BAYRAMDA BESLENMEYE DİKKAT!
Ramazan
ayının bitmesine yakın doktorlar bayramda da beslenmeye dikkat edilmesi
gerektiği konusunda uyardı. Bayramda alınacak gıdalarda aşırıya kaçılması,
yemeklere birden yüklenilmesi başta kalp krizi ve şeker hastalığı olmak üzere
birçok rahatsızlığa sebebiyet verebilir.
Ramazan
ayında oruç tutan kişilerin yeme, içme ve uyku döngüsünde doğal olarak büyük
değişiklikler olduğunu belirten Kalp ve Damar Cerrahı Doç. Dr. Vedat Nisanoğlu
“Günlük fiziksel aktivite ve ilaç kullanım alışkanlıkları da bu dönemde
sıklıkla değişmektedir. Sağlıklı insanlar gibi yaşamaya devam eden pek çok kalp
hastası her ramazan gelişinde oruç tutup tutamayacağını bilmek ister. Bu konuda
halkın bilgilendirilmesi biz hekimlerin önemli bir vazifesidir” dedi.
Ramazan
ayında açlık süresinin yaklaşık 15 saat olduğu ve yaz aylarına denk geldiğini
hatırlatan İstanbul Gelişim Üniversitesi Sağlık Bilimleri Yüksekokulu Müdürü
Yrd. Doç. Dr. A. Yüksel Barut, “Sağlık sorunları olan ve ilaç kullanan
bireylerin öncelikle hekimine danışması gerekmektedir. Özellikle bypass
ameliyatı geçirmiş olanlar, koroner stent takılan olgular, hamileler, hipertansiyon tanısı önceden konulmuş ve
farklı saatlerde, farklı ilaç kullananlar, böbrek yetmezliği bulunanlar vb.
kronik hastalığı olan olgular bayramda aldıkları gıdalara ve yeme içme düzenine
daha fazla dikkat etmelidirler” diye konuştu.
Kalp
hastalığı olanların normal yaşamları boyunca ilaçlarını düzenli almak, doğru ve
zamanında beslenmek, uyku ve fiziksel aktivitelerini düzenli biçimde yapmak
zorunda olduklarını söyleyen Kalp ve Damar Cerrahı Doç. Dr. Vedat Nisanoğlu, “
Oruç tutmak isteyen kalp hastaları ramazan öncesi kurmuş oldukları günlük
düzenlerini oruç tutarken de korudular. Aynı şekilde bayramda da buna dikkat
etmelidirler. Bu prensipler çerçevesinde çoğu kalp hastası oruç tutabilir. Buna
karşın, ilaç tedavisine rağmen şikâyetleri devam eden hastalar, ağır kalp
yetmezliği bulunanlar, kalp hastalığı ile birlikte insülin bağımlı şeker
hastalığı olanlar, ciddi ritm problemi bulunanlar, günde 3 veya daha fazla
öğünde kalp ilacı kullanması gerekenlerin oruç tutması önerilmemektedir. Bundan
başka son birkaç ay içerisinde kalp ameliyatı olanlar veya kalp damarlarına
girişimsel müdahalede bulunulanlarda iyileşme süreci tamamlanmadığı için oruç
tutmaları sakıncalı olabilir. Özellikle ramazan ayının bitiminden sonra oruç
tutan hastaların yemek yemede aşırıya kaçmaması gerekir. Yine doktorlarının
kendilerine kullanımını yasakladığı gıdaları bu dönemde de almamaları gerekir”
dedi.
Güne
başlarken kahvaltı yapmanın önemine dikkat çeken İstanbul Gelişim Üniversitesi
Sağlık Bilimleri Yüksekokulu Müdürü Yrd. Doç. Dr. A. Yüksel Barut, “Aynı
şekilde oruca hazırlık olan sahurun, bayramda kahvaltı alışkanlığına devam
edilmesinin de önemi büyüktür ve hiçbir şekilde atlanmamalıdır. Örneğin, sahura
kalkmadan oruç tutmak birçok rahatsızlığın (reflü, gastrit, ülser, kabızlık,
hipertansiyon, diyabet, böbrek yetmezliği, vb.) ortaya çıkmasına neden
olabilmektedir. Bayramda özellikle kalp hastaları tuzlu yiyeceklere ve şeker
hastaları şeker ihtiva eden yiyeceklerden uzak kalmalıdır. Günlük su
gereksiniminin en az 2-3 litre olduğu, günlerinde sıcak olması sonucu su
kaybının terleme ile arttığı bilinci ile iftardan sahura kadar olan süreçte ve
sahurda su içmeye özen gösterilmelidir. Benzer şekilde bayramda da sıcakları da
göz önüne alarak su tüketilmesine özen gösterilmelidir. Su içmeye özen
göstermek hipertansiyon yakınmalarının oluşmasını önleyeceği, alınacak az suyun
zeminde var ise hipertansiyonu, böbrek yetmezliğini tetikleyeceğinin bilinmesi
gerekmektedir” diye konuştu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder