28 Ekim 2013 Pazartesi

Alternatif konaklama mekânları yeni turizm anlayışının lokomotifidir!

Son dönemlerde çeşitli basın organlarında yer alan ve alternatif konaklama sektörünü karalayıcı nitelikteki haberler hakkında, Alternatif Konaklama Derneği olarak aşağıdaki açıklamayı kamuoyunun değerlendirmesine sunarız. Kısa bir süredir çeşitli basın organlarında alternatif konaklama ihtiyacını karşılama adına turizm amaçlı olarak kiralanan evler hakkında bilinçli ya da bilinçsiz olarak olumsuz haberlere yer verildiğine tanık olmaktayız.

İlgili haberlerde fuhuş, vergi kaçakçılığı ve benzeri suçların kaynağı olarak gösterilen alternatif konaklama sektörünün yalnızca bu yıl için öngörülen gelir beklentisi 3 milyar Amerikan Doları tutarındadır. Söz konusu tahmini rakam turizm gelirlerinin tümüne oranlandığında yüzde 10 gibi büyük bir dilimi temsil etmektedir.

Alternatif konaklama bir ihtiyaç ve bir trenddir
Alternatif konaklama tüm dünyada yükselişte olan bir ihtiyaç, alternatif konaklama sektörü de bu ihtiyacı karşılayan en verimli çözümdür. Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere ve Almanya gibi gelişmiş ülkelerde Alternatif konaklama sektörünün potansiyeli fark edilmiş,  sektörün işleyişi, standartları ve yapısı yasalarla güvence altına alınmıştır. Ülkemizde de alternatif konaklama sektörüne ve sektörün kapsadığı mekânlara dair gerekli yasanın hazırlanıyor olması, özellikle bu sektörde katma değer üreten dernek üyelerimizi memnun etmiştir. Alternatif Konaklama Derneği olarak sektör standartlarını belirleyecek her türlü yasal düzenlemeye destek vermekteyiz ve bu desteği sürdüreceğiz.

Pansiyon ruhsatı bir çözüm değildir
Bir basın organımızda yer alan ve İçişleri Bakanlığı nezdinde alternatif konaklama mekânlarına yönelik olarak yapılması planlanan yasal düzenlemeler birçok yönden sektörün ve sektörden hizmet alanların beklentilerinden uzaktır. Söz konusu haberde geçen “pansiyon ruhsatı” düzenlemesi alternatif konaklama mekânlarına dahil edilen yapıların ve coğrafyaların farklılığı nedeniyle sektörün ürettiği işin kalitesini ve yapılış tarzını riske atacak niteliktedir. Gelişmiş hiçbir ülkede alternatif konaklama mekânları bu nedenle pansiyon statüsünde değildir. Alternatif konaklama mekânlarına pansiyon statüsü verilmesi, yalı, çiftlik ya da rezidans gibi yapıların sektöre dahil edilmesi önünde ciddi bir engel oluşturma ve dolayısıyla da turizm gelirlerinde önemli bir kaybın yaşanma riskini de beraberinde getirecektir. Alternatif Konaklama Derneği olarak sektörün gelişmiş ülkelerdeki gibi bağımsız bir yasaya tabi olmasını önermekteyiz.

Türkiye’nin büyüyen turizmini alternatif konaklama sektörü destekliyor
Dünya Turizm Örgütü’nün verilerine göre Türkiye, son 8 ay içerisinde turizm gelirlerini artıran, dünyadaki ilk üç ülkeden biridir. Alternatif konaklama sektörü de bu gerçeğe paralel bir büyüme izlemektedir. Dernek olarak uluslararası bir şirkete yaptırdığımız araştırma, son 8 aylık süre içerisinde alternatif konaklama sektörünün geçen yıla oranla yüzde 26 oranında büyüdüğünü göstermektedir. Derneğimiz bu rakamın sene sonu itibarıyla yüzde 29 civarında olmasını öngörmektedir. Bu tablo altında alternatif konaklama sektörünün Türkiye turizmine yaptığı katkı açıktır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder