27 Nisan 2018 Cuma

Turizm İstişare Kurulu ( TİK ) Kuruluş Protokolü İmzalandı

Lütfü Kırdar Kongre Merkezinde Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş’un katılımıyla Turizm İstişare Kurulu’nun kuruluş protokolü imzalandı.Turizm sektörünün önde gelen 8 STK'sı ve THY, turizm sektörünün sürdürülebilir gelişimi, turizm master planının oluşturulmasına öncülük etmek, Türkiye markasını güçlendirmek, yurt içinde ve yurt dışında tanıtım ve pazarlama faaliyetlerini birlikte gerçekleştirmek, turizmi ekonominin verimli bir sektörü haline getirecek politikalar üretmek, ortak tanıtım stratejileri oluşturmak ve Türkiye markasını dünyaya tanıtmak için Turizm İstişare Kurulu adı altında bir araya geldi.

Turizm sektörünün bileşenleri arasında güç birliği oluşturmak ve sinerji yaratmak için Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın öncülüğünde kurulan Turizm İstişare Kurulu'nun protokol imza töreni 27 Nisan 2018 Cuma günü İstanbul'da Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nde Kültür ve Turizm Bakını Numan Kurtulmuş'un katılımıyla gerçekleştirildi. Toplantının açılış konuşmasını yapan Bakan Kurtulmuş, kurulun Türkiye turizminin geliştirilmesi açısından önemli bir platform olacağını söyledi. Kurulun istişari bir platform olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, "Bugün burada sorunları ve çözüm yollarını birlikte istişare etmek üzere bir platform oluşturuluyor. Emeği geçenleri kutluyorum. Hayırlı uğurlu olsun diyorum" dedi.Turizmin dünya ekonomisi içinde önemli bir yere sahip olduğuna dikkat çeken Kurtulmuş, sektörün Türkiye'nin cari açığının kapatılmasında da stratejik bir öneme sahip olduğuna dikkat çekti. Turizm geliştikçe Türkiye'nin cari açığının düşmeye devam edeceğini ileri süren Kurtulmuş, "Turizm bizim gibi gelişmekte olan ekonomiler için cari açığı kapatmakta ilaç niteliğinde bir sektördür" dedi.

Türkiye'nin 47.1 milyar dolarlık cari açık verdiğini hatırlatan Kurtulmuş, "Turizmin 32 milyarlık bir gelire ulaştığını düşünürsek tek başına Türkiye'nin cari açığını kapatacak bir düzeye gelmektedir. 2018 yılında 40 milyon turist sayısı ve 32 milyar dolar seviyesine ulaşacağımızı umut ediyoruz" diye devam etti.3. Turizm Şurası'nda Türkiye turizmi için önemli perspektiflerin oluşturulduğunu anlatan Kurtulmuş, "50 milyon turist ve 50 milyar turizm geliri için takım halinde çalışmamız gerekiyor. Şura'dan alınan kararları hızla tatbik etmeye çalıştık ve sonuç almaya da başladık. Turizm tahsisleri bu konuda örnektir. 49 yıllık tahsis alanlarının yenilenmesi turizm yatırımcılarının nefes almasına neden olacaktır" dedi."Turizmi stratejik bir sektör olarak ele almalıyız"

Turizm sektörüne verdikleri desteklere de değinen Kurtulmuş, "Biz hükümet olarak üzerimize düşenleri yapıyoruz" diyerek şöyle devam etti: "Turizmde moral üstünlüğü ortaya çıktı. Bundan memnuniyet duyuyoruz. Rakamlar da bizi umutlandırıyor. Sizlerden istirhamım, sektörü stratejik sektör olarak ele almanız. Bu bir takım oyunu. Buradaki kuruluşlardan hiçbirinin tek başına başarısı mümkün değil. THY bir dünya markası, en fazla destinasyona uçan, Asya'yı Avrupa'ya bağlayan bir şirket. Üçüncü havalimanın açılması ile THY'nin marka değeri daha da yükselecek. Fakat THY'nin de tek başına vereceği hizmet anlamlı olamaz. Sektör kuruluşlarımızın THY'ye destek olması gerektiğini düşünüyoruz. Hep beraber dayanışma içinde başarıya ulaşacağız."

Son günlerde Türkiye ekonomisiyle ilgili bir takım spekülasyonlar yapıldığına dikkat çeken Kurtulmuş, benzeri girişimlerin turizm sektörü için de yapılmakta olduğunu ileri sürdü. Sektör temsilcilerinden bu konuda dikkatli davranmasını isteyen Kurtulmuş, "Erken seçimin turizmi olumsuz etkileyeceği söyleniyor. Ne alaka. Turistler gelip burada oy kullanmayacak ki. Ruble ya da başka bir para birimindeki değer kaybının Türkiye turizmini etkilemesi mümkün değildir. Adımlarımızı stratejik atmaya başlamışken, moral bozucu söylemlerden özellikle sektör temsilcilerinin kaçınmasını bekliyoruz" dedi. Gastronomi sözcüğünün yeme içme sektörünü doğru ifade etmediğini ileri süren Kurtulmuş, "Artık şu gastronomi lafını da kaldıralım. Gastronomi tıbbi bir terim gibi geliyor. Bunun Türkçe adı mutfak veya yemek sanatıdır, bu şekilde kullanırsak, daha doğru bir terminoloji kullanmış oluruz" diye konuştu.Oluşturulan kurulun arkasında Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, şöyle devam etti: "Herkesin farklı görüşleri olabilir, ama hiç kimse farklı yerlere çekmeyecek. Sektör olarak farklı tercihlerimiz olabilir, ama aynı istikamette yürüyeceğiz. Kurulun sadece kağıt üzerinde kalmayacağını düşünüyorum. İstişari anlamda faydalı işler yapacağına inanıyorum" diye sözlerini tamamladı.


                    TURİZM İSTİŞARE KURULU KİMLERDEN OLUŞUYOR?
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği ( TÜRSAB )TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya,
Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği ( TTYD  TTYD Başkanı Oya Narin
Türkiye Otelciler Birliği ( TÜROB ) TÜROB Başkanı Timur Bayındır
Türkiye Otelciler Federasyonu ( TÜROFED )TÜROFED Başkanı Osman Ayık
Türkiye Özel Sektör Havacılık İşletmeleri Derneği ( TÖSHİD)  TÖSHİD Başkanı Teoman Tosun
Turist Rehberle Birliği ( TUREB ) TÜREB Başkanı Zeki Apalı
Deniz Turizm Birliği ( DTB )DTB Başkanı Erkan Özdağ
Turizm Restoran Yatırımcları ve İşletmecileri Derneği ( TURYİD ) TURYİD Başkanı Kaya Demirer
THY Pazarlama ve Satış Başkanı (yurtiçinden sorumlu) Halil İbrahim Polat

25 Nisan 2018 Çarşamba

İstanbul’un iki önemli tarihi yapısı, turizme kazandırıldı

The Galata İstanbul Hotel MGallery by Sofitel’in açılışını Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi yaptı

Lale Devri Kaptan-ı Deryası ve sarayın önde gelen isimlerinden olan Kaymak Mustafa Paşa tarafından 1720’lerde yaptırılan Tarihi Çeşme Hamamı ve 1836-1842 yılları arasında La Banque de Constantinople olarak inşa edilen 180 yıllık bina uzun yıllar süren meşakkatli restorasyon süreci sonrası turizme kazandırıldı. AccorHotels çatısı altında faaliyet gösteren MGallery markasının Türkiye’deki ilk oteli olan ‘The Galata İstanbul Hotel MGallery by Sofitel’in açılışını Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi yaptı. Avrupa’nın en büyük otel zinciri AccorHotels çatısı altında faaliyet gösteren MGallery otel koleksiyonunun Türkiye’deki ilk örneği “The Galata İstanbul Hotel MGallery by Sofitel” Karaköy’de 180 yıllık tarihi binada açıldı. 3 yıl süren titiz bir restorasyon süreci sonrası, uluslararası MGallery markası ile Türk turizm sektörüne kazandırılan otelin açılış töreni, AccorHotels Lüks Markalar Başkanı Uğur Talayhan, yatırımcılar Abdülbaki Kent ve Naim Bilginoğlu ile Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan ve Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi’nin katılımıyla gerçekleşti. 

Yatırımcılarla birlikte kurdele kesen Bakan Tüfenkçi, Türkiye’nin bugüne kadar kendisine güvenerek yatırım yapan hiçbir şirketi, işletmeyi mahçup etmediğini belirterek şöyle konuştu: “Bugün tarihi bir binanın ayağa kalkması, farklı bir fonksiyonla nice yüzyıllara doğru hizmet vermesi, tarihi, hemen yanı başındaki hamamın tekrardan hizmet verebilmesi, bu noktada yatırımcı arkadaşlarımızın elini taşın altına koyması esasında Türkiye’ye ve Türk ekonomisine güvenmesindendir.” diye konuştu.

Kurdele kesme törenin ardından söz alan Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, Beyoğlu’nun bir önemli değer daha kazandığını belirtti. Demircan; “2004’te Beyoğlu’nun sadece 6 bin yatak vardı. Bugün Beyoğlu’nda 50 bin turistik yatak var… 3 milyar Dolar’dan fazla turizm yatırımı yapıldı. Beyoğlu’nda bugün turizm ve ticaretin büyüklüğü 1.9 milyar Dolar.” şeklinde konuştu.

AccorHotels Lüks Markalar Başkanı Uğur Talayhan, Türkiye’deki ilk; dünyadaki 96’ıncı MGallery otelini açtıklarının altını çizerek, “Yüksek servis standartları ve kendisine özgü, eşsiz servis özellikleriyle İstanbul’da Raffles, Fairmont, Swissotel ve yeni kardeşleri olan MGallery’e tekrardan hoş geldin diyoruz.” dedi.

The Galata İstanbul Hotel MGallery By Sofitel Yönetim Kurulu Başkanı Abdulbaki Kent, İstanbul’un tarihi ve kültürel ögelerini ortaya koymaya çalıştıklarını belirtti. Kent; “1700’lü yıllardan kalan ve tüm üniteleriyle restore edilerek otel bünyesine dahil edilen tarihi Çeşme Hamamı, geleneksel Türk hamamı ve SPA uygulamalarıyla; yerli lezzetler, meze kültürü ve Osmanlı’dan günümüze kadar aktarılan Türk eğlence anlayışını yaşatacak olan Civarda Peran Restoran ile ziyaretçilerimize İstanbul’un tarihi ve kültürel potansiyelini olduğu gibi yaşatmayı hedefliyoruz. Amacımız yılda 51 bin ziyaretçi ağırlamak olacak.” şeklinde konuştu.
Metruk haldeki hamam, 4 yılda restore edildi

Avrupa’nın en büyük otel zinciri AccorHotels çatısı altında faaliyet gösteren ve yaşamı bir sanat olarak yansıtan MGallery, tüm dünyada takip ettiği ‘hikayesi olan binalar’ konseptinin karşılığını, İstanbul’da tarihi Karaköy Bankalar Caddesi’nde buldu.  1836-1842 yılları arasında La Banque de Constantinople olarak inşa edilen 180 yıllık bina ve Lale Devri Kaptan-ı Deryası ve sarayın önde gelen isimlerinden olan Kaymak Mustafa Paşa tarafından 1720’lerde yaptırılan tarihi Çeşme Hamamı uzun süren restorasyon süreci sonrasında yeniden kullanılabilir hale getirildi. 

“Hatıralar bırakacak yeni bir hikaye” mottosuyla Haliç ve Boğaz manzarasına sahip The Galata İstanbul Hotel MGallery By Sofitel’in, tarihi dokunun korunduğu her biri bir müze gibi korunan ve birbirinden farklı 83 odası bulunuyor. Banka binası olarak kullanıldığı dönemden kalan büyük kasa kapısı ve küçük banka kasalarının olduğu gibi korunduğu otel, 4 executive suite, 7 junior suite, 19 deluxe, 41 superior ve 12 klasik odası ile ziyaretçilerini tarihi bir yolculuğa çıkarıyor. 

Çeşme Hamamı ya da Perşembe Hamamı olarak da bilinen hamam da yüksek tavanları, ihtişamlı kubbesi, ahşap döşemesi ve özgün malzemeleriyle büyülü bir atmosfer oluşturuyor. The Galata İstanbul Hotel ile arasında çok amaçlı küçük bir avlu bulunan Tarihi Çeşme Hamamı’na otelden asansörle inilebildiği gibi dışarıdan direkt olarak da geçilebiliyor. Geleneksel Türk Köpük masajından geleneksel Türk hamamına, geleneksel Türk kesesinden Fas hamamına uzanan geniş bir yelpazede hizmet veren tarihi Çeşme Hamamı’nda besleyici, sıkılaştırıcı, arındırıcı ve rahatlatıcı uygulamalar yanı sıra; Geleneksel Tay, Bali, Hawaiian Lomi Lomi, sıcak taş masajları ve Ayurvedik İlham gibi birbirinden farklı uygulamalar da bulunuyor.

24 Nisan 2018 Salı

Gazipaşa Havalimanı ilk B757’yi karşıladı

TAV Havalimanları tarafından işletilen Gazipaşa-Alanya Havalimanı’nı pist uzatma çalışmalarının ardından ilk kez bir Boeing B757 tipi uçağı karşıladı. Anex Tour’un charter havayolu Azur Air’e ait uçakla 238 yolcu Moskova’dan Alanya-Gazipaşa Havalimanı’na geldi. Azur Air bu yıl yaz sezonunda nisan-ekim ayları arasında karşılıklı 318 sefer gerçekleştirecek.

Havalimanının pisti Ekim 2015’te 2000 metreden 2350 metreye çıkarılmıştı. Pistin uzatılmasının ardından Gazipaşa Havalimanı A321 ve B737-900 tipi uçaklara ev sahipliği yapmaya başlamıştı. TAV Gazipaşa İşletme Koordinatörü Cengiz Aşıklı “Gazipaşa-Alanya Havalimanı’nda pistin uzatılmasıyla birlikte daha büyük uçaklara ev sahipliği yapmak için altyapımızı tamamlamıştık. Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’müzün izniyle, talep eden havayolları havalimanımıza gerçekleştirdikleri uçuşlarda farklı uçak tiplerini kullanabiliyorlar ve Azur Air uçuşuyla ilk kez bir B757 tipi uçağı karşılamış olduk. Havayollarına en iyi hizmeti sunarak bölgemize daha fazla yolcu çekmek, Alanya ve Gazipaşa bölgesinin gelişimine katkı sunmak üzere çalışmalarımıza devam edeceğiz” dedi. Gazipaşa-Alanya Havalimanı 6400 metrekarelik terminal binası ile 2 milyon yolcu kapasitesine sahip. Gazipaşa-Alanya Havalimanı’ndan iç ve dış hatlarda toplam 16 havayolu şirketiyle 12 ülkede 37 destinasyona uçuş gerçekleşiyor. Gazipaşa-Alanya Havalimanı 2017 yılında yaklaşık 823 bin yolcuya hizmet sunarken 5 bin 662 uçuşa ev sahipliği yaptı.


19 Nisan 2018 Perşembe

TÜRSAB Başkanı ve Yönetim Kurulu Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı Ziyaret Etti

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 23. Olağan Genel Kurul sonucunda göreve gelen TÜRSAB Yönetim Kurulu’nu, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde kabul etti.



Görüşmede; TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Firuz B. Bağlıkaya ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a 1618 Sayılı Türkiye Seyahat Acentaları Birliği Kanunu’nun günümüz şartlarına göre revize edilmesi hususundaki destek taleplerini arz ettiler. Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Ömer Arısoy’un da katıldığı toplantıda; Cumhurbaşkanı Erdoğan turizm konusundaki önerilerini TÜRSAB heyeti ile paylaştı.





13 Nisan 2018 Cuma

Son 1 Yılda 416 Bin 587 Kişi İstanbul’a Göç Etti

Türkiye’nin 81 iliden İstanbul’a yapılan göç istatistiklerini inceledi.
2017 yılında Türkiye genelinden 416 bin 587 kişi İstanbul’a göç ederken, en çok göç 17 bin 740 kişiyle Ankara’dan gerçekleşti

PRNet’in Türkiye İstatistik Kurumu’ndan (TÜİK) ve medya yansımalarından derlediği bilgilere göre, 2017 yılında Türkiye genelinden toplam 416 bin 587 kişi İstanbul’a göç etti. İstanbul’a en çok göç eden il ise 17 bin 740 kişiyle Ankara oldu. Ankara’yı 17 bin 452 kişiyle Ordu, 16 bin 291 kişiyle de Tokat takip etti. İstanbul’a göç başlığı altında geçtiğimiz yıl 8 bin 206 haber çıkışı tespit edildi. Medyaya yansıyan başlıklarda, iş imkânı başta olmak üzere daha iyi bir yaşam ümidi, İstanbul’a göçün başlıca nedenleri arasında yer aldı. İstanbul 416 bin 587 kişiyle göç almasına rağmen geçtiğimiz yıl 422 bin 559 kişinin İstanbul’u terk ettiği belirlendi.

EN AZ GÖÇ KARAMAN’DAN
Geçen yıl İstanbul’a göç eden kişi sayısı 15 binden fazla olan iller;15 bin 975 kişiyle Giresun, 15 bin 496 kişiyle de Kocaeli olarak görüldü. Türkiye’nin her yerinden göç alan İstanbul’a, en fazla göç eden diğer iller de 13 bin 816 kişiyle İzmir, 12 bin 505 kişiyle Van, 11 bin 082 kişiyle Bursa, 10 bin 896 kişiyle Tekirdağ şeklinde belirlendi. Buna karşın, İstanbul’a en az göç veren il 593 kişiyle Karaman oldu. Karaman’ı 605 kişiyle Kilis, 638 kişiyle Burdur, 690 kişiyle Kırşehir izledi.



6 Nisan 2018 Cuma

TÜRSAB Başkanı Bağlıkaya’dan Önemli Açıklamalar

TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Firuz B. Bağlıkaya, 5 Nisan 2018 tarihinde Antalya Aska Hotel’de düzenlenen toplantıda, Antalya bölge acentaları ile bir araya geldi




Acentaların yoğun katılımıyla gerçekleştirilen toplantıda konuşan TÜRSAB Başkanı Bağlıkaya; belgesini kiralayan acentaların durumundan, Bölgesel Yürütme Kurulu seçimlerine, Haziran ayında düzenlenecek Mali Genel Kurul’dan, müze biletlerine kadar birçok farklı konuda, önemli açıklamalar yaptı.





BYK SEÇİMLERİ İÇ TÜZÜK HAZIRLANMASININ ARDINDAN YAPILACAK
Toplantıda yaptığı konuşmada; Seyahat Acenteleri Birliği yönetmenliğini hazırlayıp Kültür ve Turizm Bakanlığı’na sunduklarını belirten TÜRSAB Başkanı Firuz B. Bağlıkaya, yönetmeliğin yayınlanmasının ardından iç tüzüğü hazırlayarak Bölgesel Yürütme Kurulu Seçimlerini gerçekleştireceklerini açıkladı. Bağlıkaya, ''Yönetmenlik yayınlanır yayınlanmaz iç tüzüğü de hazırlayacağız. Bu nedenle Bölgesel Yürütme Kurulu (BYK) seçimlerini henüz yapmıyoruz. Seçimde söz verdiklerimi gerçekleştirmek için çalışıyorum. BYK seçimlerinde taraf olmayacağız. Herkes aday olabilir. Genel seçimlerde de baskı kurmayacağız. Aday olmak isteyenlerin önünü açacağız'' dedi.

“BELGESİNİ KİRAYA VERENLERİN ACENTASINI KAPATACAĞIZ”
Belgesini kiraya veren acentalar olduğuna ilişkin duyumlar aldıklarını belirten TÜRSAB Başkanı Bağlıkaya, bu durumun kabul edilemez olduğunu vurgulayarak buna müsaade etmeyeceklerini söyledi. Bağlıkaya, “Bazı duyumlar alıyoruz. Acentecilik belgesini kiraya verenlerin olduğu söyleniyor. Acentesini kiraya verenlerin acentesini kapatacağız. Buna asla müsamaha göstermeyeceğiz. Bu kişilere bir daha da belge vermeyeceğiz” açıklamasında bulundu.

BELGE ALMAK ZORLAŞTI
Seçim öncesi verdikleri söz gereği seyahat acentesi belgesi vermeyi zorlaştırdıklarını belirten Firuz B. Bağlıkaya, belge almak isteyenlerin acentacılık konusundaki tecrübelerine baktıklarını, gerçekten acentacılık faaliyeti niyeti içinde olup olmadıklarına ilişkin araştırma yaptıklarını söyledi. Bağlıkaya, ''Seçim öncesinde seyahat acentası belgesi vermeyi zorlaştıracağımızı söylemiştik. Buna karşı çıkanlar oldu. Ama biz gelince zorlaştırdık. Bizden önce günde 2 tane belge veriliyordu. Biz 40 gün oldu 18 tane belge verdik. Bu belgelerin başvuruları da bizden önce yapılmıştı. Seyahat acentesi belgesi alanları iyice araştırıyoruz. Gerçekten acentecilik mi yapacaklar, tecrübeleri nedir? İnce eleyip sık dokuyoruz” diye konuştu.

HAZİRAN’DA MALİ GENEL KURUL TOPLANIYOR
TÜRSAB'ın mali durumuna ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Firuz B. Bağlıkaya, Haziran ayında Mali Genel Kurul yapılacağını açıkladı. Bağlıkaya, “Haziran'ın ikinci haftasında Mali Genel Kurulu toplayacağız. TÜRSAB'ın 300-500 milyon borcu olduğu söyleniyor. Bu söylemler tamamen bizim dışımızda yapılan söylemlerdir. İtibar edilmesin. Şu anda tüm şirketler incelemede. Kontrolümüzde olmayan şirketler var. Mali Genel Kurul’da her şey net biçimde ortaya çıkacaktır'' değerlendirmesinde bulundu.

MÜZE BİLETLERİ KONUSU
Her acentanın kendisine özgü sorunları olduğunu, ancak kendilerinin her bir üyenin sorunlarını çözmek için çaba sarf ettiklerini söyleyen Firuz B. Bağlıkaya, müze biletleri konusunda şunları söyledi: “Söz verdiğimiz gibi 1 Mayıs'a kadar yüzde 25 indirimle bilet vermeye devam edeceğiz. 1 Mayıs'tan sonra ise müze bilet işi ihaleyi kazanan firmaya geçecek. Yeni firma müze biletlerini yüzde 20 indirimli olarak verecek. “

REHBER SIKINTISINA ÇÖZÜM ÖNERİSİ
Türkiye'de faal rehber sayısının yetersiz seviyede olduğunu bu durumun da acentaları zorladığını dile getiren Bağlıkaya üniversitelerin rehberlik bölümlerinde okuyan öğrencilerin mezun olduktan sonra bir yıl süre ile Türkçe rehberlik yapmalarına olanak sağlanmasının bu sorunun çözüme kavuşmasını sağlayacağını belirtti. Bağlıkaya, bu sayede hem Türkçe rehber sıkıntısına çare bulunacağını, hem de bu öğrencilerin mezun olduktan sonra tecrübe kazanacaklarını ifade etti.

“KİŞİ BAŞI TEŞVİK İÇİN GİRİŞİMDE BULUNDUK”
Kamuoyunda uçak yakıt desteği olarak bilinen desteğin büyük ihtimalle 2019 yılında sona ereceğini dile getiren TÜRSAB Başkanı Bağlıkaya, kişi başı teşvik verilmesi hususunda girişimlerde bulunduklarını kaydetti.Bağlıkaya teşvik ve desteklerle konusunda şunları söyledi: ''Bundan sonra uçak başı değil kişi başı teşvik verilmeli. Uçak kaldırmayan ama uçak kaldırandan daha fazla turist taşıyanlar bu teşvikten yararlanamıyor. Yararlanması için görüşmeler yapıyoruz. Zaten bu yılın hedefi 40 milyon turist. Bakanlığın düşüncesi bu hedefin tutturulması durumunda uçaklara verilen teşviklere gerek kalmayacağı yönünde. Bu nedenle 2019 yılında uçak desteği büyük ihtimalle kalkacak. Kongre turizmine teşvik verilmesi hususunda da çalışmalar yapılıyor. Çok büyük ihtimalle kongre için gelen kişi başına yapılan KDV harcamasına yakın bir teşvik verilecek. Ayrıca spor turizmi içinde teşvik çalışması yapılıyor.”

ODA SEÇİMLERİNDE LİSTESİNDE ACENTA OLANLARA DESTEK MESAJI
TÜRSAB Başkanı Firuz B. Bağlıkaya, Türkiye genelinde gerçekleşen Ticaret ve Sanayi Odası seçimlerinde kurum olarak kendilerinin taraf olmadığını ancak seyahat acentalarına listelerinde yer verenlerin yanında olacakları mesajını da sözlerine ekledi.

3 Nisan 2018 Salı

Heritage İstanbul, 12 Nisan'da başlıyor

Türkiye'de Restorasyon, Arkeoloji ve Müzecilik teknolojilerini aynı çatı altında buluşturan fuar ve konferans organizasyonu Heritage İstanbul, 12 Nisan'da başlıyor. 

Bu yıl üçüncüsü Hilton İstanbul'da düzenlenecek olan Heritage İstanbul fuarına 10 bin katılımcı bekleniyor. Geçtiğimiz yıl 85 katılımcıyla 7 bin ziyaretçiyi ağırlayan organizasyona ilgi artarken, 10 bin ziyaretçi hedefliyor. Heritage İstanbul Proje Sorumlusu Osman Murat Akan, 12-14 Nisan tarihlerinde Hilton İstanbul'da gerçekleşecek Heritage İstanbul 2018 fuarında bu seneki yenilikleri basına anlattı. İstanbul Arkeoloji Müzeleri Kütüphanesi'nde düzenlenen basın toplantısında fuarla ilgili Osman Murat AKAN,Suay AKSOY,Nezih BAŞGELEN ve Nergis BÜYÜKKINACI basın mensuplarına fuar öncesi bilgi verdi. Arkeoloji ve Sanat Dergisi Editörü ve Arkeolog Nezih BAŞGELEN ise geniş kapsamlı Tarih ve Kültür dersi niteliğinde bilgiler verdi. 

Fuarda bu yıl panellere ağırlık verilerek katılımcılara yönelik değişiklikler planlanıyor. Böylelikle bol katılımlı bir fuar amaçlanıyor. Heritage İstanbul'un özelliği, yalnızca ticari bir fuar olmaması. Düzenlenen Konferans programı ile sektör profesyonellerini bir araya getirmsiyle, katılımcılara yeni ufuklar açıyor. Müze, mimari, restorasyon hatta sualtı arkeolojisine kadar pek çok konu masaya yatırılacak. Konferans programında uzmanların bu yıl dikkat çektikleri konular arasında Göbeklitepe ve 2018 Troya yılı da yer alıyor. Heritage İstanbul, Hilton İstanbul Konferans ve Sergi Salonu'nda 12 - 14 Nisan tarihlerinde düzenlenecek.


CORENDON AIRLINES, Rus Pazarında Büyüyor!

Corendon Airlines, 23 Nisan 2018’den itibaren Rusya’nın Rostov-na-Donu, Krasnodar ve Mineralnye Vody şehirlerinin her birine haftada 3 gün sefer düzenlemeye başlayacak. İki yıl önce Ekaterinburg seferleri düzenleyerek ilk kez Rusya’ya uçmaya başlayan Corendon Airlines,   23 Nisan 2018’den itibaren uçuş ağına 3 yeni şehir daha ekleyerek Rusya’daki operasyonunu büyütecek. Rusya’nın Rostov-na-Donu, Krasnodar ve Mineralnye Vody şehirlerinden Antalya’ya haftada 3 sefer uçmaya başlayacak olan Corendon Airlines, bu uçuşları web sitesinden de satışa sunacak.

Ek seferlerle ilgili konuşan Corendon Airlines Ticaret Müdürü Mine Aslan; “Türkiye, Rus pazarı için deniz, kum, güneş tatilinden fazlasını ifade eden bir destinasyon. İki kültürün turizmle başlayan etkileşimi yıllar içerisinde çok gelişti ve önümüzdeki dönemde de turizm ve havacılık sektörü açısından Rus pazarının büyümeye devam edeceğini öngörüyoruz. Bu büyüme potansiyeline seyirci kalmayarak biz de Corendon Airlines olarak bu pazardaki payımızı ve uçuş noktalarımızı artırmak istiyoruz. Son iki sezondur uçtuğumuz Ekaterinburg ile birlikte bu sezon Rusya’nın 4 havalimanına uçuyor olacağız. Hedefimiz her yıl, yeni havalimanları ile uçuş noktalarımızı genişletmek ve sefer sayılarımızı artırarak Rusya pazarında emin adımlarla büyümeye devam etmek.” şeklinde konuştu. 

Corendon Airlines’ın Rusya destinasyonlarının uçuş bilgileri ise şöyle:

Rostov-na-Donu Havalimanı (ROV) – Antalya (AYT)
23 Nisan  - 28 Eylül
Haftada 3 sefer: Pazartesi  - Çarşamba  - Cuma

Mineralnye Vody Havalimanı (MRV) – Antalya (AYT)
24 Nisan  - 7 Ekim
Haftada 3 sefer: Salı  - Perşembe  - Pazar 

Krasnodar Uluslararası Havalimanı (KRR) – Antalya (AYT)
24 Nisan  - 7 Ekim 
Haftada 3 sefer: Salı  - Perşembe  - Pazar

Ekaterinburg Uluslararası Havalimanı (SVX) – Antalya (AYT)
24 Nisan 2018 - 26 Mayıs 2018 arasında; haftada 2 gün: Çarşamba ve Cumartesi
27 Mayıs 2018 - 30 Eylül 2018 arasında; haftada 7 gün: Pazartesi, Salı, Çarşamba, Perşembe, Cuma, Cumartesi, Pazar
1 Ekim 2018 - 31 Ekim 2018 arasında; haftada 5 gün Salı, Perşembe, Cuma, Cumartesi, Pazar



2 Nisan 2018 Pazartesi

Hüseyin Aslan’dan Kamuoyuna açıklama

Güneydoğu Anadolu Turizm ve Otel İşletmeleri (GATOB) vardır ve Kurucu Başkanı da Hüseyin ASLAN’dır

Güneydoğu Anadolu Turizm ve Otel İşletmeleri (GATOB) hakkında çıkan ve (Hüseyin ASLAN) adını kullanan kişiler hakkında açıklama yaptı
Güneydoğu Anadolu Turizm ve Otel İşletmeleri GATOB hakkında çıkan haberlerin asılsız olduğu düzmece haber yapıldığı ortaya çıktı.02 Nisan Pazartesi günü Dernekler Masasına giderek hakkımda “HAYALİ Başkan’ın işi bitti” başlıklı haber TÜRKİYETURİZM.COM'da yapılmıştır. Dernekler Başkanı Zeynettin Şirinoğlu’na haber ve yazılanlarla başvuru yaptım . Dernekler masası Başkanı Zeynettin Şirinoğlu bana (Güneydoğu Anadolu Turizm ve Otel İşletmeleri GATOB) Dernek kuruluşa mazbatamı verdi. Bize bu dernek kuruluşu ile ilgi başvuru yapıldı kabul ettik dedi.Yapılan haberlerin asılsız olduğu ortaya çıkmıştır. Hayali hiçbir işte olmadık. Bundan sonrada olmayacağız …

23 Mart 2018 Cuma

Travel Expo Ankara ATO Congresium'da kapılarını açtı

Uluslararası Travel Expo Ankara Turizm Fuarı  ATO Congresium Fuar ve Kongre Merkezinde kapılarını açtı. Ankara ATO Congresium'da düzenlenen Travel EXPO Turizm Fuarı’na Kültür  ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Ankara Valisi Ercan Topaca, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Tuna, Milletvekilleri, sivil toplum kuruluşları ile çok sayıda vatandaşın katılımıyla kapılarını ziyaretçilere açtı.

Uluslararası Travel Expo Ankara Turizm Fuarı  ATO Congresium Fuar ve Kongre Merkezi kapılarını açarken seneye yeni yapılan Fuar alanında gerçekleştirilecek olmasının müjdesini Kültür  ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş verdi.Kültür  ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş’un açılış konuşmasında Turizmcilere seslenerek 2018 sezonu çok iyi gideceğinin işaretini veriyor. Bu sene 38 milyon Turisti görmemiz hayal değil dedi. Kültür  ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Tuna'nın Ankara'da yeni ve büyük bir fuar alanının yapılacağına ilişkin konuşmasına atıfta bulunarak, Belediye Başkanımızın da ifade ettiği yeni fuar alanı bitirildiğinde, yaklaşık 513 kg. olarak tescillenen baklavayı iki katına çıkartmamız lazım diyerek açılışta dağıtımını gerçekleştiririz dedi. 


Ankara'nın önemli turizm Fuarlarından Travel EXPO 3. Uluslararası Turizm Fuarı ve Gastronomi Zirvesi bir dünya rekoru denemesine ev sahipliği yaptı. Guinness Rekorlar Kitabı'na girecek olan rekor deneme için 18 baklava ustası hep birlikte çalışarak 513 Kg ile Guinness Rekorlar Kitabı'na girdi. Kültür  ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Sanat değerinde büyük bir birikime sahip Türkiye'de binlerce yıllık bir mutfak birikimimiz var. Bunun dünya turizmine kazandırılarak, önemli bir ilgi alanı haline gelmesini temin etmeliyiz.

"Ankara'nın turizmde çok daha yukarıya çıkması, çok daha güçlü bir il olması gerekmektedir. Bunun için de gastronomi önemli bir imkân. Burada bu imkânın kapılarını önce Ankaralılara, sonra Türkiye'ye ve de bütün dünyaya tanıtmak üzere bu sanatımızın kapılarını açıyoruz dedi. Gastronominin aslında yemek sanatı olarak ifade edilmesi gerekir. Türkiye'nin binlerce yıllık bir mutfak birikimi sanat değeri taşıyor. Türk yemek sanatının dünya turizmine kazandırılması gerekiyor. Türkiye'nin sahip olduğu bütün zenginlikleri dünya turizminin dikkatine sunmak için gayretle çalışıyoruz.


Ankara ATO Congresium'da düzenlenen Travel EXPO Turizm Fuarı’nda bir rekor denemesi gerçekleştiriliyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Gazi Üniversitesi ile Turizm Akademisyenleri Derneğinin (TUADER) desteği, Ankara Valiliğinin himayesi ile Tüm Aşçılar ve Pastacılar Konfederasyonu (TAŞPAKON) ve MADO tarafından hazırlanan dev baklava için baklava ustaları çalışıyor.


Özel vinçlerle fuar alanına kurulan dev fırında pişirilen baklava yine vinç yardımıyla tartıldı. 7 metre uzunluğunda, 2.5 metre genişliğindeki baklava tartıda 513 kilogram geldi. Bin 200 dilimlik dev baklava doğal malzemelerle yapıldı. Ankara'da 25 Mart'a kadar sürecek Travel EXPO 3. Uluslararası Turizm Fuarı kapsamında Gastronomi Kongresi ve panelleri ile bir de 7 Bölge 14 Lezzet Tadım Etkinliği gerçekleştirilecek.



,






20 Mart 2018 Salı

Tura Turizm yeni stratejisi ile hayata geçirdiği ABC Turizm ile cirosunu 4 yılda 6 kat artırdı

52 yıldır Türkiye’nin en güvenilir tur operatörü olan Tura Turizm’in Perakende İcra Kurulu Üyesi ve ABC Turizm’in Yönetim Kurulu Başkanı Ayşin Arca çeyrek asırlık meslek hayatında edindiği tecrübeler ışığında yepyeni bir iş modeli geliştirdi. Bu modeli Tura Turizm desteği ile ilk kez hayata geçiren Arca, şirket cirosunu 4 yılda 25 milyon TL’den 150 milyon TL’ye çıkarmayı başardı. Tura Turizm’in 2020 ciro hedefi ise 350 milyon TL 

2011 – 2014 yılları arasında profesyonel kariyerini Tura Turizm’de yürüten Ayşin Arca turizm firmalarının uzun yıllar canlılığını koruyabilmesi için geliştirdiği sistem doğrultusunda ABC Turizm’i kurdu. ABC Turizm özellikle köklü turizm firmalarını şirketlere bölerek daha profesyonel ekipler ile yönetiyor. Bu sistemi ilk olarak Tura Turizm ile hayata geçiren Ayşin Arca turizm sektöründe edindiği bilgi birikimi doğrultusunda attığı doğru adımlar ile şirket cirosunu 4 yılda 6 kat artırdı. Turizm alanında faaliyet gösteren firmaların uzun süre ayakta kalabilmesi için şirketler halinde bölünmesi gerektiğini savunan Arca, “Tura Turizm bize çok güvendi. Profesyonel kariyerim süresince sektörü incelediğimde olması gerekenin bu olduğunu ve turizm şirketlerinin birden fazla alanda faaliyet gösterdikleri zaman uzun vadeli yaşamaları için şirketler halinde bölünmeleri gerektiği tezini savunuyordum. Tura Turizm bunu gerçekleştirme fırsatı verdi. Ayrıca Tura Turizm, Türkiye içinde ve dışında yapacağı bütün seyahatlerde haklarını bize teslim etti” şeklinde konuştu. 
Kültür alışverişi yapıyoruz


Hedef kitleyi çok iyi analiz ettiklerini ve turları bunlara göre yeniden düzenlediklerin belirten Ayşin Arca firmayı bir adım öne taşıyan en büyük farkın deneyim yaşatmaları olduğunu belirtti. Arca, “Biz gittiğimiz yerlerin fotoğraflarını çekmeye gitmiyoruz. Biz oradaki yaşamlara dokunmaya gidiyoruz. İnteraktif turlar yapıyoruz, hayatın içine giriyoruz. Hindistan Nepal’de bir ailenin evinde yemek yiyoruz. Amalfi’de zeytin toplattırıyoruz. Vietnam Kamboçya’da, pirinç toplayan kadınlarla beraber çalışıyoruz. Deneyim yaşattırıyoruz. Bunları da erişilmez fiyatlarla değil, Türk Lirası cinsinden sunuyoruz. Bu deneyimler tanışma ağırlıklı olduğu için biz sadece onları tanımıyoruz. Onların da bizi tanımasını sağlıyoruz. Bir anlamda kültür alışverişi yapıyoruz” dedi.


Türk misafirperverliğini Miami’ye taşıdı
Türk usulü iş yapış modelinin aslında dünyada aranılan ve istenilen bir model olduğunu, son zamanlarda hızla büyüyen Asya ülkelerinin de aynı iş anlayışı ile ilerlediklerini ifade eden Arca, Türk usulü hizmeti Amerika’ya taşıdı. 2017 yılında Miami’de ABC Holidays firmasını kuran Arca, Asya ve Avrupa’dan Amerika’ya gelecek olan turistlere Amerika’da var olandan daha dinamik bir hizmet anlayışı sunmayı planlıyor. Arca açtığı bu ofisle aynı zamanda Türkiye’ye getirmek için anlaşmak istediği tur operatörlerinin Amerika içindeki operasyonlarını da yönetiyor. Bu sayede Türklere de Amerika turlarını daha erişilebilir fiyatlara sunabiliyor. “Bilet fiyatına tatil” sloganıyla ABD ile yaşanan vize problemine rağmen 2017’de 3 bin 500 vatandaşı Amerika ile buluşturduklarının altını çizen Arca bu seneki hedefimiz 5 bin Türk şeklinde konuştu. ABC Holidays’in kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı olan Ayşin Arca önümüzdeki 5 yıl içinde Güney Amerika, Hong Kong ve Arjantin’de de ofis açmayı planlıyor. 


Ülkemizden vazgeçmedik
Son dönemlerde yaratılan algılardan dolayı Türkiye’ye gelmekte tereddüt gösteren kurumsal firmalara ABD’de hizmet vermek için yola çıktıklarını söyleyen Arca, “Bu demek değildir ki ülkemizden vazgeçtik. Aksine ülkemizden vazgeçen kurumsal ortaklarımızla bağımızı koparmamak adına ve devamlı kendimizi hatırlatmak için böyle bir yöntem bulduk. Yabancı misafirlerimiz buraya gelmiyorlar; biz onların gittikleri yerlerde bulunarak bağımızı koparmamaya çalışıyoruz. Sürekli Türkiye’yi sıcak tutmaya çalışıyoruz. Türkiye’nin birçok ülke ile kıyaslandığında hizmet anlayışı konusunda kültürel birikimlerinden gelen büyük bir başarısı var. Bu, dünyada itibarlı ve takdir gören bir başarıdır. Biz bu hizmet anlayışını ihraç ettik. Böyle bir ihtiyaç varmış ki büyük bir patlama yaşadık. Türkiye’ye gelmekten geçici olarak vazgeçen firmalara Amerika’da hizmet vermeye başladık. Dünyanın en büyük global brokerlarının bir tanesinin resmi ABD tedarikçisi olduk. Bir Türk olarak son 50 yılın en sancılı turizm döneminde yılmadık. Hem Türkiye’de hem de başka ülkelerde bu mücadeleyi vermemizin karşılığını aldık diye düşünüyorum” dedi.

Bütçe açığının yüzde 34’ü turizmle kapatılacak
Türkiye’nin zaman zaman çalkantılı dönemlerden geçse de turizmin her daim canlılığını koruduğuna ve ekonominin önemli bir yapıtaşı olduğuna dikkat çeken Arca, “Geçen yıl 32 milyon 410 bin 34 turist ülkemizi ziyaret etti. Kişi başı ortalama 681 dolar harcama yaptılar. Toplamda 26 milyar 283 milyon 656 bin dolar turizm geliri elde edildi. Bu gelir de 76 milyon 736 bin 291 dolar olan dış ticaret açığının yüzde 34.25’ini kapatabilecek güçtedir” dedi.Türkiye’deki tur operatörlerinin birçoğunun profesyonelleşmesi gerektiğinin altını çizen Arca, “Aynı iş modelini uygulamamızı isteyen turizm acentaları mevcut. Ancak biz seçici davranmaya çalışıyoruz. Amacımız Türk turizmini yukarıya taşıyarak ekonomiye olan katkısını büyütmek" şeklinde konuştu. 


17 Mart 2018 Cumartesi

WWF-Türkiye- İklim değişikliği Akdeniz’deki canlı türlerini tehdit ediyor

WWF-Türkiye Genel Müdürü Aslı Pasinli  İklim değişikliğinin biyoçeşitlilik üzerinde olumsuz etkileri olacağı kaçınılmaz bir gerçek

WWF, Doğu Anglia Üniversitesi ve James Cook Üniversitesi tarafından hazırlanan “Isınan Dünyada Doğal Hayat: İklim Değişikliğinin Biyoçeşitlilik Üzerindeki Etkileri” başlıklı rapor dünyanın en geniş kitle hareketi olarak kabul edilen ve bu yıl ‘Biyolojik Çeşitlilik’ temasıyla düzenlenecek Dünya Saati etkinliği öncesinde yayımlandı. İklim değişikliğinin dünyanın farklı doğal yaşam alanlarındaki 80.000 bitki ve hayvan türü üzerindeki etkisini inceleyen raporda çarpıcı sonuçlar yer aldı. Rapora göre Paris İklim Anlaşması’ndaki 2 derecelik hedef tutturulsa bile dünyamız bazı zengin doğal bölgelerinde tür çeşitliliğinin %25’ini kaybedecek. Akdeniz de alarm veren bölgeler arasında yer alıyor. Küresel ısınma 2°C ile sınırlandırılsa bile Akdeniz’deki çoğu tür grubunun neredeyse %30’u, tüm bitkilerin ise üçte birinden fazlası risk altında kalacak. Karbon salınımı kontrolsüz şekilde artmaya devam ettiği takdirde, Amazon ve Galapagos gibi dünyanın en zengin doğal bölgelerindeki hayvan ve bitki türlerinin yaklaşık yarısının iklim değişikliği nedeni ile yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalabileceği açıklandı. Akdeniz de iklim değişikliğinden yoğun olarak etkilenecek bölgeler arasında yer alıyor.

WWF (Dünya Doğal Hayatı Koruma Vakfı), Doğu Anglia Üniversitesi ve James Cook Üniversitesi tarafından hazırlanan “Isınan Dünyada Doğal Hayat: İklim Değişikliğinin Biyoçeşitlilik Üzerindeki Etkileri” başlıklı rapor WWF tarafından küresel düzeyde her yıl gerçekleştirilen en büyük çevre hareketi olan “Dünya Saati 2018” öncesinde yayımlandı. 

İklim değişikliğinin dünyanın farklı doğal yaşam alanlarındaki 80.000 bitki ve hayvan türü üzerindeki etkisini inceleyen rapora göre, karbon salınımı kontrolsüz şekilde artmaya devam ederse,  Amazon ve Galapagos gibi dünyanın en zengin doğal bölgelerindeki hayvan ve bitki türlerinin yarıya yakını yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalabilir. Paris İklim Anlaşması’ndaki ısı artışını 2°C ile sınırlı tutma hedefine ulaşılsa bile bu bölgelerde tür çeşitliliğinin % 25’i kaybedilecek.

Küresel düzeydeki artışın 2°C ile sınırlandırılması ve türlerin yeni alanlara özgürce yer değiştirebilmeleri halinde beklenen soy tükenişleri %25’ten %20’ye düşüyor. Ancak türler yer değiştiremedikleri takdirde hayatta kalmayı başaramayacaklar. Bitkilerin, amfibilerin ve sürüngenlerin iklim değişiklikleri karşısında hızlı bir şekilde yer değiştirmeleri pek mümkün görülmüyor.

WWF-Türkiye Genel Müdürü Aslı Pasinli konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “İklim değişikliğinin biyoçeşitlilik üzerinde olumsuz etkileri olacağı kaçınılmaz bir gerçek. Zararı asgari düzeyde tutmak ise bizim elimizde. Emisyonların azaltımı, sahip olduğumuz en önemli araç. Dünyada Karadeniz ve Akdeniz havzalarının da arasında yer aldığı, biyoçeşitlilik ve ekosistemlerin korunması açısından en öncelikli 35 bölge bulunuyor. Sıcaklık artışını 2 °C’de sınırlandırabilirsek, bu bölgelerin yüzey alanının ortalama üçte ikisinin, türlerin iklim değişikliğinin etkilerinden korunacakları sığınak görevi görmeleri mümkün. Sıcaklık artışını sınırlayamazsak, bu oran üçte bire düşüyor. Bununla beraber,  en iyi senaryo altında bile kayda değer ölçekte bir alanda türlerin iklim değişikliğine karşı  ayakta durması mümkün olmayacak. Bu nedenle yerel uyum stratejilerini hayata geçirmemizin de biyoçeşitlilik kaybını azaltmak için hayati önemi var.”

Akdeniz bölgesi ciddi risk altında 

Akdeniz, iklim değişikliğine en fazla maruz kalan öncelikli bölgelerden biri olarak değerlendiriliyor. Artan sıcaklıkların, aynı düzeyde seyreden ya da azalan yağış miktarlarıyla birleşmesi; toprak nemliliğinin azalacağı ve kuraklık koşullarının görülme olasılığının artacağı anlamına geliyor. Bu da, orman yangını riskleri ile ekosistemler, tarım ve insanlar üzerindeki olumsuz etkilerin artmasına neden olacak. Yılda 300 milyondan fazla ziyaretçi de Akdeniz’in kalan kaynakları üzerindeki muazzam baskıyı artırıyor.  

Akdeniz’deki biyoçeşitlilik, iklim değişikliğinin düşük seviyelerde kaldığı durumda bile kırılganlık taşıyor. Küresel ısınma 2°C ile sınırlandırılsa bile, çoğu tür grubunun neredeyse %30’u, tüm bitkilerin ise üçte birinden fazlası risk altında kalacak. Mevcut politikaların devamı halinde ise bölgedeki biyoçeşitliliğin ortalama olarak yaklaşık yarısı kaybedilecek. Yayılım gösterecek memeliler ve kuşların bu duruma belli oranda uyum sağlayabileceği ifade ediliyor. Ancak uzmanlar habitatları halen önemli ölçüde bozulma ve parçalanmaya maruz kalmış bir bölgede bunun zor olacağına işaret ediyorlar

Deniz canlılarının geleceği tehlikede

Akdeniz’de yaşayan yeşil deniz kaplumbağası, iribaş deniz kaplumbağası ve deri sırtlı deniz kaplumbağası türleri Uluslararası Doğayı Koruma Birliği (IUCN) tarafından “tehlikede”, “kritik tehlikede” ve “düşük riskli” olarak sınıflandırılıyor. Bu türler, iklim değişikliği tarafından ciddi ölçüde tehdit ediliyorlar. Kaplumbağalarda genellikle, yuvanın daha altta kalan, daha serin kısmındaki yumurtalardan erkek yavrular çıkıyor. Sıcaklıkların artması, yumurtalardan sadece dişi yavruların çıkmasına ya da sıcaklık belli bir noktayı aştığında hiçbir yavrunun sağ kalmamasına sebep olabilir.

Balinalar, yunuslar ve fokları kapsayan deniz memelilerinin açık denizlerden kıyı sularına kadar Akdeniz’de çok çeşitli habitatları bulunuyor. Deniz memelileri aynı zamanda çevresel koşullardan ve avlarının dağılımından da büyük ölçüde etkileniyor. Örneğin deniz suyu sıcaklıkları ve tuzluluk oranlarındaki değişimler, Akdeniz uzun balinasının avladığı tek tür olan kuzey krilinin dağılımını etkiliyor. Deniz memelileri geçmişte çevresel değişimlere uyum sağlama becerisi gösterdiler, ancak bugünkü iklim değişikliğine yeterince hızlı tepki verip vermeyecekleri bilinmiyor.

Orkinos balıklarının çevrelerindeki sıcaklık değişimlerinden kuvvetli bir şekilde etkilenmeleri bekleniyor. Su sıcaklığındaki değişimlerin orkinoslar üzerinde, kalp işlevlerinin, üreme faaliyetinin, yumurtlama ve larva gelişiminin, yüzme becerilerinin etkilenmesini de içeren fizyolojik sonuçları bulunuyor. Örneğin, çizgili orkinos (Katshwonus pelamis) türünün, gelecekteki ısınmaya, ergin ve larva habitatını genişleterek karşılık vereceği tahmin ediliyor. Mavi yüzgeçli orkinosun (Thunnus thynnus) ise uygun habitatlarının daralacağı öngörülmesine rağmen, iklim değişikliğine uyum sağlayabilmek için uzun mesafe göç etme becerilerini kullanması bekleniyor.

Köpekbalıkları da iklim etkilerine duyarlı bir tür olarak değerlendiriliyor. İklimdeki dalgalanmalar; gelişim, üreme ve hayatta kalma becerilerini etkileyerek bu türün topluluk yapısını bozabilir, bolluk değerlerinde değişimlere, dağılımlarında kaymalara ve yerel ölçekte nesillerinin tükenmesine sebep olabilir. Büyük boyutları ve düşük doğurganlık oranları, türün iklim etkilerine karşı olan bu hassasiyetini artırıyor, çünkü bu durum az sayıdaki görece büyük ve gelişkin genç köpekbalıklarını yetiştirmek için güçlü bir ebeveyn bakımı gerektiriyor.

Mersinbalığı da çevresel tuzluluk ve ısı oranlarındaki değişimlere karşı duyarlı olan bir başka balık türü. Yaşanan değişimler bu balıkların fizyolojik işlevlerini etkiliyor. Yok olma tehlikesi altındaki Avrupa mersinbalığının yayılım alanı sınırları, uygun habitat alanlarını daraltan iklim değişikliğinin fazlasıyla etkisi altında kaldı. Adriyatik mersinbalığının tuzluluk oranındaki değişimlere uyum gösterdiği tespit edildi. Ancak sıcaklık ve tuzluluk oranlarındaki değişim aralığının iklim değişikliğine bağlı olarak genişlemesi bekleniyor. Bu durum popülasyonların genel uyumluluğunu zorlayıcı bir etken haline gelebilir.

Dünyadaki diğer kritik bölgeler
Güneybatı Avustralya, Amazon Guyanası ve Afrikalı vahşi köpeklere ev sahipliği yapan Miombo ağaçlıkları iklim değişikliğinden en çok etkilenen bölgeler olacak. Küresel anlamda 4-5 derecelik bir sıcaklık artışı olursa, bu bölgeler birçok bitki ve hayvan türü için yaşanmaz hale gelecek. İklim değişikliğinin getirdiği tehlikelerden bazıları şöyle: 

- Miombo ağaçlıklarında ve Güney Afrika’da amfibilerin %90’a yakını, kuşların %86’sı, memelilerin %80’i yok olma tehlikesiyle karşı karşıya bulunuyor.
- Amazon, bitki türlerinin %69’unu kaybedebilir.
- Güneybatı Avustralya’da amfibilerin %89’u yok olabilir.
- Madagaskar’da bulunan türlerin %60’ı risk altında bulunuyor.
- Günde 150-300 litre su tüketmesi gereken Afrika filleri su kıtlığı tehlikesi ile karşılaşabilir.
- Sundarban kaplanlarının üreme alanlarının %96’sı yükselen su seviyesi nedeniyle sular altında kalabilir.

16 Mart 2018 Cuma

Concorde De Luxe Resort Hotel’e TUI’den 4 ödül birden

Concorde De Luxe Resort, TUI Holly 2018’den ödüllerle döndü
Antalya’nın Lara bölgesinde konfor, huzur ve lüksün ön plana çıkarıldığı bir yaklaşımla misafirlerini ağırlayan Concorde De Luxe Resort, TUI Holly 2018, TUI Top Quality 2018, TUI Family Champion 2018 ve TUI Umwelt Champion 2018 ödüllerine değer bulundu.


Dünyanın önde gelen tur operatörlerinden TUI, Akdeniz bölgesindeki partnerleriyle Berlin’de bir araya geldi. Concorde De Luxe Resort Hotel’in ev sahipliğinde gerçekleştirilen TUI Partner Meeting 2018’de, Akdeniz bölgesinden 75’ten fazla otelin temsilcileri yer aldı. Organizasyonda ayrıca, TUI’nin her yıl konaklattığı müşterilerinin oylarıyla yapılan değerlendirme sonucunda verdiği ödülleri kazananlar da açıklandı. Misafir memnuniyetini her şeyin önünde tutarak en iyi kalitede hizmet vermek üzere çalışan Concorde De Luxe Resort, TUI Holly 2018, TUI Top Quality 2018, TUI Family Champion 2018 ve TUI Umwelt Champion 2018 ödüllerini kazandı.

Berlin’de gerçekleştirilen ödül töreninde, ödüller, TUI Almanya merkezinden Elke Janssen ve Andreas Heuer tarafından Concorde Hotels & Resorts Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Erkan Yağcı ve Concorde De Luxe Resort Genel Müdürü Gökhan Ergen aldı.Concorde Hotels & Resorts Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Erkan Yağcı, TUI’nin kendileri için çok önemli bir iş ortağı olduğunu belirterek, “TUI’nin değerlendirmesinde üst sıralarda yer almak bizim için son derece önem taşıyor. Her yıl farklı kategorilerde aldığımız ödüllere, bu yıl 4 ayrı ödülü daha eklemiş olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz” dedi.

TÜRSAB “ULUSLARARASI MICE DERNEĞİ”ne tam destek verdi

Uluslararası MICE Derneği üyeleri, TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya’dan “DÜNYA MICE ZİRVESİ” İçin tam destek aldı. Uluslararası MICE Derneği üyeleri, TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya ile Değişim Hareketi içinde bulunan Uluslararası MICE Derneği'nin 2. Başkanı  Hüseyin Kurt’a kutlama ziyaretinde bulundu

“Tüm sektör paydaşlarını bir araya getirmek ve kitlesel düzeyde temsilci olmak adına yola çıkan ve bu yolda hızlı fakat emin adımlarla ilerleyen Uluslararası MICE Derneği, 24-25 Şubat tarihlerinde gerçekleşen birlik seçimleri sonucunda güçlü bir destekle seçilen Türkiye Seyahat Acentaları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Firuz Bağlıkaya ve Yönetim Kurulu Üyesi seçilen aynı zamanda Uluslararası MICE Derneği 2. Başkanı olan  Hüseyin Kurt’a tebrik ve hayırlı olsun ziyareti gerçekleştirdi.

Kalabalık ve bir çok sektör paydaşının da katıldığı ziyaret, Firuz  Bağlıkaya’yı oldukça memnun etti. Firuz Bağlıkaya “ mice segmenti bizim yönetim olarak önemsediğimiz segmentlerin başında geliyor. Mice segmenti olarak güzel ülkemizi ve şehrimizi tekrar eski günlerine kavuşturmak adına sektör paydaşlarıyla ve Ankara ayağıyla yoğun İlişkiler geliştireceğiz. Bu bağlamda derneğinizin çalışmalarını yakınen takip ediyor ve sizi de tebrik ediyorum. Tüm seçim süresince dile getirdiğim bir detayı tekrar ilginize sunmak isterim. Başta derneğiniz olmak üzere sektör paydaşları ile aynı masaya oturacağız. Önemle belirmek isterim ki tüm sektör paydaşlarıyla aynı masada sorun ve sıkıntıları konuşmuyor, birlikte çözüm aramıyor, proje ve fikirleri birlikte konuşmuyorsanız başarıya ulaşmanız mümkün değil. 

Uluslararası MICE Derneği Başkanı Serdar Söyler “ dernek olarak 2017 yılı içerisinde yoğun bir etkinlik sürecimiz oldu. Kurulduğumuz günden beri tek hedefimiz fayda üretmek, proje üretmek, sektöre ve paydaşlara dokunmak oldu. 2017 yılı içerisinde eğitimler, network etkinlikleri, famtrip’ler, sosyal sorumluluk projesi vb. gerçekleştirdik. Önümüzdeki süreçte çatı kuruluşumuz olan TÜRSAB’la çok daha yoğun İlişkiler kurup, segmentimizi ve derneğimizin faaliyetlerini ileriye taşıyacak çalışma içerisinde olmamızı arzu ediyoruz. Dernek olarak; ülkemizin imajını tanıtımına ciddi katkıda bulunarak Dünya MICE Zirvesi projemiz için destek talep ediyoruz. “dedi. TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya  görüşmede dile getirilen Dünya MICE Zirvesi için kurum olarak destek olacaklarını ve yanımızda olduklarını belirtti.


TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya’yı  Ziyarete gelen Uluslararası MICE derneği üyeleri aşağıdaki isimlerden oluşuyor 
1. Serdar Söyler - Jolly MICE
2. Mali Kanji - Maay EVENT
3. Nurçin Yürekli - MICE Profesyoneli
 4. Işıl Özmen - MICE Profesyoneli
 5. Umut Kaya - Boss Event Marketing
 6. Talha Sarıaslan - FTS Bilişim
 7. Serdar Uğur Girgin - Mavi Grup
 8. Nazan Bayrambey - QNB Turizm
 9. Ahmet Alakurt - Dream on Event
 10. Batuhan Seyirci - Heya Turizm
 11. Ferhat Özdemir - DBT MICE
 12. Taşkın Arık - System Transport
 13. Ece Dean Delen - Destination Options
 14. Ramazan Kaya - Efora Travel
 15. Pınar Turan - MICE Profesyoneli
 16. Cihan Oğhan - 2K Kaliteli Kurumsal
 17. Ercan Tavşan - Mercure Hotel Bursa
 18. Oytun Tan - Dream Shot
 19. Eyüp Pehlivan / Humanitas MICE
 20. Sema Uysal - Couture Travel Agency
 21. Seda Özzengin - Galya Kongre
 22. Ali Bekoğlu - Solution House
 23. Mesut Boz - Kadran Turizm
 24. Deniz Suerkan - Brand Travel
 25. Tamer Civelek - CVK Park Bosphorus
 26. Tamer Köseoğlu - Den Den Tekneleri
 27. Berkant Sert - Koşanadam Sanatçı Menajerliği
 28. Ali Rıza Arık - System Transport
29. Numan Coşkun - Slavland DMC

14 Mart 2018 Çarşamba

Global Yatırım Holding 2017 yılına ilişkin sonuçlarını açıkladı

Global Yatırım Holding’den rekor özkaynak ve operasyonel FAVÖK artışı
Global Yatırım Holding’in 2017 yılına ilişkin konsolide gelirleri yüzde 28 artışla 805,9 milyon TL seviyesinde gerçekleşti. Grubun konsolide operasyonel faiz vergi amortisman öncesi karı (FAVÖK) ise 2016 yılına oranla yüzde 21 artarak 278,4 milyon TL seviyesine ulaştı. 

Global Ports Holding Plc’nin (GPH) Londra Borsasındaki halka arzında ortak satışından elde edilen 360 milyon liralık nakit giriş ve F.A.B. Partners (FAB) sermaye katılımından elde edilen 245 milyon TL tutarında fonlar, FAVÖK veya gelir tablosunun altında değil, UFRS kurallarına göre doğrudan öz kaynaklar altında muhasebeleştirildi. Biyokütle kaynaklı ilk elektrik santrali 1 Ocak 2018 tarihi itibariyle 17.2MW kurulu güç ile ticari işletmeye alındı. Yenilenebilir Enerji Kaynakları Destekleme Mekanizması (YEKDEM) kapsamında olan ve 125MW kurulu güce ulaşması beklenen biyokütleye dayalı elektrik üretiminin önümüzdeki dönemlerde grubun konsolide FAVÖK’üne önemli katkıda bulunması bekleniyor. 

Toplam özkaynaklar konsolide bazda yüzde 75 oranında artış göstererek 2016’daki 912,6 milyon TL seviyesinden 2017 yılında 1.594,8 milyon TL seviyesine ulaştı. Holding solo bazda neredeyse tamamen sıfırlanan borçlanma ile net borç 498,6 milyon TL’den azalarak 88,5 milyon TL seviyesinde gerçekleşirken, borçlardaki bu azalış önümüzdeki çeyreklerde net faiz giderini önemli derecede azaltacaktır.  

Global Yatırım Holding (GYH), 2017 yılına ilişkin finansal sonuçlarını açıkladı. Konsolide cironun bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 28 artarak, 630 milyon TL’den 805,9 milyon TL’ye yükseldiği belirtildi. Grup bünyesinde, başta liman işletmeciliği işkolu olmak üzere tüm işkolları bu artışa katkı sağladı.  Grup 2017 yılında, 2016 yılında açıkladığı 230,6 milyon TL’ye kıyasla 278,4 milyon TL tutarında amortisman, faiz ve vergi öncesi operasyonel kar (FAVÖK) elde etti.

Grubun faaliyetleri içinde önemli bir yer tutan liman işletmelerine ait 2017 yılı gelirleri, 2016 yılına kıyasla yüzde 22’lik artış göstererek 424,5 milyon TL olarak gerçekleşti. Bu artışın önemli bir kısmı, Türkiye’nin jeopolitik gelişmelerinden etkilenmeyen ticari liman operasyonlarından sağlandı. Hem konteyner hem de kargo hacminde güçlü bir büyüme elde edildi. Liman bölümünün operasyonel FAVÖK’ü 2016 yılında 229,5 milyon TL’den 2017 yılında 274,6 milyon TL’ye yükseldi. Bu artış, yüksek marjlı konteyner ticaretindeki hacim artışı, yükselen operasyonel verimlilik ve TL’nin döviz karşısındaki değer kaybının bir sonucu olarak değerlendirildi. 

Diğer taraftan, iyi çeşitlenmiş liman ağı sayesinde liman işkolu 2017 yılında toplam yolcu sayısında Valetta (Malta), Barcelona, Malaga kruvaziyer limanları ile organik; İtalyan limanların ilk kez konsolidasyona dahil olmasının etkisi ile inorganik olmak üzere toplamda %152 oranında büyüme yakaladı. Ayrıca, liman işkolunun Türkiye dışındaki limanları 2017 yılında hem gelir hem FAVÖK büyümesi sağladı.    

Gaz sektöründe faaliyet gösteren Naturelgaz şirketinin gelirleri ve FAVÖK’ü sırası ile 212,2 ve 11,4 milyon TL oldu. FAVÖK marjının 2016’ya göre daha düşük olmasındaki ana neden 2016 yılında imzalanmış toplam gaz alım sözleşmesinden doğan zararlar olup söz konusu sözleşme 31 Aralık 2017 tarihi ile sona erdi. Naturelgaz, 2017 yılında 148 milyon standart metreküp sıkıştırılmış gaz dağıtımı ile sektörde lider konumunda olup yüzde 20 pazar payına sahip oldu.

Elektrik üretimi işkolu gelirlerini 2016’daki 16,4 milyon TL seviyesinden 2017’de 35,5 milyon TL’ye çıkardı. Bu artış büyük ölçüde grubun 58.3 MW kurulu güçlü kojenerasyon faaliyetlerinden ve elektrik ticaretinden sağlandı. Grup, biyokütle kaynaklı elektrik üretimine 1 Ocak 2018’de Aydın ve Söke’deki santrallerinde 17.2 MW kurulu güç ile ve YEKDEM kapsamında, 13.3 cent/Kw tarife ile başladı. 125 MW kurula güce ulaşması planlanan biyokütle bazlı elektrik üretiminin önümüzdeki dönemlerde grubun konsolide finansallarına önemli ölçüde katkı sağlaması bekleniyor. 

Gayrimenkul işkolu gelirleri 2017’de yüzde 22 artışla 31,4 milyon TL seviyesinde; bir önceki yıl 18,1 milyon TL olan FAVÖK ise 2017’de 20.6 seviyesinde gerçekleşti. Güçlü operasyonel performans büyük ölçüde Van AVM kaynaklı idi. 

Menkul kıymet ve varlık yönetimine ilişkin gelirler 2017’de %36 artışla 41,4 milyon TL seviyesinde gerçekleşti. 2016’da -9,3 milyon seviyesindeki FAVÖK’e karşın, 2017’de bu işkolları pozitif 1.8 milyon TL FAVÖK gerçekleştirdi. FAVÖK’teki bu normalizasyon işlem hacimlerindeki artıştan ve Eczacıbaşı Menkul Değerler ile birleşmenin getirdiği sinerjiden ve azalan maliyetlerden kaynaklandı.

Liman halka arzı ve FAB’ın hissedarlığı yoluyla nakit girişi sağlanması grubun konsolide net borçlarını 2016’daki 1.990,9 milyon TL’den 1.431 milyon TL seviyesine geriletti. Holding ana şirketinin 2016 yıl sonundaki 498,6 milyon TL net borç tutarı 2017 itibariyle 88,5 milyon TL tutarına gerileyerek önemli ölçüde iyileşme sağlandı

Grupla ilgili son gelişmeleri değerlendiren GYH Mali İşler Grup Başkanı Kerem Eser, grup bünyesindeki şirketlerin performanslarından duyduğu memnuniyeti ifade etti ve ana faaliyet alanları olan liman işletmeciliği, yenilenebilir enerji ve varlık yönetimi işkollarında yatırımlarını yoğunlaştıracaklarını belirtti. 

Kerem Eser, ayrıca açıklanan hisse geri alım programı ile ilgili olarak, Yönetim Kurulu’nun geçmiş yıllarda uygulanan hisse geri alım programlarına ilave olarak 150 milyon TL’ye kadar bir fonu bu amaçla ayırdığını, tamamlandığında bu geri alımların yatırımcılara toplam 234 milyon TL’lik bir getiri sağlamış olacağını, bunun da grubun yatırımcısına yüzde 5’in üzerinde bir temettü eşdeğeri getiri sağlama politikası paralelinde olduğunu vurguladı.  Söz konusu hisse geri alımı işlemi tamamlandığında bu işlemlerin beher hisse başına 0,51TL temettü eşdeğeri bir getiriye işaret ettiğini sözlerine ekledi.