Sealed Air etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Sealed Air etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

19 Şubat 2015 Perşembe

Salgın Hastalıkların Önlenmesinde Hijyenin Rolü Büyük!

İşletme ve Kurumlar Grip ve Nezle Salgınlarına Karşı Önlemlerini Almalı!
Genellikle mevsim geçişlerinde görülen; grip ve soğuk algınlığı gibi hastalıkların zamanı geldi çattı. Uzmanlar bu noktada özellikle kapalı alanlarda temizlik ve dezenfeksiyon uygulamalarının önemine dikkat çekiyor. Salgınların arttığı dönemlerde önlemlerini alan ve temizliğe iki kat önem veren işletmeler bu süreci en az kayıpla atlatıyor.


Mevsim değişikliği sırasında hava sıcaklığında yaşanan ısı farklılığı soğuk algınlığı ve grip vakalarının artışına sebep olur. Bunun sebebi, yaz aylarında görülmeyen virüslerin havanın soğumasıyla birlikte tekrar aktifleşmesidir. Yılın bu zamanlarını soğuk algınlığına veya gribe yakalanmadan geçirmek genellikle çok zordur. Soğuk algınlığına neden olan yaklaşık 200 virüs, yıl içerisinde birkaç kez hastalanmanıza sebep olabilir. Oldukça hızlı bulaşabilen bu hastalık türleri işletmeler için de tehdit oluşturmaktadır.

Soğuk algınlığı ve grip salgınları insanların kendilerini hasta hissetmelerine yol açmanın yanı sıra verimlilik kaybına neden olabilir ve söz konusu salgınlar sıkça veya geniş bir çapta meydana geldiği taktirde işletmenin itibarını da olumsuz yönde etkileyebilir. Tesisler, en iyi temizlik ve dezenfeksiyon uygulamalarını yaparak, salgınların çoğaldığı dönemler için hazırlık yapabilirler. Böylelikle bilinçli işletme ve kurumlar; çalışanlarını, öğrencilerini, hastalarını ve misafirlerini güven içinde tutup, sağlıklarını koruyarak, gereksiz devamsızlıkları ve kazanç kaybını en aza indirgeyecektir. Sealed Air iş birimi Diversey Care’in uzman ekipleri uluslararası çapta yapmış oldukları araştırmalar sonucunda; tekstil ürünlerinin bakımı, enfeksiyon ile mücadele ve kişisel bakım alanında alınması gereken önlemleri şöyle sıralıyor;

Doğru el hijyeni teşvik edilmeli
Maalesef herkes temel el hijyeni tedbirlerini uygulamıyor. Ellerdeki mikroplar kolaylıkla kişiden kişiye veya başka yüzeylere geçebiliyor; dolayısıyla tesislerin, herkesi düzenli olarak el yıkama ve dezenfekte etme alışkanlığını edinmeye teşvik etmesi gerekir. Eller kirliyken, bireylerin sıcak su ve sabunla ya da sabun ve suyun mevcut olmadığı ortamlarda alkol bazlı bir el dezenfektanı ile ellerini temizlemeleri gerekir.

Soğuk algınlığı ve gribin farklı şeyler olduğu bilinmeli
Üst solunum yollarında yani kulak, burun ve boğazda viruslerle oluşan hastalıklara soğuk algınlığı denir. Soğuk algınlığına sebep olan yüzlerce virüs vardır. Bunların belli başlıcaları Rhinovirus, Coronavirüsler, Parainfluenza Virüsü, Respiratuar Sinsisyal Virüslerdir. Grip hastalığına ise Influenza Virüsü Tip A B ve C alt türleri sebep olur. Her iki hastalığında belirtileri birbirinden çok farklıdır. Soğuk ve nemli hava, yorgunluk, stres, beslenme eksikliği gibi faktörler soğuk algınlığını kolaylaştırır. Gripte olduğu gibi en sık tokalaşma ile bulaşır. Bu sebeple el hijyeni çok önemlidir.

Öte yandan hepimiz yılda ortalama yedi defa soğuk algınlığı geçiririz. Soğuk algınlığı burun çevresinde görülür ve yaklaşık yedi gün boyunca sürer. Yani, belirtiler genellikle boyunun yukarısındadır. Örneğin, boğazda kaşıntı veya yanma, gripte nadiren görülen ancak soğuk algınlığında sık sık yaşanan bir problemdir. Ateş, soğuk algınlığında olmaz ya da çok nadiren görülür. Grip ise daha ciddi bir hastalıktır, aniden ortaya çıkar ve yılda ortalama 2-3 defa geçirilir. Soğuk algınlığının aksine ateş grip belirtilerinden biridir ve 3-4 gün sürebilir. Ateşle beraber genel halsizlik hali, vücut ağrısı ve öksürük de görülür. Soğuk algınlığı ve grip arasındaki en önemli farklardan biri de gribin önlenebilir olmasıdır. Her yıl bilim adamları tüm dünyadan bilgi toplayıp, araştırmalar yaparak o yıl gribin oluşmasını sağlayacak muhtemel virüs çeşidini belirlerler. Bu virüs çeşidine göre de her yıl aşılar geliştirilir. Ancak soğuk algınlığının ilacı yoktur. Dolayısıyla grip aşısı olmak kişinin nezleyi kapmamasını garanti etmese de bazı vakalara karşı koruma sağlar.

Personele uygun temizlik prosedürleri konusunda eğitim verilmeli
Tesisler, hangi yüzeylerin ve donanımın temizleneceğini ve temizliğin hangi sırayla yapılacağını detaylandıran temizlik prosedürlerinin uygulamaya konmasını sağlamalıdır. Bu prosedürler, el hijyeninin ne zaman uygulanacağını, ne zaman eldiven kullanmanın gerektiğini, kullanılacak temizlik ürünleri ve dezenfektanların hangi sıklıkta kullanılacağını da tarif etmelidir. Hastalıkların daha sık görüldüğü ve bulaştığı soğuk algınlığı ya da grip mevsimi gibi dönemlerde tesislerin daha sık ve daha kapsamlı temizlik ve dezenfeksiyon yapması tavsiye edilir. Bu da geleneksel temizlik programının, tüm genel alanların daha sık temizlenmesini kapsayan bir programla değiştirilmesini veya temizlik ve dezenfeksiyon işleri için ek personelin görevlendirilmesini gerektirebilir.

Sık temas edilen yüzeyler temizlenmeli ve dezenfekte edilmeli
El hijyeni yaygın olarak uygulansa dahi kirli ve mikroplu yüzeylere dokunulduğunda ellerin yeniden kirlenme riski vardır. Kapı tokmakları, tırabzanlar, asansör düğmeleri, sıralar ve tezgâh üstleri gibi sık temas edilen yüzeyler düzenli olarak ya da gözle görülür şekilde kirlendiğinde temizlenmeli ve dezenfekte edilmelidir. Çalışanlar; temizliği, yüksek yerlerden alçak yerlere, temiz yerlerden kirli yerlere ve kuru yerlerden ıslak yerlere doğru yapmalı, dezenfektanın yüzey üzerinde uygun etki süresi boyunca bekletilmesini sağlamalıdır.

Uygun yerlere hastalığa dikkat çekici panolar yerleştirilmeli
Tesislerin, soğuk algınlığı ve gribin yayılmasını önlemek için uygun uyarı panoları yerleştirilmesine teşvik etmesi gerekir. Bu uyarılara, başkalarıyla sınırlı temasta bulunulması, öksürürken ve hapşırırken ağzın kapanması ve kullanılan kâğıt mendil ve kâğıt havluların çöpe atılması da dahil edilmelidir. Tesisler; resepsiyon alanları ve tuvaletler gibi trafiğin yoğun olduğu alanlara panolar ve başka iletişim malzemeleri yerleştirerek, insanlara bu davranışları uygulamalarını hatırlatabilir.

Doğru malzemeler yeterli miktarda bulundurulmalıdır
Bazı durumlarda insanlar, sabunun veya kâğıt havluların bulunmadığı bir tuvaletle karşı karşıya kalabilir ki; bu da onları hijyen alışkanlıklarından ödün vermeye veya vazgeçmeye zorlayabilir. Tesisler, kişisel koruyucu ekipman, dezenfektan, el hijyeni ürünü, peçete, tuvalet kâğıdı, çöp poşeti ve temizlik bezleri gibi malzemelerini yedekli olarak bulundurulmalıdır. Böylece enfeksiyon önleme stratejileriyle uyum desteklenmiş olacaktır.

Tüm alanların kurallara uygun temizlendiğini denetlenmelidir
Tesislerin etkin temizlik için tüm alanların kurallara uygun temizlendiğini denetlemesi, işçilerin işlerini beklendiği gibi yapmasına ve gelişme kaydedilecek alanların belirlenmesine yardımcı olabilir. Tesisler, el hijyeni takibi ve uyum raporlaması aracılığıyla el yıkama ve dezenfeksiyon alışkanlığını izlemek isteyebilir. Ayrıca kurumlar, gerektiğinde ya da tavsiye edildiğinde çalışanların uygun koruyucu giysileri giymesini sağlamalıdır.

1 Haziran 2014 Pazar

Sealed Air’in İş Birimi Diversey Care’in Mardinli Kadınlara Desteği Sürüyor



Sealed Air’in iş birimi Diversey Care’in 2007 yılında kaybolmaya yüz tutmuş bir değer olan bıttım sabununu kültürümüze ve Türkiye turizmine yeniden kazandırmak ve Mardinli kadınlara destek olmak amacıyla hayata geçirdiği ‘Kadından Kadına Köprü: Bıttım Sabunu Projesi’ kapsamında yenilenen sabun atölyesi ve satış ofisi, 23 Mayıs Cuma günü gerçekleşen törenle Mardin’de açıldı.Mardin Valisi Dr. Ahmet Cengiz, GAP Bölge Kalkınma İdaresi Sosyal Projeler Genel Koordinatörü Adalet Budak, Mardin Artuklu İlçe Kaymakamı Soner Karataşoğlu, Sealed Air ve ÇATOM’dan yetkililerin de katıldığı açılışla el emeğiyle bıttım sabunu üreten kadınlara destek olan değer zincirine yeni bir halka eklendi.


Daha iyi bir yaşam tarzı yaratmak vizyonuyla faaliyetlerini sürdüren, hizmet verdiği sektörlere baştan sona sürdürülebilir çözümler üreterek daha iyi işleyen bir dünya yaratmayı amaçlayan Sealed Air, Diversey Care iş birimi ile 2007 yılında hayata geçirdiği ‘Kadından Kadına Köprü: Bıttım Sabunu Projesi’ ile kaybolmaya yüz tutmuş bir değerimizin gelecek nesillere aktarılmasına destek olmaya devam ediyor.


Mardin Valiliği, GAP Bölge Kalkınma İdaresi iş birliği; ÇATOM (Çok Amaçlı Toplum Merkezleri) desteği ile yürütülen bir sosyal sorumluluk projesi olan ‘Kadından Kadına Köprü: Bıttım Sabunu Projesi’ kapsamında yenilenen Mardin’deki sabun atölyesi ve satış ofisi, 23 Mayıs Cuma günü gerçekleştirilen törenle açıldı. Törene Mardin Valisi Dr. Ahmet Cengiz, GAP Bölge Kalkınma İdaresi Sosyal Projeler Genel Koordinatörü Adalet Budak, Mardin Artuklu İlçe Kaymakamı Soner Karataşoğlu, Sealed Air Kurumsal İletişim Yöneticisi Seda Doğan ve ÇATOM’dan yetkililer de katıldı.

Bıttım sabununu kültürümüze, Türkiye turizmine yeniden kazandırmak ve Mardinli kadınlara istihdam sağlayarak bölge kalkınmasına katkıda bulunmayı amaçlanan proje kapsamında atölyede çalışacak kadınlara teorik ve uygulamalı sabun üretimi ve iş güvenliği eğitimleri verildi. Atölyede aldıkları eğitimle geleneksel bıttım sabununu en yüksek kalite ve standartlarda üretebilen kadınların el emeklerini yansıtan sabunlar, özellikle yerli ve yabancı turistlerden büyük ilgi görüyor.

Mardin Valisi Dr. Ahmet Cengiz
“‘Kadından Kadına Köprü: Bıttım Sabunu Projesi’ Mardin için altın değerinde”

Mardin Valisi Dr. Ahmet Cengiz “‘Kadından Kadına Köprü: Bıttım Sabunu Projesi’ Mardinli kadınlarımıza önemli bir istihdam imkanı yarattı. Bu sabun atölyesinde kadınlarımız, el emekleriyle tarihimizin önemli bir değeri olan bıttım sabununa yeniden hayat veriyor. Atölyemizde daha önce sadece üretim yaparken kurulan satış ofisiyle artık gelir de sağlanabilecek. Bu anlamda ‘Kadından Kadına Köprü: Bıttım Sabunu Projesi’ Mardin için, kadınlarımız için ve gelecek nesillere aktarmak istediğimiz bir değer olan bıttım sabunu için altın değerinde. Başta bu değerli projeyi hayata geçiren Sealed Air’in iş birimi Diversey Care olmak üzere destek olan herkese çok teşekkür ediyoruz” şeklinde konuştu.

Sealed Air’in Kurumsal İletişim Yöneticisi Seda Doğan yaptığı açıklamada “Sealed Air’in iş birimi Diversey Care olarak, 2007 yılında hayata geçirdiğimiz ‘Kadından Kadına Köprü: Bıttım Sabunu Projesi’ ile Anadolu’nun kaybolmaya yüz tutmuş geleneksel bir değerine sahip çıkıyoruz. Projemiz kapsamında Mardinli kadınlarımızın ürettikleri sabunları, Sealed Air iş birimi Diversey Care güvencesi ile yeni bir marka ve ambalaj altında seçkin otel ve tesislere sunma fırsatı yaratarak kadınlarımızın aile bütçelerine destek oluyoruz. Türkiye turizmine değer kattığına yürekten inandığımız projemizi, bugün, burada açılışını yaptığımız sabun atölyesi ve satış ofisi ile de bir adım daha öteye taşımanın mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz.” dedi.

Bıttım Sabunu Hakkında:
Güneydoğu’da yetişen bir meyve olan bıttım bitkisi, aşılanmamış fıstığa verilen bir isimdir. Yabani bir fıstık türü olan bıttım, kimi yörelerde melengiç, çitlembik, çit emik veya çıtlık olarak anılmaktadır. Bitkinin yağından ve yeşil doğal kabuğundan elde edilen karışım ile bıttım sabunu elde edilmektedir. Bıttım, yenilebildiği gibi kahve ve sabun üretiminde de kullanılmaktadır.

Kaybolmaya yüz tutmuş bir Türk geleneği olan ve bıttım bitkisinden elde edilen bıttım sabunu, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde üretilen bitkisel ve eşsiz bir güzellik sabunudur. Fıstık kabuğunun yağından üretilen bıttım sabununun cilde ve saç dökülmelerine iyi geldiği bilinmektedir. Doğal yöntemlerle üretilen %100 bitkisel bıttım sabunu, hiçbir katkı maddesi kullanılmadan üretilmektedir, bu yüzden herhangi bir yan etkisi de bulunmamaktadır. Ünü ülkemizi aşan sabun, bu özellikleriyle Galler Prensi Charles’ın da tercihi olmuştur. Kendisinin Mardin gezisiyle tanıştığı bıttım sabunu, uzun süre medyanın gündeminde kalmıştır.

Zamanın yıpratıcı etkisine karşın direnç kazandırdığı bilinen bıttım sabunu, antiseptik mikrop öldürücü özelliği olduğundan egzamaya, mantara, ergenlik sivilcelerine, saç diplerindeki yara ve tahrişlere karşı oldukça etkilidir. Gözenekleri açar, varisleri rahatlatmak için kullanılır, vücudu rahatlatır, kaşıntıları giderir ve doğallığından gelen saflığı ile yan etki yaratmamaktadır.