Rahmi M. Koç Müzecilik ve Kültür Vakfı, Ankara’nın tarihi mirasına sahip çıkmaya devam ediyor Rahmi M. Koç Müzecilik ve Kültür Vakfı, Ankara’da geçmişte ticari hayatın en önemli semtlerinden olan Tarihi At Pazarı bölgesini canlandıran çalışmalara imza atmaya devam ediyor. Çengelhan ve Çukurhan’ın ardından, şimdi de tarihi 16. yüzyıla kadar uzanan Safranhan, Rahmi M. Koç Müzecilik ve Kültür Vakfı tarafından restore edilerek sanat ve turizm dünyasına kazandırıldı. Safranhan’ın açılışında konuşan Koç Holding Şeref Başkanı Rahmi M. Koç, “Müzeler, lise ve üniversiteler ayrıca hastaneler, kaynak yaratmayan, devamlı finanse edilmesi gereken kuruluşlardır. Müzemizi gezen bir ziyaretçiden aldığımız tebrik mektubu, lise ve üniversitemizin mezun ettiği gençler, hastanelerimizin sağlığına kavuşturduğu hastalarımız en büyük kazancımızdır” dedi.
Türkiye’de özel müzeciliğin kilometre taşlarından biri olan ve ilk sanayi müzesi olma özelliğiyle de tarihe geçen Rahmi M. Koç Müzesi, Ankara’nın tarihi mirasına sahip çıkmaya devam ediyor. Rahmi M. Koç Müzecilik ve Kültür Vakfı tarafından restore edilerek kültür ve turizm dünyasına kazandırılan tarihi ’Safranhan‘ ile ‘Çengelhan’da açılan “Mustafa V. Koç Galerisi”; Koç Ailesi üyeleri, Koç Holding ve Rahmi M. Koç Müzecilik ve Kültür Vakfı üst yönetimi ile davetlilerin katılımıyla gerçekleşen bir törenle kapılarını ziyaretçilere açtı. 1511 yılında Hacı İbrahim bin Hacı Mehmed tarafından inşa edilen, zaman içinde önce kervansaray, ardından cezaevi olarak kullanılan tarihi Safranhan, Ankara Rahmi M. Koç Müzesi’nin bir parçası olarak hizmet verecek. Rahmi M. Koç Müzecilik ve Kültür Vakfı tarafından 4 yıl süren titiz bir çalışmayla restore edilerek müzeye dönüştürülen Safranhan’da toplam 42 oda ve sergileme alanları bulunuyor.
Ankara’nın yeni seyir terası Safranhan’daSafranhan’ın kapılarını açmasıyla birlikte Ankara Rahmi M. Koç Müzesi, büyüklük bakımından yaklaşık iki katına ulaşırken, sergilenen parça bakımından ise başkentin en büyük ikinci müzesi unvanının sahibi oldu. Safranhan’da sergilenen parçalar arasında iletişim aletleri, havacılık makineleri ve objeleri bulunuyor. Öte yandan Safranhan’ın teras bölümü Divan Brasserie tarafından işletilen bir restoran olarak tasarlanırken, manzarasıyla ziyaretçilere Ankara’nın yeni seyir terası olarak hizmet verecek.
Ankara’nın yeni seyir terası Safranhan’daSafranhan’ın kapılarını açmasıyla birlikte Ankara Rahmi M. Koç Müzesi, büyüklük bakımından yaklaşık iki katına ulaşırken, sergilenen parça bakımından ise başkentin en büyük ikinci müzesi unvanının sahibi oldu. Safranhan’da sergilenen parçalar arasında iletişim aletleri, havacılık makineleri ve objeleri bulunuyor. Öte yandan Safranhan’ın teras bölümü Divan Brasserie tarafından işletilen bir restoran olarak tasarlanırken, manzarasıyla ziyaretçilere Ankara’nın yeni seyir terası olarak hizmet verecek.
Mustafa V. Koç’a ait bir galeri de müzede yer alıyor2005 yılında hizmete açılan Çengelhan Bölümü’nde ise merhum Mustafa V.Koç’un adını taşıyan bir galeri açılırken, bu alanda Koç’a ait eşyalar, kendi objektifinden vahşi yaşam fotoğrafları, özel koleksiyonundan anı objelerinin yanı sıra kendisinin çok sevdiği model uçak ve planörler de ziyaretçiler ile buluştu.
Rahmi M. Koç: “Müzeler statik değil, dinamik olmalı, devamlı halkın nabzını tutmalı, yenilikler getirmelidir.”
Koç Holding Şeref Başkanı Rahmi M. Koç, Safranhan’ın açılışında yaptığı konuşmasına “İlk müze fikrimiz üzerinden çeyrek asır geçti” ifadeleriyle başlarken şöyle devam etti: “İstanbul’da Lengerhane ve Hasköy müzelerini kurduk. Ankara’da 1500’lerden kalma Çengelhan’ın içerisinde büyük babamın bir nalburiye dükkanı varmış. Babam da 15 yaşında orada çırak olarak çalışmaya başlamış. Burayı bulduk, hanı kiraladık, restore ettik ve 2005 yılında müze olarak açtık. Bitişiğindeki Çukurhan’ı müzemizin bir parçası olarak ve kaleye nostalji katacak bir butik otel haline getirdik. Zamanla Çengelhan bize dar gelmeye başladı. Tesadüf odur ki, altındaki Safranhan’ı varisleri satmak istediler. Orayı satın aldık, iki sene süren restorasyondan sonra bugünkü haline getirdik. Gerek oteli ve gerekse lokanta ve kafeteryalarımızı Divan Grubu işletmektedir. Ayrıca burada bu sene başında kaybettiğimiz oğlum Mustafa V. Koç için bir galeri yaptık. Bu vesile ile onu da bu gün açacağız.”
“Ankara’ya güzel bir mekan daha kazandırmış olduk” diyerek sözlerini sürdüren Rahmi M. Koç, “Ayrıca yolunuz düşerse müzelerimizin bir parçası olan Ayvalık, Cunda Adası’nın tepesindeki değirmen ve yanındaki kütüphaneyi gezmenizi tavsiye ederim. Orada 1873’ten kalan harap bir kiliseyi de alıp restore ettik ve müze haline getirdik. Görürseniz beğeneceksiniz. Müzeler, lise ve üniversiteler ayrıca hastaneler, kaynak yaratmayan, devamlı finanse edilmesi gereken kuruluşlardır. Müzemizi gezen bir ziyaretçiden aldığımız tebrik mektubu, lise ve üniversitemizin mezun ettiği gençler, hastanelerimizin sağlığına kavuşturduğu hastalarımız en büyük kazancımızdır. Müzeler statik değil, dinamik olmalı, devamlı halkın nabzını tutmalı, yenilikler getirmelidir. Yani gelen ziyaretçiyi, bir defa daha getirebilmelidir. Biz de bu gayretin içerisindeyiz” dedi.
Rahmi M. Koç Müzecilik ve Kültür Vakfı Hakkında:
Rahmi M. Koç Müzecilik ve Kültür Vakfı, 1990 yılında Rahmi M. Koç tarafından, İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi ve sonrasında ortaya çıkabilecek diğer oluşumları ihtiva edebilmek için kurulmuştur. 1994 yılında İstanbul’daki tarihi Lengerhane binasında ziyaretçilerine kapılarını açan Rahmi M. Koç Müzesi, Türkiye’nin ilk sanayi müzesi olarak tarihe geçmiştir. 1996 yılında da Hasköy Tersanesi, Vakıf tarafından satın alınmış, aslına uygun bir şekilde yenilenerek 2001 senesinde müzeye dahil edilmiştir. Bu tarihten itibaren çalışmalarını İstanbul dışına da taşıyan Vakıf, kültürel misyonunun bir parçası olarak, Ankara Kalesi ana giriş kapısının hemen karşısında yer alan Çengelhan’ı, T.C. Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü, Ankara Vakıflar Bölge Müdürlüğü'nden kiralamış, restorasyon çalışmalarına, 2003 yılında başlamıştır. 2005 yılına kadar süren çalışma sonunda han, aslına sadık kalınarak sağlamlaştırılmış, avlunun üzeri cam ile kapatılarak koruma altına alınmıştır. Han, Nisan 2005'te Ankara Rahmi M. Koç Müzesi olarak ziyarete açılmıştır. Çengelhan’ın hemen bitişiğinde yer alan ve 16. yüzyıl sonu-17. yüzyıl başına tarihlenen Çukurhan ise 2006 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü’nden kiralanmış, aslına uygun yapılan restorasyon işleminin sonunda 2010 yılında Divan tarafından işletilen bir butik otel olarak hizmete açılmıştır. 2012 yılında ise her iki hana bitişik yer alan Safranhan, Rahmi M. Koç Müzecilik ve Kültür Vakfı tarafından satın alınarak restore edilmiş, müze bünyesine dahil edilmiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder