3 Şubat 2014 Pazartesi

Dedeman Emitt Fuarı’nda Lezzet Daveti verdi



Bu yıl 18’incisi düzenlenen EMITT Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı’na katılan Dedeman, yeni açılacak otellerini tanıttı ve ziyaretçilerine otellerinin yer aldığı farklı bölgelerden lezzetler sundu.
Dedeman Hotels&Resorts International, dünyanın beşinci büyük turizm fuarı konumuna sahip EMITT Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı’nda, farklı şehirlerdeki otellerinin sunumları ve yeni açılacak otellerinin tanıtımları ile yer aldı. Fuarın ilk günü bir Lezzet Daveti de veren Dedeman, otellerinin yer aldığı bölgelerin yöresel lezzetleri ikram etti. Gaziantep’ten Konya’ya, Kapadokya’dan Şanlıurfa’ya ve Diyarbakır’a, Rize’den Erzurum’a; Türkiye’de toplam 15 otel ile hizmet veren Dedeman’ın Emitt Fuarı’ndaki standı, ziyaretçilerden yoğun ilgi gördü.

Dedeman, yeni otellerinin heyecanını Emitt Fuarı’nda paylaştı…
2014 yılında yurt içi ve yurt dışı olmak üzere 4 yeni otelinin açılışını gerçekleştirecek olan Dedeman, Mart ayında açılacak Dedeman Bostancı ve Dedeman Oskemen Tavros hakkında da Emitt Fuarı’nda bilgi verdi. Kazakistan’ın önemli madencilik ve taşımacılık merkezi olan Oskemen’in uluslararası standartlardaki ilk oteli Dedeman Oskemen Tavros, İrtiş Nehri kenarında ve şehir merkezinde yer alıyor. Bölgenin önemli ticaret merkezlerinden birisi olan İrtiş Nehri bölgesindeki Dedeman Oskemen Tavros; toplantı salonları, farklı kategorilerdeki odaları ve spa’sı ile hizmet verecek.

Dedeman’ın Mart ayında açılacak bir diğer oteli Dedeman Bostancı ise, şehir içi ulaşımı açısından önemli bir noktada yer alıyor. Dedeman Bostancı; sunduğu hizmetleri, merkezi konumu, görkemli balo salonu ve farklı dekorasyon seçenekleri ile şık organizasyonlar için İstanbul’da ideal bir mekan alternatifi oluşturuyor. Farklı restaurant ve bar alternatiflerine sahip Dedeman Bostancı, günün her saati misafirlerine keyifli vakit geçirme imkanı sunacak.Dedeman ayrıca 2014 yılında Dedeman Park Bostancı ve Dedeman Park Izmailova Moskova otellerini de hizmete sunacak. 2015 yılında ise Dedeman Park Levent ile İstanbul’daki 4’üncü otelinin açılışını gerçekleştirecek.

PAKİZE KILIÇ, HOTEL BERKE RANCH’IN İŞLETME MÜDÜRÜ OLDU


Halil ÖNCÜ-KEMER
Son yıllarda Olympos Teleferik satış&pazarlama müdürü ve daha sonra Snow World ( Kar Dünyası ) işletme müdürü olarak başarılı organizasyonlara imza atan Pakize Kılıç, Hotel Berke Ranch’ta işletme müdürü olarak yeni görevine başladı. Göreve başladığı yeni tesisinde çok mutlu olduğunu ifade eden deneyimli turizmci; şimdiden pek çok projeyi de beraberinde getirdi. Pek yakında, Berke Ranch olarak Çamyuva bölgesinde çok farklı alternatif turizm projelerine imza atacaklarını söyleyen Pakize Kılıç, doğa ve hayvan severliğiyle de tanınıyor.

Antalya bölgesinin tek uluslar arası Otel&At çiftliği unvanını taşıyan Hotel Berke Ranch, doğaya uyumlu mimarisi; olağanüstü konumu ve profesyonel lisanslı atlarıyla, doğaseverlerin adeta kaçış noktası. Pek çok alternatif organizasyonun yapılabildiği Hotel Berke Ranch’te; konaklama ve at binmenin yanı sıra, özel toplantı ve davetler; concept partiler, iş yemekleri ve düğünler en çok tercih edilenler arasında.

Adıyaman , Emitt Fuarında rüzgar gibi esti


             
Attila Güvenç
İstanbul(Anayurt)- Beylikdüzü Tüyap'ta açılan Doğu Akdeniz Uluslar arası Turizm  Fuarında  Adıyaman Valiliğinin standı  çok fazla  ilgi gördü.  Fuarda,Uygarlıklara ev sahipliği yapmış Adıyaman’ın tanıtımını Vali Mahmut Demirtaş, Vali Yardımcısı Murat Süzen ve İl Kültür ve Turizm Müdürü Mustafa Ekinci yapıyor.


Fuarda  Adıyaman’ı tanıtmak için 6 dilde hazırlanan tanıtım belgeselleri, turizm rehberleri, turistik çantalar, Nemrut Dağındaki devasa heykelleri sembolize eden maketler, turizm afişleri ve fotoğraflar ile Adıyaman’da yetiştirilen tarımsal ürünler tanıtım standında yer alıyor.


Besi Bebek Standına Olağanüstü İlgi Vardı
Yöresel ürünlerin ve baharat çeşitlerinin yanı sıra uzun zamandır Adıyaman da yöresel giyimli besi bebekleri yapan ve bu alanda uluslar arası fuarlarda Adıyaman’ı en iyi şekilde tanıtan Zahide Durmaz burada açtığı Besi bebek standı da begeni topluyor.


Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik’in açılışı yaptığı fuarın ilk günü, Adıyaman Standını başta İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş olmak üzere, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema ve Telif Hakları Genel Müdürü Abdurrahman Çelik, Adıyamanlılar Vakfı Genel Başkanı Ömer Özkartal, Kahta Dernekler Federasyonu Başkanı İrfan Çalış, Gerger Dernekler Federasyonu Başkanı Av. Ali Acar, Adıyamanlılar Dernek Başkanı Mehmet Deniz, Esenler Belediye Meclis Üyesi Ramazan Aksoy, ÇETAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Taşar, Adıyamanlılar Vakfı Yönetim Kurulu Üyeleri,  İstanbul’da yaşayan çok sayıda STK başkanları, işadamı, basın mensupları, yerli ve yabancı bir çok vatandaş ziyaret etti.


İlk helal sertifikalı tur operatörü

Helal sertifikayla Müslüman turisti Türkiye’ye çekecek 


Türkiye’de tur operatörleri içerisinde yurt içi markası Evratur ve yurt dışı markası Halal Voyage için ilk helal sertifikayı alan Evra Turizm, bu sertifikayla Müslüman turistleri Türkiye’ye çekmeyi hedefliyor. Evra Turizm Genel Müdürü Cüneyt Çetin, turist geliş sıralamasında dünyada altıncı sırada olan Türkiye’yi, yeni ve hızlı gelişen helal turizm pazarı ile üst sıralara taşımak istediklerini söylüyor.

Türkiye helal turizm pazarının başrol oyuncularından Evra Turizm, bu yıl 18. si düzenlenen EMITT fuarına katıldı. Evra Turizm, bir ilke imza atarak Türkiye’nin ilk helal sertifikasını alan tur operatörü oldu. Müslüman turistler için Umre ve Hac organizasyonlarından dünyanın her yerine düzenlediği kültür turlarına, yurt içi ve yurt dışında 300’e yakın İslami otel seçeneğinden sadece bayan personel bulunduran guletler ile mavi yolculuklara kadar pek çok farklı seçenek sunan Evra Turizm, böylece verdiği hizmetlerin İslami şartlara uygunluğunu tescillemiş oldu. Talebin giderek arttığı helal turizm, dünyada henüz yeni bir pazar olsa da talebin çok hızlı artışı ve arzın giderek yaygınlaşması, bu sektörün hızla yükselişe geçeceğini gösteriyor. Dünyanın pek çok yerinde 300’e yakın İslami otel ile çalışan Evra Turizm’in asıl hedefi; İslami yaşam hassasiyetine sahip vatandaşlarımızın gönül rahatlığı ile tatillerini yapması sağlamak, Müslüman turistlerin ülkemize gelişlerini arttırıp Türkiye’nin sektörde üst sıralara çıkmasını ve helal turizm pazarında liderliğe geçmesini sağlamak.

Türkiye’de ilk olarak gıda sektöründe verilmeye başlanan helal sertifikası, artık turizm sektörünün de ilgi odağı olmaya başladı. Helal turizm alanında verilen bu sertifika ile bu tarz bir tatili tercih eden kişilerin artık gönülleri daha rahat olacak. Evra Turizm Genel Müdürü Cüneyt Çetin, helal sertifika ile ilgili olarak şu bilgileri verdi: “2011 yılında “ Emin ellerle emin yerlere” sloganı ile girdiğimiz helal turizm pazarında, tüm tatilcilerin bizden aldıkları hizmetle içleri rahat bir şekilde tatillerini yaşamalarını istedik. Global anlamda helal sertifika çoğu sektörde tercih sebebi olmaya başladı. Biz de bu gelişmeyi gözlemleyerek Dünya Helal Birliği’ne başvurduk ve sattığımız ürünlerin denetlenmesinden sonra 2013 yılı başında aldığımız bu sertifika ile beraber, “Türkiye’de İlk helal sertifika alan turizm kuruluşu” olma özelliğine sahip olduk. Helal sertifika, İslami turizm yapıyorsanız sattığınız ürünlerin helal şartlara uyup uymadığını denetlemekte. Bu kurallar arasında; Bay bayan ayrı havuz, spa ve bayanlara özel kullanım alanları bulunduran, içerisinde alkol servis edilmeyen ve bünyelerinde rahatça namaz kılma imkânı sunan otellerde konaklatma, namaz saatlerini zayi etmeden turlar organize etme, konaklattığınız otellerde veya yemek yenen restoranlarda helal gıda servis edilmesi, rehberlerinizin İslam kültürüne uygun eğitim almış ve anlatımlarını bu bakış açısıyla gerçekleştirmeleri gibi kurallar yer alıyor. Helal sertifikayı alarak, tüm bu kurallara uygun tatil imkânı sunduğumuzu kanıtlamış olduk.”

“2014’te alt acente sayımızı üç haneli rakamlara arttırmayı planlıyoruz”
İslami turizme olan talebin giderek arttığını ve bu pazarın dünya genelinde hızla büyüdüğünü söyleyen Evra Turizm Genel Müdürü Cüneyt Çetin, 2014’e ilişkin hedefleriyle ilgili şöyle konuştu: “2011 verilerine göre, Dünya’da helal turizm büyüme oranı yüzde 4,7. Turizm endüstrisinde yıllık 3,3 büyüme oranını göz önüne alınırsa helal turizm pazarı her geçen yıl daha hızlı büyümeye devam edecek. Biz Evra Turizm olarak dünyadaki bütün Müslümanlara hizmetlerimizi ulaştırma çabasındayız. Bunu da dünya genelinde planladığımız pazarlama stratejimiz ve online otomasyonumuz ile sağlamaya çalışıyoruz. Hali hazırda, 10 farklı ülkede bulunan tur operatörleri ile distribütörlük anlaşması imzalamış bulunmaktayız. Bunlar arasında Fransa, Arap Emirlikleri, Cezayir, Fas ve Güney Afrika gibi ülkeler bulunmakta. 2014 yılındaki distribütörlük hedefimiz bu sayıyı 30’a çıkarmak ve alt acente sayımızı 3 haneli rakamlara taşımak.”

“Helal turizm pazarında Türkiye, lider olması gereken tek ülke”
Türkiye’de turizm sektörünün 1 milyon yatak kapasitesine sahip olduğunu ancak bunun sadece 30 bininin İslami otellere ait olduğunu söyleyen Cüneyt Çetin, 2011 yılında Dünya turizm örgütü (UNWTO) ve Crescentrating araştırma şirketinin yaptığı araştırma ve istatistiklere göre; turizm harcamalarının 1.03 trilyon dolar, bunun içerisinde Müslüman turistlerin harcamasının ise 126 milyar dolar olduğunu belirtti. Ayrıca Müslüman turistlerin arasında yapılan anketlere göre; turistlerin yüzde 45’inin helal otel seçeneği aradığını, yüzde 40’ının ise İslam kültürünün yoğun olduğu ülkelere gidip gezmek istediğini vurguladı.

İşte bu noktada, Türkiye’nin 1000 yıllık İslam kültürüne ve dünyadaki helal otellerin yarısına yakınının ülkemizde bulunmasına dikkat çeken Çetin, Türkiye’nin bu fırsatları iyi değerlendirmesi gerektiğini söyleyerek sözlerine şöyle devam etti: “Tüm dünyada 400’e yakın İslami otel varken, bunların 150 tanesi zaten Türkiye’de. Buna rağmen helal turizm pazarında Malezya’nın arkasında yer almaktayız. Türkiye’deki İslami otellerdeki konaklama oranlarına baktığımızda yüzde 95’inin yerli turist, yüzde 5’inin ise yabancı turist olduğunu görüyoruz. Bu yüzde 5’lik yabancı turistin çoğunluğunu da yurt dışından tatil için gelen gurbetçilerimiz oluşturmakta. Ancak 2013 yılında yapmaya başladığımız tanıtım ve pazarlama faaliyetleri sonuç vermiş, yabancı Müslüman turisti de ülkemize sokmaya başlamış bulunmaktayız. Tatil otelleriyle başladığımız bu süreci; sağlık otelleri, termaller, toplantı ve kongre grupları ile çeşitlendirip Türkiye’ye Müslüman turist akışını fazlalaştırmayı, ülkemizi sektörde hak ettiği yerlere getirmeyi ve helal turizm pazarında örnek olmayı planlıyoruz.”

Rixos’un Rusya’daki ilk oteli Sochi’de açılıyor



Türk misafirperverliğini otelleriyle dünyanın birçok noktasına taşıyan Rixos Hotels, Rusya’daki ilk otelini Sochi’de açmaya hazırlanıyor. Sochi Kış Olimpiyatları’nın hemen öncesinde hizmete girecek olan Rixos Krasnaya Polyana Sochi, hizmet anlayışı ve modern mimarisiyle Rusya’nın ünlü sayfiye bölgesinde konuklarını ağırlayacakRixos Hotels’in Rusya’daki ilk oteli olan Rixos Krasnaya Polyana Sochi’nin açılışı için geri sayım başladı. Rusya’nın dünyaca ünlü sayfiye bölgesi Sochi’de, Krasnaya Polyana’nın kalbi sayılan Gorky Gorod’da, olağanüstü konfor ve yüksek teknolojiyi bir araya getirerek inşa edilen otel, kapılarını Sochi Kış Olimpiyatları’nın hemen öncesinde açacak.


Rixos Hotels’in Rusya’da açtığı bu ilk otelin grup kalitesinin daha geniş bir bölgeye yayılması açısından önemli olduğunu belirten Rixos Hotels Yönetim Kurulu Başkanı Fettah Tamince, dünya olimpiyat tarihinin en özel kış olimpiyatlarından birini daha yaşamaya hazırlandığımızı belirterek, “Rixos Hotels olarak biz de bu dev projede yerimizi aldık. Rusya’nın gözde kış turizmi merkezlerinden biri olan ve dev bir yatırımla olimpiyatlara hazırlanan Sochi’deki otelimiz misafirlerimize hizmet vermeye hazır. Hem yeni yıla yeni bir destinasyonla girmenin hem de dünyanın gözü Sochi’nin üzerindeyken Rixos Hotels olarak burada yer almanın mutluluğunu yaşıyoruz” dedi.


Kış Olimpiyatları nedeniyle bütün dünyanın yakından izlediği Sochi’de, Türk misafirperverliğini yaşatmayı amaçlayan Rixos Krasnaya Polyana lüksü ve konforu yeniden tanımlıyor. Toplam 114 odasında konuklarını ağırlayacak olan otel, mükemmel manzarasıyla Kafkas Dağları’nı ve vadiyi gözler önüne seriyor. Dağ ve şehir manzarasına sahip otel, superior, deluxe ve premium odaların yanı sıra junior, executive presidential ve royal suitler olmak üzere 7 farklı oda kategorisinde hizmet veriyor. Her odasında güvenli, huzurlu ve lüks konaklama anlayışını birleştiren Rixos Krasnaya Polyana Sochi, modern mimarisi ile de dikkat çekiyor.

DÜNYA LEZZETLERİNİ BULUŞTURUYOR
Toplantı odaları, olimpik yüzme havuzu, SPA ve spor aktivitelerinin en yüksek standartlarda sunulduğu Rixos Krasnaya Polyana Sochi, restoranlarında da dünya lezzetlerini buluşturuyor.  Açık büfe sabah kahvaltısı ve öğle yemeklerinin yanı sıra birbirinden farklı içeriğe sahip restoranlar da her türlü damak tadına hitap ediyor.

Ortadoğu, Akdeniz ve Kuzey Afrika mutfağının en leziz tatlarının sunulduğu Lübnan Restaurantı Layali, ferah havasıyla da konuklarının Ortadoğu’nun kültürünü yaşamasına olanak veriyor.  Sparx ise gün boyunca uluslararası mutfakların en güzel tatlarını konuklarına sunarken Patisserie Lokum, nefis kurabiye ve pastaları ile kahve keyfini yaşamak isteyenleri ağırlıyor.

Rixos Krasnaya Polyana Sochi, seçkinlikte ve rahatlıkta da rakip tanımıyor. Lounge Bar’ı, Wine Bar’ı ve Cigar and Golf Lounge Zakoorin en üst düzey hizmet kalitesi ile konuklarını hayran bırakıyor. Eğlenmek isteyenler Night Club’da, karaoke partisine katılmayı tercih edenler de Royal’de buluşuyor.

Rixos Krasnaya Polyana Sochi, sadece tatil için gelenlerin değil, bu eşsiz manzarada verimli iş toplantıları yapmak isteyenlerin de her türlü gereksinimi karşılayan toplantı salonlarına sahip. Ultramodern iç tasarımıyla hazırlanan odalarda 10 kişilikten 200 kişiliğe kadar değişen katılımlı toplantılar rahatlıkla düzenlenebiliyor. Otelde ayrıca toplam 370 metrekarelik üç konferans salonu bulunuyor.

SPA MERKEZİ’NDE RAHATLAYIN
İki katlı SPA binasında fitness center, Türk hamamı, sauna, buhar, havuz, güzellik merkezi, dinlenme bölgesi, Vitamin Bar gibi bölümleriyle konuklarının ruh ve beden olarak yenilenmesine hizmet eden otelde, uzman eller Tayland ve Bali masajlarıyla konukların tatilin tadını tam anlamıyla yaşamasını sağlıyor. Bunun yanı sıra Ayurveda, Reiki ve Çin terapisi hizmeti de veriliyor. Tüm bu hizmetlerde doğal ve organik ürünler kullanılıyor.

ULAŞIMI KOLAY
Uluslararası Sochi Havaalanı’na 42 kilometre uzaklıkta olan Rixos Krasnaya Polyana Sochi'ye ulaşım THY’nin başlattığı ve haftada 3 kez gerçekleşen direkt uçuşlarla daha da kolaylaştı.

TÜRKİYE’NİN YENİ ENO VE GASTRONOMİ TURİZM DESTİNASYONU “TRAKYA” EMITT FUARINDA DÜNYAYA TANITILDI

               


Trakya Turizm İşletmecileri Derneği (TTİD) tarafından hayata geçirilen, ‘’ Trakya Bağ Rotası Projesi‘’ 30 Ocak – 2 Şubat 2014 tarihleri arasında  18. kez düzenlenen, Dünyanın en büyük  5. turizm fuarı  Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı’na (EMITT) katıldı. Yaklaşık 70 ülke ve 4 bin katılımcının yer aldığı EMITT 2014 fuarında, Trakya’nın şarap rotaları, bölgenin tarihi ve kültürel özellikleri, doğal güzellikleri dünyanın dört bir yanından gelen turizm profesyonellerine tanıtıldı.

Fuarın bölge açısından önemli bir işlevi yerine getirdiğini ve katılımın her sene daha da arttığını gözlemlediklerini söyleyen Trakya Turizm İşletmecileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Orhan ÇEBİ “2013 yılında Trakya Turizm İşletmecileri Derneği tarafından, Trakya’nın farklı bölgelerinde faaliyet gösteren 12 butik şarap üreticisinin katılımıyla hazırladığımız     ‘’Trakya Bağ Rotası Projesi‘’ ile ilk kez Emitt’te yer aldık. Türkiye turizminin çeşitliliğine destek vermeyi ve gelen işbirliği taleplerini değerlendirerek sektörü büyütmeyi hedefleyen fuarın bölgemizin tanıtımına artı değer katacağına inanmaktayız. Coğrafi konumu, sahip olduğu doğal güzellikleri, tarihi bağ yolları, ulaşım kolaylığı, Balkan ülkelerine yakınlığı ile yerli ve yabancı ziyaretçilerin yeni turizm anlayışına yönelik ihtiyaçlarını karşılayacak olan Trakya’nın ‘’Trakya Bağ Rotası Projesi”yle Türkiye’nin yeni eno ve gastronomi destinasyonu haline gelmesini amaçlanmaktayız.

Eno ve gastronomi turizmi konusunda gelecek vadeden Trakya’nın bu girişimlerimiz sonunda konaklama sayısını hayli artıracağına, bölgenin önemli turizm destinasyonları arasında yerini alacağına inanıyoruz. Projeyle bölgenin kültürel aktivitelerini de tanıtmayı amaçladıklarını belirten ÇEBİ “Hafta sonunu bölgede geçirmek isteyen biri, farklı bağları gezip bu bağlarda bölgenin özel lezzetleriyle tadım yapabilir, yamaç paraşütü, sörf, trekking, dalış gibi çeşitli spor aktivitelerine katılabilir, köylerde yetişen organik ürünleri uygun fiyata alma olanağı bulabilir, bölgenin özel peynirlerini deneme şansı bulabilir, mandıraları ziyaret edebilir... Projeyle, ana yoldan biraz uzaklaşınca karşılaşılan Trakya’nın sahip olduğu sürprizlere, keyiflere dikkat çekmek istiyoruz. ” dedi.

‘’ TRAKYA BAĞ ROTASI PROJESİ ‘’ NEDİR?
Proje 2013 yılında Trakya Turizm İşletmecileri Derneği tarafından Trakya’nın farklı bölgelerinde faaliyet gösteren, kendi bağlarında ve şaraphanelerinde turizm faaliyeti gerçekleştiren 12 butik şarap üreticisinin katılımıyla hazırlandı. Sektörel ve sektörler arası işbirliklerini geliştirecek önemli bir faaliyet olan  “Trakya Bağ Rotası Projesi”, işbirliklerinin gerçekleştirilmesine ve bir Trakya Şarap Platformu oluşturulmasına önayak oldu.

Trakya Bölgesi genelinde şarap rotalarının belirlenerek, sahip olduğu turizm potansiyelinin harekete geçirilmesini hedefleyen proje, bölgeyi ziyaret eden yerli yabancı turist sayısının arttırılması sonucu bölgede turizm sektörünün gelişimine, çevresel olduğu kadar sosyal ve ekonomik temellerinin sürdürülebilirliğinin sağlanmasına katkı sağlıyor. ‘Trakya Bağ Rotası Projesi’ ile şarabın en eski üretim bölgelerinden olan Trakya bölgesi genelinde, şarap yollarının belirlenmesiyle, bölge ulusal ve uluslararası düzeyde bir şarap rotası olarak markalaşması ve bölgenin şaraba dair sahip olduğu tarihin ve hikâyelerinin ortaya çıkarılarak gastronomik değerlerinin vurgulandığı bir destinasyon olması hedefleniyor.İstanbul için uğrak bölge olmaya şimdiden aday olan Trakya Bağ Yolu, yerli yabancı ziyaretçilerine, şarap tadımı, bağ gezisi, bağ bozumu deneyimi yaşatacak.

Proje kapsamında Tekirdağ, Şarköy, Kırklareli, Gelibolu Bölgeleri’nden 12 firma yer alıyor. Firmaların bölgelere dağılımı ise;
Tekirdağ Bölgesi;   Umurbey, Şato Nuzun, Barel Şarapçılık, Barbare
Şarköy Bölgesi; Melen Şarapçılık, Gülor, Şato Kalpak
Kırklareli Bölgesi; Arcadia, İrem Çamlıca, Vino De Sera
Gelibolu Bölgesi; Gali, Suvla

MALDİVLER;TÜRK YATIRIMCILARI BEKLİYOR

MALDİVLER; HİNT OKYANUSU'NUN YÜKSELEN YILDIZI


Son günlerde Caprice Gold Oteli ve Recep İvedik 4 filminin çekim mekânı olarak gündeme gelen Maldivler, Türk yatırımcıları bekliyor.30 Ocak – 2 Şubat 2014 tarihleri arasında düzenlenen Avrupa'nın beşinci büyük fuarı olan Emitt'e Maldivler Turizm Bakanlığı düzeyinde katılım gösterdi.

Emitt Fuarı için Türkiye'ye gelen Maldivler Turizm Bakanı Ahmed Musthafa Mohamed, Türk turizm yatırımcılarını Maldivler'e davet etti. Maldivler olarak, gelecek yatırımcılara her türlü kolaylık sağlanacağını, bununla ilgili devlet teşviklerinin d mevcut olduğunu söyledi.

Hint Okyanusu'nda bulunan ve 1190 takımadadan oluşan Maldivler Cumhuriyeti, son yıllarda özellikle Avrupa'lı turistlerin yoğun olarak tatil yaptıkları turizm cennetlerinden biri. Eşsiz sahilleri ve denizaltı çeşitliliğiyle, özellikle balayı çiftlerinin, tatilcilerin ve hem de dalış kulüplerinin gözdesi olan Maldivler, Türk turistler tarafından da son yıllarda tercih ediliyor. Türk Hava Yolları’nın İstanbul ve başkent Male arasındaki direkt seferlere başlaması Türk tatilciler için Maldivler'i cazip hale getirdi.

Maldivler Turizm Bakanı Ahmed Musthafa Mohamed, 23 bin yatak kapasitesine sahip konaklama tesisleriyle Maldivler'in yakın gelecekte en önemli turizm merkezlerinden biri olacağını ifade ediyor.
Mohamed, “Altyapı yatırımlarımızı tamamladık. Ülkemizin turizm gelirleri her geçen yıl daha da artıyor. 2013 yılında 1.2 milyon turisti ağırladık. Ulaşımı kolaylaştırmak için 4 adet uluslar arası havaalanımız mevcut. Adalar arası ulaşımımız deniz yolunun yanı sıra, iç seferlere açık 5 havaalanımız daha mevcut” dedi.

1 MİLYAR DOLARLIK TURİZM YATIRIMI
Ekvator boyunca sıralanan 1190 adanın büyük çoğunluğunun turizme açılmadığını, yabancı yatırımcıların, Maldivlerde önemli başarılar sağlayacağının altını çizen bakan Mohamed şunları söyledi: “1972 yılında başlayan turizm sektörü bugün 1 milyar dolarlık bir yatırıma ulaşmıştır. Uluslararası oteller zincirleri ülkemize yoğun ilgi göstermektedir. 4. Turizm Master Planı çerçevesinde, bölgelerin turizm için geliştirilmesini teşvik ediyoruz.  Yeni havalimanları, adalardaki gelişimin temel taşları olacaklar.
Havalimanları ayrıca, sadece potansiyel ziyaretçi turistlerin birer geçiş noktaları olmalarının yanı sıra, aynı zamanda turizmden elde edilecek döviz gelirlerinin çevredeki lokal adalarda daha fazla iş imkânlarının yaratılmasına, alt yapının geliştirilmesine  yararı olacaktır.”

EKOLOJİK DENGENİN KORUNMASI
Turizmin gelmesiyle birlikte ekolojik dengenin de korunmasının gündeme geldiğini ifade eden  Ahmed Musthafa Mohamed, “Bütün bu gelişmeler sürecinde, doğal çevrenin korunmasına azami dikkat gösterilmekte ve bu hususa ait mevzuata bire-bir uyulmaktadır.  Bir bölgeye turizm yatırımı yapılacağı zaman, ÇED raporunu zorunlu hale getirdik. Adalarımızın yüzde 30'unu turizme açmaya uygun bulduk. Buradaki yapılaşmayı ise, adada mevcut olan en yüksek palmiye ağacını kıstas aldık. Bina yükseklikleri o ağacı geçemeyecek. Her bir tatil yöresinin kendisine ait atık su temizleme ve çöp tesislerinin olması koşulu mevcut. Kısaca Maldivler turizme açılırken, ekolojik dengenin bozulmamasına azami özen gösteriyoruz. Dünyada bunların kötü örnekleri ne yazık ki bulunuyor. Turizme açılan alanlarda çevre kirliliğinden ve aşırı yapılaşmadan dolayı vasfını kaybetmiş birçok turizm beldesi mevcut. Biz bunlardan dersler çıkarıyoruz ve Maldivler'in cennet yapısının bozulmaması için gerekli tedbirleri alıyoruz” şeklinde konuştu.

“TÜRK YATIRIMCILARI BEKLİYORUZ”
Türkiye ile yapılan anlaşma gereği Türk vatandaşlarına vize muafiyeti getiren Maldivler, aynı zamanda turizm sektöründe yatırım yapması için Türk girişimcileri bekliyor. Maldivler Turizm Bakanı Ahmed Musthafa Mohamed, konuyla ilgili düşüncelerini şöyle dile getirdi: “Türk turizmini çok yakından takip ediyoruz. Türkiye turizm anlamında büyük gelişmeler gösterdi. Turizm anlamında dünyada söz sahibi ülkeler arasına girdi. Bunda hem Türk hükümetlerinin, hem de turizme yatırım yapan Türk işadamlarının payı çok büyük. Maldiv Cumhuriyeti olarak, yabancı yatırımcıya pekçok teşvikler veriyor, muafiyetler uyguluyoruz. Ülkemizde 40 yıldır büyüme trendi gösteren turizm sektörü yatırım için oldukça cazip. Tesisler yılın 12 ayı hizmet veriyor. Türk yatırımcılarını Maldviler'e davet ediyoruz. Buraya bir kez geldiklerinde, adalarımızın güzelliğini gördüklerinde ve devletimizin teşviklerini öğrendiklerinde, yatırım yapmadan geri döneceklerini ümid etmiyorum.”




Okmeydanı tapusunu Başbakan’ın elinden aldı


50 yıldır tapu sorunu yaşayan Okmeydanı nihayet mutlu sona ulaştı. Okmeydanı sakinleri tapularını Haliç Kongre Merkezi’nde Başbakan Erdoğan’ın katıldığı muhteşem bir törenle aldılar.
Beyoğlu Belediyesi tarafından Haliç Kongre Merkezi’nde Başbakan Erdoğan’ın katılımıyla gerçekleştirilen tapu dağıtım töreninde Okmeydanı sakinleri, resmi tapularına kavuşmanın mutluluğunu yaşadı. Tapu dağıtım törenine Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, AK Parti İl Başkanı Aziz Babuşçu ve parti teşkilatı katıldı.

Erdoğan, “Okmeydanı tarihi bir gün yaşıyor”
Okmeydanı sakinlerinin tarihi bir gün yaşadığını söyleyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Okmeydanı’nda birkaç nesildir tapularını bekleyen kardeşlerimizi peyder pey tapularına kavuşuyor. Burada Piyalepaşa Mahallesi, benim doğup büyüdüğüm Kaptanpaşa Mahallesi var. Bu 5 mahalle ile bir değişim dönüşüm inşallah yaşanacak. Bununla birlikte Türkiye’nin bir modern beldesi oluşacak. Bugün burada hazırlığı tamamlanan 176 tapuyu teslim ediyoruz. 700 hak sahibi tapu işlemleri ile ilgili belgelerini hazırladılar, onların da işlemleri devam ediyor. Okmeydanı’ndaki kentsel dönüşümü de sizlerin desteği ile tamamlanacak. Okmeydanı’nı hem mevcut çirkin görüntüsünden, hem de sağlıksız yaşamdan kurtarmış olacağız. Çarpık kentleşmenin esiri olan Okmeydanı’nı parkları ile, bahçeleri ile İstanbul’un en nezih semtlerinden biri haline getiriyoruz” dedi.

Kentsel dönüşüme yüzde 95 destek
Okmeydanı’nda vatandaşların yüzde 95 oranında kentsel dönüşüme destek verdiğinin altını çizen Erdoğan, bu desteğin 30 Mart’ta sandıklara yansıyacağını düşündüklerini belirterek, “30 Mart'tan sonra Beyoğlu'nda Ahmet Misbah Demircan'la İstanbul'da Kadir Topbaş'la durmak yok yola devam diyeceğiz. Geçen hafta Sinan Erdem'de 39 hizmet adayını tanıttık. Orada da ifade ettim: İstanbullulara hizmet onurdur, çok büyük gururdur demiştim. İstanbul 80 ilin özetidir. İstanbul dünya şehirlerinin kıskandığı bir şehirdir. İstanbul şehirlerin annesidir. İstanbul'a hizmet etmek fethi, Fatih'i, kuruluş ruhunu kavramış olmak gerekir. İstanbul'a hizmet etmek için geleceği tahayyül etmek gerekir. İstanbul'a herkes hizmet edemez” dedi.

Topbaş’tan Kasımpaşa’ya HAVARAY müjdesi
Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş,  devam eden kentsel dönüşüm projelerinin  İstanbul’a yeni bir vizyon kazandırdığını belirterek, Şişhane’den Okmeydanı’na uzanacak bir HAVARAY sistemi üzerinde çalıştıklarını söyledi.
 
Demircan, “Kötü günler geride kaldı”
Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan yıllardır çözülemeyen Okmeydanı tapu sorununu çözmenin mutluluğunu semt sakinleri ile paylaştı. Tapu sorunu çözüm sürecinde vatandaş ile yapılan interaktif toplantıların başarı yolunda kendilerine büyük yardım olduğunun altını çizen Demircan, “Allahın izniyle kötü günler geride kaldı. Canımıza tak eden tapu problemini çözdük. Başbakanımızın destek ve yol göstermesiyle, Büyükşehir Belediyemizin, Vakıfların, Koruma Kurullarının, Sivil Toplum Kuruluşlarının desteğiyle yarım asırlık bu problemi hiçbir hak sahibini milim hak kaybına uğratmadan tatlı dille, güvenle, sabırla, demokratik yöntemlerle adım adım, birlikte çözdük” diye konuştu.

Okmeydanı artık “Vatandaşın Okmeydanı”
Okmeydanı’nın hikayesinin 21.’inci yüzyılda Türkiye’nin en önemli şehircilik hikayesi olduğunu belirten Demircan, “Okmeydanı’nda mülkün fiili sahibi vatandaş. gerçek ve resmi sahibi ise Fatih Sultan Mehmet Vakfıydı. ‘Vatandaşın Okmeydanı’ ifadesi bizim için somut bir hedefti. Başbakanımızın emir ve talimatlarıyla çok hummalı bir maratondan sonra, Fatih Sultan Mehmet Vakfı’na muadil başka bir arazi tahsis edildi. Böylece, Vatandaşın Okmeydanı’nın önündeki en büyük engeli kalkmış arazi hazine mülkiyetine geçmişti. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Beyoğlu Belediyesi olarak hazineyle protokol imzaladık. 74 bin vatandaşımızın yaşadığı 5 mahallede, gece gündüz çalıştık. 150’den fazla geniş katılımlı toplantı yaparak, 14 binden fazla hak sahibiyle bir araya geldik. Her aşamayı, Okmeydanı’nın tamamıyla paylaştık. SİT alanları ve yeşil alanlarda kalan hak sahiplerini, Okmeydanı’nda muadil alanlara taşıdık. Bu vatandaşlarımızın haklarını plan notlarıyla garanti altına aldık. İmar hakkı garantili tapu çalışmalarını tamamladık. Milyonlarca iş ve işlem gerçekleştirdik. Hamdolsun tapuları dağıtmaya başladık”
Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen tapu dağıtım töreninde tapularını alan vatandaşlar Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, AK Parti İl Başkanı Aziz Babuşçu ile fotoğraf çektirdi.

Accorhotels.com tamamen Orta Doğulu müşterilerine özel yeni bir Arapça İnternet sitesini faaliyete geçirdi

Accor, yerel ihtiyaçlara uyarlanmış bir İnternet sitesi ile hızlı büyüyen bir pazara ulaşıyor.
Avrupa dünyanın lider otel işletmecisi ve pazar lideri, Accor 3,600 otel ve 460,000'den fazla oda ile 92 ülkede faaliyet göstermektedir.  Accor'un geniş otel markası portföyü -Sofitel, Pullman, MGallery, Grand Mercure, Novotel, Suite Novotel, Mercure, Adagio, ibis, ibis Styles, ibis budget ve hotelF-  lüksten bütçeye kadar geniş bir seçeneğe sahiptir. Dünya çapında Accor markasının çatısı altında 160,000'den fazla çalışanı ile, Grup 45 yıllık know-how ve uzmanlığını misafirlerine ve partnerlerine sunmaktadır.

Accorhotels.com, Accor otelleri için çok markalı rezervasyon internet sitesi, gelişmesine ve hızlı büyüyen pazarlara yönelik adaptasyonuna devam etmektedir. Bu misyonla ilişkili olarak hizmete giren Arapça dil opsiyonu sayesinde UNESCO rakamlarına göre yaklaşık 422 milyon konuşan kişiye erişim sağlanmak amaçlanmıştır. Hizmete yeni giren Arapça internet sitesi 31 yerelleştirilmiş versiyon ve 16 dilden oluşan bir seçenek sunmaktadır. "Accor, kalıcı, doğrudan ve interaktif bir misafir ilişkisi oluşturmak için dijital stratejisini kararlı bir şekilde güçlendirmekte ve bu doğrultuda yatırımlar yapmaktadır.  Accorhotels.com dijital ekosistemimizin maça asıdır.  Arapça versiyonunun faaliyete geçmesiyle birlikte, Accor inovasyon açısından lider konumunu sağlamlaştırmaktadır." şeklinde açıklamaktadır Accor Satış & Dağıtımdan sorumlu Başkan Yardımcısı, Jean-Luc Chretien.  

Accor Orta Doğu Yönetici Müdürü, Christophe Landais: "Accorhotels.com 'un Arapça diline uyarlanması", Accor ve dağıtım kanallarının dinamik gelişimine uygundur.  Rezervasyon sitesinin yeni versiyonu sayesinde, Orta Doğu bölgesi yanı sıra diğer Arapça konuşan ülkelerdeki yayılımını arttırmakta ve hakimiyetini güçlendirmektedir."

Accorhotels.com 'un Arapça yeni yüzü, Gruba müşterilerine daha ilgili teklifler ve hizmetler sunmasına imkan tanımaktadır. İnternet ana sayfası, rezervasyon motoru, otel bilgi formu vs. özellikle Arapça' ya uyarlanmıştır.  Accor, ayrıca, online rezervasyonlar ile misafirlerine yardımcı olmak için özel Arapça çağrı merkezi hatları tahsis etmiştir.



2 Şubat 2014 Pazar

Hedefimiz fuarlardan hızlı dönüşler almak



Attila Güvenç
İstanbul(Anayurt)- Bodrumlu turizmcilere destek  ve yanlarında  olmak için İstanbul'daki Emitt 2014 Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm  Fuarı'na gelen Başkan Mehmet Tosun, "Hedefimiz bu fuarlardan hızlı dönüşler alabilmek olacak."dedi.Bodrum Belediye Başkanlığı için MHP'den aday olan Konacık Belediye Başkanı Mehmet Tosun, fuara seçim ekibinden Ağanlar Yat Yönetim Kurulu Başkanı Mazlum Ağan, Bitez Belediyesinin geçen dönem Anap'lı belediye başkanlarından Remzi Güngör ve Mhp Bodrum İlçe Kadın Kolları Başkanı Melek Topçu Yılmaz ile birlikte İstanbul Beylikdüzü 'nde  fuara katıldı ve  yabancı ülke stantlarında turizmcilerle temaslarda bulundu.


Fuar alanında Muğla Standı'nı ziyareti sırasında  Muğla Valisi Mustafa Hakan Güvençer ile fuar hakkında bir süre sohbet eden Mehmet Tosun , Remzi Güngör, Mazlum Ağan ve Melek Topçu daha sonra Bodrum Standı'nda  Bodrum Ticaret Odası (Bodto) Başkanı Mahmut Serdar Kocadon ile biraraya geldi ve Bodrum'un tanıtımına destek verdi.  Bodrumlu turizmcilerin stantlarını da ziyaret eden Başkan Tosun ve aynı zamanda  turizimci de olan arkadaşları, Bodrum standında düzenlenen kokteylde kokteyle katılan Bodrum eski kaymakamlarından Beşiktaş Kaymakamı Abdullah Kalkan ve Bodrum eski Kaymakamlarından İzmir Vali Yardımcısı Cumhur Güven Taşbaşı ve de Muğla'nın eski valilerinden Samsun Valisi Hüseyin Aksoy ile de görüşüp turizm üzerine değerlendirmelrinde bulundular.


Bodrum Yarımadası için hayati önem arz eden turizmi ilk aşamada 6 aya, orta ve uzun vadede ise 8 ve 10 aya çıkarmayı planladıklarını belirten Başkan Mehmet Tosun  "Hedefimiz bu fuarlardan hızlı dönüşler alabilmek olacak. Yurt içi pazardan da gerektiği gibi faydalanacağız. İç turizmi, Yarımadamızın ölü geçen sezonunu hareketlendirmek için kullanabiliriz. Tabii asıl hedef yabancı turist. Hem bölge hem de ülke ekonomisine katkı sunmak için yurt dışı turizmini arttırarak yıla yaymalıyız." açıklamasını yaptı.




Mauritius Turizm Bakanlığı, Mauritius’u İstanbul’da tanıtıyor



Mauritius Turizm Bakanlığı, Mauritius’u tanıtmak üzere İstanbul’da bir dizi etkinlik düzenledi
Mauritius ‘un doğal ve kültürel özelliklerini tanıtmak amaçlı düzenlenen bu etkinliklerden ilki, Intercontinental İstanbul Otelinde düzenlenen bir tanıtım yemeği. Mauritius Turizm Bakanı Sn. Michael Yuen’in  da katıldığı yemeğe, seyahat  acenteleri, basın ve turizmle ilgili kuruluşlar davet edildi.

01 Şubat 2014 tarihinde ise yine aynı otelde Bakanla birlikte kahvaltılı bir basınla sohbet  toplantısı düzenlendi.  Mauritius’a dair her şeyin konuşulacağı toplantıya  yazılı ve görsel basın mensupları davet edildi.

Mauritius hakkında kısa bilgiler:
Hint Okyanusunda, Reunion Adasına 230 Km, Madagascar’a 860 Km uzaklıkta, Afrika, Asya tarafından çevrelenmiş Hint Okyanusu’nun  tam ortasında yer alan bir ada ülke. Sonsuz kum sahilleri, görkemli ağaçları, misafirperver halkı ile tam bir cennet  ada.

Yüzölçümü 2.040  kilometrekare, nüfusu 1milyon 230 bin civarında ..
Hepsi sahilde yer alan otellerinin büyük bir kısmı Dünyanın en iyi sahil oteller arasında. Unesco Dünya Mirası Listesinde yer alan doğal güzelliklerini görmek üzere onlarca değişik gezinti düzenlemek mümkün.
Her türlü deniz sporunun yapılabildiği sahillerden ayrılabildiğiniz takdirde Size “Yedi Renkli Toprakları, ”Chamarel Şelalesini”  yemyeşil uzanan şeker kamışı tarlalarını, Başkent Port Louis’i mutlaka ziyaret etmenizi öneririz.

Mauritius denilince akla mutlaka pek çok şey gelebilir. Ama herhalde meşhur Rum ve soyu tükenmiş tüm canlılara adanmış “Dodo Kuşu “en başta akla gelmeli…İki ülke arasında uçuşların artması  Türk turist sayısını önemli ölçüde arttıracak.Mauritius, başta Türk Hava Yolları olmak üzere, Türk turistleri adaya davet ediyor…

GÜNLÜK YAŞAMDA BENZİNİ BİTENLERE




Şehir hayatının keşmekeşi içinde keyifli saatler geçirmeye ihtiyaç duyduğunuz anda, farklı ambiansıyla Benzin Cafe imdadınıza yetişiyor. Klasik cafe ve restoran anlayışına toptan karşı çıkan mekan, günlük hayatta yakıtı bitenler için adeta benzin istasyonu...

Son yıllarda öne çıkan cafe-restoranlarından Big Yellow Taxi/Benzin Cafe, İstanbul'da şubelerini arttırıyor. Benzin Cafe'nin Kadıköy Kazasker Şubesi, işletmecisi ve yetişmiş personeli ile öne çıkanlar arasında. Dünya mutfağının en seçkin örmekleri,Türk mutfağının eşsiz lezzetleri, fastfood tadlarını çok özel bir sunum ile mönülerine aktaran Benzin Cafe, Anadolu yakasının özel lezzetler mekanlarından biri olmuş durumda.

Medya grubumuzun New York editörleri Tony Bar ve Jennifer Bar ve dergimizin Genel Yayın Yönetmeni Özcan Uzun ile Genel Koordinatör Sedat Karagöz ziyaret ettikleri mekanı değerlendirdi. Uzun ve Karagöz'den tam puan alan Benzin Cafe'nin işletmecisi, dünya mutfağının ödüllü şeflerinden olan Erol Boldan.

Boldan, Benzin Cafe konseptinin İstanbul'da yaygınlaştığını bunun yanında Türkye'nin çeşitli şehirlerinde, Benzin Cafe şubelerini görmenin mümkün olduğunu söyledi. Erol Boldan, “Benzin Cafe Kazasker Şubesi'ni diğerlerinden öne çıkaran özellikleri, işletme anlayışımzdaki farklılıktır. Personelimizi servis ve müşteri ilişkileri konusunda eğitiyoruz. Müşteriler bizim için evimize gelmiş konuklar gibi, burayı işletirken müşteri memnuniyeti bizim için herşeyden önce geliyor” diyerek farkılılıklarını ortaya koyuyor.

Bir başka farklılık ise müşteri ilişkilerinin Billur Yıldız tarafından yürütülmesi. Bildiğiniz gibi Yıldız, sanat camiasının çok sevilen simalarından biri.
Mekana gelenler hiç beklemedikleri bir performansla karşılaşınca adeta büyüleniyorlar. Dizi ve tiyatro oyuncusu Billur Yıldız konuklarını, interaktif tiyatro gösterileriyle karşılıyor.

Bu mekanı çok başarılı bir şefin yönetmesi farkını ortaya koyuyor. Erol Boldan daha yapılacak çok şeyin olduğunu söylerken, mekanın başka bir özelliğini anlatıyor: “Birçok ünlü motor klübü üyeleri burada yemek yiyor. Ayrıca bu klüpler bir çok aktivitelerini de burada gerçekleştiriyorlar”

Klasik cafe ve restoranlardan sıkılanlara son derece alternatif bir mekan olan ve girdiğiniz andan itibaren bambaşka bir atmosfer içinde keyifli saatler geçirmenizi garanti eden mekan; Kadıköy Kazasker, Şemsettin Günaltay Caddesi 148 numarada hizmet veriyor. Merak edenler için ise telefon numarası; 216 411 20 12.





EMITT’ten Bodrum’a Ödül


Bodrum “Turizmin Gelişmesine En Uzun Süre Katkı Sağlayan Belde” ödülü aldı
Turizm profesyonellerinin buluşma noktası 18. EMITT Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı’nda Bodrum standı bu yıl da ödülle taçlandırıldı.30 Ocak-02 Şubat 2014 tarihleri arasında TÜYAP’ta gerçekleştirilen EMITT 2014’ün son gününde düzenlenen ödül töreninde Bodrum’a “Turizmin Gelişmesine En Uzun Süre Katkı Sağlayan Belde” ödülü verildi.


Ödülü; Bodrum Yarımadası Tanıtma Vakfı (BOYTAV) ve Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, Ekin Fuar Direktörü Hacer Aydın’dan aldı. Başkan Kocadon, Bodrum’un tanıtımı ile ilgili çalışmaları her geçen yıl arttırarak devam ettirdiklerini belirterek, “Bodrum’un tanıtımı için birçok fuara katılıyoruz, EMITT de bunlardan birisi. Bizi bu ödüle layık gördükleri için organizasyon yetkililerine teşekkür ediyorum. Bodrum’un tanıtımı için çalışmalarımız artarak devam edecek” dedi.  
70 ülkeden 4500 katılımcının yer aldığı EMITT Fuarı Dünyanın 5. büyük turizm fuarı konumuna sahip. Fuarı, 2013 yılında Türkiye ve dünyadan 131 bin ziyaretçiyi ağırlamıştı.

FOCUSTRAVEL İLE KEYİFLİ BİR SEYİR

 FOCUSTRAVEL İLE VİETNAM, KAMBOÇYA, MYANMAR VE LAOS'A KEYİFLİ BİR YOLCULUK

Focustravel , Vietnam Kamboçya Myanmar ve Laos'u "Güney Asya 'ya  Keyifli bir Seyir" sloganıyla tanıttı.
FUARIN ilk günü Turizm Bakanı Ömer Çelik'in Focustravel standına  teşrifi  ve kendisine Projeler Sorumlusu Mehmet KIN tarafından Vietnama özgü ipek iplikle dokunan degerli tablo takdimi sonrasında  başlayan muhteşem kokteyl Vietnam'a özgü tadlarla ziyaretçilere keyifli anlar yaşattı

Hediye edilen Vietnam Köylü sapkaları fuarın en fazla ilgi gören,  bir anda herkese neşe katan ürünlerden  biriydi.Proje Direktörü Minh Dang ,Türkiye temscimiz Sevda Yılgaz'ın bu önerisini diğer ülkelere de götürme kararı aldık, gelecek fuarlara daha fazla malzemeyle geleceğiz ,bu kadar ilgi göreceğini tahmin etmedik, bu firsatla ülkemizi daha yakından tanımak isteyenlerden biz de çok etkilendik dedi.

Sevda Yılgaz'da bu yıl itibariyle Vietnam Kamboçya'yı programlarına alan outgoing acente sayıları artti , THY  ve Singapur Hava Yollarının olumlu yaklaşimlarıyla bu pazar daha da yaklaşacağımız ve Türk seyahat severlere hayranlık ötesi deneyim yaşatan ürünler.İnsanı ,doğası ,mutfağı ,siyasi tarihi ,Kültür , el sanatları, görkemli tapınakları , gelenekleriyle Dünyanın diğer taraftaki hayatına ,10 günlük bir programla katılıp tüm yıla etki edecek rahatlamayla  kendinizi ödüllerin ,arınıp yenilenin  diyor .

Focustravel standında renkli geçen etkinliğe otelcilik sektörü ,acenteler, ve basın yoğun ilgi gösterdi. Tüm Dünyada yükselen ilgi gören Vietnam, Kamboçya ,Laos, Myanmar  Türkiye'li seyahat severlerden daha fazla ilgi bekliyor.Mekong Delta'sı uzerinde Saigon 'dan KAMBOÇYA 'ya uzanan  lüks gemi konaklamali 8 günlük Mekong Deltasin'da SEYİR'in  tanıtıldığı program beğeniyle karşılandı.

Türkiye Gündemi Belediyecilik

Türkiye’de belediye kavramı tam olarak bilinmiyor. Belediye bir şehrin gerçek sahibidir. Şehir sakinlerine her türlü hizmeti belediye vermesi gerekir.İstanbul yağmalanmış, el konulmuş bir şehir. Şehrin tarihi ve turistik yerlerine mafya el koyarken, belediye hastane kantini işletmekle meşgul olmuştur.

Sosyal belediyeciliğin ne olduğunu bilmiyorlar. Park bahçe yaparak belediyecilik yaptıklarını sanıyorlar. AKP’nin belediyecilik anlayışı geçmiş yüzyılda kaldı. 100 yıl önce yapılması gereken metro gibi projeleri davul zurnayla duyuruyorlar. “2019’da bilmem nereden, bilmem nereye 20 dakika” diyor. Bu adamlar 1994 yılında İstanbul’da yönetime geldiler. Yıl 2013 lâkin 2019’u gösteriyorlar metro için. Bu zihniyet miadını doldurmuştur. 21. yüzyıl belediyeciliğinden çok uzaktalar.

E-5’te süratle seyrederken otomobilin önüne biri atlıyor. Trafiğin içinde Su satıyor sonrada bu şehre marka şehir diyeceksiniz oldu mu şimdi bu

İstanbul’da ne kadar evsiz var, Ne kadar ihtiyaç sahibi var, Belediyenin bundan haberi var mı? Kar yağınca evsizleri, tıpkı hayvanlar gibi bir spor salonuna tıkıyorlar. Kar kalkınca bırakıyorlar. Sosyal belediye; evsizlere ev verir. İhtiyaç sahiplerine maaş bağlar, batıdaki örnekler böyle.

Belediye kantin işletmeciliğinden, restoran işletmeciliğine, otoparktan, ekmek üretimine kadar her alanda ticari faaliyet yürütüyor. İstanbul Belediyesi ticari faaliyetlerden el çekmeli. Bunların denetlenmesi görevini üstlenmelidir. Esnafıyla ticari rekabet içinde olan bir belediyecilik anlayışı nasıl mümkün olur?

Sosyal belediyecilik Haksızlığa uğrayan halkın yanında olur . Bunların takipçisi olur, gerekirse kanuni hakkı olmasa bile, caydırıcı bir otorite olarak halkın hakkını gözetmesi gerekir. Sosyal yönetim her yerde kendini hissettirir. Halka huzur ve adaleti sağlar.

Bugünkü belediyeler kanuni haklarını bile, tam olarak kullanmıyorlar şehir üzerinde. Şehir yönetimi seçilmiş belediyenin görevidir. Vali şehri yönetemez. Vali atanmıştır. Vali devleti temsil eder, kamu kurumlarının işleyişini takip eder. Şehir yönetimine atanmış bir bürokrat asla müdahale etmez.

Belediye kasasına giren milyonlarca liradan, fakir halk için toplu konutlar yapılmalı. Huzurevi yapılmalı. Belediye, özel hastanelere mahkûm bırakılan halka hastane yapmalı. İşletecekse halka sağlık hizmeti veren hastane işletmeli. Fakat hastane sahiplerinin büyük bir kısmı da siyasallaştığı için siyasi iktidarı temsil eden İstanbul Büyükşehir Belediyesi böyle bir şeye asla kalkışamaz. Boyunu aşar.

Bizim belediyelerimiz siyasi parti gibi davranıyor. Particilik prim yapıyor belediyelerde, belediye kadrosu parti içinden temin ediliyor. İhaleler partililere veriliyor. Hizmeti bile, hangi semtten daha çok oy almışlarsa en büyük yatırımı oraya yapıyor.

2014 seçimlerine kadar bazı belediyeler kasalarını boşaltmak için harekete geçti bile. İstanbul’da bazı ilçe belediyeleri, ilçedeki tüm ilkokullara ve buradaki tüm öğrencilere-ihtiyaç sahibi olsun olmasın- defter, çanta ve kırtasiye yardımı yapmıştır. Paraları babalarının parası gibi kullanmaktadırlar. Öğrencilere yardım yapılması takdire şayandır, ancak ihtiyaç sahiplerine yapılarak, yardımın doğru mecraya yönlendirilmesi gerekir. Bu yardımları kontrol edecek hiçbir mekanizma yok mudur? “Halka hizmet” adı altında belediye kasaları boşaltılmaktadır. Yapılan yardımlar ne kadar ihtiyaç sahiplerini buluyor bunu da halkımızın takdirine bırakıyorum.Harçlar ve vergilerle esnaf adeta sömürülüyor. Esnaf odalarının işlevsellik kazandırılması gerekiyor. Birçok alanda esnaf, esnaf odalarına bağlanmalı.

Zabıtanın yeniden tanımlanarak, aktif duruma getirilmesi gerekiyor. Bugünkü durumda zabıta trafikle uğraşıp, seyyar satıcı kovalıyor.

Yiyecekle ilgili denetimlerin yetkisi tarım bakanlığından alınmalı yeniden belediyelere verilmeli. Tarım bakanlığı bu konuda yetersizdir. Bakanlık yetkilileri kendi açıklamalarında bunu dile getirmektedir. “Denetim için kadrolarımız yetersiz” diyorlar. Bakanlığa ait denetim birimlerinin gıda mühendislerinden oluşmaması da ayrı bir skandaldır. Denetim yetkisi yeniden belediyelere verilerek, belediyelerin bu konuda kadro açması ve gıda mühendislerini istihdam etmesi gerekiyor.

Kısaca şehri belediye tek elden yönetmelidir. Çok başlılık yönetim zafiyeti getirir. Halka hizmet için şehrin yönetimi belediyelerde toplanmalıdır.

Kadir Topbaş acaba en son ne zaman bir semt pazarına gitti. Semt pazarlarını denetlemekle görevli zabıta, pazarın çıkışında bir noktaya aracını park ederek orada mesai bitirmektedir. Pazardaki fiyat dengesizliklerini, etiket oyunlarını, bazı kötü niyetli pazarcı esnafının hileli mal satmasını görmemekte, farkında olmamaktadır. Pazarcı esnafının sadece terazisini kontrol ederek, vatandaşın mağduriyetini önleyemezsiniz.

Kadir Topbaş belediye başkanlığı boyunca acaba bir umumi tuvalete girip, ihtiyaç giderdi mi; İETT otobüslerinin rengini popülizm adına-hizmet adına değil- halka soran bir belediye başkanının, vatandaşın mağdur olduğu, umumi tuvaletleri bir görsün isterim. Ayrıca İstanbul’a yılda 10 milyondan fazla turist geliyor. Bunlar da bu tuvaletleri kullanıyor. Kültür başkenti olan şehrin, tuvaletlerinin hâli perişân. Hangi kültürden bahsediyorsunuz, daha tuvalet kültürümüz yok.

Her fırsatta denir ya “Avrupa’da tuvalet yok iken, ecdadımız kanalizasyon sistemi kurmuştu” diye. Bırakın metrolar yapmayı, köprüler inşaa etmeyi bu kadar yüksekten uçmadan; şehrin tuvaletlerine girilmiyor, bunları bir insanın kullanabileceği normlara getirin.