6 Eylül 2013 Cuma

EASYJET’TE HER ŞEY DAHİL FİYATLAR




EASYJET’TE HER ŞEY DAHİL İLE PAZARDAKİ GÜCÜNÜ ARTTIRIYOR 
İngiltere’nin en büyük havayolu şirketi easyJet, kurumsal yolcuları ve işlemlerini kolay ve tek adımda tamamlamak isteyen acenteler için “her şey dahil” fiyat sistemini duyurdu

 Yeni tarife sistemi, kurumsal yolcular için önem taşıyan bagaj ve koltuk seçimi gibi servisleri, easyJet’in uygun fiyat avantajları ile bir araya getiriyor. Tarife yalnızca GDS iletişim ağı ya da easyJet’in işbirliği içerisinde olduğu rezervasyon sistemleri üzerinden erişilebilir olacak.

Her şey dahil tarife uygulamasını başlattıklarından dolayı mutlu olduklarını dile getiren İngiltere Satış Müdürü Ruth Spratt sözlerini şu şekilde sürdürdü:

“Yeni tarife uygulamamız, büyük şirketler için rezervasyonu kolaylaştırmak ve onlara cazip fırsatlar sunma hedefimizin önemli bir parçası niteliğinde. Bu sayede bir yıl içerisinde bizimle seyahat etmeyi tercih eden 10 milyonun üzerindeki kurumsal yolcumuz için farklı alternatifler sunabileceğiz. Geçtiğimiz 12 ay içerisinde, imzaladığımız sözleşmeler ile kurumsal seyahat arenasında birçok yeniliğe imza attık. Müşteri geri bildirimlerimizin de desteklediği şekilde, yeni tarife uygulamamız ile büyük kurumlar için daha da cazip çözümler sunacağıma inancımız tam.”

Kurumsal şirketler ve seyahat acentelerinin yararlanabileceği farklı fiyat opsiyonları şu şekilde;

Standart tarife rezervasyonları, yalnızca seçecekleri farklı hizmetleri almak isteyen yolcular tarafından GDS iletişim ağı ya da www.easyJet.com adresi üzerinden yapılabiliyor.
Her şey dahil tarife erişimde kolaylık sağlarken, ödemeye de değer katıyor. Bu birleşik tarife, 20 kg. kabin bagaj ile uygun fiyatlı koltuk seçim hakkı ile kredi kartı ile ödeme seçeneğini, bu hizmetleri ayrı ayrı almaya kıyasla daha düşük bir ücret ile sağlıyor. Bu tarifede rezervasyon yalnızca GDS iletişim ağı ve easyJet’in işbirliği içerisinde olduğu sistemler üzerinden yapılabiliyor.
Flexi tarife rahatlık sağlamasının yanı sıra 20 kg bagaj hakkı, ön koltuk seçimi, hızlı biniş fırsatı, güvenlikten hızlı geçiş (bazı havayollarında geçerlidir), kredi kartı ile ödeme seçeneği ve uçuş saatlerini 4 hafta süresince ücretsiz değiştirme fırsatı sunuyor. Bu tarifede rezervasyon, tüm kanallar üzerinden yapılabiliyor.

easyJet’in yeni uygulaması “Her şey dahil tarife” rezervasyonu erişime açıldı. Mayıs 2013 itibariyle ise belirlenen 27 havaalanında, Flexi tarife yolcuları güvenlikten hızlı geçiş kolaylığından faydalanabiliyor. easyJet ağının yüzde 54’ünü oluşturan bu ağın önümüzdeki dönemde Pan-Avrupa ağındaki diğer havaalanlarında da uygulanmaya başlaması bekleniyor.

easyJet yıllık olarak, fiyat avantajı, sektör lideri zamanlaması ve cana yakın servisi arzu eden 10 milyon kurumsal yolcu tarafından tercih ediliyor. Yapılan araştırmalar da bu öğelerin, kurumsal yolcuların havayolu seçimlerini etkileyen unsurlar olduğunu destekliyor. Araştırmalar aynı zamanda, 2011’de duyurulan Flexi tarife, 2012’de duyurulan koltuk seçme opsiyonu ve hızlı güvenlik geçiş hakları gibi easyJet’in kurumsal yolcularına avantaj sağlayan diğer hizmetlerinin de önemini vurguluyor.

5 Eylül 2013 Perşembe

Türkiye ve dünya turizmi 18. EMITT Turizm Fuarı'nı bekliyor

Rekorların fuarı EMITT, 2014 yılında yeni ve yenilikçi projelerle geliyor
Türkiye turizminin çeşitliliğine destek vermek ve gelen işbirliği taleplerini değerlendirmek adına yeni projelerle gelen 18. EMITT Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı, 2014 yılında da geniş bir katılımcı ve ziyaretçi rekoruna imza atmaya hazırlanıyor.

Yaz turizmi sezonu gerek rekor yabancı ziyaretçi sayısı gerek yüksek otel doluluk oranlarıyla büyük bir başarı ile devam ederken, dünya turizm sektörü profesyonellerinin gözleri şimdiden 30 Ocak - 2 Şubat 2014 tarihleri arasında TÜYAP'ta 18. kez düzenlenecek olan Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı EMITT'e çevrilmiş durumda. 2013 Eylül ayı itibariyle 18. EMITT Turizm Fuarı'nda yer almak için başvuru yapan ülke sayısı 67'ye, turizm şirketi sayısı ise 4.000'e ulaşmış bulunuyor. İlerleyen tarihlerde ülke katılımının 70'i, uluslararası katılımcı kurum, kuruluş, belde sayısının ise 4500'ü aşması bekleniyor.

Yeni bir rekor geliyor
Ekin Fuar A.Ş. - ITE Group organizasyonunda TUROFED ve TYD ortaklığıyla gerçekleşen EMITT Fuarı'na Kültür ve Turizm Bakanlığı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, TOBB, 6 meslek odası, 36 dernek ve vakıf destek veriyor. Sektörel çevreler, 2014 yılında 18. kez düzenlenecek olan EMITT Fuarı'nın yeni bir katılımcı ve ziyaretçi rekoruna imza atacağına şimdiden kesin gözüyle bakıyorlar.

Dünyanın 5. büyük turizm fuarı konumuna sahip olan ve önümüzdeki yıllarda ilk üçe girmeyi hedefleyen EMITT Fuarı'nın katılımcılarını tur operatörleri, seyahat acentaları, oteller ve zincir oteller, hava yolları, cruise firmaları, turistik beldeler, uluslararası tanıtım ofisleri, araç kiralama firmaları, hastaneler ve turizm sektörüyle tüm kuruluşlar oluşturuyor. Her yıl yeni rekorlar kıran EMITT Fuarı, yıllardan bu yana gerçekleştirdiği yüzde 10'un üstünde büyüme oranıyla bölgedeki tek turizm fuarı olarak da dikkatleri üzerine çekiyor.

Yeni ve yenilikçi konseptler
2014 EMITT Fuarı'nda katılımcı kurum, kuruluş ve ziyaretçilerin birçok yenilikle karşılaşacağını ifade eden Ekin Fuar Direktörü Hacer Aydın, yeni eklenen sağlık ve kış turizmi salonlarında zengin konsepti buna örnek olarak gösteriyor.

Türkiye'de hızla gelişen turizm sektöründeki çeşitliliğe destek vermek ve gelen işbirliği taleplerini değerlendirmek için yeni projeleri hayata geçirdiklerini kaydeden Aydın, EMITT Fuarı'nın yıllardan bu yana beldelere, kalkınma ajanslarına, turizm firmaları ve sektör profesyonellerine yüksek katma değer sağladığının altını çiziyor.

Dünya ülkeleri EMITT'te buluşuyor
Rekorlar kıran 2013 EMITT Fuarı ile kıyaslandığında, 2014 EMITT Fuarı'nın çok daha geniş bir ülke katılımına sahne olacağına dikkat çeken Aydın, yeni katılımcılar arasında Seyşeller, Kamboçya, Moğolistan, Bosna Hersek, Mauritus ve Hırvatistan gibi ülkelerin bulunduğunu, geçen yıl olduğu gibi Abu Dhabi, Adıgey Özerk Cumhuriyeti, Almanya, Arjantin, Azerbaycan, Bulgaristan, Brezilya, Cezayir, Çek Cumhuriyeti, Çin, Dubai, Dominik Cumhuriyeti, Dubrovnik-Hırvatistan, Ekvator, Endonezya, Ermenistan, Fas, Filistin, Fransa, Güney Afrika, Hindistan, İngiltere, İtalya, Japonya, Kazakistan, Karadağ, Kenya, Kırım Özerk Cumhuriyeti, Kosova, Kore, Küba, Lübnan, KKTC, Kuveyt, Macaristan, Makedonya, Meksika, Moldovya, Maldivler, Mısır, Rusya Federasyonu,  Özbekistan, Pattaya-Tayland, Peru, Senegal, Singapur, Slovenya, Sudan, Tanzanya, Tataristan Özerk Cumhuriyeti, Tanzanya, Tayland, Tunus, Ukrayna, Ürdün, Vietnam ve Yunanistan'ın katılımcı ülkeler arasında yer aldığını belirtiyor. Aydın, dünya ülkelerini bir arada bulmak, kültürel, coğrafi ve doğal güzelliklerini daha yakından tanımak için 2014 EMITT Fuarı'nın büyük bir fırsat olacağına vurgu yapıyor.

2014 EMITT Fuarı'nda tam kapasite dev fuar alanı kullanımı olacağını belirten Aydın, TÜYAP'ta 65 bin metrekare alanda, 11 salonun tümünde yer alacak fuarın katılımcıların tüm taleplerini karşılayacağını ifade ediyor.

Rekorlara doymuyor
EMITT Fuarı, 2013 yılında Türkiye ve dünyadan geniş katılıma sahne olmuş ve 131 bin ziyaretçiyle önemli bir başarı gerçekleştirerek yine rekor katılıma sahne olmuştu. 2014 yılında çok daha geniş katılımla yeni bir rekora imza atmaya hazırlanan EMITT Fuarı'na 2013 yılında dünyanın 67 ülkesi ve Türkiye'nin 150 şehir ve turizm beldesinden katılım gerçekleşmiş, 60.500 m2 fuar alanını 4.500 uluslararası katılımcı, 58.920 profesyonel ve 72.080 tatilci ziyaret etmişti. 2012 yılına kıyasla toplam ziyaretçi sayısında yüzde 12 oranında artış gerçekleşmişti. Ekin Fuar Direktörü Hacer Aydın, 2014 EMITT Fuarı'nın yeni rekorlar kıracağının şimdiden belli olduğunu müjdeleyerek, tüm sektörel çevreleri EMITT'te yerlerini almaya davet ediyor.

ERMENİSTAN’DAN YAŞAR KEMAL’E NİŞAN



YAŞAR KEMAL’E KRİKOR NAREGATSİ NİŞANI VERİLDİ

Türk edebiyatının usta yazarı Yaşar Kemal’e, Ermenistan Kültür Bakanlığı tarafından “Krikor Naregatsi” nişanı verildi. Nişan, Yaşar Kemal’e “Ermeni kültürel mirasına gösterdiği saygı ve cesaretinin yanı sıra, adalet, özgürlük ve insan onuruyla ilgili evrensel değerlere olan bağlılığı”  gerekçesiyle sunuldu.
“Krikor Naregatsi” nişanını sunmak üzere Türkiye’ye gelen heyette Ermenistan Kültür Bakanı temsilcisi Seyranuhi Geghamyan, Ermenistan milletvekili Aragats Akhoyan ile Batı Ermenileri Konseyi temsilcileri Vahan Melikian ve Sevag Ardzruni yer aldılar. Heyet, 4 Eylül Çarşamba sabahı, yazarı Vaniköy’deki evinde ziyaret ederek "Krikor Naregatsi" nişanını takdim etti.

Bakanlık Temsilcisi Seyranuhi Geghamyan, törende yaptığı konuşmada, “Benim halkım, insani bir bakış açısıyla ve yüzyılların getirdiği birikimle, yeni nesillere hiçbir olumlu adımın karşılıksız bırakılmaması gerektiğini öğretti. Bugün, ben ve arkadaşlarım bunun için buradayız. Ermeni mimarisinin başlıca örneklerinden biri olan Ahtamar’daki Surp Haç Ermeni Kilisesi’nin yıkımına karşı çıkarak bireysel yüreklilik gösteren birine halkımızın takdir duygularını iletmeye geldik” dedi. Geghamyan, İnce Memed’in Ermenice’de de yayınlandığını belirtti ve “O benim kuşağımın da kahramanı…” dedi. Daha sonra söz alan Ermenistan milletvekili Aragats Akhoyan "Ben de Van'lıyım. 1951'de yaptığınız hepimizi çok etkiledi. Hep sizinle tanışmak isterdim. Bugün sizi halkım adına selamlıyorum, teşekkür ediyorum. Halklarımızın yeniden diyalog kurmasında çok kararlıyız. Bu yolda birlikte ilerleyebileceğimize inanıyorum" dedi.


İSTANBUL HELAL EXPO FUARI AÇILDI



HELAL VE SAĞLIKLI ÜRÜNLER FUARI’NA BÜLENT ARINÇ START VERDİ
Helal gıda ve içecekten kozmetiğe, medikal ürünlerden tesettür giyim ve hac malzemelerine kadar çeşitli ürünlerin sergilendiği İstanbul Helal Expo Fuarı, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç tarafından açıldı.

Arınç, “Türkiye’de üretilen ürünlerde ‘Helal ve Tayyip’ olmasın diyenler azaldı. Malezya’da olduğu gibi Türkiye’de de helal gıdanın önü açılıyor” diye konuştu.CNR Holding CEO’su Cem Şenel, “200 markanın katılımıyla gerçekleştirilen fuara yurtdışından yoğun ilgi var. Fuarı 20 bin sektör profesyonelinin ziyaret etmesini bekliyoruz” dedi.GİMDES Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Hüseyin Kamil Büyüközer, “30 yıllık çalışmalarımızın sonucunu alıyoruz. Türkiye’de de helal sertifikalama sektörü büyüyor” şeklinde konuştu.

Helal gıda ve içecekten kozmetiğe, medikal ürünlerden tesettür giyim ve hac malzemelerine kadar çeşitli ürünlerin sergilendiği İstanbul Helal Expo - Helal ve Sağlıklı Ürünler Fuarı başladı. CNR Holding kuruluşlarından Sine Fuarcılık ve CNR Ekspo Fuarcılık organizasyonuyla,  Gıda ve İhtiyaç Maddeleri Denetleme ve Sertifikalandırma Araştırmaları Derneği (GİMDES) desteğinde gerçekleştirilen fuar, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç tarafından açıldı. İstanbul Helal Expo’nun açılışında konuşan Arınç, Malezya’nın helal sektöründe parmakla gösterilen ülke olduğunu belirterek, artık Türkiye’nin de helal sertifikalama sektöründe her geçen gün büyüdüğünü söyledi.

“Sağlıklı ve Temiz anlamında TAYYİP”
Bülent Arınç, GİMDES’in organizasyonu ile fuarda gerçekleştirilecek Helal ve Tayyip ürünler konferansına dikkat çekerek şunları söyledi: “Tayyip ismi denince akla Başbakan Tayyip Erdoğan geliyor. Burada propaganda yapılmıyor. Tayyip isminin anlamı Kuran-ı Kerim’de sağlıklı ve temiz anlamında geçiyor. Başbakanımız da ismine mütenasip olmuş.”

GİMDES’in önü açılmalı
Helal sertifikanın önemine de değinen Başbakan Yardımcısı Arınç, nüfusu 75 milyar olan Türkiye’de bu düzenlemelere çok öncesinden başlanması gerektiğini ifade etti. Arınç, Helal sertifikalama sektörünün önemini şu şekilde anlattı: “Bursa’da otomotiv test merkezi kurarak, 1 milyar doların içeride kalmasını sağladık. Bu örnek bana sertifikalamanın önemini anlatıyor. Şu an 57 üye ülkesi olan İslam İşbirliği Teşkilatı bu konuda yeterli değil. Bu anlamda Türkiye’de sektörün önünü açan GİMDES’e engel değil, destek olunmalı derneğin önü açılmalı.”
Helal sektörünün ihracata ve istihdama da katkısının büyük olacağını aktaran Bülent Arınç, Türkiye’nin AB sıkıntısından olumsuz etkilendiğini ihracatının düştüğünü belirterek sözlerine şunları ekledi:  “İhracatımızın Euro Bölgesi’ne düşmesi bizi çok da zorlamadı. Çünkü biz yalnızca AB’ye değil Ortadoğu, Asya ve ABD’ye de ihracat yapıyoruz. İşte tam da burada helal sertifika önemli hale gelecek. İhracat ve üretim bu sertifikaya göre yeniden şekillenecek.”

20 bin profesyonel ziyaret edecek
CNR Holding CEO’su Cem Şenel burada yaptığı konuşmasında fuarın uluslararası olma yolunda hızla ilerlediğini söyledi. Fuara, Malezya, İran, Endonezya, Hollanda, Çin ve Güney Kore’nin katılım gösterdiğini aktaran Şenel, “ İran ve Endonezya İstanbul Helal Expo’ya milli katılım gösteriyor. Fuara 200 marka katılıyor. 20 bin profesyonelin ziyaret etmesini bekliyoruz” diye konuştu. Cem Şenel, sektörün dünyada 2 milyar nüfusa hitap ettiğini belirtti.

GİMDES Başkanı Dr. Hüseyin Kami Büyüközer ise, Türkiye’de helal sertifikalamanın bu noktaya gelmesi için 30 yıldır çalıştıklarını aktararak, “Bu işin bayraktarlığını dünyada maalesef Malezya yaptı. Helal standartlarını onlardan öğrendik ama biz daha da geliştirerek bir standart oluşturduk. Türkiye’de ciddi çalışmalara başladık. Helal sertifika logolu ürünler ülkeye giremezken, bugün bu hale geldik. Sektörün önünü Türkiye’de açtık” diye konuştu.

2.5 trilyonluk sektörden yüzde 14 pay alıyoruz
Büyüközer, Türkiye’de 5 bin çeşit helal sertifikalı ürün olduğunu, Güney Kore ve Rusya’nın Türkiye’den sertifika aldığını belirterek, sektörle ilgili şöyle konuştu: “Dünyada 2.5 trilyonluk potansiyel var. Biz potansiyelin yalnızca yüzde 14’lük kısmından yararlanabiliyoruz. Devletten destek bekliyoruz 2 milyar Müslüman nüfuslu dünyanın ‘Helal ve Tayyip’  ürün talebini biz karşılayalım.”

DÜNYA GENÇLERİ ALİAĞA’DA


DÜNYA GENÇLERİ “GÖNÜLLÜ GENÇLİK KAMPI”NDA BULUŞTU
Dünya’nın çeşitli ülkelerinden Uluslararası Gönüllü Gençlik Kampı için Aliağa’da buluşan gençler Aliağa Belediyesi tarafından yapılacak sosyal projeler için kolları sıvadı. Aliağa’da buluşan ve kısa sürede birbirleriyle kaynaşan öğrenciler proje kapsamında okulların çevre düzenlemeleri ve boyama işlerinde çalışıyor. Aliağa Belediye Başkanı Ömer Turgut Oğuz, çeşitli ülkelerden 22 gencin Aliağa’da buluşmasının dünya barışına katkı sağlayacağını söyledi.


DÜNYA GENÇLERİ İLK KÜREĞİ EĞİTİM İÇİN SALLADI
Kampta hem çalışan hem de yeni dostluklar edinen 22 genç, işe Aliağa Mehmet Saka İlkokulu’ndan başladı. 15 gün boyunca Aliağa’da konaklayacak olan genç kampçılar ilk olarak Aliağa Belediyesi ekiplerinin yardımıyla okul bahçesinde gerçekleştirilecek olan mini amfi tiyatro yapımı için kürek salladı.

TÜRKİYE’YE VE ALİAĞA’YA ÖVGÜLER YAĞDIRIYORLAR
Hallerinden memnun görünen öğrenciler günlük 5 saatlik periyotlarla okuldaki çalışmalara katılıyor, kamp çalışmaları dışında kalan zamanlarda ise Aliağa ve çevre ilçelerdeki tarihi mekânları geziyor. Birbirinden farlık alanlarda eğitim alan, ancak kamp vesilesi ile hem mesleki açıdan hem de kültürel anlamda deneyimlerini paylaşma imkânı da bulan gençler Türkiye’ye ve Aliağa’ya övgüler yağdırdı.

KÜLTÜRÜ MERAK ETTİKLERİ İÇİN ALİAĞA’YI TERCİH ETTİLER
Aliağa’yı tercih etmelerindeki en önemli etkeni Türk kültürünü merak etmelerine bağlayan kampçılar, ellerinde kazma kürek ile çalışırken eğitime destek oldukları için son derece mutlu olduklarını ifade etti. Farklı kültürlerden oluşan gönüllülerin barınma, yeme ve içme ve ulaşım ihtiyaçları Aliağa Belediyesi tarafından karşılanıyor.

ALİAĞA’DAKİ İNSANLARIN YAKLAŞIMINI SICAK BULDULAR
Yunanistan, Çek Cumhuriyeti, Almanya, Güney Kore, İspanya, Rusya, İngiltere, Tayvan ve Japonya’dan gelen 19-26 yaş arası 22 üniversite öğrencisi, Aliağa’da çok güzel vakit geçirdiklerini, insanların yaklaşımını çok sıcak bulduklarını ve kendi ülkeleri dışında başka kültürleri de görmek istedikleri için Türkiye’ye geldiklerini ifade etti. Gönüllülük unsurunu ön plana çıkarmayı amaçlayan ‘Uluslararası Gönüllü Gençlik Kampı’ aynı zamanda toplumlararası yakınlaşmaya da olanak sağlıyor.

BAŞKAN OĞUZ: “AMACIMIZ DÜNYA BARIŞI’NA BİR PARÇA KATKIDA BULUNABİLMEK
Aliağa Belediye Başkanı Ömer Turgut Oğuz, 4 yıldan bu yana farklı ülkelerden yüzün üzerinde genci Aliağa’da buluşturduklarını ifade ederek, “Gençlerimizi Dünyayla kaynaştırabiliyorsak, ne mutlu bize” dedi.Başkan Oğuz, “Uluslararası Gençlik Kampı kapsamında 4 yıldır, yaklaşık 20 ülkeden Gençlerimiz Aliağa’ya geliyor. Burada çalışmalar yapıyor. Onları, gençlerimizle kaynaştırmaya ve dünya barışına katkıda bulunmaya çalışıyoruz. Çok da güzel olduğuna inanıyorum.” Dedi.Başkan Oğuz, “Farklı ülkelerden gelen dünya gençleri bu yıl çalışmalarına Mehmet Saka İlkokulu’ndan başladı. Okulumuzun bahçesinde düzenleme yaptılar, boya ve badanasına yardımcı oldular. Biz de gençlerimize çevremizdeki tarihi turistik yerlerini gezdiriyoruz. 4 senedir memnun kaldıklarını gördüm, bu yıl da yine memnun olduklarını gördüm. Amacımız Dünya Barışı’na bir parça katkıda bulunabilmek. Gençlerimizi  Dünyayla kaynaştırabiliyorsak, ne mutlu bize.  Gençlerin Türkiye’yi tanımalarını istiyoruz. Bizi yanlış tanıdıklarını zannediyorum ama geldikten sonra düşünceleri değişiyor.” Dedi.


KAĞIT FATURA YERİNE E- FATURAYA GEÇİN



KAĞIT FATURA YERİNE E- FATURAYA GEÇİN YILDA 5.5 TASARRUF YAPIN

Kağıt fatura yerine, e-Fatura’ya geçildiğinde, yılda 5.5 milyar TL’ye yakın tasarruf sağlanacak

Ülkemizdeki işletmelerin tamamına yakınının gelecek birkaç yıl içerisinde, Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB)’in oluşturduğu e-Fatura sistemine geçmesiyle, diğer bir değişle kağıt fatura yerine e-Fatura kullanılmasıyla, yılda ortalama 5.5 milyar TL’ye yakın tasarruf sağlanacaktır.

İlk etapta, 2013 yılı Aralık sonu itibariyle 30 bine yakın işletmenin, e-Fatura kullanmaya başlamasıyla, 2014 yılındaki tasarruf oranı, yılda ortalama 2 milyar TL’yi geçecektir.
Nitekim, 1 adet kağıt faturanın; baskı, yazdırma, posta, arşivleme maliyeti 2 TL’yi bulmaktadır ve e-Fatura’ya geçen işletmeler, bu maliyetleri ödemeyecektir.

Ülkemiz ticari hayatında, e-Dönüşüm projeleri
Ülkemiz ticari hayatındaki e-Dönüşüm projelerinin hızla hayata geçmekte olduğunu ifade eden Uyumsoft Bilgi Sistemleri ve Teknolojileri AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Önder, şunları söyledi: “Bu yılın sonuna kadar, 30 bine yakın gerçek ve tüzel kişi olan mükellefin, e-Fatura uygulamasına dahil olması gerekiyor. e-Fatura sistemine kayıtlı kullanıcılar, 2014 Ocak ayından itibaren, kendi aralarında, kağıt fatura yerine e-Fatura kullanmaya - FATURAYA başlayacaktır. Mükellef işletmelerin önünde, 4 ay gibi kısa bir süre var ve bu süre zarfında hazırlıklarını tamamlamayanların, yeni yılda kağıt fatura kesmesi mümkün olmayacaktır. Mükellef olduğu halde, kağıt fatura düzenleyecekleri ise, cezai yaptırımlar bekleyebilir. Nitekim, ticari hayatta, teknolojik devrim olan e-Fatura uygulaması ile; kayıt dışı ekonomi, naylon fatura vb gibi süreçler de tarihe karışacaktır. Bu yıl 30 bin işletmenin e-faturaya geçmesinin ardından, önümüzdeki yıl ciro muhtemelen 5 milyon TL’ye indirilebilir ve kademeli olarak tüm işletmelerin sisteme dahil edilmesi sağlanacaktır” dedi.
2013 yılı Eylül ayından itibaren e-Fatura, 2014 yılı Eylül ayından itibaren e-Defter uygulamasına geçileceğini anlatan Mehmet Önder, ardından gelecek e-İrsaliye, e-Ödeme çalışmaları ile de Türkiye ticari hayatında e-Dönüşüm projelerinin hızla hayata geçmekte olduğunu kaydetti.

e-Fatura sürecine yönelik, 3 model
Bu yılın sonu itibariyle 30 bine yakın işletmenin e-Fatura uygulamasına geçmek zorunda olduğunu belirten Mehmet Önder, konuşmasına şöyle devam etti:
“e-Fatura’ya başvuru yapılmasının ardından, firmaların e-Fatura sürecine yönelik; portal mı, doğrudan entegrasyon mu veya özel entegrasyon mu, modellerinden birisini seçmeleri gerekiyor. İşletmeler, kendilerine uygun modeli seçerken, ilerleyen dönemlerde, mükellef sayısının daha da artacağını düşünerek, tüm faturalaşma süreçlerini bu sistem üzerinden yapmayı hedefleyerek, BT altyapılarını gözden geçirmeleri lazımdır. Örneğin, doğrudan entegrasyonu seçenler, GİB’in istediği standartlar doğrultusunda; proje, donanım ve arşivleme maliyetlerini analiz etmelidirler. Diğer taraftan, entegratör firma ile e-fatura sistemine dâhil olmada ise, işletmeler uygun maliyetlerle sisteme dahil olabileceklerdir. Burada önemli olan konu; e-Fatura mükelleflerinin, ilerleyen dönemlerde, e-ödeme, e-irsaliye gibi daha birçok e-dönüşüm projesinde ekosistemin bir parçası olacağını düşünerek; gerek kamu, gerek özel sektörde ticari iş sistemlerinin merkezinde olan köklü bilişim firmalardan hizmet almaları gerekmektedir” diye konuştu.

Uyumsoft, e-Fatura entegratörü’dür
Uyumsoft’un ‘e-Fatura entegratörü’ olduğunu kaydeden Mehmet Önder, mükellef olan tüm işletmelerin e-Fatura sistemine dahil edilmesi süreçlerinde, baştan sona refakat ettiklerini söyledi.  
Türkiye’nin lider kurumsal iş sistemleri firması Uyumsoft’un, özel sektör ve kamu sektöründe 17 yıldır başarılı projelere imza atmakta olduğunu anlatan Mehmet Önder, şunları söyledi:
“Kurumsal Kaynak Planlama (ERP), İş Zekası (BI) gibi birçok alanda öne çıkan kurumsal iş sistemleri uygulamalarımız ile ülkemizin yanı sıra, Azerbaycan, İngiltere, Arnavutluk, Macaristan, Almanya, Mısır, Hindistan’ın aralarında bulunduğu 10’un üzerindeki ülkede yazılım ve danışmanlık hizmeti veriyoruz. Özel sektörün yanında, kamu sektöründe de başarılı projelere imza atıyoruz. Türkiye ticaretindeki e-dönüşüm projelerini yöneten Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın MERSİS (Merkezi Sicil Kayıt Sistemi) ve ESBİS (Esnaf ve Sanatkarlar Bilgi Sistemi) projelerinin tek yürütücüsü olan Uyumsoft, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından da Türkiye’nin ar-ge gücünün takip edildiği Türkiye Ar-Ge portalının tek yürütücüsüdür. Örneğin, bu projelerden MERSİS; Türkiye’nin temel dört veri tabanından birisidir. MERSİS, sanayi, ticaret ve hizmet sektöründe faaliyet gösteren tüm gerçek ve tüzel kişiler için farklı kurumlar tarafından toplanan verileri, tek çatı altında birleştirmektedir ve kurumlar arasında bu güncel verilerin kullanılmasını sağlamaktadır. Bu bağlamda baktığımızda MERSİS, ilerleyen dönemlerde e-Dönüşüm projelerinin merkezinde olacak en kritik uygulamalardan biridir. Uyumsoft olarak, büyük verileri saklama konusunda uzmanlığımız ve kurumsal iş sistemleri hakkında ciddi bir bilgi birikimi ve tecrübemiz bulunuyor. Uyumsoft, e-dönüşüm sürecinde, ülkemizdeki işletmelere güvenilir bir yol arkadaşı olmaktadır” dedi.


*Editöre bilgi:
e-Fatura hakkında genel bilgi
e-Fatura: Vergi Usul Kanunu ve Türk Ticaret Kanunu’na göre, tutulması zorunlu olan faturaların elektronik ortamda oluşturma, gönderme, saklama, ibraz aşamalarının gerçekleştirildiği ve tarafları arasında dolaşımını güvenli ve sağlıklı bir biçimde sağlamak amacı ile GİB tarafından oluşturulan uygulamanın genel adıdır.

Elektronik Fatura Zorunluluğu Kapsamına Giren Mükellefler
*4/12/2003 tarihli ve 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu kapsamında madeni yağ lisansına sahip olanlar ile bunlardan 2011 takvim yılında mal alan mükelleflerden 31 Aralık 2011 tarihi itibarıyla asgari 25 milyon TL brüt satış hasılatına sahip olanlar elektronik fatura düzenlemek zorundadır.
*6/6/2002 tarihli ve 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu’na ekli (III) sayılı listedeki kolalı gazozlar, biralar, şaraplar ve diğer alkollü içecekler ile tütün ve tütün mamullerini imal veya ithal edenler ile bunlardan 2011 takvim yılında mal alan mükelleflerden 31 Aralık 2011 tarihi itibarıyla asgari 10 milyon TL brüt satış hasılatına sahip olanlar da e-Fatura uygulamasına geçmek zorundadır.

Dünyada ve Türkiye’de e-Fatura;
*AB’de, bir önceki yıla göre yaklaşık %30 civarında artarak, ortalamada %33 seviyesinde gerçekleşmesi bekleniyor.
*Dünya genelinde ise, e-faturadaki artış oranının % 20’ler civarında gerçekleşmesi beklenmektedir. Dünya genelinde, e-fatura kullanımının 2013 yılında %5’i geçeceği tahmin ediliyor.
*Özellikle, Latin Amerika ülkelerinde, kayıt dışı ekonomi ile mücadele ve kaçakçılığı önleme çalışmalarının sonucu olarak e-fatura zorunlu tutulmuştur.
*Ülkemizde ise, e-fatura hacmi bugün binde 5’ler seviyesindedir.

e-Faturanın, işletmelere sağladığı avantajlar
*e-Faturanın en görünür avantajları arasında, kâğıt faturadan kurtularak; baskı, yazdırma, posta ve arşiv maliyetlerinin çok büyük ölçüde ortadan kaldırılması mümkündür.
*Tedarik zincirlerindeki iş ve işlem süreçlerinin azaltılması, hızlandırılması yönünden, işletmelerin tedarik zincirinin tasarım ve yönetilmesinde kullanılabilecek en önemli araçlardan birisidir.
*e-fatura düzenlemek, satıcı için kağıt faturaya göre % 57; alıcı için ise % 62 daha fazla tasarruf sağlamaktadır. (Billentis, 2013)
*Faturaya ilişkin bilgilerin anında kontrolü, doğrulanması ve anlık uyuşmazlık çözümü, anlık ve otomatik veri kaydı ile hata ihtimalinin en aza indirgenmesi; elektronik arşivleme ve fatura bilgilerine sistem sorgusuyla anında erişim sağlanması ise eko-sistem ve paydaşlarına sağladığı diğer faydalardır.










ŞAHİNLER HOLDİNG ALMANYA’DA BÜYÜYOR

AİRBUS TEKNOLOJİSİ AVRUPA SERBEST BÖLGESİ’NE GELİYOR 


Şahinler Holding ve Alman Teknoloji Firması Alman ve Türk Bakanın Huzurunda
El Sıkıştı. Almanya’nın en önemli Türk Yatırımcılarından olan Kemal Şahin’in 100 milyon doları aşan yatırımlarının bulunduğu Almanya’nın NRW Eyaletinden;  Airbus için uçak parçaları üreten Flammaerotec firması, Şahinler Holding’e bağlı Avrupa Serbest Bölgesi’nde yatırım yapıyor. NRW Eyaleti Ekonomi Bakanı Garrelt Duin’in de katıldığı imza töreni ile yatırım için düğmeye basıldı…


İşadamı Kemal Şahin’in eğitim gördüğü ve Şahinler Holding’in Avrupa Merkezi’nin bulunduğu Aachen dâhil olmak üzere dünyanın farklı yerlerinde yedi ayrı fabrikası bulunan Flamm Holding’e bağlı olan ve Airbus şirketlerine uçak parçaları tedarikçisi Flammaerotec firmasının Avrupa Serbest Bölgesi’nde hayata geçireceği yatırımın imza töreni Ankara’da gerçekleştirildi. Törene; Avrupa’nın çoğu ülkesini geride bırakarak, en büyük 18. ekonomiye sahip olan NRW Eyaleti’nin Ekonomi Bakanı Garrelt Duin ve T.C Ekonomi Bakanlığı Bakan Yardımcısı Mustafa Sever, Şahinler Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Şahin ve Flamm Holding Yönetim Kurulu Başkan Frieder Flamm’ın da aralarında bulunduğu Alman heyetle birlikte, büyükelçiler, bürokratlar ve siyasetçiler katıldı.



Flammaerotec’in, Avrupa Serbest Bölgesi’nde yapacağı bu yatırımla birlikte Airbus şirketleri için montaj ve kalıplama gibi modül üretimine başlanacak. Hammadde olarak ağırlıkla alüminyum alaşımları kullanılacak ürünlerin tamamı Almanya’ya ihraç edilecek. Aachen’daki hemşerisi Frieder Flamm’ın uçak sanayisi teknolojisi ihraç eden yatırımının, sahibi olduğu Avrupa Serbest Bölgesi’ne gelmesinden duyduğu mutluluğu belirten Şahinler Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Şahin, şöyle konuştu: “Bugün Avrupa Serbest Bölgesi’nden yaklaşık 170 farklı ülkeye ihracat yapılıyor. Avrupa Serbest Bölgesi, serbest bölgeler sıralamasında son iki yılda üç basamak birden yükselerek 7. sıradan 4. sıraya çıkmıştır. Böylece, büyüme hızı olarak, 19 serbest bölge arasında lider konuma gelmiştir. Şu an için ASB’de 2.5 milyar dolar ticaret hacmi gerçekleşmektedir. Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlayacağımız 2023 yılı içinde; serbest bölgeler arasında 1. sıra, 20 bin kişiye istihdam, toplam 2 milyar dolar yatırım ve 10 milyar dolar ticaret hacmi hedefliyoruz.
Bugün burada sizlerle sadece Avrupa Serbest Bölgesi için değil, Türk ekonomisi açısından da çok önemli bir yatırımın imza töreni için birlikteyiz. Bu imza töreniyle birlikte Avrupa’nın en önemli uçak teknolojisi üreticilerinden olan Flammaerotec;  Airbus’ın önemli teknolojik uçak parçalarını Avrupa Serbest Bölgesi’nde üretmeye başlayacak.

Bu yatırım benim için ayrı bir anlam taşımaktadır. Çünkü yıllar önce iş hayatıma; yüksek mühendislik eğitimi aldığım Almanya’nın Aachen şehrinde başladım. Şahinler Holding olarak; Aachen ağırlıklı olmak üzere Almanya’da 100 milyon dolarlık yatırım gerçekleştirmiş bulunuyoruz. Aynı şehirden bir yatırımcının; değerli işadamı ve hemşerim Fredier Flamm’ın gelip; ASB’de yatırım yapıyor olması benim için büyük önem taşımaktadır. Çünkü bu yatırımlarla her iki ülkede de ciddi istihdam yaratıyoruz. Aynı zamanda Türkiye ile Almanya ve Türkiye-AB ilişkilerinin gelişmesine de önemli katkılar sağlıyoruz.
Bütün bu gelişmeler ASB’nin bulunduğu Trakya için de büyük önem taşımaktadır. Temmuz ayı içinde Avrupa Serbest Bölgesi olarak altı yatırımcı ile el sıkıştık. Flamm Holding bunlardan biri. Kısa bir süre sonra diğer beş yatırımcımızla da imza atacak ve toplamda 50 milyon dolarlık bir yatırımı daha Türkiye’ye getirmiş olacağız. Görüşmelerde sona yaklaştığımız ve toplamı yine 50 milyon doları bulan iki yatırım daha mevcut. Kısa bir süre sonra da onların müjdesini sizlerle paylaşmayı umuyorum.

Trakya’yı;  Avrupa Serbest Bölgesi’nde yapılan kalıcı ve ihracatı artırıcı yatırımlarla, yüksek teknoloji kümelenmesi yaratarak, önemli bir sanayi haline getirdik. Bunun yanı sıra Edirne ve Tekirdağ’daki tekstil yatırımlarımızda Zara ve S’oliver gibi Avrupalı dev markalarla işbirliği yaparak istihdamı artırıyoruz. Bu sene sonuna kadar 1500 kişiye daha istihdam yaratmış olacağız. Bu tür markaların en önemli partnerleri olup, yine Trakya’yı dünyayı en kaliteli ve moda ürünlerle buluşturan tekstil, hazır giyim ve moda havzası haline getireceğiz.Şahinler Holding olarak; bu tür katma değeri yüksek yatırımlarla; global rekabette yerimizi güçlendiriyoruz. Aynı zamanda ülkemizde kalıcı istihdam imkânları yaratıp, ihracatımızın artmasına da önemli katkılar sağlıyoruz.”


KORE MUTFAĞI TANITIM GÜNLERİ 2013



KORE YEMEK GÜNLERİ SAHAN RESTAURANTTA LEZZET SEVERLERİ BEKLİYOR 

İstanbul – Gyeongju Dünya Kültür Expo 2013 kapsamında Kore Mutfağı Tanıtım Günleri Sahan işbirliği ile yapılıyor.Kore kültürü tanıtılıp tattırılıyor . Kore Yemek Günleri 4-15 Eylül tarihleri arasında Sahan Restaurantta lezzet severleri bekliyor.


Kore Mutfağının  ünlü bir  uzmanı olan Şef Jung Wook Woo ve ekibinin Kore Mutfağından örnekler sunduğu Sahan Restaurant'taki tanıtım gecesine Kore İstanbul Başkonsolosu Tae-Dong Jeon ve eşi , Başkonsolos yardımcısı Jin-young Choi ,Türk Kore İşadamları Derneği Başkanı ve BCC İnşaat Başkanı  Ufuk Akalın,Mermerler Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Yüksel Mermer ,İstanbul İl Genel Meclis Üyesi İlhan Güzelgün,İnal Aydınoğlu ,Yemek Yazarı Nevin Halıcı,Yrd. Doç. İlkay Gök ,Sahan Yönetim Kurulu Başkanı Tahir Tekin Öztan ve konsolosluk temcilsileri katıldılar.


Basının yoğun ilgi gösterdiği tanıtım gecesinde geleneksel Kore Danslarından bir seçki de sunuldu. Şifalı yemek, Kore Yemeği sloganı ile tanıtılan Kore Mutfağı ,dünyanın en sağlıklı mutfaklarından biri olarak kabul ediliyor. ABD Başkanı Obama'nın öğlen Kore'nin ünlü yemeği kimçiyi  yediğini biliyoruz. Kore yemeklerinin düzenli tüketimi ,obezite ve yaşlılığa bağlı hastalıkların önleyicisi olarak tanımlanıyor. Besin değerleri oldukça yüksek ve şifa verici özelliklere sahip. Yağ oranı düşük,omega-3 ve omega-6 dengesi mükemmel. Kore ataları yemekleri  her derde deva ilaç olarak düşünmüş. 15 Eylül tarihine kadar Sahan Restaurant'ta tadabileceğiniz Kore Mutfağına ait standları da Sahan'da görebilirsiniz.


İSTANBUL AĞUSTOS DÖNEMİNDE %13.1 ARTIŞ YAKALADI



İSTANBU İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ İSTANBUL'A GELEN YABANCI ZİYARETÇİ SAYILARINI AÇIKLADI

İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü'nden yapılan açıklamaya göre İstanbul'a gelen yabancı ziyaretçi sayısı, 2013 yılı ağustos ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 13.1 oranında artış gösterdi



Atatürk ve Sabiha Gökçen Havalimanları ile Haydarpaşa, Pendik ve Karaköy limanlarından alınan verilere göre; 2013 yılı ocak-ağustos aylarında İstanbul'a gelen yabancı sayısı geçen yıl ile karşılaştırıldığında %13 artış gösterdi.


2013 yılı ocak-ağustos aylarında İstanbul'a gelen yabancıların toplamdaki yüzdeleri ise şöyle oldu:
Almanlar:%11.4, Ruslar:%5.5, Amerikalılar:%4.9, Fransızlar:%4.8, İngilizler:%4.5, İtalyanlar:%4.4, İranlılar:%3.3, Hollandalılar:%2.9, Suudi Arabistanlılar:%2.3, Libyalılar: %2.3, Ukraynalılar:%2.3, Azerbeycanlılar:%2.2, Iraklılar:%2.2, İspanyollar:%2.0, Avusturyalılar:%1.6, Diğer ülkeler: 43,3



ALTERNATİF KONAKLAMADA GECELİK CİRO 9 MİLYON TL




ALTERNATİF KONAKLAMADA 300 BİN YATAK KAPASİTESİ BULUNUYOR  
Apartman dairesi, müstakil ev, villa ya da yalı gibi alternatif konaklama mekânlarında tatillerini geçirmeyi tercih edenlerin sayısı günden güne artıyor. 60 bin civarında mekânın dahil olduğu sektörde gecelik ciro 9 milyon TL’ye yaklaşırken, oluşan 300 bin yatak kapasitesi milyonlarca yerli ve yabancı turistin ihtiyacını karşılayabilecek seviyede.

Turizm dünyasının yeni fenomeni alternatif konaklamanın cazibesi ekonomiyi de etkiliyor.  İş ya da tatil amaçlı seyahat edenlerin maliyet ve konfor açısından yeni alternatifler araması ile ortaya çıkan ve belirli bir otele bağlı kalmak istemeyenlere günlük, haftalık ya da aylık olarak kiraladıkları evlerde konaklama fırsatı sunan alternatif konaklama sektörü henüz çok yeni bir sektör olmasına rağmen çarpıcı bir büyüklüğe ulaştı.

Daire ve residansların yanı sıra bölgelerine göre bir yalı, bir villa hatta bir teknede bile konaklamaya olanak tanıyan sektörde ortalama geceleme fiyatı 180 TL civarında. Kalburüstü şartlarda bir otelin gecelik masrafı karşılığında büyük bir evde konaklamayı tercih edenlerin sayısı da hızla artıyor. Alternatif Konaklama Derneği’nin açıkladığı son rakamlara göre alternatif konaklama yapılan evlerde doluluk oranı yüzde 85’lere ulaşmış bulunuyor. Türkiye’de alternatif konaklama sektöründe gecelik ciro ise 9.000.000 TL’ye yaklaşmış durumda. Rakamın yıl bazındaki dağılımı ise 3.100.000.000 TL’den daha fazla. Bu rakam Türkiye turizm gelirleri arasında değerlendirilmeli ve gelir kalemlerine eklenmelidir.  Söz konusu rakam toplam konaklama rakamlarının yüzde 5’ine tekabül ediyor.

60 binin üzerinde alternatif konaklama mekânı
Alternatif Konaklama Derneği Başkanı Mehmet Ülkü, sektörün Türkiye ekonomisi açısından taşıdığı önemi ve potansiyeli şöyle anlatıyor: “AKD olarak alternatif konaklamanın turizm sektörü açısından bazı bölgelerimizde can simidi olduğu kanısındayız. AKD rakamlarına göre, Türkiye’de online olarak satışa açık ve sürekli rezervasyon yapılan yaklaşık 45 bin adet alternatif konaklama mekanı bulunuyor. Bu rakamları, internet üzerinden kayıtlı satışa sunulmayan alternatif konaklama mekânları ile birleştirdiğimizde, yaklaşık 60 bin civarında bir mekânın olduğunu düşünüyoruz. Rakamları, yatak sayısına vurduğumuzda, yaklaşık ortalama 300 bin yatak kapasiteli bir sektör olduğunu tespit etmiş bulunuyoruz. Önümüzdeki yıllarda da, bu hizmeti veren yerlerin kontrollü bir şekilde hızla artmasını bekliyoruz.”

4 Eylül 2013 Çarşamba

CAZ SEVERLER JAZZ COMPANY’DE BULUŞUYOR


JAZZ COMPANY, YENİ SEZONA 23. AKBANK CAZ FESTİVALİ’YLE BAŞLIYOR

Jazz Company, Türkiye'nin en uzun soluklu festivallerinden biri olan Akbank Caz Festivali’nin 28 Eylül Cumartesi “For Ensemble” ve 5 Ekim Cumartesi “Fötr Blues Band” konserleri ile iki etkinliğine ev sahipliği yapıyor.23. yılında yine dopdolu bir program ile sanatseverlerle buluşmaya hazırlanan Akbank Caz Festivali  bu sene 25 Eylül-12 Ekim 2013 tarihleri arasında üç hafta boyunca şehri cazın onlarca farklı rengiyle kucaklayacak.

Taksim’de Elite World İstanbul Otel bünyesinde yer alan Jazz Company, beşinci yılında bu büyük etkinliğe dahil olup caz, blues severlerle buluşmaya devam ediyor. Jazz Company, her Cuma ve Cumartesi aksamı 22:00-01:00 saatleri arasında canlı caz, blues müzik dinletileriyle, muzik severlerin ve dünyanın dört bir yanından gelen otel misafirlerinin gözdesi… Birbirinden değerli müzisyenleri ile kulağa, sıcak ortamı ile göze, içki menüsünde yer alan "Summertime", "Blue Moon" kokteylleri ve "Caz Yemeği" menüsü ile de gelenlerin damak zevkine hitap eden Jazz Company adından sıkça söz ettirdiği "jam session"ları,  sürpriz sanatçıları, yenilenen teknik donanım ve dekoruyla yeni sezonda da farklı  etkinliklere ev sahipliği yapmaya devam edecek.

23. Akbank Caz Festival Programı:
http://www.akbanksanat.com/caz-festivali/caz-program
http://www.akbanksanat.com/pdf/23CazFestivalBrosur.pdf


Yer: Jazz Company - Elite World İstanbul Hotel
Adres: Şehit Muhtar Cad. No: 42 Taksim İstanbul
Tel: 0212 313 83 83 / infoistanbul@eliteworldhotels.com.tr
Giriş: 25 TL
www.eliteworldhotels.com.tr

For Ensemble
For Ensemble 2012 yılında Ebru Dengiz, Esra Kaya, Gizem Altun ve Gökçe Göknel’in caz çalışmaları yapmak için bir araya gelmesiyle oluştu. Birlikte söyledikleri çok sesli şarkılar, düetler ve solo parçalar ile ilgi çekici bir konser performansına sahip olan grup, caz klasiklerinden popüler şarkıların caz yorumlarına ve çağdaş caz örneklerine uzanan renkli bir repertuara sahip.

Ebru Dengiz: Vokal
Esra Kaya: Vokal
Gizem Altun: Vokal
Gökçe Göknel: Vokal
Samad Kamali: Piyano
Alper Kılıç : Bas
Riccardo Marenghi :Davul


Fötr Blues Band
2012 yılı başlarında Alper Durmuş ve Ergin Kandemir tarafından kurulmuştur. Üyelerinin emprovize ve uyum ruhu sayesinde kısa zamanda yol alan grup, İstanbul’daki birçok Caz kulübünde ve Blues gecelerinde bugüne kadar 100’ün üzerinde sahnede yer almış, büyük  beğeni toplamıştır. Sahnesinde yerli/yabancı birçok kaliteli müzisyeni ağırlamıştır. Doğal, samimi performansı ve sahnedeki doğaçlama Blues enstantaneleriyle birçok müzik dinleyicisine Blues’u sevdirmiştir. 1930’lu yılların delta kültüründen, 2000’li yılların jazzy ve funky ögeler içeren modern usulüne kadar; Chicago Blues, Texas Blues ve Electric Blues gibi kültürleri kapsayan geniş bir ifade tarzı bulunan grup, hayatı boyunca bu keyfi yaşamayı ve yaşatmayı hedeflemektedir.

vokal/gitar: Alper Durmuş
gitar: Ergin Kandemir
Bas gitar: Vefa Karatay
Davul: Yetkin Güntürk
Saksafon: Deniz Felder
Trompet: Onurcan Çağatay
Trombon: Seçkin Özmutlu

THE NORT FACE’DEN KAMP ATEŞİ


ALTERNATİF YAŞAM SPORLARI TUTKUNLARININ KAMP ÜRÜNLERİ THE NORT FACE’DE
Alternatif yaşamı, adrenalin ve doğa sporlarıyla buluşturan The North Face’in özel olarak tasarladığı kamp ürünleri, doğada eşsiz bir deneyim yaşatıyor.

Şehir yaşamının hareketli koşuşturmacısından soluk almak isteyenler markanın su geçirmeyen uyku tulumlarını, ergonomik sırt çantalarını ve fonksiyonel çadırlarını tercih ediyor.

 Koleksiyonda yer alan uyku tulumlarının ultra yumuşak yapısı , hafifliği  ve vücudun nefes almasını sağlayan kaz tüyü dolgusu  ilgi çekiyor.

Bu teknik tulumlar,  ergonomik çantalara  iyi sıkıştırılma özelliği sayesinde fazla yer tutmadan kamp hayatını kolaylaştırıyor. Teknolojiyi yenilikçi tasarımlarla bütünleştiren marka, doğa tutkunlarına kamp ateşinde destek ve konforu bir arada sunuyor.




DÜNYA KAHVE ŞAMPİYONASI


WOW ISTANBUL OTELLERİ’NDEN TÜRK KAHVESİNİN TANITIMINA DESTEK
WOW Istanbul Otelleri “Dünya Türk Kahvesi Şampiyonası’nın”  sponsoru olarak Türk kahvesinin dünyaya tanıtımına destek oluyorKahve konusunda dünya genelinde düzenlenen tek resmi organizasyon olarak bilinen World Coffee Events’in düzenlediği DÜNYA TÜRK KAHVESİ ŞAMPİYONASI (WORLD CEZVE/IBRIK CHAMPIONSHIP) , 5- 8 Eylül tarihlerinde İstanbul Fuar Merkezi’nde  gerçekleşecek.

WOW Istanbul Hotels&Convention Center sponsorluğunda gerçekleşen , “Dünya Türk Kahvesi Şampiyonası”, havaya yayılan enfes kahve kokularıyla festival havasında geçerken, yarışmalar süresince kahve severler ve  izleyiciler eğlenceli ve heyecanlı anlar yaşayarak Türk kahve kültürü hakkında bilgi sahibi olacak. Organizasyonda  farklı lezzetlerde Türk kahvelerinin sunumu yapılacak.
Günümüzde Brezilya kahvesi kullanılarak yapılan Türk kahve lezzetinin dışına çıkılıp Yemen ve Etiyopya gibi yörelerin kahveleri kullanılarak eski Türk kahvesi tadı yakalanacak.

Elisabet Sereno, John Stubberud ve Filip Bartelak gibi dünya hakemlerinin denetiminde gerçekleşecek olan ve aralarında Amerika, Avusturya, İngiltere, Yunanistan, Romanya, Norveç, İtalya, Ukrayna, Rusya, Almanya ve Türkiye gibi ülkelerin de bulunduğu ülke birincilerinin Dünya Şampiyonluğu için mücadele edeceği yarışmanın açılış kokteyli 5 Eylül akşamı WOW Istanbul Hotels & Convention Center’ın sponsorluğunda, Choppers Point Istanbul’da  yapılacak.
Türk Kahvesi’nin  özel bir tadı, köpüğü , kokusu, pişirilişi, ikramıyla kendine özgü bir kimliği ve geleneği vardır. Telvesi ile ikram edilen tek kahve türü Türk kahvesidir.


Organizasyon Tarihi  : 5 Eylül 2013 saat 19:00-21:00
Yer : WOW İstanbul Hotels&Convention Center /Choppers Point İstanbul
 Yeşilköy/İstanbul

BAYRAMI B-LONG BODRUM ‘DA YAŞAYIN


B-LONG BODRUM BAYRAMINIZI UNUTULMAZ KILACAK
Özel beyaz kum plajı, masmavi denizi, büyüleyici atmosferi ve leziz menüsü ile bambaşka bir Bodrum yaşatıyor. Bembeyaz kumsalı, İtalyan şezlongları, Miami’den özel olarak getirilen şemsiyeleri ve tertemiz denizi ile B-long Bodrum misafirlerine bayramda da unutulmaz anlar yaşatmaya hazır.


 Gündüzleri “Beach” olarak hizmet veren B-long’da güneşin ve denizin tadını çıkartırken, gün batımıyla beraber manzaranın ve eğlencenin büyüsüne kapılabilirsiniz. Özel olarak getirilen beyaz kumlar üzerinde beach ve gün batımı partileri ile bayramda St Tropez havasını Bodrum’da yaşayacaksınız.


B-long’un Akşam üstü partileri 8 Ağustos Perşembe günü DJ Serenay Şahin ile başlarken, 9 Ağustos Cuma günü David Saboy, 10 Ağustos Cumartesi Can Hatipoğlu’nun performanlarıyla devam edecek.
Akdeniz mutfağının birbirinden farklı lezzetlerinin sunulduğu B-long’ta İtalyan şef Vittorio Sindoni Bodrum’a yakışan lezzetlerden oluşturduğu özel akşam menüsüyle misafirlerine gün batımından sonra daha farklı bir lezzzet yolculuğuna çıkaracak. Bu bayramda müzik ve eğlenceyi, deniz, kum, güneş üçlüsüyle beraber Yalıkavak’ın en güzel Beach ve Restaurantı olan B-long’da yaşayın....

AYA İRİNİ’DE UNUTULMAZ GECE

 

AYA İRİNİ’DE 150 KİŞİLİK DEV ORKESTRAYI SEYİRCİLER AYAKTA ALKIŞLADI
Sabancı Vakfı’nın 2009 yılından bu yana desteklediği, Toplum Gönüllüleri Vakfı (TOG) çatısı altında faaliyet gösteren Türkiye Gençlik Filarmoni Orkestrası (TUGFO) 2013 müzik yolculuğuna, 2 Eylül Pazartesi akşamı Aya İrini’de verdiği konserle başladı. Şef Cem Mansur yönetimindeki genç müzisyenlerin konserinde, ünlü keman virtüözü Shlomo Mintz de aynı sahneyi paylaştı. Mintz’le birlikte Beethoven’ın Keman Konçertosu’nu seslendiren orkestra, Rossini, Verdi ve Kodaly’den eserlerle dinleyicilere müzik ziyafeti yaşattı.

Konserin sonunda, Sabancı Vakfı Fark Yaratanlar’ından Mehmet Selim Baki’nin kurduğu Barış İçin Müzik Vakfı Çocuk Orkestrası da sahneye çıkarak TUGFO’ya eşlik etti. Yaşları küçük ama hayalleri büyük çocukların, barışın sesini müzikle duyurmak üzere biraraya geldiği Orkestra’nın da katılımıyla 150 kişilik dev bir orkestraya dönüşen gençlik orkestrası birlikte Rossini’nin “William Tell” uvertürünü çaldı.

Türkiye ve yurtdışındaki 14 farklı konservatuardan 80 öğrencinin özel elemeler sonucu biraraya gelerek oluşturduğu TUGFO, bu muhteşem geceye; Gültekin Ulutaş, Derya ve Tayfun Bozok’un eğitmenliğinde Sabancı Üniversitesi’nde girdikleri sıkı bir kampla hazırlandı. TUGFO’nun müzik serüveni, İtalya’nın prestijli festivalleri ve konser sezonu kapsamında verecekleri 7 konserle devam edecek.

İtalya’daki ilk konserlerini Ravello Festivali’nde verecek olan gençler; İtalya turnesi kapsamında dünyanın önde gelen orkestralarının da davetli olduğu festivaller ve konserlerde sahne alacak. Genç müzisyenler turne boyunca; Rossini, Beethoven, Kodaly, Verdi, Bellini, Haydn, Brahms ve Tüzün’den eserlerle dinleyicilerine müzik ziyafeti yaşatacak.

İtalya Turne Programı
  7 Eylül 2013 Ravello Festivali Konseri
  9 Eylül 2013 Taormina Festivali Konseri
12 Eylül 2013 Roma Sala Santa Cecilia Konseri
13 Eylül 2013 Floransa Konseri
14 Eylül 2013 Faenza (Emilia-Romagna) Konseri
16 Eylül 2013 Padova Konseri
17 Eylül 2013 Verona Konseri

Türkiye Gençlik Filarmoni Orkestrası Hakkında
Uluslararası orkestralarla ve festivallerle işbirliği halinde olan TUGFO, Türkiye ve yurtdışındaki 14 farklı konservatuardan başvuru yapan yaklaşık 400 genç müzisyen arasından sınavla seçilen 80 öğrenciden oluşuyor. Orkestra, farklı kültürlerden gençlerle çok sesli evrensel müzik çatısı altında ortak çalışmalar yaparak; Türkiye’deki genç müzisyenlerin özgüvenlerini artırmak, uluslararası düzeydeki en yüksek yorumları  dünyanın önde gelen  sahnelerinde tanıtmak ve müziğin sihrini paylaşmayı hedefliyor. Şef Cem Mansur tarafından hayata geçirilen Gençlik Orkestrası, 2009 yılından bu yana Sabancı Vakfı tarafından destekleniyor.

Barış İçin Müzik Vakfı Çocuk Orkestrası Hakkında
Mehmet Selim Baki tarafından, sınırlı imkanlara sahip çocuklara karşılıksız müzik eğitimi vermek üzere kurulan Barış İçin Müzik Vakfı Çocuk Orkestrası ise, barışın sesini müzikle duyurmak amacıyla 8 yıldır çalışmalarını sürdürüyor. Barış İçin Müzik Vakfı’nda 700 öğrenci düzenli müzik eğitimi alıyor, ulaşılan toplam öğrenci sayısı ise 3 bin. Enstrüman çalmak dışında, solfej, armoni bilgisi, müzik tarihi gibi dersleri de içeren çok sesli müzik eğitimi, Vakıf ve İlköğretim okullarının binalarında sürdürülüyor. Sabancı Vakfı, 2010 yılında Mehmet Selim Baki’yi “Fark Yaratanlar” programına dahil ederek, projeye destek vermişti.