Grip, kısa sürede ortaya çıkan ateş, adale ve eklemlerde ağrılar, halsizlik, yorgunluk, bitkinlik, titreme, baş ağrısı, kuru öksürük gibi belirtilerle kendini gösteriyor. İlk 24-72 saat arasında bulaşıcı hale gelirken, istirahat ile 7-10 gün içinde geçiyor. İnsanlar, gribe yakalandıklarını dahi fark etmeden, bu virüsü etrafındakilere bulaştırabiliyor. Öksürük ve hapşırıkla etrafa saçılan damlacıkların, hava yoluyla yayılması ve hasta kişilerle direkt temas edilmesi bulaşmayı hızlandırıyor. Gribal enfeksiyonlar, genellikle oldukça hafif atlatılıp kendiliğinden geçiyor. Ancak, dünyada yılda 250 binin üzerindeki kişinin ölümüne neden olan griplerin, genelde 2 yaş altındaki bebeklerde ve 65 yaş üstündeki yetişkinlerde görüldüğünü de unutmamak lazımdır. Eğer, gribal şikayetler uzun zaman sürüyorsa, 39 dereceye ulaşan ateş yükselmeleri varsa, baş ağrısı, solunum sıkıntısı ve göğüs ağrısı gibi şikayetler mevcutsa, bir hekime gidilmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.

Uzmanlar, grip aşısını özellikle risk gruplarına öneriyorlar
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından risk grubu olarak tanımlananlara grip aşısı önerilse de, sürekli kendini yenileyen farklı virüslerin olması, aşının faydasına gölge düşürüyor. Grip aşının yan etkileri ve aşılama sonrası oluşacak gribal şikayetler de dikkate alındığında, konunun uzmanı olan otoriteler arasında, aşı kullanımının etkinliği konusunda henüz bir fikir birliği oluşmuş değil. Grip aşısı olunacak ise, sonbahar başında olunması gerektiğini ifade eden Doç. Dr. Seçkin Ulusoy, şunları söyledi:“Gribal enfeksiyonlar, risk grubu olarak adlandırılan çocuklar ve yaşlılar ile kalp hastalığı, akciğer hastalığı, böbrek hastalığı, şeker hastalığı gibi kronik hastalığı olan kişilerde daha ağır seyrediyor ve ciddi sonuçlara yol açabiliyor. Ülkemizde, 65 yaşın üstü olanlara ve risk grubundaki hastalığı bulunanlara, grip aşısı ücretsiz yapılıyor. Aşı olduktan iki hafta sonra, aşının koruyuculuğu başlıyor. Eğer grip aşının içerdiği virüs tipleri, salgınlara neden olan virüs tipine benzerse, sağlıklı erişkinlerde büyük oranda etkilidir. Riskli grubunda ise, hastalıktan korunma oranı %50 oluyor. Bir diğer konuda, 6 aydan küçük bebekler ve hamileliğinin ilk 3 ayı içinde olan bayanlar, grip aşısı olmamalıdır” dedi.

Bulaşıcı hastalıklardan korunmanın 7 etkili yolu şunlardır?
Hastalığa sebep olan virüslerden uzak kalmanın, korunmanın temeli olduğunun altını çizen Doç. Dr. Seçkin Ulusoy, bulaşıcı hastalıklardan korunmanın 7 etkili yoluna ilişkin şunları açıkladı:

1-Bulaşıcı hastalıklardan korumak için eksik aşılar varsa tamamlanmalıdır.

2-Bağışıklık sisteminin sağlam olmasında, her türlü vitaminleri içeren meyve ve sebzelerin yanında, minerallerin dengeli tüketilmesi önemlidir. Bağışıklık sistemi, sadece C vitamini- ekinezya gibi doğal ürünlere bağlı olmayıp, tüm vitaminler ve güneş ışığının da uygun dozda alınmasıyla yeterince güçlü olacaktır.

3-Ellerin, gün içerisinde sık sık antiseptik solüsyonlar veya sabunlu suyla yıkanması anahtar önemi olan koruyucu noktadır.

4-Okul dönemi boyunca, sınıfların, odaların, kapalı ortamların sık sık havalandırılması önemlidir. 

5-Hastalarla, temastan ve ortak eşya kullanımından kaçınmak oldukça koruyucudur. Hasta olduğu bilinen kişilere, bir metreden fazla yaklaşılmamalıdır. Hasta ile ilgilenmek durumunda olan kişilerin, ağız ve burnunu kapatacak bir maske kullanmaları lazımdır.  

6-Hasta kişiler hapşırırken, ağızlarını kapatacak şekilde kağıt peçete kullanmalıdır. Kullanılan peçetelerin, uygun şekilde toplanarak poşetle çöpe atılması gerekir.

7-Mevsim özelliklerine uygun giyilmelidir. Halk arasındaki, virüslerin karda yayılmayacağı inancı gerçekleri yansıtmaz. Grip etkeni olan influenza virüsü, tüm hava koşullarında yaşar. Virüsün soğukta yayılma hızı azalsa da, vücuda girdiğinde vücut ısısıyla aktive olur ve hızlı biçimde çoğalır. 

“TEGV ile Geleceğin Yüzleri” Mustafa Seven’in Objektifiyle Buluşuyor

Türkiye’nin eğitim alanında faaliyet gösteren en yaygın sivil toplum kuruluşu TEGV ile değerli fotoğrafçı Mustafa Seven ortak bir sosyal sorumluluk projesine başladılar: “TEGV ile Geleceğin Yüzleri”. 


TEGV’de nitelikli eğitim desteği alan çocukları yaşadıkları şehirlerde, mahallelerde, sosyal çevrede fotoğraflanması esasına dayalı olan projenin ilk ayağı Adana’da tamamlandı. Sosyal medyada Mustafa Seven ve TEGV hesaplarından takip edilebilecek olan bu sosyal sorumluluk projesinin bir sonraki durakları Eskişehir, Van, Giresun, Mardin, Kocaeli ve İzmir olacak. TEGV ile Mustafa Seven’in Instagram’da takipçileriyle paylaştığı “TEGV ile Geleceğin Yüzleri” manifestosunu yayınlıyoruz: 




Geleceğin Yüzlerine…
Kocaman gözlü çocuklar görmeye gidiyoruz. Gözlerinin içi parlayan çocuklar. 
İster kentte yaşasınlar, ister taşrada, tek bir dilekleri var: Mutlu olmak…
Onların cıvıltıları hiç susmaz, oyunları hiç bitmez, saflıkları hiç bozulmaz.
Ama sorsan onların da beklentileri vardır geleceğe dair. Parıldayan düşleri…
Meraklı bakışları, heyecanlı yürekleriyle dünyayı anlamaya, keşfetmeye çalışırlar hiç bıkmadan.

İşte bu projemizde değerli fotoğrafçı Mustafa Seven ile birlikte yurdumuzun yedi farklı coğrafyasında yolları TEGV ile kesişen çocukları yaşadıkları mahallelerde, şehirlerde ziyaret edeceğiz. Umutların hiç solmadığı yaşlarda dünyayı nasıl gördüklerini, nasıl yaşadıklarını hep birlikte izleyeceğiz. TEGV’in açtığı patikada ilerlerken dünyalarının nasıl güzelleştiğini, gözlerine bakarak hissedeceğiz. Hepsinden önemlisi size hiç unutamayacağınız bir kardeşlik türküsü bırakacağız hikâyelerinin başladığı bu kadim coğrafyada.
Bugüne kadar 2 buçuk milyon çocuğun hayatına dokunan TEGV, verdiği nitelikli eğitim desteği ile çocuklarımızı ezberden düşünmeye, kabullenmekten sorgulamaya, tekrarlamaktan araştırmaya yönlendiriyor. TEGV’de çocuklar sosyal/duygusal becerilerini geliştirirken empati kurma ve takım çalışması becerilerini yükseltiyor, kendilerini ifade ediyorlar, özgüven kazanıyorlar. Matematik, fen, sanat ve okumanın yanı sıra bilişim alanında olumlu tutum geliştirip özyeterlilik algısı yüksek bireyler oluyorlar. 
“TEGV ile Geleceğin Yüzleri” adını verdiğimiz projede TEGV ve Mustafa Seven ile sizi büyülü bir yolculuğa çağırıyoruz. Bu yolculukta masallar, düşler, uçurtmalar, balonlar ve koşulsuz sevgi yer alacak. Geleceğe dair söyleyecek sözü olan çocuklarla tanışıp, onların yaşamlarına ortak olacaksınız. Belki sizin de çocukluğunuzdan bir renk, bir sahne bulaşacak gözlerinize. Belki çocuğunuzu düşünecek, geleceğe dair umutlarınız yeşerecek, dallanıp budaklanacak. Tıpkı TEGV’e gelen çocukların hissettiği gibi…    
Siz de Geleceğin Yüzleri projesiyle çocuklarımızın geleceğine bir umut parıltısı bırakmak isterseniz 3353’e EGİTİM yazıp bir SMS atmanız yeterli. Unutmayın: Bir çocuk değişir, Türkiye gelişir!

21 Eylül 2017 Perşembe

Seyahat Acentelerine Özel Davet

OdamigoWays & Rooms, İstanbul'da acentelerle toplantı yapacak
Birçok tedarikçiden, toptancı fiyatlarıyla, biletlemeler ve rezervasyonlar yapılmasına imkân tanıyan teknoloji platformu OdamigoWays & Rooms, İstanbul'da düzenleyeceği toplantılardan ilkini duyurdu

Sadece TURSAB üyesi seyahat acentelerine hizmet veren Odamigo, 20'yi geçkin şehirde 800'den fazla acente çalışanı ile bir araya geldiği toplantılarına İstanbul ile devam ediyor. Odamigo, İstanbul Acente Toplantıları'nın ilkinin 26 Eylül tarihinde Ramada İstanbul Asia Luxury Hotel'de gerçekleşeceğini bildirdi.  Hizmetleri ile seyahat acentelerine yeni teknolojik imkanlar sunan ve bu sayede seyahat acentelerinin zamandan tasarruf etmelerinin yanı sıra daha fazla kazanç oluşturmalarını sağlayan Odamigo, toplantılarına tüm seyahat acentelerinin davetli olduğunu açıkladı.