Tüm dünyada gemi seyahati denilince ilk akla gelen ve milyonların tercihi Royal Caribbean International, Divan Otel'de yaptığı ve Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Bölge Direktörü Helen Beck ve Türkiye Genel Müdürü Bülent Tatlav'ın katıldığı basın toplantısı ile yeni sezon turlarını tanıttı. Dünyanın en lüks ve büyük gemilerine sahip Royal Caribbean International, Celebrity Cruises ve Azamara Club Cruises gemileri 2014'de ilk kez İstanbul kalkışlı turlarına başlayacak!
Turizm sektörünün en hızlı gelişen ve dünyada milyonlarca insanın tercih ettiği gemi seyahatlerine olan ilgi Türkiye'de her geçen gün artmaya devam ediyor. 35 gemisi ile dünyanın en büyük gemi markası olan Royal Caribbean International dünyanın dört bir yanına yaptığı seyahatlerine İstanbul kalkışlı ya da bitişli turlarını ekleyerek Türkiye'de gelişen pazarı arttırmayı hedefliyor. Toplantıda konuşan Helen Beck "6 kıtada 72 ülkeye 270'den fazla destinasyona ulaşan bir gemi şirketi olarak bölge dinamiklerini yakından takip ediyor ve planlamalarımızı buna göre yapıyoruz" dedi. Türkiye limanlarının bölgedeki öneminden bahseden Bülent Tatlav ise 2014 yılını yeni bir dönemin başlangıcı olarak gördüklerini söyledi. Dünyada istanbul'un tarihi yapısı ve doğal güzellikleri ile parlayan bir şehir olduğunu belirten Bülent Tatlav, "Yeni turlarımız ile hem binlerce yabancı turiste şehrimize gösterecek hem de konuklarımıza dünyanın en prestijli gemilerine Karaköy'den adım atma lüksünü sağlayacağız" dedi.
Dünyanın en büyük gemilerinden biri olan ve restaurantları, barları, muhteşem şovları, geniş ve konforlu kabinleri ile Celebrity Equinox istanbul'a geliyor. Büyük bir ilgi ile beklenen 2850 kişilik Celebrity Equinox, Haziran ayından itibaren tüm yaz sezonu boyunca muhteşem güzelliğiyle büyüleyen Akdeniz limanlarını 5 farklı rotaya sahip turları ile gezecek. Lüksün sanata dönüştüğü, küçük dokunuşlar ile büyük farklıklar yaratan hizmeti ile Celebrity Equinox İstanbul'u kapsayan turları ile gemi seyahati severlerin ilk tercihi olacak.
Bir butik otel havasını hissedeceğiniz, modern ve çağdaş tasarımı ile girdiği limanları güzelleştiren Celebrity Constellation Eylül ve Ekim aylarında İstanbul'da başlayan ve biten Karadeniz turları yapacak. Masmavi suların coşkusuna yemyeşil Karadeniz limanlarının manzarasını eklemek isteyen misafirler için düzenlenecek bu seyahatler 12 gece 13 gün sürecek ve 8 farklı şehri görmenizi sağlayacak.
Ününü dünyanın en yenilikçi gemilerini üretmesiyle kazanan Royal Caribbean International'ın en üst klass gemisi olan ve içinde Broadway şovlarına ev sahipliği yapan tiyatro salonları, Monte Carlo kumarhanelerini aratmayan Casino Royale'i, Royal Promenade isimli çarşısı, FlowRider sörf simulatörü, H20 Zone havuzu, okyanustan 112 fit yüksekteki jakuzileri, boks sahası, tırmanma duvarı, buz pateni pisti, sayısız restoranı, barları ve hatta 12.000 canlı bitkiden oluşan Central Park'ı bulunan Oasis Of The Seas Eylül ayında sadece 2 kere Barcelona başlangıçlı ve bitişli Akdeniz seyahatleri ile çok özel konuklarını ağırlayacak.
Dünyanın en büyük ve en yenilikçi gemi şirketi Royal Caribbean International, Kasım 2014'de gemi seyahatinin mühendislik ve mimarlık harikası olarak Quantum of the Seas'i denize indirecek. Büyük beğeni ve hayranlık toplayan Royal Caribbean International şirketinin Central Park, Boardwalk, Royal Promenade, Havuzlar ve Spor Alanları, Spa ve Fitness Center, Eğlence Alanı ve Gençlik Bölümü'nden oluşan 7 mahalle anlayışı Quantum of The Seas'de de yer alacak. Dünyanın en teknolojik gemisi olma ünvanını taşıyacak olan gemi, yenilikleri ile de sektörün lideri olduğunu bir kez daha tüm dünyaya kanıtlayacak. RipCord BY iFly rüzgarsimülatörü ile misafirlerine uçma heyacanı yaşatacak, NorthStar kapsülü ile deniz seviyesinden 90 metre yüksekte gemiye yukardan da bakma fırsatı sağlayacak, SEAPLEX ile gemide çarpışan arabalar zevkini tattıracak ve TWO70 konsepti ile gemide 24 saati doyasıya yaşatacak Quantum Of The Seas Kasım 2014'de New York'da denize inecek ve New York & Karayipler ile New York& Bahamalar turları yapacak.
DreamWorks Animasyon SKG Inc. ile yaptığı işbirliği ile çocukları da unutmayan Royal Caribbean İnternational, Avrupa'nın en büyük gemisi olan Liberty of The Seas ile yaz boyunca her hafta Roma hareketli Akdeniz turu yapacak ve Napoli, Barcelona, Provence(Marsilya), Nice, Floransa gibi büyüleyici şehirleri gezecek.
Dünyanın en lüks butik gemilerinden olan ve sadece 694 seçkin misafirine hizmet veren Azamara Journey senede bir defa yapılacak ve ömür boyu unutulmaz anılar bırakacak bir tur düzenleyecek. Roma'dan başlayıp Barcelona'da sona erecek olan tur, dünyanın gözünü çevirdiği Cannes Film Festivali ve Monaco Grand Prix'ini de kapsayan bir rotaya sahip.
Kuzey Avrupa'nın en nefes kesici şehirlerini görmek, Norveç fiyortlarının büyüleyici doğasına şahit olmak ve hatta dünyanın en kuzeyine seyahat ederek bu güzellikleri dünyanın en şık gemilerinde yaşamak isteyenler için Royal Caribbean İnternational ve Celebrity Cruises gemileri yaz ayları boyunca Norveç Fiyordları ve İskandinavya- Rusya turları düzenleyecek.
www.royalcaribbean.com.tr
Tel : 0212 219 19 81
E-mail : info@rccl.com.tr
14 Kasım 2013 Perşembe
DİYARBAKIR SURLARI
Diyarbakır’da yerel yönetimlerle ilgili SODEV toplantısı nedeni ile gittim. Kartal Belediye Başkanı Op. Dr Altınok Öz’ünde konuşmacı olduğu, bazı belediye başkanları ile akademisyenlerin katıldığı bir oturum gerçekleşti. Yararlı bir toplantı oldu. Sonrasında kenti gezdik. 1981-83 yılları arası yaşadığım Diyarbakır çok değişmişti. Sonrasında gittiğimde oldu ama tarihi doku için yapılanları ve turizm amaçlı çalışmaları bu kez yakinen görmüş oldum. Mezopotamya’nın ve bereketli Hilalin kuzeyinden açılan kapı olarak tanımlanan kent 5. 5 km surlarında başlayan onarım yanında sur içinde başlatılan düzenlerlerle tarihi dününü geleceğe taşıma adına ciddi çalışmalar yapılmaktadır. Kent turizmin öneminin farkına varmış görülmektedir.
Kent geçmişin yoksul mahalleleri yanında özellikle yeni Diyarbakır’da lüks konutlu yapılarda oluşmuştur. Buna karşın Diyarbakır’ı çekici kılan tarihin yaşayan değerleridir. 1980 li yıllarda Diyarbakır’ın yerli halkının çoğunluğu varken çevre köy ve diğer yakın şehirlerden gelen göç dalgası kentin dokusunu da önemli ölçüde etkilemiştir. Havaalanından şehre giderken bizim aracı kullanan kişi ışıkta para isteyen çocukları Suriye’den geldiler, Diyarbakır’a zarar veriyorlar diye tanımlarken kendisinin de yakın dönemde Diyarbakır bir ilçesinden göç ettiğini çoktan unutmuş ve kent yerlisi olarak son geleni eleştirme hakkını kendinde bulabilmektedir. Diyarbakır ilginç bir konumu vardır. Herkesin dilediğine ereceği bir zenginliğe sahiptir. Lüks yaşamdan lüks otellere, yerel mutfaktan dilediğine erebilmeye olanaklı bir kenttir.
Yoksulluğu vardır ama ticari yaşamı da eğlence kültürü de canlıdır. Kentin geleceği adına fayda sağlayacak en önemli dönüşümü turizm içinde kent yöneticileri bilinçli bir yaklaşım ile süreci olumlu kılma uğraşı içinde oldukları görülmektedir. Dicle gibi önemli bir nehrin yanından geçtiği kent verimli toprakları yanında tarih boyunca bölgenin önemli bir merkezi olma özelliği ile gelişmişliğini korumaktadır. Eski Diyarbakır sokakları kentin önemli bir zenginliğidir. Ofis semtinden Dağ kapıya yürüyerek giderken surların yanında geçmişi anımsadım o küçük iskemleli çay bahçeleri sur dibinden kaldırılmış yeşil alan düzenlemeleri yapılmıştı. Mardin kapı, Dağ kapı gibi Simgeselleşen yerlerde dolandım. Hasan Paşa hanı, Çiftehan, Zinciriye medrese gibi yerlerden öte iki hanın karşısında yer alan Ulu cami görülmeye değer yerlerdendir. 1091 -92 yıllarında Selçuklulara döneminde yapılan cami giriş kapısı üzerinde aslan ve boğa figürü dikkat çekicidir. Hanları, Camileri, türbeleri, Kiliseleri ve çarşıları ile Diyarbakır turizm açısından ilgi bulacak derinliktedir. Arkeoloji Müzesi, Ziya Gökalp Müzesi, Cahit Sıtkı Tarancı Müzesi tarihi evleri ile görülecek çok yer vardır.
Son yıllarda onarılan yapılar yanında sur içinde önemli bir bölümdeki yakın dönem gecekondu tipi yapılar kullanıcıları ile anlaşılarak alınıp yıkılması ve çevrede ki tarihi dokunun açığa çıkarılmaya başlanması Diyarbakır için önemli bir kazanç olacağı görülmektedir. Bu alanda düzenleme çalışmaları da başlamış durumdadır. Kent farklı farklı yerlerdeki surlarından Keçi Burcu’na çıkıp çevreyi izledim. Dicle ve Mezopotamya Ovasına bakan görünüm muhteşemdi. Mardin Kapı güneyindeki Keçi burcu bu bağlamda gidilmeye değer. Burç onarılmış Tapınak olarak kullanılan, 367 yılında Romalılar döneminde inşa edilen 10. Yy yenilenerek kaleye burç olarak eklenmiş bir yer. Burcun içinde yerel giysi satışı yapılıyor. Buradan onlar köprüsüne geçtim. Dicle üzerinde şehre 3 km uzaktaki köprü gece ışıklandırması ile de görülmeye değer bir yerdi. 178 metre uzunluğunda on kemerli köprü 6 yy yapılmış. Köprüden sonra ilk gün Erdebil köşkün de gittik. Atatürk ‘ün Diyarbakır’da kaldığı ev ve çevresi de çok sayıda ziyaretçinin uğrak yeri olmuş.
Burada çevre düzeni geçmişte daha iyi idi. Diyarbakır mutfağı türkü evleri ile gecede gündüzde hareketli. Büyük şehir belediyesi eski Sümerbank fabrikasının olduğu alanı bir kültür parkına dönüştürerek Diyarbakır ortasında konutlanmanın önüne geçmiş ama kent kimi yerde olumlu yapılanların yanında dünden gelen plansız büyümeninde sıkıntısını yaşamaya devam ediyor. Her şeye karşın turizm açısından yapılan çalışmalar Diyarbakır’ı gelecekte bu bağlamda daha çok turist çekmeyi sağlayacak girişimler olduğu bir gerçektir. Epeydir tatlı yemez olmuştum ama Diyarbakır kadayıfını özlemişim. Dünde birkaç usta adı ile anılırdı ama birden çok yerde şubesi yoktu şimdi önemli merkezlerde kadayıfçılar her köşede var. Sabah ciğer, öğle böğür dolması yine Diyarbakır mutfağını merak edenleri için başlıca iki yemek. Bedeninde sorun olmayanlar iştahları Diyarbakır’da daha da açılacak mutfak kültürü de vardır.
ÖMER FETGİ GÜRER
Kent geçmişin yoksul mahalleleri yanında özellikle yeni Diyarbakır’da lüks konutlu yapılarda oluşmuştur. Buna karşın Diyarbakır’ı çekici kılan tarihin yaşayan değerleridir. 1980 li yıllarda Diyarbakır’ın yerli halkının çoğunluğu varken çevre köy ve diğer yakın şehirlerden gelen göç dalgası kentin dokusunu da önemli ölçüde etkilemiştir. Havaalanından şehre giderken bizim aracı kullanan kişi ışıkta para isteyen çocukları Suriye’den geldiler, Diyarbakır’a zarar veriyorlar diye tanımlarken kendisinin de yakın dönemde Diyarbakır bir ilçesinden göç ettiğini çoktan unutmuş ve kent yerlisi olarak son geleni eleştirme hakkını kendinde bulabilmektedir. Diyarbakır ilginç bir konumu vardır. Herkesin dilediğine ereceği bir zenginliğe sahiptir. Lüks yaşamdan lüks otellere, yerel mutfaktan dilediğine erebilmeye olanaklı bir kenttir.
Yoksulluğu vardır ama ticari yaşamı da eğlence kültürü de canlıdır. Kentin geleceği adına fayda sağlayacak en önemli dönüşümü turizm içinde kent yöneticileri bilinçli bir yaklaşım ile süreci olumlu kılma uğraşı içinde oldukları görülmektedir. Dicle gibi önemli bir nehrin yanından geçtiği kent verimli toprakları yanında tarih boyunca bölgenin önemli bir merkezi olma özelliği ile gelişmişliğini korumaktadır. Eski Diyarbakır sokakları kentin önemli bir zenginliğidir. Ofis semtinden Dağ kapıya yürüyerek giderken surların yanında geçmişi anımsadım o küçük iskemleli çay bahçeleri sur dibinden kaldırılmış yeşil alan düzenlemeleri yapılmıştı. Mardin kapı, Dağ kapı gibi Simgeselleşen yerlerde dolandım. Hasan Paşa hanı, Çiftehan, Zinciriye medrese gibi yerlerden öte iki hanın karşısında yer alan Ulu cami görülmeye değer yerlerdendir. 1091 -92 yıllarında Selçuklulara döneminde yapılan cami giriş kapısı üzerinde aslan ve boğa figürü dikkat çekicidir. Hanları, Camileri, türbeleri, Kiliseleri ve çarşıları ile Diyarbakır turizm açısından ilgi bulacak derinliktedir. Arkeoloji Müzesi, Ziya Gökalp Müzesi, Cahit Sıtkı Tarancı Müzesi tarihi evleri ile görülecek çok yer vardır.
Son yıllarda onarılan yapılar yanında sur içinde önemli bir bölümdeki yakın dönem gecekondu tipi yapılar kullanıcıları ile anlaşılarak alınıp yıkılması ve çevrede ki tarihi dokunun açığa çıkarılmaya başlanması Diyarbakır için önemli bir kazanç olacağı görülmektedir. Bu alanda düzenleme çalışmaları da başlamış durumdadır. Kent farklı farklı yerlerdeki surlarından Keçi Burcu’na çıkıp çevreyi izledim. Dicle ve Mezopotamya Ovasına bakan görünüm muhteşemdi. Mardin Kapı güneyindeki Keçi burcu bu bağlamda gidilmeye değer. Burç onarılmış Tapınak olarak kullanılan, 367 yılında Romalılar döneminde inşa edilen 10. Yy yenilenerek kaleye burç olarak eklenmiş bir yer. Burcun içinde yerel giysi satışı yapılıyor. Buradan onlar köprüsüne geçtim. Dicle üzerinde şehre 3 km uzaktaki köprü gece ışıklandırması ile de görülmeye değer bir yerdi. 178 metre uzunluğunda on kemerli köprü 6 yy yapılmış. Köprüden sonra ilk gün Erdebil köşkün de gittik. Atatürk ‘ün Diyarbakır’da kaldığı ev ve çevresi de çok sayıda ziyaretçinin uğrak yeri olmuş.
Burada çevre düzeni geçmişte daha iyi idi. Diyarbakır mutfağı türkü evleri ile gecede gündüzde hareketli. Büyük şehir belediyesi eski Sümerbank fabrikasının olduğu alanı bir kültür parkına dönüştürerek Diyarbakır ortasında konutlanmanın önüne geçmiş ama kent kimi yerde olumlu yapılanların yanında dünden gelen plansız büyümeninde sıkıntısını yaşamaya devam ediyor. Her şeye karşın turizm açısından yapılan çalışmalar Diyarbakır’ı gelecekte bu bağlamda daha çok turist çekmeyi sağlayacak girişimler olduğu bir gerçektir. Epeydir tatlı yemez olmuştum ama Diyarbakır kadayıfını özlemişim. Dünde birkaç usta adı ile anılırdı ama birden çok yerde şubesi yoktu şimdi önemli merkezlerde kadayıfçılar her köşede var. Sabah ciğer, öğle böğür dolması yine Diyarbakır mutfağını merak edenleri için başlıca iki yemek. Bedeninde sorun olmayanlar iştahları Diyarbakır’da daha da açılacak mutfak kültürü de vardır.
ÖMER FETGİ GÜRER
Yabancı Yatırımcılar Çığır Açacak Teknolojik Girişimi Bulmak İçin Türkiye’de Buluştu!
Bahçeşehir Üniversitesi işbirliği ile düzenlenen iX İstanbul 2013 etkinliği kapsamında Fast Lane Ventures, IFC, 3TS, Apex, Intel Capital gibi dünyanın en önemli yatırımcıları teknoloji alanında devrim yaratabilecek yeni Türk girişimcilerini aramak üzere Türkiye’de buluştu.
Açılışı Bahçeşehir Üniversitesi Kuluçka Merkezi Kurucusu Ersin Pamuksüzer tarafından yapılan etkinliğe yemeksepeti.com kurucu ortağı Melih Ödemiş, EBAN yönetim kurulu üyesi Baybars Altuntaş ile melek yatırımcı Mehmet Buldurgan gibi Türk girişim ve yatırım dünyasının tanınmış isimleri de katıldı.
Etkinlik kapsamında Mobil& Oyun, IT, Big Data ve Cloud, Dijital Medya ve Lifestyle, Seed, Sosyal Girişimcilik alanlarında teknolojiler üreten 21 Türk girişimci şirket sunum yaparak, yabancı yatırımcılardan anında geri bildirim alma şansı yakaladı.
Sunum yapan girişimciler arasında B-messenger, Bilgi Odası, Bimetri, C@rma, Cepyol, ChampionsApp, Demak Global, Dimera, Eniyihekim.com, Gowitme, Gripati, Mobikasaba, Mobil Express, Natek, Picus Security, Sencebence, Soul, Swag, Visionteractive, Woisio ve Yolyola yer aldı. Etkinliğe katılan yatırımcılar tarafından en iyi sunum yapan girişim olarak, şirketlerin müşteri ilişkileri yönetim sistemi içinde çalışarak, satış ve destek ekiplerine yardımcı olan ChampionsApp seçilirken, en iyi sunum yapan yatırımcı ödülü ise 3TS Capital Partners’ın yönetici ortağı Daniel Lynch’in oldu.
Etkinliğin ana konuşmacıları arasında; 35 yıldan bu yana bilgi ve iletişim sektöründeki girişimciler, yatırımcılar ve yöneticiler için ilham kaynağı olan ve onlara rehberlik eden yatırım dünyasının başarılı isimlerinden Dixon Doll, özellikle son dönemde yaptığı yatırımlarla dikkat çeken Türk melek yatırımcı Hasan Aslanoba, dünyanın önde gelen yatırım şirketi McKinsey İstanbul ortağı Bengi Korkmaz ve Koç Grubu’nun erken aşamadaki, yenilikçi ve teknolojik buluşları en doğru iş modelleri ile ticarileştirmeyi hedefleyen şirketi Inventram Genel Müdürü Cem Soysal yer aldı. Dixon Doll Silikon Vadisi yatırıcımları gelişmekte olan pazarlarda yenilik arıyor temalı bir konuşma yaparken, Türk start-up’lar yurtdışında nasıl rekabetçi olabilir, yatırıcımlar start-up’lara küresel birer oyunca haline gelmek için neler sunabilir gibi konularda masaya yatırıldı.
Bahçeşehir Üniversite’sinde düzenlenen ve resmi havayolu Türk Hava Yolları olan etkinliğin diğer sponsorları ve destekçileri arasında KOSGEB, Google, ELIG ve Evrensel Hazır Gıda yer aldı.
Açılışı Bahçeşehir Üniversitesi Kuluçka Merkezi Kurucusu Ersin Pamuksüzer tarafından yapılan etkinliğe yemeksepeti.com kurucu ortağı Melih Ödemiş, EBAN yönetim kurulu üyesi Baybars Altuntaş ile melek yatırımcı Mehmet Buldurgan gibi Türk girişim ve yatırım dünyasının tanınmış isimleri de katıldı.
Etkinlik kapsamında Mobil& Oyun, IT, Big Data ve Cloud, Dijital Medya ve Lifestyle, Seed, Sosyal Girişimcilik alanlarında teknolojiler üreten 21 Türk girişimci şirket sunum yaparak, yabancı yatırımcılardan anında geri bildirim alma şansı yakaladı.
Sunum yapan girişimciler arasında B-messenger, Bilgi Odası, Bimetri, C@rma, Cepyol, ChampionsApp, Demak Global, Dimera, Eniyihekim.com, Gowitme, Gripati, Mobikasaba, Mobil Express, Natek, Picus Security, Sencebence, Soul, Swag, Visionteractive, Woisio ve Yolyola yer aldı. Etkinliğe katılan yatırımcılar tarafından en iyi sunum yapan girişim olarak, şirketlerin müşteri ilişkileri yönetim sistemi içinde çalışarak, satış ve destek ekiplerine yardımcı olan ChampionsApp seçilirken, en iyi sunum yapan yatırımcı ödülü ise 3TS Capital Partners’ın yönetici ortağı Daniel Lynch’in oldu.
Etkinliğin ana konuşmacıları arasında; 35 yıldan bu yana bilgi ve iletişim sektöründeki girişimciler, yatırımcılar ve yöneticiler için ilham kaynağı olan ve onlara rehberlik eden yatırım dünyasının başarılı isimlerinden Dixon Doll, özellikle son dönemde yaptığı yatırımlarla dikkat çeken Türk melek yatırımcı Hasan Aslanoba, dünyanın önde gelen yatırım şirketi McKinsey İstanbul ortağı Bengi Korkmaz ve Koç Grubu’nun erken aşamadaki, yenilikçi ve teknolojik buluşları en doğru iş modelleri ile ticarileştirmeyi hedefleyen şirketi Inventram Genel Müdürü Cem Soysal yer aldı. Dixon Doll Silikon Vadisi yatırıcımları gelişmekte olan pazarlarda yenilik arıyor temalı bir konuşma yaparken, Türk start-up’lar yurtdışında nasıl rekabetçi olabilir, yatırıcımlar start-up’lara küresel birer oyunca haline gelmek için neler sunabilir gibi konularda masaya yatırıldı.
Bahçeşehir Üniversite’sinde düzenlenen ve resmi havayolu Türk Hava Yolları olan etkinliğin diğer sponsorları ve destekçileri arasında KOSGEB, Google, ELIG ve Evrensel Hazır Gıda yer aldı.
KapadokyaTurizminin Belleği Kayıt Altına Alındı
Anadolu Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri (BAP) kapsamında yürütülen ve Tarih Vakfı ile Ekin Grubu’nun kurumsal desteğiyle gerçekleştirilen Türkiye Turizmi Sözlü Tarih Araştırması kapsamında 7, 8 ve 9 Kasım 2013 tarihlerinde Kapadokya’da sözlü tarih görüşmeleri yapıldı. Nevşehir Dedeman Oteli salonlarında gerçekleştirilen araştırmada 37 Kapadokyalı turizmci ve ilgili kaynak kişi ile 45,5 saatlik görüntü ve ses kayıtlı sözlü tarih görüşmeleri gerçekleştirildi.
Anadolu Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri (BAP) kapsamında desteklenen Türkiye Turizmi Sözlü Tarih Araştırması kapsamında Kapadokya turizminin belleği kayıt altına alındı. Nevşehir İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Nevşehir Dedeman Oteli ile Stone Concept Oteli’nin desteğiyle 7, 8 ve 9 Kasım 2013 tarihlerinde Nevşehir Dedeman Oteli salonlarında gerçekleştirilen araştırmada 37 kişi ile toplam olarak 45,5 saatlik sözlü tarih görüşmesi gerçekleştirildi.
Prof. Dr. Nazmi KOZAK’ın yönetiminde Yrd. Doç. Dr. H. Rafet YÜNCÜ, Öğr. Gör. Dönüş ÇİÇEK, Arş. Gör. Gözde TÜRKTARHAN, Arş. Gör. Emrullah TÖREN, Arş. Gör. Selman BAYRAKÇI, Arş. Gör. Savaş EVREN ve Arş. Gör. Onur ÇAKIR’dan oluşan sekiz kişilik araştırma ekibi üç günde 45,5 saatlik görüşme gerçekleştirdi.
Kapadokya Sözlü Tarih Görüşmesi kapsamında görüşülen kaynak kişilerin isimleri şu şekilde: Ahmet KILINÇ, Ahmet TOK, Ali Rıza İLLEZ, Asım DURUSU, Aslan ÖZCAN, Aydın GÜNEY, Galip KÖRÜKÇÜ, Gündüz YEŞİL, Güray TÜYSÜZ, Harun ÇINAR, Hüseyin SAYAN, İbrahim İLHAN, İlhan GÜNEREN, İsmail ABLAK, İsmet İNCE, Kernen PATRİCK, Kürşat NUMANOĞLU, M. Seyhan DURU, Mehmet DEĞİRMENCİ, Mehmet GÖZ, Mehmet KEÇECİ, Monique GRUART, Mustafa DEMİRCİ, Mustafa DURMAZ, Mustafa KAYA, Mustafa ÖZER, Mükremin TOKMAK, Nazif DEMİR, Nebil TAHİNCİOĞLU, Osman BUDAK, Osman Fevzi TAŞER, Ömer TOSUN, Pakize SEKBAN, Sami YILMAZ, Süreyya AYTAÇ, Turgay YENİDÜNYA ve Yahya YILMAZ.
Proje koordinatörü Prof. Dr. Nazmi KOZAK, Türk turizmcilerin belleklerini kayıt altına alma çalışmalarına geçtiğimiz Mayıs ayında başladıklarını, bugüne kadar 227kişi ile yaklaşık 350 saatlik görüntü ve ses kayıtlı görüşmenin tamamlandığını söyledi. Prof. Dr. KOZAK önümüzdeki günlerde diğer destinasyonlar ile Turizm Bakanlığı, Turizm Bankası A. Ş., Emek Otelleri, TUGEV, TUREM’ler, TUGEV-OTEM ile başlıca otel işletmelerinin kurumsal tarihleri üzerine yoğunlaşarak araştırmaya devam edeceklerini sözlerine ekledi. Prof. Dr. Nazmi KOZAK araştırma ile 500 turizmci ile toplam olarak 900 saatlik görüntü ve ses kayıtlı görüşme yapmayı öngördüklerini ve araştırma sonucunda belgeseller, kitap ve diğer bilimsel yayınlar olmak üzere çok sayıda çıktının ortaya konulacağını vurguladı.
Anadolu Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri (BAP) kapsamında desteklenen Türkiye Turizmi Sözlü Tarih Araştırması kapsamında Kapadokya turizminin belleği kayıt altına alındı. Nevşehir İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Nevşehir Dedeman Oteli ile Stone Concept Oteli’nin desteğiyle 7, 8 ve 9 Kasım 2013 tarihlerinde Nevşehir Dedeman Oteli salonlarında gerçekleştirilen araştırmada 37 kişi ile toplam olarak 45,5 saatlik sözlü tarih görüşmesi gerçekleştirildi.
Prof. Dr. Nazmi KOZAK’ın yönetiminde Yrd. Doç. Dr. H. Rafet YÜNCÜ, Öğr. Gör. Dönüş ÇİÇEK, Arş. Gör. Gözde TÜRKTARHAN, Arş. Gör. Emrullah TÖREN, Arş. Gör. Selman BAYRAKÇI, Arş. Gör. Savaş EVREN ve Arş. Gör. Onur ÇAKIR’dan oluşan sekiz kişilik araştırma ekibi üç günde 45,5 saatlik görüşme gerçekleştirdi.
Kapadokya Sözlü Tarih Görüşmesi kapsamında görüşülen kaynak kişilerin isimleri şu şekilde: Ahmet KILINÇ, Ahmet TOK, Ali Rıza İLLEZ, Asım DURUSU, Aslan ÖZCAN, Aydın GÜNEY, Galip KÖRÜKÇÜ, Gündüz YEŞİL, Güray TÜYSÜZ, Harun ÇINAR, Hüseyin SAYAN, İbrahim İLHAN, İlhan GÜNEREN, İsmail ABLAK, İsmet İNCE, Kernen PATRİCK, Kürşat NUMANOĞLU, M. Seyhan DURU, Mehmet DEĞİRMENCİ, Mehmet GÖZ, Mehmet KEÇECİ, Monique GRUART, Mustafa DEMİRCİ, Mustafa DURMAZ, Mustafa KAYA, Mustafa ÖZER, Mükremin TOKMAK, Nazif DEMİR, Nebil TAHİNCİOĞLU, Osman BUDAK, Osman Fevzi TAŞER, Ömer TOSUN, Pakize SEKBAN, Sami YILMAZ, Süreyya AYTAÇ, Turgay YENİDÜNYA ve Yahya YILMAZ.
Proje koordinatörü Prof. Dr. Nazmi KOZAK, Türk turizmcilerin belleklerini kayıt altına alma çalışmalarına geçtiğimiz Mayıs ayında başladıklarını, bugüne kadar 227kişi ile yaklaşık 350 saatlik görüntü ve ses kayıtlı görüşmenin tamamlandığını söyledi. Prof. Dr. KOZAK önümüzdeki günlerde diğer destinasyonlar ile Turizm Bakanlığı, Turizm Bankası A. Ş., Emek Otelleri, TUGEV, TUREM’ler, TUGEV-OTEM ile başlıca otel işletmelerinin kurumsal tarihleri üzerine yoğunlaşarak araştırmaya devam edeceklerini sözlerine ekledi. Prof. Dr. Nazmi KOZAK araştırma ile 500 turizmci ile toplam olarak 900 saatlik görüntü ve ses kayıtlı görüşme yapmayı öngördüklerini ve araştırma sonucunda belgeseller, kitap ve diğer bilimsel yayınlar olmak üzere çok sayıda çıktının ortaya konulacağını vurguladı.
YILBAŞI GECESİNİ, HOLIDAY INN İSTANBUL CITY AYRICALIĞIYLA YAŞAYIN
Yılbaşı gecesinde Naar Restoran’ta; Roast Beef’ten Somon Füme’ye, İsli Çerkez Peyniri’nden Zeytinyağlı Biber Dolma’ya kadar birbirinden lezzetli iştah açıcılarla başlangıç yapabilirsiniz. Aileniz ve sevdiklerinizi de ortak edeceğiniz bu lezzet cümbüşüne, Akdeniz Salatası eşliğinde Deniz Ürünlü Vol Au Vant’la devam edebilirsiniz. Yılbaşı kutlamalarının olmazsa olmazı hindi ise, Holiday Inn İstanbul City’nin birbirinden hünerli şefleri sayesinde unutamayacağınız bir lezzetle sofranıza servis edilecek. Morel Mantar Soslu Fırında Hindi’nin ardından afiyetle yiyeceğiniz Limon Sorbe ve Vanilyalı Dondurma eşliğindeki Balkabağı Sufle’nin tadı ise tüm yıl damağınızda kalacak. Limitsiz yerli içkinin de dahil olduğu, Naar Restoran’taki yeni yıl menüsü sadece 79 TL.
Holiday Inn İstanbul City’deki coşku dolu yeni yıl eğlencesi, birbirinden başarılı DJ’lerin performanslarını sergileyecekleri müzik ziyafeti eşliğinde günün ilk saatlerine dek sürecek. Bu eğlenceye ortak olmak için siz de Holiday Inn İstanbul City’ye gelin ve yeni yılı sımsıcak bir atmosferde karşılayın.
Holiday Inn Istanbul City
Tel: 0212 530 99 00
www.hiistanbulcity.com.tr
QATAR AIRWAYS BUSINESS TRAVELLER UK TARAFINDAN VERİLEN “EN İYİ BUSINESS CLASS" ÖDÜLÜNÜ ALDI
“Güçlü bir rekabetin yaşandığı sektörde bu kategoride ödül kazanmak bir onur. Bize oy veren herkese teşekkür etmek istiyoruz. Bu ödül Qatar Airways’ in mükemmel müşteri hizmeti sunma taahhüdünün yanı sıra iş ve turizm amaçlı yolculuk edenler için dünyanın lider hava yolu şirketlerinden biri olarak, sahip olduğu önemli konumu vurguluyor. Gelecek birkaç ay içinde ve oneworld birliğine katılmamızla birlikte, uluslararası ağımızdaki varış noktalarının sayısını 130’un üzerine çıkarmayı dört gözle bekliyoruz. Böylece yolcularımıza daha fazla seçenek sunacağız.” Qatar Airways, kısa süre önce, Business Traveller Asya-Pasifik okurları tarafından Orta Doğu’nun En İyi Hava Yolu Şirketi seçildi. Doha merkezli hava yolu şirketi, yaklaşık üç hafta önce Hong Kong’da yapılan 22. Business Traveller Asya- Pasifik Ödülleri kapsamında art arda dördüncü kez yüksek profili nedeniyle ödüle layık görüldü.
Global Yatırım Holding 2013 Yılı Dokuz Aylık Konsolide Cirosunu 182,8mnTL, Konsolide FAVÖK’ü 97,1mnTL Olarak Açıkladı
Global Yatırım Holding (GYH ya da Grup), 2013 yılının ilk dokuz ayında geçen yılın aynı döneminde açıkladığı 124mnTL’ye kıyasla %47’lik artışla 182,8mnTL gelire ulaşmıştır.
GYH, 2013 yılının ilk dokuz ayına ait finansal sonuçlarını açıkladı. Yapılan açıklamada konsolide cironun bir önceki yılın aynı dönemine göre %47 artarak, 124mnTL’den 182,8mnTL’ye yükseldiği belirtildi. 2013 yılının ilk dokuz ayında Grup’un faaliyet gösterdiği tüm sektörlerde büyüme gerçekleştiği vurgulanırken, konsolide ciroya ağırlıklı olarak Liman ve Enerji yatırımlarının gelirlerinin katkı sağladığı ifade edildi.
Ayrıca, GYH, 2013 yılının ilk dokuz ayında Amortisman, Faiz ve Vergi Öncesi Kar (FAVÖK) tutarının, varlık alımı sonucu oluşan 54,5mnTL şerefiye geliri de dahil, 97,1mnTL olarak gerçekleştiği belirtildi. 2012 yılının aynı döneminde bu tutarın, varlık satışından elde edilen 150,2mnTL gelir de dahil olmak üzere 181,5mnTL olduğu kaydedildi.
Grup’un faaliyetleri içinde önemli bir yer tutan liman işletmelerine ait gelirlerin 2013 yılının ilk dokuz ayında geçen yılın aynı dönemiyle karşılaştırıldığında %18 oranında bir artış göstererek 107,4mnTL'ye ulaştığı açıklandı. Ticari liman faaliyetlerinin, özellikle Antalya Limanı’nın güçlü operasyonel performansının artışta etkili olduğu belirtildi. Liman bölümünün (tek seferlik proje giderlerinden arındırılmış) normalleştirilmiş FAVÖK tutarının 2013 yılının dokuz aylık döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre %18 artış göstererek 58,8mnTL’den 69,3mnTL’ye yükseldiği ifade edildi.
Enerji segmentinin sıkıştırılmış doğal gaz ve feldspat satışlarından oluşan 2013 dokuz aylık gelirleri 41.4mnTL olarak açıklandı. Bölümün FAVÖK’ü 2012 yılının aynı döneminde kaydedilen -9,6mnTL FAVÖK’e kıyasla 2013 yılının ilk dokuz ayında 51,5mnTL olarak gerçekleşti. Segmentin 2013 yılı FAVÖK’ü, Haziran ayında gerçekleşen varlık alımı sonucu oluşan 54,5mnTL tutarındaki negatif şerefiyeyi de içermektedir.
Son olarak, GYH 2013 yılının üçüncü çeyreğinde 16mnTL net zarar açıkladı. Bu zararın ana nedenlerinin Grup’un uzun vadeli kredilerinden kaynaklanan 28,9mnTL tutarındaki döviz kuru farkı ve varlık alımı sonucu oluşan 39,0mnTL tutarındaki amortisman/itfa payı giderleri olduğu belirtildi. Ayrıca, 2013 yılındaki temettü dağıtımı sonucu ertelenen vergi giderleri 11,2mnTL’ye yükseldi.
GYH Mali İşler Grup Başkanı Kerem Eser, mevcut limanlardaki çift haneli büyüme ve yeni liman alımları göz önüne alındığında, yönetim olarak Grup'un nakit performansından memnun olduklarını belirtti. Sn. Eser 2013 yılının üçüncü çeyreğinde Grup’un tüm iş kollarının pozitif nakit akışı yarattığını ifade etti. Son olarak, Eser, Grup olarak karlılığa ve enerji, madencilik ve gayrimenkul yatırımlarında sürdürülebilir nakit temettüye odaklanmaya devam edeceklerini vurguladı.
www.globalyatirim.com.tr
GYH, 2013 yılının ilk dokuz ayına ait finansal sonuçlarını açıkladı. Yapılan açıklamada konsolide cironun bir önceki yılın aynı dönemine göre %47 artarak, 124mnTL’den 182,8mnTL’ye yükseldiği belirtildi. 2013 yılının ilk dokuz ayında Grup’un faaliyet gösterdiği tüm sektörlerde büyüme gerçekleştiği vurgulanırken, konsolide ciroya ağırlıklı olarak Liman ve Enerji yatırımlarının gelirlerinin katkı sağladığı ifade edildi.
Ayrıca, GYH, 2013 yılının ilk dokuz ayında Amortisman, Faiz ve Vergi Öncesi Kar (FAVÖK) tutarının, varlık alımı sonucu oluşan 54,5mnTL şerefiye geliri de dahil, 97,1mnTL olarak gerçekleştiği belirtildi. 2012 yılının aynı döneminde bu tutarın, varlık satışından elde edilen 150,2mnTL gelir de dahil olmak üzere 181,5mnTL olduğu kaydedildi.
Grup’un faaliyetleri içinde önemli bir yer tutan liman işletmelerine ait gelirlerin 2013 yılının ilk dokuz ayında geçen yılın aynı dönemiyle karşılaştırıldığında %18 oranında bir artış göstererek 107,4mnTL'ye ulaştığı açıklandı. Ticari liman faaliyetlerinin, özellikle Antalya Limanı’nın güçlü operasyonel performansının artışta etkili olduğu belirtildi. Liman bölümünün (tek seferlik proje giderlerinden arındırılmış) normalleştirilmiş FAVÖK tutarının 2013 yılının dokuz aylık döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre %18 artış göstererek 58,8mnTL’den 69,3mnTL’ye yükseldiği ifade edildi.
Enerji segmentinin sıkıştırılmış doğal gaz ve feldspat satışlarından oluşan 2013 dokuz aylık gelirleri 41.4mnTL olarak açıklandı. Bölümün FAVÖK’ü 2012 yılının aynı döneminde kaydedilen -9,6mnTL FAVÖK’e kıyasla 2013 yılının ilk dokuz ayında 51,5mnTL olarak gerçekleşti. Segmentin 2013 yılı FAVÖK’ü, Haziran ayında gerçekleşen varlık alımı sonucu oluşan 54,5mnTL tutarındaki negatif şerefiyeyi de içermektedir.
Son olarak, GYH 2013 yılının üçüncü çeyreğinde 16mnTL net zarar açıkladı. Bu zararın ana nedenlerinin Grup’un uzun vadeli kredilerinden kaynaklanan 28,9mnTL tutarındaki döviz kuru farkı ve varlık alımı sonucu oluşan 39,0mnTL tutarındaki amortisman/itfa payı giderleri olduğu belirtildi. Ayrıca, 2013 yılındaki temettü dağıtımı sonucu ertelenen vergi giderleri 11,2mnTL’ye yükseldi.
GYH Mali İşler Grup Başkanı Kerem Eser, mevcut limanlardaki çift haneli büyüme ve yeni liman alımları göz önüne alındığında, yönetim olarak Grup'un nakit performansından memnun olduklarını belirtti. Sn. Eser 2013 yılının üçüncü çeyreğinde Grup’un tüm iş kollarının pozitif nakit akışı yarattığını ifade etti. Son olarak, Eser, Grup olarak karlılığa ve enerji, madencilik ve gayrimenkul yatırımlarında sürdürülebilir nakit temettüye odaklanmaya devam edeceklerini vurguladı.
www.globalyatirim.com.tr
ONEWORLD ÜYESİ QATAR AIRWAYS İLE ORTA DOĞU’ DA UNUTULMAZ BİR YOLCULUĞA HAZIR MISINIZ
1 Kasım’ da başlatılan Oneworld Orta Doğu Ziyareti kampanyası, Körfez, Levant (Doğu Akdeniz) ve Mısır’daki tüm uçuşları kapsıyor. 12 ülkede 30 varış noktasına uçuş seçenekleri ile Petra’nın güzelliklerini, Luxor’un zenginliklerini, Doha kentini veya Muscat’ın kumlu plajlarını tek bir biletle görme fırsatı sunuluyor.
Oneworld, benzersiz bilet fiyatları ile müşterilerin dünya genelinde cazip fiyatlarla pek çok havayolu firmasıyla uçmasına ve çeşitli kıtalarla bölgeleri keşfetmesine olanak sağlıyor. Fiyatlar seçilen kabin türüne (Business Class veya Ekonomi Sınıfı) ve alanın boyutuna bağlı olarak değişiklik gösteriyor.
Kamil Koç Teknoloji Zirvesi’ne damgasını vurdu
.jpg)
Dünyadan ve Türkiye’den önemli isimleri ağırlayan Turkcell Teknoloji Zirvesi, iki gün boyunca iş ve teknoloji dünyasından 200’e yakın konuşmacıya ve 6 bin ziyaretçiye ev sahipliği yaptı. “Geleceğin Araçlarında Güvenli ve Keyifli Seyahatin Sırları” başlıklı oturum, zirvenin en ilgi gören etkinliklerinden biri oldu. Kamil Koç koltuklarının ve internete girilebilen koltukarkası ekranlanların sergilendiği, ziyaretçiler tarafından deneyimlendiği alanda da Radyo Programcısı Sunucu Geveze’nin yaptığı şov izleyenlere keyifli anlar yaşattı.
Kâmil Koç Genel Müdürü Kemal Erdoğan, teknolojinin günümüz seyahat standartları üzerindeki etkisine değindiği konuşmasında şunları söyledi: “Teknoloji, karayolu yolcu taşımacılığı sektörüne özellikle son dönemde birçok yenilik kazandırdı. Otobüsle yolculuk etmek teknolojinin sunduğu olanaklarla her geçen gün daha güvenli ve konforlu hale geliyor. Otobüslerde daha kaliteli hizmet, servis ve operasyon merkezleri ile daha etkili ve verimli bir koordinasyon için çözümler artık elimizin altında. Karayolu yolcu taşımacılığı sektöründe yenilikleri adapte edebilmek konusundaki yeteneğiniz, rekabet gücünüzü de belirliyor. Kâmil Koç’un sektördeki öncü ve güçlü konumunda, bu alanda yaptığımız akılcı yatırımlar önemli bir rol üstleniyor.
Otobüste seyahati değiştiren teknolojiler anlatıldı
Kâmil Koç Genel Müdürü Kemal Erdoğan Turkcell Teknoloji Zirvesi’nde, karayolu yolcu taşımacılığı sektöründeki yeni uygulamalardan da söz etti. Erdoğan, sektördeki yeniliklerle ilgili şunları söyledi:
“Otobüslerimizde, teknolojideki gelişmelerin imkan verdiği hizmetleri uzun süredir sunuyoruz. Yolcu yakınlarının internetten otobüslerimizin konumunu takip edebildiği ‘Yolcum Nerede?’ uygulaması bunlardan biri. Otobüslerimizdeki araç takip sistemi ile konum bilgisinin yanında, hız, rölanti süresi, durma sayısı ve süresi, izlediği rota gibi sürücü kullanım bilgilerini edinebiliyoruz. Böylelikle daha etkili ve verimli bir filo yönetimi sağlayabiliyoruz. “
Kemal Erdoğan, ayrıca koltuk arkası ekranlarda film izlenebilmesi, oyun oynanabilmesi, anket yapılabilmesi gibi hizmetlerin uzun zamandır hayatımızda olduğunu hatırlattı. Yakın gelecekte bu alanda görebileceğimiz teknolojik yeniliklerden bazıları ise şöyle:
Araçlardaki canbus ve mobil teknoloji sayesinde uzaktan arıza kodları takip edilebilecek.Otobüs servise varmadan yoldayken hata kodları servisle paylaşılabilecek, servis bu bilgilere göre kaynak ve yedek parça planlaması yapabilecek. Böylelikle hem otobüsün çalışma süresi artırılacak hem de güvenli yolculuk sürdürülebilir hale gelecek.Olası bir kazada otobüsün acili, polisi, jandarmayı, operasyon merkezini anında arayarak, kazanın gerçekleştiği yeri koordinatlarıyla bildirecek. Kaza bilgilerinin verilmesi ile bölgeye gidecek yetkililer hazırlıklı olabilecek.Şerit ihlallerinde sürücü uyarılabilecek, bu bilgiler merkezle paylaşılacak.
Kar, tipi, çığ gibi meteorolojik bilgilendirme ve uyarı sistemleri ile sürücünün ve operasyon merkezinin anlık bilgilendirmesi ve önlem alınması sağlanacak.
CLUB VİVON AİLECE EĞLENİLEBİLECEK BİR EĞLENCE YERİ!
İstanbul geçen hafta, son derece nezih ve iddialı yeni bir eğlence mekanına kavuştu, Kabare-Müzikhol ‘Club Vivon’ Etiler Nispetiye Caddesi üzerinde kapılarını açtı. Özel dekoru, son derece şık sahne tasarımı, güçlü teknik alt yapısı, özel ses ve ışık sisteminin yanı sıra, Türkiye’nin en iyi aşçılarının çalıştığı mutfağıyla çok iddialı olan Club Vivon, herkesin ailesiyle birlikte gelip eğlenebileceği nezih bir mekan.
‘Bu Eğlence Başka Eğlence’ sloganıyla eğlence hayatına yön verecek olan yeni mekan, Türk Müziği dinlemek isteyenlerin yanı sıra, bol kahkaha atarak gündelik hayatın stresinden uzaklaşmak isteyenler için de ideal bir eğlence yeri.Club Vivon, Günay Restaurant, Sahne İstanbul, Bay Balıkçı, Nossa Costa, Nanna, Paysage, Sait Efendi, Balık Noktası, Yeniköy İskele Balık, Memnuni, Vassiba gibi markaların sahibi, Türkiye’nin en büyük yeme içme ve eğlence kuruluşu BVS Group’un bir yatırımı.
Etiler Nispetiye Caddesi üzerinde hizmete giren yeni mekanda, Çarşamba ve Cumartesi geceleri, sesi, yorumu ve neşesiyle sahnelerin en beğenilen solistlerinden Ayta Sözeri, Birebir Show, Oryantal Kumsal ve fasıl grubu sahneye çıkarken, Salı ve Cuma akşamları ise Türk Müziği’nin sevilen genç solisti Gökhan Sezen program yapacak…
AİLECE EĞLENİLEBİLECEK BİR MEKAN
İnsanların ailece yemek yiyip, hoşça vakit geçirebilecekleri Club Vivon, konuklarına kahkaha ve müzik ziyafeti vaat ediyor. Saat 20.00 ile 01.00 arasında hizmet verecek olan Club Vivon’un mutfağından konuklar, et ve balık alternatiflerinin yanı sıra, çeşitli mezeler, sıcak ve soğuk ara menüler, kişiye özel salata, tatlı ve meyve seçeneklerinden ısmarlayabilecekler. Misafirlere limitsiz yerli içkinin sunulacağı Club Vivon, Etiler’in ortasında, çok farklı ve kaliteli eğlence olarak renkli hayata ‘merhaba’ dedi.
‘Bu Eğlence Başka Eğlence’ sloganıyla eğlence hayatına yön verecek olan yeni mekan, Türk Müziği dinlemek isteyenlerin yanı sıra, bol kahkaha atarak gündelik hayatın stresinden uzaklaşmak isteyenler için de ideal bir eğlence yeri.Club Vivon, Günay Restaurant, Sahne İstanbul, Bay Balıkçı, Nossa Costa, Nanna, Paysage, Sait Efendi, Balık Noktası, Yeniköy İskele Balık, Memnuni, Vassiba gibi markaların sahibi, Türkiye’nin en büyük yeme içme ve eğlence kuruluşu BVS Group’un bir yatırımı.
Etiler Nispetiye Caddesi üzerinde hizmete giren yeni mekanda, Çarşamba ve Cumartesi geceleri, sesi, yorumu ve neşesiyle sahnelerin en beğenilen solistlerinden Ayta Sözeri, Birebir Show, Oryantal Kumsal ve fasıl grubu sahneye çıkarken, Salı ve Cuma akşamları ise Türk Müziği’nin sevilen genç solisti Gökhan Sezen program yapacak…
AİLECE EĞLENİLEBİLECEK BİR MEKAN
İnsanların ailece yemek yiyip, hoşça vakit geçirebilecekleri Club Vivon, konuklarına kahkaha ve müzik ziyafeti vaat ediyor. Saat 20.00 ile 01.00 arasında hizmet verecek olan Club Vivon’un mutfağından konuklar, et ve balık alternatiflerinin yanı sıra, çeşitli mezeler, sıcak ve soğuk ara menüler, kişiye özel salata, tatlı ve meyve seçeneklerinden ısmarlayabilecekler. Misafirlere limitsiz yerli içkinin sunulacağı Club Vivon, Etiler’in ortasında, çok farklı ve kaliteli eğlence olarak renkli hayata ‘merhaba’ dedi.
HOLLYWOOD YILDIZLARININ TERCİHİ KATE SPADE NEW YORK İSTİNYE PARK AVM’ DE KAPILARINI AÇIYOR
.jpg)
Dünyaca ünlü Hollywood yıldızlarının tercihi Kate Spade New York; Türkiye’de ilk mağazasının kapılarını 11 Kasım’da İstinyepark AVM’de açıyor. Işıldayan tasarımları, cıvıl cıvıl aksesuarları ve kendine özgü tarzıyla tüm dünyada adından sıkça bahsettiren Kate Spade New York, yepyeni 2013-14 Sonbahar/Kış Koleksiyonu ve kışın soluk renklerini canlı renklerle birleştirdiği kışkırtıcı kombinleriyle İstinye Park AVM’ de sizleri bekliyor!
.jpg)
1993 yılında New York merkez olmak üzere kurulan ve tüm dünyaya yayılan Kate Spade New York; ergonomik şekiller ve renkli paletleri birleştirerek tasarımlarını hayata geçirmeye şimdi de İstanbul İstinye Park Avm’ deki mağazasında devam ediyor. Özellikle clutch çantalarıyliddialı olan ve akla gelen ilk isim olan Kate Spade, modanın öncü markaları arasında yer alıyor.
.jpg)
80’ lerden ilham alınarak tasarlanan, Kate Spade 2013-14 Sonbahar/Kış koleksiyonunda da yine kışın soluk renklerini canlı renklerle birleştiren kombinler yer alırken, aksesuar açısından da zengin bir yelpazeyle karşımıza çıkıyor. Eldivenler, kürkler, birbirinden farklı ve özgün tasarımlara sahip şapka ve gözlüklerin öne çıktığı koleksiyonda, aynı zamanda rengarenk çantalar ve oldukça trend olan ayakkabı modelleri yer alıyor.
.jpg)
.jpg)
Canlı renklerin, grafik baskıların ve eğlenceli tasarımların simgesi Kate Spade New York, tüm parıltısı ve renkli koleksiyonundan taşan coşkusuyla, İstinye Park Avm’ de sizleri bekliyor !
Best Western Rusya’daki Yeni Oteli olan BEST WESTERN Russian Manchester Hotel’i Açtı
BEST WESTERN Russian Manchester Hotel
Moskova’nın 290 km kuzey doğusunda olan Ivanovo şehrinde yer almaktadır. Bu
otel spor kulüpleri, güzellik salonları, alışveriş merkezleri gibi merkezi yerlere yakın ve toplu
taşıma araçlarına kolay ulaşılabilir bir
lokasyonda bulunmaktadır. Otel 92 odasıyla birlikte standart single odadan yüksek
kategoridekı iki yatak odalı suite odalara kadar pek çok kategoride hizmet
vermektedir.
Otelin ücretsiz hizmetleri arasında yüzme havuzu, sauna, spor salonu ve bilardo gibi hizmetler
bulunmaktadır.BEST
WESTERN Russian Manchester Hotel 50 kişilik tam konferasn salonu ile tüm toplantı
hizmetlerini sunmaktadır. Ayrica otelde yiyecek içecek hizmetleri kaliteli ve lezzetli tatlar
sunan Avrupa mutfağı konseptli bir restaurantı aracılığı ile sunulmaktadır.
Unilever Food Solutions ve Paloma Hotels Sürdürülebilir Mutfaklar için “Gıda Atığını Önleyelim” Projesinde Buluştu
Türkiye’de ev dışında her iki noktadan birine ulaşan Unilever Food Solutions, bu yıl ilkbahar döneminde başlattığı Gıda Atığının Önleyelim projesiyle, ev dışı tüketim sektöründeki gıda atığını azaltarak hem profesyonel mutfakları daha verimli hale getirmek hem de doğaya olan olumsuz etkiyi azaltmak için önemli bir adım atmıştı.
Unilever Food Solutions, proje kapsamında doğaya saygılı otelleriyle dikkat çeken Paloma Hotels ile işbirliğine gitti. Paloma Hotels otellerinde ölçümler, Mutfak Üretim Alanları Geri Dönüşüm Gıda Atıkları, Açık Büfelerden Misafir Geri Dönüşüm Gıda Atıkları, Satın Alma ve Stoklamadan Kaynaklı Gıda Atıkları başlıklarında yapıldı. Paloma Grubu otellerinin Genel Müdürleri, Yiyecek & İçecek Müdürleri, Mutfak Şefleri ve Mutfak Koordinatörleri için ‘Atık Yönetimi’ eğitimi düzenlendi.
Paloma Hotels – Atık ölçümlerinin ilk sonuçları:
• Paloma Grubu otellerinde (The Paloma Oceana Resort Hotel, Renaissance Antalya Beach Resort & SPA, Sentido Perissia Hotel) tabaktan dönen atıklarda günlük yaklaşık %10-12 (50-75) kg arasında azalma oldu.
• Misafirlerin tüketim tercihleri ortaya çıktı. Örneğin, otel misafirleri açık büfeden genellikle garnitür karıştırılmış yemekler yerine daha minimal yemekleri tercih ediyor.
• Atık yönetiminin düzenli yapılması ve organik atıkların diğer atıklardan ayrıştırılmasıyla birlikte Paloma Grubu, hayvan barınakları ile işbirliği yapabilmeye başladı.
• Mutfaktan ve tabaktan dönen atıklar ölçüldüğü ve tek bir konteynerde biriktirdikleri için çöp torbası tasarrufu sağlandı.
• Otel başına günlük çöp torbası tüketimi yaklaşık 40-50 adet azaldı.
• Çöp torbası tüketiminin azaltılmasının, Gruba yıl içinde maddi yönden sağladığı tasarruf yaklaşık 25.000-30.000 TL düzeyinde olacak.
Unilever Food Solutions Türkiye Genel Müdürü Önder Arsan: ‘İşletmelere, Yüksek Misafir Memnuniyeti ve Karlı Mutfak Operasyonu için çözüm ortağı olmaya devam edeceğiz’Gıda Atığının Önleyelim Projesi ve Paloma Hotels işbirliği değerlendiren Unilever Food Solutions Türkiye Genel Müdürü Önder Arsan, “Gıda endüstrisi ve özellikle turizm sektöründeki işletmeler atık üretiminin yüksek olduğu sektörlerinin başında geliyor. Türkiye’de yaptığımız pilot araştırmalara göre, sektörde yıllık 325 bin ton gıda atığının olduğunu tahmin ediyoruz.
Yaklaşık %20 dolayında gıda atığını azaltma, çoğu işletme için potansiyel olarak erişilebilir bir hedef. Bu yıl projeye başlarken ilk hedefimiz sektörü ‘Gıda Atıkları’nın doğru yönetilmesi için bilgilendirmek ve bu alanda bilinç oluşmasına katkı sağlamak yönündeydi. Gerçekleştirdiğimiz eğitim ve ölçümlerle gıda atık yönetimi konusunda bilinç oluşturuyoruz. Son olarak Paloma Hotels ile gerçekleştirdiğimiz atık ölçümleriyle de hem yüksek misafir memnuniyeti hem de karlı mutfak operasyonunun yakalanması için önemli bir katkı sağladık” dedi. Unilever Food Solutions, ajandasını Unilever’in sürdürülebilirlik ajandasıyla buluşturduğu “Gıda Atığını Önleyelim” projesiyle, ev dışı tüketim sektörde gıda atık yönetimi konusunda bilinç oluşturmayı, profesyonel mutfaklarda gıda atıklarının iyi yönetilmesini sağlamayı ve işletmeler için minimum atık hedeflerini belirlemeye katkı sağlamayı hedefliyor.
Unilever Food Solutions, ‘Atık Yönetimi Paketi’ni, tüm sektörün kolay ulaşmasını sağlamak için www.ufs.com web adresinden işletmelerin ilgisine sunuluyor
Unilever Food Solutions, proje kapsamında doğaya saygılı otelleriyle dikkat çeken Paloma Hotels ile işbirliğine gitti. Paloma Hotels otellerinde ölçümler, Mutfak Üretim Alanları Geri Dönüşüm Gıda Atıkları, Açık Büfelerden Misafir Geri Dönüşüm Gıda Atıkları, Satın Alma ve Stoklamadan Kaynaklı Gıda Atıkları başlıklarında yapıldı. Paloma Grubu otellerinin Genel Müdürleri, Yiyecek & İçecek Müdürleri, Mutfak Şefleri ve Mutfak Koordinatörleri için ‘Atık Yönetimi’ eğitimi düzenlendi.
Paloma Hotels – Atık ölçümlerinin ilk sonuçları:
• Paloma Grubu otellerinde (The Paloma Oceana Resort Hotel, Renaissance Antalya Beach Resort & SPA, Sentido Perissia Hotel) tabaktan dönen atıklarda günlük yaklaşık %10-12 (50-75) kg arasında azalma oldu.
• Misafirlerin tüketim tercihleri ortaya çıktı. Örneğin, otel misafirleri açık büfeden genellikle garnitür karıştırılmış yemekler yerine daha minimal yemekleri tercih ediyor.
• Atık yönetiminin düzenli yapılması ve organik atıkların diğer atıklardan ayrıştırılmasıyla birlikte Paloma Grubu, hayvan barınakları ile işbirliği yapabilmeye başladı.
• Mutfaktan ve tabaktan dönen atıklar ölçüldüğü ve tek bir konteynerde biriktirdikleri için çöp torbası tasarrufu sağlandı.
• Otel başına günlük çöp torbası tüketimi yaklaşık 40-50 adet azaldı.
• Çöp torbası tüketiminin azaltılmasının, Gruba yıl içinde maddi yönden sağladığı tasarruf yaklaşık 25.000-30.000 TL düzeyinde olacak.
Unilever Food Solutions Türkiye Genel Müdürü Önder Arsan: ‘İşletmelere, Yüksek Misafir Memnuniyeti ve Karlı Mutfak Operasyonu için çözüm ortağı olmaya devam edeceğiz’Gıda Atığının Önleyelim Projesi ve Paloma Hotels işbirliği değerlendiren Unilever Food Solutions Türkiye Genel Müdürü Önder Arsan, “Gıda endüstrisi ve özellikle turizm sektöründeki işletmeler atık üretiminin yüksek olduğu sektörlerinin başında geliyor. Türkiye’de yaptığımız pilot araştırmalara göre, sektörde yıllık 325 bin ton gıda atığının olduğunu tahmin ediyoruz.
Yaklaşık %20 dolayında gıda atığını azaltma, çoğu işletme için potansiyel olarak erişilebilir bir hedef. Bu yıl projeye başlarken ilk hedefimiz sektörü ‘Gıda Atıkları’nın doğru yönetilmesi için bilgilendirmek ve bu alanda bilinç oluşmasına katkı sağlamak yönündeydi. Gerçekleştirdiğimiz eğitim ve ölçümlerle gıda atık yönetimi konusunda bilinç oluşturuyoruz. Son olarak Paloma Hotels ile gerçekleştirdiğimiz atık ölçümleriyle de hem yüksek misafir memnuniyeti hem de karlı mutfak operasyonunun yakalanması için önemli bir katkı sağladık” dedi. Unilever Food Solutions, ajandasını Unilever’in sürdürülebilirlik ajandasıyla buluşturduğu “Gıda Atığını Önleyelim” projesiyle, ev dışı tüketim sektörde gıda atık yönetimi konusunda bilinç oluşturmayı, profesyonel mutfaklarda gıda atıklarının iyi yönetilmesini sağlamayı ve işletmeler için minimum atık hedeflerini belirlemeye katkı sağlamayı hedefliyor.
Unilever Food Solutions, ‘Atık Yönetimi Paketi’ni, tüm sektörün kolay ulaşmasını sağlamak için www.ufs.com web adresinden işletmelerin ilgisine sunuluyor
Türkiye’nin İngilizce notu açıklandı!
Türkiye, son altı yılda İngilizcesini en çok geliştiren ülke oldu!
Dünyanın 41 şehrinde 7 dilde yabancı dil eğitimi veren EF Education First Uluslararası Dil Merkezleri, dünyanın ilk İngilizce Yeterlilik Endeksinin 3.sünü yayımladı. Ülkemizin İngilizce seviyesini ortaya koymasıyla ilgi toplayan EF English Proficiency (EPI) İngilizce Yeterlilik Endeksinde 60 ülkenin İngilizce yeterlilik seviyeleri sıralandı. Beş seviye grubuna ayrılan listenin ilk sıralarında İskandinav ülkeleri yer aldı. Listenin ilk sırasında İsveç bulunurken son sırayı Irak aldı. Listede 41’inci sırada yer alan Türkiye Macaristan, Malezya, Singapur, Uruguay, Sri Lanka, Peru gibi ülkelerin gerisinde kalsa da, son altı yılda İngilizcesini en çok geliştiren ülke oldu.Ülkelerin yeterlilik düzeylerinin 5 kategoriye ayrıldığı indekste, bu yıl Türkiye’nin İngilizce yeterlilik düzeyi yine 4. sırada, yani düşüğün biraz üstünde yer alıyor. Geçen sene 54 ülke arasında 32. sırada yer alan ülkemiz bu yıl 60 ülke arasında 41. sırada yer aldı. Farklı demografik özelliklere sahip 750 bin kişinin katıldığı İngilizce yeterlilik testi sonuçları Avrupa Ortak Dil Çerçevesi kapsamında değerlendirildi.
EF Education First "İngilizce Yeterlilik Endeksi"
En Yüksek Yeterlilik Seviyesi Düşük Yeterlilik Seviyesi
Sıra Ülke Sıra Ülke
1 İsveç 37 Kosta Rika
2 Norveç 38 Brezilya
3 Hollanda 39 Peru
4 Estonya 40 Meksika
5 Danimarka 41 Türkiye
6 Avusturya 42 İran
Bir önceki indekse göre ülkemiz sıralamada gerilemiş görünse de Türkiye, son altı yılda İngilizcesini en çok geliştiren ülke oldu. 2007-2012 yılları arasındaki gelişimin de değerlendirildiği İngilizce Yeterlilik Endeksi analizine göre, Türkiye son altı yılda İngilizce seviyesindeki ilerlemede en yüksek gelişimi elde ederek endekse giren tüm ülkeleri geride bıraktı. Yaklaşık 5 milyon testin incelendiği altı yıllık analizde, Türkiye son altı yıl içinde puanını yüzde 11,86 artırarak 2007'de elde ettiği ilk derecesi olan 37,66'yı, 2012 yılında 49,52'ye çıkarttı. EPI analizinde Türkiye'nin bu ilerlemesinin ülke ekonomisindeki büyüme sayesinde gerçekleştiği vurgulandı. Türkiye'den sonra son altı yılda en çok ilerleme kaydeden ülkeler ise sırasıyla Kazakistan ve Macaristan oldu. Gelişmekte olan pazarlarıyla ekonomik alanda ülkemizin en yakın rakipleri olarak gösterilen Çin ve Brezilya’nın geçen sene 36 ve 46. olarak geride kalmalarına rağmen bu sene sıralamada 34. ve 38. olarak Türkiye’yi geçtikleri görüldü.
2007-2012 Arasındaki Gelişim
Sıra Ülke Gelişim Trendi
1 Türkiye +11.86
2 Kazakistan +11.73
3 Macaristan +9.61
4 Endonezya +8.66
5 Vietnam +7.95
6 Polonya +7.63
Analize göre, Avrupa ülkelerinde İngilizce yeterliliği gelişmeye devam ederken istisnai olarak Fransa'da gerileme görülüyor. Bölgeler bazında bakıldığında Avrupa’nın yeterlilik sıralamasında son üçü İtalya, Fransa ve Türkiye oluştururken, endeks İngilizce yeterliği bakımından en gerideki ülkelerin Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkeleri olduğunu ortaya koyuyor. Burada Birleşik Arap Emirlikleri sergilediği yüksek performansla ayrışıyor.
Ülkemizin sıralamasını değerlendiren EF Education First Uluslararası Dil Merkezleri Türkiye Ülke Müdürü Gökhan Özdemir, ülkemizde İngilizce eğitiminde niteliğin yükseltilmesi ile ilgili tespitlerde bulundu. İngilizce öğrenmek için yüksek miktarda para harcamak yerine ailelerin, öğrencilerin ve eğitim sisteminin doğru öğrenim şekillerine yatırım yaparak daha fazla ilerleme göstereceğini kaydetti. İngilizce dil eğitiminde okulların öğrenciler için en önemli temeli verdiğini söyleyen Gökhan Özdemir, öğrencilerin okul dışında İngilizce dil becerilerini kullanamadıklarını, öğrencilerin ve ülkemizin dil becerisinde daha üst seviyelere çıkması için İngilizcenin tüm okullarda müfredatın daha temel bir parçası haline gelmesi gerektiğini belirtti: “Öğrencileri eğitmenin yolu her zaman öğretmenleri eğitmekten başlar. İngilizce eğitimi konusunda bir reforma ihtiyaç varsa bu, ancak öğretmenlerin mesleki gelişimlerine katkıda bulunarak, onlara daha fazla hizmet içi eğitimler vererek, konuşma becerilerini geliştirmelerini sağlayarak gerçekleşebilir. Ayrıca eğitim sisteminde ölçme ve değerlendirme, yani sınavlar neyi ölçüyorsa, öğrenciler de bu beceriler üzerinde yoğunlaşacaklardır. Okul, lise ve üniversite hayatları boyunca en önemli sınavlarda yalnızca gramer ve çeviri yetenekleri değerlendiriliyorsa, öğrencilerin de öğretmenlerin de yalnızca bu alanlara eğilmeleri doğaldır. EF English Proficiency (EPI) İngilizce Yeterlilik Endeksinde en üst sıralarda yer alan ülkelerin yeterlilik düzeylerini bu seviyeye çıkarmayı nasıl başardıklarına bakmamız gerektiğini düşünüyorum. Mevcut iyi örnekler değerlendirilerek daha sağlam adımlar atılabilir ve bu şekilde kaynaklarımızın en verimli şekilde kullanılması mümkün olabilir” dedi.
İngilizce bilenler yüzde 30 ila 50 fazla maaş alıyor
İngilizce bilmenin geçmişte diplomasi, tercümanlık gibi işler için aranan bir ön koşul olduğu günler çok geride kaldı. Günümüzde İngilizce neredeyse her sektörde ve her pozisyonda bir avantaj olarak karşımıza çıkıyor. İşverenler ve İK uzmanlarına göre iyi seviyede İngilizce bilenler tüm dünyada bilmeyenlere göre yüzde 30 ila 50 daha fazla ücret alıyor. Çalışanların terfi sıralamasında da İngilizcenin önemi yadsınamaz şekilde karşımıza çıkıyor. Ekonomist dergisi İstihbarat Servisi tarafından 2012’de yapılan bir araştırmaya göre yöneticilerin yüzde 70’i şirketlerinin büyümesi için çalışanlarının İngilizce bilmesi gerektiğini, yarıya yakını ise çalışanlarının yarısından fazlasının İngilizce bilmesi gerektiğini söylüyor.
EF Education First Uluslararası Dil Merkezleri Türkiye Ülke Müdürü Gökhan Özdemir, bu konuda şöyle konuşuyor: “Günümüzde uluslararası şirketlerde çalışanların yarısı işlerinde İngilizceyi her gün kullanıyor. İngilizce bilmek artık üst yöneticilere özgü bir özellik olmaktan çıkıp tüm çalışanlar için aranan özelliklerden biri haline geldi. Nokia, SAP, Samsung, Aventis ve Renault başta olmak üzere çok sayıda şirket farklı ülkelerde kurumsal dil olarak İngilizce kullanımını zorunlu kılıyor. Böylece şirketler küresel alanda rekabet avantajlarını artırıp çalışanlar arasındaki dil bariyerini ortadan kaldırıyor, uluslararası birleşme ve satın almalarda entegrasyon sürecini hızlandırıyor. Ülkelerin global ekonomide yer almaları için de İngilizce yeterlilikleri önemli bir gösterge. İş dünyasında aynı dili konuşmayan iki kişi bir araya geldiğinde iş yapmak için ortak dil olarak İngilizce devreye giriyor. Ülkeler bazında İngilizce seviyesinin bir diğer önemli avantajı ise yabancı yatırımcılar için cazip bir ortam yaratması. İthalatını artırmak isteyen ülkeler için bunu orta vadede gerçekleştirmenin yolu da eğitimli ve İngilizce seviyesi yüksek bir toplum oluşturmaktan geçiyor. Hindistan, Filipinler, İrlanda gibi ülkeler bugün nüfuslarının İngilizce bilgisi sayesinde çektikleri çağrı merkezi yatırımlarıyla önemli hizmet ekonomileri haline geldiler.”
Öğretmenler ve öğrencilere açık ve ücretsiz
EF Yurtdışı Dil Okulları’nın Akademik Araştırma Ekibi tarafından oluşturulan EF English Proficiency Sınavı, her yıl milyonlarca yetişkinin İngilizce bilgisini Avrupa Ortak Dil Çerçevesi kapsamında ücretsiz ölçüyor. Katılımcılar hem dünyadaki hem ülkemizdeki İngilizce sıralamalarını bu sınavla öğrenebiliyor. Sınava katılmak için tek yapmak gereken www.ef.com.tr/epis adresini ziyaret etmek ve sınavda gerekli olan mikrofon ve kulaklığı hazırlamak. Sınav öğretmen ve öğrencilere kendilerinin ve sınıflarının İngilizce seviyelerini ölçmek için hızlı, kolay ve her yerden erişilebilir bir araç sunuyor.
Daha fazla bilgi için: http://www.ef.com/epi/?mc=we.
Vize Varsa Biz Yokuz!
Uçak bileti, otel ve araba kiralama fiyatlarını aynı platformda karşılaştıran, uluslararası seyahat arama motoru Skyscanner’ın verilerine göre Türkler, vize uygulaması olan ülkelerden olabildiğince uzak duruyor. Bu sene Türklere vize uygulamaya başlayan Hırvatistan’a Türkiye’den yapılan uçak bileti aramalarında %58 düşüş görülüyor. Ancak vizeden muzdarip olanlar sadece Türkler değil; Asya ülkeleri de aynı şekilde kendilerine vize uygulayan ülkelere gitmemeye özen gösteriyor.
Avrupa Birliği’ne geçişle beraber Hırvatistan, 1 Nisan 2013 tarihinden itibaren Türkiye’ye vize uygulamaya başladı. Skyscanner’ın verilerine göre bu tarihten sonra, geçen seneye oranla Türkiye’den Hırvatistan’a yapılan uçak bileti aramalarında %58 düşüş görülüyor.
Türklerin %71’i vize isteyen ülkeleri ziyaret etmeyi düşünmüyor
Hırvatistan uçak bileti aramalarındaki bu düşüş aslında çok da şaşırtıcı değil. Skyscanner’ın 1000’i aşkın Türk seyahatsever arasında gerçekleştirdiği ve vize uygulamalarının seyahat alışkanlıklarını nasıl etkilediğine ışık tutan araştırmasında da Türklerin %71’i, vize isteyen ülkeleri ziyaret etmeyi düşünmediğini ve seyahat planlarına dahil etmediklerini belirtmişti.
Asya ülkeleri de vizeden muzdarip
Vize uygulamaları yalnızca Türklerin değil, Singapur, Hindistan, Tayland, Endonezya ve Çin gibi Asya ülkelerinin de canını sıkıyor. İnternet sitesi ile olduğu kadar mobil uygulamalarıyla da dünyada seyahat etmek isteyenlerin hayatını kolaylaştıran ve en hesaplı alternatifleri sunan Skyscanner’ın bu ülkeler arasında yaptığı araştırmaya göre %75 seyahat için nereye gideceğine vize uygulamasına göre karar veriyor. Ancak bu ülkelerle Türkiye’nin durumu tamamen aynı değil; Asya ülkeleri arasında %9’luk bir kesimin vize başvuruları reddedilirken, araştırma sonuçlarına göre Türkiye’de bu oran %18’i buluyor.
Avrupa Birliği’ne geçişle beraber Hırvatistan, 1 Nisan 2013 tarihinden itibaren Türkiye’ye vize uygulamaya başladı. Skyscanner’ın verilerine göre bu tarihten sonra, geçen seneye oranla Türkiye’den Hırvatistan’a yapılan uçak bileti aramalarında %58 düşüş görülüyor.
Türklerin %71’i vize isteyen ülkeleri ziyaret etmeyi düşünmüyor
Hırvatistan uçak bileti aramalarındaki bu düşüş aslında çok da şaşırtıcı değil. Skyscanner’ın 1000’i aşkın Türk seyahatsever arasında gerçekleştirdiği ve vize uygulamalarının seyahat alışkanlıklarını nasıl etkilediğine ışık tutan araştırmasında da Türklerin %71’i, vize isteyen ülkeleri ziyaret etmeyi düşünmediğini ve seyahat planlarına dahil etmediklerini belirtmişti.
Asya ülkeleri de vizeden muzdarip
Vize uygulamaları yalnızca Türklerin değil, Singapur, Hindistan, Tayland, Endonezya ve Çin gibi Asya ülkelerinin de canını sıkıyor. İnternet sitesi ile olduğu kadar mobil uygulamalarıyla da dünyada seyahat etmek isteyenlerin hayatını kolaylaştıran ve en hesaplı alternatifleri sunan Skyscanner’ın bu ülkeler arasında yaptığı araştırmaya göre %75 seyahat için nereye gideceğine vize uygulamasına göre karar veriyor. Ancak bu ülkelerle Türkiye’nin durumu tamamen aynı değil; Asya ülkeleri arasında %9’luk bir kesimin vize başvuruları reddedilirken, araştırma sonuçlarına göre Türkiye’de bu oran %18’i buluyor.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)