7 Ocak 2017 Cumartesi

Sömestrede Erciyes’e Yoğun İlgi

Sömestre tatilinde Erciyes Kayak Merkezi’nde karl keyfi
Keyifli bir sömestre tatili geçirmek isteyenler, Erciyes Kayak Merkezi’nde, karın ve eğlencenin tadını çıkaracak…

Bu yıl 23 Ocak – 3 Şubat 2017 tarihleri arasında yapılacak olan sömestre tatili, aileler ve öğrenciler için keyifli bir kaçamağa dönüşürken, Erciyes Kayak Merkezi rezervasyonlarını doldurmaya başladı. Türkiye’nin merkezinde bulunan ve İstanbul’a 1 saat uzaklığıyla dikkat çeken Erciyes Kayak Merkezi, yerli ve yabancı turistlere en iyi imkanlarda kayak keyfi sunuyor. İster 2200 metredeki muhteşem dağ otellerinde, istenirse de şehir merkezindeki global marka otellerde konaklama ve Kayseri'nin 6000 yıllık medeniyet tarihini görme imkanı Erciyes’i en cazip kayak merkezi haline getiriyor. 


Kayak sporuna yeni başlayanlar için Erciyes A.Ş. bünyesindeki Snow Academia Kayak Okulu’na ait müstakil eğitim alanı, kısa süreli eğitimleriyle misafirlerine temel kayak derslerini vererek en iyi imkanlarda kayak deneyimi yaşatıyor. Erciyes Dağı, ağaçsız olması sebebiyle güvenli kayak yapma olanağına sahip olmasının yanı sıra, kayak merkezinde bulunan ve sürekli devriye gezen 25 kişilik Pist Güvenlik Ekibi ile de üst düzeyde misafir güvenliği sağlıyor. Kış sporları için profesyonellerin de tercih ettiği Erciyes Kayak Merkezi, snowboard ve snowkite sporları için esintili ve ağaçsız pistleriyle Alpler’den daha avantajlı bir konuma sahip. Kayseri şehir merkezine duble yol konforunda gidiş geliş imkanı sunan Erciyes Kayak Merkezi, Kapadokya’ya olan 45 dakikalık yakınlığı ile sömestre tatilinde hem doğa hem kültür turuna çıkmak isteyenlere alternatif olacak. Ayrıca misafirler Kayseri şehir merkezinde ve Talas’ta tarihi mekanları keşfederken, alışveriş yapma fırsatı da bulacak. 

6 Ocak 2017 Cuma

Türkiye'nin 500 Büyük Hizmet İhracatçısı arasına girdi

Corendon Airlines, Türkiye’nin En Büyük 500 Hizmet İhracatçısı sıralamasında “Yolcu Taşımacılığı ve Genel Hizmetleri” kategorisinde 7’inci oldu! Türkiye İhracatçılar Meclisi tarafından bu yıl ilk kez gerçekleştirilen “Türkiye'nin 500 Büyük Hizmet İhracatçısı 2015” araştırması sonuçlarına göre, Corendon Airlines, İlk 500 Hizmet İhracatçısı sıralamasında 16'ıncı; “Yolcu Taşımacılığı ve Genel Hizmetleri”  kategorisinde ise 7’inci oldu.

Turizmin içinde bulunduğu sıkıntılı günlere rağmen, hem filosunu büyüten hem de Rusya ve Arabistan gibi yeni destinasyonlara uçmaya başlayan Corendon Airlines’ın yatırımları hızla devam ediyor. Nisan 2017’de filosuna fabrika çıkışlı yeni nesil bir Boeing 737-800 Sky Interior daha katacak olan Corendon, 2017 yazında Alman pazarına da   yüzde 30 kapasite artışıyla girmeye hazırlanıyor. Öte yandan havayolu şirketlerinin küçülmeye gittiği bir dönemde yeni mezun Türk Yardımcı Pilotların tip ücretlerini karşılayarak bünyesinde istihdam edeceğini açıklamasıyla da gündemde uzun süre yer alan Corendon Airlines, 2016 yılını yükselen bir ivme ile kapattı. Krizlere rağmen büyüme ve başarı grafiğini sürekli yükselten Corendon Airlines, 2016 yılında, 600 çalışanı ve 688 milyon liralık cirosuyla, Fortune 500 “Türkiye’nin En Büyük Şirketleri” sıralamasında 231’inci; Capital 500 Listesinde ise 302’inci sırada yer aldı. www.turizminsesi.com  www.tourismexclusive.com

Tüm Dünyada Geçerli Bir Kariyer için Chef’s Table Mutfak Akademisi Profesyonel Eğitimleri

Türkiye’nin WACS (Dünya Şefler Birliği) Sertifikası veren tek okulu  Chef’s Table Mutfak Akademisi’nin 4 ay süren yeni dönem profesyonel eğitimleri Şubat ayında başlıyor. Ülkemizi Avustralya’dan Amerika’ya 20’yi aşkın ülkede başarı ile temsil etmiş Şef Serkan Bozkurt tarafından kurulan akademi, U düzen uygulamalı mutfak sisteminde verdiği eğitimin yanı sıra teori ve pratiği eş zamanlı öğreten bir eğitim modeli uyguluyor. Akademi bilinçli, teknik hakimiyeti yüksek ve inovatif aşçılar, pastacıları, yarının şeflerini yetiştirmeye devam ediyor. Akademi öğrencilerine M.E.B. sertifikası ile WACS Uluslararası Mesleki Yeterlilik Sertifikası – “WACS Professional Cook- Commis Chef Certificate” kazanma şansını vermesi ile de farklılaşıyor. 

Chef’s Table Mutfak Akademisi öğrencileri, WACS sertifikası ile artık aşçılıkta/pastacılıkta global standartlarda en geçerli kariyere sahip olacak. Sertifika sahibi olmak tüm dünyadaki uluslararası oteller ve işletmelerde çalışma imkanını elde etmek ve ‘Master Chef’lik kariyerine devam edebilmek anlamına geliyor.

Profesyonel Aşçılık Eğitimi 
Akademi, teknikler üzerinden dünya mutfağını öğreterek, yaptığını ifade edebilecek, bilinçli ve ayakları yere basan geleceğin şeflerini yetiştiriyor. Aşçılığı mesleğe dönüştürmek ve inovatif yaklaşımlar ile kendini geliştirip, uluslararası standartta mesleğe ve sertifikaya sahip olmak isteyenler için yeni dönem eğitim Şubat’ta başlıyor. En son teknoloji ile donatılmış mutfaklarında U düzen mutfak yapısında bireysel çalışılan istasyonlarda butik eğitim veren akademi, eğitmen şeflerin öğrenciler ile bire bir ilgilenmesine olanak sağlıyor. Öğrenciler eğitmenleri ve anlatılanları kolaylıkla görüp uygulayabiliyor. Teknikten tarife giden bir eğitim şekli benimsenen akademide her konu detayları ile kullanılacak ürünlerin nereden geldiği bilgisine kadar inilerek işleniyor.  Örneğin etin ilk önce genel özellikleri ve hayvanın hangi bölümünden, hangi özelliklere sahip ve hangi teknikler ile örtüşebilecek yapılar olduğu öğretiliyor. Bunun başlangıcı olarak da öğrenciler ile öncelikle büyük kasaphanelere girilip, hayvanın bölümlerinin yerinde incelenmesi ile işe başlanır, eğitim mutfaklarına ve teori devamlılığı ile pratiğe taşınır.  
 
*Bir dönemde maksimum 15 kişi alan ve birebir, butik eğitim veren akademinin hafta içi eğitimleri 13 Şubat’ta, hafta sonu eğitimleri ise 18 Şubat’ta başlıyor.
Stajlı eğitim programı 19.250 TL
Stajsız eğitim programı 18.250 TL

Profesyonel Pastacılık ve Ekmekçilik Eğitimi 
Ezberci bir eğitim yerine işe temeli anlatarak başlayan Chef’s Table Mutfak Akademisi, konu kakao ise kakao ağacından çekirdeğin hikayesi ile işe başlayıp çikolatanın vücut ısısından nasıl etkilendiğine varan deneysel yönlerini irdeleyerek her konuyu işliyor.  En son teknoloji ile donatılmış mutfakları ve butik eğitim vermesi ile akademi, eğitmen şeflerin öğrenciler ile bire bir ilgilenmesine olanak sağlıyor. Öğrenciler eğitmenleri ve anlatılanları kolaylıkla görebiliyor. Dünyadaki son trend ve teknolojileri uygulamalı olarak işleyerek öğrenen öğrenciler derin donanımlı olarak mezun oluyorlar. 

* Bir dönemde maksimum 12 kişi alan ve birebir, butik eğitim veren akademinin Hafta içi eğitimleri 13 Şubat’ta, hafta sonu eğitimleri ise 18 Şubat’ta başlıyor. 
Stajlı eğitim programı 17.250 TL
Stajsız eğitim programı 16.250 TL

“Fairmont Quasar İstanbul” Açılıyor!

“Anları anılara dönüştürmek” sloganıyla yola çıkan Fairmont, Türkiye’deki ilk otelini İstanbul’un kalbi Mecidiyeköy’de 16 Ocak’ta faaliyete giriyor.Misafirlerini şehrin en merkezi noktasında eşsiz bir deneyime davet eden Fairmont Quasar, İstanbulluların yeni cazibe noktalarından biri olmayı hedefliyor.New York’daki meşhur The Plaza’dan Londra’nın ikonik oteli The Savoy’a kadar yetmişin üzerindeki otelinde, yüz yılı aşkındır misafirlerinin “anlarını anılara dönüştüren” dünyaca ünlü otel zinciri Fairmont, İstanbul’un en merkezi noktalarından Mecidiyeköy’de, Türkiye’deki ilk otelini açıyor.

16 Ocak Pazartesi günü kapılarını açacak olan Fairmont Quasar İstanbul, çağdaş mimarisi, son teknoloji ile döşenmiş odaları ve kişiselleştirilmiş hizmetlerinin yanı sıra, restoran ve barları, Willow Stream Spa’sı ile İstanbulluları unutulmaz bir deneyimine davet ediyor. Fairmont Quasar İstanbul, 25’i süit, 209 lüks odaya ve 64 Fairmont Rezidans’a sahip. Otelin dizaynı, Amerikalı tasarım firması Wilson Associates tarafından, otelin bulunduğu bölgeyi yansıtan yerel unsurlarla kent kültürünün uyumu göz önünde bulundurularak oluşturuldu. Misafirlere şehrin karmaşasından bir adımda uzaklaşma imkanı veren konforlu, geniş süitlerin balkonlarından tarihi yarımada, Prens Adaları, Boğaz ve Marmara Denizi ile Haliç manzaraları izlenebiliyor. Fairmont Quasar İstanbul, global markasının tüm dünyada ilke edindiği “yerel ile bağlantılı olma” prensibinden yola çıkarak, konuklarına “İstanbulluların İstanbul’unu” yaşatmak için, hem lokasyon ve manzarası hem de özel concierge hizmetleri ve yerel turlar ile fark yaratacak.

Şehrin yeni lezzet durakları
Şehrin iş merkezinin kalbinde, ofis kuleleri, alışveriş merkezleri, renkli sokakları ve dükkanlarıyla bilinen Mecidiyeköy bölgesinde yükselen Fairmont Quasar İstanbul, her biri farklı konseptlerdeki restoran, bar ve lounge’ları ile farklı lezzet deneyimlerini bir arada sunacak.

AILA, Türk mutfağının dört bir yanından çeşitli lezzetleri yöresel malzemelerle ve mevsiminde hazırlayıp sunarken, içindeki ocakbaşı düzeni ve açık mutfağı ile konuklara eğlenceli ve farklı bir akşam vaat ediyor. Baktığı iç avlu, iyi havalarda restoranı keyifli bir bahçeye dönüştürüyor.
STATIONS, günün her saatinde rahatça ve zevkle yemek yemek için ideal bir adres. Doğu ve Batı mutfaklarını biraraya getiren seçenekler arasından verilen siparişleri şefler en taze ürünlerle, açık mutfakta konukların önünde hazırlıyorlar.

DEMLIQUE, Türkiye’nin geleneksel çay ve kahve kültürünü modern bir şekilde yorumlarken, en iyi Türk ve dünya çaylarını harika lezzetler ve tatlılar eşliğinde sunuyor.

MARBLE BAR, Fairmont’un hareketli lobisinde yer alan gerçek bir lobi bar... Uzun süre tadı damağınızda kalacak, “Fairmont – Classics Perfected” programından kokteyl ve içki çeşitlerinin yanı sıra, enerjik ve her daim yoğun atmosferiyle konukları keyifli bir sohbet ortamına davet ediyor.

UKIYO, Tasarımcı Marcel Wanders’ın sofistike tasarımıyla İstanbul’da yaz trendlerine yeni bir standart getirecek. Japonca “yüzen dünya” anlamına gelen Ukiyo, eşsiz şehir silueti ve deniz manzarası, lüks dekorasyonu ve Uzak Doğu esintili mutfağıyla yaz döneminde konuklarını bambaşka bir dünyaya götürecek.

“Willow Stream Spa” Türkiye’de…
Fairmont Quasar İstanbul, dünyaca ünlü bir başka markayı da İstanbul ile tanıştırıyor; Fairmont’un lüks spa markası olan ve dünyada yaklaşık 20 ülkede bulunan Willow Stream Spa, bir yandan pilates, EMS ve dünyadaki en yeni fitness trendlerinden PaviGym® gibi özel kişisel ve grup dersleri ile konukların enerjisini yeniden bulmasına yardımcı olurken, bir yandan da özgün bakım ve terapilerle, yoga ve meditasyon sınıfları ile ruhlarını ve bedenlerini dinlendirme fırsatı sunuyor.
Sekiz terapi odası ve bir VIP odasıyla 2000 metrekarelik alana yayılan Fairmont’un lüks spa markası Türk Hamamı geleneğini de otantik hamam bakımlarıyla günümüze taşıyor. Son teknoloji aletlerin yer aldığı spor merkezi, açık ve kapalı havuz gibi çok çeşitli canlanma ve wellness alanları sunan spa’da, stres karşıtı, kırışıklık giderici, cildi beslemeye yönelik cilt bakımı ve masaj uygulamaları da sunulacak. Dileyenler, Willow Stream Spa’ya üye olarak tüm hizmetlerden ve otelin sunduğu diğer ayrıcalıklardan da yararlanabilecekler.

İş hayatını lüks ile buluşturan mekanlar
Bazıları istendiğinde birleştirilebilen, farklı büyüklükteki etkinlik ve görüşmeler için tasarlanan 11 toplantı odası ile, kokteyl düzeninde 600, yemek düzeninde 450 kişi alabilen ve fuayesinden bahçeye çıkılan Luna Balo Salonu düğün, davet ve çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapmaya hazır. Şehir trafiğinden kaçmak ve zamanı etkin kullanmak isteyen misafirler için, otelin helikopter pisti de büyük kolaylık sağlıyor.

FAIRMONT HOTELS & RESORTS:
Yüz yılı aşkın bir otelcilik mirası bulunan Fairmont Hotels & Resorts, tüm dünyada konuklarına unutulmaz seyahat deneyimleri, düşünceli ve özenli hizmet ve eşsiz lüks oteller sunarak, gittikleri destinasyonu en gerçek haliyle deneyimlemeleri için çalışıyor. Tüm Fairmont otelleri, yerel öğelerden esinlenen restoranları, bar ve lounge’larının yanı sıra farklı tasarım ve iç mekanlarıyla da içinde bulundukları kentin enerjisini, kültürünü ve tarihini yansıtmayı hedefliyor. “Anları anılara dönüştürmek” sloganıyla yola çıkan Fairmont markasının, 70’in üzerinde oteli ve devam eden projeleri bulunuyor. Grupta, dünyanın en ikonik otellerinden New York’daki The Plaza, Londra’daki The Savoy, Dubai’deki Fairmont The Palm, Şangay’daki Fairmont Peace Hotel ve San Francisco Fairmont gibi yapılar da bulunuyor.

Spor Salonlarında Kalori Yerine Güven Kaybediyoruz

Dünyada yaklaşık yetmiş milyar dolarlık büyüme yaşayan Fitness Sektörü, Türkiye pazarında yılda yüzde beş büyüme kaydederken, üyelerini mağdur eden spor salonları nedeniyle güven kaybediyor.
Izmir Folkart Towers, Mistral Tower, Bostanlı Vapur İskelesi, Gaziemir ve Alaçatı Clubbaba’da bulunan Carrera Fitness & SPA İstanbul’da Kempinski Astoria AVM’den sonra Kempinski Bellevue Residence’da açılıyor. Çalışma hayatının rutininden kaçmak isteyenler için öncelikle, güvenilir spor merkezlerine ihtiyaç olduğunu söyleyen Carrera CEO’su Hüseyin Valentino Erikçi; “Önceliğimiz üye memnuniyeti ve sektörde kaybedilen güvenin kazanılmasıdır.” Erikçi; Türkiye pazarında bulunan 1.340 adet spor salonu ile yıllık ortalama %5 büyüme kaydeden Fitness sektörünün, büyümesine rağmen, Jatomi, Norse Life’in iflası ve Hillside Trio-Ataşehir gibi markaların kapanma süreçleri toplumda spor merkezleri ile ilgili olumsuz algı ve güven sorunu yarattığının altını çizdi.

Nüfusun 420 Bini Spor Salonlarına Gidiyor 
Yetmişbeş milyonluk Türkiye nüfusunun yaklaşık dörtyüzyirmibini spor salonlarına  gidiyor. Kaliteli hizmet anlayışıyla ve şeffaf iletişim ile sektördeki güven sorununu aşacaklarını belirten Carrera CEO’su Hüseyin Valentino Erikçi; “Carrera efsanesini fitness sektörüne taşıdık çünkü kalitesi ile yıllar içinde araba, elektronik ve moda başta olmak üzere birçok alanda bu marka tutku haline gelmiştir. Biz bu tutkuyu rutinden kaçmak isteyen üyelerimize yaşatmak istiyoruz. İş hayatının ve büyük şehirlerin koşuşturması içinde rutinden kaçmak isteyenler için toplamda 30.000 m2’ye varan spor ve sosyal yaşam alanı yarattık, içerisinde son teknoloji fitness ekipmanlarından oluşan özel konsept odaları, basket ve tenis sahaları, çok konuşulacak wellness & spa alanları bulunan Carrera Fitness & SPA, üyelerimizin sağlıklı yaşam alışkanlıkları kazanmaları için, rol model olacak ve her birinde ayrı başarı hikâyesi bulunan ödüllü spor hocalarımızı Carrera ailemize dahil ettik” diye konuştu.




HotelsPro’ya yeni Ortadoğu, Afrika ve Güney Asya Bölge Direktörü

Dünyanın önde gelen seyahat ve konaklama ürünü tedarikçilerinden MetGlobal şirketler grubunun, seyahat sektörü profesyonellerine teknoloji ve rezervasyon çözümleri sunan markası HotelsPro’da, Ortadoğu, Afrika ve Güney Asya Bölgesi Bölgesel Direktörlüğü’ne Alaeddin Jebrini Erkan getirildi. İş geliştirme, seyahat yönetimi, turizm yönetimi, online seyahat, takım yönetimi, stratejik planlama ve uluslararası satış konusunda uzman olan Erkan, HotelsPro’nun Orta Doğu, Afrika ve Güney Asya ülkelerindeki operasyonlarından sorumlu olacak.

1992 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi’nden mezun olan Alaeddin Jebrini Erkan, ardından Marmara Üniversitesi’nde yüksek lisans eğitimini tamamladı. Profesyonel kariyerine 1992 yılında İstanbul’da kurduğu Emirates Tours’da başlayan ve 2001 yılına kadar burada Yönetici Ortak olarak görevini sürdüren Erkan, ardından Los Angeles’a taşınarak Elbiali Grubu’nda Satış Direktörü olarak görev yaptı. ABD’deki görev süresinin ardından, 2006’da Dubai’de yer alan Avionics Travel&Tourism’e CEO unvanıyla transfer oldu. Bu görevinin ardından Dubai World adlı yatırım yönetimi şirketinde Kıdemli Seyahat Yöneticisi olarak çalıştı. 2009’da Birleşik Arap Emirlikleri menşeli Al Nasr International’da İş Geliştirme Direktörü olarak görev almaya başladı. Bu görevinden sonra Dubai Link Travel&Tours adlı şirkette Genel Müdür olarak görev yaptı. 2016’da HotelsPro’nun bünyesine katılan Erkan, HotelsPro’nun Orta Doğu, Afrika ve Güney Asya Bölge Direktörü olarak görev yapacak.

Alaeddin Jebrini Erkan’ın bünyelerine katılmasıyla ilgili açıklamada bulunan HotelsPro Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan: “Orta Doğu’nun en güçlü markalarında turizm alanında yöneticilik yaparak önemli başarılara imza atan Alaeddin Jebrini Erkan’ın HotelsPro ailesine katılmasından mutluluk duyduk. Hali hazırda dünyanın sayılı seyahat toptancılarından biri olan HotelsPro’nun Orta Doğu ve Afrika ülkeleri ile Asya ülkelerindeki hedeflerine, Alaeddin Jebrini Erkan’ın katkılarıyla daha da hızlı ulaşacağına inanıyoruz.” dedi. www.turizminsesi.com  www.tourismexclusive.com

İklim Meselesi National Geographic Ekranlarında

Dünyanın son dönemdeki en önemli gündem maddelerinden biri haline gelen iklim değişikliğinin Türkiye'deki izleri, Bosch Ev Aletleri'nin katkılarıyla 8 Ocak'ta İklim Meselesi belgeseli ile National Geographic ekranlarına geliyor.National Geographic’in İklim Meselesi belgeseli, tüm dünya ile birlikte ülkemizde de yaşanan iklim değişikliği ve bunun etkilerini, üç bölümlük özel bir belgesel seri ile ekranlara getiriyor. 

Belgeselin 8 Ocak Pazar günü saat 20.00’de yayınlanacak ilk bölümünde iklim değişikliğinin sebepleri üzerinde duruluyor. Günlük hayattaki elektrik gereksinimlerimiz ve bu elektriğin nasıl elde edildiği soruları üzerine yoğunlaşılıyor. Ülkemizdeki fosil yakıtların tüketimi ve HES Projesi, izleyiciye aktarılıyor. Serinin ikinci bölümünde ise İstanbul'un su döngüsü izleyicilere gerçek hayat hikayeleriyle aktarılırken aynı zamanda kuraklıkla mücadele eden çiftçilerin yaşadığı zorluklar yerinde ve çifçilerden alınan görüşlerle iletiliyor. Serinin son bölümünde ise ülkemizin sürdürülebilir enerji kaynakları kapasitesi ve doğal enerji bakımından ne kadar avantajlı konumda olduğu gözler önüne seriliyor. İklim Meselesi belgeseli; İklim Bilimci Levent Kurnaz, TEMA Vakfı Genel Müdürü ve İklim Değişikliği Uzmanı Doç. Dr. Barış Karapınar, Açık Radyo Programcısı ve Yayın Yönetmeni Ömer Madra ve WWF İklim ve Enerji Programı Danışmanı Mustafa Özgür Berke’nin de uzman görüşleriyle zenginleşerek izleyicilere konuyu hayatın içinden örneklerle daha görünür kılıyor.  
#durde


Uzak Doğu’ya Türkiye’deki otellerin kapısını UnionPay açıyor!

Dünyanın en büyük ödeme sistemlerinden UnionPay, İş Bankası ve HotelRunner işbirliği sayesinde Türkiye’ye Çin’den daha fazla online rezervasyon alma dönemini başlatıyor.UnionPay kart kullanıcıları, dünyanın her yerinden HotelRunner sistemindeki otellerde İş Bankası sanal POS’u üzerinden online rezervasyon yapabilecek ve ödemelerini doğrudan gerçekleştirebilecek. 5,8 milyar kart ile dünyanın en büyük ödeme sistemi olan UnionPay International ve Türkiye’nin elektronik ticaret alanında lider ve öncü bankası olan İş Bankası, dünyanın farklı ülkelerinde binlerce otel tarafından tercih edilen online satış ve kanal yönetimi platformu HotelRunner ile önemli bir işbirliğine imza attı. Bu işbirliği kapsamında başta dünya nüfusunun yaklaşık %20‘sini oluşturan Çin’den olmak üzere, HotelRunner üyesi oteller, İş Bankası’nın sanal POS hizmeti üzerinden dünyanın her yerinden, kendi web sitelerinden UnionPay aracılığı ile online rezervasyon ve ödeme kabul edebilecek. 

HotelRunner üzerinden UnionPay hesabı açan ilk 50 otel, 127 ülkede 719 şehirde kullanılan HotelRunner’ın rezervasyon modülü, mobil uyumlu web sitesi, kampanya ve promosyon modülü ile daha birçok hizmetini kapsayan özel paketinden ücretsiz olarak yararlanabilecek. Türkiye İş Bankası, UnionPay ve HotelRunner‘ın bu işbirliği sayesinde Türk turizm sektörüne  özellikle Çinli turistleri ülkemize çekmek açısından büyük fırsat sağlanıyor.  

HEDEFTE 120 MİLYON ÇİNLİ VAR
Bu önemli işbirliğini değerlendiren UnionPay International Orta Doğu Genel Müdürü Han Wang; “UnionPay, artık sadece Çinlilere hizmet sunan bir kart kuruluşu değil; uluslararası alanda hizmet veren büyük bir kart markası. Kurmuş olduğumuz bu güçlü işbirliğinin, Türkiye’nin turizm alanlarındaki gelirlerine olumlu yansıyacağını düşünüyorum. Bu işbirliği Çinli turistlerin Türkiye’yi tercih etmesini sağlayacağı gibi, yerli turist için de çok sayıda avantajı beraberinde getirecek” dedi. Çinlilerin dünya turizminde harcadıkları paranın gün geçtikçe arttığına dikkat çeken Wang, “Her yıl 120 milyon Çinli turist yurtdışına seyahat ediyor. 2016 yılında Türkiye’yi ziyaret eden Çinli turist sayısı 200 bin oldu. Bu sayının yaptığımız güçlü işbirliği ile artmasını hedefliyoruz. Öte yandan UnionPay kartları bugün İstanbul, Ankara, Nevşehir, Denizli, Konya’nın yanı sıra, Kapadokya gibi turistik bölgelerdeki iş yerlerinin yüzde 70’inden fazlasında kabul ediliyor” diye ekledi. 

İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Yalçın Sezen bu işbirliğine ilişkin görüşlerini şöyle ifade etti: “Son yıllarda başta Çin olmak üzere bütün Uzak Doğu ekonomilerinin dünya ile entegrasyon alanları büyüdü. Bankamızın sağladığı altyapı sayesinde UnionPay kart sahipleri online olarak vize, ulaşım ve konaklama ihtiyaçlarını kendi ülkelerindeyken karşılayabiliyorlar. Ülkemize geldikten sonra da 6.500’ün üzerinde Bankamatik’ten nakit temin edebildikleri gibi yaklaşık 450 bin İş Bankası üye işyerinden alışveriş de yapabiliyorlar. Bankamızca kurulan UnionPay ekosistemini Hotelrunner ile yaptığımız işbirliğiyle genişletip güçlendirmiş olduk.  Ülkemize daha fazla turistin gelmesini de sağlayacak şekilde, ekosistem bakış açısı ile kurgulayıp hayata geçirdiğimiz bu işbirliğinin turizm sektörümüze, dolayısıyla milli gelirimize olumlu yansıyacağını düşünüyoruz. . İş Bankası olarak ülke ekonomisine katkı sağlama misyonumuz ile uyumlu uluslararası işbirlikleri ile faaliyet alanımızı genişleterek, temas ettiğimiz müşteri sayısını artırmayı hedefliyoruz.” HotelRunner Kurucu Ortağı ve CEO’su Arden Agopyan ise, “Sektöre daima yenilikçi çözümler sunan ve otellerin online direkt rezervasyon oranlarını artırmalarına destek olan bir platform olarak, konaklama tesislerinin web siteleri ve rezervasyon modüllerinden online ödeme kabul edebilecekleri yöntemler arasına UnionPay’i de eklemiş olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz” diyor. Bu önemli işbirliği ile Türkiye’ye özellikle Uzak Doğu’dan turist talebinin artmasını hedeflediklerini paylaşan Agopyan, “Ülkemizdeki otellerin, önemli bir nüfusa sahip Çin’den daha fazla online rezervasyon almasını sağlamayı amaçlıyoruz” dedi. 

4 Ocak 2017 Çarşamba

Eurowings’ten iki yeni destinasyon: Windhoek ve Montego Bay

Eurowings, kıtalararası uzun mesafe uçuş noktalarına yenilerini ekliyor. Havayolunun gelecek yıl Temmuz ayında başlatacağı yeni varış noktaları, Namibya'nın başkenti Windhoek ve Karayip Adası Jamaika’nın turizm cenneti Montego Bay. Uzun mesafeli uçuş ağını genişleten Lufthansa Grubu'nun kaliteli düşük maliyetli taşıyıcısı Eurowings’in güzergahları arasından on üç noktaya rezervasyonlar şimdiden yapılabiliyor. Eurowings’in tüm uzun mesafeli uçuşları Köln/Bonn havalimanı kalkışlı olarak gerçekleştiriliyor. Ayrıca havayolu, Almanya ve Avrupa’nın pek çok havalimanından da bağlantılar sunduğundan diğer bölgelerden gelen yolcular da Eurowings’in uygun fiyatlarından yararlanabiliyor. Smart Connect (tek aktarmalı) uçuşlar, Berlin, Hamburg, Zürih, Viyana, Londra/Stansted ve Londra/Heathrow havalimanlarından gerçekleştiriliyor.

Eurowings, 2016 yılında kıtalararası uçuş noktalarına yaklaşık yarım milyon yolcu taşıdı. %90’ın üzerinde doluluk oranına sahip uzun mesafe uçuşları, havayolunun gelecekte de bu başarıyı sürdüreceğinin bir göstergesidir. Her hafta Çarşamba ve Pazar günleri Almanya kalkışlı olarak düzenlenecek Windhoek’a ilk uçuş 12 Temmuz 2017, Jamaika’nın kuzeybatısındaki Montego Bay’e seferler ise Pazartesi ve Perşembe günleri Köln/Bonn kalkışlı olarak yapılacak. Karayip Adasına ilk uçuş 3 Temmuz 2017 tarihinde gerçekleştirilecek. Uçuşlar, Eurowings’in uzun menzilli uçağı Airbus A330 ile düzenlenecek.

Eurowings’in cazip fiyatları ile yeni destinasyonlara seyahat etmek isteyen yolcular, çağrı merkezinden veya www.eurowings.com web sitesi üzerinden rezervasyonlarını yapabilirler. Eurowings’in BASIC, SMART ve BEST tarife seçeneklerinin üçü de yolcularına, kendi akıllı telefonları, tablet veya dizüstü bilgisayarları vasıtası ile erişilebileceği en gelişmiş eğlence sisteminin yanı sıra kabin içi internet hizmeti sunuyor.

Meeting Point Turkey, Türkiye'nin en büyük 17. hizmet ihracatçısı oldu

Türkiye İhracatçılar Meclisi tarafından bu yıl ilki gerçekleştirilen “Türkiye'nin 500 Büyük Hizmet İhracatçısı” 2015 yılı araştırması sonuçlarına göre, Meeting Point Turkey İlk 500 Hizmet İhracatçısı sıralamasında 17., Turizm Hizmetleri kategorisinde ise 4. oldu. 

Türkiye'nin lider destinasyon yönetim şirketi Meeting Point Turkey, kuruluşundan bu yana gösterdiği başarılı performansı ile sektörde öne çıkmaya ve beğeni toplamaya devam ediyor. Geride bıraktığımız yılda ülkeye 800 bin turist getiren ve 2015 yılında 300 milyon Dolar matrah elde eden şirket, başarılarının karşılığını faaliyet gösterdiği alanlarda layık görüldüğü ödüller ile alıyor. Son olarak Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından Türkiye'nin 500 Büyük İhracatçısı arasında gösterilen şirket, İlk 500 Hizmet İhracatçı sıralamasında 17., Turizm Hizmetleri kategorisinde ise 4. oldu.

Turizm sektörü için oldukça zor geçen bir yılı hedeflerini gerçekleştirmeyi başararak kapatan Meeting Point Turkey, 2017'de de başarısını sürdürmek için yoğun bir hazırlık dönemi geçiriyor. Şirket, tüm paydaşlarıyla sık aralıklarla gerçekleştirdiği strateji toplantıları ile zor geçeceği yönünde sinyaller vermesine rağmen 2017'de ülke turizminin tekrar çıkışa geçmesi için çalışmalarına devam ediyor.

Meeting Point Türkiye
Meeting Point Türkiye, hizmet verdiği çok sayıda turizm operatörü, yatak bankası ve online seyahat acentesi ile Türkiye'nin lider destinasyon yönetim şirketidir. Meeting Point Türkiye, FTI Group bünyesinde 2009 yılında Almanya'da kurulan destinasyon yönetim şirketi Meeting Point International'ın bir iştirakidir. Meeting Point International; yatak bankası Youtravel, turizm endüstrisinde en gelişmiş otomasyon sistemlerini geliştirmek üzerine odaklanan yazılım geliştirme şirketi Project Beagle ve 7 ülkede 40 oteli ile hızlı bir büyüme gösteren LABRANDA Hotels  & Resorts gibi 44 farklı konumda 20 kurulu  destinasyon  yönetim  şirketini  (DMC) kapsayan, kurulduğu günden itibaren kısa sürede dünya çapında büyüklüğe kavuşan bir şirkettir. Meeting Point International; konaklama, transfer, tur, bölge gezileri, VIP tedavi ve MICE (toplantı, teşvik, kongre ve organizasyon) gibi sayısız ürün ve hizmet portfolyosu ile kaliteli bir hizmet sunmayı kendine misyon edinmiştir.

Eurosport, Avrupa'da Olimpiyat Oyunları’nın yeni ev sahibi oluyor!

Discovery Communications ile Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) arasındaki ortaklık 1 Ocak 2017 tarihinde resmen başlıyor.Olimpiyat halkaları ve yeni marka kimliği, tüm Eurosport ekranlarında ve platformlarında yayınlanıyor. 2017 yılının ilk günü, Avrupa'daki Olimpiyat Oyunları’nın yeni ev sahibi olan Eurosport için önemli bir yolculuğun başlangıcını simgeliyor. Eurosport’un Olimpiyat Oyunları logosu, Avrupa'nın bir numaralı spor destinasyonu ve dünyanın en büyük spor etkinliği için yeni bir dönemin başlangıcını ifade ediyor.

Eurosport'un iki ikonik kimliğini ve olimpik halkları bir araya getiren logo, sportif mükemmelliğin ve dünya üzerindeki tüm sporcuların hayallerinin buluşması anlamını taşıyor. Almanya'da gerçekleşen efsanevi ‘4 Hills' FIS Kayakla Atlama Dünya Kupası’nın öncesinde logo, Eurosport Player, Eurosport.com ve Eurosport’un sosyal medya platformları ve naklen yayın aracılığıyla bugün tüm dünyada ekranlara geldi. Bu etkinlik, Eurosport ekranlarında yüzlerce saat canlı olarak yayınlanacak Kış Sporları Dünya Kupası ve Dünya Şampiyonası’nın bir parçası ve bu süreçte izleyiciler, sporcuların 2018 PyeongChang Kış Olimpiyatları’na giden yolculuğunun her adımını izleyebilecekler. Açılış sırasında Eurosport, yeni Olimpiyat Oyunları filmini yayınladı: “Milyonlarca Yolculuk, Bir Hedef”. Film, iki sporcunun çocukluktan yarışlara kadarki tüm yolculuğunu, olimpik bir sporcu olma yolunda adanmışlığın getirdiği zorunlulukları ve üstesinden gelinen zorlukları gözler önüne seriyor.

Olimpiyat Oyunları’na ev sahipliği yapan Eurosport, Avrupa'da ekran başındaki milyonlarca insana en iyi olimpik deneyimi yaşatacak. Olimpiyatlarda her saniye çok önemlidir bu sebeple Eurosport izleyicilerin hiç bir anı kaçırmamasını sağlayacak.Discovery Networks International Başkanı ve CEO’su JB Perrette, “30 yılı aşkın süredir Discovery’nin misyonu dünyanın her yerindeki insanlara ilham vermektir. Olimpiyat Oyunları’nın Avrupa’da ev sahibi olmak ve dünyanın en büyük küresel markalarından biri ile işbirliği yapmak heycan verici. Biz, Olimpiyat Oyunları deneyimini yeniden tanımlamak ve Avrupa’da daha fazla insana her zamankinden daha fazla ekranda ulaşmak için yolculuğumuza başlıyoruz” dedi.


Eurosport CEO’su Peter Hutton, “Eurosport, yıl boyunca kış ve yaz Olimpiyat sporlarını yayınlama geleneği ile gurur duymaktadır. Bu yolculuğa, Olimpiyat Oyunları’nın yeni en sahibi Eurosport ile devam etmekten dolayı çok mutluyuz.”“Planlamalarımız devam ediyor, ayrıca Bernie Ross Olimpiyat Oyunları’nın yapımına liderlik edecek olması ile Eurosport’un 2018 Olimpiyat Oyunları’na ilk ev sahipliği için hazırlıklarımızda büyük ilerlemeler kaydettik” dedi.2015 yılı Haziran ayında Uluslararası Olimpiyat Komitesi tarafından duyurulması ile Discovery Communications ve Eurosport, Avrupa'da 50 ülke ve bölgede* 2018’den 2024 yılına kadar Olimpiyat Oyunları’nın multimedya haklarını elinde bulundurmaktadır.

*Fransa 2018-2020 hariçtir. Eurosport, İngiltere 2018'de ve 2020 yılında resmi yayıncı olacaktır. Rusya hariçtir.


Alkoçlar’dan turizm için seferberlik ve birlik çağrısı

Alkoçlar Yönetim Kurulu Başkanı Ender Alkoçlar, TUROFED’ e “milli tatil” çağrısı ve teşvik talebinde bulundu. Alkoçlar Yönetim Kurulu Başkanı Ender Alkoçlar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın milli seferberlik sözünü feyz alarak ülkemizin doğal güzelliklerini değerlendirmek, ülke ekonomisine ve turizm sektörüne katkı sağlamak amacıyla “milli tatil” çağrısında ve teşvik talebinde bulundu.

Alkoçlar Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ender Alkoçlar’ın başta TÜROFED olmak üzere tüm turizm meslek örgütlerine gönderdiği mektup şu şekilde:

Sayın Başkanım,
Değerli Meslektaşım,
Bildiğiniz gibi 24 Kasım 2015 tarihinde Rus uçağının düşürülmesi ile başlayan büyük turizm krizi, sezonun tam ortasında yaşanan, hain 15 Temmuz darbe girişimi, son üç aydır ülkemizin çeşitli merkezlerinde gerçekleştirilen terör eylemleri ve son olarak, dünyanın en büyük metropollerinden birisi olan İstanbul’da, yılbaşı gecesi, eğlence merkezine yapılan korkunç saldırı ile derinleşmeye devam etmektedir.

Turizm sektörü, ülkemizde seksenli yıllarda başlayan ve her yıl ciddi oranlarda büyüyerek, ekonomimizin cari açıklarını kapatan, elliden fazla sektöre tedarik imkanı veren, milyonlara gence istihdam yaratan, lokomotif sektörlerden birisi haline gelmiştir. Ne var ki yukarıda bahsettiğimiz olaylar, sektörün bunca yıllık emeğini ve tüm dünya üzerindeki olumlu algısını zedeleyerek, gerek ülke ekonomisine, gerekse sektörümüze, telafisi zor zararlara yol açmak üzeredir.

Mevcut kriz ortamında, sektörün üç ana taşıyıcısından olan tur operatörleri ve uçak şirketleri, KKDF destekli krediler ve yakıt destekleri ile teşvik kapsamına alınmış ancak sektörün ana ekseninde yer alan ve tüm riski taşıyıp, istihdamın büyük kısmını yaratan otel işletmecileri hemen hemen hiçbir destek alamamıştır.

1950 yılından bugüne kadar otelcilik sektöründe yer alan Alkoçlar Grubu olarak sektör temsilcilerimizi, bizlerini sesini toplumun her kesimine duyurmaya ve derdimizi daha yüksek sesle anlatmaya davet ediyoruz.

Bu çerçevede Alkoçlar Grubu olarak önerimiz; Sayın Cumhurbaşkanımızın, Milli Seferberlik sözünden feyz alarak bizimde “ MİLLİ TATİL” kampanyası başlatmaktadır. Vatandaşlarımıza, bu yıl yurt dışında Fransa, İtalya sahillerinde, Avusturya dağlarında değil , dünyanın en güzel sahillerine ve en iyi hizmetin verildiği dağlarına sahip olan kendi ülkemizde tatil yapmayı teşvik edecek büyük bir “MİLLİ TATİL” kampanyası yapılması gerektiğini düşünüyorum.

Zaman, birlik ve beraberlik, yerli malı kullanma ve Milli Seferberlik zamanıysa, bizlerde MİLLİ TATİL seferberliği başlatmalıyız. Duyarlı Türk milleti böyle milli bir kampanyaya kayıtsız kalmayacaktır.

Yine yukarıda belirttiğim gibi 2017 yılında otelcilere kapsamlı bir teşvik paketi sunulması gerektiğini düşünüyoruz. Bu bağlamda işletme maliyetlerimizin en önemli kalemleri olan, personel ve enerji giderlerinde, vergi ve SGK paylarının oranlarında ciddi indirimlerin ve uzun vadeli ertelemelerin yapılması gerektiği inancındayım.

Sayın Başkanım,
Yukarıdaki önerileri sizlerin de muhakkak defalarca gündeme getirmiş olduğunuzu biliyorum. Ancak daha güçlü lobi çalışmaları ile daha önce operatör ve uçak şirketlerinin almış olduğu teşviklere paralel, biz otelcilerinde “MİLLİ TATİL” seferberliği çerçevesinde, hem güçlü bir kampanyayı, hem de kapsamlı bir teşvik paketini gündeme aldırmamız gerekiyor. Ancak bu şekilde uzun yıllar büyük emeklerle bugünlere getirilen “Otelcilik sektörünün” ayakta kalması sağlanabilecektir.

Önerilerimiz, tespitlerimiz ve kısmen serzenişlerimiz hiçbir şekilde siyasi ve taraflı olmayıp sadece sektörde binlerce kişiye istihdam sağlayan bir meslektaşınızın yalın düşünceleridir.

Saygılarımla

Ender Alkoçlar

Alkoçlar Grubu Yönetim Kurulu Başkanı

TEMSA’nın 15 bininci Prestij mutluluğu

Türkiye otobüs pazarının lider markası TEMSA, 15 bininci Prestij’i banttan indirdi. Prestij SX modelinin banttan inişi tüm TEMSA çalışanlarının katılımı ile kutlandı.Prestij üretimine 1992 yılında başlayan TEMSA, 15 bininci Prestij’in üretimini gerçekleştirerek, 28 Aralık 2016 Çarşamba günü görkemli bir törenle banttan indirdi. TEMSA fabrikasında düzenlenen törene TEMSA Genel Müdürü Dinçer Çelik ve 1700 TEMSA çalışanı katıldı. 

Prestij efsanesi 1992 yılında başladı 
Prestij efsanesinin 1992 yılında başladığına dikkat çeken Dinçer Çelik, “Kullanıcısı için her zaman güçlü, yakışıklı ve havalı, yolcusu içinse konforlu, rahat ve ferah oldu Prestij… Her daim kendi segmentinin lideri ve otobüsçünün ekmek teknesi oldu. Zamana hep uyum sağladı Prestij; modernleşti, yenilendi ve gelişti. Yıllarca okul ve personel servisçilerinin, yakın mesafe taşımacıların ve turizmcilerin gözdesi oldu. Son olarak, yepyeni tasarımıyla, daha modern görünümüyle ve üstün donanımlarıyla Prestij SX ismiyle 21 Mart 2016’da Türkiye’nin beğenisine sunuldu. 2016 yılında satılan Prestij sayısı 1053 adet oldu” dedi.

2016’da 15 bininci Prestij 
“Bugün TEMSA için gurur verici bir gün” diyen Dinçer Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: “1992 yılından beri üretimini gerçekleştirdiğimiz midibüs segmentinde Prestij aracımızın 15 binincisini banttan indiriyoruz. Önümüzdeki süreçte 20 binincinin de gururunu yaşamak mümkün olacaktır buna inanıyoruz. Çünkü TEMSA, büyüyen ürün gamı ve pazar payı ile Türkiye otobüs pazarının lider markası konumuna geldi. Her ihtiyaca yönelik üretimini gerçekleştirdiği araçlarla hızlı çözümler sunarak pazarda teknolojisiyle, maliyet avantajları ile fark yarattı. Bu fark da bizi liderlik konumuna taşıdı. Gelinen bu nokta mühendislerimizin, işçilerimizin ve yönetim biriminin katkısı, Sabancı Holding yönetiminin bize güvenmesi ve sonuna kadar desteklemesinin sonucunda gerçekleşti” diye konuştu.

TEMSA her zaman büyük hedeflere koşar 
TEMSA olarak hedeflerinin bununla sınırlı olmadığını daha büyük hedeflere koşmak için var güçleriyle çalışacaklarını söyleyen Dinçer Çelik, “Yıla birçok ürün tanıtımı ile başladık. 2016 yılında Safir Plus ve Maraton’u müşterilerimizle buluşturduk. 6 Nisan 2016’da MD9 electriCITY aracımızı tanıttık. 7 Aralık 2016’da ülkemizin yüzde yüz yerli ilk elektrikli otobüsü olan Avenue EV aracımızı Aselsan ile geliştirdik ve tanıtımını yaptık. Yine bu yıl 18 metrelik körüklü otobüsümüzün ilk teslimatını da yaptık. Bugün artık Türkiye’nin birçok ilinin kent içi ulaşımında Avenue aracımız hizmet veriyor. Şehirler arasında Safir Plus aracımız ile 2+1 segmentinde fark yarattık. Birçok şehirler arası firmanın filosunda Safir aracımız yerini aldı. Maraton aracımız da koşusuna başladı. TEMSA’nın üst segmentte en önemli aracı haline geldi. Bütün bu başarılarda sizlerin göz nurunuz, el emeğiniz var. Tüm TEMSA çalışanlarına teşekkür ediyorum. TEMSA her zaman büyük hedeflere doğru olan koşusunu sürdürdü, bundan sonra da bu koşusuna devam edecek” dedi.

“2017’den umutluyuz”
Yaşanan tüm zorluklara rağmen bu ülkenin geleceğine güvendiklerini ve bu güven doğrultusunda yatırım süreçlerini artırarak devam ettiklerini de vurgulayan Dinçer Çelik konuşması şu sözlerle tamamladı: “Evet, 2016 zor bir yıldı. Ama teknolojik üstünlüğümüz ve maliyet avantajlarımız bizi en çok tercih edilen marka haline getirdi. 2017’den TEMSA olarak umutluyuz. Ülkemiz yaşadığı zorlu süreci atlatacak ve yine ülkemizi gururlandıracak, katma değer yaratacak çalışmalara imza atacağız. Bugün TEMSA araçları 66 ülkenin yollarında ülkemizin gururu olmuş durumda. ABD yollarında TEMSA ürünleri hizmet veriyor. AB ülkelerinde Türk markası TEMSA pazar payını her geçen gün büyütmeye devam ediyor. Biz ülkemizin geleceğine güveniyoruz. Yatırım yapmaya da devam edeceğiz.”    

Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı: “10 Mart’ta Milli Kültür Şurası’nı Toplayacağız”

ATO Yönetimi Kültür ve Turizm Bakanı Avcı’yı ziyaret etti 
Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı, “27 yıldır toplanmayan Milli Kültür Şurası’nı 10 Mart’ta toplayacağız” dedi. Avcı, Turizm Şurası için hazırlık çalışmalarına da başladıklarını belirterek, “Bu toplantılarda sektörlerin içinden gelen insanlar sorunları ele alıp, çözüm önerilerini aktaracaklar” dedi. 

Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, Meclis Başkanı Nuri Gürgür, Yönetim Kurulu ve Meclis Üyeleriyle birlikte Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı’yı makamında ziyaret etti. ATO heyet üyeleri hakkında tek tek bilgi alan Bakan Avcı, yaptığı konuşmada, ülkemiz kültür ve sanat alanındaki çalışmalarda yaşanan sıkıntılar ve çözüm yollarının detaylı bir şekilde ele alınacağı Milli Kültür Şurası’nın 10 Mart’ta İstanbul’da toplanacağını bildirdi. Bakan Avcı, bu şuranın ardından da Turizm Şurası toplayacaklarını ifade etti.
Ziyarette konuşan ATO Meclis Başkanı Nuri Gürgür, Türk dünyasının ilişkilerinin heyecanla başladığını ancak aynı şekilde devam etmediğini belirterek, “Halk müziği kültür coğrafyasında bağları güçlendirecek unsur olabilir” dedi. Gürgür, temel kültür kaynağı olabilecek eserlerin Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından bastırılıp, gençlerin yararına sunulabileceğini söyledi.

-YENİ YILA HAKKARİ YÜKSEKOVA’DA GİRDİK-
ATO Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran da yaptığı konuşmada, Türkiye’nin terör örgütlerinin saldırıları karşısında sıkıntılı günler yaşadığını, ancak beklenenin aksine terörün bölücü değil birleştirici etki yaptığını söyledi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Fatih Şahin başkanlığında sivil toplum örgütleriyle birlikte “kardeşlik köprüsü” kurmak üzere Hakkari’ye gittiklerini anlatan Baran, “Yeni yıla Hakkari’de girdik. İnsanlarımızla birlikte olduk, karakollarımızı ziyaret ettik, köylerimize misafir olduk. Oradaki insanlarımızın yüzündeki ışığı gördük. Terör lafı hiç edilmedi. Güneydoğu’da insanımızın gündemi iş ve aş. Terör bitecek, Türkiye ekonomik ve sosyal alanlarda sıçramasını yapacak” dedi.

-ATO İKİ BÜYÜK ORGANİZASYONA İMZA ATACAK-
Baran, yönetim olarak yürüttükleri çalışmalar ve projeleri hakkında da bilgi verdi. Nefes Kredisi’ne Türkiye’de en büyük katkıyı sağlayan oda olduklarını kaydeden Baran, “Ankara’da üyelerimiz için 1 milyar liralık bir kredi hacmi oluşturduk. Kredi üst sınırını 100 bin TL olarak belirledik. Böylelikle 20 bin ATO üyesi nefes alabilecek” dedi.Baran, ATO’nun 2017 programında yer alan faaliyetlerden de söz ederek, “Yeni yönetim olarak kollarımızı sıvadık çalışmalara başladık. İlk olarak iki büyük organizasyona imza atacağız. Bunlardan biri Ankara Ticaret Kongresi, diğeri de Coğrafi İşaretler Zirvesi” diye konuştu.ATO heyetinin Bakan Avcı’yı ziyaretinde ATO Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran’a,  ATO Meclis Başkanı Nuri Gürgür, Yönetim Kurulu Başkan Vekilleri Mustafa Deryal ve Mehmet Aypek, Yönetim Kurulu Üyeleri Selahattin Karaoğlan, M. Ülkü Karakuş, Musa Beşparmak, Kemal Gazioğlu, Faruk Köylüoğlu, Meclis Üyeleri Nizamettin Uğurlu ve Seçim Aydın eşlik etti.

Melodi Baç’ın Anka Serisi’nin ikinci parçası olan 4. kitabı çıktı


“100.NESİL”
Savaşları kazandıran yüreğinizdeki güçtür!
13 yaşında yayınlanan ilk seri kitabı Yasak ile dikkatleri çeken Melodi Baç, 2. Serisi Anka ile de adından söz ettirmeye devam ediyor. Büyülü gerçekçiliği, fantastik atmosferi ile okurları bir yandan sürükleyen bir yandan şaşırtan Anka Serisi’nin 2. kitabı 100.Nesil’de yazar Crictus adlı fantastik bir gezegendeki ölümsüz iki kardeş arasındaki sonsuz taht savaşını anlatıyor. Melodi Baç’ın Anka kuşunun efsanesinden yola çıkarak yazamaya başladığı Anka Serisi’nin 2. Kitabı 100.Nesil bir yol hikayesi. Fantastik bir yolculuğu anlatan kitabın kahramanları, vücut değiştirerek hayatlarını devam ettiren Carmen Anka ve Enka Kamilla kardeşler; ihaneti, aşkı, arkadaşlığı, aileyi, fedakarlığı ve cesareti tanıtırken adeta yaşatıyor. Carmen Anka tahta yeniçıkmıştır ve yabancısı olduğu büyükbir gezegeni idare etmeye çalışmaktadır. Bu sırada ölümsüz kardeşi Enka Kamilla ise yeni bir beden bulmuştur ve tahtına oturmak için hazırlıklarına başlamıştır. Enka ve Anka kardeşler arasındaki güç eşitliği her 100 nesilde bir bozulmakta ve 100. nesline ulaşan taraf çok daha fazla güç elde etmektedir . 

Bu sefer 100. Nesil Enka Kamilla'dadır. Anka Carmen, halkını ve her iki gezegendeki sevdiklerini korumak için kardeşi Enka Kamilla' yı yenmeli sayısız fedakarlıklar yapmalıdır. Hatta belki de çok daha fazlasını…

21. yaşındaki genç yazar Melodi Baç, “Carmen Anka kendini keşfetmeli, ayakları üstünde durmayı öğrenmeliydi. Serinin ilk kitabı Anka’nın Dönüşü’nden sonra artık Anka'nın kanatlanma zamanı gelmişti. Kitabı yazarken ben de Carmen Anka gibi geliştim, değiştim.” dedi.

ARKA KAPAK YAZISI
Artık bir kraliçe olan Carmen, her şeyin yoluna gireceğini düşündüğünde yanılıyordu. Çünkü ölümsüz kardeşi Enka çoktan bir beden bulmuş ve onu öldürmek için yola koyulmuştu. Üstelik bu sefer Enka 100. Nesil'deydi.
Carmen'ın koca bir gezegeni yönetmesi, 100.Nesil'i yenmenin yollarını bulması ve çok büyük fedakarlıklar yapması gerekecekti. Asıl savaş şimdi başlıyordu...

Destek Yayınları/Edebiyat/368 syf./24 TL

www.turizminsesi.com  www.tourismexclusive.com