sabah kalkıldığında ağrı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
sabah kalkıldığında ağrı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

14 Temmuz 2014 Pazartesi

KAZALARDAN SONRA ÇENENİZİ ÖNEMSEYİN



Bayramlarda artan seyahatler kazaları da beraberinde getiriyor
Kazaların ardından çenenin yanlış tedavi edilmesi, ilerleyen yıllarda tüm yaşamımızı etkileyecek sorunlara neden olabiliyor

 Uzmanlar, bu sorunlarla karşılaşılmaması için kazaların ardından çene cerrahı konsültasyonu öneriyor
Yaz aylarında ve bayramda artan seyahatler kazaları da beraberinde getiriyor. Kazaların ardından en az önemsenen çenede yapılan yanlış tedaviler ise yıllar sonra bile tüm yaşamımızı etkileyecek şekilde eklem rahatsızlığı olarak karşımıza çıkıyor. Hatta bu nedenle, çenenin kırılıp tekrar tedavi edildiği, sağlam dişin çekildiği dahi oluyor.

Uzmanlar, yaşanan kazadan yıllar sonra hastaların bu tür sorunlarla karşılaşmaması için, kazaların ardından mutlaka çene cerrahı konsültasyonu istenmesi gerektiğine dikkat çekiyor.
Dentistanbul Ağız – Diş ve Çene Cerrahisi Uzmanı Yard. Doç. Dr. Mehmet Ali Güven, konuya ilişkin sorularımızı yanıtladı.

Yüzde 50’sinde travma öyküsü var
Mehmet Ali Güven, çene cerrahlarına eklem rahatsızlığı nedeniyle gelen hastaların yüzde 50’sinde, daha önce yaşanmış bir travma öyküsü olduğunu belirtti.

“Makro kazalar özellikle trafik kazaları ve kavga sonucu alınan travmalar çene eklemi sorunlarında daha büyük etken” diyen Güven, kazaların ardından çene eklemi gözden kaçırıldığı için hastaların yıllar sonra karşılarına çıktığında kaynağını hatırlamadıklarını söyledi.

Mehmet Ali Güven, “Kaza kaynaklı ağrı, ödem, şişlik gibi akut belirtiler birkaç gün içinde zayıflıyor, kayboluyor. Ama eklemde başlayan dejenerasyon yıllar sonra kendini gösteriyor” diye konuştu.

Dişlerin ilişkisi önemli
Trafik kazalarının ardından hastanelere kaldırılan hastalarda öncelikle kemik kırıkları olup olmadığına bakıldığını belirten Güven, çenede kırık görünmüyorsa genellikle bu bölgede meydana gelen travmaların önemsenmediğine işaret etti. Güven, şunları kaydetti:

“Çenede kırık tedavisi, kırık uçları birbirine denk getirip fikse etmekten ibaret değildir. Tedavi çene ilişkilerini, hangi dişlerin hangisi ile temas ettiğini bilerek, çenenin kapanışının doğru olup olmadığını görüp, çeneyi doğru bir kapanışa getirerek, çeneye fonksiyonunu geri vererek mümkün. Bu nedenle trafik kazalarından sonra, çene bölgesine bir travma alınması durumunda mutlaka çene cerrahisi konsültasyonu yapılmalı.”
Mehmet Ali Güven, hiç travma olmadan stresli durumlarda gece dişlerini sıkanlarda, diş eksikliği nedeniyle yalnızca bir tarafı ile yiyecekleri çiğneyenlerde ve özellikle üst çenede gömülü 20 yaş dişi olanlarda da eklem sorunları olduğuna işaret ederek, bu tür hastalar için ise gece plakları, eksik dişin tedavisi ve gömülü dişin çekilmesi gibi önleyici tedaviler uyguladıklarını anlattı.

Ortaya çıkan sorunlar
Yard. Doç. Dr. Mehmet Ali Güven, kazaların ardından çene ilişkisi gözetilmeden yapılan tedavilerde ortaya çıkan sorunları şöyle sıraladı:

“Çeneyi tekrar kırıp tekrar doğru şekilde tedavi etmeye çalıştığımız hastalar da oluyor. Ağız kısıtlı açılıyor ya da hiç açılmıyor, çenenin düzgün kapanması için dişi çekilen hastalarla dahi karşılaşıyoruz. Ameliyat sırasında sinire vida konulduğu için çene uyuşuklukları görülebiliyor.  Yemek yerken klik sesi, çene kaslarında ağrı ise bunlar arasındaki en küçük sorunlar.”