20 Aralık 2016 Salı

Yılbaşı sofranızı özel tariflerle taçlandırın

Yeni yıl akşamı için nasıl bir sofra hazırlayacağınıza, neler ikram edeceğinize  henüz karar vermediyseniz  BTA’nın Merkez Aşçıbaşı Zeki Kara’nın önerilerine ve özel tariflerine bir göz atmanızı tavsiye ederiz.

Yılbaşı gecesinde aileniz ve konuklarınız için özel lezzetlerle dolu şık bir sofra hazırlamak aslında hiç de zor değil. Yapmanız gereken tek şey BTA Merkez Aşçıbaşı Zeki Kara’nın önerilerine kulak vermek. “Konu yeni yıla gireceğimiz akşamın yemeği olunca, sofranız mutlaka zengin ve çeşitli olmalı” diyen Kara, şöyle devam ediyor: “Yılbaşı sofralarının genel tema rengi yeşil ve kırmızı ağırlıklı olduğundan yemek takımlarınızı bej, beyaz, haki renkli modeller arasından seçebilirsiniz. Yılbaşı temalı bir masa örtüsü, kırmızı peçeteler ve artık neredeyse her evde bulunan renkli cam bardakları da kullanabilirsiniz. Bir demet çiçek de sofranızın şıklığını tamamlayacaktır. Genellikle yılbaşı zamanı özel lezzetler için haftalar öncesi araştırmalar yapılır, kitaplardan, dergilerden tarifler toplanır, ünlü şeflerden tarifler istenir. Ancak sofranın olmazsa olmazları çorba, soğuk salatalar, hindi veya piliçtir.” 


İşte, BTA Merkez Aşçıbaşı Zeki Kara’nın yılbaşı sofraları için özel tarifleri… 

ZENCEFİLLİ BAL KABAĞI ÇORBASI
Malzemeler: 
500 gram bal kabağı  
1 adet büyük boy patates  
1 adet büyük boy soğan  
2 adet havuç  
2-3 adet kereviz sapı 
1 tatlı kaşığı taze zencefil 
1 litre su 
1 bardak süt 
1 adet yumurta sarısı 
3 çorba kaşığı un 
3 çorba kaşığı zeytinyağı 
1 yemek kaşığı tereyağı 
2 yemek kaşığı pul biber 
Karabiber

Hazırlanışı:
Balkabağı, havuç, patates ve zencefili arzuya göre rendeleyin veya minik küpler halinde doğrayın. Soğanı ve kereviz saplarını da diğer malzemelerle aynı büyüklükte doğrayın. Soğanı, suyunun çıkmaması için kesinlikle rendelemeyin. Hazırladığınız tüm malzemeyi zeytinyağıyla 2 dakika soteleyin, ardından su ekleyerek sebzeler yumuşayana kadar haşlayın. Ayrı bir kapta yumurta, un ve sütü çırpın. Hazırladığınız bu meyaneyi, içindeki malzemelerin ayrışıp kıvamının bozulmaması için kaynamakta olan sebzelere azar azar ve sürekli karıştırarak ekleyin ve 5 dakika daha kaynatın. Son olarak tuz ve karabiber ekleyerek ocağı kapatıp çorbayı dinlendirmek için kenara alın. Çorba dinlenirken tereyağını eritip hafif kızdırdıktan sonra kırmızı pul biberi ilave edin. Ardından çorbayı blender yardımıyla veya sık gözlü ince süzgeçten geçirerek krema kıvamına getirin. Hazırladığınız tereyağlı sosu üzerine dökerek fazla bekletmeden servis edin.


KEREVİZ SALATASI
Malzemeler: 
2 adet orta boy kereviz
1 adet limon suyu
200 gram süzme yoğurt
50 gram kaşığı mayonez
1 çay kaşığı tuz

Üzeri için:
2 yemek kaşığı zeytinyağı
4 yemek kaşığı ince çekilmiş ceviz içi
1 tatlı kaşığı kırmızı toz biber

Hazırlanışı:
Kerevizin kabuklarını soyduktan sonra rendenin kalın kısmıyla rendeleyin. Kararmaması için limon suyu sıkın ve iyice karıştırın. Süzme yoğurt ve mayonez karıştırıp kerevizin içerisine ilave edin. Cevizi ve toz biberi kızgın zeytinyağında soteleyin. Kerevizlerin üzerine hazırladığınız cevizli harcı ilave edin.


EV SICAKLIĞINDA YILBAŞI HİNDİSİ
Malzemeler: 
1 orta boy hindi veya piliç
1 soğan
1 çorba kaşığı domates salçası
2 adet yaprak defne
2 dal biberiye (taze veya kuru)
1 tatlı kaşığı pul biber
1 tatlı kaşığı toz kırmızı biber
1 kahve fincanı ayçiçek yağı
45 gram tereyağı

Hazırlanışı:
Hindinin sosu için önce soğanları soyup kıyın. Domates salçası, pul biber, kırmızı toz biber ve ayçiçeği yağını bir kasede karıştırın, soğanları ilave edin. Karışımı fırça yardımıyla temizlenmiş hindinin her tarafına sürün, biberiye ve defne yaprağını da ekleyip oda ısısında yarım saat bekletin. Fırını 170 dereceye ayarlayın. Hindiyi ızgaranın üzerine yerleştirip arada bir çevirerek yaklaşık üç buçuk saat pişirin. Pişme sırasında üzerinin fazla kararmaması için folyoyla örtebilirsiniz. Her bir saatte hindinin üzerine birkaç nohut büyüklüğünde tereyağı sürün. İyice pişince fırından aldığınız hindiyi siyah ve beyaz üzümlerle veya dilediğiniz sebzelerle birlikte servis edin.

“Dünyanın en ünlü şefleri, büyükelçimiz gibi çalışıyor”

“Türk Mutfağına Övgü” filminin sunumunu yapan şef Mehmet Gürs, filmde yer alan, dünyanın en ünlü şefleri Roca kardeşlerin, gittikleri her yerde Türkiye’yi anlattıklarını adeta büyükelçi gibi çalıştıklarını söyledi.Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür Vakfı (TÜRSAK) tarafından T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteğiyle gerçekleştirilen 19. Randevu İstanbul Uluslararası Film Festivali’nde çok özel bir buluşma vardı. Türk mutfağını, dünyanın en ünlü şefleri Roca kardeşlerin gözünden izlemek isteyen sinemaseverler, Atlas Sineması’nın salonunu doldurdu. Roca kardeşlerin yolculuğuna da eşlik etmiş olan ünlü şef Mehmet Gürs de gösterimden önce seyircilere, Roca kardeşlerin Anadolu’daki lezzet yolculuğunu belgeleyen “Türk Mutfağına Övgü” (The Turkish Way) filmi hakkında bir sunum yaptı. 

Gürs; salona gelmeden önce yönetmen Luis Gonzales ve Roca kardeşler ile görüştüğünü ve hepsinin de selamlarını ilettiklerini söyleyerek Roca kardeşlerin, yeni bir proje için Ocak ayında Türkiye’ye gelecekleri haberini de paylaştı. Gürs, sözlerine şöyle devam etti: “Hikâye şöyle; 3 Roca kardeş, Joan, Josep ve Jordi, Anadolu’yu keşfetmek istedi. Anadolu’nun yemeklerini, şaraplarını, insanlarını… Biliyorlardı ki keşfedilmemiş bir hazine var. Biz belki biliyoruz ama Batı, bizim geleneksel yemeklerimizi çok bilmiyordu. Tabii Anadolu’yu karış karış gezmek kolay değil, dipsiz kuyu çünkü. Belli bölgeler seçtiler. Ve Louis Gonzales çok iyi yakaladı Roca kardeşlerdeki alçakgönüllülük ve müthiş bir öğrenme isteğini. Ve onlar ‘Muazzam bir hazinenin üstünde oturuyorsunuz, bunun hakkını verin ve bu işi el ele hep birlikte yapın’ mesajı verdi. ‘Bunu farklı kamplara bölünerek yapamazsınız’ demişlerdi ta o zaman ve siyaseti hiç bilmeden. Önemli bir film oldu ama onun dışında yeme içme dünyasında en etkili üç kişi, bizim büyükelçilerimiz olmuş vaziyette şu an. Nereye gitseler buradaki amcalardan, teyzelerden, tarlalardan, bahçelerden, üzümlerden müthiş bir sevgiyle bahsediyorlar!”


Festivalin bu yıl hayata geçirdiği Gastronomi Filmleri bölümünün açılış filmi olan “Türk Mutfağına Övgü”, dünyanın en iyi restoranlarından El Celler de Can Roca’nın sahibi, Roca kardeşlerin Türk mutfağını keşif hikâyesi. Maksut Aşkar, Mehmet Gürs, Sabiha Apaydın, Sina Sucuka ve Tan Görtan gibi Türkiye’nin önde gelen şeflerinin ve gastronomi üzerine birikim sahibi isimlerin eşlik ettiği bu gezi, bizim için de kendi mutfağımızı uzmanların gözünden yeniden tanıma ve anlama şansı sunuyor. Film, en iyi Türk şeflerinden bazılarının öncülük ettiği mutfak hareketinin doğuşunu belgelemesi açısından da son derece önemli. Filmi izlemeye gelenler arasında, Sabiha Apaydın, Sina Sucuka ve Tan Görtan gibi isimler de bulunuyordu. 

Yeni Yıla “İyi Şans Üzümü” Yiyerek Girin

İspanyolların ‘iyi şans üzümü’ geleneği ile on iki üzüm tanesi yiyerek, 2017 için şans ve bereket dilemek üzere yılbaşına Barselona’da girmeye ne dersiniz? 28 Aralık – 1 Ocak tarihleri arasında, 4 gece 5 günlük yılbaşı özel Barselona Turu 349 Euro’dan başlayan fiyatlarla Tatilbudur.com’da 

Gaudi’nin dokunuşları ile hayat bulan Barselona; müzeleri, mimarisi ve kıyı şeridi ile görenleri büyülüyor. Tatilbudur.com’un yılbaşı özel Barselona turu ile sokaklara ve meydanlara taşan eğlencelerin ardından şehirde sanat ve tarih dolu bir keşfe çıkabilirsiniz. İspanyolların yılbaşı gecesi saat 12’de, 12 tane üzüm yeme geleneği, birçok mekanda uygulanıyor. Her bir üzüm tanesi bir ayı temsil ediyor ve üzümlerin iyi şans getireceğine inanılıyor. Tatlı üzüm taneleri daha şanslı ayları, daha ekşi olanlar ise daha az şanslı oldukları ayları temsil ediyor. Üzümler tahta bir şişe dizilerek, köpüklü şarabın içinde sunuluyor. Bu İspanyol geleneği turistler tarafından da ilginç bir deneyim olarak uygulanıyor.

Antik ve modern yapıları ile dikkat çeken Katalan kent, Avrupa’nın dikkat çeken şehirlerinden biri, aynı zamanda Katalonya bölgesinin de başkenti. Romalılar’ın kurduğu Barselona, iki bin yıllık tarihi ile birçok kültürden izler taşıyor. Tur boyunca tarihi kentin simgesi La Sagrada Familia Katedrali, heykelleri ve çiçekçileri ile meşhur La Ramblas Caddesi ve Gaudi’nin benzersiz eserleri görülmeye değer.Renkli kutlamaları, mimari şaheserleri ve lezzetli mutfağı ile yeni yılda Barselona turu sizleri bekliyor. 





PORLAND Yeme İçme Blooger’larını Yeni Konsept Mağazasında Ağırladı

Mutlu evler mutlu insanlar sloganı ile her yıl milyonlarca sofrada zevk ve zarafet ile sergilenen Porland, her biri alanında başarılı ve yemek yapmayı bir sanat olarak gören yirmi seçkin blogger ile buluştu. Porland Vialand AVM mağazasında beş çayı olarak gerçekleştirilen etkinliğe; 


Selma Mollaoğlu, Nermin Öztürkgül, Sevim Beköz, Arzu Erciyas, Bilge Ok, Chef Gülhan Kara, Canan Görenek, Beyhan Kadayfçı, Buket Cengiz, Nuray Köse, Necla Deniz, Çiğdem Ferda Karabacak, Belgin Binici, Ayşenur Saylan Tekin, Sibel Çikler Demirci, Sibel Yalçın, Zübeyde Saraçoğlu, Oya Emerk, Arzu Göncü Hangül, Leyla Kılıç katıldı.Yeni yıl temalı uzun bir masa etrafında, samimi bir ortamda geçen etkinlikte, Porland Kurumsal İletişim Yöneticisi Esen Karatekin marka hikâyesini anlatırken, Designer İlksen Şenol 2017 masa üstü trendleri ve Porland’ın yeni sezon koleksiyonları hakkında bilgi verdi. 



Porland’ın ev araç gereçleri ile tekstil ürünler markası Porland Style Ürün Müdürü Aylin Çoruh tarafından markanın her geçen gün zenginleşen ürün kategorileri aktarıldı ve toplantının bir bölümünde 3 bin metrekare alanda kurulu sektörünün en büyük mağazası blog yazarları ile birlikte gezildi.


Organizasyonun dekorasyon ve sunum hazırlığı Görsel Projeler ekibi tarafından yapıldı. Son bölümde Görsel Projeler’den Onur Güney ve İlkay Aydoğdu’nun uygulamalı olarak anlattıkları yılbaşı sofralarına ilişkin pratik bilgiler ve Porland Fabrika konseptine ilişkin mimari ve dekorasyon ayrıntıları konuklar tarafından büyük ilgiyle dinlendi. Porland hediye paketlerinin takdim edildiği ve 2017 yılına ilişkin iyi dileklerin paylaşıldığı Porland blogger buluşmasında yan flüt ve akordeon sanatçılarının dinletisi etkinliğe keyif kattı.

TAV'ın işlettiği Enfidha Havalimanı'nda kargo uçuşları başladı

TAV İnşaat, Engineering News Record tarafından üçüncü kez havalimanı inşaatında dünyanın en büyük şirketi seçildi.TAV İnşaat, Engineering News Record (ENR) tarafından üçüncü kez havalimanı inşaatında dünyanın en büyük şirketi seçildi. TAV İnşaat'tan yapılan açıklamaya göre, inşaat sektörünün saygın yayınlarından ENR, üstlendikleri projelere göre 2016 yılında her sektörde dünyanın en büyük inşaat şirketlerini belirledi.Türkiye ve bölge ülkelerinde gerçekleştirdiği projelerle öne çıkan TAV İnşaat, "Havalimanı" kategorisinde 2014 ve 2015 yılından sonra 2016 yılında da ilk sırada yer aldı. TAV İnşaat, "Ulaştırma" kategorisinde de ilk 30'daki tek Türk şirketi oldu.

TAV Grubu Üst Yöneticisi (CEO) Sani Şener, konuya ilişkin değerlendirmesinde, ENR listesinde üç yıldır ilk sıradaki yerlerini korumaktan ve Türkiye'nin mühendislik ve müteahhitlikte ulaştığı seviyeyi başarıyla temsil etmekten dolayı gurur ve mutluluk duyduklarını ifade etti.TAV İnşaat olarak İstanbul Atatürk Havalimanı ile çıktıkları yolda havalimanı tasarımı ve yapımına odaklandıklarını belirten Şener, bu alanda uzmanlaşarak tüm dünyada tercih edilen bir marka olmayı hedeflediklerini kaydetti.Şener, "2016 yılında ihalesini kazandığımız Bahreyn Havalimanı Yeni Terminal Binası dahil olmak üzere, Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da yedi ülkenin başkent havalimanlarıyla birlikte toplam 16 havalimanı inşa etmiş olacağız. Bu başarının arkasında 30 binden fazla çalışanımızın uzmanlığı ve bilgi birikimi yer alıyor. Dünya pazarlarında tercih edilen bir marka olarak ülkemizi en iyi şekilde temsil etmeye devam edeceğiz." dedi.

Üstlendiği projelerin sözleşme bedeli 18,5 milyar doları aştı
Bugüne kadar üstlendiği projelerin kontrat bedeli 18,5 milyar doları aşan TAV İnşaat, Türkiye'de İstanbul Atatürk, Ankara Esenboğa, İzmir Adnan Menderes ve Gazipaşa-Alanya Havalimanı projelerini gerçekleştirdi.Yurt dışında ise Katar'da Doha, Gürcistan'da Tiflis ve Batum, Tunus'ta Enfidha-Hammamet, Makedonya'da Üsküp ve Ohrid havalimanlarına imza atan şirket, Mısır'da Kahire Havalimanı Terminal 3, Suudi Arabistan'da Medine Havalimanı ve Riyad Havalimanı Terminal 5 projelerini gerçekleştirdi.

TAV İnşaat'ın devam eden projeleri arasında Birleşik Arap Emirlikleri'nde Abu Dabi Havalimanı Midfield Terminal Kompleksi, Bahreyn Havalimanı Yeni Terminal Binası, Cidde Havalimanı SAEI Uçak Bakım Hangarları, Umman'da Maskat Havalimanı pist ve altyapı inşaatları bulunuyor.TAV İnşaat, havalimanlarının yanı sıra ileri teknoloji kullanımı gerektiren akıllı binalar da inşa ediyor. Bu projelerin başında Dubai'de yer alan ve 425 metre yüksekliğiyle bölgenin en yüksek binalarından biri olan Marina-101 Hotel and Residences projesi ile 279 metre yüksekliğe ulaşan ve 4 kuleden oluşan Damac Towers by Paramount projeleri yer alıyor.Fransa'nın başkenti Paris'te Charles de Gaulle Havalimanında Aeroport De Paris Grubu Genel Müdürlük Binası, İstanbul'da ise Emaar Square projesi şirketin devam eden bina projeleri arasında yer alıyor.

Akfen Holding 2017 yılında toplam 6 milyar TL'lik yatırım yapacak

Akfen Holding ve MIP Yönetim Kurulu Başkanı Akın, "Akfen Holding olarak, 2017 yılında toplam 6 milyar TL'lik yatırım yapıyoruz" dedi. Akfen Holding ve Mersin Uluslararası Limanı (MIP) Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın, Akfen Holding olarak gelecek yıl toplam 6 milyar liralık yatırım yapacaklarını bildirdi. Akfen Holding'in iştiraki MIP'in dünya limanlarıyla rekabet gücünü artırmak ve mega gemilerin limana uğramasını sağlamak amacıyla inşa edilen "East Med Hub Terminali (Doğu Akdeniz Terminali)" düzenlenen törenle hizmete açıldı.

Hamdi Akın, açılış töreninde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin geçmiş yıllarda olduğu gibi istikrarlı bir şekilde büyümesi için yatırımlara durmadan devam ettiklerini belirterek, şunları kaydetti:"Akfen Holding olarak 2017 yılında toplam 6 milyar TL'lik yatırım yapıyoruz. Söz konusu rakamın 3,4 milyar TL'sini sağlık alanında Kamu-Özel İşbirliği (PPP) modeli ile yatırımını üstlendiğimiz Isparta, Eskişehir ve Tekirdağ şehir hastaneleri projeleri oluşturuyor. Şehir hastaneleri projelerimiz 2017 yılı sonunda hizmete açılıyor. Ayrıca, enerji sektöründe 1,8 milyar TL'lik bir yatırım planımız var. Türkiye'nin hızla artan enerji talebine katkı sağlayabilmek adına HES, GES ve RES projelerimizi çeşitlendirerek yenilenebilir enerji alanındaki yatırımlarımıza devam ediyoruz. Son olarak geçtiğimiz kasım ayı içinde Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB) tarafından ihalesi yapılan Elektrik Üretim AŞ'ye (EÜAŞ) ait toplam 178 megavat gücündeki Menzelet ve Kılavuzlu hidroelektrik santralleri için 1 milyar 250 milyon TL ile en yüksek teklifi verdik. İlgili santrallerin grubumuza en kısa sürede devri için gerekli çalışmaları sürdürüyoruz."

"Projenin ikinci fazına 2017'de başlıyoruz"
Hamdi Akın, liman ve madencilik sektöründeki yatırımlarına devam ettiklerini, MIP bünyesinde hayata geçirdikleri Doğu Akdeniz Terminali'nin devam eden yatırımlarının ilk adımını oluşturduğunu belirterek, 2014'te başladıkları rıhtım genişleme projesinin birinci fazını bugün hizmete açtıklarını bildirdi.

Akın, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Doğu Akdeniz Terminali'nin devreye girmesiyle birlikte limanımızın rıhtım kapasitesi 2,6 milyon TEU'ya ulaştı. Projenin ilk fazı için şu ana kadar yaklaşık 170 milyon dolar yatırım yaptık. Genişleme projesinin ikinci fazına ise 2017 yılında başlıyoruz. 2007 yılında MIP'in imtiyaz hakkını devralmak için 755 milyon dolarlık imtiyaz bedeli ödedik. Yeni hizmete açtığımız terminal ile birlikte MIP için bugüne kadar yaptığımız yatırımların toplam değeri 1 milyar doları aştı. Mevcut durumda maksimum 400 metre uzunluğunda ve 15 metre derinliğinde olan 18 bin TEU kapasiteli gemilerin uğrayabildiği limanda, Doğu Akdeniz Terminali ile mega gemilere hizmet verilmeye başlandı ve böylece aktarmasız direkt seferler yapılabiliyor."

"Bu önemli yatırım, mega gemilere Mersin'in kapılarının açılmasını sağladı"
PSA Avrupa & Amerika Bölge Üst Yöneticisi (CEO) ve MIP Yönetim Kurulu Üyesi David Yang da konteyner gemilerinin son 10-15 yıl içinde "muhteşem" bir büyüme gösterdiğini, bu olağan dışı boyutlara sahip gemilerin piyasaya sürülmesiyle sektördeki gelişim hızının doruğa ulaştığını bildirdi.

Yang, şunları kaydetti:
"Hizmete açılan terminalin sahip olduğu olanaklar bugünkü endüstrinin ihtiyaçlarına cevap verebilecek niteliktedir. Bu önemli yatırım mega gemilere Mersin'in kapılarının açılmasını sağlamıştır. MIP ilerleyen süreçte direkt seferlerin açılması ve sefer sürelerinin kısalmasıyla Orta Doğu ve Bağımsız Devletler Topluluğu ülkelerinin de ana limanı konumuna erişecektir. Altyapı, teknoloji ve insan kaynağı olarak yaptığımız yatırımların yanı sıra MIP bölgede yarattığı ekosistem ile de kente ve ülke ekonomisine önemli katkılar sağlanmaktadır. Tüm bu yatırımların sonucu olarak MIP bugün, yıllık 1 milyon 500 bin TEU konteyner, 9 milyon ton konvansiyonel yük elleçleyen, yıllık toplam işlem hacmi 30 milyon tonu aşan dünya klasmanında rekabet eden bir liman haline geldi. Hizmet verdiğimiz 17 konteyner operatörü ile birlikte 100'den fazla limana bağlantı kuruyoruz. Ayrıca terminalin sahip olduğu altyapı ve ekipman ile limanın yıllık konteyner elleçleme kapasitesi 1 milyon 800 bin TEU'dan 2 milyon 600 bin TEU'ya ulaştı. Biz gelecekte dünya ölçeğinde bir limanı Mersin'e kazandırmak istiyoruz."

Verilen bilgiye göre, 1,5 yılda tamamlanan terminalde hizmet vermesi amacıyla yıllık elleçleme kapasitesi toplam 800 bin TEU olan 49 metre yüksekliğinde 23 sıra 4 adet dev rıhtım vinci yatırımı yapıldı. Ayrıca geri sahada çalıştırılacak 8 adet 6+1 sıralı elektrikli RTG, 15 adet terminal traktör ve 3 boş konteyner elleçleyicisi ve 2 adet römorkör BP (2X60T) satın alındı.

Türk Hava Yolları 2017 yılının şubat ayında 1 milyonuncu yolcumuzu taşıyacağız

Türk Hava Yolları (THY), Washington-İstanbul hattında 1 milyonuncu yolcusunu taşımaya hazırlanıyor.THY Washington Müdürü Erkan Erdoğan, kurumun başkent Washington bölgesinde çalıştığı acentelerin katılımıyla düzenlenen toplantıda, THY'nin çalışmaları hakkında değerlendirmelerde bulundu.

Erdoğan, konuklarını THY'nin hizmet verdiği bölgeler hakkında bilgilendirerek, kurumun hedeflerini anlattı.THY'nin Washington uçuşlarının 2010 yılında başladığını hatırlatan Erdoğan, "Bugüne kadar toplam 900 bin yolcu taşıdık. 2017 yılının şubat ayında 1 milyonuncu yolcumuzu taşıyacağız." dedi. Ayrıca Erdoğan, THY'nin dünyanın farklı bölgelerinde uçuş sayılarını artırmaya devam ettiğini bildirdi. Tanzanya'nın Zanzibar bölgesine seferlere bu ay başladıklarını ifade eden Erdoğan, gelecek hafta da Küba'nın başkenti Havana ve Venezuela'nın başkenti Caracas uçuşlarına başlayacaklarını aktardı.

Erdoğan, THY'nin birçok ünlü markaya ve spor aktivitelerine sponsor olduğunu sözlerine ekledi.
THY, ABD'deki ilk özel yolcu salonu Turkish Airlines Lounge'u geçen eylül ayında Washington'da açmıştı. İç dizaynı Türk kültüründen esinlenerek yapılan özel yolcu salonunda Türk mutfağının zengin yemek kültüründen ürünlerin yanı sıra mescit ve duş gibi imkanlar sunuluyor.

Zorlu Enerji Grubu Başkanı Sinan Ak oldu

Zorlu Enerji Grubu Başkanlığına Aralık 2016 itibarıyla Zorlu Enerji Genel Müdürü Sinan Ak atandı. Zorlu Enerji Grubu açıklamasına göre, Sinan Ak, elektrik üretimi, satışı ve ticaretinden enerji santralleri inşası, bakımı, onarımı-işletme hizmetleri ve doğalgaz dağıtımı-doğal gaz ticaretine kadar enerji sektöründe geniş bir yelpazede faaliyet gösteren Zorlu Enerji Grubunun yatırım ve vizyonuna liderlik edecek.

İstanbul Teknik Üniversitesi İşletme Mühendisliği Bölümünden 1995 yılında mezun olan Sinan Ak, çalışma yaşamına Evgin Yatırım Menkul Değerler'de yatırım uzmanı olarak başladı. ABD'deki Old Dominion University'de İşletme yüksek lisans programını tamamlayan ve 2000 yılında Zorlu Holding bünyesinde göreve başlayan Ak, 2002 yılına kadar Vestel Komünikasyon'da Finans Şefi, 2002-2006 yılları arasında ise Vestel Beyaz Eşya'da Finans Müdürü olarak çalışmalarını sürdürdü. Ak, 2006 yılında Zorlu Enerji Grubu'na katıldı.

2012 yılına kadar Zorlu Enerji Elektrik Üretim AŞ Finans ve Mali İşlerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı görevini yürüten Ak, Ocak 2012'de Zorlu Enerji Genel Müdürlüğüne atandı. Ak, bu süreçte aynı zamanda Zorlu Enerji Grubu şirketlerinden Zorlu O&M Enerji Tesisleri İşletme ve Bakım Hizmetleri AŞ ve Zorlu Endüstriyel ve Enerji Tesisleri İnşaat Ticaret AŞ'nin de Genel Müdürlüğünü yürüttü.Zorlu Enerji'nin yurt dışı yatırımlarına yön veren Ak, İsrail ve Pakistan'daki operasyonların geliştirilmesinde büyük rol oynadı. Ak, 1 Aralık 2016 tarihinde ise Zorlu Enerji Grubunun Başkanı oldu.

Sinan Ak, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Avrasya, Asya Pasifik, Avrupa, Enerji İş Konseyi, Yurt Dışı Yatırımlar, Uluslararası Güneş Enerjisi Topluluğu-Türkiye Bölümü (GÜNDER), Güneş Enerjisi Yatırımcılar Derneği (GÜYAD), Enerji Ekonomisi Derneği ve Elektrik Ticareti Derneği Yönetim Kurulu üyeliklerini de sürdürüyor.

Hazır ofis WorkLand’ta, kiralama fiyatı 1,995 TL’den başlıyor

İstanbul’un iş ve finans merkezi Maslak’ta, Eclipse Maslak Business’ta hayata geçirilen WorkLand, hazır ofis konseptine yeni bir soluk getirdi. Tam donanımlı hazır ve sanal ofisleri bulunan WorkLand, yüksek standartlarda prestijli bir çalışma ortamı sunuyor. WorkLand projesinde, kiralama fiyatları 1,995 TL ile 8 bin TL arasında değişiyor. WorkLand’ta, 10 ile 52 metrekare arasında değişen 44 farklı çalışma alanı, 3 toplantı odası ve 300 metrekare ortak kullanım alanlarında, tüm gün maksimum verimi koruyabilmek için gerekli koşulların her biri titizlikle uygulanıyor.

2 yılda, 5 şubeye ve 12 bin metrekareye ulaşacak Artaş Grubu bünyesindeki ofis ünitelerini değerlendirmek için yola çıktıklarını anlatan WorkLand Yönetim Kurulu Başkanı Sare Çetinsaya, yaklaşık 5 aylık bir fizibilite ve hazırlık çalışmasının ardından WorkLand projesini hayata geçirdiklerini söyledi. İlk şubeyi Eclipse Maslak’ın 5.’ci katında 1500 metrekarelik bir alanda,  yaklaşık 2,5 milyon TL yatırım yaparak açtıklarını kaydeden Sare Çetinsaya, önümüzdeki 2 yıl içinde 5 şube ve 12 bin metrekareye ulaşmayı hedeflediklerini açıkladı. İlk etapta açılacak yeni şubelerin, Avrupa Residence Office Ataköy, Vadistanbul, Avrupa Office Ataşehir ve Ümraniye’deki yeni projede olacağını ifade eden Sare Çetinsaya, önümüzdeki dönemde WorkLand ile en az 40 şehirde faaliyet göstermeyi hedeflediklerini belirtti. 

Ofis kullanımına ve çalışma tarzlarına yeni bir anlayış getirdiklerini anlatan Sare Çetinsaya, şunları söyledi: “Genç ve dinamik girişimcilerin, iş hayatına atılırken çektikleri zorlukları ortadan kaldırmak üzere yola çıktık. Yeni girişimcilerin yolunu açacak ve Türkiye’ye yeni şirketler kazandıracak bir konsept olmasını istedik. Nitekim, rakiplerimiz daha az bir hizmeti iki katı bir fiyata veriyor. Özetle, hem sunduğumuz hizmetimiz, hem çalışma alanımız, hem de fiyatımızla genç girişimcilerin yanı sıra, yabancı şirketlerden de yoğun bir talep bekliyoruz. Maslak’taki binamız, yeni ve lokasyon açısından merkeze ve metroya çok yakın. Ayrıca ofisten metroya günün belli saatlerinde ücretsiz servislerimiz de olacak” diye konuştu. 

Herşey dahil hazır ofiste, kira dışında ekstra ücret ödenmiyor 
WorkLand’ta anlaşılan kiralama bedeli dışında; sınırsız internet, 7/24 ofis kullanımı, resepsiyon hizmeti, su-kahve gibi mutfak giderleri, otopark, günlük temizlik, özel sekreter, yabancı dillerde sekreterya hizmeti, fiber internet hizmetleri, güvenlik, kargo karşılama, iklimlendirme, toplantı odaları, ortak kullanım alanları için hiçbir ekstra ücret ödenmiyor. Ayrıca aidat, su, elektrik ve stopaj için de ücret alınmıyor. WorkLand’te ayrıca, danışmanlık hizmeti, concierge ve catering hizmeti de ofis kullanıcılarına sunuluyor. 

Dedeman Konya, 21 Aralık En Uzun Gecede, En Uygun Konaklama Fırsatı sunuyor

En Uzun Gecede En Uygun Konaklama
Konaklama sektörünün çok hızlı gelişmesi ve artan rekabet, Türk Turizmcisini yeni fikirler ve ürünler bulmaya zorluyor. Dedeman Konya Satış ve Pazarlama Direktörü Fatih Kocagüzel, Türk Turizmindeki daralmanın inovatif fikirler ve yeni ürün yaklaşımları ile aşılabileceğini belirtiyor. 

Türk insanının kıvrak zekası, bilgi birikimi ve hızlı karar verebilme yeteneği ile Dünya’da dikkat çekecek farklı, yapılmayan, icat edilmemiş turizm ürünlerine öncülük etmesi gerektiğini belirten Kocagüzel; geleceği tahmin etmenin en iyi yolunun “yön veren”, “takip edilen” olmaktan geçtiğinin altını çiziyor ve fikirlerini sıralıyor. Herşey dahil konseptini Dünya’ya tanıtan ve bu sayede yeni bir açılım yakalayan Türk Turizm’i buna benzer yeni ürünler, sektöre yönelik yeni bilgisayar yazılımları, yeni destinasyonlar, teknolojiler, rezervasyon portalları gibi birçok alanda ilk olabilir ve büyük bir boşluğu doldurabilir.“21 Aralık” malum en uzun gecenin yaşandığı tarih. Biz bu espiriyi kullanarak 1 aydır yurt dışındaki çalıştığımız acentalara yoğun bir tanıtım yaptık ve şimdiden o tarihte otelimizin yarısını Uzakdoğulu turistlerle doldurduk. Bu fikir özellikle Uzakdoğu’da çok büyük sempati ile kaşılandı. Şeb-i Arus gibi çok özel bir dönemin hemen arkasından 21 Aralık’ın da yoğun geçecek olmak bizleri çok mutlu ediyor. 21 Aralık’a özel 121 TL gibi çok özel bir fiyatla satışa çıktıklarını belirten Kocagüzel, Çatalhöyük’deki günlük hayat deneyemini 5D sinema ortamında canlandırmak için yoğun çaba harcadıklarını ve kısa süre sonra misafirlerine böyle bir hizmet de sunacaklarını belirtiyor. Kısacası Kocagüzel, turizmin içinden geçtiğimiz bu durumdan güçlenerek çıkmasının da mümkün olduğunu belirtiyor.      

Olev, yılbaşı gecesi ulaşımını sorun olmaktan çıkarıyor

Yılbaşı gecesi araç değil, keyif sürün
Yasal bir şekilde çalışan sürücülü VIP araçları ile İstanbul’da adresten adrese ulaşım sağlayan mobil uygulama Olev, yılbaşı gecesi ulaşımını sorun olmaktan çıkarıyor. 9+1 yolcu kapasiteli VIP araçlarla İstanbul’da adresten adrese ulaşım sağlayan Olev, yılbaşı gecesi ulaşımını sorun olmaktan çıkarıyor. Alanının ilk yerli uygulaması olan Olev’i hem yılbaşı eğlencesine gidişte hem de eve dönüşte kullananlar, sevdikleri ile birlikte konforlu ve güvenli yolculukların keyfini sürüyor. 

Olev uygulamasını akıllı telefonlarına indirenler, tek bir dokunuşla Olev’in sürücülü lüks araçlarından birini adreslerine çağırabiliyorlar. Araç çağırma sırasında gidilecek adres bilgisinin de sürücü ile paylaşılması, adres tarif etmeye de gerek bırakmadığı için, Olev kullanıcılarına sadece yolculuğun tadını çıkarmak kalıyor.

İlk yolculuklar yüzde 15 indirimli 
Kendi kazançlarının vergisini öderken sistemdeki sürücülerin de gelirlerinin vergilendirilmesini sağlayarak yasal bir zeminde hizmet veren Olev’i ilk kez kullanacak olanlar yüzde 15 indirim fırsatından yararlanabiliyor. Bunun için OLEVTR promosyon kodunu uygulama içindeki ilgili alana girmek yeterli oluyor. 

App Store ve Google Play’den indirilerek iOS ve Android tabanlı mobil cihazlarda kullanılabilen Olev, konforlu ve temiz araçları ile şehiriçi yolculukları keyfe dönüştürüyor. Tümü lisanslı ve kayıtlı sürücüleri ile hizmet sunan uygulama ile yolculuk tamamlandığında ödenecek tutar, yolculuk başlamadan önce yaklaşık olarak görüntülenebiliyor. İstenen noktaya ulaşıldığında aracın temizliği, yolculuğun konforu ve sürücünün yaklaşımı gibi kriterlerin puanlanabilmesi, Olev’in yüksek hizmet standartlarını korumasına yardımcı oluyor. 


Gelecek Turizmde’nin 2017’de destekleyeceği projeler belli oldu

Buldan, Foça ve Demre de Gelecek Turizmde dedi!
Ülkemizdeki sürdürülebilir turizm çalışmalarına katkı sağlamak, turizm alanındaki istihdamı artırmak ve turizmin  yerel kalkınma boyutuna dikkat çekmek amacıyla yürütülen Gelecek Turizmde’nin 2017’de destekleyeceği projeler belli oldu. 10 yıldır devam eden “Gelecek Turizmde” ile Denizli’nin Buldan, İzmir’in Foça ve Antalya’nın Demre ilçelerindeki sürdürülebilir turizm projeleri desteklenecek.

T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ve Anadolu Efes işbirliğiyle yürütülen Gelecek Turizmde’nin 2017’de destekleyeceği projeler açıklandı. Her yıl 3 sürdürülebilir turizm fikrine fon desteğinin yanı sıra; eğitim, planlama, teknik destek, iletişim ve danışmanlık desteği veren “Gelecek Turizmde” ile 2017’de, Denizli’nin Buldan ilçesinde ekoturizmin gelişmesine, İzmir’in Foça ilçesinde turizmin dört mevsime yayılmasına ve Antalya’nın Demre ilçesinde üç farklı Likya yolu yürüyüş rotasının birleşerek sürdürülebilir turizme kazandırılmasına destek verilecek. 

Buldan,  Denizli: “Kuşlar Sizi Çağırıyor” 
Gelecek Turizmde’nin 4’üncü dönem projeleri arasında yer alan “Kuşlar Sizi Çağırıyor”, Hayvanları Koruma ve Yaşatma Derneği tarafından Buldan Belediyesi ve Buldan Kaymakamlığı işbirliği ile yürütülecek.  Denizli'nin önemli değerleri arasında yer alan Buldan Yayla Gölü’nün sahip olduğu 300 kuş türü, zengin biyolojik çeşitliliği ve ekoturizm potansiyeline dikkat çeken proje ile yayla gölüne ilişkin farkındalığın oluşturulması hedefleniyor. Bu doğrultuda, bölge halkının ve ziyaretçilerin Yayla Gölü ile ilgili bilinçlendirilmesi, biyolojik çeşitliliğin korunması ve bölgenin ekoturizm potansiyelinin canlandırılması ile sürdürülebilir turizme ve yerel ekonomiye katkı sağlanacak.

Demre, Antalya: “Likya Yolunda Bir Tarih Molası” 
Türkiye’nin ilk uzun mesafeli yürüyüş rotası olan Likya Yolu, her yıl çok sayıda turist tarafından tercih ediliyor. Kültür Rotaları Derneği tarafından; Demre Belediyesi, Demre Kaymakamlığı ve Kapaklı Köyü Muhtarlığı işbirliğiyle yürütülecek proje; bölgedeki turizm potansiyelinden yola çıkarak ve turistlerin dinlenme, konaklama gibi temel ihtiyaçları göz önüne alınarak hazırlandı. Proje ile bölgede sürdürülebilir turizm konusunda farkındalık yaratılması ve üç farklı Likya yolu yürüyüş rotasının Demre’nin Hoyran ve Kapaklı köylerinde birleşmesi hedefleniyor. Böylece bölgenin ziyaretçilerin dinlenebileceği ve alternatif rota seçebileceği bir merkez haline getirilmesi planlanıyor.

Foça, İzmir: “Dört Mevsim Foça” 
Proje; Foça Turizmciler, Yatırımcılar ve Esnaflar Derneği tarafından Foça Belediyesi ve Foça Kaymakamlığı ortaklığı ile yürütülecek.  Mevcut turizm faaliyetlerinin dört mevsime yayılması ve geleneksel bağcılık, meyve-sebze yetiştiriciliği, zeytincilik, kıyı balıkçılığı gibi üretim biçimlerinin de devam ettiği Foça’da, sürdürülebilir turizm için doğadan yana üretim ve işletme modellerinin turizm faaliyetlerine kazandırılmasını hedefleniyor.

Gelecek Turizmde ile ilk 3 dönemde neler yapıldı?

Gelecek Turizmde’nin ilk döneminde; Bursa’nın 2000 yıllık tarihi Misi Köyü’nde, 15 yıl öncesine kadar yöre halkının en önemli geçim kaynağı olan ipekböcekçiliği zanaatı yeniden canlandırılırken, Mardin’deki İpekyolu Misafir Evi’nin kurulmasıyla 22 yataklı iki pansiyonda kadınlara istihdam olanağı sağlandı. İzmir’in Seferihisar bölgesinde kadınların öncülüğünde yöreye özgü birbirinden farklı tatların marka haline getirilmesi ve tüm Türkiye’ye tanıtılması ile bölge turizminin gelişimine katkıda bulunuldu.

Projenin ikinci dönemde; Şanlıurfa'da, günümüzden 12 bin yıl öncesine dayanan geleneksel taş işçiliğinin gelecek kuşaklara aktarılması ve gençlere yeni iş alanlarının oluşturulması hedefiyle taş işçiliği atölyesi hayata geçirildi. 6’sı kadın 21 kişi taş işçiliği eğitimi aldı. Anadolu’daki ilk şehir devleti olan Malatya Arslantepe Höyüğü’nün tanıtılması ve UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne alınması için çalışmalar başlatıldı. Safranbolu’nun kültürel mirasını yansıtan ve değerlerini taşıyan hediyelik eşyaların tasarlanması için yerli-yabancı turistlere anketler düzenlendi. Anket sonuçları doğrultusunda Derin Sarıyer danışmanlığında tasarım yarışması düzenlendi. Yarışma sonucunda seçilen tasarımlar yerel esnaf tarafından üretilerek raflarda yerini alıyor.

Üçüncü dönemde ise; Türkiye’deki lavanta üretiminin %93'ünü oluşturan Isparta’nın Kuyucak Köyü’nde kırsal turizmin canlandırılması ve lavantanın ürün çeşitliliği sağlanarak, yöre halkının turizmden gelir elde etmesi amaçlandı. Yapılan çalışmalar sonucunda bölgeyi sezonda yaklaşık 20 bin turist ziyaret etti. Türkiye’deki 10 önemli kelebek alanı arasında gösterilen Adana’nın Saimbeyli ilçesinde, kelebek gözlemciliği ile ekoturizm geliştirilerek bölgenin tabiat parkı statüsüne alınması amacıyla çeşitli faaliyetler yürütülerek ve yörede bulunan kelebek türlerine dikkat çekilerek alan önemli bir niş turizm merkezi haline getiriliyor. Balıkesir’in Edremit ilçesinde zeytinyağı ile yapılan yöresel lezzetleri öne çıkararak ve, marka haline getirerek,  gurme turizmine destek olmak ve kadınların bu alanda istihdam edilmesi amaçlanıyor. 


Açık Havada Gerçek Buz Pisti Next Level’da Açılıyor!

Yeni yıla günler kala Ankara’da bir ilk olan, açık havada gerçek buz pateni pisti Next Level Alışveriş Merkezinde açılıyor. Next Level, romantik Hollywood filmlerinin unutulmaz sahnelerinin çekildiği New York Central Park ve İngiltere Hyde Park gibi önemli merkezlerde buz pateni yapan çocukları izlediğimiz kış filmlerinin o çok keyifli anlarını ziyaretçilerine yaşatmaya hazırlanıyor.

Bu kış yılbaşı ve sömestrde unutulmaz anılarınız olacak! Buz pisti, çocukların kış eğlencesini doyasıya yaşayabilmeleri için yılbaşı ve sömestr dönemlerini kapsayacak olan 24 Aralık - 2 Şubat tarihleri arasında kurulacak. Next Level buz pisti, 5 yaş ve üzeri tüm çocukların buz pateni deneyimini doyasıya yaşamaları için her gün 12:00 – 20:00 saatleri arasında uzman kadrosu ve profesyonel antrenörleri ile hizmet verecek.

Gerçek buz pisti olur da dans gösterisi olmaz mı?
Son teknoloji donanımlar ile kurulacak olan buz pistinde, rengarenk ışık şovları, müzik ve sürpriz buz dansı gösterileri de yer alacak. Yeni yıla girerken, süslenmiş çam ağaçlarının arasında açık havada buz pateni keyfi yaşayacak olan ziyaretçiler, hem gündüz saatlerinde hem de ay ışığında aileleri ve sevdikleriyle paten kayma deneyimi yaşayacaklar. Bu anları daha da unutulmaz yapabilmek adına her seansta özel cihazlar kullanılarak patencilerin üzerine kar yağdırılacak ve kış mevsiminin tadı doyasıya çıkarılacak.

Next Level Alışveriş Merkezi: Prestijli konumu ve ödüllü mimarisi ile Ankara’nın ilk karma yaşam projesi Next Level; ofis, rezidans ve alışveriş merkezi ile şehrin en gelişmiş lokasyonu Söğütözü’nde, Eskişehir ve Konya yollarının kesişme noktasında yer alıyor. Ankara’nın kentsel yaşamında ilkleri bir araya getiren bu projenin bir parçası olarak Next Level Alışveriş Merkezi, lüks oteller, kongre ve fuar merkezi, akademik yerleşkeler, iş ve finans dünyasının genel merkezleri arasındaki konumuyla öne çıkıyor. Next Level, seçkin markaları bir araya getiren mağaza karması ile lüksü, ziyaretçileri için ulaşılabilir hale getiriyor.

Next Level Alışveriş Merkezi, Ekim 2013 tarihinde kapılarını açtığından beri; Uluslararası ödüllere layık görülen sıra dışı etkinlikleriyle, Ankara’nın kültür ve sanat hayatına değer katıyor. Ülkemizde ve tüm dünyada tanınmış ünlü sanatçılar ile ziyaretçilerini buluşturarak farklı organizasyonlar hazırlayan Next Level; konser, sergi, söyleşi, çocuk etkinlikleri, dans gösterileri, moda defileleri ve festivallere ev sahipliği yapıyor.

Emirates ve Dubai Sivil Havacılık Kurumu’ndan İnovasyon Sözleşmesi

Emirates, Birleşik Arap Emirlikleri İnovasyon Haftası öncesinde Dubai Sivil Havacılık Kurumu ile İyi Niyet Sözleşmesi imzalayarak inovasyon ve gelişim konusundaki kararlılığını güçlendirdi.Yolcularına daha iyi hizmet vermek için yaptığı yenilik ve hizmetleri ile dikkat çeken Emirates Havayolu, Birleşik Arap Emirlikleri İnovasyon Haftası öncesinde, Dubai Sivil Havacılık Kurumu ile inovasyon sözleşmesi imzaladı. Bu sözleşme dâhilinde hem ülkedeki hem de bölgedeki havacılık sektörüne katkıda bulunacak olan Emirates, ayrıca çeşitli alanlarda inovasyon ve gelişim konularında iş birliği fırsatları arayacak.

Emirates Operasyondan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Adel Al Redha sözleşmeye dair yaptığı açıklamada: “Emirates, havacılık sektörünü tüm dünyada olumlu anlamda etkileyecek ve dönüştürecek yenilikçi fikirlerin geliştirilmesi ve uygulanmasına önem vermektedir. Verimliliğimizi artırmanın ve ürünlerimizi geliştirmenin yolu, yenilikçilik ve otomasyondur.  Bu, işimizde başarının temel unsurudur ve bu İyi Niyet Sözleşmesi de faaliyet alanlarımızda yenilikçi teknolojilerin geliştirilmesi ve uygulanması konusunda Emirates ile Dubai Sivil Havacılık Kurumu arasındaki iş birliğini daha da ileriye götürecek bir platform oluşturmaktadır.” dedi.

İnovasyon konusunda küresel havacılık sektöründeki önde gelen markalardan biri olan Emirates, 2012 yılında kurulan Emirates Yenilikçilik Laboratuvarı ile verimliliği ve üretkenliği artırabilecek fikirler bulmak ve geliştirmek için şirket genelindeki yaratıcı zihinleri bir araya getiriyor.

İyi Niyet Sözleşmesi'ne göre, Emirates ve Dubai Sivil Havacılık Kurumu birlikte çalışacak ve havacılık stratejisi ve yenilikçilik ile ilgili çeşitli programlarda bilgi paylaşımında bulunacaklar. Ayrıca, her iki taraf da iş birliği için belirlenecek alanlarda birbirlerine teknik yardım ve tavsiyelerde bulunacak.

İyi Niyet Sözleşmesi'nin imzalanması vesilesiyle bir konuşma yapan Ekselansları Mohammed A. Ahli: “Yeni ‘dünyanın havaalanı Dubai’ vizyonu ile hareket eden Dubai, Sivil Havacılık Kurumu, inovasyonları ve yenilikçi kültürü ile müşteri memnuniyetini artırarak hizmet performansını iyileştirecek. Bu anlayış, Ekselansları Şeyh Mohammed bin Rashid Al Maktoum’un ‘İmkânsızı başarmaya çalışın ve halkınıza imkânsızı başarmanın yollarını gösterin’ sözleri ile uyum içindedir. Stratejik iş ortağımız Emirates Havayolu ile imzalanan bu İyi Niyet Sözleşmesi, inovasyonu teşvik edecek ve Dubai'deki ortak havacılık sektörü vizyonumuza ulaşma konusunda her iki kuruluşa da ilham verecektir. Emirates yönetimine ve her iki kuruluşun da inovasyon ekibine bu İyi Niyet Sözleşmesi'nin gerçekleştirilmesindeki katkılarından dolayı teşekkür ediyorum.” dedi.



19 Aralık 2016 Pazartesi

Hasan Söylemez; dostlarıyla Kadıköy’de vedalaştı

Hasan Söylemez; Afrika’nın ‘’hayal arşivini’’ oluşturmak için yollara düşüyor.
Fas’tan başlayıp Afrika kıtasında bulunan 6 ada ülke dahil bütün ülkelerde (54 ülke), yaklaşık 60 bin kilometre pedal çevirecek. Her şeyin para olmadığı, hayatı paylaşmanın paradan daha değerli olduğunu her fırsatta söyleyen Hasan Söylemez, inanç ve azimle bütün zorlukların üstesinden gelinebileceğini ‘’ Yolculuk’’ projesiyle kanıtlıyor.

2010-2011 yılları arasında gerçekleştirilen ‘’Bisikletle Parasız 10 Bin Km Türkiye Turu ve Türkiye Fotoğrafları’’ projesini gerçekleştirdi. Şimdi ise Fas’tan başlayıp Afrika kıtasında bulunan 6 ada ülke dahil bütün ülkelerde (54 ülke), yaklaşık 60 bin kilometre pedal çevirecek. Hasan Söylemez, 11 Temmuz 2010’da cüzdanındaki banka kartlarını kırıp, son parasını da çocuklara dağıtarak, yanına hiç para almadan Türkiye’nin sınır bölgelerini bisikletle gezmek üzere İstanbul’dan yola çıktı. Sekiz ayda tam 10 bin km pedal çevirerek sırasıyla Karadeniz, Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu, Akdeniz, Ege ve Trakya Bölgelerini pedallayarak İstanbul’a ulaştı.


Yolculuk bitene kadar parayı kendi hayatından çıkaran Hasan Söylemez, gittiği her bölgenin kültürel değerlerini, çeşitliliğini, insanlarını ve yaşam tarzlarını; hem turist, hem gazeteci, hem fotoğrafçı hem de o hayatı yaşayan sıradan bir insanın gözüyle fotoğrafladı. Çektiği fotoğraflar ve yazdığı yol hikâyeleriyle Anadolu insanını farklı bir bakış açısıyla belgeledi.

Yola parasız çıkmasının amacı; gururunun üzerindeki perdeyi kaldırarak, insanları daha yakından tanıyıp anlayabilmek ve daha iyi bir iletişim kurabilmek için onlara her anlamda ihtiyacının olması gerektiğine inanıyordu. Hasan Söylemez, her şeyin para olmadığı, hayatı paylaşmanın paradan daha değerli olduğu düşüncesiyle sekiz buçuk ayda 10 bin kilometre yolculuk yaptı. Gittiği yerlerde kendisine yiyecek ve içecek verilmesi karşılığında çalışma teklif etti. Kimi zaman tarlalarda çapa yaptı, kimi zaman temizlik yapıp bulaşık yıkadı çoğu zaman da yerel halkın gündelik işlerinde onlara yardım ederek onlarla hayatı paylaştı.

‘’Bisikletle Parasız 10 Bin Km Türkiye Turu ve Türkiye Fotoğrafları’’ projesi binlerce kişinin hayatını değiştirdi! Hasan Söylemez, yolculuk esnasında gittiği her bölgede çektiği fotoğraflarla sergiler düzenledi. Bu sergilerde fotoğraf satışlarından elde edilen gelirlerin tamamını ise dernek, vakıf ve ihtiyaç sahiplerine bağışladı. Karadeniz bölgesinde çektiği fotoğraflarla Trabzon’da projenin ilk sergisini açtı. Çernobil Faciasından sonra Karadeniz bölgesinde artan kanser vakalarına dikkat çekmek ve kanser hastalarına destek vermek amacıyla bu serginin gelirlerini Kansere Umut Vakfı’na bağışladı. Hasan Söylemez’in sergi gelirlerinden elde edilen paralar bir kanser hastasına umut oldu ve hastanın ilk ameliyatı yapılarak tedavisine başlandı. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde çektiği fotoğraflarla Iğdır ve Gaziantep’te ikinci ve üçüncü sergilerini açtı. Bu sergilerden elde ettiği gelirleri de yine bu bölgelerdeki eğitim yetersizliğine dikkat çekmek amacıyla köy okullarına bağışladı. Fotoğraf satışlarından elde edilen paralarla Iğdır’da bir köy okulunun kapıları yenilendi.

Hasan Söylemez, Akdeniz ve Ege bölgeleri dâhil olmak üzere, geçtiği dört bölgeden çektiği fotoğraflarla Antalya ve İzmir'de karma sergiler düzenledi. Akdeniz ve Ege bölgelerindeki orman yangınlarına dikkat çekmek amacıyla düzenlediği bu sergilerin gelirlerini ise o bölgelere yeniden ağaç dikimi yapılması için TEMA'ya bağışladı.

Hasan Söylemez’in yolculuğu yüz binlerce kişiye ilham kaynağı oldu. Bisikletin çevreye duyarlı ve dünyanın en günahsız taşıtı olduğunu, ulaşımda da büyük kolaylık sağladığını gösterdi. İnsanlara inanç ve azimle bütün zorlukların üstesinden gelinebileceğini kanıtladı. Paylaşmanın önemini, hoşgörüyü, tanrı misafirliği kavramını, Anadolu’nun mucizevi güzelliğini, insan ve tabiat ilişkisini, yardımlaşmayı bir kez daha hatırlattı. İnsanlara yeniden özgüven aşıladı. Hasan Söylemez’e Türkiye’nin ve dünyanın dört bir yanından binlerce e-mail geldi. Gelen mailer arasında en dikkat çekeni ise intiharın eşiğine gelen bir kişinin, Hasan Söylemez’in hikâyesini okuduktan sonra intihardan vazgeçtiğini itiraf etmesidir...

Hasan Söylemez, yolculuğu sırasında Van'da çektiği bir Van Kedisi fotoğrafını da 2011 Van depreminden sonra çoğalttırdı ve tek başına İstiklal Caddesi’nde stant kurarak bir buçuk ay boyunca sattı. Fotoğraf satışlarından elde ettiği gelirle de 4 bin 700 çift kışlık çorap aldı ve Van’a giderek bu çorapları oradaki depremzedelere dağıttı…




İşte ‘’Hayallere Yolculuk’’ projesinin içeriği:
Bisikletle Afrika kıtasının bütün ülkelerinde pedal çevirip belgesel çekmek!
‘’Hayallere Yolculuk’’, bir hayalden yola çıkılarak Afrika kıtasında yaşayan binlerce kişinin hayallerine bisikletle yapılacak sıradışı bir yolculuktur. Hasan Söylemez, bisikletiyle tek başına Fas’tan başlayıp Afrika kıtasında bulunan 6 ada ülke dahil bütün ülkelerde (54 ülke), yaklaşık 60 bin kilometre pedal çevirecek.

‘’Hayallere Yolculuk’’ bir belgesel ve sosyal sorumluluk projesidir. Söylemez, en büyük hayali olan Afrika yolculuğunu yaparken yolda karşılaştığı insanların da ‘’en büyük hayallerini’’ soracak. Anlatılan hayaller, dramatize edilmeden, olduğu gibi fotoğraf, video ve yazılarla belgelenecek. Bu belgeler hem İngilizce hem de Türkçe dillerinde; yazılı, görsel ve sosyal medya aracılığıyla dünyayla paylaşılacak. Dünyanın herhangi bir yerinden herhangi bir kişi, kurum veya kuruluş bu projede anlatılan hayallere ortak olmak istediğinde, hayallerin gerçekleştirilmesine ve yardımda bulunulmasına ‘’Hayallere Yolculuk’’ aracılık etmiş olacak. 

Projenin kısa ve uzun vadeli amaçları:
 1 Afrika’yı ötekileştirmeden, anlatılan hayaller vasıtasıyla oradaki insanların sesi olabilmek.

2 Afrika’nın bilinen ve bilinmeyen yerlerine giderek kültürel ve yerel yaşama tanıklık etmek, hayatı ve umudu paylaşmak. Anlatılan hayallerin gerçekleştirilmesine aracı olmak.

3 Afrika’da yaşayan; genç, yaşlı, çocuk ve meslek ayırt etmeksizin, toplumun bütün kesimlerinden dinlenen hayallerle Afrika’nın ‘’hayal arşivini’’ oluşturmak. Anlatıcıya ‘’en büyük hayalin nedir?’’ sorusunun yanında yaşı, mesleği, eğitimi ve medeni durumu da sorulacaktır. Hasan Söylemez’in anlatıcının yaşadığı ülkenin gelişmişlik düzeyi, yaşam koşulları, kültürel, eğitim, sağlık ve ekonomisiyle ilgili gözlem ve tespitleriyle birlikte ortaya çok değerli bir araştırma kaynağı çıkacaktır. Elde edilen bu veriler, işbirliği yapılacak üniversitelerde sosyolojik ve psikolojik bir değerlendirmeden geçtikten sonra ‘’Afrika’nın hayali nedir?’’ sorusuna cevap bulunacaktır.

4 Anlatılan hayaller ile dünya devletlerinin, politikacıların, sanatçıların, sivil toplum ve yardım kuruluşlarının, akademisyenlerin kısacası bütün insanların dikkatini çekerek Afrika’ya farklı bir açıdan bakılmasını sağlamak.

5 Herkesin kendi hayallerinin peşinden gitmesine cesaret vermek.

6 Seyahat etme özgürlüğünü göstererek insanları seyahate ve keşfetmeye etmeye teşvik etmek.

7 Sağlık ve çevre dostu bisikletin bir ulaşım aracı olduğuna dikkat çekerek bisiklet kültürünün yaygınlaşmasını sağlamak ve farkındalık yaratmak.

 8 Azim ve inançla yola çıkıldığında bütün engellerin aşılabileceğini göstermek.

9 Hayal kurmak, umuttur, zorluklara karşı motivasyon gücüdür. Kurulan hayaller insanları mutlu eder ve pozitif düşünceyi harekete geçirir. ‘’Hayallere Yolculuk’’, insanlara hayal kurdurarak yarına dair yaşama umudunu arttırıp onları sımsıkı hayata bağlamayı hedefliyor. ’’Hayallere Yolculuk’’, izleyiciye/takipçiye hayal kurmayı tekrar hatırlatarak, yenilikçi ve farklı fikirlerin ortaya çıkmasını sağlamayı ve geleceği tasarlamaya teşvik etmeyi de amaçlıyor.
Yolun açık olsun “Hasan Söylemez” benim can dostum …