24 Eylül 2013 Salı

Mövenpick Hotels & Resorts’dan 40. yılına özel lezzet festivali...

Mövenpick Hotels & Resorts hayata mükemmel lezzetler katmanın 40. yılını kutluyor.

Yaklaşık 23 ülkede 78 oteli bulunan, ilk oteli 1973 yılında Zürih'te misafirleriyle buluşan İsviçre kökenli otel grubu Mövenpick Hotels & Resorts, 40. yıl dönümünü kutlamak üzere özel bir menü hazırladı.

Avrupa'daki tüm Mövenpick otellerinin yanı sıra 1-13 Ekim 2013 tarihleri arasında Mövenpick Hotel Istanbul, Mövenpick Hotel Izmir ve Mövenpick Hotel Ankara’da gerçekleştirilecek lezzet festivalinde konuklar, 40 yıl öncesine ait en popüler ve klasik lezzetleri cazip fiyatlarla tatma imkanı bulacaklar.

Mövenpick Hotels & Resorts'un seçkin mutfak tarihinin en beğenilen örneklerinin sunulduğu 40. yıl menüsündeki favoriler arasında Maori usulü tavuk, Florida salatası, "Danieli" karides, füme somon ve biftek tartar, mantar soslu dilimlenmiş dana, "Riz Casimir" ve elmalı turta gibi unutulmaz tatlar yer alıyor.

Mövenpick'in 40 yıllık gastronomi tecrübesinden derlenen, geçmişin en popüler lezzetlerini denemek için 0212 319 29 29'dan Mövenpick Hotel Istanbul'u, 0232 488 14 14'den Mövenpick Hotel Izmir'i ve 0312 258 58 58'den Mövenpick Hotel Ankara'yı arayabilirsiniz.
www.moevenpick-hotels.com

PRONTOTOUR’DAN BAYRAM GİBİ BAYRAM HEDİYESİ



Bayram tatilini Güney Amerika ya da Küba’da geçirenlere bir tatil de Prontotour’dan: İtalya AMALFİ Sahilleri. Prontotour, Kurban Bayram’ında Güney Amerika veya Küba seyahatlerini seçenlere,31 Ekim’de başlayacak 4 günlük İtalya’nın Amalfi sahilleri turunu hediye ediyor.


Yüksek sarp kayalıklarından nefes kesen manzaraları, denize hakim renkli ve sevimli köyleri, süslü bahçeleri, turkuvaz suları, yeşil dağları ile İtalya’nın en güzel kıyı şeridi Amalfi sahilleri tatil severler için sıra dışı bir deneyim imkanı sunuyor.


Renkli festivalleri ile ünlü küçük bir kültür kenti olan Amalfi sahillerinde, yapımına 9. yüzyılda başlanan ve sonraları pek çok kez onarılan St. Andrea Katedrali, Chiostro del Paradiso Manastırı ile şimdi otel olan eski Kapuçin Rahibeler Manastırı kentin önemli yapıları arasında yer alıyor.Tatil trendini belirleyen marka Prontotour, değişik kültürleri tanımak, farklı bir coğrafya görmek isteyenler için tek adres olmaya devam ediyor.Detaylı bilgi için: www.prontotour.com.tr

TÜRK HAVA YOLLARI İLE YURTİÇİ UÇUŞLAR HERŞEY DAHİL 44 TL



Hizmet ve servis alanında yaptığı yenilikçi yatırımlarla son üç yıldır “Avrupa’nın En İyi Havayolu Şirketi”* seçilen Türk Hava Yolları, yolcularına özel fırsatlar sunmaya devam ediyor. Hava Yolları, yolcularının kış dönemi seyahatlerinde biletlerini erken satın almaları halinde tüm yurtiçi uçuşlarında 44 TL’ye (internet üzerinden herşey dahil tek yön satış ücreti) uçuş imkanı sağlıyor. Sınırlı sayıda koltuk için geçerli olan indirimden yararlanmak isteyen yolcular, 24 Eylül 2013 – 29 Eylül 2013 tarihleri arasında yapacakları biletleme işlemi ile, uçuşlarını 3 Ocak 2014 – 31 Mart 2014 tarihleri arasında gerçekleştirebilirler.Kapsam dışı seyahat dönemleri ve kampanya ile ilgili ayrıntılı bilgilere www.turkishairlines.com web adresinden, 444 0 849 numaralı Çağrı Merkezi’nden veya satış ofislerinden ulaşılabilir.

YA İŞE İNTERNETİ SOKACAKSIN YA DA İŞİ BIRAKACAKSIN




e-Fatura ve e-Defter uygulamaları zirvesine, iş dünyası yoğun ilgi gösterdi
İş dünyasından yoğun katılımın gerçekleştiği “e-Fatura & e-Defter Uygulamaları Zirvesi”,
21 Eylül tarihinde, Le Meridien İstanbul Etiler Hotel’de, Bosphorus Conferences tarafından düzenlendi

Zirve sırasında, e-Fatura ve e-Defter uygulamalarına ilişkin, tüm boyutlarıyla mevzuata uyum süreci, yaşanan gelişmeler, yükümlülükler, karşılaşılabilecek sorunlar ve çözüm önerileri ile teknik, bürokratik, vergi ve hukuksal kriterleri değerlendirildi.

“Ya işe interneti katacaksın, ya da işi bırakacaksın!”
Ticarin yeni baştan düşünülmesi gerektiğine dikkat çeken e-Dönüşüm Strateji Uzmanı ve Zirve Koordinatörü olan TBD Yönetim Kurulu Üyesi Levent Karadağ, “Ya işe interneti katacaksın, ya da işi bırakacaksın!” dedi.

“e-Dönüşüm projelerinin merkezinde ‘Uyumsoft’ var”
Uyumsoft’un e-Fatura entegratörlüğünün ardından, 9 Eylül 2013 tarihi itibariyle,
“e-Fatura Saklama Hizmeti Verme İzni” alan ilk kurum olduğunu kaydeden
Uyumsoft Bilgi Sistemleri ve Teknolojileri AŞ e-Dönüşüm Kanal Yöneticisi Volkan Şahin, şunları söyledi: “e-Dönüşüm projelerinin merkezinde yer alan ve Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Merkezi Sicil Kayıt Sistemi (MERSİS), Esnaf Bilgi Sistemi (ESBİS), Hal Kayıt Sistemi (HKS) ve Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Ar-Ge Portalı projelerini başarıyla yürüten, %100 Türk sermayeli olan yazılım sektörünün lider firması Uyumsoft Bilgi Sistemleri A.Ş. olarak,
e-Fatura mükelleflerine Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) onaylı altyapısı ile, özel entegratörlük ve saklama hizmeti sunuyoruz. e-Dönüşüm projelerinin merkezinde yer alarak; mükellef işletmelerin e-fatura, e-defter, e-irsaliye gibi tüm süreçlerinde uzman kadromuz ile baştan sona hizmet veriyoruz” dedi.

“e-Fatura mükelleflerine, yöntem seçimi önerisi”
e-Fatura sürecinde; portal, doğrudan entegrasyon ve özel entegratör yöntemi olduğunu hatırlatan Volkan Şahin, e-Fatura mükelleflerinin, hangi yöntemi seçebileceği konusuna ilişkin şunları belirtti:  “Öncelikle firma, kendi bilgi işlem altyapısını analiz ederek, entegrasyon yöntemine karar vermelidir. Yalnız bu değerlendirmeyi yaparken, ilerleyen dönemlerde mükellef sayısının daha da artacağını düşünerek, tüm faturalaşma süreçlerini bu sistem üzerinden yapmayı hedefleyerek, BT altyapılarını gözden geçirmeleri gerekir. Mesela, doğrudan entegrasyonda GİB’in istediği standartlar doğrultusunda; proje, donanım ve arşivleme maliyetlerinin analiz edilmesi gerekiyor. Entegratör firma ile e-fatura sistemine dâhil olmak mükellefler açısından ise, daha uygun maliyetler ile sisteme dâhil olmaları sağlanabilecektir. Burada önemli olan konu; e-Fatura mükelleflerinin, ilerleyen dönemlerde, e-ödeme, e-irsaliye gibi daha birçok e-dönüşüm projesinde ekosistemin bir parçası olacağını düşünerek, gerek kamu,  gerek özel sektörde ticari iş sistemlerinin merkezinde olan köklü bilişim firmalardan hizmet almaları tavsiye ediyoruz” diye konuştu.

Zirve sırasında, Vodafone’den Vergi Kıdemli Müdürü Dr. Kerem Günay, BDO Denet’ten SMMM Deniz Turan, BDO Turkey Ortağı YMM Mehmet Yıldırım, TÜRKKEP’ten e-Fatura Özel Entegratör Yöneticisi Zeynep Beyhan, ING Bank’tan Uluslararası Nakit Yönetimi Müdürü Bülent Şaştı, İGDAŞ’tan Bilgi Sistemleri Müdürü ve TBD İstanbul Başkanı Ahmet Tosunoğlu birer sunum yaptı.

ARTINTERNATİONAL HALİÇ KONGRE MERKEZİ'NDE DÜZENLENDİ


Türkiye’nin en yeni uluslararası çağdaş sanat fuarı ArtInternational, 16-18 Eylül tarihlerinde Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlendi. İstanbul’dan New York’a, Dubai’den Viyana’ya, uluslararası alanda 60 seçkin galerinin katıldığı fuara sanat tutkunları akın etti.


İstanbul’un deniz kıyısındaki tek kongre merkezi olma özelliği taşıyan Haliç Kongre Merkezi, 16 - 18 Eylül tarihleri arasında ArtInternational fuarı ile sanatseverleri ağırladı.. Dünyanın önemli sanat fuarlarındaki ortaklıklarıyla tanınan Angus Montgomery ile Türkiye’nin önde gelen fuarcılık şirketlerinden Fiera Milano İnterteks’in işbirliğiyle gerçekleşen fuar, çağdaş sanat tutkunlarının ilgi odağı oldu.

Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen fuara Avrupa, Amerika ve Ortadoğu’yu kapsayan geniş bir bölgeden katılım oldu.. Viyana’dan Ursula Krinzinger, İstanbul’dan Leyla Tara Suyabatmaz, Dubai’den Isabelle van den Eynde ve New York’tan Leila Heller’den oluşan seçim komitesinin Avrupa, Amerika ve Ortadoğu’yu kapsayan geniş bir bölgede yaptıkları değerlendirme sonucu 60 galeri İstanbul’da sanatseverlerle buluştu. Bunlar arasında Londra’dan Pace ve Lisson Gallery, Paris’ten Yvon Lambert, Berlin’den Arndt gibi çağdaş sanat tutkunlarını heyecanlandıran galeriler de yer aldı..

Sanatın Kalbi, ArtInternational ile Haliç Kongre Merkezi’nde Attı

Haliç Kongre Merkezi Genel Müdürü Handan Boyce ise sanatla dolu günlere evsahipliği yapmaktan dolayı son derece mutlu olduklarını ifade ederken şöyle konuştu : “ 16-18 Eylül tarihleri arasındaki  çağdaş sanat fuarı ArtInternational’ın kongre merkezimizde düzenlenmesinden son derece mutlu olduk. Avrupa, Amerika ve Ortadoğu’dan gelen sanatçılar fuara büyük ilgi gösterdiler. İstanbul’dan New York’a, Dubai’den Viyana’ya kadar uluslararası alanda 60 seçkin galerinin katıldığı fuarda sanatçıları ağırlamak ve sanatseverlerle buluşmak gerçekten İstanbul ve Türkiye adına çok önemliydi. Haliç Kongre Merkezi’miz kapalı mekân, açık hava ve deniz kıyısı etkinliklerinin eş zamanlı yürütülebildiği toplantı ve kongre merkezlerinden biri olarak hizmet veriyor. 102.000 m2’lik bir alana kurulu ve 16.000 m2 açık alana sahip olan kongre merkezimiz değerli sanatçıların imzasını taşıyan duvar panoları, gravürleri ve cam süslemeleri ile ışıltı kazanan galeri ve fuayeleri; sergi alanları, banket alanları ve kayıt alanları ile ArtInternational gibi büyük etkinliklerde İstanbul’u başarıyla temsil ediyor.”

ArtInternational’ın Türkiye ayağında, İstanbul’un en önemli 10 galerisi de yer aldı. Komitenin, uluslararası sergileri ve başarılarını dikkate alarak yaptıkları seçim sonucu artSümer, Egeran Galleri, Galeri Zilberman, Galeri Manâ, Galeri Non, Galerist, Pi Artworks, Pilot Galeri, Rampa Gallery ve X-İst fuara katıldı.

Haliç Kongre Merkezi’nin ev sahipliği yaptığı bu çok önemli fuarın koordinatörlüğü Dyala Nusseibeh, artistik direktörlüğünü Stephane Ackermann yaptı. İstanbul’un en özel yerlerinden birinde konumlanan ve tarihsel bölgelerine bakan eşsiz manzarasıyla özellikle uluslararası konukları baştan çıkaran Haliç Kongre Merkezi’nin iç mekân tasarımını Erhan Patat yaptı.

Haliç Kongre Merkezi’nde fuar boyunca çok özel etkinlikler düzenlendi

David Claerbout’un ilk gösterimini ArtInternational’da yaptığı ve süregelen kamera hareketliliğiyle çektiği “Travel” (1996-2013) adlı videosu izleyenleri lokal bir parktan karanlık Avrupa ormanlarına, oradan da Amazon ormanlarına sürükleyerek banliyö arazilerinde gezdirdi. Santiago Sierra ise “NO, Global Tour” adlı filminde İngilizce NO kelimesi şeklinde olan iki büyük heykelin birçok şehirde kamyon üzerinde taşınmasının serüvenini anlattı.

Performans sanatçısı Camila Rocha’nın fuarın açılış gününde lokal bir bando ekibiyle birlikte düzenlediği “To See The Band Passing By” adlı performansı 2007’de kaybettiğimiz ünlü çağdaş sanatçı eşi Hüseyin Bahri Alptekin’in anısına sergilendi.

Müzik medyasını kullanarak yarattığı işleriyle dikkat çeken Fransız sanatçı Tal Isaac Hadad ise birbirinden farklı tarzlara sahip olan sanatçılardan seçtiği kompozisyonları birleştirerek elde ettiği ve “Piano Constraints” adını verdiği yeni performans serisini sanatseverlere sundu.

Türkiye’den çağdaş sanatın yükselen isimleri de özel performanslarla fuarda sanatseverlerin karşısına çıktı. Performans sanatçısı Gül Kozacıoğlu yeni ses enstalasyonuyla, Londra’da yaşayan Ali Kepenek İstanbul’dan esinlenerek yarattığı bir fotoğraf serisiyle, Berlin’den Yusuf Etiman da fuar kataloğunu sanatçı kitabı biçimine dönüştürdüğü eseriyle fuarın sanatsal aktivitelerine renk kattı.

Küratorlüğünü Başak Şenova’nın yaptığı “Sahnedeki Videolar - Paralel Çizgiler” çalışması ise fuar izleyicisine; siyasal, mekansal, psikolojik, ekonomik ve sosyal her tür ortamda baskı ve zihinsel işgaldeki insanlar, durumlar, kesitler ve hayaller üzerine üretilmiş olan videolardan oluşturulmuş bir deneyim yaşattı.

Hareketli görüntüler üzerinden farklı pozisyonları, bakış açılarını, baskıları ve gerçekleri bir araya getirip, tartışmayı amaçlayan bu derlemede Basim Magdy, Bouchra Khalili, Cui Xiuwen, Democracia, Juul Hondias, Larissa Landour, Persijn Broersen, Marit Lukáks, Mounir Fatmi, Zarina Bhimji ve Zeren Göktan’ın videoları gösterildi.

Heykeller Haliç’e baktı
Fuar boyunca Haliç Kongre Merkezi’nin Haliç’e bakan kıyısında By The Waterside heykel terası kuruldu.. Burada Arik Levy’nin RockGrowth RG5 (Galerist), Tony Cragg’in Black Diabas (Cortesi Contemporary), Saad Qureshi’nin Quicken (Gazelli Art House), Huseyin Bahri Alptekin’in Mattresses to Imaginary Destinations (Rampa), Richard Hudson’ın Marilyn Monroe (Leila Heller Gallery), Saddek Wasil’in Tin Man Was Not Given What He Didn’t Already Have (Athr Gallery) adlı heykelleri sergilendi.

İkna edici cazibesiyle İstanbul
Asya’nın en büyük uluslararası sanat fuarlarından Art HK’nin kurucusu ve Hindistan’da bu yıl beşincisi yapılan India Art Fair’ın ortaklarından biri olan Angus Montgomery’nin yöneticisi Sandy Angus, İstanbul’un ikna edici cazibesiyle, yeni ve yerleşmiş koleksiyonerlerin gözde şehri haline geldiğini ve böylesine büyük bir fuar için en uygun şehirlerden biri olduğunun altını çizdi.  İstanbul’un coğrafi konumu, Rusya ve Ortadoğu’yla ilişkileri ve geçişlerinin çok önemli bir avantaj olduğunu söyleyen Angus,  “Sanat topluluğu açısından heyecan verici sanatçı ve galerileri barındıran bir şehir olan İstanbul’un bu değerli ortamını daha da öne çıkaracak bir şeyler yapma ihtiyacıyla ortaya çıktık. Potansiyelimize güveniyoruz ve bu potansiyelle ArtInternational’ın genel sanat dünyasında bir etkiye sahip olduğuna inanıyoruz” dedi.


23 Eylül 2013 Pazartesi

HEYBELİADA RUHBAN OKULU’NDA YUNANİSTAN’DAN TÜRKİYE’YE KÜLTÜR YOLCULUĞU ETKİNLİĞİ DÜZENLENDİ



Heybeliada Ruhban Okulu, Yunan ve Türk sanatçıların birlikte sahne aldığı Yunanistan'dan Türkiye'ye Kültür Yolculuğu etkinlik konserine  ev sahipliği yaptı. Fener Rum Patriği Bartholomeos, Bulgaristan Patriği Neofitos ile Bursa Metropoliti ve Heybeliada Ruhban Okulu Başrahibi Elpidophoros Lambriniadis, konser öncesinde Aya Triada Manastırı Kilisesi'ne gelerek, mum yaktı ve dua etti.Heybeliada Aya Triada Manastır’ında gerçekleşen konser iki bölümden oluştu.


Adalar Belediye Başkanı Mustafa Farsakoğlu ve Belediye Başkan Vekili ve Meclis Üyesi Raffi Hermon Araks'ın da katıldığı konseri, aralarında Yunanistan'dan gelenlerin de bulunduğu çok sayıda davetli izledi.  Çok sayıda davetli ve turistin yer aldığı organizasyonda  Patrik Barholomeos, ailesiyle Macaristan'dan Türkiye'ye turist olarak gelen küçük bir kızı severek, kolye hediye etti.İlk bölümde sanat yönetmeni Erol Deran’ın Klasik Bosphorus grubu türk sanat müziği ile izleyicileri mest ederken, ardından Güncel Bosphorus grubu Rumca ve Türkçe karışık şarkıları icra ettiler.


Heybeliada Ruhban Okulu'nun bahçesinde düzenlenen, Türk ve Yunan sanatçıların birlikte sahne aldığı konserin sunuculuğunu Fatoş Koçarslan ve Olga Papa birlikte yaptı.Konserin ikinci bölümünde “Thanasis Tsipinakis / Mızraplı Telliler Orkestrası” 17 adet hem enstrümental hem de sözlü parçalar seslendirdiler.
Ruhban okulunun güzel bahçesinde sergilenen konser izlenmeye değerdi.

FENER RUM PATRİĞİ BARTHOLOMEOS’UN KONUŞMASI;
Fener Rum Patriği Bartholomeos, konserin ardından  bir konuşma gerçekleştirdi.  Bulgaristan Patriği Neofitos'u okulda ağırlamaktan mutluluk duyduğunu  ifade ederek, sözlerine devam etti. "Demokratikleşme Paketi kapsamında, okulumuzun tekrar açılacağı yönündeki ümidimizin artığı bir dönemde, Ümit Tepesi'nde sizlerle birlikte olmayı çok anlamlı bulmaktayız. Türk-Yunan dostluğu, patriklik makamına seçildiğimiz günden itibaren üzerinde hassasiyetle durduğumuz ve teşvik ettiğimiz bir konudur. Bizler, ülkeler arası sağlıklı ilişkilerin, sadece hükümetler tarafından yukarıdan aşağıya doğru değil, aynı zamanda sanatçılar, aydınlar, bilim insanları ve basın mensupları tarafından da aşağıdan yukarıya inşa edilmesi gerektiğine inandık. İnsanların tanışmalarını ve birlikte başarılı işlere imza atmalarını arzuladık. Patrikliğin, dostluk ve barışın tesisi amacıyla yapılan her türlü girişimi desteklediğini belirten Bartholomeos, Ege'nin iki yakasını birbirine bağlayan müziğin ipek ipliklerinin, güzel bir kumaşa dönüşmesi için dua etmekteyiz. Bu noktada Türk ve Rum müzikseverlerin ortak projesi olarak, adamızı müzik alanında önemli bir merkez haline getirebilecek Heybeliada Ses Projesi'ni yakından takip ettiğimizi ve kısa sürede başarılı çalışmalarını beklediğimizi hatırlatmak isteriz. İki halk arasında her geçen gün gelişmekte olan yakınlaşmanın devamı temennisiyle, hepinizi sevgiyle kucaklarız."



HEYBELİADA RUHBAN OKULU BAŞ RAHİBİ ELPİDOPHOROS LAMBRİNİADİS’İN KONUŞMASI;
Bursa Metropoliti ve Heybeliada Ruhban Okulu Başrahibi Elpidophoros Lambriniadis ise konuşmasına, "Bugün çok mutluyuz çünkü Ruhban Okulu'nun bahçeleri seçkin sanatçılarımızın melodileriyle dolacak. Ağaçlarımız, ünlü orkestraların notalarıyla süslenecek. Türk ve Rum sanatçılar, bizleri, yani Rumlar, Türkler, Ermeniler, Bulgarlar ve diğer halkları bir araya getirdi" diyerek başladı. Bulgaristan Patriği Neofitos'un, dünyaca bilinen bir müzisyen ve muhteşem sesi ile Hristiyan dünyasını hayran bırakan bir din adamı olduğunu söyleyen Lambriniadis, Neofitos'un yeni seçilmiş bir patrik olarak ilk resmi ziyaretini Fener Rum Patrikliği'ne gerçekleştirdiğini bildirdi. Lambriniadis, "dostluk gecesi"nin gerçekleşmesi için katkıda bulunanlara teşekkür ederek, "Bir de son bir dileğimiz ve duamız var Patrik Hazretleri. İnşallah bu konser, okulumuzun tekrar açılması için bir ön kutlama olur" dedi.



MUHTEŞEM DOSTLUK KONSERİ
İlk bölümde sanat yönetmeni Erol Deran’ın Klasik Bosphorus grubu türk sanat müziği ile izleyicileri mest ederken, ardından Güncel Bosphorus grubu Rumca ve Türkçe karışık şarkıları icra ettiler.Konserin ikinci bölümünde “Thanasis Tsipinakis / Mızraplı Telliler Orkestrası” 17 adet hem enstrümental hem de sözlü parçalar seslendirdiler.Ruhban okulunun güzel bahçesinde sergilenen konser izleyenleri mutlu etti .

22 Eylül 2013 Pazar

İDO, Görme Engellilere Özel Tarife Yayınladı


Sonbahar-Kış tarifesini yayınlayan İDO, bütün terminallerinde görme engellilere özel Braille alfabesi ile hazırlanmış özel tarifelerin de dağıtımını gerçekleştiriyor.İDO, bütün yolcularına karşı sorumlu yaklaşımının bir ürünü olarak bu yılki Sonbahar–Kış tarifesini görme engellilere özel Braille alfabesi ile de hazırlattı. İDO’nun tüm terminallerinde yerini alan özel tarifeler sayesinde görme engelli vatandaşlarımız yolculuklarında kendilerini daha özgür, güvenli ve rahat hissedecek, bilhassa kendi kendine yeterlilik anlamında daha yüksek bir standart yakalayabilecekler.İDO, görme engellilere özel Braille alfabesi ile yazılmış tarifelerinin basımı ile ülkemizde engellilerin yaşam alanlarının kısıtlılığına dönük yürütülen çalışmalar kapsamında örnek olmayı hedefliyor.



Limak International Hotels & Resorts, engel tanımayan sanatçılara destek oluyor




Türkiye’nin en büyük otel zincirlerinden biri olan Limak International Hotel & Resorts, Türkiye Engelsizler Kültür Sanat ve Eğitim Merkezi (TEKSEM)’nin sanatçılarına destek oluyor. TEKSEM’in ‘Engelsiz CAN’lar Trafikte’ projesi kapsamında hazırladığı ‘Haylaz Kedi Trafikte’ adlı tiyatro oyunu, Aralık ayından itibaren Türkiye’de 5 ildeki 50 köy okulunda Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü’nün katkılarıyla sergilenecek.
Sosyal sorumluluk projeleriyle ön plana çıkan Limak International Hotels & Resorts, Türkiye Engelsizler Kültür Sanat ve Eğitim Merkezi (TEKSEM)’nin ‘Haylaz Kedi Trafikte’ isimli oyununun sponsorluğunu üstlendi. Trafik kazaları ve ilk yardım hatalarına dikkat çekmek için yürütülen ‘Engelsiz CAN’ lar Trafikte’ projesinin altında hazırlanan oyun, Türkiye’de 5 ildeki 50 köy okulunda seyirci önüne çıkacak. Oyun, Aralık ayından itibaren İstanbul, İzmir, Çanakkale, Van ve Ordu’da sergilenecek.

Engelsiz sanatçılara destek olmak amacıyla 2002 yılında kurulan TEKSEM’in hazırladığı projeyle engellilerin Türkiye’deki imajını pozitif olarak değiştirmek ve üreten engelliler imajı oluşturmak amaçlanıyor. Proje ekibinde görme, ortopedik engelli ve gönüllü olarak çalışan kişiler yer alıyor. Engellilerin eğitim seviyesini yükseltmeyi hedefleyen TEKSEM her yıl 121 engelliye burs veriyor. Limak International Hotels & Resorts, verdiği destekle burslara katkıda bulunuyor.

Limak Turizm Grubu Koordinatörü K. Kaan Kavaloğlu, engel tanımayan sanatçılara verdikleri destekten dolayı duydukları memnuniyeti dile getirerek şöyle konuştu: “Limak Turizm Grubu olarak yaptığımız işlerin yanı sıra sosyal sorumluluk projeleri de bizim için büyük önem taşıyor. Sınır tanımayan ve güzel işler başaran engelliler, aslında hayatın her noktasında bizimle birlikte. Bu güzel projede onlarla birlikte yürüdüğümüz ve aynı zamanda köy okullarındaki çocukların da hayatlarında iz bırakacak güzel bir etkinliğe vesile olduğumuz için büyük mutluluk duyuyoruz.”


TAKSİM MEYDANI İSTANBULLULARIN ARZU ETTİĞİ HALE GETİRİLECEK




İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Taksim’de projenin  devam ettiğini belirterek, “Üzerine zemin kaplamaları, kent mobilyaları, ağaçlandırmalar yapmak suretiyle Taksim’i İstanbullular’ın arzu ettiği hale getireceğiz” dedi.İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Beykoz ilçesinde yapılan yatırım ve hizmetlerin toplu açılış, tanıtım ve temel atma törenine katıldı. Törene Topbaş’ın yanı sıra AK Parti milletvekilleri İsmet Uçma, Osman Poyraz, Beykoz Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek, diğer yetkililer ve vatandaşlar katıldı.

Taksim projemiz devam ediyor
Başkan Kadir Topbaş açılış öncesi yaptığı konuşmada, Taksim’de açılan yeraltı tünelinden bahsederek, “Geçenler, görenler hayranlıklarını gizleyemiyor. En yoğun saatlerde, özellikle akşam saatlerinde 1 saatte 8 bin araç geçemezken şimdi yarım saatte 8 bin araç rahatlıkla geçer hale geldi. Taksim, daha önceki 50 bin metrekarelik alana yeni alanlar ilave edilmek suretiyle 100 bin metrekareye çıktı. Maalesef gecikmelerden dolayı bitmediği için o bölgeye gidenler altta trafiğin geçişini görünce ‘üstü neden böyle’ diye sorgulamaya başladılar. Halbuki daha projemiz devam ediyor. Üzerine zemin kaplamaları, kent mobilyaları, ağaçlandırmalar yapmak suretiyle Taksim’i İstanbullular’ın arzu ettiği hale getireceğiz” dedi.

Yakında bir gram atık su Boğaz’a girmeyecek
İstanbul Boğazı’nda kendilerinden önce bütün yerleşimlerin, lokantaların, evlerin atık sularının denize boşaltıldığını ifade eden Topbaş “Yıllarca böyle geçti. Bizler boru itme metoduyla açık kazı yapamadığımız için bütün bu sahillerin tamamını kolektör almak suretiyle denizde atık suların önüne geçmeye çalıştık. Birkaç nokta var ihalelerinden dolayı, müteahhitlerinden dolayı sıkıntılı olan noktalar var. Onlar da  çözülecek. Yakın bir tarihte bir gram atık su İstanbul Boğazı’na girmeyecek. Tertemiz bir deniz haline gelecek. Artık deniz de hem balık hem de insanlarımızın istifade ettiği güzellik burada yaşanacak” şeklinde konuştu.

İstanbul için yeni projelerimiz var
Önümüzdeki yerel seçimlerin ve arkasındaki süreç içerisinde hep beraber İstanbul için güzel şeyler yapmaya devam edeceğini belirten Topbaş, "Bugün burada detaylarını açıklamak istemediğim ama İstanbul için yeni projelerimiz var. Belki gelecek seçim zamanında dile getiririz. Güzelliklerin bu kente neler katacağını veririz. İstanbul'un hızla gelişen ekonomisi ve işsizlik oranı düşük olduğunu burada ifade etmek istiyorum." ifadelerini kullandı.

Hafriyat sıkıntısı kalmayacak
Başkan Kadir Topbaş, Beykoz’daki hizmetlerin toplu açılış töreninde kamyoncuların hafriyat eylemine değindi. İstanbul’da hafriyat alanları konusunda sıkıntı yaşandığını belirten Topbaş, “Enerji Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdürlüğü veya Orman ve Su İşleri Bakanlığı’ndan almış olduğumuz tahsisle döküm alanları oluşturabiliyoruz. Gebze’den başka bu tarafta döküm alanı yok veya Avrupa yakasına geçecekler. Sıkıntılı bir yolculuk. Çözüm gereklidir. Konu bize intikal etti. Sayın Veysel Eroğlu ile görüştüm, talimatını verdi ve sorun bitti. Arkasından yeni döküm alanlarının da gelmesiyle bu sıkıntı yaşanmayacak. Bugün İstanbul’da biraz trafik yoğunluğu oluştu. İnşallah bundan sonra bunun tekrarı olmaz. Özellikle hafriyat işi yapan işletmelerin de hassasiyetlerini rica ediyorum” dedi.Konuşmaların ardından Topbaş ve beraberindekiler kurdele keserek toplu açılışı gerçekleştirdi. Açılışın ardından vatandaşlarla bir süre sohbet eden Kadir Topbaş, daha sonra Beykoz’dan ayrıldı.

Beykoz'da Açılışı Yapılan Yatırımlar:
Beyaz Erguvan Caddesi Çevre Düzenlemesi, Spor Caddesi Çevre Düzenlemesi, Bozhane İtfaiye Binası, Çavuşbaşı İtfaiye Binası,Yalı Erguvan Caddesi Çevre Düzenlemesi,20 dönüm büyüklüğündeki OrhanVeli Parkı, Paşabahçe Meydan Düzenlemesi, Beykoz Koru Düzenlemesi.

EUROMONEY AKFEN GYO’YU ÜÇÜNCÜ KEZ TÜRKİYE’NİN EN İYİSİ SEÇTİ



Türkiye’nin ekonomik şehir otelciliği konseptine odaklı ilk ve tek gayrimenkul yatırım ortaklığı olan Akfen GYO, Euromoney Gayrimenkul Ödülleri’nde üst üste üçüncü kez “Türkiye'nin En İyi Otel Geliştiricisi” seçildi.Dünya genelinde iş çevreleri tarafından ilgiyle takip edilen Euromoney Dergisi’nin düzenlediği Euromoney Gayrimenkul Ödülleri 2013’nin sahipleri belli oldu. Türkiye’nin ekonomik şehir otelciliği konseptine odaklı ilk ve tek gayrimenkul yatırım ortaklığı olan Akfen GYO, Euromoney Gayrimenkul Ödülleri 2013’de ‘Türkiye'nin En İyi Otel Geliştiricisi’ ödülüne layık görüldü.
Üst üste 3 yıl Türkiye’nin en iyisi seçildi Akfen GYO, Euromoney Dergisi’nin her yıl anket yöntemi ile gerçekleştirdiği araştırmada 2011 ve 2012’nin ardından 2013 yılında da ‘Türkiye'nin En İyi Otel Geliştiricisi' ödülünü alarak sektördeki başarısını pekiştirmiş oldu.

Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Akfen GYO Genel Müdürü Vedat Tural, Akfen GYO’nun başarılı performansının dünyanın en saygın yayın grupları tarafından da takdir edilmesinin kendileri için büyük bir onur kaynağı olduğunu söyledi.

Sektörün öncülerinden olmaya devam edeceğiz
Vedat Tural ; “Şehir otelciliği konseptine odaklanarak yatırımlarımızı her zaman yüksek standartta tutuyoruz. Euromoney Gayrimenkul Ödülleri kategorisinde üç yıl üst üste ‘Türkiye'nin En İyi Otel Geliştiricisi’ ödülünü kazanarak önemli bir başarıya imza attığımıza inanıyorum. Bu da kurumumuzu ve ekibimizi gururlandırıyor. Sahip olduğumuz iş modeli ile sektörümüzün öncülerinden olmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

Euromoney Ödülleri hakkında:
1969 yılında İngiltere’de kurulan ve bugün 172 ülkede, finans ve iş dünyası ile sermaye piyasalarının bir numaralı yayını haline gelen Euromoney Dergisi, çeşitli sektörlerde küresel, bölgesel ve ülkeler bazında araştırma ve anketler düzenlemekte, elde ettiği verilerle başarı ödülleri dağıtmaktadır.2005 yılından bu yana, gayrimenkul piyasalarını da bu çalışmalarına dahil eden yayın grubu, Euromoney Real Estate Awards 2013 kapsamında, dünyanın 7 bölgesi ve 56 ülkesinde soruları işin uzmanlarına yönelterek sektörün başarılı oyuncularını belirlemiştir.



EUROMONEY AKFEN GYO’YU ÜÇÜNCÜ KEZ TÜRKİYE’NİN EN İYİSİ SEÇTİ



Türkiye’nin ekonomik şehir otelciliği konseptine odaklı ilk ve tek gayrimenkul yatırım ortaklığı olan Akfen GYO, Euromoney Gayrimenkul Ödülleri’nde üst üste üçüncü kez “Türkiye'nin En İyi Otel Geliştiricisi” seçildi.Dünya genelinde iş çevreleri tarafından ilgiyle takip edilen Euromoney Dergisi’nin düzenlediği Euromoney Gayrimenkul Ödülleri 2013’nin sahipleri belli oldu. Türkiye’nin ekonomik şehir otelciliği konseptine odaklı ilk ve tek gayrimenkul yatırım ortaklığı olan Akfen GYO, Euromoney Gayrimenkul Ödülleri 2013’de ‘Türkiye'nin En İyi Otel Geliştiricisi’ ödülüne layık görüldü.
Üst üste 3 yıl Türkiye’nin en iyisi seçildi Akfen GYO, Euromoney Dergisi’nin her yıl anket yöntemi ile gerçekleştirdiği araştırmada 2011 ve 2012’nin ardından 2013 yılında da ‘Türkiye'nin En İyi Otel Geliştiricisi' ödülünü alarak sektördeki başarısını pekiştirmiş oldu.

Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Akfen GYO Genel Müdürü Vedat Tural, Akfen GYO’nun başarılı performansının dünyanın en saygın yayın grupları tarafından da takdir edilmesinin kendileri için büyük bir onur kaynağı olduğunu söyledi.

Sektörün öncülerinden olmaya devam edeceğiz
Vedat Tural ; “Şehir otelciliği konseptine odaklanarak yatırımlarımızı her zaman yüksek standartta tutuyoruz. Euromoney Gayrimenkul Ödülleri kategorisinde üç yıl üst üste ‘Türkiye'nin En İyi Otel Geliştiricisi’ ödülünü kazanarak önemli bir başarıya imza attığımıza inanıyorum. Bu da kurumumuzu ve ekibimizi gururlandırıyor. Sahip olduğumuz iş modeli ile sektörümüzün öncülerinden olmaya devam edeceğiz” diye konuştu.



“BARIŞ SÜRECİ DİYE ANILAN SÜREÇ İNŞALLAH BAŞARIYA ULAŞIRSA BÜYÜK BİR İHTİMALLE BÖLGEMİZDE BİR PATLAMA OLMASINI BEKLİYORUZ”




Halil ÖNCÜ – ANTALYA
Adıyaman, Antalya Ticaret Borsası'nın (ATB), Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu (TESK), Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) ile Batı Akdeniz Ekonomisini Geliştirme Vakfı (BAGEV) destekleriyle Antalya Expo Center'da düzenlediği ev sahipliğinde Antalya Expo Center'de düzenlenen 4. Yöresel Ürünler Fuarı’na katıldı. Standtta kendisinden bilgiler aldığımız Adıyaman İl Kültür ve Turizm Müdürü Mustafa Ekinci fuarın önemine dikkat çekerek, “Adıyaman İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü olarak ilimizi ve kültürümüzü tanıtmak bizim asli görevlerimizden bir tanesidir. Dolayısıyla Antalya’da her yıl düzenlene çeşitli fuarlar var. Bu fuarlardan da bugüne kadar iki tanesine katıldık bu yıl. Dolayısıyla Ulusal ve Uluslararası fuarlara da katılım sağlıyoruz. Yöresel ürünler fuarına gelerek Adıyaman’a ait olan yöremizde bulunan bu ürünleri tanıtma imkanı bulduk” dedi.

Adıyaman hakkında bilgiler veren Ekinci,  Adıyaman deyince ilk akla Nemrut dağı geldiğini ifade ederek, “Komagene medeniyetinin aşağı yukarı bütün kalıntıları da Adıyaman ili sınırları içerisindedir. Bilindiği gibi Nemrut Dağı dünya kültür miras alanlarından Türkiye’deki 10 yerden birisidir. Ayrıca, dünyanın 8. harikası olarak nitelendirilen ve UNESCO tarafından dünya kültür mirasları arasında gösterilen dev tanrı heykellerinin bulunduğu Nemrut Dağı, FIJET tarafından Altın Elma ödülüne de layık gösterilmiştir. Nemrut dağımız hakikatten Kültür turizmi açısından son derece önemli, Türkiye’de büyük kültür turizmi potansiyeli olan yerlerin başında geliyor. Kültür turizmine meraklı olan bütün insanları Nemrut dağında görmekten kıvanç duyacağız”dedi.

Son günlerde bölgede esen barış sürecinin başarıya ulaşması ile bölge turizminde bir patlama olacağına da inandığını belirten Adıyaman İl Kültür ve Turizm Müdürü Mustafa Ekinci, “ Şu anda Adıyaman turizmde istenilen ve beklenen yerde değil. Yıllık ortalama kültür turizmi açısından 100 bin civarında bir ziyaretçimiz var. Bununda yarısını yabancı yarısını da yerli misafirlerimiz oluşturuyor. Fakat bu potansiyelin çok daha yüksek olduğunu düşünüyoruz. Özellikle son yaıllarda bölgede bulunan barış süreci diye anılan süreç inşallah başarıya ulaşırsa büyük bir ihtimalle bölgemizde bir patlama olmasını bekliyoruz” diye konuştu.

UYUMSOFT SERTİFİKALARI VERDİ



UYUMSOFT  TARAFINDAN “ERP YAZILIM EĞİTİMİ” SERTİFİKALARI VERİLDİ

Uyumsoft Bilgi Sistemleri ve Teknolojileri AŞ, İstanbul Kalkınma Ajansı Bilişim Teknolojileri Akademisi projesi kapsamında, verdiği ilk eğitimi tamamladı.

Uyumsoft Bilgi Sistemleri ve Teknolojileri AŞ firması, İstanbul Kalkınma Ajansı’nın destek verdiği Bilişim Teknolojileri Akademisi projesi kapsamında, verdiği ilk eğitimi tamamlayarak öğrencilere sertifikalarını verdi.Projeye ilişkin Uyumsoft Proje Koordinatörü Özgür Kaçan; şunları söyledi: 

“İstanbul Kalkınma Ajansı tarafından, bu yıl onaylanan ve desteklenen  Bilişim Teknolojileri Akademisi projesi ile amacımız; iş dünyasında birçok firmanın kullanmakta olduğu ERP (Kurumsal Kaynak Planlaması)uygulamalarında, kişilerin kendilerini yetiştirmeleri, geliştirmeleri ve Bilişim Teknolojileri alanında bilgi sahibi olarak kapasitelerini arttırmalarıdır. Bu amaçla, üniversite okuyan ve/veya mezun olmuş kişiler ile mevcut firmalarında  ERP kullanan veya ERP konusunda istekli olan kişileri, bilişim teknolojisi sektörüne kazandırmayı hedefliyoruz ve ERP eğitimlerine tabi tutuyoruz. İlk eğitimimizi, ERP yazılım eğitimi olarak, üniversitede okuyan öğrencilere verdik. Proje iştirakçimiz olan İstanbul Ticaret Üniversitesi’nin sınıflarında gerçekleştirdiğimiz eğitim ile 17 öğrencimiz eğitimlerini tamamladı ve 18 Eylül 2013 tarihinde sertifikalarını almaya hak kazandı. Önümüzdeki süreçte, özellikle uzaktan eğitimler ile eğitimlerimizi arttıracağız” diye konuştu.

HİLTON İSTANBUL BOMONTİ YÖNETİMİ BELİRLENDİ

HİLTON İSTANBUL BOMONTİ HOTEL&CONFERENCE CENTER ÜST DÜZEY KADROSU AÇIKLANDI
Hilton Istanbul Bomonti Hotel & Conference Center Üst Düzey Yönetim Kadrosunu Açıkladı.2014 başında Şişli’de açılması planlanan Hilton İstanbul Bomonti Hotel & Conference Center üst düzey yönetim kadrosunu açıkladı.

Genel Müdür Remco Norden satış, otel ve kadro yönetimi, yiyecek ve içecek operasyonları, finans ve iş geliştirme bölümlerine liderlik edecek deneyimli bir üst düzey yönetici kadrosu oluşturmak için yedi yeni atama yaptı. Ekipte, Hilton Worldwide’dan gelen profesyonellere ek olarak, Türkiye pazarının en deneyimli isimleri de yer alıyor. Atanan yedi isim; Aykut Korkmaz, Barış Agaçbüken, Murat Kaplan, Vuslat Sivri, Doris Van Der Geeten, Yannis Manikis ve Tevfik Umurhan’dan oluşuyor.

Otel müdürü olarak atanan Aykut Korkmaz yedi yıldır görev yaptığı Londra’dan, konferans hizmetleri müdürü olarak atanan Barış Ağaçbüken ise son iki yılını geçirdiği Washington’dan Türkiye’ye döndü.
İstanbul’a gelmeden önce Hilton London Heathrow Airport otel müdürlüğü görevini yürüten Korkmaz kariyerine 2002-2003 yıllarında operasyon direktörü olduğu Hilton Konya’da başladı. Korkmaz, bu görevinin ardından önce Hilton Sharm Waterfalls Resort operasyon direktörlüğü görevi için Mısır’a, sonrasında ise Hilton London Tower Bridge açılışı için Londra’ya geçti.

Barış Ağaçbüken de Omni Shoreham Hotel’de iki yıl boyunca konferans hizmetleri müdürlüğü hizmetini yürüttüğü Washington’dan İstanbul’a dönüş yapıyor. Bu atama, aynı zamanda 2009-2011 yılları arasında Washington Hilton’da kıdemli etkinlik müdürü ve bundan önce de iki yıl boyunca Virginia’daki Hilton McLean Tysons Corner’da etkinlik müdürü olarak görev yapan Ağaçbüken için Hilton Worldwide’a dönüş anlamını da taşıyor. Ağaçbüken, yeni görevinde iki balo salonu, 30’dan fazla toplantı salonu, 829 odası ve en büyüğü 500 metrekare olan 85 süitiyle İstanbul’un en büyük konferans merkezi olan Hilton İstanbul Bomonti Otel ve Konferans Merkezi’nin konferans etkinliklerine liderlik edecek.

Konaklama sektöründe 15 yıllık deneyime sahip ve son olarak Wyndham İstanbul Kalamış Marina’da benzer bir görev üstlenmiş olan Murat Kaplan, ekibe yiyecek ve içecek müdürü olarak katılıyor. Kaplan, Wyndham Marina’dan önce de Bakü’deki Hyatt Hotels’de yiyecek ve içecek operasyonlarından sorumluydu. Kaplan’ın çalışma arkadaşlarından biri de Hilton Atina’nın ödüllü şefi olarak geçirdiği altı yılın ardından ekibe katılacak olan Şef Yannis Manikis olacak. Kanada asıllı bir Avrupalı olan Yannis, doğu tatlarıyla yaratıcı menüler geliştirme konusunda uzman. Restoran işletmecisi bir aileden gelen Yannis, kariyerine Michelin Yıldızlı L’Auberge’de başladı. Montreal’deki Riverside Culinary Institute’da aldığı eğitimin ardından, CAA’dan Beş Elmas Ödülü sahibi bir Relais & Châteaux üyesi olan Toqué dahil olmak üzere Montreal’in en seçkin restoranlarında görev yaptı.

Otel’in insan kaynakları ise daha önce Divan İstanbul ve Divan İstanbul City insan kaynakları direktörlüğü görevini yürütmüş olan Vuslat Sivri’nin yönetimine emanet. Sivri’nin İstanbul’daki 12 yıllık deneyimi, Pera Palace’da üstlendiği insan kaynakları görevlerini ve Four Seasons Otel’de geçirdiği dört yılı da içeriyor.
Daha önce Hilton Worldwide’ın Conrad İstanbul, Hilton İstanbul ve Hilton ParkSA İstanbul’dan sorumlu yardımcı satış direktörü olarak görev yapan Tevfik Umurhan, satış direktörlüğü görevini üstlenecek. Altı yıldır İstanbul’da Hilton Worldwide için çalışan Umurhan ondan önce de altı yıl boyunca Türkiye’deki farklı otellerde satışla ilgili görevlerde bulundu.

Son olarak da, 2011 Aralık ayından beri Hilton Warsaw Hotel and Convention Centre’da ve ondan önce de dört yıl boyunca Hilton Amsterdam’da görev yapmış olan Doris Van Der Geeten, ekibe iş geliştirme direktörü olarak katılıyor. Doris, otel kariyerine Temmuz 2001’de Moskova’da bulunan Baltschug Kempinski’de stajyer olarak başlamıştı.

Genel Müdür Remco Norden, konuyla ilgili olarak, “Türkiye’deki konferans ve otel tesisleri için örnek olacak yeni otelimizde böylesine güçlü bir yönetim ekibine sahip olduğumuz için çok mutluyum. Hem yerel yetenekler hem de Hilton Worldwide’dan gelenler arasından en iyi adayları seçtik ve ekip üyelerimizin kariyerlerini geliştirmeye ve ilerletmeye kararlıyız” ifadesini kullandı. Bu yıl, aynı zamanda Remco Norden’in Hilton Worldwide dahilindeki çeşitli yönetim pozisyonlarındaki 20’inci yılı olma özelliğini taşıyor.

Hilton Istanbul Bomonti Hotel & Conference Center, oda sayısı ve etkinlik alanı açısından İstanbul’un en büyük oteli olacak ve eski Bomonti Bira Fabrikası’nın yerine kurulan yeni turistik merkezin bir parçası olarak şehrin en işlek noktalarından birinde yer alacak. Bu tarihi miras alanı, ziyaretçilere eğlence, yemek ve perakende alışveriş tesislerine ek olarak bir müze ve sanat merkeziyle hizmet verecek. Otel dahilinde ayrıca 14 terapi odası, 1400 metrekarelik spor salonu ile kapalı/açık havuz ve havuz barın bulunduğu eforea: Hilton’da spa da yer alacak. Tüm bunlara ek olarak, otelin 34’üncü katında 360 derecelik Boğaz ve şehir manzarası sunan bir executive lounge, barlar ve restoranlar bulunacak.

İSG,AĞUSTOS AYINDA 2 MİLYON YOLCU SINIRINI GEÇTİ



İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı, aylık yolcu sayısında yeni bir rekora imza attı.Ağustos ayında,  İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı iç ve dış hat  terminalinden toplam 2 milyon 38 bin 912 yolcu giriş ve çıkış yaptı. Havalimanı bu yılın ilk 8 ayında toplam 11 milyon 957 bin 704 yolcuya ev sahipliği yaparken yolcu artış oranı geçen yılın ilk 8 ayına oranla yüzde 20 olarak gerçekleşti. Ağustos ayındaki yolcu artış oranı ise yüzde 35 oldu.


Dünyanın ve Avrupa’nın en hızlı büyüyen havalimanı olan İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı, Ağustos ayında toplam 2 milyon 38 bin 912 yolcuya ev sahipliği yaptı. Havalimanından bu yılın ilk 8 ayında ise toplam 11 milyon 957 bin 704 yolcu giriş-çıkış yaptı ve yolcu artışı geçen yılın ilk 8 ayına oranla yüzde 20 olarak gerçekleşti. Ağustos ayındaki yolcu artış oranı ise geçen yılın aynı ayına oranla yüzde 35 oldu. 2012 yılının ilk 8 ayında 6 milyon 612 bin 148 olan iç hat yolcu sayısı, 2013 yılının Ocak-Ağustos döneminde 7 milyon 683 bin 761 olarak gerçekleşti. Aynı şekilde 3 milyon 320 bin 975  olan dış hat yolcu sayısı 2013 yılı ilk 8 ayı itibariyle 4 milyon 273 bin 943 rakamına ulaştı. Bu sonuçlar iç ve dış hatlar toplam yolcu sayısı olarak analiz edildiğinde, 2012 yılının ilk 8 ayında  9 milyon 933 bin 123 olan toplam yolcu rakamı bu yılın ilk 8 ayında 11 milyon 957 bin 704 rakamına ulaştı.


İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı işletmecisi olan İSG’nin CEO’su Gökhan Buğday konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada,  “2009 yılında açtığımız yeni terminalimizle birlikte, her geçen gün yolcu sayımızı artırarak yolumuza devam ediyoruz. Yılın ilk 8 ayında yolcu sayımız geçen yıla göre yüzde 20 arttı. İç hatlarda artış oranı yüzde 16, dış hatlarda ise yüzde 29 olarak gerçekleşti. Farklı, yenilikçi ve teknolojik yapısıyla Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı, 2009, 2010 ve 2012 yıllarında olduğu gibi bu yıl da Avrupa’nın ve dünyanın en hızlı büyüyen havalimanları arasında yer almayı hedefliyor. Havalimanımızı seçen yolcularımıza teşekkür ediyoruz.” dedi. İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı, bugün itibariyle 90 dış hat, 33 iç hat destinasyona ulaştı. Hizmet verilen toplam havayolu sayısı ise 47.